17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3jWAZİRAN 1989 KÜLTÜRYAŞAM HAYVANLAR tSMAİL GÜLGEÇ CUMHURİYET/5 t)LÜMÜNÜN26. YILINDA NÂZIMHlKMET KIM KIME DUM DUMA BEHİç AK insanlık duydu omı Nâzım Hıkmet Uluslararası Barış Ödülü'ne 22 Kasım 1950'de değer görülmüş, ama o sırada hapiste olduğu içın ödfflünü alamamıştı. Ünlü şair, 1951'de yurtdışına çıktıktan sonra kendisi rçin düzenlenen bır törenle ödülünu almıştı. 1950'dekı törende ise yine Barış Ûdulu'ne değer görülen Şilili şair Pablo Neruda, "Hapıstekı hücresi gür sesıyle öyle yankılandı ki insanlık duydu onu" demişti Nâzım Hikmet için. Şarlo'yla ortak yazgı Uluslararası Barış Odülü sahibi Nâzım Hikmet, aynı ödülü daha sonra Charlie Chaplin 'e veren jürinin başkamydı. Chaplin, McCarthy döneminin saldırılarına hedefolmuş, ABD'yi terk etmek zorunda kalmıştı. Nâzım da Türkiye 'yi terk etmek zorunda kalmış, yurttaşlıktan çıkarılmıştı. KIYMET COŞKUN Geçen günlerde tüm dünyada Charlie Chaplin'in 100. doğum yıldonumü kutlandı. Hep ezilenden, sömürülenden yana olmayı ilke edinen 'Şarlo'nun yaratıcısı Chaplin, dunya barışına katkıları nedeniyle Uluslararası Barış Ödulu'ne değer bulunmuştu. Chaplin'e ödül veren jürinin başkanı, bir başka banşçı, bir dünya sanatçısı, büyuk Turk şairi Nâzım Hikmet'ti. ödüle ilişkin duygulannı şöyle dile getiriyordu: "20. yüzyılın en biiyük dram yazıcısına, rejisörune. aktörüne, yani asnmızın Sekspiri'ne: Dün>a Banş Hareketi. Dünya Barış Mıikâfatı'nı verdi. Ben bu dunya banş miikâfallannı dağıtao jurinin başkanıyım. Bu mükâfan meşhur bestekâr Şostakovıç'e de verdik. fkisinin de diplomalannı ben inızaladım. Ömrümde imzam böylesine şerefli ve tarihi vesikaya ilk defa kondnğu için, kâgıtlan imzalarken bayağı elim lilredi." Ne iiginçtir ki Chaplin'e verilen bu ödül, daha önce de Nâzım Hikmet'e verilmişti. Bursa Cezaevi'nde bulunduğu sırada, onun hiç susmayan sesi, duvarlan aşarak dünya barış yandaşlanna ulaşmıştı. "Banş Yandaşlannın Dünya Kongresi", 22 Kasım 1950 yılında düzenlediği bir törende, bu çileli banşçının, Uluslararası Banş Ödülu'nü almaya hak kazandığını açıklamıştı. Ispanya'dan Picasso, ABD'den Robeson, Polonya'dan Jakubowska ve Şili'den Neruda ile birlikte verilmişti bu ödul Nâam'a. ödül töreninde şöyle sesleniyordu Pablo Neruda: "Hapisteki hucresi gür sesiyle öylesine yankılandı ki insanlık duydu onu. Benim şiirim, banş savaşımı ile yoğun şu saatle onunkinin yanında biryere sahip olmakla gururlanıyor." 1910 yılında, henüz 21 yaşında iken Amerika'ya göç eden Ingılız asıllı Charlie Chaplin, tam 42 yıl bu iilkede yaşamıştı. Sinema klasikleri arasında sayılan, bugün bile aynı zevk ve heyecanla izlenen Chaplin'in eleştiri yüklü filmlen, McCarty Amerikası'nda lcimi çevrelerin saldırılanna hedef olmaktan kurtulamamış ve onun "Amerika'ya Karşı EtkinlikJeri Soruşturma Komisyonu"nun karşısına çıkmasına yol açmıştı. Bu ve benzeri gelişmeler uzerine 17 Ekim 1952'de terk ettiği Amerika'ya bir daha dönmeyeceğini açıklayarak bundan sonraki yaşamını Avrupa'da sürdürecekti. "Asnn Şekspiri" Chaplin'in Amerika'yı terk etmesinden bir yıl önce, dünyanın bir başka köşesiııde, bir başka sanatçı, Ulkesinden, ailesinden ve sevdikJerinden ayrılmak zorunda bırakılıyordu. Bu sanatçı, yülar sonra Chaplin'in ödülünü imzalayacak olan şair Nâzım Hikmet'ti... Yaşamının büyük bir bölılmünü cezaevlerinde tüketen sanatçı, "zor zenaal" diye nitelendireceği göçmen yaşamına mahkum ediliyor, dahası; yurttaşlık hakkı da elinden alınıyordu. Bugünlerde, televizyonda sıkça yer alan Chaplin'in Şarlosu'nu buyük bir zevkle izlerken, kendi sanaıçılanmıza karşı sürdürülen yasak acı veriyor. Halkımızın, çocuklarımızın, Türk dilinin ust Nâzım'ın eserlerini tanımak ve öğrenmek hakkı uzerindeki bu yasak daha ne kadar sürebilir? Şiirlerinin, oyunlaruun Milli Eğitim'de, TRT'de, devlet tiyatrolarında okunup oynanacağı, adımn caddelere, alanlara, sanat merkezlerine verilece|i, heykellerinin dikilip müzelerinin kurulacağı asla bir düş değildir. Demokrasi özlemimizle birlikte yurüyen bir umuttur bu. PÎKNtK PtYALE MADRA HIZLI GAZETECİ SECDET ŞEN NOOLPU ?. 6U i &İ UAIİU VAR Nâ Hik b Hikmet, bugün İstanbul ve îzmir'de düzenlenecek toplantılarla amlacak. htanbul'daki toplantıya Şükran Kurdakul, Afşar Timuçin, Ali Taygun, Aydın Aydemir, Halit Ergör ve Isa Çelik; tzmir'deki toplantıya ise Uğur Mumcu, Mehmet Ali Aybar, Demirtaş Ceyhun ve Atilla Coşkun katüacak. Kiillür Servisi Nâzım Hikmet, ölumünün 26. yılı dolayısıyla istanbul ve Îzmir'de anılıyor. Istanbul'da Anadolu Sanat Kultür A.Ş. tarafından düzenlenen anma gününde Şükran Kurdakul "Dönemi fçinde Nâzım", Afşar Timuçin "Nâzım'ın Şiir Estetiği", Ali Taygnn "Tiyatroda Nâzım", Aydın Aydemir ise •'Nâzım'ın Yaşamından Kesitler" adlı konuşmalarıru saat 15.00'te ASK'ın Başramlar tşhanı Kartal adresinde yapacaklar. Anma günunde aynca Halit Ergör, "Memleketimden İnsan Manzaralan" adlı yapıttan bir bolüm oynayacak. lsa Çelik ise bir dia gösterisi sunacak. tzmir'de ise Nâzım Hıkmet'i anma toplantısı bugün saat 19.30'da Fuar Açıkhava Tiyatrosu'nda izlenebilecek. Uğur Mumcu, Mehmet Ali Aybar, Demirtaş Ceyhun ve Atilla Coşkun'un konuşmacı olarak katılacağı gecede Müştak Erenus ile Bilgesu Erenus şiirler okuyacak. Esin Afşar ile Ünol Büyiikgönenç ise Nâzım Hikmet'in şürlerinden bestelenmiş şarkıları seslendirecekler. 2 kentte anılıyor y Kızçocuga Kapılan çalan benim kapıları birer birer. Gözünüae görünemem göze görünmez öluler. Hiroşima'da öleü oluyor bir on yıl kadar. Yedi yaşında bir kızım, büyümez ölü çocuklar. Saçlarım tutuştu önce, gözlerim yandı kavruldu. Bir avuç kul oluverdim, külüm havaya savruldu. ÇİZGİIJK KÂMtL MASARACI W ^ > AHfV ttr^of..HOO \\ 1 < ( \ f ' / ' ^ \ AĞAÇ YAŞKEN EĞİIJR KEMAL GÖKK4N GÜRSES Benim sizden kendim için hiçbir şey istediğim yok. Şeker bile yiyemez ki kâat gibi yanan çocuk Çalıyorum kapınızı, teyze, amca, bir imza ver. Çocuklar öldürülmesin şeker de yiyebilsinler. Naaaüluet, 195« Zor zenaat Nâam Hikmet yaşamının önemlı bır bölümünü cezaevlerinde tüketmiş, daha sonra da "zor zenaat" drye niteleyeceğı göçmenlık yaşamına mahkum edilmiştı. Yurtdışına çıktıktan sonra TC yurttaşlığından da çıkanlan Nâzım Hikmet bütün yapıtlanyla Türk edebıyatında, ama hâlâ yurttaşlık hakkı gen verilmış değil GARFIELD JM DAVIS Yurttaslık hakkı sürüncemede Ölümünün 25. yılında Nâzım Hikmet 'in yurttaşlık hakkının geri verilmesi için Başbakanhğa birdilekçeyle başvurulmuştu. Konu şimdi Ankara 10. Bölge îdareMahkemesi'nde. Nâzım Hikmet'in kızkardeşi Samiye Yaltırım ve avukatlan şimdi kararı bekliyorlar. Kültür Servisi Nâam Hikmet'e yurttaş tilmiş ve karann kaldınlması istenmişti. Anlık hakkının geri venlmesi kampanyası çer cak aradan 60 gun gibi bir süre geçmesine karçevesinde gerçekleştirilen girişimler Ankara şın Bakanlar Kurulu dilekçeye bir yanıt ver10. Îdare Mahkemesi'nin karanna gore yeni memişti. boyutlar kazanacak. Avukatlar 60 günluk yasal surenin sona erNâzım Hikmet'in kızkardeşi Samiye Yal mesini göz önüne alarak bu kez Danıştay 10. tınm'ın avukatlan Halit Çeienk, Metin Şeker Dairesi'ne başvurmuşlar ve Bakanlar Kurucioğlu, Atilla Coşkun ve Bilgin tnanç, geçen lu'nun olumlu veya olumsuz bir yanıt vermeyıl 3 haziranda, yani Nâzım Hikmet'in 25. mesinin dilekçeyi reddetmek anlamına geldiölüm yıldonümunde şairın vatandaslık hak ğini, bu işlemin iptal edilmesini talep etmişkının geri verilmesi için bir dilekçeyle Başba lerdi. kanhğa basvurmuşlardı. Dilekçede 25 TemNe var ki Danıştay kısa bir süre sonra söz • muz 1951 yılında Bakanlar Kurulu'nun bir ka konusu işlemin Ankara Bölge İdare Mahkerarla Nâzım Hikmet'i Türk vatandaşlığından mesi'nin gorev kapsamı içinde olduğunu ileçıkarmasının, gerek donemin 1312 sayılı va ri sürerek gorevsizlik kararı vermiş ve dosyatandaşlık yasasına gerek dönemin anayasa yı Ankara Bolge tdare Mahkemesi Başkanlısına gerekse uluslararası hukuk metinlerine ve ğı'na yollamıştı. Bunun üzerine avukatlar, insan hakları belgelerine aykırı olduğu beîiı Bolge İdare Mahkemesi'ne basvurarak, "Reddedilen işlemin Bakanlar Kunılu'na ait olması nedeniyle yasa gereği Danıştay'ın görevli olduğunu" ileri surmuşler ve karann duzeltilmesini istemişlerdi. Bu istemi değerlendiren mahkeme 11 Aralık 1988'de dosyayı yeniden Danıştay'a yollamıştı. Danıştay 18 Ocak 1989'da konuya ilışkin ıkinci kez gorevsizlik kararı vermiş ve Danıştay 10. Daire Baskanı Şerafettin Kaya konuyla ilgili bir açıklama yaparak, "Samiye Yaltınm'ın avukatlannın kararı duzeltme talebini karara bağladıklarım" belirterek Danıştay'm gorevsizlik kararıru tekrarlamıştı. 1951 tarihli Bakanlar Kurulu kararı mn ancak yeni bir Bakanlar Kurulu kararıyla düzeltüebileceğinı bildirerek dosyayı yeniden Ankara 10. tdare Mahkemesi'ne göndermişti. Şimdi Ankara 10. idare Mahkemesi'nin karannı bekleyen Nâzım Hikmet'in kızkardeşi Samiye Yaltırım ve avukatlan buradan çıkacak karar doğrultusunda kampanyanın seyrini belirleyecekler. Ama her halukârda alinacak karar doğrultusunda ulusal ve uluslararası hukuk noımlarının tanıdığı hakları kullanmakca kararhlar. Ankara 10. tdareMahkemesVnin kararı bekleniyor V.V f VBVO 1 ^ f İ.EB J <^ E TARİHTE BUGÜN MCUTAZ ARIKAS 3 Haziran BÜYÜK İSHAKPASA YANGINIL 1312 'DE gUGUN, ISTAMSUL 'VAJ tSHAKPAŞA SE/IJTIMDE &UYUK BıK YÂN6IN OLMUÇTU. SASAH 83O KlNPA, MAAGtF A/EZAK£T7 KUTt/PHAU FETHI SEVrN INŞAATINDA BAŞLAYAN ElfLEEIM gir/f/K DueuMu VE SOICAKLADAÇL/Ğf NEDEMtYLE ÇAguCAK GEN'ÇLEMtŞ77. ALEVLER, tSHAICPAÇA,CADDE£l'Nf,AWB/CAPrYI 8/e AgA SUL7AA/AHA4£r CAMII ' / SıLE YALAMAYA A/ gAŞLAM/ÇT7. ANCAK, ITFAIYGNIN ÇAgAS/YLA CAMi £ug7~A£/tMlÇrt. YAN6IN IÇIM USİÜJOAS t/E KAOIKOY ıTFAirELER/rLE Ç.EÇtT~U SeMrLE^DEA/ TULUMGACJLAg ÇAâetLM/ÇTf 8ü f=EL*X£r SONUNOA, 1111 £t/, 118 &ÛKKÂM, 6 CAMI, 3 HAMAM, S OK.OL KUL. O/.MUÇTU..
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle