21 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 MAYIS 1989 KÜLTÜRYAŞAM CUMHURİYET/5 MUZIK FİLİZ ALİ HAYVANLAR İSMAİL GÜLGEÇ 5 0 gün suren Uluslararası Ankara Sanat Festivali, Sevda Cenap And Vakfı'nın gerçekleştirdiği olumlu girişimlerin en önemlilerinden biri. Festivalin kapanışım "Gülbahar" operasıyla yapma, hiç bilinmeyen bir Türk operasını sahneleme kararı verenleri ayrıca kutlamak gerek. And Vakfi'nın başarısı ;>; KÎM KİME DUM DUMA BEHİÇ AK HaHa,nt btliim Ankara Sanat Festivali 'Gülbahar* operasıyla kapandı »2^ 4 Uin, ytm Sonny. r>e ANKARA 6. Uluslanrası Ankara Sanat Festivali Çetin Işıközlü'nün "Gülbahar" operasının dünya prömiyeri Ue sona erdi. SevdaCenap And Müzik Vakfı tarafından düzenlenen Ankara Sanat Festivali'nin bu yılki programında yer alan Bamberg Senfoni Orkestrası, Kızüordu KOTOsu, Saksofon Orkestrası Urban Sax gibi çok ilgi toplayan topluluklar Ankara'dan sonra İstanbul'da da konserler verdiler. Ancak Ankara Sanat Festivali yöneticüeri festivalin öteki etkinliklerinin basında yeterince ilgi görmediğinden yakımyorlar. Gerçekten de bu yılki festival programında yer alan FertaanFerzan Önder kardeşler Ue UfukBahar Dördünctt kardeşlerin piyano ıkilisi olarak başanlarıru basından değil de eşdosttan, rastlantı Ue de TV'den öğrendik. Anlaşılan GiiherSüber Pekinel ikilisinin açtığı çığırı önder ve Dördüncü kardeşler başarıyla sürdürüyorlar. 50 gün süren Ankara Sanat Festivali, ülkemizde Turk müzik sanatıru geliştirmek, Türk bestecilerinin eserlerinin yayımlanması, çoğaltılması ve ilk seslendiriUşlerinin yapılması, Türk müzisyenlerine her türlü yardımın yapılması amacıyla kurulan SevdaCenap And Vakfı'nın gerçekleştirdiği olumlu girişimlerin en önemlilerinden biridir. 195O'li yülarda Kavaklıdere'deki evlerinde Ankaralı müziksever Ftsthal, lykizMi'ıia btsltstyto kanandı Ankara Sanat Festivali, Çetin Işıközlü'nün, Yaşar Kemal'in "Ağrı Dağı Efsanesi" rornanından yararlanarak librettosunu yazdığı ve müziğini bestelediği "Gülbahar" operasının dünyadaki ilk seslendinlişı ile sona erdi. leri bır araya getiren, onlara tadına doyum olmaz guzellikte uluslararası oda muziği konserleri sunan SevdaCenap And, büyukküçük, öğrenciöğretmen aynmı yapmadan darda kalan tüm müzisyenlere yardım dlerini açarlardı. Ankara Devlet Konservatuvanndan mezun olacağım yıl ben de bu eşi bulunmaz kankocamn cömertliğinden yararlanmış, evlerindeki konser«piyanosunda çalışarak sınava haarlanmıştım. Sevda Hanım, saatte bir portakal suyu ve süt göndererek beslenmemi de denetim altına almıştı. Sevda Hanım'ın ölümünden sonra Cenap Bey'in sanat a ve müziğe duyduğu sevgi, saygı ve desteği ikınci eşi Cevza Hanım da devam ettirerek ülkemiz müzisyenierinin tek gerçek dostu olan vakfın kunılmasına ön ayak oldu. Vakfın başlattığı uluslararası Ankara Festivali'nin şimdiki başkanı Sayın Mehraet Başman, festival bütçesinin, tstanbul Festivaii'ne oranla çok kısıtlı olduğunu, sıkıştıkça Kavaklıdere Şaraplarına başvurduklarmı, yine de bu kısıtlı bütçe ile Istanbul Festivali programİanndan hiç aşağı kalmayan programlar düzenleme başarısını elde ettikleriru belirtiyor ve basından kendilerine daha çok destek verilmesini istiyor. Ankara Sanat Festivali, Çetin Işıközlü'nün, Yaşar Kemal'in "Agn Dağı Efsanesi" romanından yararlanarak librettosunu yazdığı ve müziğini bestelediği "Gülbahar" operasının dünyadaki ilk seslendirilişi ile sona erdi. 30 Nisan 1989 akşamı Ankara Devlet Opera ve Balesi orkestrasını Erol Erdinç yönetiyordu. Eseri sahneye Ciineyt Gdkçer koymuştu. Dekor ve kostumleri Savaş Cangöz, koregrafiyi ıse Binnaz Aydan gerçekleştirdi. "Gülbahar" için dört başı mamur bır opera diyebilmek zor. Besteci, Türk motiflerini, ezgılerini, ritmlerini, kırsal kesimde duyulan "pastoral" seslen, kısaca Türk halk kişiligıni şimdiye kadar kullanılrnamış yönleriyle ele almış, kimi zaman da güzel sentezlere ulaşmış. Ancak bu güzel anlar gelip geçici, sürekliliği yok eserin. Librettoda karanlıkta kalan bölümler var. Memo'nun kendini kaknin burcundan asağı atarak ölmesi veya Gülbahar'ın çıldınp Ahmet'i öldurmesi gibi. Her iki durum da aslında operamn dramaturji açısından en can alıcı noktalan olmalıydı. Oysa, izleyici olayın nasıl cereyan ettiğinin farkına bile varmıyor. Işıközlü'nün orkestra için yaz PÎKNÎK PtYALE MADRA dığı muzik, sahne için yazdığı vokal müzikten çok daha inandırıcı, ilginç ve dramatik. Besteci, voOUDUĞONU kal muziğimizin hep içine düştüğü tuzağa, "deklarasvonvari", KABUL ET "reçitattfvari"lik tuzağına düşuyor, "ezgi" (çağdaş veya geleneksel fark etmez ama) pek üretmiyor. Yine de çizdiği Demirci Hasan, Zindancı Memo tipleri ve onlar için yazdığı muzik diğer rollere oranla daha ilgmç geldi bana. Gülbahar rolünu ustlenen Nilgıin Akkerman'ı özellikle kutlamak isterim. Çetin Işıközlu, Gülbahar rolu için son derece çetin, yüklü, ağır bir parti yazmış. Akkerman bu partinin ustesinden gırtlağının ÇİZGİLİK KÂMİL MASARACI hakkıyla geldi Allah için Ahmet rolunde Eralp Kıyia, gençliğini ve toyluğunu saklayamayan bir kahraman olmakla birlikte başanhydı, sözleri anlaşılıyor, sesi de orkestrarun üzerinden aşıp dinleyiciye ulaşabiliyordu. Erol Erdinç çok zor bır işin üstesinden gelerek hem orkestrayı hem de sahneyi dengeleraeyi bildi. Bu çorbada tuzu olan herkesi, hde hele orkestra üyelerini kutlamak isterim. Ama asıl, hiç bilinmeyen bir Turk operasını sahneleme kararı verenleri kutlamak gerek. Türk bestecileri eseılerini sahnede ve konserlerde dinleme olanağıru çok az buluyorlar. Oysa yaratıcı, yarattığı eserin kusurlanyla meziyeüerini ancak sahnede görünce, dinleyince tam anlamıyla fark edecektir. Bestecinin gelişmesi ve ilerlemesi önüne set çekilerek değil, ona olanak tanıyarak gerçekleşecektir. o J v>• AĞAÇ YAŞKEN EĞİLİR KEMAL GÖKHAN GÜRSES Şef fiaudla w sollst Verta Eram Geçen haftasonu konsennde Istanbul Devlet Senfonı Orkestrası'nı Fransı? şef JeanYves Gaudin yönettı. Konsere solist olarak piyanıst Verda Erman katıldı. (Fotoğraf: Yıldız Üçok) • •y <9 ü n vSf^ • *a bende vyüRümeıje Jean Yves Gaudin yönetti, Verda Erman yorumladı Içe döııük Chopîn \erda Erman, Chopin'in 2. Piyano Konçertosu'nu değişik bir yorumla sundu. Fransız şef Jean Yves Gaudin 'in yönettiği konserde, Verda Erman karşımıza, içedönük, eserinderinliklerini araştıran bir yorumla çıktı. 2829 nisan hafta sonu senfonik konserlerini Fransız Şef JeaaYves Gandio yönetti. Solist piyanist Verda Erman, Frederick Cbopin'nin op.21, fa minör 2. piyano konçertosunu değişik bir yorumla sundu. Chopin'in piyano eserlerinin "piyanistik" olduğu tanışılmaz, ama ne demektir "piyanistik"? Belki de piyanonun olanaklarını ortaya çıkaran demektir. Verda Erman alışılmış Chopin konçerto yorumu olarak nitelendirilen parlak, hızlı tempolu, gösterişli yorum yerine, sakin, içe dönük, eserin derinliklerini araştıran, ara partileri ortaya çıkaran, polifonik yazının güzelliklerini sergilemek amacıyla ayrıntılan belirginleştiren bir yorum ile çıktı karşımıza. Bu haftaki Fransız şef JeanYves Gaudin, konsere Wagner'in "Siegfried Idyll'i ile başladı. Konserin havası böylece baştan belli olnıuştu. Paldır küldür, bombastik tantanalı, gumbürtülu müzik dinlemeyecektik bu konserde. Nitekim Wagner'in uzun soluklu legato cümleleri ile başlayan, gelişen ve sona eren enfes müziğinin yarattığı yumuşaak ortam Verda Erman aynı duygusal ve duşunsel duzeyde sürdurdüğu Chopin yorumuyla desteklemekteydi. Konserin ikinci yarısında Claude Debussy'nin "La Mer'M (Deniz) yer alıyordu. Şef Gaudin bu eserde bize Fransız izlenimci müziğinin bazı ipuçlarını gösterdı. Aynı ton, aynı ses üzerinde "crescendodecrscendo", yani sesin açılıp, buyuyüp yine kapanması, ince rubatolar, legato (bağlı) çalınanuflenen muzik cumlelerinin guzelliği gibi ayrınttlar kaynayıp gitmedi bu yorumda. Şef Gaudin, orkestranın severek, istekle, canla başka çalıştığını, ancak bin türlü teknik sorun yüzünden değerli prova zaraanı kaybına uğradıklannı bu nedenden eserleri istenilen titizlikte çalıştıramadığından yakınırken, teknik sorunların her hafta temcit pilavı gibi gundeme geldiğini de öğrenmiş. Gaudin pek şaşmış mesela prova saaü geldigi halde ışikçılann gelip ışıkian yakmamalanna. Çözum bulunamamasına daha da şaşmış tabii. Gaudin, bir de AKM'yi paylasan operamn ayn, orkestranın ayn teknik elemanları olmasına ve bu iki grup arasında koordinasyon kurulmamasına da bir o kadar şaşmış ve yadırgamış. Bazen duşunüyorum da dıyorum kı, "Sen mi daha iyi bilcceksin? Biiyuklerimiz bazı basil islere çözüm getimıiyoriarsa elbet bir bildikleri vardır. Çözum geldi mi işler tıkır tıkır yunır, sorunlan kim yaratacak o zaman peka Isveç Bandosu ta?" Kültür Servisi Isveç Dostluk Derneği tarafından düzenlenen Bankeryd Bandosu konseri 4 mavıs perşembe gunu saat 19.30'da Alarko Spor, Eğitim ve Dinlence Tesisleri'nde gerçekleşecek. Bankeryd Bandosu 19. yüzyıl ortalannda tngiliz maden işçilerinin bir araya gelerek oluşturdukları muzik turune, tsveç'te yaşayanların da ilgi duyması sonucunda 1960 yılında kuruldu. Adını, kurulduğu yer olan Isveç'tekı Vattern Gölu güneyindckı Bankeryd köyunden alan Bando, 30 muzisyenden oluşuyor. Her biri amatör olan muzisyenlerin birçoğunun eğitimi şef Agne Jansson tarafından veriliyor. GARFIELD jm DAVIES Vr^ aazıuAoı, BİR AUC. \ J > INTANBU KL'LTLR W S\NAT VAK11 I. ULUSLARARASIİSTANBUL TİYATRO FESTİVALİ TAR1H 19 Ma>ıs Cuma 20 Mayıs C.I«1 21 Masıs Pazar 11 Masıs Plesı 23 Mavıs Sılı ltilvan Denemc Tıv Gıigameş 20 3C Şehır Tıyaırosu Meraktısı Içın Şehır Tıvatrosu Menkhsı ivm 1 .\KM ODA TrYATm'KL | TAKSBl \\HNi.sl Devlet Tıvacrosu 20 30 Bır Khiın. Bır L>ü$ Devlei Tıvatrosu 20 30 Bır Kadtn, Bır Duş AST Suçsuzlar AST Su^suztar AST Suçsuzbr lugoslav ^etye 212 Demonı 20 3C Yugoslav Ateljt 212 Üemonı 20 30 Yunan Voiou Ti) Antıgone 20 30 Ktnt t)>urKuUn 2G 30 \unan Volou Tıv Yalnı/lınm C)vunf.akları Antıgone 20 30 tsielle Parvms 2C T<Z Kcnı OvurKulan 20 30 Mıw Ma^ırıda's V a Cv ' ^alnızİtjyn Ovuntaktan tsıelle Parsons C 3C Ktm OvuncuUn 2C 30 Yalnıziıj;ın Oyunı.jkUn ^chır Tıyatrosu L\ Kız Kardeş Devlei Tıvatrosu 20 30 Kım Korkar Haın Kuriîan 5 Şehır Tıvatrosu U^ Kız Kardeş 15CO/2C3C H\KI>ni slIUK TI'l 1931 MAYIS 1989 KENTlRnVAmM TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN ^^* 3 Mayıs VELİDEDEOGLU CUMUURİYET'TE.. 1 5 X / | 8 30 19*2 OE gUGUN, UHLU HUKU/KÇO MF YAZAR, ORP PGOF. H/FZI YELDET VELIOEOEOĞLU'NUM İLK X*Z/S/ CUM>ET SAZ£rE£/'A/t>E YAYIMLANM(ÇTI. AUKARA HUFAKÜLTeSİ'UI g/TieDlKTEfJ SO*llSA,po<TORA 20 5C 20 3C 20 30 Kent Oyunculan Şifık Yıldızları 20 30 Kem Oyunculan Şafak Yıldızlan 20 30 Kent Ovunculan 5alak Yddızlan 20 30 24 Mavıs itaİvan Deneme Tı\ Gılgam^ 2G İO Çar> 25 Mavıs Persli> Mavıs Cunu 27 Mavıs Claı 28 Mavıs Pızar 29 Ma\ıs Plesı İO Mavıs Sal, 31 Mavıs Çar, kil\in Deneme Tı> Gılgime^ 2C 3C İ£rAflt8UL HUKUfi PAKİJLTESİ'HE Ö68EVM Üf£. „ . OLMUÇTU. 1361 ANAYASASCNIH HAZIİSLANMASIM. PA ÖNEMü £OL OYMAYAU YELtDEDEOĞLU'MUfJ, 6t£C . LıKt£ MEDENÎ HÜIOJIC. KOMJSuM&Ata KimPLARl DİKKATt Ç£tCMEKT££>ie. 1944. 'D&V BU YAÜA, CUMHURJYST GAzeresi'Aioe YAY/MLAA/AM MA&U£LE« Rİ İSE, OVUN FttCıfîLE£.<NlM 8İLLUe.L4$:rt<S( '""""U^r YA2.llAK.Dlft. HUKJJKUM USTXJNLÜĞÜNE, APALETfN ^^WBAĞIMSIZL<G<NA /A/AVC/^ UHKLıeE YE /4Wyü«5Çt?iZrĞE &*ĞLILl6l,ONUN C>E6tÇMEY&J ILKELB&İPİK•• SEKRETERLER Thotrc A Vcnır 20.30 Mısafir • Telefona bakacak • Büro aletlerini hatasız kullanacak • Deneyimli, deneyimsiz Sekreterler aranıyor. 20 30 Thotre A Vcnır Mıufır 20 30 20 30 TURK KALP VAKFI Muayene, Laboratuvar, Röntgen Tel: 175 12 45 • 148 58 66 Devlırt Tıvatrosu 20 30 ^ehır Ttvatrosu Kım Korkar U«, Kı/ K*rde> Hatn Kuntan' 20 30 151 74 50/4 Hat Bücdcr 2 rti/K laso Safa lununden iıhaırn s a ı 10CO1800 arası AKfl gıscfcniKfcıı siıHcaknr AKrt C»s*n Tcl 15J •» &58O Vaıu/ Jtakczı Tcl 158 ?* 9t
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle