Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
8ŞUBAT 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Papandreu \u zına suçlaması A TİNA (AA) Yunan Ortodoks Kilisesi'nin karar organı olan Sen Sinod Meclisi üyelerinden Kalavriton Bölgesi Metropoliti Amvrosios, Başbakan Andreas Papandreu 'nun, sevgilisi Dimitra Liani ile ilişkisini ağır bir dille eleştirerek "Bu ülkenin Başbakanı zina suçu işliyor" dedi. Amvrosios, Vradini Gazetesi'nde yayımlanan bir yazısında, Papandreu'nun Liani ile ilişkisi yüzünden dini yasaları çiğnediğini, Hıristiyanlık geleneklerini hiçe saydığını ve dine saygı gösterenleri günaha kışkırttığını belirtti. Japonyada borsa depremi Muhalefetteki Demokratik Sosyalist Parîi Başkanı Saluro Tsukamoto dün istifa etti. Daha önce de Maliye, Ekonomi ve Adalet bakanları istifa eimişlerdi. Dış Haberter Servisi Batılı ülkelerde son zamanlarda skandallar birbirini kovalıyor. İtalyadaki deprem skandalı ile Fransadaki borsa skandalının yankıları sürerken Japonya'da geçen yaz aylarında ortaya çıkarılan borsa skandalı kurban almaya devam ediyor. Muhalefetteki Demokratik Sosyalist Parti Başkanı Saluro Tsukamoto da skandala kanştığı gerekçesiyle dün görevinden istifa etti. Japonya'da yaz aylarında Başbakan Noboru Takeshita ile çok sayıda üst düzey politikacı ve işadamlannın Japon sermayeli gayri menkul şirketi RecnıitCosmos'un hisse senetlerini 1986 yılında borsada işlem görmeden önce ucuza alıp daha sonra satıştan kâr ettikleri ortaya çıkarılmıştı. Skandal Japon muhalefet partilerinin araştırmaları sonucu ortaya çıkarıldı ve 13'ü iktidardaki Liberal Demokratik Parti'den olmak üzere 17 politikacının adı olaya karıştı. Recruit Cosmos firmasının hisse senetleri borsada satışa çıkanlmadan örtte 1984 yılında ele geçirilmiş işlem görmeye başladıktan sonra dört misli değerlendiğinde satılarak 100 milyon yen (780 bin dolar) kâr elde edilmişti. Skandalın iki kurbanı Demokratik Sosyalist Parti Osaka Milletvekili Takumi l'eda oldu. Ueda "karanlık görüşmeler sonucu" RecruitCosmos şirketinden hisse senetleri aldığını kabul etti. Dün istifa eden Parti Başkanı Tsukamoto'nun da sekreteri aracılığıvla 10 bin hisse satm aldığı ve 77 bin dolar kazanç sağladığı belirSosyalist Partisı Başkanı Tsukamoto lendi. 61 yaşındaki Demokratik Sosyalist Parti Başkanı Tsukamoto, düzenlediği basın toplantısında istifasını açıklarken masum olduğunu, herhangi bir yanlış iş yapmadığını, ancak görevinden aynlmasının partisinin selameti için iyi olacağını söyledi. Tsukamoto, "tnanıyonım ki beni destekleyenler, masum olduğumu anlayacaklardır. tstifam, partive kazanç getirecektir. Bunun için çekilmenin iyi olduğuna karar verdim" dedi. Tsukamoto, partisinin 2223 şubat tarihlerinde yapılacak kongresine kadar göijevinde kalacak ve Temsilciler Meclisi'nde son 9 dönemden bu yana sürdürdüğü görevine devam edecek. DSP, Temsilciler Meclisi'nde 512 koltuktan 29'una sahip bulunuyor. DSP, Japonya'da, Sosyalist Parti ve Komünist Parti'den sonra muhalefetteki 3. büyük parti konumunda bulunuyor. Skandal patlak verdiğinde muhalefetin istifa etmesi için sürdürdüğü yoğun baskıları hisse senetlerinin kendisi tarafmdan defil eski yardımcısı tarafmdan alındığını ve olayla ilgisi olmadığını söyleyen Maliye Bakanı Kiisi Miyazawa, 9 aralıkta istifa etti. Miyazawa, kendi adına 10 bin hisse senedi alındığını kabul etti. Başbakan Takeshita borsa skandalı ile kamuoyunda sarsılan güvenini sağlamlaştırmak için kabinede büyük çapta değişiklikler gerçekleştirdi. Siyasal durumu istikrara kavuşturmak için Adalet Bakanhğı'na skandalla ilgisi olmadığı belirtilen Takeshi Hasegewa getirildi. Ancak bu kez olayın biı başka boyutu ortaya çıktı. Hasegewa 1976 yılından beri seçim kampanyaları sırasında RecruitCosmos firmasından yardım aldfğını itiraf ediyordu. Yardım miktarının 6 milyon yen (48 bin dolar) civarında olduğu kaydedildi. Ekonomi ve Planlama Bakanhğı'na atanan Ken Harada da 24 ocakta görevinden ayrıldı. Japonya yasalarma göre suç sayılmamasına karşın ahlaki değerİere sıkı sıkıya bağlı Japon toplumunda yöncticilerin maddi çıkarlarını gözeterek böylesi bir davranışta bulunmalannın yarattığı güven bunalımı istifalara gerekçe gösteriliyor. Gözlemciler muhalefet liderlerinden Tsukamoto'nun istifasından sonra başbakanın da istifası için baskıların yoğunlaşacağını belirtiyorlar. Ülkeyi aylardır sarsan skandalın son kurbanı, muhalefet lideri oldu DUNYADA BUGUN AUSIRMEN Af Örgütü ve Türkiye Uluslararası Af Örgütü'nün (Amnesty International) Genel Sekreteri lan Martin, pazartesi gecesi Marmara Etap Oteli'ndeki Taksim Toplantıları kuruluşunun toplantısına katıldı. lan Martin'e ANAP Milletvekili eski Sağlık Bakanı Bülent Akarcalı'nm soracağı söylenen soruların büyük bir bölümünü yöneltmediğini ve toplantının oldukça ılımlı bir hava içinde geçtığıni öğrendik. Bilindiği gibi, Uluslararası Af Örgütü, ülkemizin yöneticilerini süreklı tedirgin etmiş bir kuruluş. 12 Mart döneminde Amnesty International uluslararası komünizmin aracı bir beşinci kol olarak algılanmıştı yöneticiler tarafmdan. Avrupa'nın kapısını çalmış olan Ankara, Uluslararası Af Örgütü'ne artık eskisi kadar soğuk bakmama zorunluğunu duyuyor. Ama yine de Ankara'nın Af Örgütü'ne yönelttiği bazı suçlamalar var. Bunlar, olayların iyi incelenmeden açıklanması, hükümet yetkililerine her iddianın sorulmaması ve Amnesty International'ın Türkıye'nin dış görüntüsünü bozan bir tutum içine girmiş bulunması biçiminde özetlenebilir. Bu savları ileri süren iktidar, genelde Uluslararası Af Örgütü1 nün bilgilerini çürütmek olanağına sahip değil. Yalnızca bazı aynntılar ve özel durumlardaki yanlışları vurgulamakla yetiniyorlar ki, bu durum dahi yıllık ya da özel raporların çok büyük ölçüde gerçeği yansıttığı olgusunu gözden kaçırmıyor. Uluslararası Af Örgütü'nün (UAÖ) araştırma yöntemleri elden geldığince nesnel ölçütlere dayanmasına karşın, Türkiye ve belirli bazı benzeri ulkeler hakkındaki raporlarda yer alan, özü zedelemeyen yanlışları acaba nereden kaynaklanıyor? Burada iki noktanın altını çizmek gerek. Bunlardan birincisi, ne yazık ki, insan hakları uygulamalarından zarar gören kimi çevrelerin abartılı bilgiler vermesi. bazı kuruluşların olayı iyice ıncelemeden, örneğin kaçmakta veya başka isimle saklanmakta olan bazı kişileri kayıp olarak ilan etmeleri gibi olaylardır. Hemen belirtmek gerek; Türkiye'de insan haklarıyla ilgili kuruluşların önde gelenleri, örneğin İnsan Hakları Derneği üst yönetıcılen bu konuda çok duyarlıdırlar ve bu gibi yanlışlıklann meydana gelmemesi için her iddiayı özenle incelemekte, nesnel ölçütleri uygulamaya çalışmaktadır. Yukarıda da vurguladığımız gibi, bu tür olaylar ayrıntıda kalmakta.Türkiye'de msan hakları uygulamasınadeğgin raporların özdeki doğruluğunu ortadan kaldıramamaktadır. Ülkemizde insan hakları ile ilgili kuruluşların hükümet üyeleri ve resmi yetkililer ile ilişkilerine gelince: Doğrusu bu konuda her başvurunun büyük bir düş kınklığı yarattığı, resmi makamların olayların üstüne gitmek yerine gerçekleri yadsımayı, olan bitenin üstünü örtmeyi veya sureta soruşturma yaptırmayı yeğlemektedirler. Türkiye'de insan haklarının çiğnenmesi iddialan karşısında resmi makamlar kendı yanıt haklarını kullanmak istiyorlarsa, bunun en geçerli yolu, şeffaf (saydam) devlet ilkesini geliştirmeleri ve herkesin her tür iddia karşısında gerçeklere kolayca ulaşmalarını sağlamalarıdır. Bugün o noktadan çok uzakta olduğumuzu insaf sahibi kimsenin yadsıyabileceğini sanmıyoruz. Türkiye'nin, Avrupa'nın kapısını çaldığı bir anda dış görüntüsünün zedelenmesı konusuna gelince: Doğrusunu ısterseniz, bir ülkenin görüntüsünü hiç kimse kendi yöneticileri kadar zedeleyemez. Bir an için işkence iddialarını (bu ıddiaların büyük bir bölümünün gerçek olduğuna inanmadığımızdan değil) bırakalım bir yana. Cizre olayının soruşturması sürdüğüne göre şu anda onu da ele almayalım. Ama bu ülkenin hapishanelerinde, teröre bulaşmadığı halde, siyasal düşüncelerinden dolayı yatan insanlar yok mu? Şu anda ülkemizde çocukları vatanında öğrenım yapıp çalışsın diye Almanya'dan Türkiyu'ye kesin dönüş yapmış bir ailenin 15 yaşındaki oğlu, komünizm propagandasından yargılanmıyor mu? ve bu talihsiz genç, şu anda "Acaba komünizm propagandası yapacak ehliyette midir?" diye deliler arasında tutulmuyor mu? Daha 15 yaşında hapishaneyi de tatmış olan bu çocuk, şimdi polisin çevresine baskısı yüzünden tüm arkadaşlarıyla ilişkisi kesilmiş, okuldan uzaklaştırılmış olarak tecrit edilmiş değil mi? Oğlu kendi yurdunda yetişsin ve yaşasın diye, onun Almanya'daki öğrenim olanaklarını teperek kesin geri dönüş yapmış olan talihsiz anne, bu olaylar yüzünden kendi canına kıymaya kalkışmadı mı? Yalnız bu iki olay bile Türkiye'nin görüntüsünün haklı olarak zedelenmesine neden olmaz mı? Değil mi ki, siz kendi ülkenizde 15 yaşında bir çocuğun yaşamını komünizm propagandası yapıyor diye kaydırırsınız, o zaman ister istemez görüntünüzün zedelenmesine de katlanmak zorundasınız. KohL, nükleer füzelerden ynna BONN (AA) F~ Almanya Başbakanı Helmut Kohl'un, NATO'nun Avrupa'da bulunan kısa menzilli nükleer füzslerin daha modern füzelerle değiştirilmesinden yana olduğu bildihldi. F.Almanya'da yayımlanan haftalık Der Spiegel Dergisi'nin dünkü sayısında yer alan yazıya göre Kohl, fu'zelerin modernleştirilmesi karşılığında, NA TO 'nun, orta menzilli nükleer silahların eşit duzeye getirilmesi konulannı ele almak iizere Varşova Paktı ile görüşmelerde bulunmaya hazır olduğunu açıklamasını isteyecek. Paraguay'ın yeni Başkanu Ifemin ederim ki kaçakçı değilim Hakkında uyuşturucu kaçakçıhğı yaptığı şeklinde iddialar üzerine General Rodriguez basın toplantısı düzenledi. ASUNCION (AP) Paraguay'da eski Devlet Başkanı Alfredo Stroessner'i devirerek Devlet Başkanhğı görevini üstlenen General Andres Rodriguez, hakkınRodnguez ^^ uyuşturucu kaçakçıhğı iddialarını reddetti. Rodriguez, başkent Asunc\on'da düzenlediği basın toplantısında, "Çoctıklanmın başı üzerine yemin ederim ki, uyuşturucu kaçakçıhğı ile bir ilgim yok. Uyuşlurucudan nefret ederim. Paraguay'da uyuşturucu kaçakçılığını önlemek için mücadele edecegim" dedi. Rodriguez, eski diktatör Stroessner'i devirdikten sonra ABD 1 de yayımlanan The New York Times Gazetesi, generalin uyuşturucu kaçakçılaıını koruduğuııu ileri sürmüştü. Rodriguez, uyuşturucu kaçakçıhğına karşı, yabancı ülkelerle işbirliği yapmaya da hazır olduğunu söyledi. Öte yandan devrik diktatör Stroessner'in sığındığı Brezilya'da yayımlanan Buenos Aires Herald Gazetesi'nde önceki gün çıkan başyazıda da General Rodriguezin uyuşturucu kaçakçılığına karıştığına ilişkin ciddi kuşkular bulunduğu öne sürüldü. Bilindiği gibi bir Orta Amerika ülkesi olan Panama'run diktatörü General Noriega da ABD tarafmdan uyuşturucu kaçakçılığına karışmakla suçlanıyor. Ayetullah Muntazari: İş yerine slogan ürettik Irarfda özeleştiri Mmrtazari Gerçekçi TAHRAN (AA) İran'ın ikinci büyük dini lideri ve İmam Humeyni'nin halefı Ayetullah Hüseyin Ali Muntazari, 10 yıllık devrim boyunca birçok hatalar yapıldığını, iş yapmaktan çok slogan atıldığını söyledi. Muntazari, devrim kutlamalan komitesinin sorularına verdiği ve tam metni Abrar Gazetesi'nde yayımlanan cevaplarında, devrimin 10 yılını değerlendirdi. Birçok devrim gibi lslam devriminin de asıl amacına ulaşmakta neden başarı sağlayamadığı yo Marcos'a geri dönüş yasak MANtLA (AA) Filipinler Devlet Başkan Yardımcısı Salvador Laurel'in, Aquino hükümetinin, Filipinler'e dönebilmeleri için, devrik diktatör Marcos'un ailesiyle doğrudan görüşmelerde bulunmayı kabul ettiği yolundaki iddialan yalanladı. Laurel'in Marcos'la üç gün önce Honolulu 'daki hastane odasında görüştükten sonra yaptığı açıkiama, dün Aguino 'nun sözcüsü tarafmdan yalanlandı ve bu açıklamamn asılsız olduğu belirtildi. Humeyni'nin halefı Ayetullah Muntazari on yıldır halkı söz sahibi yapmak yerine düş kırıklığına uğrattıklarını söyledi. lundaki bir soruyu cevaplandıran Muntazari, şöyle dedi: "Devrimlerin başansız kalması ilahi veya tarihi bir yasa degil. Başarı devrimin yöneticilerine baglıdır. Bizim devrimimizin amacı Islami ilkelerin uygulanması, ezilmişlerin haklarının konınmasıydı. Bu hedef izlense ve halk inanç ve güvenini siirdürseydi devrim yolunda gidecek ve gun geçtikçe yeşerecekti. Ne yazık ki iş yapmak ve devrimin değerlerini korumak yerine slogan attık. HaJka değer vermek ve onlan söz sa hibi yapmak yerine balkın zeki ve aktif giiçlerini hayal kırıklığına uğrattık ve soyutladık. Bu yiizden şimdi öyle bir noktaya geldik ki (yönetimde) kalabilmek için ilk sloganlanmızın ve degerlerimizin karşısında durmak zorunda kalıyonız." Ancak ümitsizliğe düşülmemesi, başarısızlığın nedenlerinin bulunup çare aranması gerektiğini kaydeden İran'ın gelecekteki lideri Muntazari, "devrimci genç kuşagın" gördükleri "kirli tşler, samimiyetsizlik ve beceriksizliklerden ümitsizliğe düşmemelerini" istedi. Ayetullah Muntazari, Şii mezhebi fıkhının ülke yöneti.ni konularında eksik kalması, yönetimde yanlış yöntemlerin işlerin ehline verilmemesi, aşırılıklar, bencillikler, fraksiyonculuk, diğer gruplan dışlama, halka yapılan birçok adaletsizlik ve devrimin değerlerinin gözardı edilmesinin îslam devrimine en büyük darbeyi vurduklannı da belirtti. Totcer'in başı dertte WASHINGTON (AA) ABD'de, Savunma Bakanlığı 'na atanan ancak atanması Senato Komisyonu tarafmdan onaylanmamış olan John Tower'in özel hayatı ve savunma şirketleriyle ilişkileri, Başkan George Bush için rahatsızlık yaratıyor. Ancak Bush, Tower'i desteklemeye devam ettiğini açtkladı. De/ence News ve Army Times dergilerinde yer alan başyazılarda, Tower'in Savunma Bakanı adayhğtndan çekilmesi istendi. Dergiler, Tower'in aşırt içki içmesi ya da çapkın olması gibi özel hayatıyla ilgili özelliklerinin kendilerini ilgilendirmediğini, ancak savunma şirketlerinden damşmanlık karşıhğı 760 bin dolar almasıntn kendilerini kaygılandırdığını vurguladılar. ABD Simdi abone olun... 1. dldi bedava alın! Ülkemizde 150.000'e yakın öğrenci Temel Britannica'dan yararlanıyor. Derslerine, geleceğe şimdiden sağlam bir temelle hazırlanıyor. Onlar, başanya daha kolay ulaşacak. Şimdi sizin için de büyük bir fırsat var: 17 Şubat 1989'a kadar abone olun, Temel Britannica'mn 1. cildine bedava sahip olun! Acele edin, fırsatı değerlendirin. Çocuğunuz da Temel Britannica 'dan yararlananlar arasına katılsın. Başanlı olsun... Mutlu yaşasm. Dukakis'in kurısı alkol duvarını aşü Bayan Dukakis Yenılgı şoku WASHINGTON (AA) ABD başkanlık seçimlerine Demokrat Parfi adayı olarak katılıp Curnhuriyetçi George Bush karşısında yenilgiye uğrayan Yunan asıllı Massachussets Valisı Michael Dukakis'in eşi alkol komasına girdi. Baker, 15 şubatta Auna'da A TÎNA (AA) Yunanistan 'daki Amerikan üsleriyle ilgili yeni bir anlaşma sağlanması amacıyla önceki yıl kasım ayında başlatılan müzakerelerin 14. turu devam ederken, ABD Dışişleri Bakanı James Baker'ın büyük bir olasıhkla 15 şubatta yapacağı Atina ziyaretinin hazırlıkları da başladı. TEMEL BRİTANNİCA 17 Şubat 1989"a kadar geçerii abone koşullan (î. cüf bedar») Ödeme Biçimi Peşınat (TL) Peşın 4aytaksitle(l+3) 8aytaksitle(l+7) 12ay taksitletlt11) Eşinin seçimi kaybetmesine çok üzülen Yahudi asıllı Kilty Dokakis, alkolik olması üzerine tedavi amacıyla Long Beach'te bir kliniğe kaldırıldi. Kitty Dukakis, birkaç yıl önce de uyuşturucu madde alışkanlığtndan kurtulabilmek amacıyla yine bir klinikte tedavi görmüş, seçimler sırasında gazetelerin gündemine giren bu konu Dukakis1 in yardımcılannca "aşın anfelamin alışkanlığı" şeklinde nitelenmişti. Çevresinde çok hırslı bir insan olarak tanınan Kitty Dukakis'in Beyaz Saray'a ABD'nin bir numarah kadını olarak giremediğine aşın derecede üzüldüğü ve teselliyi giderek artan oranda kadehlerde aramaya başladığı daha önce çeşitli yayın organlarınca belirtilmişti. Aynı zamanda Türk düşmanı olarak bilinen Kitty Dukakis, Washington'da inşasına başlanan Soykırım Müzesi'yle de yakından ilgileniyor. POLONYA TKMIL KfiİTİM VF KL l i l R ANSİKLOPKDİSİ 3 Mırt 19»9'a kadar geçerii abone kosallan Peşinat (TL) Aylık Taksıt (TL) Toplam (TL) 360 000 101.000 60.000 47.000 404.000 480.000 564.000 AdıSoyaaı 'Dayunışma derhal yasallaşabiUr' TEMEL BRİTANNİCA ABONE İSTEK KUPONU .... ... Tdefön(ev) Posta Kodu Aylık Ta'ksit (TL) Toplam (TL) 342.000 382.000 452.000 528.000 Iranlrak görüşmeleri LEFKOŞA (AA) BM gözetiminde İran ile Irak arasındaki barış görüşmeleri, bugün New York 'ta yeniden başlıyor. Irak Dışişleri Bakanı Tarık Aziz ve İran Dışişleri Bakanı Ali Ekber Velayeti, New York'ta BM Genel Sekreteri Javier Perez de Cuellar'la görüşecekler. Ancak iki bakanın yüz yüze görüşmeleri olasılığının düşük olduğu bildihliyor. 342 000 95.500 56.500 •U.000 D 360.000 D D D Ev Adresı 95.500 56.500 44.000 D • • 101.000 • Mcskgı Y«R: 60.000 47.000 ... . Tdefon(tf) ... Pı»u Kodu Imzı * Seçtıfcinız ödeme şeklinı karşısındaki kutunun ıçine (x) koyarak tşaretleymiz TtamttBritammkm Ahnaekıme: Abone olarak, Temel Bruanntca yasabıt fıyat garantısiyle sahipolabilırsınizl. TemelBritannica'nm herCTİdilamamlandıkça abonelcıe posta tte Uahhmlü olarak göndcritecektır 2. Aboneler, Temel Bntanntca eklenne ücretsiz sahip olacaklardır. Ku^lar Ekı 2 , Ulkeler Ekı 4 cıltle bırlikte altlenmış olarak aboneİere postalanacaktır 3. Temel Bntanntca abonelen. üq ayn dönemde duzenlenecek Egitım ve Kültur Armağanlan çekılîşienne doğrudan katılma hakkına sahıptir. Aboae Kof«lan: Seçenekterı dikkatle ınceleyin Odeyecegımz mıktan en geç. a) 17 $ubat 198^ larıhine kadar. b) 3 Man 1 9 ^ t a n h m e kadar. 1> Ana Yayincılık A.Ş *nın 314447 no'lu posta çekı hesabına. 2) Ana Yayıncıhk A Ş nın Yapı ve Kredı Bankası Levent Şubc&ı'ndeki \U29 no'lu hesabına. S) Doğrudan başvuru ile, al Buyükdere Caddesı No 86 Bevazıt Han. Gayretlepelstanbul jdresındcki saüş merkezımıze, b) Bu>ükdere Caddesı No. 57, Kat 2 Maslaklstanbul adresındekı satış merkezımize yatınn Posta çekı veya bankahavaiemakbuzufoıokopısını yandakıkuponla bırlıkte goodenn "Abone Belgesı'adresınızetaahhüllu olarak gondenlccektır Cıltknnızı nasıl tesltm almak ıslıyonunıu? ZJ Ev adrmme luhhutlu posıayla Q I ; adrarme tuhbutlü postayla G IsiMfaul ve Ankar»'dakı S»IQ mcrkezlenlK gekrtk ekfcn A». Ya^Mdk A.Ş. Büyükderc Cad. Üçyol Mevkii No: 57, Kat: 2 Madak 80725 Istanbul Tel:(l)17695 80(4hat) Ana Yayıncıhk A.Ş. ve Encyclopaedia Britannica, Inc. işbirliği ile yayımlanmaktadır. VARŞOVA (Ajanslar) Polonya Içişleıi Bakanı General Czeclaw Kiszczak, kapatılan Dayanışma Sendikası'nın "derhal tanınması" ilkesini bazı koşullar altında kabul edebileceklerini bildirdi. Kiszczak, önceki gün ilk oturumu yapılan yuvarlakmasa toplantılarında, one alınacak olan seçimler konusunda anlaşma sağlanması halinde, çoğulcu sendikacılığa koyduklan yasağı kaldırmaya hazır olduklarını belirtti. tçişleri Bakanı Kiszczak, Davanışma Sendikası'nın yasallaştınlmasının, sendikacılann iktidann ekonomik ve siyasi reformlarına tam destek vermelerine bağlı olduğunu söyledi. Kiszczak ayrıca, değişimin aşamalı olarak yapılması gerektiğini vurguladı. Polonya resmi PAP ajansının haberine göre Kiszczak yuvarlak masa toplantılarının açılışmda yaptığı konuşmada, "Sonımluluk duygumuz bizi burada bir araya getirdi. Geleceğin Polonya'sından hepimiz soruraluyuz" dedi. Kiszczak sözlerini, "Topluma seçimler ve reformlar konusunda anlaşmaya vardığımızı ilan edebilirsek. sendikacılıkta çoğulculuğa getirdiğimiz yasağı kaldırmak da mümkün olacaktır" şeklinde surdürdü. AA'nırı haberine göre Dayanışma Sendikası'nın lideri Lech Walesa da komünist yöneticilerin ülkeyi harap ettiklerini belirterek, ülkenin ancak köklü demokratik reformlarla kurtarılabileceğini söyledi. Yuvarlakmasa toplantılarının l ilk oturumunda söz alan Walesa nın konuşması devlet televizyonundan yayımlandı.