25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/12 26 NÎSAN 1989 OzaPın banş atağı tartışılıyor DEMIREL Özal, DYP'den korkuyor Başbakan Özal'ın önceki gece TÜStAD toplantısında "Tecrübe ettiğinizi bir daha tecrübe etmeyin" demesi üzerine DYP lideri Demirel, "Ne yapsın büyük sıkıntı içinde. Sağa sola sataşacak. Tüm korkusu DYP'dir. Japonya'da bile rüyasına DYP girmiştir" dedi. Ekonomi Servisi Başbakan Turgut Özal'ın önceki akşam TÜSİAD yemeğinde, sorulan cevaplarken Doğru Yol Partisi Genel Başkanı Demirel'i ima ederek "denenmişi denemeyin" biçiminde konuşmasına Demirel'in yanıtı, "Adam ne yapsın? Büyük sıkıntı içinde, sağa sola sataşacak. Bizim karnemiz temiz" oldu. DYP lideri Demirel, Başbakan'ın kendisiyle ilgili sözleri hakkında görüşlerini soran Cumhuriyet muhabirine şu karşılığı verdi: "Çok sıkıntısı var. Memleketi yakmıştır, kendisi de yanmıştır. Tüm korkusu DYP'dir. Japonya'da bile rüyasına DYP girmiştir. Yüzde 75 enflasyon, yüzde 3 kalkınma hızı, sanayi yüzde 1.9 geride. yüzde 21.75 de sırtında yafta, ne yapsın, sağa sola sataşacak. Bizim karnemiz temizdir. 8 yıldır hem ekonomi hem de siyasel ve idare elinde. Biz 1989'da ondan 1 milyon fazla oy aldık. Nerede konuşuyor?" Önoeki gece istanbul Etap Marmara Oteli'nde TÜStAD tarafından \erilen iftar yemeğine dört bakanı ile Merkez Bankası Başkanı ve Hazine Dış Ticaret Müstesar Vekili'nden oluşan bir ekiple katılan Başbakan Turgut Ozal, toplantının sorucevap bölümunde, Kastelli örneğinde vatandaşlann para batınşmı hatırlatarak Demirel'in yukarıdaki cevabı vermesine yol açan, "tecnibe ettiğinizi bir daha tecrübe etmeyin" sözlerini sarf etmişti. Bakalım Başbakan dediğini yapacak mı? İJnlü işadamı Vehbi Koç, Başbakan Özal'ın enflasyonun yüzde 50'lere, hatta yüzde 30'lara çekileceğini söylediğinin hatırlatılması üzerine "Herhalde ben orada uyumuşum, sizin kadar iyi dinleyememişim. Ben duymamışım, Koç öyle diyor diye yazın" dedi. MERAL TAMER TÜSİAD'ın Başbakan Turgut Özal'a verdiği iftar yemeğine ünlil işadamı Vehbi Koç da katıldı. Yemekte Başbakan'ın yanında oturan Vehbi Koç, konuşmalan da sonuna kadar dikkatle izledi. Vehbi Koç, acaba Başbakan'ın konuşmalarından nasıl bir izlenim edinmişti. Bunu öğrenmek amacıyla kendisini aradık: Sayın Vehbi Koç, Başbakan'ıa dünkü konuşmasını nasıl buldunuz? KOÇ Enflas>on konusunda, yatınmlar konusunda, kendisinin ne yapmak istediğini izah etti. Başbakan'ın açıklamalanndan ikna oldunuz mu? KOÇ Anlaşılan seçimleri kaybettiğinden dolayı epey ders almış. Şimdi daha yumuşak, daha yapıcı yaklaşıyor meselelere. Başbakan diin gece bir yandan piyasayı canlandıncı onlemlerden, diğer yandan da enflasyonu aşagı çekmekten söz etti... Ekonominin bugünkü koşullannda sizce bu mümkün olabilir mi? KOÇ Bu sorunun cevabını Sayın Başbakan'ın kendisine sorun. Peki şöyle sorayım efendim. Başbakan kapasitelerinizi arttınn. Piyasa canlanacak, kendinizi buna göre ayarlayın dedi. Siz Koç Grubu olarak bu tavsiyeye uyacak mısınız? Kapasitelerinizi arttıracak mısınız? KOÇ Kapasiteleri arttırması kolay, ama bakalım sayın Başbakan dediklerini yapacak mı? Eğer söylediklerini yaparsa, piyasa da açılır. Piyasa açılırsa ve bu arada işçilere ve çiftçilere de para verilirse enflasyon ne olur? KOÇ Ben de Başbakan'ın söylediklerini herkes gibi dinledim. (Gulerek) Toplantıya katılan diğer işadamları ne diyor? O zaman şöyle sorayım. Başbakan yıl başından yıl sonuna 12 aylık enflasyonun yüzde 50'ye inecegini, hatta mayıstan mayısa 12 aylık enflasyonun yüzde 3035'lere çekilebileceğini söyledi. Size göre bu rakamlar gerçekçi mi? KOÇ (Uzun uzun güldükten sonra...) Ben bunları duymadım! Nasıl duymazsınız... Sayın Başbakan üzerine basa basa söyledi. O arada size baktım. Siz de dikkatle dinliyordunuz... KOÇ (Yine kahkahalarını tutamayarak...) Herhalde o arada ben uyumuşum. Sizin kadar iyi dinleyememişim. Ben duymadım. Koç öyle diyor diye yazın... VEHBİKOC NEDEDHER? Boyner: Başbakan tüm iş âlemini ve özel sektörü ciddiye aldığı mesajını verdi. Gezgin: Ciddibir ekonomik modelle, herkesin gonlünü almak ne ölçüde bağdaşacak? 'Gönül almaya çalıştı' Ekonomi Servisi Başbakan özal'ın önceki gece Istanbul Etap Marmara Oteli'nde işadamlarıyla iflarda bir araya geldiği toplantının değerlendirmesini yapan işadamları, başbakanm özel sektörü ciddiye aldığı, geçmişte olanlardan ders alındığı, herkesin gonlünü alma çabası içinde olduğunu belirttiler. TÜSÎAD Başkanı Cem Boyner, Özal'ın dört yıldır ilk kez TÜStAD'a geldiğine dikkat çekti. özal'ın bakanlan ve ekonomi kurmaylanyla birlikte katıldığı toplantı hakkında şu görüşler belirtildi: TUSIAD Başkanı Cem Boyner • m • U£ mrm Başbakan Özal 4 yıldır TÜSİAD'a gelmemişti. Geldiğine çok memnun olduk. Bu, aslında sadece TÜSİAD'a dönük değildir. Başbakan'ın tüm iş âlemini ve özel sektörü ciddiye aldığını gösteren bir mesajdır. Bu toplantıda zaten uzun vadeli kararlarla ilgili açıklamalar beklemiyorduk. Ama bizce Başbakan ekonomiyi sadece kamu olarak görmediğini, işçileri, çiftçileri, sanayiciyi dinlediği, çeşitli kesimleri ciddiye aldığı mesajıru vermek istedi. Başbakan sanayiyi rahatlatacak ve uretimin artmasını sağlayacak bazı önlemlerin ipuçlannı verErez: di. Ama ancak aysbergin ucunu gösterdi. Sanırım TÜStAD önümuzdekj günlerde her hafta bir dizi önlem peşbaşkanmın peşe gelecek. Aklın yolu birdir. Başbakan Özal'konuşması ın talep kısarak enflasyonu düşurmek yerine arzı arttırarak düşurmek fiİcrinde olduğu izlenimini alnın altınc imza atarım. dım. kendi mantığı içinde tutarlı. Geçmiş uygulamalardan ders aldığı intibaını vermeye çalışan, salona hâkim olan bir konuşmaydı. "Meseleleri sadece kendi bildiğimiz gibi değil, sizinle birlikte, diyalog içerisinde çözeceğiz" imajını vermek istiyordu. Enflasyonla ilgili olarak verdiği hedeflere ulaşıp ulaşılamayacağını zaman gösterecek. TOBB Yönetim Kurulu iiyesi Hasan Denizkurdu: Gelişmiş ülkelerde siyasi iktidarların gelmesi ya da gitmesiyle uygulanan ekonomik politikalar değişmez. Istikrar sözcuğü yanlış anlaşılmaktadır. Siyasi iktidarlar değişse bile ekonomik uygulamalar değişmez, bu bir istikrardır. Ancak bizde şaşırtıcı olan şudur: Söylenen ya da ahnan kararlar hemen değiştirilmektedir. Sayın Başbakan'ın bizlere kredi faizlerinin yüksekliğinden bahsederken söyledikleri ile önceki akşam söylediklerine baktığımız zaman çok fark görüyoruz. Kredi faizlerinin maliyeüni yiikselten devlet payının çok olduğunu biz söylerken bize küçülün diyen Başbakan şimdi kendisi bu fikre sahip çıkıp bize büyüyün diyor. Anlamak mümkün değil. 26 Mart öncesi söyledikleri ile şimdi söylediklerini karşılaştırınca şaşkına dönüyomz. Artık ortaya bir inanç sorunu çıkmıştır. özal ise yeni İSO Başkanı Numllah Gezgin bir şey Sayın Başbakan'ın TÜSİAD'daki konuşması, söylemedi. herkesin gonlünü almaya dönük bir konuşmaydı. Ama ciddi bir ekonomik modelle herkesin gonlünü akna esprisinin ne ölçüde bağdaşacağını hep birlikte göreceğiz. Başbakan geçmiş uygulamalardan ders aldığı intibaını vermeye çalıştı. İTO Başkanı Yalım Erez Ben, TÜSÎAD Başkanı Cem Boyner'in iftar ye Sayın Başbakan'ın hangi sözüne inanacağımızı bimeğinde yaptığı konuşmayı çok beğendim. Konuş lememekteyiz. Hangisi doğrudur kestiremiyoruz. marun altına imzamı atarım. Başbakan özal ise yeni bir şey söylemedi. Güven bunakmı doğmuştur. Bu saatten sonra stoklannı eritemeyen sanayici nasıl kapasite arttıracakTÜSİAD eski Başkanı Ali Koçman tır? Bu sorunun yamtı yoktur. Bu ytlzden herkes Genel olarak olumlu bir toplantıydı. Başbakan bekliyor şaşkın bir halde. Sorular ve cevaplar Gece yarısına kadar süren toplantının sorucevap bölümünde Başbakan Turgut Özal önce, tbrahim Üzümcü'nun, "Her şeye teşvik verilmesi aslında hiç leşvik verilmemesi anlamına gelmez mi" şeklindeki sorusuna karşılık olarak teş\ ikleri yeniden ele alarak hem azaltacaklarını hem de basitleştireceklerini söyledi. Özal, Cüneyt Zapsu'nun, kalp ameliyatı geçirrnesine karşılık ekonominin iplerini yeniden eline aldığını hatırlatarak bu durumu ne kadar surdürebileceği, bir erken seçim düşunüp düşünmediği yolundaki sorusunu ise şöyle yanıtladı: "Bizim şu anda, yakın bir gelecekte, ne düşüncemizde ne de hayalimizde bir erken seçim yoktur. Bunu herkes bo>le bihin. Bugün belediveler bizden alındı. Buna di>eceğim hiçbir şey yok. Hatta bizim için hayırlı olmuştur. Gurura kapılanı, kibire kapılanı Allah da, kul da sevmez. Kendim için söyleroiyorum, ama belki biz de çok gurura kapıldık. Belki çok tıizmet yaptılar, ama insanlarla ilişkilerini sıcak tutamadılar. Aslında kavbettiğimiz bu seçim onumüzdeki seçimde iktidar şansını bize verir. İktidara gelebilecek bir parti şimdi beledijelerde iktidar oidu. Vatandaş şimdi çok iyi mukavese yapacaktır Bu seçimi kaybetmeseydik belki de iktidara gelme şansını hiç bulamayabilirdik. Bunları da 'Kendim için bir şey istiyorsam namerdim' diye demhorum. 55 yaşında tesadüfen siyasi hayata girdik. Askerler idareye el koydu. Bize birlikte çalışma teklif ettiler. Sonra göreve başladık. Adnan Başer Kafaoğlu bizim altınuzı oyuyor. Kastelli faciası oldu. Bu her serbest ekonoraide olur. Çok kimse parasım kaybetti. Biz de istifa ettik. Ekonomi politikası değişti. Bunun faturasını da 84'te ödedik. Aslında Kastelli bir enteresan hadisedir. Seneler sonra Kastelli yeniden ortaya çıktı. Insanlar aldanıyor. Ona para verip batıranlar gene para verdiler. Kastelli gene battı. O zaman büyük güriiltüler çıkmıştı. Biz, 'Bu kez sesinizi çıkarmayın. Buraya para yatıranlar vergi kaçıranlar olabilir' dedik. Onun için enteresan bir hadisedir. Tecrübe ettiğinizi bir daha tecrübe etmeyin." Özal, Hüseyin Bayraktar'ın kıyılarda yer alan Hazine ve Orman îdaresi'ne ait arazileri kat karşılığı turizme açmayı düşünüp duşünmedikleri yolundaki sorusunu da şöyle cevaplandırdı: "Biz turizmi geliştirmek ıstıyoruz, ama İspanya'nın düştüğü hataya da düşmek istemiyoruz. Kıyılarımjzı beton yığını haline getirmek istemiyoruz. Eğer beton yığını haline getirirsek bugün turist gelsin denirken yarın gelmesin diyen nesiller gelebilir. Bu düşüncemizin bir örneği Gökova Körfezi'dir. Orada inşaata izin vermiyoruz. Daha önce izin almış olanlara da başka yerler göstereceğiz. Turizmde buna dikkat etmek zorundayız." Başbakan Özal, TÜSİAD'ın verdiği iftar yemeğinde sorucevap bolümüne geçmeden önce, yaklaşık birbuçuk saatlik uzun bir konuşma yapmıştı. İktidara Koçtan espriler TÜSİAD'ın iftar yemeöinin en renkli sıması \tehbi Koç'tu Salona girdıği andan itibaren neşelı ve esprili Protokol masası Gerek Başbakan'ın gerekse TÜSİAD'ın ağır topjarı protokol masasında bir araya geldiler Soldan sağa: görunen Koç, bir ara (soldan sağa), İSO Meclis Başkanı Ibrahım Bodur.TOBB Başkanı Ali Coşkun, İSO Başkanı Nunıllah TÛSIAD Yüksek Istişare Konseyi Başkan Yardımcısı Rahmi Koç, TUSIAD Başkanı Cem Boyner, Devlet Bakanı Güneş Taner Gezgin ve TÜSİAD eski başkanlarından Ali Kocman'ın (en sagda) bulunduğu masaya gelerek sohbete katıldı. (ayakta gözlüklu), Başbakan Ozal. Vehbi Koç, Maliye Bakanı Ekrem Pakdemirlı geldiklerinde ekonomide hangi değişiklikleri yaptıklannı uzun uzun anlatan Özal, ekonomiyi piyasa kurallarına göre işler hale getirdiklerini söylemişti. Özal konuşmasında işçiye enflasyonun üzerinde zam vereceklerine, çiftçiye de peşin ödeme yapılacağına değindikten sonra, yaz aylarında bu çen,evede piyasaya ek bir para çıkacağıru vurgulayarak özetle şunları söylemişti: "Yaz aylarında ilave bir talep olacaktır. Size tavsiyem kapasilelerinizi arttırmaya bakın. Zaten kıpırdanma başlamış bulunuyor. Mevduat faizlerinin düşıişü, toplusözleşmelerde verilen ek imkânlar, piyasalan canlandıracaktır. Onun için sizleri uyanyonım. Kapasitelerinizi şimdiden arttırraaya bakın. Büyümeye başlayın." Özal hukumetin bir numarah sorununun enflasyonu düşurmek olduğunu da kaydederek bu yılın sonunda 12 aylık enflasyonun yüzde 50'nin altına inecegini, bu mayıstan gelecek mayısa 12 aylık enflasyon rakamının ise yüzde 3035'lerin altında olabileceğini savunmuştu. Tazelenen nikâh kime yarayacak? cesinde başladığı bir gerçek. TÜSİAD'ın Cem Boyner başkanlığındaki yeni yönetiminin Sayın Başbakan'la diyalog kurma çabaJarında şubat aymdan itibaren olumlu adımlar atıldığını, iftar öncesinde düzenlenen üyeler toplantısmda anlattı Cem Boyner. Yerel seçimlerden sonra ise Başbakan Özal'ın bu yakınlaşmaya daha da buyuk önem verdiği ve TÜSİAD şemsiyesi altında toplanan büyuk sermayenin, tstanbul ve İzmir'in buyük sanayi patronlannın, Demirel'in etki alanına kaymasmı önlemek için kolları sıvadığı anlaşılıyor. Önceki akşamki iftara Sayın Başbakan'ın ekonomi yönetiminin ağır toplarıyla birlikte katılması da herhalde bu yakın ilginin bir gostergesiydi. Sayın Özal'ın büyuk patronların gözunde "iktidar sahibi" görunumünü koruınak için çaba harcaması aslında pek şaşırtıcı değildi, ama 26 Martta seçmenin Özal'a verdiği mesaj acaba bu doğrultuda mıy OSMAN ULAGAY TÜSİAD'ın Başbakan Özal'ı ağırlamak için düzenlediği iftar sofrasında bazı TÜStAD üyeleriyle birlikteyiz. Âdet olduğu üzere çorba servisi yapdıyor. Garsona, "Bu ne çorbası oğlum?", diye soran TÜSİAD üyesi beyefendi, "Düğün çorbası" cevabını alınca, "TÜSİAD Özal'la nikâh tazeüyor galiba", diyor. Önceki akşam yaşanan olayı en iyi anlatan esprilerden biri buydu sanırım. Uzunca bir süreden beri bu süre 3 ydı aşıyor TÜSİAD toplantılarına katılmayan Başbakan Özal da uzun konuşmasına başlarken, kendisinin TÜSİAD'ın kuruluş sırasında çorbada tuzu bulunan bir TÜSİAD üyesi olduğunu vurgulayarak camiaya yabancı olmadığını hatırlattı TÜSİAD mensuplanna. TÜSİADÖzal yakınlaşmasının yerel seçimler ön 'Masal masal TÜSÎAD'ın'Özara hazırlık toplantısı'nda Başkan Boyner 'Ben ümitliyim' dedi matitas' Ekonomi Servisi TÜSİAD üyesi sanayici ve getırdikleri konular ve birbirlerine verdikleri yanıtlar işadamları, Etap Marmara Oteli'nde Başbakan da özetle şöyle: Turgut Özal'ın önceki akşam iftar yemeğinde Halit Narin (TİSK Başkanı): Enflasyon bir yandan ekonomik paketi açıklamasını bekledikleri kapitali eritirken, öte yandan işçinin gelirlerini konuşmasından önce kendi aralarında sorunlarını azaltıyor. İşçi eylemleri bir an evvel çözümlenmelidir. tartıştılar ve hükümete iletecekleri konulan 1 Mayıs geliyor. Bu hiçbir şekilde yanlış değerlendirilecek bir tarih değildir. 1 Mayıs bahar belırledile.. Sakıp Sabancı'nın ABD'de olmasından bayramıdır. İdeolojik ve fanatikler için bir bayram dolayı katılamadığı TUSIAD 1989 birinci olağan üye değildir. Buna dikkat edelim. toplantısında tekmil işadamları huzır bulundu. Toplantıda yönetim kurulunun faaliyetİTİni anlatan TÜSİAD Başkanı Cem Boyner, seçim öncesinde hükumet ile sürdurdükleri diyalog sonucunda "ekonominin genel s o r u n l a n " konusunda anlaştıklannı, fakat çözümü konusunda görüş aynlığı içinde bulunduklarını belirtti. Başbakanla sürdurdükleri temaslarda, kendilerinin çözümü "bir tercih", Başbakanm ise "kaynak" diye aldığını kaydeden Cem Boyner şunları söyledi: "Hükümet arzı arttıracak kaynağı bulamadığı için talebi monetarist politikalarla baskı altında tuttu. Biz bunu seçimden önce dile getirdik. O zaman 'sanayici ağlıyor' şeklinde yorumlandı. 89'un başlannda ekonominin acı tablosu ortaya çıktı. Araa şunu da gizlememtk lazım. Seçim sonuçları bu resmin daha da netleşmesine yol açtı. Bundan sonra hükümetle tercihte ı!e birleştik. Hukumetin ekonomiye bakışı geçen nutıalarda oldukça değişti. Ben ümitliyim." Bo>ner'den sonra söz alan TÜSİAD üyelerinin ortaya senetle devam ediyor. Erdemir'in cirosunun yüzde 42'si kâr. Gayet tabii enflasyon yükselir, üretim yavaşlar. Bunları araştıralım ve hükümete sunalım. Hüseyin Bayraktar (Bayraktar Holding): Birçok sahada devlet politikası yok, hükümet politikası var. Halbuki devlet politikası olmalı. Avrupa'da bu böyle. Sektörler belli bir disiplin altına alınmış. Mesela 10 bin nüfusa bir eczane açtırtıyorlar. Bizde ise adım başı bir eczane. Bı*, serbest ekonomiden taviz değildir, disiplin olayıdır. Bizde her şey serbest: Bilinçsiz harcanan bu paralar da sonunda enflasyonu besliyor. Devlet kamu finansmanını sağlayamıyor. İç borçlanmaya gidiyor. Bunun için de Hazine bonosu ve devlet tahviline vergi muafiyeti getiriliyor. Bankalar da kdynaklarını sanayiye akıtacaklan yerde bu kâğıtlara yatırıyorlar. Bilançolarına bakıyorsunuz, aslanlar gibi... Ne para kazanmışlar. Vergi ise yok. İbrahim Betil (Garanti Bankası Genel Müdürü): Burada kaikıp sektörlere disiplin isteyenler Türkiye'de serbest ekonomiye karşı mıdırlar? Karşıysalar bunu açıklasınlar, biz de bilerim. Bankalann munzam karşılık oranlannın düşmesi bankalara yarar. Biz memnun oluruz. Kredi faizleri ucuzlar mı ucuzlamaz mı bilemem. Arztalep meselesi. Bunun öruekleriai geçmişte görduk. Kaynak maliyetinin arttığı bir dönemde kredi faizlerinin düsmediğini görduk. 'ÖzaPın ekonomiye bakışı değişti' IZLENİMLER dı? Büyük patronlara yeterince yakın olmadığı için mi seçimde hezimete uğramıştı ANAP? Yoksa halkın gözunde, "Yalnızca büyük patronları ve zenginleri kayıran parti" görünümune büründuğu için mi oy erozyonuna uğramıştı Sayın Özal'ın partisi? Şimdi büyük patronlarla nikâh tazelemek neyi kurtaracaktı acaba? Başbakan Özal, TÜSİAD iftannda yaptığı uzun konuşmada işçi ve memunın geçmiş yıllardaki kayıplarının telafi edileceğini, çiftçiye peşin odeme yapma çabası içinde olduklarıru, öte yandan butçe uygulamasında ve kamu harcamalarında sıkj disiplinin süreceğini tekrarladı. Böylece hem iç piyasa biraz canlanacak ve özellikle yılın ikinci yansında buyüme hızında bir kıpırdama olacak, hem de enflasyon gerilemeye devam edecekti. Hedef yıl sonunda yüzde 50'nin altında bir rakama erişmek, mayıs 89 mayıs 90 dönemini kapsayan 12 ayda ise enflasyon oranını yüzde 35'lere kadar çekmekti. Sofradaki bir TÜSİAD üyesine göre bu ifade Sayın Özal'ın genel seçimleri 1990 haziranında yapma niyetinin bir yansıması olarak da değerlendirilebilirdi. Peki ama bu amaca nasıl vanlacaktı? Bir yandan iç pazar canlandınlırken diğer yandan enflasyon nasıl aşağıya çekilecekti? B o y n e r 89'un başlannda ekonominin acı tablosu ortaya çıktı. Seçim sonuçları bu resmin daha da netleşmesine yol açtı. Bundan sonra hükümetle tercihte de birleştik. Tahsin Karsn (Veslel Grubu): Bu ülkede hizmet etmeden para kazananlan yok ettiğiniz zaman enflasyon düşecektir. Biz ülke için pozitif çaiışmalar yapan birer şövalyeyiz. Yatınmcılar, verilen teşviklere güvenerek yatırımlarını yaptıklarından, bu teşvikler tam verilmelidir. Verilmediği için şimdi bazı yatınmlar • TÜSİAD'ın genç Başkanı Cem Boyner'in Başbakan Özal'a hitaben yaptığı konuşma, üyelerin tumü tarafından çok beğenildi ve uzun uzun alkışlandı. Boyner'in TÜSİAD üyelerinin "hislerine tercüman olan" konuşmasının en can alıcı yanı, "Sayın Başbakanım, bize geçmişi anlatmayın. İşadamı önünü görmek istiyor. Gelecekten söz edin. Ama geleceğin rotasını çizmekle de kalmayın. Aldığınız kararlann sonuna kadar arkasında durun" cümleleriydi. • Boyner'in bu kısa ve öz konuşmasının ardından Başbakan Turgut Özal tam bir buçuk saat hiç durmadan konuştu ve bu 1.5 saatin yaklaşık 1 saatini geçmişi anlatmakla geçirdi. Ancak "geçmiş" bu kez 197879'ların yokluk yıllarından değil de, 1983'ten, iktidar olduklan dönemden başladı. Üyeler Başbakan Özal'ı dinlerken, "acaba Cem Boyner geçmişi anlatmayın demeseydi, Başbakan yine 1970'lerin yokluklarından mı başlayacaktı? Sayın Başbakan'ın hiç mi geleceğe dönük mesajı kalmadı" demekten kendılerini alamadılar. • Özal mayıstan mayısa 12 aylık enflasyon rakamrnın yüzde 3035'lere çekileceğinden, ihracatın ' 10 yıl sonra 60 milyar dolara ytikseleceğinden dem vurmaya başlayınca bazı işadamlan dayanamaynp "masal masal matitas" diye kendi aralarında fısıldaştılar. • Başbakan Özal'ın 4 yıllık aradan sonra ekonomiyle ilgili tum beyin takımıyla birlikte TÜSİAD'a gelmesi, çeşitli kesimlerde suratle desteğini yitıren hukumetin, büyük iş çevrelerinden destek arayışı olarak yorumlandı. Düşünülen senaryonun ana fikrini TÜSİAD Başkanı Boyner açıklamıştı. Hükümet, üretim artışını zorlaştıran bazı engelleri ortadan kaldıracak, başta krediler olmak üzere sanayinin girdi maliyetlerini düşürecek önlernleri devreye sokacak, sanayici de "Talepteki artışı beklemeden ucuz ve bol üretime yönelecek", uretimi arttıracaktı. Böylece olası bir talep artışından önce üretim artacağı için ekonomideki canlanma enflasyonist etki yapmayacak, tersine canlanmayla birlikte enflasyon da aşağıya çekilecekti. Başbakan Özal da konuşmasında enflasyonu aşağıya çekmek için sanayicilerin desteğinin şart oldi'Şunu belirtirken herhalde bu senaryoyu düşünüyordu. Ancak kâğıt üzerinde hoş görünen bu senaryo acaba gerçekçi miydi? Stoğa girmekten haklı olarak kaçınan sanayici, talepteki artışı gözleriyle görmeden üretimi arttırmaya yönelir miydi? Seçmen desteğini yitirmiş bir Başbakan'ın sözüne güvenerek böyle bir riskin altına girer miydi? Soframızdaki TÜSİAD üyeleri bu senaryonun pek gerçekçi olmadığı noktasında birleşiyorlardı. Türk sanayiinin bünyesini bilen ve durumu objektif değerlendirebilen bazı TÜSİAD üyeleriyle paylaştığımız görüş şuydu: Özal'ı zayıf anında yakalayan sanayi patronları kendilerine bazı kolaylıklar sağlayacak önlemleri özal'a kabul ettirme noktasına gelmişlerdi. Alınacak önlemler onlan bir ölçüde rahatlatabilir, hiç değilse bir sure daha kârlı çalışmalannı sağlayabilirdi. Alınacak önlemlerin enflasyonu aşağıya çekeceği, ücretlimaaşlı kesime kalıcı bir rahatlık getireceği ve ANAP'a puan kazandıracağı ise oldukça kuskuluydu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle