Katalog

Cumhuriyet Sahıbı Cumhunyo Matbaacılık vt Gazetecihk Türk Anonım Şırketı adına .Nıdfr ,\adi # Gencl Yayın Müdurü H n ı OnuL Muessese Müduru Eminc Işaklıgil, >azı Işlerı Müdurü Okı> G O H K I I , # Haber Merkra Muduru VılçiB Bayer, Sa>fa Duzenı Yöneımenr Ak Aaı, # Temsılcıler ANKARA: Akmcl T.n. İZMİR HiknKI Çctiabva, ADANA: Cttal B^tugıç. laanbul Haberlen Erhu Akyıldu, Dış Haberler Ergon Bıla. Ekonomı Catgu Tlırfcu, Küitür Cdd L'fter, Spor Danışmam. Abdnlkadir YuctlmM, Duzeltme Rrfik üurbaş, Ara^lırma: Şahia Alpay, lşSendıka. Ş«kI U Kcteacı, Yurt Haberlerı. Nccdcl Dotın, Dızı Yazılar K o n Çalrçkjjı, 9 Koordınalör Ahacl Koralsu, • Malı Islcn Eral ErİMt, • Muhasebe Bdcal Tfcner • BütçePianlama. Srvgi Osmubeşeo$hı % Reklanr Ajje Toru, Ek Yayınlar H«ljı Akyol • Idare Hincyia Girer, lşletme Ö«der Çelik, Bılgılslem Nıü l u L Basan vt Yaym. Cumhun>w Matbucılık « Guetecüık TA4. THrk Ocajj Cıd 39/41 34334 ln PK 246tsunbul Td 512 05 05 (20 hal), TdoL 22246 Fax. (I) 526 60 72 Bumiar Aakam Zıya Gokalp Blv [oJulap S. No. 19/4. Td 133 II 4147. TdoL 42344 Faı: (4) 1)3 II 41/428 • \imtr. H Zıy» Blv 1352 S2/3. Td. 13 12 30, TdoL 52359 F ı r (51) 19 53 60 0 A i u ı : InOnO Cıd 119 S. No: 1 K»l 1. T<± 19 37 52 (4 hat). Tdd. 62155, F u (71) 19 37 52 TAKVtM: 26 MAYIS 1989 tmsak: 3.38 Güneş: 5.31 Ögle: 13.06 Ikindi: 17.04 Akşam: 20.31 Yatsı: 22.15 Macaristan'cfaözgüryayınayönelen "Reform"Dergisitirujını 350 bine çıkardı Reform patlaması Hızlı birsiyasal değişimin yaşandığı Macaristan da Peter Töke'nin çıkarttığı "Reform"adlı magazin dergisi kamuoyunu dalgalandırıyor. Dergi çıktığıgünsabah 07.00'de satılıp bitiyor. Töke, "Bu ülkede bulvar basınıyoktu, ben bunu sağladım'' diyor. Derginin anketine göre Macarlann yüzde 60'ı Komünist Parti ve sisteme güven duymuyor. NİLGÜN CERRAHOGLIJ BUDAPEŞTE Macaristan^ da çok hızlı bir siyasal değişim yaşanıyor. Polonya ve Macaristan, Doğu Bloku'nda siyasal reformlann başıru çekiyorlar. Avusturya sınınndaki dikenli telleri söken Macaristan, Batı basınında "Demirperde Dogu'ya kayıyor" gibi başlıklara konu oluyor. Çok partı sıstemınin kabul edilip değışik partikrin kurulması Macar perestroykasının önemli bir adımı. 16 haziranda 1956 Macar isyanının şimdiye dek toplu mezarda bulunan fmre Nagy ve diğer önderlerinı görkemli bir törenle yeniden gömecek ve başlarına amt dikecek olan Macaristan, yeni değişimlere gebe. Sonbaharda yapılacak parti konferansında şu anda genel sekreter olan Karoly Grosz'un da görevden uzaklaştırılması ve Devlet Bakanı tmre Poszgay ve Başbakan Miklos Neraeth önderliğindeki radıkal reformculann Komünist Partisi'ne tamarnen egemen olması sözko Avrupa ütopyasına yeni adım AT işçisine toplusözleşme 1. rapora göre 1993 'te 12 ülkede A Tçalışanları BrükselKomisyonu tarafından sunulan için işkollarına göre referans ücret belirlenmesi, haftahk çalışma saatinde tavan saptanması, işsizliksigortası zorunluluğu ve A vrupaçapında sektörsözleşmeleri hedefleniyor. HADİ ULUENGİN BRÜKSEL Eger hayata geçebilirse, 12 AT ülkesi çalışanlannın 1 Ocak 1993'ten itibaren ortak bir "sosyal sozleşme"si olacak. Dığer bir deyişle, İrlanda tersanelerindeki kaynakcıyla Yunanistan'daki öğretmen, Danimarka'daki gündelikçi kadınla tspanya'daki doçent, aynı sosyal haklar ve aynı çalışma koşullarından yararlanacaklar. Bunun gerçeklesmesi için de topluluk ülkesi hukumetlerin, iş hayatıru ve sosyal sigortaları belirleyen milIi yasalan "standardize" hale getirmesi gerekecek. Söz konusu "sosyal sozkşme"nin uygulamaya konulması ise 1993 için hedeflenen "tek pazar" AT'sinin temel toplumsal kazanımım ve "Avrupa iıtopyası"nın büyük bir boyutunu oluşturacak. Ortak Pazar yürütme organı durumundaki Bruksel Komisyonu tarafından hazırlanan ve geçen hafta topluluk hükümetlerine sunulan 13 maddelik "sosyal sözkşmenin" ana özelliğini, bütun uye ülke çalışanları için asgari ortak paydalar getirmesi oluşturuyor. Bazıları zaten çeşitli AT devletlerinde geçerli olan sosyal yükümlülükler arasında, değişik ülke işgüçlerinin serbest dolaşımının sağlanması; işkollan için "referans ücretler" belirlenmesi; haftalık çalışma saati süresinde tavan bir rakam saptanması, işsizlik sigortası primlerinin zorunlu olması ve bu primlerin "insanca bir hayat yaşamaya yelecek dözeyde" hesaplanması; iş ve işveren temsilcileri arasında sözleşmeler yapılması ve bu sözleşmelerin sektörlere göre Avrupa çapında imzalanması; mesleki eğitimin genelleştirilmesi; işyerlerindeki sağlık ve emniyet önlemlerin arttınlması; çocuk ve gençlerin calıştırılmasında yaş sınırımn tespit edilmesi; emeklilik sigortasının her işkolu için genelleştirilerek "asgari ücretin" sağlanması; özürluler için imkânlar yaratılması Ukeleri yer alıyor. Belçika başkentindeki gözlemcilere göre Paris zirvesinde bu karann alınması ihtimali fazla. Ancak üye devletlerden bazılarının ortak bir "sosyal sözkşşmeyi" ilke olarak benimsemeleri, fakat kendi milli uygulamalannda değişikliği zorunlu kılacak aynntıb bir yeni belgenin hazırlanması için Brüksel Komisyonu'na yetki vermeyi reddetmeleri mümkün. Ağca 2001fi bekliyor ANCONA (AP) 1981 yılında Papa'yı vurmaktan ömurboyu hapis cezasına çarptırılan Mehmet Ali Ağca'nm cezasmdan iki yıl indirildi ttalya'nm Ancona kentinde savcının iyi hal yüzünden indirim yapılmasım istediği ve jürinin de onayladığı bildiriliyor. Ağca'nm cezasmdan her altı ay için 45 gün ve toplam 720 gün indiriidiği bÜdirildl Italya'da Omür boyu hapis cezası 30 yıL Ağca bu durumda 2001 yılında serbest kalabilecek. Horoz olimpiyatı ANTALYA (AA) Antalya'nm Gazipasa ilçesinde düzenlenen "Horoz Olimpiyatı" ve "Rahvan At Yanşlan" yann başlıyor. Horoz Olimpiyatı Düzenleme Komitesi Başkanı Mehmet Zamanoğlu, yaptığı açıklamada, yurdun her köşesindeki horozseverleri bir araya toplamak amacıyla geçen yıllarda düzenledikleri "Gazipasa Horoz Kırkpınarı"nı, bu yıl uluslararası davetlerle olimpiyata dönüştürdüklerini söyledi. Zamanoğlu, belediye plaj tesislerinde yapılacak horoz festivaline renk katmak amacıyla, 28 mayıs giinü de bir milyon lira ödüllu "Rahvan At Yanşlan"nm yapüacağını bildirdi. 4 hazirana kadar sürecek Gazipasa Horoz Olimpiyatları'nda, ilk üç dereceye girecek horoz sahiplerine altın madalya verilecek. Raform Derghl Siyasal eleşbnden Edwige Fenech'ın göğüslenne ve Lady Oı'nın gardırobuna dek uzanan gentş yeiYayıncı TökeReform 'un Genel Yayın Müdürü Peter Töke arkadaşı mız Nilgün Cerrahoğlu' na, Komünıst Partıa Genel pazelı bir yayın yapan Reform Dergisi, Sekreterı Karoly Grosz'un dergıyi görünce nasıl şoke oldujjunu anlatıyor. ülkede hızlı değişimin aynası gibi. rince kâğıt bulamadığımızı söylöyordum. Böylece hükümetig s a | ladıgı kâgıt arttı ve kasımda satışımız 150 bine çıktı." 13 hissedarlı dergi ilk 4 ayda başlangıç sermayesi olan 375 milyon lira üzerinden 270 milyon lira net kâr yapmış. Derginin hisselerinin bir bölümünü satm almak isteyen Alman basın devi "Springer", şimdiden Töke*ye işbirliği teklif etmiş. Kırmızısiyah renklerin hâkim oiduğu Avrupai görünümlü basım evinin içinde bir asma kat gibi yapılan ıkinci kattaki küçucük odasında kahve uzerine kahve içerek surdurduğümuz sohbet sırasında "Amacım sonbaharda saDşian 500 bine çıkarmak" diyen Töke eklıyor: "Biz 1 ^ milyon okura seçraen olmayi ögretiyonız. Bir amaamız da bu. Son 40 yıl içinde duşunmed*n oy veren kişiler artık seçim yapacaklar. Şahsen sistcmin çurumesine yaptığım katlu açısından da bu deneyimi çok olumlu buluyornm." "Sivasi açıdan oldukça iyimserim" diyor Töke, "Eylül y» da ekime dek beklenmedik bir gelişme Ue karşılaşacağıniızı sanmıyorum. Fakat ekonomi açısından çok kötümserim, çunkiı durum göriındnğünden daha kötn. Muhalefet gnıplan ekonomiye hiç agırlık vermiyorlar ve yalnız siyasi reformlarla uğraşıyorlar. Oysa acil bir önlem paketi alınması şart bence. Şimdi en önemli sorun, Batı sernıayesini ulke>« çekmek. Oysa Batılı sermaye istikrar istiyor. Karşılaşılan açmaz bep bu oluyor. Batı, değişimi ve donüşumü destekliyor. Fakat aynı zamanda da güven istiyor. Batılı politikacılar. tesvik ediyorlar, para vermiyorlar. Bizirn ise şu anda Marshall Planı gibi somut bir destege ihtiyacımız sayıyı Bndapeşte'dc yapılan uluslararası Ekim Fnan için hazırlattım. 80 bin satmayı hedefledim. Şapkalannın ve lişörtlerinin ustunde "Reform" >szan guzel genç kızlara mini etekler giydirdim ve bu kampanya ile ilk hamlede 30 bin sattım. tkinci sayida bu rakam 100 bine çıktı. Bir iki sa>ı sonra dergi yayınını birkaç hafta için kestim. Herkeste 'Neden Reform çıknuyor?' diye bir endişe başladı. FVankfurter Algemeine Gazetesi konoya büyıik bir makale ayirdı. Herkes sorunun ardında siyasi bovul anyordu. Konu Macar Televizyonu'na yansıdı. Ben yete Taşıma sııyla sanat LALE FİLOĞLU T Bir yumurta dolusu ya da bir bardak dolusu suyu Belgrad ormanlanndan Yerebatan Sarayı'na taşımak "sodan bi i ş " gibi görülebilir. Atlarsın taksiye ya da otobüse, bilemedin minibüse "pat" Unkapanı'ndasın. Ama onlar böyle yapmadılar. Belgrad ormanlanna dalıp göle vardılar. Sonra yumurtalannı, deniz simitlerıni, küplerini, testilerini, bardaklarını, hortumJarını, musluklarıru, pet şişelerini, kamışlarını, sungerlerini, oyuncak labancalarını ve koyun bağırsaklarını suyla doldurdular. Sonra yurumeye başladılar. tstanbul'un uzak diyarlarından, derelerınden tepelerinden geçtller. Her adımda "Su Masalı"na bir satır daha ekleyerek... "Oyuncak tabancaymış, bağırsakmış, muslukmuş... Banlar da ne? Su taşımak da neyin nesi?" diyenler pek de haksız sayılmazlar. Işin masal tarafını bir kenara bırakırsak mesele şu: tsviçre'de Wetzikon Kultur Fabrikası'nda çalışmalannı surdüren yedi sanat çı, resmi kultur kuruluşu ProHelvetia'dan destek alarak Türkiye'ye gelir. Sanatçıları Türkiye'ye davet eden ise yaşamının bir bölumünü yine bu fabrikada geçirmiş olan Faik Önder'dir. Bu arada işin bir de Türkiye'de gelişen yaru vardır. Faik önder'le çalışmalannı surdüren bir grup Türk, kendilerine "BarbArt" adını verirler. Ancak grup dışı çalışmalarda bu adı kuîlanıp kullanmama konusunda kararsızlık çekerler ve şimdilik bu ismi bir kenara bırakırlar... Deneysel çalışmalannı yarından itibaren 4 hazirana kadar bu binada sergileyecek olan grup üyelerini Belgrad ormanlanndan Unkapanı'na yaptıklan "Saka ProjesiSu Masalı" yürüyüşü sırasında tanımaya çalıştık. Bir hafta önce saat O5.3O'da Valide Bendi'nde başlayan yürüyüşün ilk bölümu akşam saat 18.00'de Alibeyköy sırtlannda sona erdi. 12 saatlik yurüyüşte tstanbul'un Biminden söz eden Meyer, Turkiye'de sokakta yapılan küitür etkinliklerine insanların kolaylıkla katıldığım, İsviçre'de ise sadece çocuklann bunu yapabileceğini söylüyor. Suyunu rulo yaptığı bir hortumun içinde taşıyan Pedro Kobler ise daha çok enstrümansız müzik yapma peşinde. Duyduğu bütün sesler onu yakından ilgilendiriyor. "Özellikle" diyor. "sattolann sesleri. Bunlan İsviçre'de duymanın olanağı yok." Belgrad ormanlannda sırasıyla joging yapanlann, atlı Çingenelerin ve piknikçilenn arasından geçerken Jorg Lenziinger'in yanına yanaşıyoruz. Jörg, belinde su dolu bir deniz simidi, elinde ise bir kutu mavi boya taşıyor. Akhna geldikçe bu eylemin su izlerini gelecek kuşaklara bırakıyor. Saat sabahın dokuzu olduğunda biz de Kemerburgaz köyflne varıyoruz. Bu kez konuştuğumuz Rolf Konrad. Önce yumurtamn içindekini midesine boşaltan, sonra içini taşıyacağı suyla doldurup sırtındaki çubuğa bağlayan Konrad da Türklerin sıcak kanlı olduklannı belirttikten sonra "Bizfan için 'Yedi buzdolabı geldi' dedüer. Ama biz buzdolabı degiliz" diyor. tnsanlar hakkında genelleme yapılmasına çok bozuluyor. Köyden rehberimiz Çarli'yle birlikte ayrıldığımızda Rosban IiosJ'nin yanındayız. Roshan, grubun en ilginç "taşıyıa"lanndan biri. Çünkü suyunu bir koyunun ikiüç metrelik bağırsağı içinde taşıyor. Roshan, eli yoruldukça rulo yaptığı bağırsakları başına koyarak bir Afrikalı kadın edasıyla yunıyor. Araç olarak bağırsağı seçmesinin nedenıni de "Bağırsak da su gibi doğal ve organik" diyerek açıklıyor. Yüruyuşun en zor olan Marava kemerlerini ufak tefek sıyrıklarla atlattıktan sonra Faik ö n der'le konuşuyoruz. Faik Önder, suyunu arada bir unutup ağzına götürdüğu bir bardakta taşıyor. Önder, "Taşıdığımız şu snynn sanat olduğunu ileri sürmuyoruz. Biz sadece su sorununu dile getirmek için de yüriımuyoruz. Gölde durdugunda anlamsız olan, ancak ba yunıyusten sonra birim için ayn bir anlam kazanacak olan suyun bize kazandırdığı boyutlar önemli" diyor. Grubun en ağır işçisi ise Werner Casty sayılabilir. Omzunda taşıdığı tahtanın iki ucunda 34 kilo ağırlığında su var. Istanbul Tabip Odası güvenlerıni tamamen yıtırmiş durumda. Gerçek anlamda serbest seçımlerde iktidardan duşmesi kaçınılmaz olan Komünist Parti, aynı zamanda hızlı bir uye kaybı içinde. Şimdi 600 bin üyesi bulunan partı, son bir yıl içinde uyelerinın dörtte birini yitirmiş. : Sakaprojesi. Yaptlan iş: Belgrad ormamndan çeşitli araç gereçleyürüyerek Yerebatan Sarayı 'na su taşımak. beiirtiiiyor. KtUtlanlar: îsviçre Wetzikon Küitür k u once yapuğı bir ' amuoy' Fabrikası Sanat Grubu ve bazı Türk sanatçılar. yoklamasının sonuçlarına gore j : Sanatı sokağa taşımak ve halkla değişik Macarların yuzde 6O'ı Komünist Parti'ye ve mevcut sisteme olan iletişim yollan denemek. Reçete denetimi kararıgeri alınsın9 Haber Merkezi Istanbul Tabip Odası, Maliye Bakanlığı'na bir çağrı yaparak 1 haziran tarihinde uygulamaya konulacak "eczacılann hekim recetelerini denetlemesine" yönelik karannı "geri" almasını istedi. Istanbul Tabip Odası, 24.5.1989 tarihinde tstanbul ilinde çalışan serbest meslek sahibi hekimlerle toplantı yapüdığım belirterek, Maliye Bakanlığı'nın 10 mayıs tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan hekim reçeteleri konusundaki karann kaldınlması istendi. Konuyla ilgili bir açıklama yapan oda yetkilileri, hekimlerin her zaman vergi denetimine açık olduğunu, muhasebe defterlerinin, serbest meslek makbuzlannın her zaman denetlenmeye hazır durumda bulunduğuna dikkat çekerek, özetle şu görüşe yer verdiler. "Hekim recetesi Ue vergi kaçaklanmn onlenmesi son derece hayali bir uygulamadır. Bu uygulama, bekimlik hizmetinde sadece kaos yaratacakbr. Reçetenin hasta ile hekim arasında mahremiyet belirten bir belge olması lazımdır. Hekimin eşine, çocuğuna, ana ve babasına, yakın akrabasına bbbi deontoloji nizamnamesine göre meslektaii hekirae yazdığı recetelerden ücret alamayacagına göre ve yine kontrole geien, acil gelen, fakir olan hastalardan öcret alamayacağına gore reçete ile vergi denetimi nasıl yapılacakbr? Hekim eşittir ucret demek dcğfldir. Bunun özeüikle arbk bflüıcine erişilmesi lanmdır." 6 Karadeniz'e feribot TRABZON (AA) Yaklaşık 8 aylık aradan sonra mayıs ayında yeniden başlayan Istanbul Trabzon feribot seferleri, bölgeye olan turist akınına büytik katkı sağlıyor. Denizyolları işletmesi Acentesi yetkililerinden alman bilgiye göre pazartesi günleri Istanbul'dan kalkan ve çarşamba sabahı Trabzon limanmda olan "Istanbul" feribotunun yolcularımn 100150'sini yabancı turistler oluşturuyor. Bölgeye gelen yabancı turistlerin önemli bir bölumü bir hafta çeşitli tarihi yerleri gezerek konaklama yaptıktan sonra tekrar feribot ile geri dönüyorlar. Reform Dergisi Peter Töke'nin soyadı Macarcada "sermaye" anlamına geliyor. Bu adın hakkını veren girişimci Töke, eski bir butikten çevrilmiş 180 metre karelik bir basımevinde 25 kişilik bir ekiple Macaristan'ı birbirine katan "Rtform" Dergisi'ni çıkarıyor. Edwige Fenech'in cömert dekoltesi, Leydi Di'nin gardırobu, Avusturya alışveriş seferleri için ıpuçlan ve can alıcı siyasi haberleri bir iraya getiren "Reform", Macaristan'daki son tabulan da kırıyor. Polonya'da geçen hafta Dayanışma'nın çıkarttığı "Gazzetta" dan sekiz ay önce bayilerde yerini bulan "Reform", Doğu Bloku basın tarihinde gerçek anlamda çığır açan yayın organı olarak görulüyor. Açıktan açığa parti liderlerine ateş açmasa da "Reform", Komünist Partisi'ndeki tüm görevlerinden alınan Jaaos Kadar hakkındaki yeni değerlendirmeler ya da Sovyet askerlerinin Macanstandakı partı devlerini talan etmesı gibi her konuya girebiliyor. Bu hafta tirajını 350 bine (macaristan'ın nufusu 10 milyon) çıkaran dergi, daha perşembe günleri piyasaya çıkarken sabah 07.00'de satılrruş oluyor. Bayiler, bir nushasına birkaç misli para ödemeye hevesli muşterilere önceKimi isimlerin çıktığı, yeni den birkaç kopya ayınyoriar. Geçmiş sayılar ise eş dost arasında el isimlerin eklendiği Türk grubu ile îsviçreliler bir sure önce Deneyden ele dolaşıyor. sel SanatMultirnedia Evi'nde (Beyoğlu Kuçükparmakkapı Sok. Grosz şok oldu No. 23) biraraya gelerek ortak Bu işe el atarken Komünist Par projeler üretmeye koyuldular. ti Genel Sekreteri Karoly Grosz Amaç, her türlü kultur projesine dan haftalık bir ekonomi dergisi açık olarak kurulan bu binada, çıkarmak için izin alan Töke, so üretilen projeyi en iyi şekilde ifarularımızı yanıtlarken "Reform" de edecek araca ulaşmak. un öykusünü şöyle anlatıyor: "Dergiyi gördiikten sonra şoke olan Grosz, benimle bir sure konuşmadı ve ilk aylarda Komünist Parti'den kimse dergiye söyleşi vermedi. Fakat ben hiçbir zaman sıkıcı bir ekonomi dergisi yapmayı duşunmemişüm. Neticede insanlara yalnız istediklerini satabilirsiniz. Pazarın kuralı bu. Bu ülkede bir bulvar basını yoktu. Ben de bu duşunceden hareket etttm." Macaristan'ın yeni girişimci sınıfının özgün örneklerinden biri olan 44 yaşındaki dinamik "girişimci" ile görüşmemiz bir çevirmen vasıtasıyla surüyor. Macarcadan başka hiçbir dil konuşmayan Töke, "Bir genel yayın mudurii bulmak en buyuk sorunum oldu" diyor ve sözlerine devam ediyor: "Astronomik rakamlar önermemc ragmen, kimse şimdiye dek eşi görulmemiş bir basın organında sorumlu bir gorev almak istemedi. Çaresiz işe ben kendim soyunmak mecburiyetinde kaldım. tlk Porno kaset satışları ANKARA (UBA) Cezalann da porno kaset satışını etkilemediği ve porno kaset satışmm çığ gibi buyüduğu belirlendi. Ankara Emniyet Mudürlüğü Basın Biirosu film sansür masasından geçen sene porno kaset satanlara 149 milyon lira ceza kesilirken 1989 yılının ilk 5 ayında kesilen ceza 190 milyon liraya yukseldi. Ankara Emniyet Mudürlüğü film sansür masası yetkilisi, Ankara içinde faaliyet gösteren 19 video kulübünde ve diğer umuma açık yerlerde toplam 79 adet porno film kaseti ele geçirildiğini ve bu kasetler nedeniyle toplam 190 milyon lira para cezası verildiğini söyledi. Su masalından kalacak mavi izter. zans döneminden kalma eski su yolu izlendi. Ellerinde ISKl'den aldıklan izin kâğıdıyla suyun yaşamımızdaki önemini dile getirmek için saatlerce yurüyen 16 kişi için ister çılgın, ister deli, ister matrak deyin. Ama "sanatı sokağa taşımak" sözünü ettiklerinde bir durmak gerek. Çunkü amaçlan insanlarla iletişim kurmaksa, bunun birçok şeklini bu yürüyüş sırasında gerçekleştirdiler. tnsanlann en kolay ilişebildiği kişi ise yol boyu sırtında su tabancaları, oyuncak balıklar taşıyan Anna Meyer oldu belki de. Her gittiğimiz yerde çocuklann odak noktası olan Meyer, yapıtlannda daha çok Kitch estetiğini ön plana çıkartıyor. Sırtında taşıdığı tum plastik oyuncaklar da bu düşuncenin ürunleri bir bakıma. İnsanlarla iletişim kurmanın öne Adana Tabip Odası Başkanı Dr. Nejat Yayaoğhı, reçete uygulamasımn otokontrolu sağlamayacağını öne sürdü. Yaycıoğlu, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Adana'daki hekimlerin en az 7 reçete taşımak zorunda kalacağına dikkat çekerek şunları söyledi: "Reçete kontroUeri ile ilgili teblig, acemice hazırlannuştır. Vygularaada buyuk guçlukler doguracak bu tebliğin, Saglık Bakanbğı'nın göruşü alınarak hazırlanması gerekirdi. Tebliğe göre Adana'da gorev yapan bekimlerin, uç özel hastane de dikkate alınırsa, kendi adlanna en az 7 reçete taıGrubun en ilginç su taşıyıcısı Rosha, suyu Afrikalı edasıyla ba şımalan gerekir. Bu bir zulnmdür. şınîh üstunde sanlı koyun bağırsağında taşıyor, çünkü "bağırsak su gibi doğal Aynca oto kontrolü sağlayacağını sanmıyonım." ve organik". Su masalı projesını "çevredekıler' ılgıyle izledıler. TRTde dil barajı indi ANKARA (AA) TRT son açtığı radyo TV yardımcı prodüktörlüğü ve stajyer muhabirlik sınavındaki yabancı dil barajını, tngilizce eğitiminde uzmanlaşmış bir kuruluş olan British Counsil'in uyarısı üzerine ındirdi. Daha önce yüzde 70 olarak ilan edilen ve 40 soru üzerinden 28 doğru yanıtla ulaşılabilen baraj, yüzde 52.5'e indirildi. British Counsil dil uzmanları yüzde 70 barajın yüksek olduğunu, sorulann düzeyi gözönüne alındığında yüzde 50 başan düzeyinin yeterli sayılabileceğini bildirdiler. Sınava katılan 2 bin 500 adaydan 21 soru yapabilenler baraja ulaşacaklar. Tfeşillerden bilgîsayar ağı Bünyada çevre kirlenmesine karşı bilgi akışı ve haberleşmeyi güçlendirmek için, "Green Net" Yeşil bilgisayar ağı oluşturuluyor. Kâr amacı giitmeyen bu ağ, çevre sorunları konusunda önemli bir adım. Dış Haberler Servisi Çevre, barış ve insan hakları konulu ulusal ve uluslararası örgütler, elektronik kitle haberleşme sisteminden yararlanarak dünya çapında bir ağ oluşturdular. Haberi veren haftalık Alman "Der Spiegel" dergisi, "altemaör' örgutlerin hızlı bilgi alış verişinde bulunmak, müttefik gruplarla ilişkiye geçmek, yerel olaylardan arunda haberdar olmak ve çeşitli eylem ve toplantı duzenlemek için kurulan bilgisayar ağını hızla geliştirdiklerini belirtiyor. Bilgisayar ağının Avrupa kanadının kurucusu, ismini bir bilgisayar kısaltmasından alan Mitra. Bundan yaklaşık iki yıl önce, Londra'da kurulan merkezin başında bulunan 29 yaşındaki Mitra, posta aracılığıyla sürdürulen haberleşme hem zaman hem de para açısından büyük harcamalara neden olunca, çalışmalannı daha rasyonel, daha güvenilir ve de daha ucuz bir şekilde biçimlendirmek istemiş. Bir dost bilgisayar firmasımn yardımı ve yoğun çabalar sonucu, 1987 yılının sonbaharmda "Greennet" (Yeşil Ağ)'ın Avrupa'daki "kâr sistemine dayanmayan" ilk bilgisayar servis işletmesi kurulmuş. O günden bu yana Londra'mn East End'indeki bir büro katında uç kişilik bir ekip, "banş ve çevre hareketini, hukumetlerin, orduların ve çokuluslu şirketlerin sahip olduklan kitle haberleşmesinden aym oranda yararlandırmak" şeklindeki kuruluş amaçlan doğrultusunda faaliyet gösteriyorlar. Hem de buyük bir başarıyla. "Greennet"e 600*u aşkın gTup ve tek tek kişi "bağlanmış" dunımda. Her ay bu sayıya 100 kişi daha ilave oluyor. Haberleri, bildirileri ve önerileriyle "Greennet" tartışmalanna katılıyorlar. Tartışma konuiarı AIDS konusundaki son gelişmelerden, Avrupalı firmaların Güney Afrika'daki yatırım planlarına dek uzanıyor. Uluslararası Af Örgütu, "Friends of the Earth International", "Greenpeace" ve hemen hemen tngiltere'deki tüm banş inisiyatifleri "Greennet"in müşterileri arasında bulunuyor. "Greennef'in çalışma sistemi "electronic mailbox" şemasına uygun olarak inşa edilmiş. Her kullanıa kişisel bir koda sahip. Kendisine gönderilen mektuplar elektronik posta kutusunda depolanıyor ve yalmzca kod sahibi tarafından okunabiliyor. "Greennet" ağı dışındaki ilgililere mektup ya da basın açıklamalan postanın uluslararası teleks ağı ya da telefaks sistemıyle de gönderilebiliyor. Kütük ismi güvencede ANKARA (ANKA) Yargıtay Üçüncü Hukuk Dairesi, nüfus kütüğüne geçmiş isimler aleyhine, "Türk milli kültürüne, örf ve âdetlere" aykınlık gerekçesiyle iptal davası açılamayacağmı hükme bağladı.