Katalog

20 TEMMUZ 1989 * • * * CUMHURtYET/17 Yeni Delhi'de sıcak Hindistan'da hava sıcaklığı 40 dereceyı aştı Muson yağmurlannı bekleyen ulkede şimdilik tek rahatlama suyun altına girmek. Yeni Deltıili çocuk bunu bir oyun haline getirtniş peK murju görunüyor. (Fotoğraf: Reuter) F.Almanya'da aile dramı MÜNİH (AA) Federal Almanya'nın Münih kenti yakınlarmdaki Martinsried kasabasında, iki ay önce cinayete kurban giden 16 yaşındaki Türk kızının, babasının baskısıyla ağabeyi tarafından oldürüldüğü ortaya çıktı. Fikriye Mecito|lu adlı 16 yaşındaki kıanı. bir Türk genciyle ilişkî kurarak aile namusunu kirlettiği gerekçesiyle 19 yaşındaki oglu Mebmet'e öldürten baba Adcın Mecitoglu (45) tutuklandı. İki aydır cinayeti çözmeye uğraşan polis, olay gunünden beri Fikriye'nin ağabeyi Mehmet'in ortalıkta görünmemesinden şüphelenerek soruşturmayı bu yönde yürüttü. Bu arada Fikriye Mecitoğlu'nun ilişkide bulundu|u genç de ölüm korkusu içinde polise başvurarak bilgi verdi. ANKARA (UBA) Türkiye'de yaşayan Musevilerle, ünlü işadamları, gazeteci ve sanatçılar, Türk milletinin insancıllığını dünyaya tarutmak amacıyla "500'ü»cii Yıl Vakfı" adıyla bir vakıf kurdular. Vakfın kuruculan arasında yer alan bazı ünlü isimler ise şöyle: David Aseo (Haham). EU Aaman, İshak Alaton, Raul Arditti, Yakup Baroun. tridor Baroun, Nezib Demirkent, Yavuz Donat, Nejat Eczacıbaşı, Şerif Egeli, Üzeyir Garih, Aydın Gün, Jak Kamhi, Yıldız Kenler, Altemnr Kıbç, Ali Coşkun Kırca, Sami Kohen, Yasef Mitrabi, Bernar Nahum, Tülay Öney, Sakıp SabanFilipinlerde yaygın bir kumar turu horozcı, Tevfik Saraçoglu, Ogan Soydöğüşü Manila'nın kenar mahalterinde yasal, Vitali Hakko, Elia Ventura, pılan bir döğuş esnasında bahisçilerin heyecanı dorukta. Hakem, rıorozun rakibine son darbeyi vurmasını beküyor. Olmekte olan ya da ağır yaralı ho Mukadder Sezgin, tzak Abudaraza döğüşün galibi son iki gaga darbesi vuruyor. Aksi takdırde berabere ram, Yako Alguadis, Avram Alkas, Jak Amram. kalınıyor. (Fotoğraf: AP) 500'üncü Vakfı kuruldu Mssselhıi'ırin italyan sinemasının yeni güzellerinden, ünlü sinema oyuncusu Sophia Loren'in de yeğeni Messandro MussoHni şu sıralarda israil'de film çeviriyor Mussoftni "The Road to Fin Harod" adlı ' filmde israilli bir kadın askeri canlandınyor. (Fotoğraf: Reuter) Horoz döğuşü , HABERLERİN DEVAMI Kızılyıldız (Baştarafı Sporda) viç ve Staykoviç gerçekten iyi. Işimiz bir hayli zor. Biz de bu yıl, Erdal, Hasan ve Ziya gibi iyi transferler yaparak kadromuzu güçlendirdik. Şanslar ytızde 50 gözukuyor. Para emme operasyonu (Baftarafı 1. Sayfada) nildi. Bütçe performansı ve Hazine'nin fınansman gereğinin de değerlendirildiği toplantıda, iç borçlanma konusunda izlenecek yeni yöntem üzerinde durulduğu belirtildi. Hazine'nin Merkez Bankası'ndan yaptığı avans dışı kullanımların kapatılması için iç borçlanma senedi çıkarması konusunda görüş birliğine vanldığı öğrenildi. Buna göre, ilk aşamada 700 milyar lira dolayındaki "kırmızı bakiye"nin kapatılması için Hazine Merkez Bankası'na tahvil veya bono verecek. Merkez Bankası da açık piyasa işlemleri litnitini yükselterek bu tahvil ve bonoları bankalara satıp piyasadaki fazla parayı geri çekecek. Ayrıca Hazine'nin önümüzdeki günlerde vadesi dolacak olan iç borçlanma senetlerinin de tümüyle yeni senet satışlan yoluyla fınanse edilmesi öngönıldü. 'Ek zam isteriz' (Baştarafı 1. Sayfada) mi ile karşı karşrya bırakıldığına yer verildi. lşçiye, enflasyonu karşılayacak, milli gelirden pay verecek toplusözleşme politikaları gerektiği kaydedilen raporda, DPT verilerine göre son beş yılda ücretlerde reel aşınmanın yüzde 44'lere ulaştığı belirtildi. Geçen yıl kamu kesiminde toplusözleşme inızalamış olan sendJkalar, başkanlar kurulunda ek zam konusunun ısrarla hükümete götürülmesini isteyecekler. Türktş Yönetim Kurulu1 ndaki genel eğilimin, enflasyon farkının bu yıl içinde işçilere ödenmesi yönünde olduğu bildiriliyor. Türktş Başkanlar Kurulu, uzun bir aradan sonra bugün olağan toplantısını yapacak. Toplantının iki önemli maddesini, toplusözleşmeleri 1988 yılında bağıtlanmış kamu işçilerine ek zam verilmesi ve son dönemde yoğunlaşan işçi çıkarmalar oluşturacak. Türktş Başkanlar Kumlu'nda dağıtılan raporda, ülke ekonomisinde görulen en önemli iki sorunun, ekonomik durgunluk ile geçen yıllardan bu yana süregelen yüksek enflasyon düzeyi olduğuna dikkat çekikli. Raporda, sorunlar özetle şöyle sıralandı: " 1989 yıhnda ülke ekonomisinin içine girdiği darboğazda işçi bir ikilemle karşı karşıya bırakılmışür. Varolan olumsuz ekonomik sıkıntılar içerisinde biraz nefes almasını sağlayacak, yaşam mücadelesini sürdürecek ölçüde bir ucret artışını sağlamanın karşısında, istihdam güvencesiui sağlamaya yönelik arayışlar bulunmaktadır. Yüksek oranlarda gerçekleşecek bir işsizlik, çalışanlara karşı kullanılacak bir araç durumuna sokulmaktadır. İşçi, raemur ve emeklilerin gelir dağılımından daha büyuk bir pay alabilmesi, bu kesîme enflasyonu karşılayacak ve meydana gelen milli geUr artışlanndan pay verecek bir maaş ve toplusözleşme politikalan güdülmesiyle mümkündür. Son ytllarda gorüldüğu gibi, yılbaşlannda deklare edilen tahmini enflasyona göre ncret zammı belirlenerek siyasal iktidaı tarafından müdahaleci yönlemleri sendikalara kabul ettirme politikasının bir sonucu, gelir dagılımında adaletsizlik ve dengesizliğin artması olmaktadır. Ücretkrde yapılan artışlann, sermaye kesimince fiyatlara raakul ölçüler dışında yaıısıtıjmasının onlenmesi gerekir. Fiyat saptamasında, geniş halk kesimlerinin yararlandığı temel mal ve hizmetlerin fiyatlannın devletin sahip bulunduğu imkânlann devreye sokulmasıyla belirli bir düzeyde tutulması, gelir dağılımını duşük gelirliler lehine değiştirmenin olumlu bir aracı olabilmektedir. Enflasyonun konlrol altına alınmadığı bir ortamda, sürekli fiyat artışlannın gerçek ucretleri azalttığı ve çalışanlann yaşam düzeylerini buna bağlı olarak surekli gerilettigi bilinmektedir. Nitekim, devletin resmi verilerinde bile reel ücretlerdeki gerileme gizlenememektedir. Çeşitli işkollarında farklı oranlarda reel gerileme söz konusu olmakla beraber, DPTnin Türkiye geneli esas alınarak bulduğu ücret ortalamasına göre son 5 yılda reel aşınma yüzde 44 oranındadır. Türkiye'deki enflasyonun nedeni yapısaldır ve gerisinde siyasal iktidarın uyguladığı ekonomik model bulunmaktadır. 1989 yıhnda meydana gelen fiyat arbşlan, siyasal iktidar tarafından öngörülen enflasyon oranının gerçekçi olmadığını bir kez daha gözler önüne sermektedir." 1988 yılı içinde kamu kesimhıde imzalanan toplusözleşmeler üç ayrı gruba ayrılıyor: 1) Mayıs 1988'de yapılan hükumftTürkIş anlaşması öncesi toplusözleşmeler: Bu toplusözleşmelerle işçilere, enflasyon oranı yuzde 33 olacağı göz önüne alınarak ücret zammı verilmişti. 2) Mayıs 1988'de yapılan hukümetTürktş anlaşması soorası toplusözleşmeler Bu gruptaki işçiler, enflasyon oranı yüzde 50 oranında gerçekleşeceği varsayılarak ücret zammı almışlardı. 3) 1988 sonbahannda bagıtlanan toplusözleşmeler: Bu toplusözleşmelerde farklı farklı ücret lammı düzeylerine ulaşıldı. Bu toplusözleşmelerle işçilerin aldıkları ücret zamlan yaklasık yüzde 105'lere varmıştı. dan iki gunde 420 miîyar lira para çekti. Piyasadaki altın talebinin arttığı bildiriliyor. TOBB Yönetim Kurulu Üyesi Rona Yırcalı, "Uyanyonız, bugün 7 trilyon olan emisyon, hasat mevsimiyle 10 trilyon sınınna G.Saray'da Almanya yaklaşacakttr" dedi. Yırcalı, siyasi istikrar sağlanmadan ekonomiyolcusu nin düzelmeyeceğinin anlaşıldığıru Öte yandan Galatasaray, yeni belirtti. sezon hazırlıklarını dün sabah Edinilen bilgiye gore Merkez kros öğleden sonra top ve saha çaBankası pazartesi günü başladığı hşmasıyla sürdürdü. Tekrük direktör Held ve kondis açık piyasa işlemleri, Interbank ve yoner Sandhowe yönetiminde 1.5 altın satışlan yoluyla piyasadaki saat süren sabah antrenmanında, fazla parayı geri çekme operasyofubolcular, Atatürk Ormanı'nda nu çerçevesinde iki gunde 420 milyürüyüş, kültür fızik hareketleri yar lira çekerek emisyon hacmini 8 trilyon 56 milyar liradan 7 trilve kros yaptılar. Futbolcular fazla sıcak yüzun yon 635 milyar liraya indirdi. Paden zaman zaman zorluk çektiler. zartesi günü emisyonu 85 milyar llk gtınden beri ayakkabısı vurdu lira azaltan Merkez Bankası önğu için çorapla çalışma yapan Ha ceki gün de piyasadan yaklasık san ise, bir süre masör tarafından 350 milyar lira çekti. tedavi gördü, daha sonra antrenBu arada, Merkez Bankası'nın mana devam etti. yaptığı altın satışlarında da bayKros çahşmasında Metin, Si ram sonrasında hissedilir bir armoviç, Hayrettin, Prekazi ve Ha tış olduğu gözlendi. Merkez Bansan gruptan koptular, daha son kası piyasaya iki günde yaklasık ra teknik direktör Held ile birlik 3.4 ton altın sattı. Pazartesi güte tempo tutarak antrenmam ta nü 1.6 ton olan Merkez Bankası'mamladılar. Çalışmaya sağ kası nın altın satışı, önceki gün 1.8 toğından sakat olan K.Savaş ile an na yükseldi. jin olan îlyas katılmadılar. Bu arada Hazine ve Merkez Öğleden sonra da Florya Tesis Bankası yetkililerinin dün yaptıkleri'nde bir çalışma daha yapan ları toplantıda, bundan sonra SarıKırmızılılar, bugün yeni se emisyonun daha da artmaması zon hazırlıkları için F.Almanya için alınacak onlemler tartışıldı. ya hareket edecek. Toplantıda, halen piyasada bulunan fazla paranın geri çekilmesinin de görüşülduğü ve Hazine ve kamu kurumlannın Merkez Bankası üzerindeki yüklerinin dondu(Baştarafı Sporda) tısına getireceğiz. Son karan ve rulmasırun karaılaştınldığı öğrerectk olan kurul orasıdır. Ama bu y arada yani yönetim kunılunun ya Evren den açıklama pılacagı gıine kadar bize gönderiİen taahütnameleri de kabul edeceğiz. Ancak yönetim kurulu kabul eder mi orasını bilemem" dedi. Adana Demirspor, yönetim kurulunu oluşturamadığı için taahütnameyle ilgili Futbol Federasyonu'ndan 10 ağustosa kadar süre istedi. 3. lig lakımlarından tescil ve aidat ücretleriyle, taahütnamelerini Kara Kuvvetleri yatırmayan kulüpler ise şöyle: Komutanlığı'na Orgeneral Adıyaman, Ercişspor, Muş, Doğan Güreş'in Tunceli, Beypazarı, Burhaniye, getirilmesinin Evren 'in Karacabey, Sakarya Karadenizspor, Mardin, Bitlis ve Düzcespor. isteği üzerine gerçekleştiği Bilindiği gibi Futbol Federasyo yolundaki haberler nu, 5 haziranda yaptığı toplantı Cumhurbaşkanlığı Basın sında ana statüsündeki maddele Danışmanı A li Baransel re dayanarak dün çalışma saati bi tarafından yalanlandı. timine kadar profesyonel kulüplerin taahhütnamelerini Futbol İSTANBUL (AA) CumhurFederasyonu'na ulaştırmaları ge baskanlığı'ndan yapılan açıklamarektiğini aksi takdırde bu kulup da, hangi kişi ve kuruluştan gelirse lerin tescillerinin iptal edilerek gelsin, Türk Silalıh Kuvvetleri'tıe karşılaşmalara iştirak ettirilmeye ve mensuplanna ilişkin görüş, düceğini karara bağlamıştı. şünce ve değerlendirmelerde gerçeklerle bağdaşmayan yaklaşımlarda bulunmamak gerektiği belirtildi. (Baştarafı Sporda) Cumhurbaşkanlığı Basın DaBana verilen taahhutleri yerine getirmediler. Verilen sözlerin yerine nışmanı Ali Baransel, Kara Kuvgetirilmesini isteyince de suçlu du vetleri Komutanlığı'na yapılan ruma düştüm ve istenmeyen adam atamanın, Cumhurbaşkanı Evilan edildim. Ameliyat için kendi ren'in isteği uzerine gerçekleştiği cebirnden 18 milyon harcadım. şeklinde haberlere rastlandığına Kimse bu parayı karşılamadı, üs işaret ederek şoyle dedi: "Bilindiği gibi, 926 sayılı Türk telik transfer paramdan kesildi. Ancak bir kişinin yaptıkları butün Silahlı Kuvvetleri Personel Kanubir kulübe mal edilemez. Fener nu'nun 121. maddesi uyannca, kuvvet komutanhklan ve Genelbahçe büyük bir kulüp. Baskelbola ne zaman başla kurmay tkinci Başkanı ile general dın ve kaç def a lakım degiştirdin? ve amirallerin atamalan, Genelkurmay Başkanı'nın teklifi, rVfilli 1972 yıhnda İTÜ'de lisanslı Savnnma Bakanı'nın inhası, Başolarak başladım. Yenişehir, Ecza bakan'ın imzalayacağı ve Cumcıbaşı, Fenerbahçe ve Beşiktaş'ta hurbaskanı'ıun da onaylayacağı oynadım. Basketbol hayatımın 7 kararname ile yapılmaktadır. yıh Beşiktaş'ta geçti. Bundan sonra kaç sene daKara Kuvvetleri Komutanlığıha basketbol oynamayı diişünü na dün (önceki gün) atanan 1. Oryorsun? Beşiktaş son durak mı? du Komutanı Orgeneral Sayın Do 2 ya da 3 sene daha aktif ve ğan Gureş hakkında da doğal olaiyi olarak basketbol oynamayı du rak aynı prosedür uygulanmıştır. Durum bovle iken, 'Evrcn'in isteşünuyorum. ği oldu' şeklindeki haber ve değerlendinneler gerçeklerin sınınnı zorlamadan öteye gidemez." Ek zam isteyenler ne düşünüyor? "Uyanyonız" Balıkesir Sanayi Odası Başkanı, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği Yönetim Kurulu Genel Muhasibi Rona Yırcah bugun basına yaptığı açıklamada, "Uyanyonız. Hiçbir ciddi kaynak bulunmadan devamlı olarak para basmakla bir yere vanlamaz. Bugün 7 trilyon olan emisyon hacmi, ağuslos, eylül ve ekim aylannda da hasal mevsimi ile birlikte 10 trilyon sınınna yaklasacakör. Bu hal enflasyonu daha da azdıracaktır" dedi. Hükümetçe yatınmlann tamamen durdurulduğunu, üretimin azaldığını. adaletsiz vergi toplama nedeniyle bütçe açığınm giderek büyudüğünü sözlerine ekleyen Rona Yırcalı açıklamasını şöyle sürdürdü: "Bordroya baglı olarak maaş alanlann maaşlannın arttırılması genelde maaşlan artanlar açısından bir ferahhk yaratır gibiyse de Türk ekonomisi topyekun bir çıkmazın içindedir. Yapılan bu zamlann karşılanması. sağlam kaynaklara dayandırılmak mecburiyetindedir. Aksi halde faydadan çok zarar getirir." Yırcalı açıklamasında şu tespit ve önerilere yer verdi: • Yaünmlar tamamen durmuştur. • Lretim gerilemektedir. • Bütçe açığı had safhadadır. • Sağlam kaynaklar bulunmadan devamlı olarak karşıhksız para basılmakta, piyasaya söriilmektedir. • Hasat mevsimiyle birlikte, yani sonbaharda emisyon 10 trilyon sınınna yaklaşacaktır. Bu, enflasyonun azdınlması, hayat pahalıhğının alabildiğine artması demektir. • Hükümet, enflasyon düşürmek niyetinde ve isteğinde gözükmemektedir. • Siyasi istikrar sağlanmadan ekonomimizin düzelmeyeceği artık anlaşılmıştır. • Hastalığın çaresi, ilaç almaktır. Ekonomimizin sağlığa kavuşması için de siyasi istikrar şartür. • Enflasyonun düşmesi için sebep aramak yerine artık geç de olsa tedbirlerin alırunası gerekir. Aksi takdirde bu yılın enflasyon rakamı 1988'den daha yüksek olacaktır. F. Bahçe 'Güreş'in atanması normal uygulama' Kamuda geçen yıl toplusözleşme ımzalarnış olan kimi sendikalar, başkanlar kurulunda, Türkîş'in ek zam konusunda kesin tutumunu belirlemesini isteyecekler. Çimsetş Genei Sekreteri Mehmet Selçuk, Devlet Bakanı Cemil Çicek'in, Türklş ile hukümetin 1989 yılı sözleşmeleri konusunda anlaşmaya varmadan önce, 1988 yıhnda bağıtlanmış olan sözleşmelerde enflasyonun altında kalan ucret zamlanndaki yitiğin giderileceğini açıkladığım ammsatn. Selçuk, Çicek'in daha sonra bu sözünden döndüğünü ileri sürerek Türkİş'in ek zam konusunda kesin bir tutum belirlemesi gerektiğini kaydetti. Selçuk, ek zam kapsamına giren yaklasık 300 bin kamu işçisi olduğunu Vaydederek Türklş'e bağlı örgutlerin yine birlikte hareket etmeleri gerektiğini vurguladı. Tarımlş Genel Başkanı Sabri Özdeş de daha etkili bir mücade le için birlikte hareketi önerdi ve Türklş'e bu beraberliği sağlamada büyük görev düştüğünü kaydetti. Petroltş Genel Başkanı Münir Ceylan da Türktş'in öncelikle 1988 yıhnda toplusözleşmesi imzalanmış olan işçilerin enflasyon karşısmdaki yitiklerinin somut bir biçimde Türktş tarafından belirlenmesi, daha sonra bu önertterini hükümete iletmesi gerektiğini söyledi. Turktş Yönetim Kumlu'nda ek zam konusundaki genel eğilimin, 1988 yıhnda bağıtlanan toplusözleşmelerdeki ücret zamlarının, enflasyon artışı karşısmdaki yitiklerinin farklannın bu yıl içinde ödenmesi yönünde olduğu bildiriliyor. TürkIş'ten bir yetkili, başkanlar kurulunda ek zam isıemi konusunda nasıl bir tutum takınılacağırun tartışılacağmı belirtirken, "lşçiyi kendi haline bırakmayacağız" dedi. tığımız mıktar üzerinde yaparlar veya başka türlu yaparlar. O zaman bu 244 bin rakamı artabilir. ~Ek ödeme oranı belirlendi mi? ÇİÇEK Bunların her biri çok ayn yerierde çalışıyor. Genel bütçeye dahil olan var, KtT olanlar var. Bunlarla ilgili herbirine ayrı maliyet hesapları değişik alternatifler nedeniyle çıkarmak hasıl oldu. Araya bayram da girdi. Gecikmiş gibi oldu. Önümüzdeki hafta içinde bunu kesin sonuca bağlayacağız. Türklş'le ilgili bir konu değil bu. Bir sendika talebi değil. Toplusözleşmelerle ilgili bir talep değil, ek ödeme. Hukümetin enflasyonundan mütevellit, ücret aşınmalarını önlemek amacıyla güttüğü bir iyileştirme yöntem idir. Bu defaki yaptığımız toplusözleşmede şöyle bir şey yaptık. Daha sonraki toplusözleşmede değil, kendi dönemi içerisinde ücretlerin ayarlanmasını otomatik bir sisteme bağladık. Tabii bu şimdi ek ödeme yapılacaklar için sözleşmelerde böyle bir hüküm yok. Ama bir hakkaniyet meselesi olarak biz bir ödeme yapmayı düşünüyoruz. Müesseselerin gucü kuvveti, devlete getireceği yükleri düşünerek yüzde mi olur, başka mı olur, bir şey diyemem. Şuradan bir zorluk var. Şimdi bunlann arasında düşük ücret alan var, yüksek ücret alan var. Bunların içinde tabii sözleşmesi 90 yıhnın sonunda bitecek olan var, şimdi bitmiş olan var. lamaya konur? ÇİÇEK üygulamarun bir tarihini koyacağız. Bu 1 temmuz veya 15 temmuz. Maaşlara paralel yaparsanız 15 temmuz, yok toplusözleşmelerin ilk bitim tarihi olarak duşünürseniz 1 temmuz olabılir. ödeme nasıl yapılırsa yapılsın, bu diyelim ki önümüzdeki hafta da açıklanmış olacaksa, ya bu tarihte, ya da 15 temmuzda geçerli olacağı için neticede bir şey değişmiyor. Sendikalarla görüşmeyi düşunüyor musunuz? ÇİÇEK Şu an böyle bir şeye gerek duymuyorum, ama arzu ederlerse tabii görüşürüz. Yani sendikalarla bu işin doğrudan bir alakası yok, ama fikir alışverişidir. Ona bir şey diyemem." Edinilen bilgiye göre Türktş Genel Başkanı Şevket Yümaz£ğleden sonra Devlet Bakanı Cemil Çiçek'in çağnsı üzerine makamına giderek bakanla bir süre görüştü. Basından gızlenen gönlşme sırasında, sözleşmeleri geçen yıl imzalanan kamu işçilerine verilecek ek zam konusunun ele alındığı ögrenildi. Görüşmeyle ilgili bilgi veren yetkililer, Şevket Yümaz'ın Devlet Bakanı Çiçek'ten ek zam konusundaki çalışmaların bir an önce sonuçlandırılmasını istediğini söylediler. Yetkililer, Devlet Bakanı Çiçek'in de hukümetin bu konudaki çalışmalannı önümüzdeki hafta tamamlayarak, ek zammın verilme aşamasına gelineceğıni Ek ödeme ne zaman uygu söylediğini bildirdiler. UĞUR MLMCU (Baştarafı l. Sayfada) GOZLEM Asgari Ücret Komisyonu toplandı Artış oranı hüküıııeti böldü Asgari Ücret Tespit Komisyonu 'nda asgari ücretin daha yüksek oranda belirlenmesine ilişkin bir öneriye iki hükümet temsilcisi lehte, iki hükümet temsilcisi aleyhte ve bir temsilci de çekimser oy verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda hükümet temsilcileri ikiye bölündü. Asgari ücretin daha yüksek oranda belirlenmesini içeren yeni bir oneri konusunda iki hükümet temsilcisi işçilerin yanında, iki hükümet temsilcisi de işverenlerin yanında yer aldı. Bir hükümet temsilcisi ise çekimser kaldı. Besin içi harcama oranının düşürülüp düşürülmemesine ilişkin oylama, bugüne ertelenen toplantıda yenilenecek. Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nun son toplantılarında, Devlet tstatistik Enstitüsu'nun (DİE) yaptığı bir anket sonucu, ulke düzeyinde tüm harcamalar içinde besin harcamalarının yüzde 44 oranının altına düştüğü gündeme gelmişti. Asgari ücretin belirlenmesinde besin içi harcamalarının yüzde 44'ün altına inmesini, dolayısıyla asgari ücretin artış oranım yukseltecek olan bu öneriye işveren temsilcileri geçen toplantılarda şiddetle karşı çıkmışlardı. Asgari Ücret Tespit Komisyonu'na bu öneriyi getiren DİE Temsilcisi Ali Toptaş'ın dunku toplantıya yarım saat geç geldiği dikkati çekti. Toplantıda, yine gundeme yüzde 44 besin içi harcama oranının, DİE'nin yeni anketine göre düşmesi gerektiği geldi. İşveren temsilcileri yine bu öneriye karşı çıkarken, DİE'nin resmen açıklanmamış bir anketinin yeni asgari ücretin belirlenmesi sırasında kullarnlarnayacağı gönişünü yineledileı. Buna işçi temsilcileri karşı çıkarak, eğer besin içi harcamaları DİE'ye göre yuzde 44'ün altına duşmüşse, bunun doğal olarak yeni asgari ücretin belirlenmesi sırasında baz olarak alınabileceğini dile getirdiler. Bu konuda uzlaşma sağlanamayınca, yüzde 44'lük besin içi harcama oranının değiştirilip değiştirilmemesi yönünde bir oylamaya gidildi. Oylamada, 5 işveren temsilcisiyle birlikte hükümet temsilcilerinden Komisyon Başkanı Ali Toptaş ile DİE'den thsan Demir yüzde 44'lük oranın değiştirilmemesi yönünde oy kullandılar. Ancak hükümet temsilcilerinden DPT'den Sıddık Ensari, tşçi Sağlığı Daire Başkanı Fahrettin Karadeniz ile 5 işçi temsilcisi yüzde 44 oranının DtE'nin yeni anketi çerçevesinde duşurülmesi yönünde oy verdiler. Hukümetin diğer temsilcisi Hazine ve Dış Ticaret Müsteşarlığı'ndan Atilia Duygan ise, çekimser oy kullandı. Bunun uzerine, 15 kişilik Asgari Ücret Tespit Komisyonu'nda 77'lik bir eşitlik oldu. Bunun üzerine devreye giren Komisyon Başkanı Ali Toptaş, konunun bugune ertelenen toplantıda bir kez daha oylanmasını istedi. Çiçek: Çahşmalar tamamlanıyor Devlet Bakanı Cemil Çiçek, sözleşmeleri geçen yıl imzalanan kamu işçilerine ek zam verileceğini ve bu konudaki çalışmaların önumuzdeki hafta tamamlanacağını açıkladı. Çiçek, ek zam konusunda dün Türktş Genel Başkanı Şevket Yılmaz ile bir görüşme yaptı. Devlet Bakanı Çiçek, Cumhuriyet muhabirinin konuya ilişkin sorulannı yanıtlarken, ek zammın en geç 15 temmuzdan itibaren uygulanmaya başlanacağını belinti. Çiçek'e ek zam konusunda yönelttiğimiz sorular ile yanıtları şöy'.e: " Toplusözleşmeleri 1988'de imzalanan işçiler için ek zam düşünülüyor mu? ÇİÇEK Ben ek zam diye adlandırmıyorum, ek ödeme demek lazım. Ek ödeme yapmak konusunda uzun zamandır devam eden çalışmalarımızı önümüzdeki hafta içinde sonuçlandıracağız. Bu çalışmalarımız aslında uzun zamandır devam ediyor. Burada bizim hesapladığımız 244 bin i;çi. Bunlar 8788'de imzalanan toplusözleşmeler için hesapladıklanmız. Bu sene sözleşmesi imzalananlar için bir şey yok. Bunun dışında bir de belediyeler var. Belediyeleri bunun dışında tutuyoruz, çunkü bu başka turlü anlavışlara sebep olur. Onlar istedikleri ek odemeyi yaparlar. Isterlerse bızim tavsiye et Erman Faiz cehpesi Bu arada, piyasadaki paranın Merkez Bankası ve Hazine'ye dönüş yolunda kâr etmeyi amaçlayan özt\ ve kamu bankaları arasında faiz rekabeti de adım adım sürüyor. Özel bankaların, faizde kamu bankalan düzeyine çıkmak için başlattıkları faiz arttırma hareketinden sonra, dün de ilk kez bir kamu bankası atak yaptı. Büyük özel bankalar yüzde 62'den, kamu bankalarının yüzde 64'lük düzeyine çıkmaya çalışırken, Denizcilik Bankası da yüzde 64 olan yıllık mevduat faizini dünden itibaren yüzde 64.5'e yükseltti. Denizcilik Bankası, yarımşar puan arttırdığı 1 aylık faizi yüzde 42.5'e, 3 aylık faizi yüzde 51.5'e ve 6 aylık faizi de yüzde 53.5'e yükseltti. (Baştarafı Sporda) alınan antrenörler taritu içinde en süratlisidir. Yine değerli bir yerli antrenörümüz Fenerbahçe altyapısında başanlı olmasına karşın ona da komünist damgası vurularak görevden alınmıştır. Şimdi ise komünizmin odak noktası olan S.Birliği'nden sırılsıklam komünist olan Vishnevski isminde bir futbolcu alındı. Şimdi merak ettiğimiz bir nokta var. Acaba Fenerbahçeli fanatikler bu oyuncu gözden duştuğu zaman aşağılamak için "komünist" damgası vuramayacaklarına göre olsa olsa "Yahu adam komünist falan degil, bal gibi bir kapitalist mi" diyecekler. Amaç çelişki yaratmak değil mi? Komünist Emekli (Baştarafı !. Sayfada) yal yardım zamlanna ilişkin çalışmalannı bugün tamamlayacak. Bakanhk, bu hafta sonuna değin işçi emeklilerinin yeni sosyal yardım zamlannı açıklayacak. Şu anda 91 bin lira olan işçi emeklisi sosyal yardım zamlanndaki artışın yuzde 50 ile yuzdc 55 arasında olması bekleniyor. KİT'lerde çalışan sozleşmeli personeliıı de zamlı maaşlarını önümüzdeki ağustos ayından itibaren almaya başlayacaklan bildirildi. Sözleşmeli personel slatusunde çalışanlar için tavan ödeme 3 milyon 600 bin lira olarak belirlenmiştı. Maliye ve Gümruk Bakanı Ekrem Pakdemirli, sozlesnıelı personel sıatusundekilerin maaşlannın çeşitli kadenıelcr açısından ortalama yu/de 80 artacağırıı daha onceden açıklamıştı. Cumhurbaşkanı Basın Danışmanı Ali Baransel açıklamasına şöyle devam etti: "Hangi kişi ve kuruluştan gelirse gelsin, Türk Silahlı Kuvvetlerine ilişkin goruş, düşünce ve değerlendirmelerde daha titiz olunması gerektiğini daima vurgulayan Sayın Cumhurbaşkanımız, yasalarla belirlenmiş konumu ve görevleri çerçevesinde büyük bir feragat ve fedakârlıkla yurdun dört bir köşesinde hizmet yürüten bu kutsal ocağın hepsi birbirinden değerli mensuplarını, bilerek veya bilmeyerek uzebilecek tutum ve davranışlann sakıncalanna dikkat çekmektedirler. Sayın Cumhurbaşkanımız, bu tıır yaklaşımları ulke yararlanyla bağdaştırmanın mumkün olamayatağını bir defa daha hatırlatmakladırlar." SUNAR USTA BİR YORUM SU GİBİ BİR SES TÜRKÜLERİMİZ VE ÜNLÜ OZANLARIN ŞİİRLERİNİN MÜZİKLEŞTİĞİ GÜZEL BESTELER BU KASETTE İÇİÇE... KASETCİLERDE. duğu katı "dolar karşılığı Türk Lirası" ile kiraya vermesinde de yasal açıdan bir sakınca görülmuyor. Genel müdürünün ev kirası için altıyedi milyon ödeyecek kadar cömert olan YapıKredi Bankası, sıra banka çalışanlannın toplusözleşmesine gelince birdenbire cimrileşiyor, eli bir türlü cebine gitmiyor. Bir 12 Eylül yasası gereğince banka emekçileri "sözleşme özgürlüklerini" kullanamıyorlar. Niçin? Çünkü uyuşmazlık söz konusu olunca grev yapamryorlar. Bu hakları ellerinden 12 Eylül generallerince alınmış bulunuyor. İşveren ile uyuşmazlık söz konusu olunca "sözleşme özgürlüğü" rafa kaldırılıyor, bunun yerine Yüksek Hakem Kurulu karan geçerli oluyor. Yüksek Hakem Kurulu, Yapı Kredi Bankası ile ilgili sözleşme görüşmelerini pazartesi günü tamamladı. Verilen haklar istenenin çok, ama çok gerisinde. Bağıtlanan toplusözleşmede, sendikanın değil, banka işvereninin görüşleri egemen oldu. Ev sarıiplerinin katlannı "dolarkarşıhğı" kiraya verirlerken "sdzfeşme özgürlüğü" var; banka emekçileri aylıktarını arttırmak isterlerse "sözleşme özgürlüğü" yok. Niçin yok? 12 Eylül generalleri böyle istedikleri için yok. 12 Eylül askeri yönetıminin lideri kim? Bugün istanbul Ulus Mahallesi'ndeki lüks katını YapıKredi Bankası Genel Müdurü'ne dolar karşılığı kiraya vererek "sözleşme özgürlüğü"nden yarartanan emekli Orgeneral Kenan Evren. Sayın Evren, Kara Harp Okulu'nda ve Harp Akademisi'nde okumuş değerli bir askerdir. Uzmanlık alanı ekonomi, maliye ve bankacılık değil, askerliktır. 12 Eylül sabahı yönetime el koyan Milli Güvenlik Konseyi üyelerinin de uzmanlık alanlan bankacılık, maliye ya da ekonomi değildir. Bu nedenle bu değerli askerlerin, bankacılık sektöründeki sorunları yeterince bilmeleri düşünülemez. Öyleyse nasıl konmuş bu "bankalarda grev yapılmaz" yasağı? 12 Eylül günlerinde darbeci generaller ile İstanbul iş ve sermaye çevrelerinin araları çok iyiydi. "Ara rejim profesyoneneri" adım verdigimiz sivil bürokratlar da sermaye çevreleriyle 12 Eylül generalleri arasında köprü görevleri yapıyoıiardı. Banka patronları, yasa hazırlanırken "Banka sektöründe grev yapılmaz" yasağını da yasaya sokuşturmayı başarmışlardı. Işte bizler buna "ekonomilerin militarizasyonu" diyoruz. IMF modelinin askeri darbeler eiiyle zoria uygulanması, beraberinde temel hak ve özgürlükleri kısıtlayan yasaları da getiriyor. En başta kısıtlanan işçi hakları oluyor Bir "sosyal sınıf", bu tür askeri darbeler eiiyle, öteki "sosyal sınıf\ar üzerine "tahakküm" kuruyor... İşte sonuç; cumhurbaşkanlarının katlannı dolar karşılığı kiraya vermelerinde geçerli olan "sözteşme özgürlüğü", banka emekçileri, emeklerini aynı özgürlükten yararlanıp pazarlamak istediklerinde asker eiiyle yok ediliyor. Banka işyerlerindeki grev, 12 Eylül generallerince yasaklanınca banka işverenleri, banka çalışanları üzerinde istedikleri baskıyı kuruyorlar. Gelin bir "fantezi" yapalım: Günün birinde bir başka Kenan Evren Paşa çıkıyor, ülkede darbe yapıyor. Darbe yapıyor ve banka patronlarının ellerini kotiarını baglayan yasaklar getiriyor. Diyor ki: işçi sendıkası ne isterse, banka bu ücreti ödemekle yukümlüdür. Lokavt mı? Lokavt da yasak. Aynı Kenan Paşa. ev sahiplerinin katlarınt dolar karşılığı kiraya vermelerini de yasaklıyor. Bu arada, ne kadar işveren kuruluşu varsa bunların temsilcılerini "Sizler sınıf tahakkümü kurdunuz" diye teker teker tutuklatıyor. Bunların bir kısmına da işkence yapılıyor. Bazılarımızın tüyleri şimdiden diken diKen oldu. Biliyorum. Canım, bu bir "fantezi".. Ne olmasını istiyoruz ne de olacağı var. Bu fantezi örneğı, duşünce kolaylığı sağlamak için veriyorum işveren hakları kısıtlamnca tüyler diken diken oluyor da işçi hakları, generaller eiiyle yok edilınce niçin yürekler hiç sızlamıyor? Hani nerede "çoğulcu demokrasi" ve hani nerede 'sivU toplum" nerede? Bir ülkede cumhurbaşkanı bile kendi "millipara" birimi yerine katını dolar karşılığı kiraya veriyorsa işçilere, köylülere, memurlara "S/z bu ekonomıye güvenin" denebilir mi?