Katalog

13 EYLÜL 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 • Başbakan'ınyarın başlayacaklspanyaziyareiil.5gün sürecek NORVEC Ozal ın mını Madrid gezisi 1 Turgut Özal'ın ziyareti Ispanya'nın erken seçim telaşı içinde olduğu birzamana rastlıyor. Başbakan 'ın ATve Türkİspanyol silah yapımı konularında görüşmeler yapacağı bildiriliyor. cak olan Özal'ın kısa ziyareti, tspanya hükümetinin erken seçim istimi üstünde ve diplomatik trafiğin çok yoğun olduğu bir zamana rastlıyor. Özal'ın gezi takviminin belirlenmesinden kısa sttre sonra Başbakan Felipe Gonzalez normalde 1990 yılında yapılması gereken genel seçimleri 8 ay öne alarak 29 ekimde sandık başına gitmeye karar verdi. 2 eylül darbesi lspanya'da hareketli bir seçim kampanyası başlatmış bulunuyor. Bu nedenle Başbakan özal ve beraberindekilere, seçim derdine düşen tspanyol basın ve yayın organlannın ilgisi düşük kalacak. örneğin geçen yıi aralık ayında Madrid'i ziyaret eden Devlet Bakam Ali Bozer'in geldiği gün tspanyol TV'si geniş bir Türkiye belgeseli yayımlamıştı. Bu haftaki TV ve radyo programlannda şu ana kadar Özal'ın ziyareti ile bağdaştınlabilecek bir yayın öngörülmüş değil. Öte yandan tspanya'mn en önemli gazetesi " H Pais", Başbakan özal'ın Madrid'e yapacağı ziyaretle ilgili olarak salı günkü sayısında kısa bir yorum yayımladı. Yorum şöyle: "Turgut Özal, perşembe günü beklendigi Madrid'de Avrnpa Toplulugn'na 1987 yılında adaylıgını koyan Türkiye için İspanya'nın destegini isleyccek. Madrid, Türkiye'nin AT'ye girmesini istemiyor. Çıinkii kişi başına ulusal geliri, AT iiyesi 12 ülkeuin en yoksnlunun bfle yana kadar olaa Türkiye'nin topluluga girmesi demek; şu ana kadar tspanya'nın birinci derecede yarariandığı alryapı yardım ve fonlannın. öncelikle yeni üyeye akması demek. Fakal resmi olarak Madrid, Türkiye'nin adayltgına yumuşak gibi davranıyor, çnnkii Türkiye'nin girişine Yunanistan'ın nasü olsa engel olacagına gttveni tam. Özal'ın ziyareti, aynı zamanda Türk ordusu için 50 adet "Casa CN23S" uçağının ileride tspanyol ortaklığıyla Türkiye'de üretimini de içeriyor. Bu anlaşmayı saglamak isteyen Gonzalez; Türk basını ile önceden görüşmeyi kabul etmedi." MİNE SAULNIER Arafat, Asya 'dan destek arıyor KAHtRE (AA) FUistin Devlet Başkanı Yaser Arafat, FUistin devletinin bütün dtinyada tanmması için çabalarıru yoğunlaştırdı. Arafat, önceki gün Kahire'de, Tayland Dışişleri Bakan Yardımctsı Prapas Limpabhandu ile bir araya geldi. Limpabhandu, iki saat siiren görüşmeden sonra Reuter Ajanst 'na yaptığı açıklamada, Arafat'm kendisinden, Tayland'ın FUistin devletini açıkça tammasını istediğini söyledi. MADRİD Başbakan Turgut Özal yarın sabah 11 .OO'de, erken seçim telaşı içinde olan tspanya'ya geliyor. özal'ın resmi ziyareti 1.5 gün sürecek ve Başbakan 15 eylülde ülkeyi terk edecek. Yann öğle yemeğini Kral Juan Carlos'la yiyecek olan özal, akşam yemeğinde de sosyalist Başbakan Felipe Gonzalez'le bir araya gelecek. Özal 1.5 günlttk "mini" gezisinde muhalefet lideri Mannel Fraga ile de görüşecek. Özal'ın yüklü prograırunda tspanyol tşverenier Sendikası ve Ticaret Odası başkanları da var. 30 yıldan beri tspanya'yı ziyaret eden ilk Türk Başbakanı olacak özal'ın Madrid'deki temaslan sırasında AT konusu dışında silah sanayüne yönelik önemli bir Turkiyetspanya ortaklığını konuşacaklan, buradaki diplomatik çevreler tarafmdan belirtiliyor. Madrid'den cuma gttnü aynla ETA savcı öldürdü MADRİD (AA) tspanya 'da en yüksek yargı organı olan Ulusal Mahkemede görevli bayan savcı, bir suikast sonucu öldürüldü. Polis, AFP'ye yaptığı açıklamada, savcı Carmen Tagle Gonzalez'in, başkent Madrid'in kuzeyinde, iki gencin makineli tabanca ile ateş etmesi sonucu öldüğünü söyledi. 44 yaşındaki bayan savcınm ensesinden vurulduğu belirtildi. Polis, suikast yerinde bulunan fişek kovanlarının, Bask bölgesinin bağımsızlığı için mücadele veren ETA örgütünün kullandığı türden olduğunun anlaşıldığını açıkladı. çim ortamı içinde, iktidardaki lspanya Sosyalist lşçi Partisi PSOE kurmaylanru en çok uğraştıran konu, Va 25 oranındaki kadın kot«sı sorunu. 1988 ocak ayında yapılan 31. PSOE kongresinde, parti organlarında en az *!a 25 oranında kadınlann görev alması öngörülmüştü. "Feminist Kota" olarak anılan bu uygulamaya göre, "seçilmesi kesin" milletvekili aday sayısının dörtte biri kadın olmak zonında. Bugünlerde bölgesel milletvekili aday listelerini hazırlamakta olan PSOE komiteleri, feminist kotayı tutturabilmek için harıl harıl kadın aday aramaktalar. 1968 yılından beri aktif bir PSOE militanı ve Başbakan Felipe Gonzalez'in güzel eşi Carmen Romero da kotaya katkıda bulunmak uzere Cadiz ili PSOE listesinden milletvekili adayı oldu. lspanya'da kadınlar, evlendikten sonra eşlerinin soyadmı almıyor. Bu yüzden Gonzalez adını taşımayan Carmen Romero, tspanyol edebiyat profesörti ve deneyimli bir parti üyesi. Parti içinde kıyasıya eleştiri yapabilen, aktif bir feGiderek hareketlenen erken se minist olarak tanımyor. ALİStRMEN Iktidar seçîmde Demokrasi İçin Güçbirliği yara aldı Genel seçimlerde hiçbir parti çoğunluğu sağlayamadı. Başbakan Bruridtland'ın lideri olduğu lşçi Partisi, oy oranı düşmesine karşm birinci parti olma özelliğini koruyor. DUNYADA BUGUN Sorun sokaktaki adama, görev yerindeki memura, tezgâhının başında ya da grev çadmndaki işçiye, ayın sonunu değil, ortasını bile getiremeyen emekçiye, tarlasındaki çittçiye; sorun enflasyondan beli bükülmüş, benzi sararmış ev kadınına, beslenemeyen delikanlıya, okuyamayan öğrenciye; sorun konuşan, düşünen, acı çeken, ezilen herkese "Cumhuriyet tarihinin en tabansız Başbakanı kimdir?" diye. Hepsi koro halinde yanıt vereceklerdir size: "Turgut Özal." Ve cumhuriyet tarihimizin en tabansız Başbakanı Özal, artık cumhuriyet tarihimizin ilk Nakşibendi cumhurbaşkanı olarak Çankaya'ya tırmanma sürecine girmiş bulunuyor. Önceki gün yapılan Meclis Başkanlığı seçimi, Özal'ın önündeki yasal engellerin aşılmayacak türden olmadığını göstermiştir. Türkiye gerçeğini yansıtmayan parlamento aritmetiği, oy tabanı % 22'nin bile altında olan (ki son kamuoyu yoklamaları bu tabanın şu anda % 15'in bile altına düştüğünü gözler önüne sermektedir) ANAP'a yeni cumhurbaşkanını rahatltkla seçebılecek bir çoğunluk sağlamış durumda. Bu sonuçta, Özal'ın çıkarlarına uyan bir seçim yasasını boykot etmeden, kuzu kuzu sandık başına gidenlerin sorumluluk payının ne olduğu tartışılabilir. Ama geleceğe yönelik davramş biçimlerinin saptanmasının büyük önem kazandığı şu anda, dönüp geçmişin muhasebesiyle zaman yitirmek pek akıllıca olmasa gerek. OSLO (Ajanslar) Norveç'te önceki gün yapılan genel seçimlerde hiçbir parti çoğunluğu sağlayamadı. Başbakan Gro Harlem Brundtland'ın lideri bulunduğu tşçi Partisi, oy oranının düşmesine rağmen, en büyük parti olma özelliğini korudu. Oyların yüzde 99.7'si sayıldıktan sonra alınan resmi sonuçlara göre, partilerden hiçbiri, 165 sandalyeli parlamentoda çoğunluğu sağlayacak oy elde edemedi. Seçimlerde, iki büyük parti olan tşçi Partisi'yle muhafazakârlann önemli oy kaybına uğradıkları kaydedildi. Buna karşıhk, tlerieme Partisi (sağ) ile Sosyalist Parti'nin (sol) oylannda artış görüldü. Ülkede 40 yıldır uygulanan sosyal demokrat politikalara karşı çıkan radikal sağcı tlerieme Parn'si'nin meclisteki sandalye sayısını 2'den 21'e yükseltmesi, seçmenin yüzde 5'e ulaşan işsizlik ve sağlık hizmetlerinde görülen yetersizliklere karşı hoşnutsuzluğunun ifadesi olarak değerlendiriliyor. tşçi Partisi'nin yüzde 34.6 oranında oy aldığı, bunun da 1945 yılından bu yana elde ettiği en düşük oy oranı olduğunu bildiriyor. tşçi Partili Başbakan Gro Harlem Brundtland'ın oy oranındaki gerilemeye karşm istifa etmeyi düşünmediğini ve bir merkez sağ koaliiyon hükümeti kurulması olasıhğına kuşkuyla yaklaştığı belirtiliyor. Siyasi gözlemciler 2 ekimde parlamentonun açılmasından sonra muhalefetin Brundtland'ı istifaya zorlayabileceğine dikkat çekiyorlar. Ancak önemli oy kaybına uğrayan bir diğer parti durumundaki Muhafazakâr Parti lideri, seçim sonuçlannın "alternatif bir hükümet" kurulacak kadar iyi olmadığını belirtiyor. Seçime katılma oramnın yüzde 82.6 olduğu, bu orarun 1985 seçimlerine göre biraz düşük olduğu belirtiliyor. Oylann partilere göre dâgılınu ise şöyle:, ^ .... ^:.v Parti lşçi P. Muhafazakâr P. tlerieme Partisi Sosyalist Partisi Hıristiyan Demoİcratlar Merkezciler Liberaller Diğerleri Oy oranı V* 34,6 22,0 12.9 10,0 8,5 6,6 3,2 2,1 Sandalye sayısı 64 37 21 17 14 11 1 Gorbi'nin en çok bir yılı var Yeltsin ABC Televizyonu'na verdiği demeçte, Gorbaçov'un 6 ayla 1 yıl arasında sosyal ve ekonomik istikrarı sağlayamadığı takdirde tabandan gelen devrimle karşı karşıya kalacağmı söyledi. Dış Haberier Servisi ABD gezisini sürdüren radikal reformcu Boris Yeltsin, ABC televizyonuna verdiği demeçte Sovyetler Birliği Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'un ülkede ekonomik ve sosyal durumu düzeltebilmesi için 6 ayla 1 yıl kadar zamanı kaldığmı, başansızlığa uğradığı takdirde "devrimle karşı karşıya kalacagıaı" söyledi. Yeltsin, bu konuyu Amerikalı yetkililerle görüşmek istediğini belirtti. AP'nin haberine göre Yeltsin, "Gorbacov, başansızlığa uğrarsa, tabandan geien harekeüe, yani tabandan gelen de\rimle karşı karşıya kalacaknr" şeklinde konuştu. Grevlerin şimdiden başlamış olduğunu soyleyen Yeltsin, ülkede baa "sKak noktalar" bulunduğunu, bunların yayılıp bütün ülkeyi etkilemesi halinde "aşagıdan ynkan devrimin" gerçekleşebileceğini kaydetti. YelUin, pazartesi günü düzenlediği basın toplantısmda da ü4kesinin aşagıdan yukarı bir devrime ve Devlet Başkanı Mihail Gorbaçov'dan daha kararlı birine ihtiyaçlan olduğunu söylemişti. Yeltsin, Columbia Üniversitesi'nde yaptığı konuşmada ise Sovyet hükümetinin, cumhuriyetlerdeki milliyetçi kaynaşmayı yatıştırabilmek için katı Radikal reformcu Boris Yeltsin karamsar konuştu: Gürcistan'da sorun MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği'nin Cürcistan Cumhuriyeti'nde yasayan bir grup Azerinin evlerini terk etmeye ve göçe zorlandıkları öne sürüldü. Gürcistan 'ın Bolnis ve Dmanis adlı ilçe merkezlerinde yaşayan Azerilere karşı yıldırma kampanyası açılmış bulunuyor. Bu kampanya çerçevesinde, iki ilçe merkezinde, Azerbaycanlı görevlilerin işlehne son verilmeye başlandığı, Azerilere günlıik yaşamda önemli zorluklar yaratıldığı ve bazen evlerine girip çıkmalanna engel olunduğu haber verildi. Şu anda görünüm odur ki halkın çoğunluğunun desteğine sahip olan muhalefet, çarpık parlamento aritmetiği yüzünden en tabansız başbakanın Çankaya'ya tırmanmasını engelleyecek yasal olanaklardan yoksundur. Artık tabansızlık olgusunu bile geride bırakıp tavandaki büyük çoğunluğuna karşm, koca bir iktidar boşluğu yaratarak hiçlik çızgisine kaymış olan ANAP içinde tse, kendi felaketini de içerecek bir kaosa yuvarlanmaya karşı çıkıp da Özal'a "dur" diyecek yeterli sayıda milletvekili yoktur. Bu olgunun nedeni de, Turgut Bey'in 1987 seçimlerinde ANAP adaylarını saptarken, tabansız kişılerin seçılebılecek yerlere getirilmesine büyük özen göstermiş olmasıdır. Böylelikle Özal, günü geldiğinde kendi tabansızlığının panzehirini, çoğunluğu oluşturan kişilerin tabansızlığında bulabileceğini düşünmüştür. Özal'ın seçim sistemini olduğu kadar partisinin adaylarını saptarken de, son derece kurnazca davrandığı gerçektir. Ne var ki, akılla bağdaşmayan kurnazlık son irdelemede felaketi önlemiyor. Felaketi önleyebilecek olan gerçekte akıl. Turgut Bey ile partisinde akıl olup olmadığını ise olaylar gözler önüne seriyor. Turgut Bey, belki Çankaya'ya çıkacak. Ama bu kendi sonunu da, ANAP'ın sonunu da değiştiremeyecek. Türkiye'nin gündeminde olan erken seçim zorunluğu. ıktidar boşluğunun yaratacağı yeni olayların da itisiyle önündeki tüm engelleri yıkarak yaşama geçecek. Bugün halkın çoğunluğunun desteğine sahip olan muhalefete düşen de, bir yandan bu erken seçimi, "geç bir erken seçim"e dönüşmeden gerçekleştınrken, bir yandan da kısa ve uzun erimli taktik ve stratejileri saptamak olmalıdır. Kaçınılmaz erken secimin yalnızca kendisi bir umar degildir, eğer daha bugünden o seçim sonrasında Türkiye'nin büyük sorunlarının üstüne hangı oluşum ve yaklaşımla gidileceği konusunda ciddi araştırmalar ve çalışmalar yapılmaz ise. Türkiye'yı içinde bulunduğu sorunlardan kurtarmanın yolu geniş toplulukların temsilcilerinin demokrasi için güçbirliği yapmalarıdır. Sözü edilen güçbirliği, bugünden başlamalı ve seçim sonrasında da önceden saptanacak makul bir süre için ve de belirli bir gündem çerçevesinde sürdürülmelidir. Ulusal uzlaşma geleneğinin pek fazla gelişmediği, görece genç siyasal yaşamımızda b'j düşünceyi gerçekleştirmek çok kolay olmasa da, olanaksız degildir. Belki de boyle bir uzlaşmanın somut biçimi olan büyük koalisyon düşüncesine, kamuoyunu, hatta ondan da daha çok parti örgutlerıni ahştırmak zaman alabilir Bu durumda, demokrasi için güçbirliği görüşünün gerçekleşmesi için elverişli ilk ortamı, iki muhalefet partisi önderinin iyi safltay^.ele geçen olanağı doğru biçimde kullanmaları gerekir Sözü edilen olanak bugün doğmuş bulunmaktadır. Her iki muhalefet partisi de. Özal'ın cumhurbaşkanlığına karşı oldukları kadar, erken seçimde direndiklerini ortak bir bildiri ile açıklayabilirler ve erken seçime doğru el ele ortak bir strateji ile yürüyebılirler. Belki bir seçim öncesinde, daha yeni parlamentonun aritmetiği oluşmadan, koalisyon açıklaması partiler açısından akıllı bir taktik olarak görülmeyebilir. Ama sonunda kaçınılmaz olan bu uzlaşmayı gerçekleştirecek ortamı şimdiden yaratmak ve Özal'ın Çankaya macerasına karşı, hiç değilse manevi ağırlığı olan birlikte karşı çıkışı oluşturmak için bugün ortam elverişlidir. Şimdi yapılacak en akıllıca iş, parlamertodaki muhalefetin demokrasi için güçbirliğinı oluşturup açıklaması ve harekete geçirmesidir. Haydi işbaşırva! Boris YMtsiaRadikal reformcunun ABO'de sözünü sakmmadan yaptığı konuşmalar ilgi ile izlenıyor. (Fotoğraf: AP) merkezci yönetimden aynlıp hızla ademi merkeziyetçiliğe gitmesi gerektiğini söyledi. Radikal reformcu şöyle dedi: "Ülkemizde, insanlann milliyetçi duygulan sürekli incinmiştir. Ornegin bir okul yapmak isteseniz, şapkanız elinizde Moskova'ya gidip, izin almanız gerekir. Bn çok onur kıncı bir uygulamadır. Bir bölgede istikrar sağlam biçirade kunılduklan sonra, Moskova ile ilişkiler konnsunda o yörenin halkı karar venneb'dir. Bu şekilde gerginlik büyük ölçiide hafifletilmiş olur." Yeltsin, ülkesindeki sorunlann çözümlenebilmesi için 12 kişilik Politburo'nun "ilerici üyderle canlandınlması" gerektiğini söyledi. Boris Yeltsin, sözlerini şöylesürdürdü: "Politbiiro'da o kadar çok monoton ve yeteneksiz üye var ki... Ortaya sorun atarlar, ama hiç biri çözüm şekli önermezler. Koltnklanna sıkı sıkı yapışmıslar. Bunlan jetlerde oldugu gibi duğmeye basıp, koltuklan ile birlikte dışan atmak gerek. Ama dügmeye kim basacak? lşte sorun bu." ten sonra "Ancak ülkemiz şu anda böyle bir şey için hazır degildir" dedi. Sovyetler Birliği Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Gennady Gerasimov ise Moskova'da yaptığı açıklamada Yeltsin'in konuşmalaruun kendi kişisel görüşlerini yansıttığını ve Sovyet hükümetini bağlamadığıru söyledi. Gerasimov şöyle dedi: "ABD'yi ziyaret eden Sovyet milletvekilleri gayri resmi delegasyonlardır. Eğer resmi görfişü ögrenmek istiyorsanız, Dtşişleri Yeltsin, Sovyetler Birliği'nde Bakanlıgı'nı dinleyin. Çogulculuk gelecekte ikinci bir siyasal parti istiyorsanız milletvekillerini dinnin de kurulabileceğini belinük leyin." IRAK'TAN İZLENÎMLER Fao yenîden doğuyor Butto'dan birtik çağnsı KARAÇİ (AA) Pakistan Başbakanı Benazir Butto, ülkede demokrasinin güçlendirilmesi amactyla muhalefet partilerine birlik çağrısında bulundu. Pakistan'm kurucusu Muhammed Ali Cinnah'ın b'lümünün 4l'inci yıldönümü dolayıstyla Karaçi kentinde bir konuşma yapan Butto, bütün görüş aynlıklanna rağmen, ülkedeki siyasi partileri anayasa ve demokrasinin güçlendirilmesi için birtik içinde hareket etmeye çağırdı. Butto, geçen ay, Devlet Başkanı Gülam tshak Han 'la aralannda anlaşmazhk yaratmak istedikleri ve ülkede kanşıkhklar çıkardıkları gerekçesiyle General Ziya ÜlHak yanhlarını suçlamıştı. biri. Dünyarun dört bir yanından la takviye edilmiş makineli tüfek gelen 100'e yakın gazeteciye Fa yuvalan, boy siperleri. FAO IranIrak savaşımn en • o'yu gezdirmderi de bu bol pro Fao, hurma ağacı ormanlanykanlı, en yoğun ve dramatik çar pagandalı imar hamlesinin ı lus la finlü. Ama bu ormanlaıdan gepışmalanndan biri Fao yanmada lararası tanıtımını amaçlıyor. riye kavruk gövdeler kalmış. KökUçağımız Basra'ya doğru alcal lerinden sökülen hurma ağaçlan sında yaşandı. Fao, Irak için yaşamsal önemi olan Şattülarap su maya başlıyor. Basra Havaalanı kararmış gövdeleriyle çevrede yıyolunun Basra Körfezi'ne açıldı son derece modern, temiz ve ba ğmlar halinde yatıyor. Fao ilçesine yaklaştıkça aradan geçen zağı yerde, ülkenin denizle temas kımlı. eden Güneydoğu ucunda bulunuHavaalanı binasından çıkar mana rağmen, savaşın dehşetini yor. Irak'ın dış ticaret ve petrol çıkmaz, yüzümüzü Körfez'in ka daha bir yakından hissetmeye ihracında ana önetne sahip bir li vurucu sıcağı yalıyor. Isı 45 dere başlıyorsunuz. Yol kenarında isaman. Aynı zamanda Körfez'in ce. Ağır ve boğucu nem, yakıcı bet alan bir tanktan arta kalan pakuzeyine hâkim stratejik bir coğ güneşle birleşince soluk almak letler. sayısız top mermisi kovaHemen air nı, motorlu araç iskeletleri hâlâ rafi konumu var. tran savaşm güçleşiyor. dengesıni kendi lehine çevirdiği sı conditione'b otobüslere biniyor ve bırakıldıklan yerde duruyor. Fao'da tek renk hâkim. O da açık rada, 9 Şubat 1986'da bu yaruna yola koyuluyoruz. Fao yarımadası bir tepsiyi an sanya çalan toprak rengi. Toprak dayı işgal etti ve burada 18 Nisan 1988'de Fao Irak tarafmdan geri dınyor, iki boyutlu bir kara par açık sanya çalınca, Basra'dan alıruncaya kadar kaldı. Irak veri cası sanki, en ufak bir doğal yük esen rüzgânn kaldırdığı tozla kaplerine göre, Fao için yapılan sa selti yok. Yaklaşık on dakika son lanan nesneler aynı renge bürünüvaşlarda Irak 53 bin, İran ise 120 ra savaşın ilk izleri ile karşılaşıyo yor. Fao'da savaşın eskiyen izleruz. tran topçusunun vurduğu ya ri kalın bir toz tabakasıyla örtübin kayıp verdi. Fao'ya gidiyoıuz. Irak Hava pılardan geriye kalan yıkıntılar lü. Nihayet Fao ilcesindeyiz. Aslında buraya ilçe demek doğru olyoüarı'na ait bir özel uçakla Bağ bunlar. Kimisi çökmüş, kimisi maz. Çünkü Fao'da ayakta kalan dat'tan havalandık. Basra Hava ufak tefek bir onarımdan sonra tek şey cami. Bir zamanlar 40 bin alanı'na inip karadan yanmaday kullamlabilir durumda. İlerledikkişinin yaşadığı yerleşim merkezi la aynı adı taşıyan Fao ilçesine va çe sağımız ve solumuzda yanmış, yıkılmış konutlan geride bırakıyo savaş sırasında yok olmuş. Şimracağız. di Fao'da hummalı bir inşa faaBağdat yönetuni savaş sırasın ruz. Şimdi ordulann göğus goğüse liyeti var. Bütün resmi binalar ve çarpışüğı topraklardayız. Göründa haritadan silinen Fao ilçesi ve evler yeniden yapdıyor. Henüz telimanını yenibaştan inşa ediyor. tü yol boyunca hep aynı. Terk mizlenmeyen yıksntı ve molozlar Yeni Fao'nun inşası bugünlerde edilmiş mevziler hemen her yan arasında gözümüze ilk carpan şey da. Yolun her iki kenarında topyazılı basın ve televizyonun başraktan setler var. Kum torbalany kaba inşaatı bitmiş bir stadyum. lıca propaganda malzemelerinden KADRİ GÜRSEL IKTIDARA ACIK MEKTUP Aralannda savunma görevini yapmakta olan meslektaşımız Av. Zübeyir AYDAR'ın da bulunduğu yurttaşlarımıza siyasi iktidarca verilen ÇAĞDIŞI SÜRGÜN CEZASINI, yargı yetkisinin gaspı oiarak görüyor ve uygulamayı şiddetle kınıyoruz. Biz hukukçular olarak iktidarı, hukuk', insan hakları ve demokrasi kuralları içinde davranmaya davet ediyoruz. Av. Gazi AKBAYIR, Av. Nermin AKŞIN, Av. Hüşeyin AKKAYA, Av. Metin AKTAN, Av. Levent AKYÜZ, Av. Cem ALPTEKIN, Av. Kazım ALİOĞLU, Av. İsmail ALSANCAK, Av. Sultan ALTUN, Av. F.Zehra ALTUNİÇ, Av. Uevent ARAL, Av. Isık ARÇAN, Av. Zeynel ASİL, Av. Sebu ASLANGİL, Av. Akın ATALAY, Av. Fatma ' ATANUR, Av. Celal ATEŞ, Av. Ismet ATEŞ, Av. Ali Faik AYDIN, Av. Hüseytn AYDIN, Av. Mustafa AYDIN, Av. Rukiye AYGUN, Av. Efsun AYTAN, Av. Şahabettin BAKIRSAN, Av. Servet BAK1RTAŞ, Av. Ö.Ekin BALKANCI, Ay. Nurhan BAHTİYAR, Av. Mete BAYRAKTAR, Av. Bahrl BELEN, Av. Sevii BİLDİRİCİ, Av. Müfgan B1LGIN, Av. Edfre BİRGÜL, Av. Uğur BODUR, Av. Gün BULUT, Av. Varol BULUT, Av. Salih CANPOLAT, Av. Ergin CINMEN, Av. Gazl ÇAKMAK, Av. Muhsin ÇALIŞKAN, Av. Lsyla ÇAVUŞ, Av. Gülçin ÇAYLIGIL, Av. Nurten ÇELIK, Av. Amber ÇİTÇİ, Av. İsrnail ÇÖLGEÇEN, Av. İlker Yakup DALAK, Av. Fehmi DEMIR, Av. Hayati DEMIR, Av. Murat DEMİREL, Av. Abdurrahim OOĞAN, Av. Handan DOĞAN, Av. Semray OOGAN, Av. Yusuf DOGAN, Av. Kadriye DOĞRU, Av. Kamil EKİNCİ, Av. Cengiz ELÇİ, Av. Celadet ELÇİ Av. Ibrahim ELMAS, Av. Mubeccel ERTEM, Av. RaM ERTEM, Av. Ayşe ESEN, Av. M. Yılmaz EVİN, Av. Necla FERTAN, Av. Mehmet GEÇGIL, Av. Hülya GÖK, Av. Kamer GÖK, Av. Türtan Onur GÖKALP, Av. Ercan GOKÇE, Av. Adil GULER, Av. Şenay GUN, Av. Ziya GÜNDAY, Av. Talat GÜNEŞ, Av. Cengtz GÜNGOR, Av. Hatice GUNGÖR, Av. Mustafa GÜNGOR, Av. Jale GÜR, Av. Seval GÜRBÜZ, Av. A.Maim GÜREL, Av. M.AIi GUVEN, Av. Emine HANTA, Av. Hilml HANTA, Av. Naim İME, Av. inci İŞBULUR, Av. YuMif KADIOĞLU, Av. Attlla KARAHAN, Av. İsmail Hakkı KARACA, Av. Nall KARAKAŞ, Av. Kemal KELEŞOĞLU, Av. Eren KESKİN, Av. Mustafa KILIÇ, Av. Mehmet Ali KIRDÖK, Av. Mihriban KIROÖK, Av. Hlkmet KORUBEYİ, Av. Oktay KÖK, Av. Mehmet KÖKERER, Av. Ali KURNAZ, Av. Kemal MAKAROĞLU, Av. fbrahim MAVIOGLU, Av. Münir MANSURGÜLER, Av. Kamil MUTİ, Av. Can OĞUZER, Av. Ülkü OĞUZER, Av. Taner OGUZGIRAY, Av. Ahmet Zeki OKÇUOĞLU, Av. Cemil ORKUNOĞLU, Av. Hüseyin OYMAN, Av. Zübeyir OMEROGLU, Av. Şehmus ÖNEN, Av. Yükşel ÖTÜGEN, Av. Rasim ÖZ, Av. Razan ÖZGER, Av. Naci ÖZKAN, Av. Mukadder OZKELEŞ, Av. Zeynel ÖZTÜRK, Av. Murat ÖZVERİ, Av. Gürkan RİŞVANOĞLU, Av. Fırat SARI, Av. Sema SAVAŞAY, Av. Sadullah SAYIN, Av. Savaş SERTATAŞ, Av. Alişan SERTEL, Av. Celal SEVİNÇ, Av. Bayram SIVAO, Av. Gonca SOYSAL, Av. Gryassttin SUBAŞI, Av. Ali ŞEN, Av. Erdoğan ŞENGEZER, Av. Tülay ŞENGUN, Av. Nesrin ŞENOL, Av. Osman ŞENTÜRK, Av. Arif TAN, Av. Ekrem TAN, Av. Suphi TANRIVERDI, Av. Barbaros TAŞAN, Av. Fevzi Cakmak TATAR, Av. İsmet TOK, Av. Gürsel TOKSOZ, Av. Aycan TOPAY, Av. Fuat TOPDEMİR, Av. ibrahim TORUNOGLU, Av. Gökhan TUNCAY, Av. Nesrin TUNCAY, Av, Aydan TUNGA, Av. Meryem TURAN. Av. Suna TÜRK, Av. Hülya Macit TUZÜN, Av. Seyit USTA, Av. Bülent UTKU, Av. Ali UYSAL, Av. Zeki ÜZEK, Av. Ali Galip YILDIZ, Av. Mehmet Yüce YILDIZ, Av. vedat Emin YILMAZ, Av. Cemal YÜCEL, Av. Fatma YÜCEL. Av. Fikret İLKİZ. "Kırım Türkleri topraklarına" MOSKOVA (AA) Sovyetler Birliği'ni oluşturan cumhuriyetçilerde "glasnost" ve "perestroyka" politikalan çerçevesinde kurulmalannı ,jzin verilen "Halk S'Cephesi" örgütlerinin sonuncusu olan "Perestroyka İçin Ukrayna Halk Hareketi" adlı örgüt, Stalin tarafmdan topraklanndan sürülen Kırım Türklerinin en kısa sürede kendi topraklarına dönmelerine izin verilmesi çağrısında bulundu. KöLOMBİYA Süresiz sokağa çıkma yasağı MEDELLİN (AA) Kolombiya'da uyuşturucu kaçakçılığına karşı başlatılan mücadele devam ederken, uyuşturucu kaçakçılannın raerkezi olarak kabul edilen Medellin kentinde uygulanan sokağa çıkma yasağı süresiz olarak uzatıldı. Medellin kenti belediye başkanı Juan Gomez Martinez, önceki gün belediye meclisinin güvenlik konularını ele aldığı toplantıdan sonra vaptığı açıklamada, eski belediye başkanı PaMo Pealez Gonzalez'in öldUrüldUğünü hatırlatarak, bu olayın ve diğer şiddet eylemlerinin, sokağa çıkma yasağını uzatma kararında etkili olduğunu belirtti. Sokağa çıkma yasağırun yürurlüğe girmesinden sonra, polisin kontrol amacıyla yaklaşık 5 bin kişiyi gözaltına aldığı, patlamaya hazır 18 bombanın zararsız hale getirildiği ve 121 tabancanın ele geçirildiği bildiriliyor. Öte yaııdan, Amerikan Senatosu alt komisyonunun hazırladığı ve dün Senato'da görüşülmeye başlanan bir raporda, en az 10 yıldır Medellin ve Cali kentlerindeki uyuşturucu kartellerinin, uluslararası uyuşturucu pazannda etkili olduğu belirtildi. Raporda, yaklaşık 10 yıldır, uluslararası pazan yöneten iyi oluşturulmuş ve kimlikleri belirlenemeyen kokain kaçakçısı Kolombiyalı kuruluşlar bulunduğu belirtildi.