19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 ŞUBAT 1989 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Filipinler'de çatışma: 65 ölü DtPOLOG (AA) Filipinler'in guneybatısındaki Zamboango eyaletinde Müslüman gerillalarla askerler arasmda çıkan çatışmalarda 65 kişinin öidüğii bildirildi. Askeri bir kaynak tarafmdan dün yapılan açıklamada, orduya ait iki helikopterin Müslumanlara ait bir köye düzenkdikleh saldında, Moro tslami Kurtuluş Cephesi'ne uye 20 kişinin ve 2 askerin öldüğü belirtildi. Aynı kaynak, ölü sayısının artmasından endişe edildiğini kaydetti. Israil Başbakanı Filistinlilere ilk aşamada geniş özerklik öneriyor Şamir'den iki aşamak plan Israü yunıuşuyvr Dış Haberler Servisi Yaklaşık 13 aydır süren Filtstin ayaklanmasıni "İntifada" tum sert önlemiere karşın bastıramayan tsraii hükümetinin son zamanlarda tutumunu düzenli biçimde yumtısattığı gözleniyor. İsraii Başbakanı tzak Şamir, ocak ayının başlarında Kudüs'te Jerusalem Post gazetesine yaptığı açıklamada ilk kez Araplarla uluslararası gözetim altında doğrudan görüşmeler yapabileceğini soyleyerek. o zamana dek sürdurdüğü tutumda önemli bir değisiklik sergiiedi. Şamir büindiği gibi uiuslararasi konferans fikrine şiddetle karşı çıkmakta idi. Jerusalem Post'a yaptığı açıklama ite ilk kez bu göruşe yaklaşmış oldu. Şamir, Araplarla yapılacak doğrudan görüşmelerin BM'nin ya da süper güçlerin denetimi altında olabileceğini söyledi. Ancak şart olarak görüşmelere mudahale edilmesinden kaçırulnıastnı istedi. 30 ocakta ise bu kez İsraii Savunma Bakanı İzak Rabin yeni bir öneride bulunarak işgal alttndaki topraklarda vaşayan Filisünıilerle sartsız göruşmelere hanr olduklarını açıkladı. DUNY\DA BUGUN AUSIRMEN Filistinlilerin yetersiz bulduğu plan, ikinci aşamada Batı Şeria ve Gazze'ye verilecek sürekli statü için görüşmeler yapılmasını öngörüyor. Dış Haberler Servisi İsraii Başbakanı İzak Şamir, Le Moııde Gazetesi'ne verdiği özel demeçte, "FıHstinlilerle goruşmeye hazırız, ama bir Filistin devleti hayal bile edilemez" dedı, Şamir'in Filistinlilere İsraii askerlerini Batı Şeria ve Gazze"den kısmen çekip bu bölgelere geçici bir çözum olarak özerklik tanıma önerisi de FKÖ yetkilileri ve işgal altındaki topraklarda yaşayan Filistinlilerce reddedildi. İntifadanın Filistinlilere bile yararh olmadığını iddia eden Şamir sözlerini şoyle sürdürdu: "Eğer Filislinliler durumlarının iyileşmesini istiyorlarsa bu ancak görüşmeler yoluyla olabilir. Ama derhal bir Filistin devleti kurroak isterlerse olmaz. Bunu ne görüşmeler yoluyla ne de zorla elde edemezler. Hayal bile edilemez. Bu asla olmayacaktır." Şamir, kafalarındaki çözumün az çok Camp David Antlaşması doğrultusunda olduğuna değinerek iki aşamalı bir çözurn onerdiğini soyledi. Şamir onerisini şöyle özetledi: "Birinci aşamada, sınıriı bir zaman için çok geniş, çok liberal bir özerklik, Sonra söz konusu topraklann sürekli statusu için önkoşulsuz göruşmelere oturulması. Bu göriişmenin sonucu İsraii Başbakanı izak Şamir yoğun uluslararası baskı altında tutumunu yu tum taraflarca kabul edilebilir olmuşatırken işgal altindaki topraklarda çatışmalar suruyor. Fotoğrafta bir Filis malıdır." tinli genci üıtukJayan bir İsraii askeri görülüyor. (Fotoğraf: Reuter) Camp David Antlaşması'nda da İsraii birliklerinin kısmen çekilmesinin ongörüldüğünu anımsatan İsraii Başbakanı, kalan askeri birliklerin ise özel noktalarda konuşlandırılmasını istediklerini, bunun sadece İsrail'in guvenliği açısından değil, özerkliğin korunması açısından da güvence oluşturacağını söyledi. Şamir, aksi takdirde Batı Şeria ve Gazze'nin geniş özerklik koşullarında kısa zamanda Lübnan'a döneceğini ileri surdu. Uluslararası konferans toplanmasına muhalefetini sürdürdüğunü vurgulayan Şamir, ikili goruşmeleri tercih ettiklerini yineledi. FKÖ'yle görüşmeye de karşı olduklarını bir kez daha anımsatan İsraii Başbakanı Şamir, İsrail'in varlığını tanıyan bir FKÖ'nün bile kendileri için geçerli olmadığını şu sozlerle anlattı: "Bence bir hükümet, bir devlet politika değişlirebilir. Ama varlık nedeni İsrail'i >ok etmek olan bir siyasal ideolojik hareket bugünden yarına değişemez. Butıin felsefesini, bütün ideolojisini degiştirsin, bu mümkün değil. FKÖ'nün degişme iddialan taktikten başka bir şey degildir." Şamir, FKÖ'nün İsrail'e yönelik gerilla eylemlerini durdurmuş olmasını da "taktik" olarak niteledikten sonra Arafat'ın politikdsını şövle yorumladı: "FKÖ'nün şimdi istediği İsrail'i ödün vermeye ikna etmek değil. Onun asıl amacı ABD'yi bu konuda ikna etmektir, çunkü İsrail'in ABD'nin kuklası olduğunu sanıyor. Sedat, İsraii Meclisi'nde konuşmaya geldiğinde ben nıeclis baskanıydım. Dedi ki: 'Sizin güvenlik kaygılannızı anlıyonım.' Ve Sina yanmadasının tümünun askersizleştirilmesini kabul etti. Bu, ağırlığı olan bir jestti. Şimdi ise böyle şeylerin sözu bile edilmiyor." Küçük Turgut Başbakan Ozal, ailesı ile ılgıli sözlere çok kızıyor ve "Insanın ailesıyle uğraşmak eski metotlardır. 1960 öncesinın metotlarıydı. Bunlarla uğraşmaması lazım, (Inönü'yü kastediyor) ama ne yapalım dağarcığında bir şey olmayınca insanlar bu gibi yollara tenezzul ederler" dıyor. Sayın Özal yanılıyor. 1960'tan önce hiç kimse Başbakan'ın ailesi ile uğraşmadı. Demokrat Partı ıktidannı en acımasızca eleştirenler bile ne Başbakan Menderes'in ne de Cumhurbaşkanı Bayar'ın ailesiyle uğraştılar. Çünkü her ikisinin de aılesi polıtikanın ıçinde değildi ya da eşlerinin, babalarının kardeşlerınin iktidar olmasından yararlanarak köşeyı dönmemişlerdi. Sayın Özal'ın ailesı ile uğraşıldığı ise bir gerçektir. Herhangi bir kımse, bir ülkede hanedan saltanatı kurarsa doğal olarak ailesi de politik tartışmanın içine çekıliverır. Eğer birılerı "Kızı kendi başına bırakırsan ya da davulcuya varır ya da zurnacıya" deyişinı anımsayıp bir davulcuyu kaçırtmak için devletın gızli güçlerinı kullanırsa, sonradan köşeyı dönecek olan damat bey ile kerime hanım doğallıkla politik gündemin başköşesıne kuruluriar. Eğer bir ülkede, tarikat üyesı biraderlerden biri planlamanın başındayken, tarikat üyesi biraderlerden öbürü, en büyük biraderin devri saltanatında sıfırdan dövizle milyarder olursa, tabii ki aıle politika gündemıne girer. Yukandakı örnekler ne kadar Turgut Bey'e uyar ne kadar uymaz onu bılemıyorum. Ama Turgut Bey'in Türkıye'de Osmanlı Hanedanı'nın yerle bir olmasından 60 küsur yıl sonra yeni bir hanedanı iktidara getirdiğini herkes bilıyor. Bu durumda aileyi hanedana dönüştürüp politikanın içine sokan Turgut Bey'in kendisı olduğunu göre aileyi politik tartışmaya sokan da odur. Durum böyle olunca, Başbakan'ın öfkesıni anlamak güçleşiyor. Inönü ile SHP'nin dağarcığında bir şey olup olmadığı konusuna gelınce: Madem ki Inönü'nun dağarcığında bir şey yok, makem ki SHP alternatif değil, neden Sayın Özal televizyonu tekelinde tutuyor? Çağırsın Cem Duna ya da Nuri Çolakoğlu: nu, versin talimatını, Inönü'yü de SHP'nin önde gelenlerini de örneğin Onur Kumbaracıbaşı'nı, Deniz Baykal'ı bol bol televizyona çıkarsinlar da halk da rahatça görsün onlann dağarcıklarında bir şeyler olmadığını. Acaba Sayın Özal bu yolu neden tutmuyor? Sayın Özal sinırlenmiş, aklın yolunu tutacağı yerde, Sayın Ecevıt'i tutuyor, durmadan onu övüyor, bu davranışının DSP'nin tabanını çok rahatsız edeceğini bile düşünmeden, bindiği dalı kesiyor. O da kendi bileceği iş. Ona bir diyeceğimiz yok. Yalnız Sayın Özal'ın sinıriendığinde söylediği bir söz var ki doğrusu o sözle çok ayıp ettiğini belirtmek isteriz. Sayın Özal, İnönü'den söz ederken "Ahmet ona ağır geliyor küçük Turgut ile uğraşsın" demiş ve fevkalade ayıp etmiş. Politika biraz da doğru dürüst konuşma sanatıdır. Bir politikacı, hele başbakanlığa kadar yukselmişse, artık söylediği sözün ne yana çekılebıleceğini düşünerek konuşmalıdır. Türk ekonomisine hayali ihracatı sokanlar bir de politikaya kenar mahalle edebiyatını sokmamalıdırlar. Ama Sayın Özal'ın eleştirilere kulak vereceği yok. Yakında politikada kenar mahalle edebiyatının yeni örneklerini görür, ANAP'ın kenar mahalle edebiyatından esinlenen sloganlarına tanık olursanız şaşırmayın Örneğin şöyle sloganlar seçim öncesi piyasaya sürülebilir: "Köprü altı boy boy Öpsün senı ANAP Kovboy" "Onu öyle demezler Peynir ekmek yemezler. Borcu 100 milyara çıkarmazsam bana da Turgut demezler." "Ustandan aldığını ustana satma Gerçekleştiremeyeceğin vaadin altına yatma" Küçük Turgut ile başlayan tartışma yakında belki bu boyutlara da uzanır ve Büyük Turgut'un ülke yaşamına soktuğu yenıliklere bir yenilik daha eklenir. , Sayın Özal'ın kuçük Turgut ile uğraşme onerisini, SHP Genel Başkanı Erdal İnönü'nün ciddiye almaması da doğaldır. Sayın inönü herhalde "Büyük Turgut'un iktidarı fiyaskodan başka neydi ki, küçük Turgut'un ki ne olsun" diye duşünmüş olmahdır. Doğrusu Sayın Özal rüşdünü ıspat etmemiş küçük Turgut'u da siyasi polemiğe sürerek hanedanı tümüyle icraatın içine sokmakla hiç de iyi etrnedi, fevkalade ayıp olması bir yana, fevkalade yanlış bir davranışta bulundu. 'Pan Am sabotajt Suriyv ve Libytının işV H'ASHIKGTON (AA) Amehkan CBS Televizyonu, 21 arahkıa, İskoçya'da meydana gelen ve 270 kişinin yaşamım yitirmesine neden olan Pan Am faciasınm sonımlulannın, Suriye ve Libya olduğunu ileri sürdü CBS, adını açıklamadığı kaynaklara dayanarak verdıği haberde, 103 sefer sayılı PanAm uçağına karşı girişılen bombalama eyleminin, ABD savaş uçaklannın Libya'ya karşı 1986 'da düzenlediği saldırıya bir misilleme olduğunu ve Ahmed Cibril liderliğindeki Filistin Kurtuluş CephesiGenel Komutanlık Örgütü'nce düzenlediğini öne sürdü. CBS aynca, Cibril'in, bir Amerikan hedefl olan PanAm uçağına karşı eylem duzenlemeden önce, Suriye tstihbarat Servisi'nin "olurunu" aldığı ve Libya gizli servisinin "tam desteğıni" sağladığını iddia etti. Gorbaçov'un maaşı ilgi uyandırdı D»ş Haberler Servisi Sovyet lideri Mihail Gorbaçov'un maaşınm yılda 28 bin dolar gibi düşük bir rakam olarak açıklanması Batı'da îlgiyle karşılandı. Ancak Gorbaçov'un bu düşük maaşına karşın devlet başkanlığı dolayısıyla elde ettiği bazı yan ayncalıklarla yine de "devlet başkanına yaraşır" bir hayat surebildiği de kaydediliyor. International Herald Tribune Gazetesi'nde yer alan bir haberde SSCB'de yayımlanan Ogonyok Dergisi editörü A.Korotich'in, Mihail Gorbaçov'un maaşıyla ilgili görüşlerine yer verildi. Haberde, 28 bin dolar olarak bildirilen yıllık maaşın Batı ölçülerine göre oldukça düşük sayümasına karşın yine de kendi ülkesinde ortalama gelirin yaklaşık 7 katı daha fazla olduğu da kaydediliyor. ABD Başkanı George Bush'un yılda 200 bin dolar olan maaşıyla karşılaştınldığında Gorbaçov'un biraz fazla "mütevazi" kalan maaşı Sovyet ve Batı basınında ilk kez açıklanıyor. Ogonyok'un editörü Korotich, "Herkes Devlet Başkanı Gorbaçov'un bu denli düşük maaşına karşın eşi Rasia'mn nasıl olup da bu kadar şık giyindiğini merak ediyor? Ama, yine de ayda 1500 ruble kazanan eşinin geliri Sovyet standartlanna göre hiç de fena sayümaz" diye konuştu. Korotich, kendisiyle bir gençlik dergisinde yapılan sövleşide Mihail Gorbaçov'un, kendi özel yaşamıyla ilgili bilgilerin açıklanmasına taraftar olduğunu, bu yolIa "dedikodu düzeyinde" konuşulmasının onlenmesini istediğini de aktarıyor. Korotich'in verdiği bilgiler arasmda, aynca Gorbaçov'un "Perestroika" adlı kitabının ABD'de basımı karşılığında Harper ve Row Yayınevi'nden 600 bin dolar kazandığı ve bu parayı Komünist Partisi'ne bağışladığı yer alıyor. International Herald Tribune, Sovyet liderinin yıllık 28 bin dolarlık maaşına ek olarak Moskova'da bir konut, kent dışındaki korulukta ikinci bir konut ve Kınm'da bir "tatil sarayı" gibi ayncalıkları bulunduğunu da belirtîyöf:**«^• • •• •> • Sovyet lideri 28 bin dolar, ABD Başkanı Bush 200 bin dolar alıyor Bush'tan, Ortega'ya tnesaj KARAKAS(AA) ABD Başkanı George Bush'un, Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega'ya bir mesaj göndererek barış için çalışma önerisinde bulunduğu bildirildi. Ortega, televizyonda yaptığı açıklamada, ABD Başkanı olarak göreve başlamasından ötürü Bush'a kutlama mesajı yolladığını ammsattı. Daniel Ortega, George Bush'un da kendisine yolladığı cevabi mesajda, barış için çalışmaya hazır olduğunu söylediğini i/ade etti. FKÖ reddetti Batı Şeria ve Gazze"de yaşayan Filistinli liderler Şamir'in son sıralarda birbiri ardına yaptığı çözum önerileri doğrultusunda daha ileri bir adım olan bu son önerinin de kabul edilebilir olmaktan uzak olduğunu belirttiler. Filistinli bir yetkili "Şamir'in son aldığı tavırlar eskisine göre tabii ileri bir adım. Ama Filistin halkın taleplerini karşılamaktan çok uzak" dedi. FKO adına yapılan açıklamada da Şamir'in planı yetersiz Tjtffundu. ÇinSovyet baharı İki ülke liderlerinin katılacağı 30yıldan bu yana ilk kez yapılacak zirve toplantısı hazırlık görüşmelerinde temel sorunlar da ele ahnıyor. PEKİN (Ajanslar) Asya Kıtası'nm iki devi Çin ile SSCB arasinda 30 yıldan bu yana ilk kez yapılacak olan zirve toplantısının hazırlık görüşmeleri için Çin Halk Cumhuriyeti'nde bulunan Sovyet Dışişlen Bakanı Eduard Şevardnadze, temaslannı sürdüruyor. Şevardnadze, dün Çin Dışışleri Bakanı Qian Qichen ile bir araya geldi. Çin Dışişleri Bakanı göruşmeden sonra gazetecilere, iki ay önce Moskova'yı ziyareti sırasında ele aldıkları konuları görüşmeye devam ettiklerini bildirdi. Şevardnadze de "Bir yıldan beri beşinci kez biraraya gelmemiz önem taşımaktadır. Ancak en önemlisi, iki ülke arasmda çözülmesi gereken sorunlann ele alınmasıdır" dedi. Şevardnadze, 1988'de ABD eski Dışişleri Bakanı George Shultz'la da beş kez görüştüğünü hatırlattı. Gözlemciler, bakanın bu sözleriyle, Moskova'nın Pekin'le ilişkilerine, ABD ile olduğu kadar önem verdiğini vurgulamak istediğini belirtiyorlar. Şevardnadze Başbakan Li Peng ile de görüştükten sonra yann Sanghay'a geçerek Çin lideri Deng Siaoping tarafmdan da kabul edilecek. Sovyet bakan a>Tu gün oğleden sonra Pekin'de bir basın toplantısı düzenledikten sonra Çin'deıı Pakistan'a geçecek. Şevardnadze'ye Çin gezisinde, iki ülke arasındaki ilişkilerin normalleştirilmesi görüşmelerinde Sovyet heyetine başkanlık yapan Dışişleri Bakanı Yardımcısı İgor Rogaçev eşlik ediyor. ÇinSovyet görüşmelerinde Kamboçya sorununa çözüm getirilmesi konusunun da ele almacağı, ancak bu sorun çözümlenmese bile GorbaçovDeng zirvesinin ilkbaharda gerçekleşeceği tahmin ediliyor. Derin ideolojik ve stratejik nedenlerden dolayı 1960 yılından bu yana iki Olkenin arası açık bulunuyordu. Çin, yıllardan bu yana ilişkilerin normalleştirilmesi için Sovyet birliklerinin Afganistan'dan çekilmesini, ÇinSovyet ve ÇinMoğalistan sınırındaki Sovyet askeTİerinin sayısının azaltılması ve Vietnam birliklerinin Kampuçya'dan çekilmesini şart koşuyor. tyi haber alan Doğu Avrupa kaynaklannın bildirdiğine göre Şevardnadze, doğrudan hazırlık çalışmalannın yanı sıra Çinli yetkililerle sınır boyundaki askeri gücün azaltılması ve iki ülke arasmda güvenliği arttıncı ortamm yaratılması konulannı da görüşecek. Aynı kaynaklar, Şevardnadze'nin Moğolistan'daki Soyyet birliklerinin çekilmesi konusuna da Pekin'deki görüşmelerde değineceğini haber veriyor Sovyet Dışişleri Bakanı Şevardnadze! resmi göruşmelerini tamamladıktan sonra lar. Pekin'de tarihi yerleri ziyaret etti Çin Seddi önünde fotoğrafçılara poz verdi. Şevardnadze'nin Pekin ziyareti sürüyor AFGANİSTAN Mücahitler Sovyet konvoyurıa saldırdı Afganistan Devlet Başkanı Necibullah, Sovyet birliklerinin çekilmesinden sonra iktidarda kalmak istediklerini soyleyerek "Mücahitlere Kabil'i merkez yapma şansı tanımayacağız" dedi. Dış Haberler Servisi Afgan mücahitlerinin, Kabil'den aynlan ilk Sovyet askeri konvoyuna, Salang Geçidi'nde saldırdıkları bildirildi. Moskova Radyosu'nun haberine göre Afganistan İçişleri Bakanlığı sözcüsü, başkentin birkaç kilometre dışında gerçekleştirilen mücahit saldırısında ölen ya da yaralanan olup olmadığım belirtmedi. Radyo, Sovyet birliklerinin ülkelerine tek geçiş yolu olan Salang'a bir saldın düzenlenmesi durumunda "karşılık verilecegi" yolunda, daha önce Sovyet komutaru Boris Gromov tarafından yapılan uyarıyı da hatırlattı. Öte yandan AA'nın haberine gore Afganistan Devlet Başkanı Necibullah, dün Kabil'de düzenlediği basın toplantısmda "iktidarda kalmak istediklerini" sövledi. Necibullah Sovyet askerlerinin ülkesinden çekilmesinden sonraki gelişmeler konusunda "iyimser" olduğunu belirtirken, tüm zorluklara karşı durumu kontrol altına aldığını söyledi. "Mücahitlere. Kabil'i merkez yapma şansı tanımayacağız" diye konuşan Necibullah kentin savunmasımn sağlandığım da tekrarladı. SSCB Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Vadim Perfileyev de önceki gün düzenlediği basın toplantısmda, ABD'nin Afgan mücahitlerine askeri yardımı kesmesi halinde Kabil yönetimine silah vermeyi durduracaklanm açıkladı. Perfilyev, Afganistan'dan 15 şubata kadar tümuyle çekileceklerı yolundaki taahhütlerine uyacaklarını tekrarlarken, mücahitlerle görüşmeye hazır olduklarını soyledi. Botha, başkan ayrıldı JOHANNESBURG (AP) İki hafta önce bir felç geçiren ırkçı Güney Afrika Cumhuriveti Devlet Başkanı P. W. Botha, iktidardaki Milliyetçi Parti başkanlığından istifa etti. Devlet başkanlığı görevini ise sürdürüp sürdürmeyeceği konusunda herhangi bir açıklama yapılmadı. Ermenistan'da yasak hafifledi t ERİVAN (AA) Sovyet ı Ermenistan ', Cumhuriyeti'nde, etnik çatışmaları engellemek amacıyla kasım ayında ilan edilen geceleri sokağa ' çıkma yasağımn geçerli olduğu saatler azaltıldı. Erivan 'dan sorumlu askeri yetkililer, Kommunist • Gazetesi'nde yayımladıkları duyuruda, şimdiye kadar havanın kararmasmdan şafak vaktine kadar geçerli olan sokağa çıkma yasağımn, bundan böyle 01.00 ile 05.00 saatleri , arasmda uygulanacağım \ bildirdiler. ABD başkanlığınct aday olmuş olan Larouche, geçen yıl Özal'la görüşmüştü ŞEBNEM ATİYAS NEW YORK "Bazı resimler gerçekten binlerce kelimeye bedel. Bu kez kapağımızda yer alan resim böyle bir resim. Aynca bazı Batılı haber kaynaklarınca yayilmaya çalışılan yalanları sergileyecek nitelikte bir resim. Örneğin, Reuters, ABD'nin demokratik cumhurbaşkanı adayi Lyndon Larouche'un Türkiye Başbakanı ve kabine üyeleri ile temmuz (1987) sonunda >aptığı temaslan bir çeşit 'hata' olarak haber verdi. Bu nedenle Türkiye ziyareti sırasında, Başbakan Turgut Özal ile Larouche'un buluşmasını gösteren yakın çekim fotoğrafı büyük bir zevkle yayunlıyoruz." Bu satırlar aşın sağcı olarak bilinen ve geçen hafta yolsuzluktan 15 yıl hapis cezasına çarptırüan ABD'nin olayh politikacısı Ljndon Laroucbe yanlısı "Executive Intelligence Revievv' (EIR) Dergisi'nin 14 Ağustos 1987 tarihli sayısındaki başyaasmda yer alıyor. Derginin kapağı gerçekten yazıda belirtildiği gibi Özal ve Larouche"un içten sohbetini kanıtlayan bir fotoğraftan ibaret. Üç yılı aşkın suredir yargılanan ve sonunda ağır cezaya çarptırılan Larouche'un kimliği ve karanlık faaliyetleri yeniden gündeme gel Aşırı sağcı Larouche yeniden gündemde Ebcecutive Intelligence Review Dergisi'nin 1987 tarihli ve kapağında Özal'la Larouche'un fotoğrafları bulunan sayısı aşırı sağcı Amerikalı politikacının Ankara ziyaretine ışık tutuyor. Dergiye göre Larouche'un Ankara ziyareti ABD Dışişleri Bakanı Michael Armacost ve Dışişleri Bakanlığı Kıbrıs Sorumlusu James Wilkinson'un Atina'yı ziyaret etmek için Ankara'dan ayrılmalarmdan birkaç saat sonraya rastladı. di. Bu arada 1987 yazında Türkiye ziyareti sırasında Özal'dan başlayarak bütun kabine üyeleri ile yaptığı temaslar konusunda cevaplanmamış sorulan tekrar tartışılmaya başlandı. Larouche'un Türkiye gezisini aynntılan ile anlatan dergide, başka bir fotoğrafta ise Bedreltin Dalan, Özal ve Larouche bir arada sohbet ederken göruluyor. Anımsanacağı gibi Lyndon Larouche ABD'de hakkındaki yolsuzluk davaları devam ettiği sırada 28 Temmuz 1987'de 72 saat suren bir Türkiye seyahati yapmıştı. Ankara'da zamanın Dışişleri Bakanı Vahit Hakfoğlu, Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk ve çeşitli kabine üyelerinin yaru sıra Özal ile göruşmüştu. Görüşmenin içeriği tam olarak belli olmamış, söylentıden ibaret kalmıştı. Turk hükümetinin Larouche gibi son derece tanınmış, aşın sağcı görüşleriyle sürekli skandallara konu olmuş birine bilmeden en üst düzeyden başlayarak çeşitli temaslarda bulunma izni vermesine imkân yoktu. O halde bu görüşmelerin ardında yatan neydi? Ankara'daki temasların perde arkasım anlatan Larouche'un dergisi EIR sorunun yanıtını şoyle veriyordu. "Ziyaret (Laroucbe'un Ankara ziyareti) ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı Michael Armacost ve Dışişleri Bakanlığı Kıbrıs Sorumlusu James VVilkinson'ın Atina'ya gitmek üzere Ankara'dan aynJmalanndan birkaç saat sonraya rastladı. Larouche'un ziyaretinin zamanlaması, Turk yetkilileri nin VV'ashington'a göndermek istedikleri sesli ve açık mesajı kuvvelle vurgulamalarını sağladı. Armacost iki ulke ilişkilerini etkileyen ve ozellikle Kongre tarafmdan kesiien askeri ve ekonomik yardım konulannda bir taahhülte bulunmayı reddetmişti. Bir gazetecinin Larouche'a söylcdiği gibi, Larouche'un Ankara'ya geleceği ortaya çıkınca Buyukelçi Robert StrauszHupe başkanlığmdaki ABD'nin Ankara elçiliği ve ABD Dışişleri Bakanlığı arasmda, ziyaretin şok ve şaşkınlıkla karşılandığını vurgulayan lelefonlar işlemeve başladı. Bütün haber ajanslan iuarouche'un neyin peşinde olduğunun araştınlmasına yöneldiler. Larouche'un basın toplantısı Türk basınının birinci sayfasında yer aldı. Anımsanacağı gibi sozü edilen basın toplantısmda Larouche, Papandreu hükümetinin Sovyetlerce yonlendirildiğini iddia ederek dikkat çekmeyi başarmıştı. Larouche "Biliyonız ki Papandreu hükümeti Sovyet KGB'sindeki bir şef tarafından yonetilmektedir. Körfezdeki krizle birlikle Türkiye tam ortada. Ortadoğu'da son derece tehlikeli bir konumdadır. Bunun çok önemli olduğunu duşündüm. Ozellikle benim kendi hükumetimde bir kafa kanşıkhğı mevcutken. Halen cumhurbaşkanlığı adaylan arasmda TurkiyeABD ilişkisine çok önem verenlerin bulunduğunu, ileride ABD'nin dış politikasını buna göre biçimlendirmekten yana olanlann variığını göstermek üzere buraya geldi m" şeklinde konuşmuştu. Dergide aynca eski Savunma Bakanı Zeki Yavuztürk ve İskân Bakan Safa Giray ile yapılan röportajlara geniş yer ayrıldı. 66 yaşındaki Lyndon Larouche ve altı arkadaşı geçen cuma gunü 15 yıl hapıs cezasına çarptırıldı ve Virginia, Alexandria Cezaevi'ne gönderildi. l&RSOVA PAKTI Başkomutan Kulikov görevinden ahndı Kulikov'un kendi isteğiyle görevden alındığı bildirildi. Silahlı Kuvvetler Başkomutanlığı'na Sovyet Savunma Bakan yardımalarından bir orgeneral atandı. Dış Haberler Servisi Varşova Paktı Silahlı Kuvvetler Başkomutanı Victor Kulikov görevinden alındı. Sovyet Resmi Haber Ajansı, Kulikov'un isteği üzerine görevden alındığını bildirdi. Ajans Kulikov'un yerine Sovyet Savunma Bakan yardımcılarından bir orgeneralin atandığını duyurdu. 6 7 yaşındaki Kulikov 1977 yılından bu yana Varşova Paktı Kuvvetleri Başkomutanlığı görevini sürdurüyordu. Batılı gözlemciler, Kulikov'un Sovyetler Birliğı'nde Gorbaçov ile birlikte uygulanmaya başlanan ve daha çok savunmaya dayanan yeni askeri doktrine uyum gosteremediği için görevinden alındığını one süruyorlar. Öte yandan yaklaşık 15 yıldır Viyana'da suren Orta Avrupa'da karşılıklı ve dengeli kuvvet indirimi goruşmeleri sona erdi. 12 NATO ve 17 Varşova Paktı üyesi ulkeler arasında surdürülen görüşmelerde ilerleme sağlanamamıştı. Bu görüşmelerin yerini NATO ve Varşova Paktı'nın bütun üyelerinin katılacağı Avrupa'da konvansiyonel silah indirimi görüşmeleri alacak. 6 martta Viyana'da başlayacak yeni görüşmelerin alanı, Urallar'dan Atlas Okyanusu'na kadar 'üm Avrupa'yı kapsayacak. Saharov'un adaylığı için gost en MOSKOVA (AA) Yaklaşık 2 bin Sovyet bilimadamı, dün Moskova'da SSCB Bilimler Akademisi önünde toplanarak, akademinin, fizikçi Andrei Saharov'un martta yapılacak halk temsilcileri seçimlerine aday olarak katılmasım ret kararını iptal etmesini istedi. Gözlemciler, Sovyet tarihinde ilk kez böyle bir olayın meydana geldiğini bildirdiler.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle