18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 TEMMUZ 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Zenginler zirvesi aleyhinde gösteri PARtS (AA) Fransız Devrimi'nin 200. yıldönümu kuüamalart sırasında, 7 sanayileşmiş ülkenin liderlerinin Paris'te toplanmasınt protesto eden 20 bin kişi, dün Paris'te yürudü. Yüriiyüşe katdınt sağlamak için bugiin gazetelerde yayımlanan üanlarda, "tmliyaza karşı yapılan ilk saldırının üstünden 200 yıl geçtikten sonra yeryüzünün imüyazhlan Paris'te toplanacak, hesaplarım yapacaklar ve güçlerini artnrmanm yollannı araştıracaklar" denildi. Sol eğilimli gruplar, gelecek hafta Paris'te toplanacak olan 7'ler doruğunu, dünyanm yoksul halklartna bir hakaret olarak niteliyorlar. Bush 'hassas' bölgede Polonya'ya dün gelen ABD Başkanı George Bush, bu ülkenin demokrasiye giden uzun yolun başında olduğunu söyledi. Muhalefet Bush için "Hoşgeldiniz" afışleri hazırladı. ABD Başkanı Dayanışma lideri Walesa ile öğle yemeği yiyecek, temasları sonunda Macaristan 'a geçecek. Dış Haberler Servisi ABD BaşkanıGeorge Bnsh'un diplomatik çevrelerce "çok önemli" olarak nitelenen Doğu Avrupa gezisi dün başladı. Bush, dün Polonya'ya geldi. ABD Başkanı, Potonya'daki temaslarından sonra Macaristan'] ziyaret edecek; oradan da 14 temmuzda Paris'te toplanacak olan sanayileşmiş ülkeler zirvesine katılmak üzere Fransa'nın baskentine gidecek. Bush, Paris'ten Hollanda'ya geçerek bu ülkede bir gün kalacak. Dün Polonya'nın başkenti Varşova'ya gelen Bush, verdiği demeçte, Polonya'ıun demokrasiye giden uzun yolun başında olduğunu söyledi. Bütün dünyamn Polonya'daki olumlu gelişmeleri yakından izlediğini kaydeden ABD Başkanı, bu ülkedeki değişikliklerin Polonya için yeniden doğuş olacağını umduğunu kaydetti. George Bush, 12 yıl aradan sonra Doğu Avrupa'yı ziyaret eden ilk ABD başkanı oluyor. AP, Bushun Polonya ile Macaristan'da ekonomik ve siyasal reformlan teşvik edecegini ancak bu iki ülkenin asü gereksinme duyduklan şeyin Batı kredisi olduğunu bildiriyor. Polonya'nın 30, Macaristan'ın ise 20 milyar dolara yakın dış borcu var. Başkan Bush, bu iki ülkeye yardım etmeye hazır olduklannı açıkladı, ama Polonya'da Dayanışmanın 10 milyar dolarlık ekonomik yardım istediğini çok yüksek buİarak geri çevirdi. Bush, Polonya ile Macaristan'ın ekonomik bunalımı atlatabilmeleri için piyasaya daha fazla açılmalan gerektiğini öne sürüyor. ABD Başkanı, Polonya ile Macaristan'a doğrudan Amerikan yardımı yerine IMF ve Dunya Bankası gibi uluslararası mali kuruluşlar aracılığı ile yardım yapılmasıru savunuyor. ABD Başkanı, cumartesi günü ABD Başkanı'nın Polonya ve Macaristan gezisi başladı POL1TIKADA SORUNLAR ERGUNBALa KİMLİKKARTI POLONYA Yüzölçümü: 312.683 km ! Nüfusu: 38.389.000 Yönetim biçimit Tek partili sosyalist cumhuriyet Kişi başına gelir (1986): 2 bin dolar İsrail'de Değişen Bir Şey Yok Dunya kamuoyunun dikkatlerini Çin, Doğu Avrupa'daki gelişmeler, Gorbaçov'un FederahAlmanya ve Fransa zryaretlerine çevrikjiği bir sırada İsrail'de yumuşama yolunda beliren hafif bir umut ışığı da söndü ve Tel Aviv'in uzlaşmaz politikasından bir adım bile geri atmasının ne kadar zor olduğu bir kez daha görüldu. Bu sefer başrolü, "Beyrut kasabı" diye tanınan Ticaret ve Sanayi Bakanı Ariel Şaron oynadı. İsrail BaşbaKanı İzak Şamir, bilindiği gibi mart ayında bir barış planı önermişti. Bu pian uyarınca, İsrail işgali altındaki Batı Şeria ve Gazze'deki Filistinliler, İsrail'le barış görüşmelerini yürütmek üzere kendi temsilcilerini seçeceklerdi. ABD, planı açıkça destekledi. Şamir'in görüşmeyi kabul etmediği FKÖ ise başlangıçta plana karşı çıktı. Ancak örgütün son zamanda tutumunu yumuşattığı gözleniyordu. örgüt içinde bazı gruplar, Şamir planının çok yetersiz olmasına karşın, ileride bir diyaloğa yol açabileceğini belirterek, planın kesinlikle reddedilmesine karşı çıkıyorlardı. FKÖ, yaklaşık iki hafta önce Şarnir planında değişiklık yapılmasını önerdi. öneriye göre FKO israil'le görüşmelere katılmayacaktı; ama İsrail de ABD'de yaşayan FKO yanlısı tanınmış Filistinli birkaç aydının görüşmelere katılmasına izin yerecekti. Öneriye VVashington da yakınlık gösterdi. İsrail'le FKÖ arasında ilk kez dolaylı da olsa bir diyalog kurulması umudu belırmişti. Ne var ki o anda ortaya Ariel Şaron çıktı. Başbakan Yardımcısı David Levy ve Ekonomi Bakanı İzak Modai tarafından desteklenen Şaron geçen hafta başında yaptığı açıklamada, Şamir'in planının bağımsız Filistin devletıni kabul etmek anlamına geldiğini öne sürerek plana dört koşul eklenmesini istedi. Bu koşullara göre, intifada sona ermeden, işgal altındaki topraklarda seçim yapılmayacak, Doğu Kudüs'te yaşayan Araplara seçime katılma hakkı tanınmayacak, Batı Şeria ve Gazze'deki seçimlerde seçilen temsilcılerle yapılacak görüşmelerde toprak konusundan söz edilmeyecek ve Batı Şeria ile Gazze'de Tahudi yerleşim bölgelerinin kurulmasına devam edilecekti. Sözün ktsası, Ariel Şaron Şamir'in zaten yetersiz olan planını kuşa çeviriyordu. Şaron, Şamir'i bu koşulları kabul etmediği takdirde sağcı Likud Bloku'nun Merkez Komitesi'ni toplantıya çağınp planı oya koymakla tehdit ediyordu. Başbakan Yardımcısı ile Ekonomi Bakanı'nı da yanına alan Şaron, Likud içinde önemli bir destek sağlamıştı Merkez Komitesi'nde Şamir planının reddedilmesi, İsrail Başbakanı için ağır bir darbe oluşturur, partisinin kendisine güvenmediğinı gösterirdi. Ve Şamir bu tehlikeyi göze alamadı. İsrail Başbakanı geçen hafta sonunda yaptığı açıklamada Ariel Şaron'un koşullarını kabul ettiğini bildirdi. FKÖ de beklendiği gibi, Şamir'in tutumundaki değışiklıği sert biçimde kınayarak, Israil'in barış yapmaya niyeti olmadığının b.ir kez daha ortaya çıktığını belirtti. Böylece, Filistin sorununda diyalog umudu, daha doğarken ölmüş oldu. Olay ilginç bir gerçeği de ortaya çıkarmıştır. Sertlik yanlısı ve işgal altındaki toprakları ilrıak etme eğiliminde olan Başbakan İzak Şamir bile, kendi partisi içindeki aşırı sağcı saldırgan kanat karşısında, ılımlı duruma düşebilmekte ve Şaron'un başını çektiği gruba boyun eğmektedir. Likud, Şamir'i de ılımlı bulmakta ve planını engellemektedır. Şamir, genellikle aşın sağın temsilcisi olarak tanınan bir yetkilidir. Son olay, Likud'da asıl ağırlıklı grubun "çok aşırı sağ" olduğunu ortaya çıkarmıştır. Bu da, Ortadoğu barışı açısından hiç de iç açıcı bir şey değildir. KİMLİKKARTI MACARİSTAN Yüzölçümü: 93.036 km ! Nüfns: 10.571.000 Yönetim biçimi: Tek partili sosyalist cumhuriyet Kişi başına gelir (1982): 4180 dolar Beyaz Saray'da Macar gazetecileri ile yaptığı bir sohbet toplantısıııda ise Doğu Avrupa gezisi sırasuıda halkı yönetimlere karş kışkırtma niyetinde olmadığını söyledi. Ancak Bush'un bu taahhüdüne karşın, Beyaz Saray'dan Doğu Avrupa konusunda zaman zaman yapılan açıklamalarm Moskova'da tedirginlik yarattığı biliniyor. örneğin gecen hafta Başkan Bush'un verdiği bir demeçte Polonya'daki Sovyet birliklerinin bu Ulkeden "derhal çekilmesini" istemesi Moskova tarafından hoş karşılanmamış ve Gorbaçov bu konuda duyduğu tedirginliği Paris gezisi sırasında dile getirmişti. AP'nin haberine göre, Polonya'da muhalefet önceki gün bastırdığı büyük bir ilan afışinde Bush ve eşi Barbara'ya "hoş geldiniz" dedi. Muhalefet aynca Varşova halkının Bush ve eşini nerelerde görebileceğini de belirtti. Bush'un başkent Varşova'dan sonra ziyaret edeceğj Gdansk kentinde de bu tür broşürler dağıtıldı. ABD Başkanı .Gdansk'ta Lech Walesa'nın evinde Dayanışma lideri ile öğle yemeği yedikten sonra, Lenin tersanesinin önünde işçiler tarafından dikilen anıtı ziyaret edecek. Nixon, Çin'e gidecek WASHINGTON (UBA) ABD'nin eski Başkanı Richard Nbcon'ın eylül ayında Çin Halk Cumhuriyet i'ni ziyaret etmeye hazırlandığı bildirildi. Haberi veren Washington Post Gazetesi, eski Başkan Nücon'ın ziyaretten yakınlarma bahsettiğini yazdı. 1972 yılında Çin Halk Cumhuriyeti'ne tarihi bir ziyarette bulunan ve Washington Pekin yakmlaşmasmın miman olarak tanınan eski baskanın gazetenin haberine ilişkin yorum yapmaktan kaçındığı açıklandı. DlSBASIN Varşova Paktı Tek ve birleşik birAvrupaya doğru Bir Avrupa fikri, bir başka Avnıpa fıkrinin yerini alıyor. Birleşik Batı Avrupa gerçeğinin zihinlere kendini kabul ettirmesinden bir yıl kadar sonra Asya'ya kadar uzanan parcalan da dahil olmak üzere kısaca bütün Avrupa'nın yeniden doğuşu, yaşadığımız şu yüzyıl sonunun büyük gelişmelerinden biri. Bu kez devlet adamlan tarihin gerisinde kalmadılar. Geçen salı günü Paris'te Gorbaçov, "Savaş sonrası dönemi artık kapandı" diyordu. "Avrupa'yı bir bölunme ve çekişme dönerainden çekip çıkartma şansı elimizin alündadır" diye onu yanıtlıyordu Mitterrand. Her iki devlet başkanı da çok iyi biliyorlar ki birkaç saat öne Varşova'da Walesa ile General Janızelski, Varşova Paktı'ndan olan ülkedeki ilk gerçek anlamda parlamentoya birlikte girmişlerdi. Polonya Meclisi'nde bir süreden beri. Sovyetler Birliği Halk Temsilcileri Kongresi'nde olduğu gibi sadece tartışma özgürlüğü yok, aynı zamanda örgütlü, güçlü bir muhalefet de var. O kadar ki Doğu Bloku'nun ilk komünist olmayan hükümetinin ne zaman kurulacağı biraz da bu meclis çatısı altındaki tartışmalara bağlı. Eğer muhalefet, hükümet etmek istiyorsa edebilir. Ne Moskova ne de Komünist Parti buna karşı değil. Avrupa'nın büyük ülkelerinden biri böylece demokrasiye doğru, yani bu Avrupalı büyük fikre doğru yürüyor. Keza Macaristan aynı yolu izliyor. Hatta çok geriden de olsa Sovyetler Birliği sayısız güçlükler içinde, ama büyük bir tutkuyla totalitarizmden kurtulmaya çalışıyor. Perestroykanın başansı büyük, ama henüz güvenceye bağlanmış değil. Hangi açıdan bakılırsa bakılsın bu gelişmeler Batı Avrupa'yı da ilgilendiriyor. Sorun, o demokrasinin bu ortak kıtamızda her yerde zafer kazanması için yardım edip etmeyeceğimiz değil, sorun nasıl yardım edebileceğimiz. tlkeler üzerinde hiç ödün vermeden, açık ve net tavırlar alarak ve Stalinci düzen özlemcilerini tecrit ederek yardımcı olabiliriz. O hükümetleri kollamak, idare etmek zamanı değil, ama bazı gelişmeleri zamanın akışına bırakmak gerek. Çok fazla sarsıntı yaratmadan ilerleyebilmesi için öteki Avrupa'nın oldu bittilerden oldu bittilere gitmeye, ilan etmeden önce kendi yeni düzenini yaratmaya ihtiyacı var. Bugün söz konusu olan Yalta'nın rövanşıru almak değil. Söz konusu olan, Yalta'yı silmek değil Avrupa'run bölünmüşlüğünü ortadan kaldırmak. (6 temmuz) Romanyuüe Macaristan anlaşamadı BÜKREŞ (Ajanslar) Romanya'nın başkenti Bükreş'te önceki gece sona eren Varşova Paktı zirvesinde, Polonya ile Romanya arasındaki Transilvanya anlaşmazlığının çözülemediği bildirildi. Bilindiği gibi Macıristan, Çavuşesku yönetiminin Transilvanya'da yaşayan Macar asıllılan köyİerinden sürmesini şiddetle protesto ediyor. Macaristan Dışişleri Bakanı Gyula Horn, zirve toplantısının sona ermesinin ardından verdiği demeçte, Romanya'yla ülkesi arasındaki siyasi ilişkilerin, "en alt düzeyde" olduğunu söyledi. Horn, "İlişkilerimizi etkileyen bütün sorunları ele aldık ve anlaşmaya vanlan lek konu, komşu ülduğumuz ve daha iyi ilişkilerin karşılıklı çıkarımıza yaravacağıdır" diye konuştu. Horn'a göre, Macaristan KP Genel Başkanı Rezso Nyen ile Romanya Devlet Başkanı Mikolai Çavuşesku arasında önceki gün yapılan görüşmede, Macar tarafı, "yalnızca ekonomik alanda dunımun latmin edici olduğunu, siyasi alanda ise en duşük diizeye inildigini" belirtti. öte yandan zirve toplantısında, her Doğu Avrupa ülkesinin kendi politikasını belirleme hakkına sahip olduğu belirtildi. Toplantı sonunda basın toplant\sı düzenleyen Romanya Dışişleri Bakanı Konstantin Oancea, "Toplanlıya katılanlar. sosyalist devletlerin kendi kalkınma sorunlannı çözme kapa»itesine sahip oldtıklan konusunda duyduklan güveni dile gelirdiler ve her müttefıkin, dışandan mudahale olmadan kendi politikasını belirleme hakkına sahip olduğunu vorguladı" dedi. Oancea, Batı dünyasırun Doğu Avrupa ülkelerine nasıl politikalar izlemeleri gerektiğini empoze edemeyeceğini de belirterek', "Hiçbir ülke, başka bir ülkeye emir verme hakkına sahip degildir" diye konuştu. YüNANÎSTAN ISRAİL BONN (AA) Filipinler Devlet Başkanı Corazon Aquino, ülkesinin kalkınmasına yardım sağlamak için çıktığı Avrupa gezisinin ilk durağı olan Federal Almanya'ya geldi. Bayan Aquino, daha sonra Fransa ve Belçika'yı ziyaret edecek. Bu ülkelerden, FUipinler'e daha fazla yatırım yapmalanm ve ticareti arttırmalarını isteyecek olan Açuino, ülkesindeki insan hakları konusunda da bilgi verecek. Bu arada Filipinler'de Başkan Aquino'nun yokluğunda bir olay çıkmasını engellemek için ordu alarma geçirildi. Aquino'nun bazı dış gezilerinde, Marcos yanlılan orduda isyan çıkarmışlardı. hvtÇRE Âquino F. Almanya^da İntikam korkusu İsrail otobüsünü uçuruma yuvarlayan Filistinlinin kimliği belirlendi. Olayın intikamını almak isteyen tsraillilere karşı Kudüs'te yoğun güvenlik önlemleri alındı. KUDÜS (Ajanslar) tsrail'de TelAviv Kudüs seferini yapan otobüse düzenlenen eylemle ilgili olarak tutuklanan Filistinlinin kimliğinin belirlendiği bildirildi. 14 kişinin ölümü, 27 kişinin de yaralanmasına yol açan eylemin sorumlusu Filistinlinin, Gazze şeridindeki Nuseyrat mülteci kampından AbdalHadi Süleyman Ghneim (25) olduğu kaydedildi, Polis, saldırganm babasıtun da otobüste bulünduğu yolunda daha önce yapılan açıklamalann doğru olmadığının anlaşıldığını söyledi. Bu arada,lngilizceyay)m lanan Jenısalem Post Gazetesi 'nde yer alan haberde, saldırganm bu eylemi, tsrail askerleri tarafından öldürülen bir arkadaşının intikamım almak için düzenlemiş olabileceği kaydedildi. Füistinli bir genc, tekbir getirerek otobüsün direksiyonunu şoförün elinden alıp sağa kırraış ve aracın uçuruma yuvarlanmasına yol açmıştı. Bu arada, otobüs saldırısının intikamını almak isteyen tsrailliler i denetlemek için dün Kudüste yoğun güvenlik önlemleri alındı. tntikara almak isteyen tsrailliler, Filistinlilerin araçlarını taşlamışlar ve protesto gösterileri yapmışlardı. İsrail polisi 20 göstericiyi tutuklamıştı. \bkıızlıık dosyaları görüşmeye açıhyor Çaışamba günü parlamentonun görüşmeye başlayacağı yolsuzluklarla ilgili olarak 10 eski bakan ve bakan yardımcısı ile 100 kadar üst düzeydeki bürokrat hakkındaki iddialar incelenecek. ATİNA (AA) Yunanistan'da yeni hükümetin güvenoyu almasından sonra, sekiz yıüık PASOK iktidarı döneminde yapılan yolsuzluklann parlamentoda görüşülmesine önümuzdeki çarşamba günü başlanacak. Parlamentoda ele ahnacak ilk yolsuzluk dosyası, PASOK iktidan döneminde 1986 yılında Yugoslavya'dan ithal edilen bin ton mısırın resmi kuruluşlar tarafından tanzim edilmiş sahte belgelerle, Yunan malıymış gibi AT ülkelerine satılması ile ilgili. Parlamento cuma günü ise ana muhalefetteki PASOK'un silah alım ve satımı ile ilgili yolsuzluklann 1974'ten itibaren soruşturulması yolundaki önerisini görüşecek. Yunan Parlamentosu'nun 17 temmuz pazartesi günü de Koskotas skandalım ele almaya başlaması bekleniyor. Bakan Sorumluluklan Yasası'run uygulaııması isteğiyle parlamentoya verilen önergede, PASOK lideri eski Başbakan Andreas Papandreu'nun yanı sıra eski Başbakan Yardımcısı Agamemnon Kutsogeorgas, eski Ulaştırma ve Kamu Duzeni Bakanı Yorgo Pecos, eski Maliye Bakanı Dimitrios Covolas ve eski Ulusal Ekonomi Bakanı P^nayeltis Rumelyeltis hakkı nda suçlamalar yer alıvor. önergede Papandreu, Kutsogeorgas ve Pecos'un bankerişadamı Yorgo Koskotas'tan riişvet aldıkları, Covolas'ın kaçak bankere bazı kolaylıklar sağladığı, Rumelyeltis'in ise gerekli tedbirleri almadığı öne süruluyor. Koskotas skandalı ile ilgili önergenin parlamentoda görüşülmesi süresi yine iki gün olacak. Ardından gizli oylamayla konu hakkında soruşturma komisyonu kurulup kurulmayacağı belirlenecek. Koskotas skandalına karışmakla suçlanan Kutsogeorgas, Rumelyeltis ve Pecos'a milletvekili olmamaiarına rağmen istedikleri takdirde parlamentoya gelip kendilerini savunma hakkı tanınıyor. Bu arada, Yeni Demokrasi Partisi milletvekillerinin, PASOK iktidan döneminde telefon idaresinin resmi kişilerin telefon konuşmalarını dinlemesi skandalı ile bu teşkilatta yapılan usulsüzlükleri ve Olimpik Hava Yollan'nın Boeing yolcu uçağı alırru ile ilgili yolsuzİuğu da parlamentoya getirecekleri bildirildi. Yunan basınında verilen haberlere göre silah alımı ve satımı ile ilgili yolsuzluklar için de eski Başbakan Papandreu, eski Savunma Bakanı Yardımcısı Tasos Sehiotis ve PASOK'tan istifa eden es' ki Savunma Bakanı Yardımcısı Statis Yiotas suçlanacak. Politikacılann telefon konuşmalannın dinlenmesi ile ilgili skandalda da PASOK hükümetinin Ulaştırma ve Haberleşme Bakanı Y'anis Haralambus ile yardımcısı Yanis Kucovanis aleyhinde kanuni işlem yapılmasımn istenmesi bekleniyor. Lübnan'da barış umudu ŞAM (AA) Lübnan'da bir yıldan bu yana çarpışan Suriye yanlısı EMEI. örgütüyle tran yanlısı Hizbullah örgütünün, çatışmalara artık son vermek istedikleri bildirildi. Suriye'ye gelen tran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti'nin Suriyeli meslektaşı Faruk ElŞara ile yaptığı 4 saatlik görüşmeden sonra yayımlanan ortak bildiride, her iki Şii grubun da bölgede çatışmalara son verilmesini istedikleri kaydedildi. Velayeti ve El Şara arasmda 30 ocakta Şam 'da yapılan görüşmede, EMELve Hizbullah örgütleri arasmda varılan ve bölgedeki çatışmalara son verilmesini öngören anlaşma desteklenmiş, ancak uygulamaya konulamamıştı. IRAN Zürih'te gazetedye dayak Isviçre'nin Zürih kentinde önceki gün konut sıkıntısını protesto etmek için düzenlenen izinsiz gösteri güvenlik güçleri tarafından dağıtılırken gösterinin fotoğrafını çekmek isteyen bir gazeteci de polis dayağından nasibini aldı. Isviçre dünyada uygarlık ve insan hakları açısından örnek olarak gösterilen ülkeler arasında yer alıyor. Ancak fotoğraftan anlaşılabildiği gibi, bu "örnek" ülkede de olmaması gereken olaylar oluyor. RajsancanVnin başkan seçilmesi keşin TAHRAN (AA) tran'da bu ay sonunda yapılacak cumhurbaşkanlığı seçimlerine sadece Meclis Başkanı Haşemi Rafsancani ve eski Tarım Bakanı ve Tahran Milletvekili Abbas Şeybani katılmaya hak kazandı. IRNAajansı, şimdiki cumhurbaşkanı ve dini lider Ayetullah Seyyid Ali Hamaney, Iran'ın cuma namazı imamları ve geniş nüfuza sahip mücadeleci din adamlan derneğinin destekledikleri Rafsancani'nin cumhurbaşkanı secilmesine kesin gözüyle bakıldığını bildirdi. Rafsancani'nin rakibi Abbas Şeybani (58), devrimden sonra kurulan Mehdi Bazargan hükümetinde Tarım Bakanlığı görevinde bulunmuş, daha sonra uç dönemde de millet meclisine Tahran milletvekili olarak seçilmişti. Fransa'da tıp öğrenimi görmüş olan Şeybani, devrimden önce, Mehdi Bazargan'ın başkanlığındaki İran Özgürlük Hareketi (Nehzeti Azaç İran) içinde yer almış ve Şah'a karşı muhalefeti nedeniyle birkaç kez hapis cezasına çarptınlmıştı. Şeybani devrimden sonra Bazargan'a rakip olan Islam Cumhuriyeti Partisi' nin saflarına geçmiş ve bu paıtinin kurulmasında önderlik etmişti. Siyasi gozlemciler, yine de Şeybani'nin Iran'ın tek yasal muhalefeti olan tran Özgürlük Hareketi ve Bazargan'a yönetim içinde en yakın kişilerden biri olduğunu belirtiyorlar. Güney Afrikalda beklenmedik buluşma Geçen hafta me başkanlık konutunda oldu ve 45 dakika yapıldığı resmen sürdü. AP'nin Johannesburg kaynakh haberine açıklanan göre Dışişleri Bakanı Botha, bu görüşmeyi görüşmenin "Bütün Güney Afrika halkının yararına sonuçlar doguracak çok olumlu bir gelişme" başkanlık olarak niteledi. Mandela'nın avukatı İsmail konutunda Eyüp ise geçen cumartesi günü Mandela'yı ziyapıldığı ve 45 yaret ettiğini, ancak Mandela'nın kendisine dakika sürdüğü geçen hafta olduğu açıklanan bu görüşmeden söz etmediğini söyledi. Avukat, Mandela'nın öğrenildi. serbest bırakılacağına ilişkin söylenDışişleri bakanı, yakında yalanlayarak, "Bu konuda resmen bir tileri de konuyla ilgili açıklama yapılmadığı sürece iddialann bir anaçıklamasında, bu lamı yoktur. Boyle bir gbruşmenin niye olduda bilmiyonım. de buluşmanın "tüm ğunukendisi ve partisiBelki bir Bav Botha bundan için yarar elde edeGüney Âfrika halkı için olumlu cegine inanmıştır ya da Mandela'nın gorüşiinü dinlemck istemiş olabilir" dedi. sonuçlar doğuracakbir Görüşmeye katılan Adalet Bakanı Kobie gelişme" olduğunu söyledi. Dış Haberier Servisi Irkçı Güney Afrika hükümeti, 27 yıldır hapis yatmakta olan siyah lider Nelson Mandela ile Devlet Başkanı P. W. Botba'nın geçen hafta görüştüklerini açıkladı. Dışişleri Bakanı Pik Botha'nın televizyonda yaptığı açıklamaya göre göruşCoetsee de Mandela'nın bir "nezakel riyareti" yaptığını söyleyerek görüşmenin "hoş bir havada" gectiğini belirtti. Adalet Bakanı göruşme sırasında, "Yeni adımlar ya da görüşmeler konusunun ele alınmadıgım" da anlattı. Geçen hafta olduğu açıklanan görüşmenin neden ilkin gizli tutulduğu konusunda ise bakan bir şey söylemedi. 27yıldır tutuklu siyah liderMandela ile Devlet Başkanı Botha ilk kezgörüştü Dînıitra Liani îstanbul kökenli mi? ATİNA (AA) Yunarüstan eski başbakanı ve PASOK lideri Andreas Papandreu'nun kendisinden 35 yaş küçük sevgilisi Dimitri Liani'nin İstanbul kökenli olduğu iddia edildi. Dimitra'nın yakınlarından Lisimahos Liani, bir gazeteye gonderdiği mektupta, ailenin 1840'ta tstsnbul'dan Florina'ya göç ettiğini belirtti. Lisimahos Liani, ailenin lstanbul'da yaşadığı süre içinde "Zografu" soyadını taşıdığını ifade ederek, Liani soyunun yıllar önce Tatavlalı Mihalis ile eşi Sofia liani'den geldiğini kaydetti. Mihalis ve Sofia Liani'nin 1840'da patrikhanenin de yardımı ile Yunanistan'a geldiklerini öne suren Lisimahos Liani "Alalanmızın 2'si erkek, 3'ü kız beş çocugu oldu. Dimitra Liani de bu beş kardeşin torunlanndan biridir" dedi. Liani ailesinin gerek 1912'deki Balkan savaşlarında gerekse 1944'deki Nazi işgalinde Yunanistan için büyük kahramanhklar Italya'da siyasi bunalun ROMA (AA) ttalya Cumhurbaşkanı Francesco Cossiga, ülkede yaşanan siyasi bunalıma son verebilmek amacıyla Dışişleri Bakanı Giulio Andreolti'den hükümeti kurmasını istedi. Cossiga, yeni hükümeti kurmasını istedi. Cossiga, yeni hükümeti kurma görevini, Andreotti ile dün sabah Cumhurbaşkanlığı Sarayı 'ndo yaptığı göruşme sırasında verdi. Andreotti de 51 gündür süren siyasi krizi çözmek amacıyla bu görevi kabul etti. 18 temmuzda 71 yaşında olacak olan Nelson Mandela, Afrika L'lusal Kongresi orgutünün lideri olarak 1962'den beri tutuklu bulunuyor. Güney Afrika hükümeti silahlı mücadeleden vazgeçtiğini açıklaması koşuluyla birçok kez Mandela'ya özgürlük vaadinde bulundu. Ancak her seferinde Mandela asıl şiddet uygulayan tarafın ırkçı yönetim olduğunu vurgulayarak siyahlara yönelik ırk aynmına son verilmesini istedi ve serbest bırakılma önerilerini geri çevirdi. Irk ayrımına son verilmesi ve siyahlar ile beyaz azınhk arasmda eşitlik sağlanması için mücadele eden gerilla örgütleri içinde en buyük ve köklüsü olan Afrika L'lusal Kongresi (ANC) 1960'dan beri yasadışı. Lideri Nelson Mandela ise 1962'den beri hapis yatıyor. Eşi Winnie Mandela'nın yüruttüğü mücadele uluslararası kamuoyunun desteğini sağladığı ve ırkçı hükümete yönelik yoğun uluslararası baskı gerçekleştirildiği halde bugüne dek olumlu bir sonuç ahnamadı. Irkçı yönetim Mandela'yı serbest bırakmaya, Mandela da silahlı mücadeleden vazgeçtiğini açıklamaya yanaşmadı. gosterdiği de iddia edilen mektupta, "Bütün Liani'lerde oldnğn gibi tabii ki Dimitra I iani'de de Bizans >e Pontus kanı var" ifadesi kullanıldı. Andreas Papandreu'nun Diniitri Liani ile olan aşkı, dünyada geniş yankılar u>andırd\ğı halde, Yunanistan'da halk bu ilişkiye fazla sert tepki gostermedi. Ancak muhalefet ilişkiyı, Papandreu'yu yıpraımak anıacı ile sürekli gündemde tutru.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle