Katalog

18 EKİM 1990 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/15 SİLAHSIZLANMADA PÜRÜZ Ankara'da AKKUM rahatsızlığıTürkiye'nin, SSCB'nin Kafkasya'daki paramiliter güçlerinin indirim dışı bırakılmasmdan duyduğu rahatsızlık resmen doğrulandı. Dışişleri Bakanhğı Sözcüsü Murat Sungar, "Paramiliter güçlerin kısıtlanmasını sağlayan denetlenebilir mekanizma istiyoruz" dedi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) — NATO ile Varşova Paktı araanda konvan- siyonel silahlann Avrupa'da alt düzeyler- de dengelenmesini amaçlayan AKKUM müzakerelerinde Kafkasya'daki Sovyet paramiliter güçlerin (yan askeri kuvvet- lerin) elindeki ağır silahların "kapsam dışı" tutulmasına yönelik gelişmelerin Ankara'da. yarattığı huzursuzluk dün res- men doğrulandı. Dışişleri Bakanhğı Söz- cusu Murat Sungar, 19 kasımda imzalan- ması planlanan AKKUM Antlaşması'nın etkinliğini sağlamak açısından müzake- relere katılan tüm ulkeler gıbi Turkiye^ nin de "belirli ulusal onceliklere sahip oldugunu" söyledi. Sungar, "Bunlar ara- sında, ülkemizdeki kaışıb jandanna olan yan askeri kuvvetlere ait kendi asli görev- lerini yerine getirmeleri için gerekli olan- lann dışındaki ağır silah sistemlerinin kı- sıtlamasını sağlayan denetlenebilir bir me- kanizmanın belirienmesi önemle yer almaktadır" dedi. Sungar ayrıca, AKKUM çerçevesinde şimdiye kadar muzakeresi sonuçlanan antlaşma hukumlerinin Türkiye'ye sağla- dığı güvenlik kazançlarının kapsamlı ol- duğunu da vurguladı. Dün düzenlediği basın toplantısında konuya ilişkin bir soruyu yanıtlayan Sun- gar, Viyana'da suren Avrupa'da Konvan- siyonel Kuvvetler Müzakereleri'ne (AK- KUM) atıfla, tarihi önemde ve kapsam- da bir silahsızlanma antlaşmasının mü- zakerelerinde son aşamaya varıldığını anımsattı. Sungar, Avrupa'da askeri kuv- vet ilişkilerini ve dengelerini yeni siyasi koşullara uyumlu hale getirmek amacını güden söz konusu anlaşmanın muzake- relerinin "çetin ve kannaşık" geçtiğini be- lirterek şoyle devam etti: "Biitun katılımcılann üzerinde birleş- tikJeri amaç, barış ve istikrara etkin kat- kı yapacak içerikte bir senedi ortaya koy- maktır. Antlaşmanın etkinliğini sağlamak bakımından her katılımcı gibi Turkiye de belirli ulusal onceliklere sahiptir. Bunlar arasında, ülkemizdeki karşıtı jandarma olan yarı askeri kuvvetlere ait kendi asli gorevlerini yerine getirmeleri için gerekli olanlann dışındaki ağır silah sistemleri- nin kısıtlanmasını sağlayan, denetlenebilir bir mekanizmanın oluşturulmasıdır. Bu konuda güdülen temel amaç, antlaşma- da güvenliğe ve karşılıkh gttvene gölge dü- şürebilecek niteükte bir boşluğun bırakıl- mamasıdır." Yan askeri kuvvetler sorununun tek ba- şına Türkiye'ye ait bir mesele olmadığını da sözlerine ekleyen Sungar, "Esas amaç- ta büieşen bfitiin katılımcılann yoğun çö- ziim arayışı içersinde olduklan bir sonındur" dedi. Sungar, bunun AKKUM çerçevesinde mevcut olan tek sorun olma- dığını da vurguladı. ABD Dışişlen Bakanı James Baker ıle Sovyet Dışişleri Bakanı Eduard Şevard- nadze'nin Nevv York'ta yaptıklan son go- ruşmede, paramiliter güçler konusunda vardıkları belirtilen mutabakatı da dip- lomatik ifadelerle çağnştıran Sungar, şöy- le konuştu: "ABD'nin, Sovyetler Birliği ile yapüğı danışmalarda beliren çözttm olanaklan miıttenkler arasında incelenmekte ve bunlan antlaşma hükmüne dönüştürecek çalışmalar surdürülmektedir." AKKUM çerçevesinde muzakeresi so- nuçlanan antlaşma hukumlerinin Türki- ye'ye sağlayacağı güvenlik kazançlarının çok kapsamlı olduğunu da vurgulayan Sungar şunları söyledi: "Türkiye bu degerlendirme ışıgında, yan askeri kuvvetler dahil tum sonınla- nn çözume kavuşturularak antlaşmanın bngorulen tarihte (19 kasımda) imzala- nabilmesi için şimdiye kadar olduğu gi- bi bundan sonra da kendi pavına duşen katkıları yapmaya karariıdır." Sungar, bir diğer soru üzerine, Türki- ye'nin ulusal güvenlik çıkarlannın her şe- yin üstunde yer aldığmı da belirterek An- kara'nın bu çıkarlara ters duşen bir ant- laşmayı onaylamayacağını da dolaylı şe- kilde çağrıştırmış oldu. Dışişleri Bakanhğı çevreleri ise Türki- ye'nin Viyana müzakerelerindeki temel yaklaşımının, "Türkiye'ye yönekn bir teh- ditin NATO'nun tiimune yonelik bir teh- dit oluşturduğu" şeklinde ifadesini bul- duğunu bildiriyorlar. Bu nedenle parami- liter güçlerle ilgili pürüzün sadece Türki- ve*yi değil, tüm ittifakı ilgilendiren bir ko- nu olarak vurgulandığmı belirtiyor. Ankara'daki Batılı diplomatik kaynak- lar da paramiliter güçlerle ilgili sorunun AKKUM çerçevesinde şu anda mevcut olan tek sorun olmmadığını bildiriyorlar. Buna rağmen Kafkasya'daki paramiliter güçlerin elindeki top, zırhlı personel ta- şıyıcıları ve savaş helikopterleri gibi ağır silahlara karşı Türkiye"de duyulan hassa- siyeti kuçumsemek istemediklerini de kaydediyorlar. Bu konudaki pürüzlerin AKKUM Antlasması'nın imzalanmasının öngörulduğü 19 kasıma kadar giderilece- ğini umduklarını sözlerine ekliyorlar. BM GENEL SEKRETERİCUELLAR: Irak'a müdahale kararı alabilirizDış Haberler Servisi — Birleşmış Mıl- letler Genel Sekreteri Perez de Cuellar, BM Güvenlik Konseyi'nin Körfez'e as- keri müdahale kararı alabüeceğini belir- tirken, ABD Dışişleri Bakanı James Ba- ker, "Korfez krizinde yapabileceğimiz tek şey Irak'ın siyasi, ekonomik ve askeri açıdan daha fazla yalnızlığa itilmesfdir" dedi. Irak yonetimi de Kuveyt'ten kısmen de olsa çekjlmesinin söz konusu olmadı- ğını açıkladı. BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar, Almanya'da yayımlanan Stern dergisinin bugünku sayısındaki demecinde, Güven- lik Konseyi uyelerinin Irak'a uygulanan yaptınmların ne derece etki göstereceği- ni biraz daha bekleme eğiliminde olduk- lan izlenimini edindiğini söyledi. Cuel- lar, "Eğer yaptınmlar etkili olmazsa Irak'a karşı askeri müdahale bütiiniıyle yasal hale gelecektir" dedi. Cuellar, Körfez krizine yakın zaman- da barışçı bir çözum bulunacagı konu- sunda pek fazla umut taşımadığını da dile getirerek "Krizin yakın zamanda barış- çı bir çöziime ulaşması umutsuz görunii- yor. Birieşmiş Milletler. Körfez krizini aş- mayı başanrsa hemen ardından Filistin sonınunu ele almak zorundadır. Ortado- ğu'daki sorunlar zincirleme olarak bir- birine bağlıdır" dedi. ABD Dışişleri Bakanı James Baker Se- nato Dışişleri Komisyonu'nda yaptığı ko- nuşmada, Körfez krizine kısmi bir çözürn bulunması önerilerinın yanlış olduğunu belirtti. Baker, bu durumun 30'lu yıllar- da Hitler rejiminin tırmanmaya başladı- ğı dönemlerde işlenen hata gibi korkunç bir yanlışlık olacağını söyledi. ABD'nin Körfez'le ilgili tutumuna da değinen Baker, "Körfez krizinde yapa- bileceğimiz tek şey Irak'ın siyasi, ekono- mik ve askeri açıdan daha fazla yalnızlı- ğa itilmesidir. Bunun gercekten etkili ola- cağı kanısındayım" şeklinde konuştu. Baker, Kuveyt'ten çekilmesi halinde bile, Irak'a uygulanan ambargolann, bu ülkenin silah stoklannı yok etmediği ya da azaltmadığı takdirde sürdürülmesini onerdi. Irak yonetimi ise Kuveyt'ten kısmen çekilebileceği yolundaki iddiaları kesin bir dille yalanladı. Irak resmi haber ajan- sı INA'nın haberine göre Irak Dışişleri Bakanhğı'ndan dün yapılan bir açıkla- mayla "Irak'm Körfez konusunda tek bir politika izlediği ve Kuveyt'ten çekilmevi düşunmediği" belirtildi. Cheney-Gorbi göriişmesi ABD Savunma Bakanı Richard Che- ney, Sovyet meslektaşı Dmitri Yazov'un konuğu olarak önceki gün gittiği Mosko- va'da, dün Başkan Mihail S. Gorbaçov ile görüştü. Sovyet yetkililer, Cheney ile Gorbaçov'un görüşmesinin Körfez kri- ziyle ilgili olmadığını savunurken Mos- kova radyosu, göruşme sırasında "her tiirlü uluslararası konu"nun ele alındıgını duyurdu. Gorbaçov, Cheney ile son derece sıcak bir havada geçtiği gözlenen buluşmasın- dan sonra, görüşmeden hoşnut kaldığı- nı söyledi. YUNANİSTAN DIŞİŞLERİRAKANFNDAN UYARI: Radikal îslamtehdidi 'ÇÖL FARELERl' ÇÖL VOLL NDA — Ingiliz 7. Zırhlı Tugayı'na bağlı Çol Fa- releri'nin ilk grubu, dun Almanya'dan Suudi Arabistan'a gitti. Bolgeve doğru yola çıkan 200 kişilik gruptan bir 'Çöl Faresi', kuçuk oğlundan bir tiiriü ayn- lamıyordu. (Fotoğraf: Reuter) STELYO BERBERAKİS ATİNA — Yunanistan Dışişleri Baka- nı Andonis Samaras ülkesinin, İslam fa- natizminden tehdit gördüğunü öne sur- dü. Samaras, dun düzenlediği basın top- lantısında en çok Türk-Yunan ilişkileri, Kıbrıs ve kıta sahanhğı konulan uzerin- de durdu. Samaras, "radikal İslam" hareketinin Avrupa için de tehlike oluşturması yü- zünden, AT'nin doğu sınırını oluşturan Yunanistan'ın savunma stratejisini bu yöne çevireceğini söyledi. Samaras, "Di- ni fanatizm yüzunden Turkiye, Sovyet- ler Biriiği ve Ortadoğu >akında kayna- yan kazan olacak" dedi. Yunanistan Dışişleri Bakanı ülkesinin bugune kadar kuzeyden yani "komünistkrden" gelecek saldınya karşı savunma politikasını şekillendirdiğini, ancak bu politikanın artık Doğu'dan (Türkiye'den) gelecek tehlikeyi "saklı tu- tarak", şimdi tüm dikkatini "güneyden" yani radikal İslam'dan gelecek tehlike üzerinde toplaması gerektiğini söyledi. Samaras, Türkiye'nin Batı'ya yönel me çabalan gösterdiğini söyledi. Ancak bu dönüşun ulke içindeki "radikal İslam hareketi" ile tezat oluşturmasını buyuk bir "tehdit" olarak niteledi ve bu bağ- lamda Türkiye'yi "kaynayan bir kazana" benzetti. Türkiye'nin bölgede- ki öneminden de söz eden Samaras, bu konuda Türkiye'nin yabancı basın or- ganlarına "Türkiye'nin önemini arttırdı- ğının gösterilmesi" amacıyla bu>uk pa- ralar ödediğini ve reklam kampanyası açtığını öne surdü. Konuşmasında Kıbns konusuna da de- ğinen Samaras, Kıbns sorunu çözümlen- medikçe Türk-Yunan ilişkilerinin düze- lemeyeceğini vurguladı. Bu bağlamda Yunanistan'ın AT'nin Türkiye'ye yardım için ayırdığı 4. mali protokolüne karşı ve- to hakkını kullanmaya da devam edece- ğini belirtti. Ancak Samaras Kıbns ko- nusu ile ilgili sorulan yanıtlarken şu açık- lamayı getirdi. "Kıbns sorununun çö- zümlenmesi için "Confidence Building Measures" (CBM) olarak tanınan ve kar- şılıklı güven artırıcı onlemler anlamına gelen bir dizi faalhetlerin gösterilmesi ge- rekir. Bu faaliyet ise Viyana'da AKKUM göruşmelerinin bir parçasını oluştnrmak- tadır. Kıbns sorununun bu çerçeveye da- hil edilmesi yolundaki goruşler yalnız Ya- nanistan'ın önculüğunde degildir. Bu, Avrupa'da kaydedilen gelişmelerin çer- çevesinde bulunmaktadır. Başbakan Konstantin Mitsotakis Kıbns sorunu için karşılıkh guven artırıcı onlemleri tanım- larken, T=ırk biriiklerinin Kıbns'tan ay- rılması ile Maraş'ın iadesini önıek gös- termiştir." "Maraş'ın açılması lafta kaldı" • Turkiye ve KKTC'nin Kıbns Rum yö- netiminin AT başvurusuna gösterdiği tepkinin beklenenden az olduğunu öne suren Samaras, "Türklerin Maraş'ı ika- mete açacaklarma dair çok şey söylendi çok şey yazıldı ancak, bepsi lafta kaldı" dedi. Samaras, BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar'ın Kıbrıs sorununun çözüm gay- retlerini bu gorevde sadece bir yüının kal- mış olması yüzunden de son günlerde art- tırdığını belirterek, Yunanistan'ın özel- likle AT'de olmak üzere tüm dünyada Kıbns konusunda önemli işler başardı- ğını iddia etti. Samaras, kıta sahanhğı konusuna da yeni bir boyut kazandırdı ve bu konuda şunları söyledi: "Ege kıta sahanhğının ta- yin edilmesinden kaynaklanan sorunun Lahey Adalet Divanı'na ya da hakemli- ge göturulmesiyle ilgili Yunanistan'ın çağrılarına, Turkiye yanıt vermekte zor- luk çekiyor. Ancak bu gibi mahkemele- rin önemi. diğer ulkelerin nezdinde onem kazandıkça Turkiye en sonunda bu yön- temi kabul etmek zorunda kalacaktır. Son AGİK toplantısında Lahey Adalet Divanı'nın öneminin artınlması gerekti- ğinden söz edildi. AGİK bilindiği gibi ye- rd sonınlann çözulmesine buyük ilgi gös- teriyor ve Lahey gibi adli organların öne- mini artınnaya çalışıyor." Mersin Samaras bu arada, Mersin konusuna da değindi. Yunanistan'ın Mersin konu- sundaki eski tutumuna oranla "daha yumuşak" bir tutum içine girdiği izleni- mini veren Samaras, bu konudaki görüş- lerini şöyle sıraladı: "Gerek SSCB gerek- se ABD ve Avrupa'daki kutuplaşmalar sona ermiştir. Yepyeni bir Avrupa inşa edilmektedir. Öyle ki Almanya'daki Sov- yet askerleri bile Almanya'nın kendisi ta- rafından finanse edilmeye başlamıştır. Kısacası büyük çapta bir silahsızlanma yolnna girilmiştir. Mersin konusunda ise şu aşamada gelişmekte olduğu için fazla bilgi veremem. Ancak AKKUM anlaş- ması Paris'te imzalandıktan sonra, Yu- nan Pariamentosu'nda ona>lanmadan önce Mersin konusu ile ilgili bilgi vere- cegim." İNGİLTERE'DE AU-PAIR ' V V yasaraii GENÇ BA>ANLAR • Sf\kın bir aıknın yanında anncye yardımLi otarak • En az 6 ay yaşayıp İNGlLlZCE'yı yerınde ötrenmck ve gctıvırmek ısııyorsanıı • Rchbcrını; olabılırı/' • Bızı hcmrn arayın' GB Lnaı OkaHan Acnln FLF* A Ş Hıısrtv Grre* Cıd 142 J M2M Tcfvıkhv-İSTANBI L Faı.: 1*0 37 10 Ttl 1» 18 6»- 136 13» Turkıyc'nm cn gttMİ dugun «aionlan I KESTAURANT Düğün Salonları U-Kİ«Uaşı I HUY4762 39/147 » 40 Salanlaruuz kliaalı ve 40O-10TI0 Uşiliktir. TEMSİLİVE KATILIMa DEMOKRASİNİN KÖKENİ Doç. Dr. Sami Selçak 5000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan TOrkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul Ödemeii göaderilmez. APELE ÇAĞRI Bankamızın 40 milyara artınlmış olan sermayesine ait 2. 3. ve 4. apel tahsilatlan Eklm, Kasım, Aralık aytannda yapılacaktır. Sayın ortaklanmıza duyurulur. NETBANK GENEL MÜDÜRLÜK Cumhuriyet Cad. 201 Elmadağ-İSTANBUL Te»: 133 03 50 Fax:133 03 58 TIK 28259 nebk tr. Bilgi için: EROL HARAS BAŞKENT GÜINLERİ Müşerref Hekimoğlu 7000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan TÜrkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul Ödcmeti gonderilmez. DÜŞIİMJYORUM ÖYLEYSE VURUN tihan Selçak 19. bası 5000 lira (KDV içinde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39-41 Cağaloğlu-lstanbul KIRALIK ODANIZ VAR Ml? Genç bir doktor, kiralık eşyalı oda arıyor. Tel: 571 56 09 - 571 05 48 HALİL'DEN TÜKETİCİYE! Etek fiyatına ETEK.-55.000. Ceket fiyatına CEKET: 125.000.- . Halil MECİDİYEKÖY . Halil OSMANBEY . Halil PANGALTI. Halil ŞAİR NİGÂR/ OSMANBEY. Halil BEŞİKTAŞ . Holil TAKSİM . Hahl BEYOĞLU. Halil GALATASARAY . Halil FINDIKZADE . Halil GAZİOSMANPAŞA. Halil BAKIRKÖY S A G L I K V E G U Z E L L I K R E H B E R I ÇANAJANS 1510044 FAX: 151 41 55 İŞCHI1 teşhis ve tedavl klİnİğİ Sclmanııuk Cmd. N.. M Tcfa Ml 4» 23 OSKÜDAK-İSTANBUL UZMAN DOKTORLAR » Röntgen • Sünnet • Ultrason • Kontakt Lens • Laboratuvar • Doğum Kontrolü • Diş 24 SAAT HİZMET ONUR TIP MERKEZI • KISIRLIK TEDAVÎSİ ve ARAŞTIRMASI • KADIN HASTAUKLARI ve DOĞUM • ULTRASONOGRAFt ve EKG. • TIBBİ TAHLİL ve CHECK-UP Not: Lûtfen randevu aknız. Kurhıluş Cd. Yapı Kredi Karşısı StaenücCy LXırağı Tet 131 43 02 - 175 53 86 ÖMÖT 0PTÎK Artık Birden Fazla Gözlüğe gerek yok. VARİLUX ORGANİK LENTİLUX ANTIREFLE TİTAL CAM CAM CAM CAM CAM Her uzakiıktan Normal camdart Normal camdan Işığa karşı Normal camdan net görûş sağlar % 50 hafif. Kınlmaz % 80 daha ınce gözü koruyan % 40 hafıf Çalışma sistemlmlz bilglsayarlıdır Gözlüğünüz PHOTOCENTRON cihazıyla resim çekilip, merkezlenerek yapılır. Umut Optikle güleryüzle tatuştn. Kayışdagı Cad. No. 228-3 (Fahrettln Kerim Gökay Köşkü Karşısı) Göztepo Tel: 3680391 Fax:3680391