23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
4 ŞUBAT 1989 DJŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Hüseyinova "ya sınır dışı VtYANA (AA) Bulgar makamlarının, dün, insan hakları savunucusu Tiirk asıllı Zeynep Hüseyinova ve ailesinden, Bulgaristan 'ı 24 soat içinde terk etmelerini istedikleri bildirildi. ABD'de sürgünde yaşayan ve Bulgaristan 'daki insan hakları teşkilatı üyesi olan Eduard Cenov'un bildirdiğine göre, teşkilatın lideri Türk asıllı Zeynep Hüseyinova'nın, eşi ve çocuklarıyla birlikte Türkiye'ye gelmesi bekleniyor. Kaıılı çekilme sürüyor Pakistan'da üslenen Sünni mücahit örgütleri, şubat ayı ortalarında toplanarak oluşturacakları şuranın yapısını görüşmeye karar verdiler. Dış Haberler Servisi Afganistan'da Sovyet askerlerinin çekilmesi, mücahitlerle meydana gelen çatışmalarla surerken Pakistan'da üslenen mücahit örgütleri şubat ayı ortalarında toplanarak oluştunılacak Halk Mecüsi (Şura) konusunda görüşmeler yapmayı kararlaştırdılar. BM'nin, özellikle başkent Kabil'deki yiyecek ve yakıt sıkıntısına karşı yardım gönderimini hızlandırdığı bildirildi. Kabil yakınlanndaki Salang Yolu'nda bir Sovyet askeri üç Fransız gazeteciye ateş açtı, birini yaraladı. Cenevre Antlaşması uyannca 15 şubatta tamamlanması beklenen Sovyet birliklerinin çekilme işlemi aralıklarla devam ediyor. AA'nın haberine göre SSCB ordusunun yayın organlanndan Krasnaya Zvezda'da dün yayımlanan bir yazıda, şu ana kadar 25 bin civannda Sovyet askerinin Afganistan'dan ayrıldığı bildirildi. Söz konusu birliklerin ne zaman ve kaçar kişilik partiler halinde aynldıklan konusunda ayrıntıh bilgi verilmeyen yazıda, mücahit saldırüarı nedeniyle çekilme işleminin zaman zaman kesümeye uğradığı da hatırlatıldı. Bazı Sovyet kaynakları şu anda 50 bin dolayında askerin Afganistan'dan yola çıkma hazırlığında olduğunu belirtirken Batılı diplomatik gözlemciler çekilmenin gelecek haftaya kadar tarnarnlanmasını umuyorlar. Afgan mücahitleri ise bir yandan cekümekte olan Sovyet birlik Afganistan'daki Sovyet birlikleri mücahitlerle çatışarak ülkelerine dönüyor DIJN^ADA BUGUN ALİSİRMEN İnandırıcılık Bugünlerde herkes araştırmacı gazeteci Emin Çölaşan'ın "Turgut Nereden Koşuyor"undan söz ediyor. Belki de biçem bakımından Çölaşan'ın bu son kitabı öncekilere oranla daha az özenli izlenimini verebilir. Ama içinde öylesine ilgınç açıklamalar var ve öylesine bir nefeste okunup, yaşadığımız bir surü olayın içyüzünü öylesine güzel ortaya seriyor ki, yapıtı tüm okurlarımıza salık vereceğiz okumalarını. Doğallıkla piyasaya çıkar çıkmaz tükenen kitabı eğer bulabilirlerse. Emin Çölaşan'ın kitabında, 12 Eylül'ün yapısma ilişkin gerçekleri de, Ozal ailesinin ki sonradan Özal hanedanı olacaktır içyüzüne değin gerçekteri de bulabilirsiniz. Kimi zaman küçük dilinizi yutarak, kimi zaman bazı olaylar karşısında büyük bir iç sıkıntısı duyarak okuyacaksınız kitabı ve Turgut Bey'in tüm geçmişıni, iç ve dış desteklerini, milliyetçi mukaddesatçı güçler ile ilişkilerini öğrenmek olanağını bulacaksınız. Burada olaytara teker teker deginmeyeceğiz. Yalnızca Turgut Bey'in ilk ve tek gerçek başarısının ardında yatan bir öğeyi vurgulamak amacımız. Turgut Bey'in ilk ve tek başarısı, 1983 seçimleridir. Bu seçimlerde, kurallarını kendi koymadığı bir yasa ile sandık başına giden Turgut Bey ANAP'ı iktidar yapmıştı. Gerçi bu başanda, büyük ölçüde, siyaset sahnesinin MGK tarafından temizlenmiş olmasının, Turgut Bey'in karşısında bir tek doğru dürüst polıtikacının bile bulunmamasının, seçim şansı olanlann örgütlerinin dağıtılmış kendilerinin yasaklanmış veya vetolanmış bulunmalannın da payı olmuştu. Ayrıca Turgut Bey'in ardındaki dış Amerikan desteği ile Sayın Evren'in istemeyerek de olsa, pek talihsiz bir konuşma ile sağladığı dolaylı katkının da rollerı olmuştu. Ama tüm bu etkenlere karşın, Turgut özal kurallan kendi dışında konmuş bir yarışma ile ANAP'ı iktidara getirmeyi başarmıştı. Bu başarının önemli etkenlennden biri de, Özal'ın inandırıcılığı olmuştu. Özal ekonomiyi yeniden yapılandıracağı ve enflasyonu %10'lara doğru çekeceği konusunda seçmeni inandırmtş, ama iktidar olduktan kısa bir süre sonra da inandırıcılığını hızla yitirmişti. Nitekim ondan sonra yapılan tüm oylamalarda Özal'ın grafiği süreklı bir duşüş göstermiştir. Dün, Başbakan Özal'ın Reuter Ajansı'na verdiği demecı okurken bir kez daha anımsadık Emin Çölaşan'ın da altını çizdiği inandırıcılık ööesini. Sayın Ozal sözü edilen konuşmasında, işkence iddiaları ile insan haklarının çiğnenmesi konularının 1983 öncesı olaylardan kaynaklandığını ileri sürmekte ve gelecekte kemer sıkma politikası ile enflasyonu düşüreceğini söylemektedır. Acaba Türkiye'de ve Türkiye'de olanları ancak bir kaç yıl sonra doğru dürüst anlayıp kavrayan Batı dünyasında kaç kişi bu açıklamalara inanmış ve ülkemizde artık işkence olmadığı, yakında da enflasyonun düşeceğini düşünmüştür? Bu oranın ülke içinde artık %35'lere bile ulaşamadığını sanıyoruz. Türkiye'de halen yürürlükte olan yasaların bir bölümü insan haklarına aykırıdır. Bunlar kalkmadığı sürece de insan haklarına saygıdan söz edilemez. Türkiye'de henüz demokrasinin asgari gerekleri yerine getirilmiş degildir. Ve Türkiye'de yapılan kamuoyu araştırmalarının da ortaya koyduğu gibi, insanların çoğu işkencenin hâlâ sürmekte olduğuna inanmaktadır. Sayın Özal olaylarla çelişen açıklamaları birbiri ardına sıralayarak artık inandırıcılığını yitirmiş bulunmaktadır. Hiç kuşkunuz olmasın ki, "Küçük Turgut" konusunun birden gündeme gelmesi de bu olgunun yol açtığı sinirliliğin sonucudur. İnandırıcılık bir kez yitirildi mi onun yeniden kazanılması ise olanaksız değilse bile çok, ama çok güçtür. Bu durumda Sayın Özal'ın artık enflasyonu aşağıya çekebilmesi ve önümuzdeki yıllarda enflasyon oranının sürekli düşüş gösteren bir trende girmesi olanaksızdır. Ekonomi yazarı arkadaşımız Osman Ulagay'ın da, bir çok kez başka ülkelerde yaşanmış deneylerden somut örnekler getirer«k vurguladığı gibi, enflasyonu düşürmek ancak iktidarın ınandırıcılığıyla sağlanabilir. Bir zamanlar enflasyon canavarını yenmek savıyla ışbaşına gelen özal'ın bırakınız bu canavarı yenmeyi başarmak bir yana, yenmeyi isteyip istemedıği bile gerçekten kuşku götürmekteydi ve halkın büyük çoğunluğu Özal'ın enflasyonu düşürmek istediğıne bile artık irvanmıyor. Belki Sayın Özal, dış baskıların da etkisiyle enflasyonu düşürmeyi artık içtenlikle istiyor olabilir. Ne var ki, yitirdiği inandıncılığı bu savaşımda şimdi önünde en büyük engel olarak durmaktadır. Yıtlardır kemer sıktığı ve gerçekten yoksullaştığı halde, enflasyonun da düşmedığinı gören geniş kesimler artık Özal'a inanmayacaklar ve enflasyon geçici gerılemeler dışında düşmeyecektir. Özal'ın bir zamanlar başarısında etken olan inandırıcılığı o hale düşmüştür ki, artık enflasyon değil, olsa olsa Turgut Bey'in kendisi düşer. Türkiye'de enflasyonu düşürmenin ilk koşulu Özai'ı düşürmektir demek ise, bu durumda pek yanlış olmaz sanıyoruz. Yugosla vyn 'da gösteriler BELGRAD (AA) Yugoslavya'nın özerk Kosova bölgesi ve Makedonya Cumhuriyeti'nde, ücretlerin düşüklüğünü protesto etmek amacıyla gösteriler düzenlendi. Yugoslav Resmi Haber Ajansı TANJUG'un bildirdiğine göre, Kosova'da Titova Mitrovica yakınlanndaki bir maden ocağında, 400 isçi, hayat koşullarının ağırlaşmasını ve ücretlerin yetersizliğini protesto etti. Ortega, genel af önerdi CARACAS (AA) Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega, yönetim aleyhtarı Contra gerillalarma genel af önerisinde bulundu. Ortega, sayılan 4 bin civanndaki Contra gerillalarma genel af önerdiğini, Venüzella'nm başkenti Caracas'ta açıkladı. lerine karşı saldınlarını sürdürürken diğer yandan da yoğun diplomatik temaslarla çekilmeden sonra ülkenin sivasi yapısı konusunda hazırlıklar yapıyorlar. Pakistan'ın Peşaver kentinde üslenmiş bulunan 7 partiden oluşan mücahit ittifakı tarafından önceki gece yapılan açıklamada, yeni hükumeti belirleyecek Halk Meclisi'nin (Şura) yapısı konusunda şubat ayı ortalarında yeni bir toplantı yapılacağı bildirildi. Aynı kaynaklara göre anlaşma, Pakistan'ın desteklediği "Sünni" mücahitler arasında geçerli olacak. İran'da üslenen "Şii" mücahitlerin Şura'da temsili konusuudaki anlaşmazlık ise halen surüyor. AA'nın haberine göre Afganistan Devlet Başkanı Necibullah ise önceki gun yaptığı basın toplantısında yaklaşık 500 delegenin oluşturacağı Şura'nın "yasadışı" sayılacağını açıkladı. Necibullah, "Şura, tüm siyasal güçleri ternsil etmiyor" diye konuştu. Öte yandan AP'nin haberine göre Kabil'den aynlmakta olan Sovyet birükkrine mensup bir asker üç Fransız gazeteciye ateş açarak bİrini yaraladı. Üç Fransız gazeteciden L'express Dergisi muhabiri Jean FrançoLs Leven'in bacağından hafif yaralanmasına neden olan saldınyla ilgili bilgi veren diğer gazeteciler, Sovyet askerini bazı Afrikalı deri satıcılanyla pazarlık ederken gorüntülemek istediklerini, söz konusu askerin bundan öfkelenerek ateş etmiş olabi Me$ ve so$ak Sovyet birlikleri ülkelerine dönerken bir yandan yoğun saldırılarını sürdüren mücahitJerin ateşiyte, bir yandan da yörenin çetin iklim koşullarıyla karşı karşıya kalıyorlar. Dağlık bölgelerde sıfırın altında 10 dereceye leceğini kaydettiler. varan soğuğa ve tum tehlikelere rağmen baa askerlerin yüzunden "geri dönüşün" mutluluğu okunuyor. (Reuter) Halk cephesine resmi statü yumuşak Geçen yılın ortalarında kurulan Estonya Halk Cephesi'nin kuruluş bildirgesi Yüksek Sovyet'in kayıtlarına geçti. Estonya Komünist Partisi yaym organmda 1940'taki "katılma" "işgal" olarak nitelendi. MOSKOVA (AA) SSCB'nin Estonya Cumhuriyeti'ne daha fazla özerklik verilmesini amaçlayan Estonya Halk Cephesi önceki gün resmi statü kazandı. Estonyah bir gazeteci, Reuter'e yaptığı açıklamada, Estonya Yüksek Sovyet'inin Halk Cephesi'nin kuruluş bildirgesini kayıtlara geçirdiğini bildirdi. mak için en cesur adımlan atan Sovyet Cumhuriyeti olmuş, Estonya Parlamentosu kasım aymda, kendisine Moskova'nın kabul ettiği yasaları veto etme hakkı tanımıştı. ESTONYA POLONYA mesaj Şadli Bin Cedid Fas'a gidiyvr CEZA YİR (ANKA) Cezayir Devlet Başkanı Şadli Bin Cedid, resmi bir ziyaret için pazartesi günü Fas'a gidecek. Kral İkinci Hasan'ın daveti üzerine gerçekleşecek bu ziyaretin, Şadli'nin devlet başkanlığma getirildiği 1979 yılmdan bu yana Fas 'a yaptığı ilk ziyaret olacağı belirtiliyor. Cezayir'in Batı Sahra 'yı işgal eden Fas kuvvetlerine karşı silahlı mücadele veren Polisario örgütünü desteklemesi nedeniyle, iki ülke arasındaki ilişkiler uzun bir süre gergin kalmış. ancak son dönemde Fas'ın yumuşaması üzerine düzelme sürecine girmiş bulunuyor. Aynı kaynak "Halk Cepbesi ilk kez resraen tanındı. Bu da sonbaharda yapılacak genel secimler için aday gösterebileceğimiz anlamına geliyor" dedi. 1988 yılının ortalarında kurulan Estonya Halk Cephesi, kısa süre içinde etkili bir güç haline gelmişti. Estonya Cumhuriyeti de, Moskova'dan daha fazla özerklik al Estonya ile SSCB'nin diğer Baltık cumhuriyetleri olan Leton>ra ve Litvanya'da ayn ayn kurulan halk cepheleri de, bu hususun düzeltilmesi için kayıtlann yeniden gözden geçirilmesi amacıyla kampanya yapıyorlar. Ancak böyle bir Sovyet işgali makale, ilk kez resmi bir yayın orBu arada Estonya Komünist ganında yer aldı. Partısi'nin yaym organı SovetskaSovetskaya Estonya Gazetesi1 ya Estonya Gazetesi'nde de ilk kez Estonya'nm 1940'ta Kızılordu ta nin Estonyalı tarihçi Edgar Matrafından "işgal edildiğini" belir tisen imzasıyla yayunladığı maka' ten bir makale yer aldı. Sovyet ka lede, SSCB'nin' 1939 yıhnda Nayıtlannda ise bu olay, Estonya'nm zilerle Sovyetler arasında imzalaİcendi isteğiyle SSCB'ye katıldığı nan pakt uyannca Estonya'yı işgal ettiği belirtildi. şeklinde geçiyor. GDANSK (Ajanslar) Polonya'da kapatılan Dayanışma Sendikası'run lideri Lech Walesa, "siyasi ihtirası" bulunmadığını belirterek, "kendimi, hükümette görev alacak kapasitede hissetmiyonıra" dedi. VValesa, Gdansk kentinde düzenlediği basm toplantısında, hükümette görev alabilmek için mesleki yeterliliği bulunmadığını belirtti. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bütün gücünü ülkede çoğulculuğun tesisi için hareayacağını söyleyen 'VValesa, Dayanışma'mn verdiği mücadelenin asıl karakterinin "sendikacılık" olduğunu kaydederek, "Dayanışma, bir parti haline gelmek istemiyor" dedi. Geçmişte yaptığımn tersine, seçimleri boykot çağrısında bulunmayı düşünmediğini belirten Walesa, "şimdiki durum, iktidaria kapışmamayı telkin ediyor" diye konuştu. Bu arada, Polonya Komünist Partisi'nin ideolojik konferansı, Devlet Başkanı Wojiech Janızelski başkanhğında başladı. Siyasal ve sendikal çoğulculuğun ana gündem maddesi olarak ele alınacağı konferans, basına kapalı olarak üç gün sürecek. Konferansa, bir çok sosyalist ülkenin komünist partilerinden heyetler de katılıyor. AP'nin bildirdiğine göre konferansın açıhş konuşmasım yapan Jaruzelski "Polonya'da geniş bir transformasyon dönemi vaşanıyor. Ülkenin sorunlannın çözümiinde lüm toplum katmanlarıyla sosyalist bir diyaloğun başladığı şu sıralarda göriiş aynlıklan ortaya çıkıyor." dedi. Küba lideri Fidel Castro'dan anlamlı mesaj: Burma'da uçak kazası: 26 ölü BANGKOK (AA) Burma Havayollan'na ait iç hat seferi yapmakta olan bir uçağın dün düşmesi sonucu 26 kişi öldü. Burma Havayolları yetkilileri, uçaktaki dörı kisilik mürettebat ile üç yolcunun yaralı olarak kurtulduğunu kaydettiler. Yetkililer, iki motorlu turbo uçağın kalkmasmdan kısa bir süre sonra motorunda anza meydana geldiğini açıkladüar. SSCB'de uygulanmakta olan yeniden yapılanma politikasını "başkasımn karısı" olarak niteleyen Küba lideri Castro, "Her erkek kendi kadınıyla birlikte olmah" dedi. 'Perestroyka bize göre değiT ISVEC HumeynVnin daveti LEFKOŞA (AA) İran 'ın lideri Ayetullah Humeyni, 25 yıl önce Bursa 'da sürgünde yaşarken kendisine komşu olan Türk çifti İran 'a davet etti. İran resmi haber ajansı İRNA 'nın bildirdiğine göre, Humeyni'nin eski komşularına yaptığı davet, Türkiye'de bulunan İran İçişleri Bakanı Ali Ekber Muhteşemi tarafından adı açıklanmayan Türk çifte önceki gun iletildi. uygulamayı, "başkasımn kansını kullanmaya" benzetti. "Bu doğru olmaz" diyen Castro, sözlerine "Her erkek kendi kadınıyla Castıo Bir ömanlar Sovyetler'in en sadık muttefiki Kuba lideri perestroyka ve glasnosta pek sıcak bakmıyor. birlikte olmalı" diye devam etti. hail Gorbaçov tarafından başla diyen Küba lideri, George Bush'Venezuella ile maslahatguzar Bununla birlikte Sovyetler'in tılan perestroyka uygulamasını iz un başkanlığındaki yeni ABD yö düzeyinde ilişkisi bulunan Küba'perestroykayı uygulamasına kar leyip izlemeyeceğini şimdiye ka netimi doneminde bu durumun nın yakında Caracas'taki büyudeğişeceğini umduğunu söyledi. kelçiliğini yeniden açması bekşı olmadığını belirten Küba lide dar açıklığa kavuşturmamıştı. Castro, bir yandan bu konuya Castro, Latin Amerika'da banş leniyor. ri, "Biz kimiz de perestroykayı Venezüella'daki Küba Büyükelreddedeceğiz? Kimse başkasımn açıklık getirirken, bir yandan da sağlanması için bölge ülkeleriyle kansını boşayamaz" dedi. ABD'nin Latin Amerika konu işbirliğine hazır olduklarını da çiliği, 1980 yıhnda Venezüella'daki askeri bir mahkemenin, bir KuVenezuella'mn yeni Devlet Baş sanda uyguladı|ı "gelişigüzel bildirdi. Venezuella Devlet Başkanının ba uçağını düşürerek 73 kişinin kanı Carlos Andres Perez'in ön politikayı" eleştirdi. "ABD'nin Latin Amerika ko andiçme törenine, Castro iie bir ölumüne yolaçan sanıkları beraceki gün yapılan andiçme töreniDış Haberler Servisi Geçen ne katümak için Caracas'a gelen nusunda izlemekte olduğu bir po likte 23 yabancı devlet adamı da at ettirmesinden 10 gün sonra kayıl 17 ağustosta bir uçak kazasıııpatılmıştı. Fidel Castro, SSCB'de lider Mi litika yok. Rasgele davranıyor" ha katıldı. CARACAS (AA) Küba lideri Fıdd Castro, SSCB'de uygulanmakta olan perestroyka (yeniden yapılanma) politikasının, Sovyetler'in sorunlanna cevap verecek nitelikte bulunabileceğini, ancak "kendisine göre olmadığını" bildirdi. Castro, Caracas'ta kalmakta olduğu otelde önceki gün ani bir kararla düzenlediği basın toplantısında, perestroykayı kendilerine Palme cinayetinde yeni kanıtlar STOCKHOLM (AA) îsveç'in eski Başbakanı Olof Palme'yi öldür Ziyofnın uçağında 'sehirli gaz* kuşkusu düğünden kuşkulanüan 41 yaşındaki eski hükümlü aleyhinde yeni kanıtlar bulundu. So"Zanhnın sorulan yanıüamaji ruşturmayı yıireddetmesi soruşturmanın doğal rüten Savcı Anders Hdin, Stock olarak hızını kesiyor. Buna göholm Bölge Mahkemesi'ne baş re, 12 şubata dek iddianameyi vurarak 14 aralıktan bu yana tu hanrlayabilecegimi sanmıyorum. tuklu bulunan katil zanlısının Ancak bir ay içinde rahat oefes serbest bırakılmamasını 5. kez is alabilecegiz. Interpol yoluyla da tedi. Helin'in isteği mahkeme ta bir tanığın aranmasım sürdürürafından kabul edildi ve zanhnın yoruz." tutukluluk süresi 10 gün daha Yasalara göre adı açıklanmauzatıldı. yan cinayet zanlısı, daha önce ölSavcı ile mahkeme yetkilileri dürme ve yaralama olaylarına arasındaki görüşmelere hiç kimkarışmış 41 yaşında bir İsveçli. senin alınmadığı belirtildi. Bazı yetkililer, savcının, yargıca, katil zanlısı ile ilgili yeni kanıtlar sunduğunu ve iddianamenin giderek güçlendiğini söylediler. Savcının ne gibi kanıtlar sunduğu konusunda hiçbir şey öğrenilemedi. Helin ise daha sonra yaptığı açıklamada şunları söyledi: YuNANÎSTAN Koskotas olayında yeni gelişme Başbakan Andreas Papandreu'nun yakın dostu Luvaris, hükümet üyeleri ile banker Koskotas arasında köprü görevi yapmak ve rüşvet dağıtımtna aracıhk etmekle suçlandı ve yurtdışma çıkışı yasaklandı. ATtNA (Cumhuriyet) Yunanistan'daki skandal olaylarımn baş kişisi banker Yeorgios Koskotas'ın yolsuzlukları bütün hızıyla Yunan sosyal yaşammı karıştırırken, Yunanistan Başbakanı Andreas Papandreu'nun "en yakın" arkadaşı ve "sırdaşı" olarak tanınan işadamı Yeorgios Lovaris'in yurtdışma çıkması yasaklandı. Luvaris, Koskotas ile bazı hükumet üyeleri arasında köprü kurmaktan ve ruşvetleri istenilen adreslere götürmekten suçlanıyor. Şu anda ABD'nin Salem Cezaevi'nde duruşma gününu bekleyen Koskotas'ın iki koruma görevlisi, öncerak, Luvaris'in yurtdışma çıkmasını yasakladı ve kendisini ifade vermek üzere Araştırma Komisyonu'naçağırdı. Luvaris, verdiği ilk ifadede, "söz konusu iddialann, Papandreu'nun şahsına düzenleki gun skandalları araştıran komi nen komploların parçası olduğuteye verdikleri ifadede, Luvaris'in nu" söyledi sık sık Koskotas ile göruştuğunu Luvaris. bundan iki yıl once de söylediler. Aynı ifadelere göre Luvaris, Başbakan Yardımcısı Aga Yunan Silahlı Kuvvetleri'ne satın memnon Kutsogeorgas'a, Kosko alınan Fransız yapımı Magcı2 titas'tan aldığı karton dolusu beşer pi fuzelerden oldukça buyuk "kobinlikleri veriyordu. Milyonlarca misyonlar" almakla suçlanmıştı. drahmi düzeyinde rüşvetle dolu Ancak bu iddialar hukümet taraolduğu sanılan bu karton kutula fından engellenmişti. Luvaris'in rın, yolsuzluklann yapıldığı Kos ayrıca Papandreu ile sevgilisi Dikotas'ın "Girit Bankası"ndan, milra Liani'nin tanışması ve ilişadalet bakanıyken skandallan ort kilerinin gelişmesinde de aracıhk bas etmekle suçlanan Kutsogeor yaptığı belirtiliyor. Son olarak, Papandreu'nun gas'ın evine taşındığı iddia ediliyorBu ifadelerden sonra, Atina kalp ameliyatı sırasında LondraSavcılıgı suç bildirıminde buluna ya milyonlarca dolar düzeyinde da hayatını kaybeden Pakistan eski Devlet Başkanı Ziya Ül Hak'ın ölümune, Sovyet ajanlannca yerleştirilen zehirli gazın neden olduğu öne sürüldü. MOSKOVA Totverhn onayı ertelendi İVASHINGTON (AA) ABD Senatosu Silahlı Kuvvetler Komitesi, Baskan George Bush tarafından Savunma Bakanlığı'na getirilen John Tov/er'ın atanmasına ilişkin oylamayı, hakkmda çıkan yeni iddialar nedeniyle, ileri bir tarihe erteledi. Komite Başkanı Demokrat Senatör Sam Nunn, komitedeki oylamamn önceki gün yapılmayacağını açıklarken, komitenin önde gelen Cumhuriyetçi üyelerinden John Warner, "Ek bilgi sağlamak için araştırmalar yapıyoruz" dedi. AA'nın haberine göre ABD'li iki gazeteci Roland Evans ve Robert Novak'ın yaptıklan bir araşyapılan harcamalar için Luvaris1 tırmada zehirli gaz konusu ortain, Koskotas'tan yararlandığı ve ya çıkanldı. Ancak Ronald Reaaldığı paralan Londra'ya bizzat gan yönetimi, Moskova ile ilişkigotürup Papandreu'ya teslim et leri bozmamak amacıyla açıklamavı önledi. tiği iddia ediliyor. İki gazetecinin derledikleri haÖte yandan Yunanistan'ın un bere göre Ziya Ül Hak ile ABDlü terör örgütü 17 Kasım tarafın nin Islamabad Büyükelçisi ve bir dan Elefterotipiya Gazetesi'ne Amerikah generalin de içinde bugönderilen bir bildiride devletin lunduğu Pakistan uçağıyla ilgili sağhk politikası kınandı. Bundan iki hafta önce Savcı Kostas Androlukadis'i 'kasıtlı' olarak bacağından yaraladıklannı belirten 17 Kasım Örgütü, savcının hastanedeki yanlış müdahale yüzunden iki bacağının kesilmesini, sağhk kurumlanndaki ilgisizliğe bağladı. Güzellik yanşmasında "dalavere" iddiaları Haber Merkezi Ingiltere'de yayımlanan "Independeat" Gazetesinin önceki günkü sayısında "Moskova Uluslararası Güzellik Yanşması"nda yapılan birtakım yolsuzluklarla ilgili bir haber yer aldı. "Moskova'daki güzellik yanşmasıoın gizli çekiciligi" başlığıru taşıyan haberde kendıni Fransa'dan gelen Katolik papaz ve "BM'den gozlemci" olarak tanıtan bir jüti uyesüıin, sonunda çeşitli sabıkaları olan "halis" bir Sovyet vatandaşı çıktığı belirtiliyor. Rupert Cornwell imzalı, Moskova çıkışh haberde yanşmarun birinciliğini "bir Türk kızı", ikinciliğini ise bir İsraillinin kazandığı belirtildikten sonra "yanşmaaın esas güzel yanı" şöyle anlatılıyor: lannda belirten jiiri üyesi Peder Mihail'in gsrçek kimliği orta>^ çıktı. Ne yazık ki kendini 'uluslararası bir memur' olarak tanılan Peder Mibail tek bir sözcük bile Fransızca bilmiyordu. Komsomolskaya Pravda Gazetesi'nin verdiği bilgiye göre 28 yaşındaki Mosko>alı Mihail Potemkin, kol uzunluğuoda sabıka lan olan halis bir Sovyet vatandaşıydı. Baskentin polis ve diğer giivenlik örguıleri onu çok yakından, papaz izlenimi vermeyi pek stvdiği için, Katolik Peder adıyla tanırlar." 17 Kasım bildirisinde, "Biz Androlukadis'i sadece yaralamak ve uyarmak istemiştik" denildi. ABD Savunma Bakanlığı tarafından istendi. Ancak Dışişleri Bakanı George Shultz, olayda "Sovyet parmağı" bulunması halinde Daha sonra Savunma Bakanlığı tarafından görevlendirilen bir kimyasal madde uzmanı, pilot kabinine yerleştirilen zehirli gazın, uçak havalandıktan sonra pilotlan etkisiz hale getirdiğini ve uçağın düşmesine neden olduğunu belirledi. soruşturmanın başlatılması, Ünlü "papaz"ın birkaç soygun vakasından sonra yakalandığı, ancak "şizofreni" tanısıyla akıl hastanesine yatınldığı belirtilen haberde Potemkin'in serb«st bırakıldığı, ancak kısa zaman sonra bu kez "Yarışma için ozel olarak Paris uyuşturucu kullanmak, hırsızlık ve ten geldiğini ve BM gözlemcisi ol çocukları suça teşvik etmekten yedugunu çeşitli televizyon mülakat niden tutuklandığı vurgulanıyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle