Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
30MART 1989**** HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/15 Kendi kendilerini içine duşurdükleri durumdan kendilerini çıkarmak için sukunotle duşunsunler. 'Oyları bize değil adaylara verdikr' cevap olamaz. tstersem seçime giderim, istemezsem gitmem diyemezsin, cevabı bu değil. 1992'ye kadar, hangi halinizle iktidarsınız. Hükümelte değişiklik de cevap değildir. Yetkinin kaynağı kurumuş, iktidannız cenaze haline gelmiş. Bu cenazenin elini kolunu tamire kalkmak neye yarar? Filan bakan Ahmet, Tdan bakan Mehmet olmuş hiçbir şey farketmez. Hükümette yapılacak değişiklikle yüzde 21.79'u duzeltebilecek misiıüz? Milletin istikametine uymazsamz, millet sizi bu istikamete uyduracaktır. Milleti uğraştırmayın. Biz böylesine çarpık, böylesine uydnrma ve millet desteginden yoksun bir iktidann bulunduğu bir rejimin meşruiyetinin figuranı olmayız ve umuyorum ki ne demek istediğimi açıklamak mecburiyetinde kalmaro. Kendilerine sabır, sukunet tavsiye ediyorum. Tanıdığım siıreye fren mesafesi diyorum. Çekip gitmedikleri takdirde yaptıklarına pişman olurlar." "Ben de kendi kendime aynı sonıyu soruyorum. Geçmişteki hizmetlerle bugunkü bizmetler ayn şeyler. Ben de bürokrat olarak hizmet yaptım. Eğer kendisinde siyasi cevher görseydim parlamentoya getirirdim. Kendisi MSP'den aday oldu. 1980 sonrası durumda ben bugünku beceriksizliklerini niye görmedim? Önce 'Niye görmedim' gibi bir sualin muhatabı değilim. O günku yapılan işlerden ben sorumluyum. Ama Turkiye sayın Özal'ı öyle parlatmak istedi ki nerseyde 24 Ocak kararlarının miman, Turkiye'nin mucize adamı gibi... Siyasette gösterdiği performans sınıf geçmez." ğini kaydederek, kasım ayından önce seçime gidilmesi gerektiği gerçeğini Başbakan Özal'ın er geç kavramak zorunda kalacağını söyledi. Mecliste Kan... tedirgin sorulartayüktü söyieşiler. Herkesin yüzünden düşen bin parça... Millet Meclisi'nin havası dün akşamüstü gerçekten can sıkıcıydı. Bu çatının altında kurşun sıkılması her açıdan son derece tatsız bir olaydır. 8u arada seçim sonrası geriliminın dalga dalga tırmanmakta oluşu, gözden kesinlikle kaçırılmamabozuk..." dedi dünkü basın toplantısında. Şu sözleriyle de Özal'a bir süre tanıdıklarıni açıkladı: "Şimdi ne olacak? Milletime sükunet tavsiye ediyorum. Soğukkanlı düşünmeleri için zaman tanıyorum. Buna fren mesafesi diyorum." SHP lideri Sayın İnönü de aynı görüşte; Turgut Özal'a bir "süre" tanımaktan yana M gözüküyor: "Birazbekleyin. Başbakan'ın şimtiisöyleVurulma haberi geldiğinde Ankara Büromuzda yazı yetiştirme çabasındaydık. Der diklerini ciddiye almıyorum. Birkaç gün geçhal Meclise geldik ve yukarıdaki satırları yaz sin, ondan sonra anlaşıltr." Her iki lider de Sayın Özal'ın bugünlerdedık. Aşağıda ise daha önce kaleme alınan ki garip "inatçılığı"n\, o denli kural dışı buyazı yer alıyor. luyorlar ki, onun için seçim yenilgisinden • Özal kardeşleri gayet iyi tanıyan bir kişi, kaynaklanan "şok"a yoruyorlar. En azından temennileri öyle. iki gün önce şöyle dedi: Daha önce belirttiğimiz gibi, önde gelen "Gelişmelerden tedirginim. O üç kardeşi benden daha iyi tanıyan yoktur diyebiiirim. Bir bazı ANAP'lılar da Başbakan Özal'ın bir sütavla partisinden bile yenik kalkmayı kabul re sonra gerçeği görebıleceğine inanmak isedemezler. Ne bileyim, belki de inatçılık, li tiyorlar. Keşke öyle olabilse! der olmanın bir özelliğidir." Sayın Özal, makul bir sürenin sonunda, Başbakan Özal'ın bir bakıma "milli iracfe"yle inatlaşma yolunu seçmesi, kendi par yüzde 22'lik "azınlık iradesi"y\e iktidar olutisi içinde de terginlik yaratıyor. Onde gelen namayacağının bilincine vararak, erken seiki ANAP'lının düşünceleri şöyle özetlenebi çime yönelebilse... Ve Türkiye'nln yeni cumhurbaşkanını, lir: "Turgut Bey'in Türkiye'yi bir maceraya, bir sonbahardaki genel seçimlerle oluşacak yekrize götürdüğu konusunda ciddi kaygılanmız ni meclis seçebilse... Yineliyoruz, başka çare yoktur! var. Neden böyle yapryor?" Rejimin adı demokrasi olacaksa... BunaVe arkasından bir başka soru: "Koltuğuma yapışık değilim demişti. Ama lımları demokratik sistemin kendi mantığı öyte gözüküyor ki bir gun bile koltuğundan içinde aşabileceğimiz kurumlann, gelenek ve göreneklerin kurulmasından yanaysak... ayrılmak istemiyor. Neden?" ANAP kulisleri çengelleri uzayan soru işa Huzur ve istikrarı içtenlikle istiyorsak... Sonretleriyle yüktü. Sandık yenilgisinin yol açtı baharda bir erken seçime gitmekten başka çare göremiyoruz. ğı şokun etkileri sürüyor. Ve bir gerilimin dalga dalga yükseldiğini Bazı gözlemciler, ANAP'ın doruklarındaki bu şokun atlatılmasına kadar beklenme hissediyoruz. Türkiye'yi bir maceranın eşiğine getirmesini tavsiye ediyorlar. DYP lideri Demirel de anlaşılan aynı kanıda. "Psikolojik bazı sıkın ye hakkınız yok Sayın Özal. Lütfen "şok"u tılar olabilir. Herkesin kafası allak bullak, asabıatlatıp serinkanlı düşünün! (Baştarafı 1. Sayfada) Inönti ve Demirel konuştu: Kalamazlar (Başlarafı 1. Sayfada) ğı mı çeksin?" biçiminde konuştu. SHP lideri Inonu dün Ankara'daki yabancı basın mcnsupları için bir basın toplantısı duzenledi. Yabancı basın temsilcilerine yerel seçim sonuçlan ve yeni siyasal tablo konusundaki gorüşleriru anlatan Inonu, bu tablodan sonra ANAP ve Özal'ın hiçbir şey olmamış gibi yönetimi surduremeyeceklerinı bıldırdi. Yabancı basın mensuplan, partisi yerel seçimlerden birınci parti olarak çıkan Inönü'yu enflasyondan dış politikaya ve ozelleştirmeye kadar çeşitli konularda soru yağmuruna tuttular. İnönü, yerel seçimlerde Turk halkırun Özal'ı ve ANAP poliükalarını reddettiğinı kaydetti. tnonü, Özal'ın seçim sonuçlannın etkisini en aza ındirmeye çalıştığını da kaydederek şöyle konuştu: "Bu tablo enflasyon, ha>at palıalılığı, işsizlik ve gittikçe artan dış borçlar ile bozulmaya haikın tepkisidir. Çünkıi seçim kampanyamu boyunca hep bunlar dile getirilmiştir. Bu tablo karşısında ANAP ve Özal, hiçbir şey olmamış gibi yönetimi surduremez. Özal hükümeti azınltğa düşmuş durumdadır. Er >a da geç parlamento bir yıl içinde seçime gitme karan almalıdır. Yoksa halkı hiçbir şekilde latmin edemeyiz. Son tablo demokratik sistemde yeni bir duzenleme yapılraasını gerektiriyor. Cumburbaşkanlığı seciminden önce erken seçim yapılmalı. Bu şekilde parlamento, demokratik sistem guçlenecek, siyasal yapının sağlam bir temeli olduğu kanıtlanacaktır." Erdal İnönu, bir yabancı basın mensubunun, "Cumhurbaşkanı seçimi geri kalabilir mi" sorusuna ise şu yanıtı verdi: "Hayır ana^asadaki, seçimlerle ilgili maddeleri değiştirmek yanuş. Böyle bir değtşiklik beceriksizlikten kaynaklanıyor. Normalde, biz zamanında bu seçimi vapamıyoruz, onun için anayasayı değiştirelim demek bence yanlış. Zamanında yapın. Zamanında, yerel seçimlerin one alınmasına da bunun için karşı çıktık. Anayasadaki seçim zamanlarına herkes kendini uydurmalı. İşimize gelmiyor di>e, anayasayı değiştirmek olmaz." înonu, erken seçim için bir yıllık sureden söz ettiğinin anımsatılması uzerine de "Bir >ılı genel olarak söyledim. Cumhurbaşkanı secimini düşununce erken seçimin eylulde olması en normaldir. Cumhurbaşkanını da yeni Meclis seçer. Norraal gelişme odur" dedi. İnonu, "Özal'ın erken seçim konusundaki tavnnı değiştirmemesi durumunda, halk sokağa dokıilur mu" sorusu uzerine de "Biraz bekleyin, Başbakanın şimdi söylediklerini ciddiye almıyorum. Birkaç gün gecsin, ondan sonra anlasılır. Ama şimdi sokakta başka bir şey var. Büyuk bir nese var, büyük bir coşku \ar insanlarda, bunlar nadiren görülen olaylardır "Ohh yahu, işte istediğımizi yaptık' diyen neşeli insanlar. Büyük bir demokratik atılım başanlmtştır. Bunun anlamını iyi değerlendirmek gerekir" diye konuştu. Erdal İnönu, Özal'ın belediyelere desteklerini çekecekleri yolundaki açıklamasıyla ilgili olarak ise şunları söyledı: "Sayın Özal bunlan hoşnutsuzluk ve sinirliliğin sonncu olarak söylemiş olabilir. Böyle bir şey yapmak vatandaşı cezalandırmaktır. Bu şekilde davranmaya hiç hakkı yoktur. Biz belediyelere mali yardım için tabii ki talepte bulunacağız ve alacağız. Başbakan bu yardımı nasıl kesebilir? Hükümet belediyelerimize mali yardımdan kaçınırsa biz de mahkemeye başvururuz." DYP lideri Demirel, dün sabah parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, "Şimdi ne olacak" sorusunu sorarak şunları söyledi: (Baftarafı 1. Sayfada) rağmen, Ankara'ya daha sık gidip gelmeye ve Başbakanlık Konutuna girip çıkmaya başladı. Bu gelişmelerle birlikte özalın yakın çevresinde yer alanlarda önemli değişiklikler oldu. Daha önce ANAP yöneticileri Mehmet Keçeciier, Mustafa Taşar, bakanlar Kaya Erdem, Vehbi Dinçerler. Adaan Kahveci gibi bazı isimler de dahil olraak üzere birçok siyasi, özal'ın yakınından uzaklaşmaya başlarken, "Özal ailesi"nin kararlarda etkisinin arttığı gözlendi. Ancak, yakın çevrede "Özal ailesinin" yer alması özal'ın bu çevrenin iki ayn kanadı arasında kalmasına neden oldu. Semra ve Ahmet özal bir kanadı oluştururken, Korkut özal, Yusuf Bozkurt özal ile Hüsnü Doğan'dan oluşan kanat birbirleriyle sürekli çatıştı. Bir ANAP yöneticisi, Cumhuriyet muhabirine Özal'ın bu çevreyle ilişkilerini şöyle anlattı: "Başbakanın yakın çevresinde üun bir kargaşa var. Yusuf, Kor Aîlede ikilik kut'un ağzına bakar, o ne derse onu yapar. Hüsnü, baştan beri Başbakanın yanındadır ve etkilidir. Ama sonra o da KorkutYusuf •kilisinin etkisinde kalmaya başladı. Öyle garip bir ilişki ki Ahmet ve Semra Özal bunları istemez, Konut'tan uzaklaştırmaya çalışır. Öbürleri Ahmet ve Semra Özal• isleklerine surekli karşı çıkar. n Başbakana gelince, o etrafındakilerin hiçbirisinden vazgeçemez, bu iki grubun arasında kalır." ANAP'ta Ahmet ve Semra Özal'ın özal'ı daha "liberal" kararlar almaya zorladıklan, Korkut ve Yusuf Özal ile Hüsnu Doğan 1 ın ise muhafazakâr yonde kararlar alınmasına çalıştıklart öne surülüyor. Bu dönemde adları siyaset sahnesinde sık tartışılan "prensler"in de Ahmet Özal'ın etkisiyle çeşitli görevlere getirildikleri konuşulmaya başlandı. Ayrıca, 1987'den itibaren siyasi gelişmeler yoğunlaştı. 6 Eylül 1987'de siyasi yasaklarla ilgili referandum, ardından 29 Kasım 1987'de genel seçim, 25 Eylül 1988'de de yerel seçimlerle ilgili referandum gündeme geldi. 26 Man 1989 yerel seçimlerine gelene değin yapüan seçimler ve referandumlarda ANAP sürekli oy kaybetti. Başbakan Özal, yerel seçim sonuçlarını yakın çevredeki Semra özal, Ahmet Özal, Korkut Özal, Yusuf Bozkurt özal ve Husnu Doğan'ın da aralarında bulunduğu bir grupla birlikte izledi. ANAP'ın oy kaybetmesinde ve yanhş politik kararlar alınmasında etkili oldukları iddia edilen yakın çevrede de Bakanlar Kurulu'nda olduğu gibi yerel seçim sonrası izlenecek politika konusunda görüş aynlığı çıktı. Yakın çevıedeki Yusuf Özal, Korkut Özal ve Husnü Doğan'm seçim sonrasında savundukları görüş, "kabinenin toptan çekilmesine gerek olmadığı \e 1992'ye kadar iküdarda kalınabilecegi" şeklinde özetleniyor. Semra ve Ahmet özal ise bu gorüşe karşı çıkıyorlar. Semra ve Ahmet özal'ın gö ruşleri de yakın çevresine aktardıklan biçimiyle şöyle: "Seçim sonrasında kabineye ve parti yönetimine yeni bir vilrin gerekli. Bu vitrinde aşın uçların olmaması zorunlu. Ardından alınacak ekonomik ve siyasi bazı kararlarla ANAP'ın kamuoyundaki imajının yenilenmesi ve ANAP'a küsen oylann geri donmesi saglanabilir. Bu yeniliklerin ardından yine Özal'ın beu'rieyeceği bir taribte erken seçime gidilebilir. Bu seçim de Cumhurbaşkanlığı seçirainden once yaz sonunda yapılabilir.' Özal'ın kabine ve parti yönetiminde yapacağı değişiklikler sırasında bu farkü iki göruşten hangisınin etkisinde kalacağı ise yeni vitrini belirleyecek. özal'ın birinci grubun etkisinde kalması halinde iki Özal'ın da kabine dışında kalacağı, ancak ikinci grubun etkisinde kalması halinde ise Husnu Doğan'm partiye kaydınlmasının soz konusu olabileceği belirtiliyor. Demirel ne dedi? "Bu iktidar tükenmiştir, bitmiştir. Ülke yeni bir iktidar aramaktadır. Yuzde 22 üe ülkeyi yönetmek mumkün değildir. Millet, verdiği yetkiyi geri aldı. Yuzde 36'yı verenle, yüzde 21.79'u veren aynı millet. Bunu niye güvensizlik saymıyorsunuz? Turkiye sizden ibaret degil ki. Milletime sukunet tavsiye ediyorum. Boyle bir hükümet. milletin tepesinde oturamaz. İktidara sure tanıyorum, zaman tanıyorum. Durumlannı soğukkanlılıkla degerlendirmeieri için. "Yerel seçimler, ülke sorunlannın gündeme geldiği bir platform olarak geçti. Bu hem muhalefet hem de iktidar partileri için geçerliydi. Çok başanlı olduğu söylenen iktidara mensup belediye başkanlan dahi seçimi kaybettiler. Bu yenilgiyi onlann başansıztığına bağlamak doğru değildir. Seçimin sonuçlan hukumete dönuktur. Yani iktidar kendisini sandığa sokmus ve olağanustu bir kararlılıkla da reddedümiştir" şeklinde konuşan SHP Genel SekAynı gazetecinin, "Özal hak reteri daha sonra şöyle devam etkı nda bildiğiniz bazı şeyler >arsa, ti: eğer onları açıklarsanız, kendisi"Askeri yönetimlerin dahi haini zor durumda bırakacağınız bazı kın desteğine ihtiyacı vardır. İkşeyler var m ı ? " sorusunu da tidar partisi ekonomik, sosyal ve "İkinci kitabı yazmak için bunlan siyasi açılardan toplumu çok zorsoruyorsanız bu kadar kişinin layan politikalar surdurmekte ve içinde söyleyemem" biçiminde bu tartışmalı uygulamayı devam yanıtladı. ettirmek istemektedir. Bu hükümetin uç buçuk yıl devam etmesi Baykal: Bunalım mumkun değildir. Beş secmenden dördunu temsil eden bir parlabundan doğar mento ile iktidar yönetilemez. tkDemirel, yerel seçimlerin kesiSHP Genel Sekreteri Deniz tidann gücu, bunun otesinde de ne yakın sonuçlarına göre parlamento dışındaki 3 parti DSP, RP Baykal, "Başbakan Özal'ın kişi parlamento, tartışmalıdır. Seçimve MÇP'nin toplam oylarının ik sel bunalımımn Türkiye'de rejim lerde en çok oy almış bir partinin tidar partisinden fazla olduğuna bunalımına donüşmesi tehlikesi mensubu olan ben dahi bundan dikkat çekti. 1 mılyona yakın ge ni yarattıgım" belirtti ve "Ülke rahatsızlık duyuyonım. Bu parlaçersiz oy olayını "acınacak mizdeki rejim bunalımlan, çoğu mento, cumhurbaşkanlığı seçimdurum" olarak niteJeyen Demirel, kere, degişim gerektiği halde bu lerinin yapılacağı kasım ayından Başbakan'ın "millet adaylara oy nu engellemeye çalışan liderlerin once mutlaka yenilenmelidir. verdi" iddiasının gulünç olduğu tutumundan kaynaklanmışür" bi Böyle bir parlamentonun, Türkinu kaydetti. Demirel, "Oylar si çiminde konuştu. Arkadaşımız ye'deki toplumsal uzlaşmanın ze verildi. Reddedilenler adayla Hadi Uluengin'in bildırdiğine gö odak noktasını temsil edecek ve nnız degil, sizlersüıiz. Sizin ikti re, TurkiyeAT KPK toplantısı bunu yedi yıl sürdurecek bir cumdannızdır. Bu bir siyasi şamardır. için Bruksel'e gelen SHP Genel hurbaşkanını seçmesi söz konusu Millet ne yapsın? Yani meydan Sekreteri duzenlediği basın top değildir. lantısında, askeri yönetimlerin bidayağı mı çeksin?" dedi. Şu anda Başbakan Özal, içinle halk desteğine gereksinim duyBaşbakan'ın "Belediyelerin yü duğunu soyledi. SHP Genel Sek de bulunduğu şoku atlatmaya çakü üzerimizden kalktı" sozlerinı reteri, cumhurbaşkanlığı seçimleri bşıyor. Bu konuda çok başanlı olde eleştiren DYP lideri "hukümet öncesinde parlamentonun yeni duğu soyienemez. Çunku çok hırbaşkanı bu sözleriyle anayasayı, lenmesinin şart oiduğunu kaydetti çın tepkiler içine girmiştir. Başakanunlan çiğniyor. O belediyeler ve "hırçınlık ve saldırganlık" için nsızlıkta sonımlu gorduğu herkebaşka hükümet mi arasınlar ken dekı Başbakan Özal'ın, "seçim se karşı saldın içindedir. Kişisel dilerine? Bu bir şaşkınlık leri erteleyen her gecikmenin siya hınç alma durumundadır ve bedef ifadesidir" biçiminde konuştu. si bedelini daha agır biçimde belirlemiştir. Ülkenin Başbakanı, Demirel, bugünkü durumun ödeyeceğini" söyledi. Turgut çeşitli basın organlanna savaş aç1977'deki duruma benzemediğini Özal'ın basın ve bdediyelere karşı mışbr. tthal kâğıda fon getirilmesi belirterek, 1977 aralık ayında gen bir savaş içine girdiğini de belir ve SEKA fiyatlanmn 15 nisandan soru yediklerini ve hukumeti bı ten Deniz Baykal, açıklamasmda, itibaren arttınlması gibi, karau raktıklarını anlattı. Demirel, se "Artık Türkiye'de anarşi bekle sorumluluğu içinde kullanılması çimdeki başansızlıkları sonunda menin gereği ve anlamı olmadı gereken yetkilerini kişisel hesaplaşmalar için kullanmakta teredhükümeti bırakmak zorunda kal gını " ekledi. düt etmemektedir. Basınla savadıklannı belirtti. Bugün Belçika başkentinde şın yani sıra, şimdi belediyelerie Demirel bir soru uzerine, "Çekip giderim" demesine rağmen ik toplanacak olan TürkiyeAT de savaşacağı anlaşılmaktadır. Bu tidarın gitmemesi karşısında hal Karrrîa Parlamento Komisyonu sağlıkşız bir yaklaşımdır. Başbakın " N e biçirn adamlara çattık" (KPK) Başkanlık Divanı oturu kan Özal'ın kişisel bunalımı, dediğini belirterek, "Biz haikın muna katılmak için dün Bruksel'e Türkiye'de rejim bunalımına dokarannı icra edeceğiz. Halkla bir gelen SHP Genel Sekreteri Deniz nüşme tehlikesi yaratmaktadır." likte icra edeceğiz. Her şeyi meş Baykal, havaalanında duzenlediruiyetin içinde halledeceğiz" dedi. ği basın toplantısında, yerel seDeniz Baykal, açıklamasının Bir gazetecinin "Turgut Özal'ı çimler sonrasmın genel tahlili ni ötekı bölümunde, Türkiye'de göreve hep siz getirdiniz. Bu ki telığini taşıyan uzun bir açıklama anarşi beklemenin yeri ve gereği şinin yeteneksizlikleri konusunda yaptı. Erken genel seçimlerin "ha olmadığını kaydettikten sonra, kuşkunuz oldu mu? Yoksa her yatın dayattığı bir realile" oidu sokağa dökülmenin söz konusu konuda kendisinden emin ğunu vurgulayan Baykal, var olan olmadığını vurguladı ve SHP'nin misiniz" sorusuna şu karşıhğı durumda Turkiye'nin ANAP ik yeni seçimlerde tek başına iktidar tidarı Urafından yönetüemeyece olacağına inandığım soyledi. verdi: C/3 Z O 2 Vyileden çıkaracak kadar mağrur bir görünümu vardı. Ama konuşmaya başladığında tu KARİZMATİK... ETKİLEYİCİ. Bu yaz Beymen erkegi. Bogart sonrası döBEYMEN DE ncrıcurvcıuı CD LJt(jİ9rVltftrMLr.K: KiMMf 4 ':i',!cz l 100 doga! elvaf Be>men ıçın ozet AsUr % i 00 ftos Atmanva dan BuntfHtti ttbı Beymen e ozel Afgan atiarının kıltndan Vntibdflr^ 100 pamuk Almanya dan rfrwiMirwr if\r\. laponya dan Ddğmeler AJmanva ve ttalyadan Pantoîonlarda gomtegın dısarı çıkmasını en^e'leyen nei feltottff Fransadan nemini yaşıyor. Yumuşak ve sıcak renkler . dökümlü kumaşlar ve klasik kesimler hakim Karizmatik ve alabildiğine etkıleyici K O M B İ N A S Y O N • Takım elbise gri, ince mavı reyeli yun ipek • Ceket altı duğme kruvaze Çift yırtmaçlı • Pantolon çift pileli. Paça ro verli • Gömlek reyeli Yuzde yüz cotton • Kravat ve mendil jakarlı saf ipek B E Y M E N AyakftMbtâm den ve kösele ltâi>a dan EXECUTIVE