27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/16 HABERLER . 26 TEMMUZ 1989 Bulgaristan'dan gelenlerin sayısı 197bine ulaştı, sayı artacak Son 15 günde 100 bîn göçmen Görüşmeler KıbrısRum kesimindeki kadınların KKTCsımnm aşma eylemlerini ve 100'ü aşkın kadının tutuklanmasmı göriişen BM Güvenlik Konseyi, Genel Sekreter Cuellar 'm KKTC'yi de eleştiren bildirisine destek verdi. sınınnı ihlal ederek, tampon bölİZZET RIZA YALIN ^ede tutuklama yaptıklannı öne LEFKOŞA Kıbrıs'ta KKTC sınınnı delen Rum kadınların tutuklanması ile başlayan gerginlik, bugün KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş ile Kıbns Rum yönetinü lideri Yorgo Vasiliu arasında yapılması öngörülen görüşmenin ertelenmesi sonucunu doğurdu. KKTC Bakanlar Kurulu'nun dünkü toplantısında DenktasVasiliu arasında bugün yapılacak olan görüşmenin, 19 temmuzdan beri süren gerginlik ortamında bir yarar sağlamayacağı görüşü benimsendi ve "göröşmeye gidelmemesi" kararlaştınldı. Görüşmenin ne zaman yapüacağı, KKTC Meclisi'ndeki değerlendirme ve Bakanlar Kurulu'nun alacağı karara bağlı olarak açıklanacak. Özel temsilci Oscar Camillion da, bu konudaki soruları yarutlarken, "Gönişmelerin yapılacagını, ancak çarşamba günü (bugün) y«pılmasının gerekli olmadıgım" söyledi. sürmüştü. Bu iddia ise ateşkes sınınnı n ihlal edildiğini kabul etmeyen Türk tarafının görüşüne ters düşüyordu. Denktaş ile Vasiliu bugün bir araya geleceklerdi Dün Kapıkule ve Dereköy'den giriş yapan soydaşlarımızın sayısı 4 bine yaklaştı. Bulgar makamlarının göç eden Türklerin yerine Moldavya'dan işçi geîirtmeye başladığı öğrenildi. Haber Merkezi Bulgaristan'. dan gelenlerin sayısı giderek artıyor. Bulgarların zorunlu şekilde başlattıklan, sonradan isteyenlere de pasaport verilmesiyle süren göçle gelenlerin sayısı 197 bini aş. tı. Bu durumda, 2 hazirandan 10 •temmuza kadar 100 bin kişi gelirken, yalnız son 15 gün içinde gelenlerin sayısı da 100 bini buldu. Kapıkule'den kara ve demiryoluyla 2300, Dereköy'den 717 kişi daha giriş yaptı. Bu arada sabaha karşı Kapıkule'ye gelen tarifeli Münihtstanbul treni ile 8 günlük aradan sonra ilk kez Bulgaristan'dan 92 kişi geldi. Dün sabahki 'Bulgar treninden de 689 kişi çıktı. Bulgaristan'ın Şeytancık tren •istasyonundan, geçen cumanesi günü trene bindiklerini kaydeden .Türkler, pazar gunü geldikleri, •Kapıkule'ye 15 dakika uzakhktaki Svilengrad istasyonunda bugüne kadar hiçbir gerekçe gösterilmeden bekletildiklerini söylediler. . Dtın gelenlerin bir kısmı iskân edilmek uzefe Samsun'a gönderildiler. Samsun'daki 750 kişilik kontenjanın dolmasından sonra sıra Zonguldak'a gelecek. Kırklareli muhabirimiz Nazif Karaçam'm haberine göre, Dereköy'e gelenler, Bulgarların 25 temmuzdan itibaren Şumnu gibi .büyük merkezlerde pasaport vermeyi durdurduklannı anlattılar. Burgaz'dan makine mühendisi Ahmet Salih, yeni uygulamanın .Jcentlerdeki kalifiyeTürk işçileıinin hareketlerini geciktirmeye yönelik olduğunu söyledi. Türklerin •bıraktıkları işlerde zorla çalıştırılan alt düzey Bulgar yönetici, öğretmen ve öğrencilere, Türklere ödenenin iki katı daha fazla maaş verildiği halde huzursuzluğun önlenemediği belirtiliyor. Varna, Filibe, Eskizağra ve Eskitırnova'da da Bulgar çaJışanları arasında huzursuzluğun sürdüğü, gelenler tarafından anlatılıyor. Bulgaristan'da Türklerden boşalan işlere, Sovyetier Birliği'nin Moldavya Cumhuriyeti'nden 'Moldavyalıların getirilmesinin hızla surdüğü öğrenildi. Romen kökenlilerin çoğunlukta olduğu ertelendi Chalker'ın açıklaması Bunca yıidan sonra Kökleriyle bağlı oldukları, ellerıyie yoğurduklan toprağı terk etmek hıç akıllanndan geçer miydı bundan birkaç yıl önce?.. (Fotoğraf: Yıldız Üçok) Moldavya'da son zamanlarda bağımsızlık gösterileri yapılmıştı. Jivkov ile Gorbaçov arasında, Moskova'da bu konuda bir anlaşma yapıldığı ve Moldavların Türklerden boşalan işyerlerine gönderileceği iddia edilmişti. Gelen Moldavyalı işçilerin sayısının 5 bine ulaştığı belirtiliyor. Şumnu'da bir meşrubat fabrikasında montör olarak çalışan Şaban Ahmet, devlete ait iki apartmanda oturan Bulgarların çıkartılıp yerlerine Moldavya'dan gelen ailelerin yerleştirildiğini gördüğünu söyledi. Bir sanayi merkezi olan Yenipazar'da Skoda montaj fabrikasında çalışan Hasan Sabri ise fabrikada İvan adında bir Bulgar yoneticiden Bulgaristan'a daha binlerce Moldavyalı işçi geleceğini duyduğunu anlaltı. Bunlann devlete ve Türklere ait evlere yerleştirilmeye başlandığını söyledi. Avrupa Parlamentosu'nda gorüşülmesi beklenilen, Bulgaristan'daki Türk azınlığa yapılan baskılarla ilgili bir karar tasarısı, başkanlık seçimleri dolayısıyla, eylül ayına bırakıldı. Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu tarafından hazırlanan karar tasarısı, parlamento iç tüzüğü gereğince aktüel niteliğini kaybetmemesi amacıyla basına açıklanmadı. Avrupa Parlamentosu Yeşiller Grubu'ndan bir yetkilinin AA'ya verdiği bilgıye göre, eylül ayında görüşülecek karar tasansında, Turkleri göçe zorlayan Bulgar hükümetinin kınanması ve Türkiye'ye göç edenlerin anavatana uyum sağlamalan amacıyla, Avrupa Topluluğu'ndan (AT) yardım istenmesi öngörülüyor. Uluslararası Çalışma Örgütü'nun (ILO) mart 1990'da yapacağı toplantıda, Bulgaristan meselesinin ele alınacağı bildirildi. Hakİş tarafından yapılan açıklamaya göre, Konfederasyon tarafından Bulgaristan yönetiminin kınanması için ILO'ya çekilen telgrafa, örgütün uluslararası çalışma standartları, standartların uygulaması Müdurü Andre Zcnger tarafından cevap verildi. Zenger'in telgrafında, "Yerleşik teamiil gereğince, hera telgrafınız hem de Bulgaristan hükumetinin belirttiğiniz konular hakkında \apmayı arzu ettiği yorumlann, leşkilatımın, anlaşmalar ve tavsiyelerin uygulanması ile ilgili uzmanlar komitemiz tarafından mart 1990 laribinde >apılacak toplantıda ele alınacağını bildiririz" denildi. Türkiye'deki incelemelerini tamamlayan Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından oluşturulan heyet pazar günü Bulgaristan'a gidecek. Heyet Bulgaristan'da Türklere verilen sağlık hizmetlerini inceleyecek ve Bulgaristan tarafından Türklere yapılan içeriği belli olmayan enjeksiyonun ne olduğunu ortaya çıkarmaya çalışacak. Heyet, incelemeleri sonunda hazırlayacağı raporu, Dünya Sağlık Örgütü Başkanlık Divanı'na sunacak. Heyet hazırladığı raporu ne Turkiye'ye ne de Bulgaristan'a verecek. İlgili ülkeler raporu Dünya Sağlık Örgütü'rrden alabilecekler. Osmanlı arşivlerinde yer alan Bulgaristan'ın Müslüman Türklere uyguladığı baskı ve zorla Bulgarlaştırmaya ilişkin belgelerin kitap haline getirilmesi amacıyla çalışma yapılıyor. Devlet Arşivleri Genel Müdurü tsmet Miroglu öğretim üyelerinden oluşan bir heyetin belgeler üzerindeki çalışmalarını sürdürdüğunü, bu belgelerden zorla Bulgarlaştırma ve Türklere yönelik baskı ve göç uygulamasının 19. yüzyılın sonuna kadar uzandığının kesinlik kazandığını belirtti. Yayının "16. Yüzyıida Balkanlar'da Tiirk Varugı Bulgar Mezalimi ve 1839 1893 Arasında Türk Bulgar Ilişküeri" başkğı altında 18 ciltlik bir seri şeklinde olması bekleniyor. Belgelerin orijinallerini ve tngilizce özetlerinin de yer alacağı kitaplar yurtdışında geniş bir kesime gönderilecek. Aynca «tışa sunulacak. Beni bizimkiler yaktı en çok... Adı "înat Celil." Celil Mehmedof Hasanof. Kaç kez yeltenmiş Turkiye'ye kaçmaya. ıHepsinde de yakalanmış. Son defasında onu yakın bir arkadaşı, Niyazi ihbar etmiş. "Bulgardan çok Bulgardı" diyor. "An bekliyorum buralarda, bir geldiğini görsem..." muş sigarasına bir nefes dudak daha veriyor. Yüzündeki kırışıkEDİRNE Kapıkule Gan'nda hklar ellisinde gösteriyor. Söze, ! bir insan avcısı bekliyor. Yaşı 40. "Biz kendimize sahiplenseydik, 1 Adı kendi deyimiyle "acılar" ve bazılanmız bir parça ekmeğe salde "zuliim" batağından "Înat masaydı birbirini Bulgar'a, >apamazlardı bu işleri. Ama soraca'Celil..." Saçları kırlaşmış, alnı açılmış, gım hesabını Türku gâvura satan günde üç paket "gâvur cigarası" Türklerden. Onlan beklerim gün. içermiş. Celil Mehmedof Hasa lerdir. Benim ha>attan beklediğim nof, birini söndürüp diğerini yak pek bir şey kalmamtştır artık. İstığı sigarasını ara vermeksizin ne tiyim çektirdikleri acılann hesabı. fesliyor. Kaç gündür elinde küçük nı vereler" diye başladı. bir çanta, dolanıp duruyor garda. Tam devam edecekken birden Her sabah gelen tren, gara girdi bire titremeye, ağlamaya başladı. ğinde vagonları tek tek dikkatli "Bak abem, tee aklıma geldikbakışlarla tarayan Celil Mehme çe çıldırayım derim. kafam almaz dof Hasanof ılgimizi çekti. hâlâ. Bu işleri Turk Türke nasıl Önce tanıyan var mı diye Razg yaptı. Nasıl Türklüktür bu derim radlı Fehimof'a, Şumnulu Hüse kendimden. Gorerim kaç gündür yinof'a sorduk. "Duyardık adını. burada gelenleri. Derim trenden Celil derler, inatçıdır. Kini vardır inenlere, orada niye böyle sarmaş bazı Türklere. Tek başına gelmiş. dolaş değildik be hepiciğimiz..." Çok çekti, çok hapis yattı" dediCelil Mehmedof Hasanof, Kaler. Yaklaştık yanına sorduk: pıkule Gan'nda 21 tenımmuzdan "Neredensin? Kimi ararsın giin beri bekleyen, her gelen trene koşlerdir?.." Sırtımızda fotoğraf ma turan, bir valizinden başka da bir " kinesi, ürktü ilk önce. Birkaçda yükü olmayan soydaşlarımızdan. ' kikalık sohbetten sonra ve uzat Adeta bir insan avcısı. tığımız sigarayı yakınca rahatla Nasıl. Bulgaristan'da Türkler dı. Kapıkule Gar Müdürlüğü Ha sarmaş dolaş değil miydi? : reket Memurluğu odasında çayla Sarmaş dolaştı, ama hepiçi• rımızı yudumlamaya başladık. ği değil, çok azı sanlırdı birbiriCelil, arada bir uzaklara gidip ne, hep birbirine gidip gelirdi. : geliyor usunda. Konuşturmak bir Çok değil ama. Zaten çok sıkı tu• hayli güç. Ateşi filtreyi tutustur tulurduk orda. Bizim köy Zaved'FUAT KOZLUKLU Belene'de ne iş yapardınız? Niyazi ile aranız orada nasıldı? Odun keserdik, tütune, pancara kazmaya giderdik. Her nasüsa Niyazi Belene'de hiçbir iş yapmazdı. Bi gün cezaevinin başları bir toplantı yaptılar. Bizi Belene'de kampın meydanında topladılar. KöpekJi askerler, döve döve meydana getirdiler. Bir subay çıktı 'Kaçanı öldüriiriiz' dedi. Sonra Niyazi ortaya çıkıp, 'Turkiye'ye gitmeyin. Ben gidip geldim, orası kötii' felan dedi. Ben dayanamadım, akşam Niyazi'ye 'Utanmadın mı Niyazi biliyor musun yann öbür gün bii kolay oldugunda ne getiririm başına' dedim, bana 'Nerden göreceksin beni, nasıl Cemizleyeceksin, ben senin başını yerim' deyip Müslümanlığa küfür etti. Ben ona 'Kâfıre alet olrna' dedim. Dinlemedi. On gün geçmedi. Niyazi cezaevinden kaçak yaptı. Yakaladılar, 15 sene hapis verdiler. Ben çıktım daha da görmedim. Ama gelmeden duydum ki Niyazi'nin hapisliği bitmiş. O da yolcuiuk hazırlığı yaparmış. Onunla da görüşeceğiz... Onunla da göruşecegiz diyorsun, başka birileri de mi var? Tee çoktur Niyazi gibileri; avanatana gelenlerin çoğunun canını yüzlerce Türk yakmıştır. Benim beklediğim üç kişi var. Bunlar benim canımı çok yaktılar. Sade benim değil, bizim köyden bir çoğunun. Partiye üyeydiler. Biri Niyazi, biri dayımın çocuğu Hasan Başef. Bi tane daha var ama adını bilmem. Yalnız resmi vardır bende. Çok iyi tanırım görsem. Bu üçu gelsin AUah'tan daha bi şey istemem..." GöC KAPISINDANİZLENİMLER Gkiçeden güreşçilere iş ve lojmaıı Bakan Özanjan, Bulgaristan'da. yapılacak şampiyonalara katılmama çağrısında bulundu. Inat Ceil, "Benı kaçacak' diye ihbar edenter şimdi kendüeri gelmiş otemazlar" diyor. dir. Razgrad sancağına bağlı. Köyümüzun yarısından çoğu Türktür. Turkiye'ye gelenler için, "şoyle böyle ama çalışırlar" dedin, neden şöyle böyle ama... Bak abecim, te bunlar uzundur, kafan karışır, ama onemlidir yani. Ben yaşadıklanmdan bilirim. Bilirim de derim sana çok uğraştım ben Bulgar'dan kaçmaya. Benim gibi binlercesi kaçmak istedi, ama daha yola çıkmadan yakalayıp goturdüler işkenceye, hapise. Ben 1973'te yine kaçmak istedim. Kinin kime? Dedim sana.. ben kaçmak istedim 1973'te. Köyden polise haber etmişler "Celil kaçacak" demişler. HaJbuki ben bu işimi bir kişiye sülemiştım. Niyazi vardı. Niyazi Veliyef (Celil, Niyazi adını sövledikten sonra bir sure durdu, ağladı ve ağzında bitmek üzere olan sigarasıyla bir yenisini luluşturdu.) Benim okuldan arkadaşımdı. 196465'te birçok kez Turkiye'ye kaçak gidip gelmiş. Her nasılsa kolay gidip gelmiş. Ona demiştim kaçacağımı. O da yememiş, uyumamış polise yetiştirmiş. Aldı polisler beni. Llyutmadan aç bi aç günlerce işkence edip durdular. 5 yıl hapis verdiler. Belene'ye gönderdiler. Te bi zaman sonra Niyazi de Belene'ye geldi. Hırsızlık yapmış. Öyle adam ki ikiyüzlü, daha önce de beraber vatanımıza kaçmak istemiş, yakalanmıştık. Belene'ye göndermişlerdi bizi. ANKARA (AA) Devlet Bakanı lsmet Özarslan, "Bulgaristan'da >apılacak şampiyonalara katılmarnalan için, dünya ülkelerine çağrıda bulunduk" dedi. Etibank'ın güreş takımına aldığı, Bulgaristan'dan zorunlu göçe tabi tutulan güreşçileri dün kabul eden tsmet Özarslan, Türk güreşinin son yıllarda büyük bir aşama içerisinde olduğunu belirterek şunları söyledi: "Bulgaristan'dan gelen sporculara en iyi imkânlan saglıyoruz. Ancak en büyük imkânı Etibank vermiştir. Sizlerin de bu imkânlan en iyi şekilde değerlendirerek, dünya minderlerinde üstün başanlar elde etmenizi bekliyonız. Aynca dünya spor çevrelerine, Bulgaristan'ın bu insanlık dışı tutumunu kınamalannı ve Bulgaristan'da düzenlenecek şampiyonalara katdmamalan çağnsında bulunduk." Türk hükümetinin davetlisi olarak, Ankara'da bulunan Ingiltere'nin dışişlerinden sorumlu Devlet Bakanı Lynde Chalker, Kıbns Rum kesimi lideri Yorgo Vasiliu'nun Kıbns sorununun çözümünde "samimi" olduğuna inandığını söyledi ve Denktaş'ın "bo samimiyeti sınaraasım" istedi. Chalker, Ankara'daki temaslarını tamamlamasının ardından düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin sorulanm yanıtladı. Chalker, temasları sırasmda Kıbns konusunun gündeme gelip gelmediğine ilişkin bir soruyu yanıtlarken konunun tartışıldığını bildirdi ve Ingiltere'nin Kıbrıs'ta bulunan iki toplum liderlerinin sorunu görüşmeler yoluyla çözebileceğine inandığını söyledi. Chalker, "Ben Vasiliu'nun Kıbns konusunda samiraiyetine inanıyoRum kadınlar serbest rum. Sayın Denktaş bu samimiKKTC sınınnı ihlal ettikleri için yeti görüşmeler yoluyla sıoamatutuklanan Rum kadınlann tumü, lıdır" dedi. zengin bir Rumun kefaletlerini ödemesi uzerine dün sabah serbest bırakıldı. Ancak Türk tarafının ikisi papaz 10 erkeğin tutukluluğunun süreceğini açıklaması Rumların tepkisine yol açtı. KKTC yetkilileri, papazlarla erkek tutukluların kefalet ödemeyi reddettikleri için serbest bırakılmadıklannı açıkladılar. Rum papazlarla erkeklerin tutuklu kalma tjç senatör ve 2 sını protesto eden Yorgo Vasiliu, miiletvekili ABD Dışişleri görüşmelere katılmayacağını bil Bakanı James Baker'a dirdi. Kıbns Rum lideri yann yazdıklan mektuplarda Londra'ya gidiyor. Kıbns krizinin çözümü Serbest bırakılan Rum kadın için ABD'nin derhal lar, Barış Gücü'ne teslim edıldık müdahale etmesini istediler. ten sonra, burada Rum yönetimi lideri Yorgo Vasiliu^e eşi, Rum ŞEBNEM ATİYAS Meclis Başkanı Lissarides, DİKO NEW YORK Kıbrıs'taki gelideri Kipriyanu ve Rum Sağlık Bakanı tarafından karşılandılar. lişmeler nedeniyle ABD Senatosu Kadın eylemciler, basına yaptık Dışilişkiler Komitesi adına üç seları açıklamada, "Bir dahaki >ü natör ve Kongre Dışilişkiler Korüyüşe yine en önde katılacakla mitesi adına iki miiletvekili önceki nnı, ancak bu kez beyaz bayrak gün ABD Dışişleıi Bakanı James taşımajacaklanm" söylediler. Baker'a birer mektup yazarak, ABD'yi krizin çözumünde derhal BM'nin belgesi müdahaleye çağırdılar. Senato Dışilişkiler Komitesi seKıbns'la ilgili diğer bir gelişme ise BM Genel Sekreteri Pereı de natörleri, Larry Presler, Pul S. CueUar'm özel temsilcisi Oscar Sarbanes, Cliborne Pell mektupCamillion, dün KKTC Cumhur lannda, Türk tarafı ile Birleşmiş başkanı Rauf Denktas'a Kıbns Milletler arasında uzun suredir sorununun çözümüne ilişkin öne devam eden ihtilaflı bölge konurileri içeren belge sundu. KKTC suna değindiler ve bu bölgenin Bakanlar Kurulu'nun dünkü top BM'nin tarafsız bölgesi olduğunu lantısından sonra yapılan açıkla iddia ederek, Türk tarafının bumada, önerilerin "belge" olarak rada ilerlemesinin bir an önce durkabul edilmediği belirtilerek, durulması için girişimde bulun"Belge hazırlamak, Denktaş ve masını istediler. Vasiliu dışında kimsenin görevi Tutuklamanın tarafsız bölgede degildir" deıüldi. yapıldığını öne süren senatörler, Ote yandan KKTC Başbakanı 98 Kıbnslı Rum kadınının ve 2 paDeniş ErogJu BM Güvenlik Kon pazın derhal koşulsuz serbest bıseyi'nin Kıbrıs'taki son olaylar rakılmasını istediler. Mektupta şu konusunda yaptığı istişari toplan görüşlere yer verildi: tıdan sonra açıklanan görüşlerin "Bu bire>lerin serbest bırakıl"ılımlı bir üslupla" kaleme alın masında Dışişleri Bakanlığı'nı, dığını ve daha çok Rumları ilgi BM'nin acil adımlar alması için lendirdiiıni sövledi. çagnda bulunmasının yanı sıra, Güvenlik Konseyi'nin görüşle bu lür krizlerin gelecekte >enilenri arasında Türk tarafını ilgilen memesi için derhal adım alılmadiren tek konunun "Tutuklnlann lıdır. BM, tüm Kıbnslılann tarafserbest btrakılması" konusu oldu sız bölgede ilerleme çabalanm ğunu belirten Eroğlu, "Bağımsız uzun suredir proteslo etmektedir. nuhkemelerin vermiş oldugu ka Ancak, bu ilerlemeyi engellemek rariarı değiştiremeyiz. Cezalannı için sağlam adımlar henüz atılmacekmişlerdir ve çekeceklerdir" de mıştır. Gelecekle bö\le olaylann di. tekrarlanmasından kaçınmak için BM Güvenlik Konseyi Başka BM. tarafsız bolgeyi tumü>le bonı Yugoslav Büyükelçi Draguslav şalüıımalıdır. Pejiç'in pazartesi günkü temaslaSon olarak ABD, olaylann nnın ardından yayımladığı bildi Kıbns görüşmelerini olumsuz ride, Genel Sekreter Perez de Cu yönde etkilemesini engellemek ellar'ın olayiar konusunda 21 uzere elinden gelen her çabayı temmuzda yayımladığı bildirinin gostermelidir. Bu görüşmeler, krikonsey uyelerinin tümünce des tik bir aşamadadır >e (araflan şu teklendiği belirtiliyordu. Anımsa anda yaşanmakla olan kriz nedenacağı gibi, Cuellar bildirisinde niyle göruşmeleri terk etmemeye Türk güvenlik güçlerinin ateşkes zorlamalıyız." Baker'a Kıbns uyarısı Etibank güreş takımı Etibank Genel Müdurü Fethi Ağalar da, genel müdürlükte yaptığı konuşmada, ata sporumuzun gelişmesi için güreşe ağırlık vereceklerini belirterek, "Bulgaristan'dan zorunlu göçe tabi tutulan güreşçilere Etibank Sevdişehir Alüminyum Tesisleri'nde birer lojman vererek, eşleriyle birlikte işe aldık. Bulgaristan'daki disiplini burada da sürdurerek ülkemizi en iyi şekilde temsil etmelerini istiyoruz" dedi. Güreş Federasyonu Başkanı Esat Güçhan da, Etibankın Türk güreşinin ilerleme noktasında guçlü bir yol açtığını kaydederek şunları söyledi: "Güçlü bir lakım oluşturdunuz. Sizlerin goslerdiginiz yakınlığın karşılıksız kalmayacağına inanıyorum. Aynca FILA'nın göç eden güreşçilerin 3 yıl uluslararası yanşmalara katılmama sfiresi Seul'de 1 yıla indi. Bu güreşçilerin çifle valandaşlık durumu da var. FILA'nın 3 ağustosta yapılacak loplantısında resmi başvurumuz ele alınacak. Bulgaristan'dan göç eden güreşçilerimiz, dünya şampiyonasında milli mayoyu giyeceklenlir" dedi. KKTC ana jnuhalefet lideri Ozker Ozgür'e Dîkîli'de konuşma yasağı NÜVİT TOKDEMİR DİKİLİ 4. Dikili Kültür Sanat Festivali çeşitli etkinliklerle sürerken, bugün yapılacak Kıbns Politikası" konulu panelde, pasaport una el konulan Kuzey Kıbns KKTC ana muhalefet partisi ÇTP'nin Genel Başkanı Ozker Özgür ve TKP Genel Başkanı Muslafa Akıncı'nın konuşmaları yasaklandı. tçişleri Bakanlığı'ntn bu karan festivale katılan sanatçı ve yazar konuklar arasında büyük tepki yaratırken Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüveıı, "Bu olay insan haklannı ihlaldir. Son derece üzücüdür, kınıyonım" dedi. Önceki gün Dikili'ye geldiğin' de pasaportu "hangi sınır kapısından giriş yaplıgının belirlenmesi" amacıyla alınan CTP Genel Başkanı Özker Özgur'e dün pasaportu iade edilirken, kendisiyle birlikte diğer KKTC konuklanmn konuşma yasağının Içişleri Bakanlığı'mn yazılı emri gereğince uygulandığı öğrenildi. KKTC ana muhalefet partisi CTP Genel Başkanı Özgur, TKP Genel Başkanı Mustafa Akıncı ve diğer konuklara getirilen konuşma yasağını kınayan Dikili Belediye Başkanı Osman Özgüven, "AT'ye girme hazırlığı yapbgımız bir donemde KKTC'den gelen insanlan konuşturmamak deraokrasiyle bagdaşmaz. Bu blayın savunulacak hiçbir >anı olamaz. Kaldı ki >aşanan gerçek, ülkede demokrasinin olmadıgım, özgürlüklerin kısıtlı olduğunu gösleriyor. Kısacası insan haklannı ihlal diyorum ve kınıyorum" diye konuştu. Bugün saat 17.00'de Çamlaraltı'nda yapılacak "Kıbns Politikası" panelini yönetecek olan Dentirtaş Ceyhun da konuşma yasağının getirilmesini kınayarak şunları söyledi: "Özker Özgür'ü kıskanıyonım. Ne mullu ona Id Turkiye'nin AT'ye girmesi konusunda son sözü söyleyen kişi durumuna gelmiş. Dikili'de konuşsaymış AT'ye giremeyecekmişiz. ANAP iktidan gene bü>ük bir beceriyle konuşmasını engelledi de AT'ye girme şansını yeniden yakalayabildik. Bir sure once de pasaportunu elinden almışlardı." "Christian Science Monitor Iııgiliz bakan Kapıkııleide ANKARA/KAPIKLLE (Cumhuriyet) Dışişleri Bakanlığı'nın davetlisi olarak Türkiye'de bulunan Ingiltere'nin dışişlerinden sorumlu Devlet Bakanı Lynda Chalker, dun Ankara'daki temaslarından sonra Kapıkule'ye ğeçerek Bulgaristan'dan gelen soydaşlarımızın sorunlarını dinledi. Chalker'ın, Kapıkule'de iken kendisine posta dağıtıcısı tarafından gelen bir telgrafı okuduktan sonra sinirlendiği görüldü. Bakan gazetecilerin soruları uzerine, "Bozuk bir İngilizceyle yazılmış garip bir telgraf" dedi. Daha sonra bakanın tercumanı telgrafta, "Bulgaristan'ın içişlerine karışmayın. Güner Şölen. Çankara/Ankara" yazılı olduğunu bildirdi. İngiiiz bakan inceleme lerinde Bulgarislan'ın Türklere yaptığı baskı ve zulmu şiddetle kınadığını söyledi. Bakan, Bulgaristan'dan gelen göçmenler ve Türkiye'ye sığınan peşmergelere verilmek uzere 300 bin paund (yaklaşık 1 milyar lira) yardımda bulunacağını açıkladı. Chalker, dun Ankara'da Basbakan Turgut Özal, Başbakan Yardımcısı Ali Bozer ve Devlet Bakanı Işın Çelebi'yi ziyaret etti. Görüşmelerde Bulgaristan'daki Türk azınlığın durumu ve TurkiyeAT ılişkileri, topluluktaki son gelişmeler ele aJındı. Chalker göruşme öncesi bir açıklama yaparak İngiltere'deki hükümet değişikliği çerçevesinde denizaşırı Kalkınma Bakanlığı'nda göreve atandığını belirterek, yeni görevi sırasmda, özellikle gençlerin eğitimi konusundaki çeşitli projeler üzerinde Türkiye'yle işbirliği yapmak istediklerini vurguladı. Chalker, Devlet Bakanı Çelebi'yi de ziyaret ederek bir stlre goruştu. Goruşme sırasmda konuşan Çelebi, iki ülke arasındaki iyi ilişkilere rağmen Ingiltere'nin vize uygulamasına başlamasını "sürpriz" olarak değerlendirdi. Turkiye'nin Avrupa Topluluğu'na tam üye olmak istediğini vurgulayan Devleî Bakanı Çelebi, Ingiltere ile olan ilişkilerde geleceğe yönelik konularda konuşmak istediklerini bildirdi. Çelebi, yönetim ve ekonomi konularında Ingiltere'nin sağlayacağı eğitim olaııaklanna katkıda bulunabileceklerini ve ortak girişimler konusunda istekli olduklarını vurguladı. Konuk Bakan Chalker de, İngiltere'nin vize uygulamasıyla Türk vatandaşlarının bu ülkeyi ziyaretlerinin daha düzenli hale geldiğini söyledi. Geçen yıl yaklaşık 450 Türkün Ingiltere'ye göç ettiğini, bu yıl da haziran ayı itibarıyla yaklaşık 4 bin Türkun İngiltere'ye girmek istediğini belirten Chalker, şunları söyledi: "Bazılan geri donen bu insanlar, İngillere'ye gilmek için önemli miklarda para harcıyorlar. Vize u>gulamasının başlamasıyla İngillere'ye girmek için i\i gerekçesi olanlara zorluk çıkanlmıyor. Böylece İngillere'ye giriş bir sisleme oturıuldu." büyüyecek' Haber Merkezi ABD'de ya' yımlanan Christian Science Mo nilor gazetesi, Bulgaristan'daki Türklerin büyük çoğunluğunun sınırdışı edilmesi için hazırlık ya pıldığını bildirdi. ' Heisinki Izleme Komitesi Danışmanı Ted Sing imzalı yazıda, Bulgaristan Devlet Başkanı Todor Jivkov'un Turkleri sınırdışı ederek ekonominin giderek kötüleştiği bir donemde ulke içinde kendisine ulusal çapta destek yaratmaya çalıştığı belirtildi. Jivkov'un, 1987 yılında kapsamlı bir ekonomik reform paketi ilan ettiği, ancak bunu hiçbir zaman uygulamaya koyamadığı ifade edildi.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle