23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cumhuriyel Sahıbı Cumhurı>ct Maıbaacıiık ve Gazeıecılık Turk Anonım Şırketı adına Nıdir >«di 0 Gcnel Vayın Muduru H n CCUMI, Muesse» Muduru. Enuat Ufiklıgil. Yazı Işlerı Muduru: Ofcj> Goaeasia, O Haber Merkezı Muduru Yalçi" B«yw. Sayfa Duzenı Yöncınienı: AU Acu. • Temsılcıler ANKARA Yalçm D O $ M . IZMİR H i k ı M Çrlinka». ADANA Ctimi B a ş i ı n g * Islanbul Haberlerı Erhan 4k>ıldt£. Dış Haberkr EnE u n BaJcı. fkonomı Crngü Turhan. Kullur ( rlal l slrr. Spor Dam>mam Abdulkadir Vucelmaa, Duzelıme. Rcfik Uurba>, Ara^tırma Şahin Alpa>, tşSendıka. ^uknm Ketcnc'.. Yurt Haberlm: Necdrl Dogan. Dızı Yazılar Kcrem Çalışkan, % Koordınator Ahmet Konılsan. A Malı Isler Erol Ertul. # Muhasebc Buknt Yener 0 BulçcPlanlama: Sevni Osmanbr^ogln £ Reklam Tomn. Ek VavınUr Huhn ».k.ol • Idare Husejia Gnrrr. İjlelme Ondrr Çrlifc. Bılgılslem ".»« Iaal. Boson »F » i « m Cumhurıyrı Matbucılıfc v c b a z a e c ı l ı k T A Ş. Turk O e ı j ı Cad 39/41 C a t ı l o t h l 34334 IM PK 246İMinbul Td 512 0 ! 05 (20 haı). Tde» 22246 Faı (I) 526 60 72 # Bunuar Aakara: Zıyı Gokalp BN Inkıiap S S o 19/4. Tel 133 II 4147. Tctot 42344 Faı (4) 133 II 41/428 • I n r i r H Zjya BK 1352 S 2 i, Tel 13 12 30. Tcleı 52359 F u (51)19 53 60 .JnOmjCad 119 S N o I Kaı I. Trl 19 J7 52 14 hjı). Trtaı 62155. F M (71)19 37 52 TAKVİM: 24 ŞUBAT 1989 Imsak: 5.1S Güneş: 6.40 öğle: 12.22 Ikindi: 15.23 Akşam: 17.55 Yatsı: 19.14 Monacdnun 6 Kaphımbağayı devlet korur' yollantaşh Iztuzu kumsalının ve kaplumbağaların özelleştirilmesine tepkiler büyüyor Gazetelerin Yunancası ATtNA (AA) Yunanistan Cumhurbaşkanı Hristos Sarcetakis, gazetelerin kultandığı Yunancadan memnun olmadığını söyledi. Japon Imparatoru Hirohito'nun cenaze törenine katılmak üzere Tokyo 'ya giden Sarcetakis, uçakta Yunanlı gazetecilerle yaptığı sohbette, "KuUandığmız dil Yunanca değildir. , Kendinize gelin, gazetecilerin Yunan dili ve dilbilgisi ile ilgili kitaplar okumalan şart" dedi. Sarcetakis, gazetelerin yabancı kelimeler kullanmamalarım da istedi. Gazetelerde yayımlanan karikatürlehnden de şikâyet eden Sarcetakis, "Miyop olduğumu göstermek için gözlerimi bir garip çiziyorlar" şeklinde konuştu. turizm şirketinin kapısından girdiğinde, ilgilinin "Size ait gayrimenknl tapusu var mı?" sorusuna kadar keyfi yerindeydi. "Yok" dedi, canı sıkkın. Fransa Konsolosluğu'nun vize için öne sürdüğü bu koşul nedeniyle ters yüz olup dışarı çıkarken, ilgilinin şu sözleri kulağında çınlıyordu: "Üzülmeyin, tapunuz olsa da ber sarn yerine geö'rseniz bile rize alamayan yuzde 30'un içinde de olabilirdiniz. Cstelik vize, Fransa'ya ginnek için bir garanti değil, bir kolaylıktır..." zır. Araa haline bakılırsa, degil maça gitroek, kapıdan içeri girecek hali bile yok. Artık bunlan Uk göriişte anlıyoruz; giyiminden, saçından, sakalından hemen anlaşılıyor. Yani daha vizeye gitmeden, bir ön eleme soz konusu oluyor. Bir turizm şirketi görevlisi, Bülent Bilgalı, vize güçlükleri nedeniyle 20 kişilik otobüs bağlantısını iptal etmiş. Orhan Üstündag'a gelince, konuya daha farkh yaklaşıyor. 35 kişilik uçak bağlantısı yanında, 150 kişilik otobüs organizasyonu yaptıklannı söylüyor MonacoGalatasaray maçında V e ekliyor: vize yumağı düğüm düğüm. Bir Vize alıp otobösie Fransa'ya yanda bu maçı görmek için yanıp tutuşan Cimbomlular, öte yanda gidenlerin bu ülkeye sokulmayaFransa'daki ortaklanndan, "Oto « " » n n a inanmıyorum. BunUr bös bağlantısı yapmayin. Fransu süyteeti. Onemli olan vizeyi aJlar vize alsa da otobüsle gelenleri m a ' ' içeri almayacak" yollu uyarılar MonacoGalatasaray maçının alıp otobüs turianıu iptal eden şir ^ ügilendiren yani işte böyle. F r a n s a ketler ve diğer yanda da, ülkeye Konsolosluğu, ıltıcacılardaa ilticalan önlemek için çok titiz bir kaygılanıyor; tur düzenleyen eleme yapan konsolosluk yetkili S"*etler, otobüs bağlantılannı .pleri. Fransa'mn, tstanbul Konso tal edip kaybettikleri müşterilerin losluğu yetkililerinden JacqaeMne sıkıntısııu yaşıyor; maça gitmek Faben'e sonıp, sarmaldan bir ucu isteyip de vize alamayanlar ise "böyle aşkın ıslırabı"na veriştiçekmeye çalışıyoruz: Maça gitmek için vize başvu rip duruyorlar. rnsnnda bulunanlann tam sayısuu ' bilmiyonım. Hem Ankara'da da başvuranlar var. Ama özellikle bir sayı istiyorsanız, günde ortalama 50 kişiye vize veriyonız ve yaklaşık yuzde 30'n da geri çevirmek zonında kalıyoruz. Saglam bir işi, düzenli bir geliri, gayrimenkul varsa, yani maç için gidiliyorsa Fransa'ya giriür. Ama Erzunım'daki bir işçi bu şartlan taşımıyorsa vize veremeyiz, vermeyeceglz. Çünkii onun Türkiye'ye dönmesi için bir nedeni olmayacaktır." salını korumaları gerektiğini söyToskay: ledi. Ertuğ, "Bolgenin konınmaTunca Toskay kaplumbağalara sahip çıktı sında Dalyanlılar da etkin rol alKumsalın malıdır. Üniversileden uzmanlar MAÇA GİTMENİN BAZI GUÇLUKLERİ: özelleştirilmesine korumaya bilimsel olarak katkıda bulunmalı. Devlet görevlileri buTurizm şirketinde ön eleme. kesinlikle karşıyız. rada gerçekleştirilecek organizas\ize almada karşılaşılan sorunlar. yonu yönlendirmeli, konımayı deDogu: îztuzu, netlemeli ve destek saglamalıdır. Fransa girişinde engellenme tehlikesi. ulusal park haline Yoksa özel sektörle konımayı gerProgram dışı olasılıklar. çefcleştiremezler. Herhalde sonungetirilmeli. da buraya otel yaptınp, oteli yaANKARA (Cumhu rilmesinin öngörüldüğüne dikkat çeken Toskay, güçlük çekebileceğimizi söyledi Ertug: pan firmaya da burayı koruyun SERDAR KIZIK riyel Bürosu) Özel Özel Çevre Koruma Bölgesi'nin ilanı ve başkanlıler. Onlar, bu bügUeri fransız yetdiyecekler" görüşünu dile geıirdi. Çevre Koruma Bölgesi ğın kurulmasının, bir Bakanlar Kurulu kararına ABUT KOHEN kililerden almıslar. Bunun iizeri "Kaplumbağa Başkanı Tunca Toskay davandıgına dikkat çekti. Cengiz Yıldız, Monaco °* otobüs Curiannı kaJdırdık. Sa koruma sektörü"yle Dalyan telaşlı Dalyan kaplumbağalaBaşbakanlığın ve Çevre Genel Müdürlüğü'nün Galatasaray raaçına tur düzenleÇ baglanüst yapük." rıyla ilgili "devir çalış hükumetin gerek gormesi üzerine kurulduğunu yen şirketlerin gazetelerdeki ilanD>ger bir şirket yetkilisi, Koray İztuzu korunamaz. tztuzu kumsalının özel sektöre maları"na Başbakan anımsatan Toskay, kafalannda, "Acaba hükiimet devri haberleri Dalyan'da endişe lannı kesip cebine koyduğunda, Yılmaz ise 65 kişilik uçak bağlan Dalyanlılar: Bu Turgut Özal'ın muda bn konuda ne düşünüyor? Sayın Başbakan bu koyarattı. Kumsalda otel yapımının kendiıu SaintLouis H'nin tribün tısı yaptıklannı beliıtirken, çok tihale ettiğini öne sürdü. nuda ne düsunuyor?" diye bir soru belirdiğini ifaengellenmesinden sonra burarun lerinde görüyordu. Düzenli işi, tiz davrandıklannı anlatıyor. Bu kumsalı özel Toskay, Özal'a "Dal de etti. Bunun uzerine önceki gun Başbakan Özal özel sektöre devredilmesi girişimyolculuk için denkleştirdiği para arada, çok ilginç bir yöntemden sektörden daha iyi yan'daki yetkilerini ile konuştuğunu ve Kahveci'nin başkarılığa gönlerine karşı çıkan Dalyanlılar, nın sıcaklığı güvenini aıttınyordu. söz ediyor: ö n eleme... Çevre Genel Müdürlü derdiğı yazıda belirttiği gibi Koyceğiz'in Özel Çevre "Böyle bir uygulamayla kumsal koruruz. Kendisi için Fransa vizesini alacak Bazılan gdiyor, paralan hağü'ne devretmesi konu 'Başbakan'dan herhangi bir talimat gelmedi' d e c e u ak H A K A N KARA ~ İZMİR İztuzu kumsalının korunması için özel sektöre devri girişimine tepkiler yoğunlaşıyor. Özel Çevre Koruma Kurulu Başkanı 1 unca Toskay, Devlet Bakanı Adnan Kanveci'nin bu konudaki görüşune katılmadığını belırterek. "Kumsalın özelleştirilmesine kesinlikle karşıyız. Koruma, karnu hizmeti niteliginde bir olaydır" derken, SHP Genel Sekreter Yardımcısı lufan Dogu, "Bu uygulamayla amaç çevrcyi korumak degil, Almanya'dan gelecek 8 milyon marklık yardımı yagmalamaktır. tztuzu kumsalı ulusal bir park haline getirilmeb'dir. Gerekirse konuyu Meclise getirip tartışmaya »çanz" diye konuştu. Yeşiller Partisi Genel Başkanı Celal Ertnğ ise "Şimdi kaplumbağa koruma sektörii oluşturacaklar berhalde. Bu anlayışla koruma olmaz" dedi. tztuzu kurasalının "özelleştirilmesi" girişimi Dalyan'da da yoğun tepkilere yol açtı. Kumsalın özel sektöre devrine karsı çıkan Dalyanlılar, "Bu karan kesinlikle kabul etmeyiz. Biz sunda bir arzu ve talimatı olup olmadığını" sorduğunu, Başbakan'ın ise böyle bir şeyin söz konusu olmadığını kendisine belirttiğini söyledi. Konuyla ilgili dün Cumhuriyet muhabirine açıklama yapan Toskay, Devlet Bakanı Adnan Kalıveci'den 20 şubat pazartesı günu, "Özel Çevre Koruma Bölgesi kapsamında yer alan Köycegiz'deki yetki ve sorumluluklannı Çevre Genel Mhdüriügu'ne devretmesini isteyen" bir mektup aldıgını i.:1dirdi. Bu devir işleminin. Özd Çevre Koruma Bölgesi Başkanlığı ile Çevre Genel Müdürlüğü arasında yapılacak olan bir protokol ile gercekleşti Koruma Bölgesi Başkanlığı'ndan alınıp, Çevre Genel Mudurluğü'ne devri konusunda bir arzu ve talımatı olup olmadığını sorduğunu belirten Toskay sözlerini şöyle surdurdü: "Sayın Başbakanın cevabı, son derece açık ve netti. 'Hayır, böyle bir konu, söz konusu değildir. Böyle bir arzu ve talimatım da olmadı. Biz bu başkanlığı son derece luzumlu bir organizasyon ve teşkilat gördüğümüz için kurduk. Siz çalışmalarınıza aynı şekilde devam edeceksiniz.' deöi. Bn, bizim için önemü tabiL İşin bir bukuki yani vardır, bir de siyasi iktidann takdiri vardır. Hukoki bakımdan bizim kanaatimiz, bunun miimkün olmadığı islikâmetinde. " kamsalı özel sektörden daba iyi koruruz" diye konuştular. Devlet Bakaru Adnan Kahvecinin, Dalyan tztuzu kumsalını özel koruma alanından çıkarıp önce Çevre Genel Müdürlüğü'ne devretme, ardından da kumsalın "korunması için" özel sektöre verme girişimine çevrecilerin ardından siyasi partilerden ve özel Çevre Koruma Kurulu'ndan da tepki geldi. Devlet Bakanı Adnan Kahvecinin görüşune karşı çıkan Özel Çevre Koruma Kurulu Başkanı Tunca Toskay, "Bu alanda konımayı, ka> amacını ön planda tutroayan devlet yapar. Yoksa özel sektör defil" diyerek şunlan söyledi: "iztuzu kumsalının özelleştirilmesine kesinlikle karşıyız. Çünkii çevreyi koruma, kamu hizmeti niteliginde bir olaydır. Yoksa kârtılığı ön planda tutan özel sektöriin burada saglıklı bir koruma gerçekleştirebileceğine inanmıyoruz. Dalyan tztuzu'nu ne yerti ne de yabancı bir ozel sektör kunıluşu gereğince koruyabilir. Biz bu gereken konımayı gerçekleştirebiliriz." çevre korumacılan yakından ilgilendirdiğini belirterek "Bu karar Adnan Kabveci'nin bilgisizliğinden başka bir şey değil" dedi. Türkiye"de özel sektörün çevreye karşı nasıl bir tutum içinde olduğunu herkesin bildiğini belirten Tufan Doğu kumsalın bir an önce ulusal park ilan edilmesi gerektiğini söyledi. Yeşiller Partisi Genel Başkanı Celal Ertuğ da oluşturulacak bir "kaplumbağa koruma söktöriiyle" tztuzu'nun korunamaSHP Genel Sekreter Yardımcı yacağını söyledi. Ertuğ, Djlyansı Tufar Doğu ise konunun gerek yılann, çeşilli üniversitelerin ve Türkiye gerekse dünyadaki tüm devletin el ele vererek iztuzu kum hem korunamayacak hem de bir firmanın tekeline girecek. Uygulamaya ber yönüyle karşı çıkanz" dediler. tztuzu kumsalının özelleştirilmesine Dalyan'dan tepkiler şöyle: Ayhan Urayan (Dalyan muhtan): tztuzu kumsalı Dalyan'm bir parcasıdır. Özd şirkete verilme kararını uygulatmayız! Akay Baskan (Belediye encümen üyesi): Dalyan'da turizmin yaşayabilmesi için kampumbağaların yaşaması şart. Bunun bilindndeyiz. Kaplumbağaların korunması için de elimizden geleni yapanz. Ancak kumsalın işletmesiniı. özel sektöre verilmesine kesinlikle karşı çıkanz. Mustafa Ç^virgen (Deniz Motorlan Taşıyıcılar Kooperatifi Yönetim Kurulu üyesi): Bu kumsal korunacaksa bunu Dalyanülar yapar. Kumsaldan yararlanılacaksa yine Dalyanlılar yararlanır. Bu alan özel sektöre devredilemez. Tüırl Viiksel (Turizmci): Kaplumbağalar sayesinde canlanan Dalyan turizmi üzerinde oyun oynanmak isteniyor. Burası özel sektöre verilirse Dalyan bundan olumsuz etkilenir. Karara karşıyız. Buca fitmi Gene Leperre'in Tınaz Titiz 'acısız arabesk'i yorumladı WASHINGTON (AA) Tarihi eser kaçakçısı olarak 1983 yılında Türkiye'de yakalandıktan sonra Izmir Buca Cezaevi'nde bir süre tutuklu kalan Amerikalı milyoner bir kadının, cezaevindeki gtinlerini dile getirdiği 'Bir Daha Buradan Geçmeyeceğim' adlı kitabından esinlenilen filmin çekimine on gün sonra başlanıyor. Amerikalı ünlü sanat koleksiyoncusu Joseph Hirshhorn'un kızı olan Gene Leperre'in Türkiye'deki günlerini konu alan kitabı, geçen yıl basılmış ve Orion Pictures adlı fılm şirketi fılm hakkmı satın almıştı. Amerikalı milyoner kadının Buca Cezaevi'nde kaldığı süre içerisindeki anılarınm aktarıldığı kitapta, cezaevinin banyo ve tuvaletlerinin son derece de pis olduğu anlatılıyor. i dalga müzîk' gerektiğini kaydeden Titiz, sözlerini şöyle sürdürdu: "Orada adı ne olursa olsun, dejenere, yok müzik denilen, hakikaten müzik normlanna uymayan, insanlara sozleri itibanyla çile, çozümsüzlük gibi şeyler geliren, enstrümanlar itibanyla hiçbir müzik türiinde yer almayan, sadece o an için insanlann biraraya gelip yaptıklan müzik yerine, belki aynı temalan kullanan, fakat doğru müzik kultünıne dayalı müzikler yer almalıdır. Devlet bunun için sadece ortam bazırlayıcılık rolü yapmıştır." Titiz, Cumhuriyet muhabirinin acısız arabeske ilişkin sorularını Zannödiyorum o konuda, bu işin ticari kanallan çalışıyordur. Bir kere dinlemeyle tabii olmaz. En azından ikinci bir kere dinlemek isteyen insanlann bulması lazım. Nereden dinleyecekler? Buna benzer başka parçalar da yaptınlacak mı? TÎTİZ Zannederim, birçok kimse böyle hazırlıklara şimdiden başladı. Bir iki kişi beni aradı, öyle hazırlıklar yapıyorlarmış. Bu insanlann hepsi piyasadan. tlk örnekteki özelliklerden bir tanesi enstrümanJarı çalanlann çoğunun, bu işi hakikaten iyi icra eden insanlar olmasıdır. Hatta bir kısım arkadaşlar bizim senfoni or Havaalanında turizm telaşı ANTALYA (AA) Antalya Havaalam'nda artan yolcu trafığini karşılayabilmek amacıyla başlatılan genişletme çalışmalarımn mayıs ayına kadar tamamlanmasına çalışıldığı bildirüdi. DHMt Antalya Başmüdürlüğü'nden alınan bilgiye göre iç ve dış hat seferlerinin artması sonucu yetersiz kalan havaalam terminal binasında başlatılan yenileme ve genişletme çalışmaları yaklaşık 4 milyar liraya mal olacak. Bu arada 750 metre karelik dış hat yolcu salonunun inşaat halinde olması nedeniyle alanın kargo binası, charter uçakları için yolcu salonu olarak kullanılıyor. Madam Faben, vize alsalar da Fransa'ya otobüsle gidenlerin ülkeye sokulmayacaklan konusunda hiçbir turla konuşmadıklannı söylüyor. Ama tur düzenleyen birçok şirket otobüs bağlantılannı iptal ederek, müşterilerine uçak yolculuğunu öneriyor. MonacoGalatasaray maçı için tur düzenleyen şirketlerin uçakla taşıyacakları yolcu sayısı şu anda yaklaşık bin dolayında. Yalnızca bir şirketin 150 kişilik otobüs organizasyonu var. Otobüsle üç gün Uç gece, maç bileti de dahil, ortalama ücret 700 bin lira dolayında. (jçak yolculanrun yine üç gün Uç geceyi içeren programlarının ortalama Ucreti ise yaklaşık 1.5 milyon lira. Madalyonun bu yüzünü irdelerken, turizm şirketlerinin yetkililerine sorduk. Bu şirketlerin birisinde görevli Burak Evrinı, vize konusunda sıkıntı çektiklerini soyledi. Başlangıçta duşündukleri otobüs bağlantılannı iptal etmişler: "Önceferi otobüs düsiinayorduk. Ancak Fransa'da bagJanblı oldugumuz sirketler, girişte Itolyu'yu vonl protestosu GÜNSELt ÖNAL ANKARA Kültür ve Turizm Bakanı Tınaz Titiz, acılı arabeske alternatif olarak yaptırılan acısız arabeskin "yeni dalga müzik" olduğunu söyledi. Hakkı Bulut'un, "çile ve mazosizm" öğelerini ayıklayarak hazırladığı "Seven Kıskanır" adlı parçanın özelliklerinden birinin, "enstriimanlan çalanlann çoğunun bu işi hakikaten iyi bilen insanlar olması" olduğunu kaydeden Titiz, ortaya çıkan urünün de oldukça "kaliteli" olduğunu belirtti. İlk acısız arabesk parçanın, yeni denemeler yapılmasına ortam hazırlayacağını bildiren Titiz, "Hele bunlar tutulur, ticari olarak desteklenirse, zannederim bu yeni arayışlar, Türk müziğine yepyeni boyutlar getirecektir" dedi. "Seven Kıskanır" adlı parça için "Devlet müziği", "Resmi müzik", "Devlet arabeski" denmesinden hoşlanmadığını vurgulayan Titiz, "Olsa olsa buna yeni dalga müzik demek lazım" diye konuştu. Titiz, "Seven Kıskanır"ın 6 martta televizyondaki "Beşinci Mevsim" programında yayınlanmasından sonra, halkın "acısız arabeske" tepkisini saptamak için bir kamuoyu araştırması yapılacağını bildirdi. Titiz, "Araştırma sonuçlan nasıl değeıiendirilecek" biçimindeki soruya, "Sadece degerlendireceğiz. Ne yapacagımm ondan sonra diişünüriiz" demekle yetindi. "Seven Kıskanır"a karşı, "Bin yıllık musikimiz dururken, böyle bir müziğe niye ihtiyaç vardır? Bu icat müziktir" gibi yaklaşımlar olduğunu anımsatan Titiz, "Müziğimizin alternatifi, o bin yıllık musikinin alternatifi bu değildir" dedi. Turk muzik külturunün nasıl bir paletten oluştuğunun, bakanlığın yayımladığı "Müzik Politikalan" kitabında yer aldığına dikkat çeken Titiz, klasik Türk müziği, halk müziği ve çağdaş Türk muziğinin kitapta bulunduğunu belirtti. Hepsinin yerlerinin ayrı olduğunu ve her birinin ayrı ayrı muhafaza edilmesi Tınaz Titiz: Devlet müziği, resmi müzik, devlet arabeski gibi hoşlanmıyorum. Olsa olsa buna 'yeni dalga müzik' demek lazım. Bütün dünyada böyle arayışlar var. kestralanndandır. Dolayısıyla her da şoyle yanıtladı: " Televizyonda bir kere ya işi usulüne göre yaptıklan için, oryınlanacak bn parça ile plakçıla taya çıkan ürün de oldukça kalira, arabesk sanatçılanna ve bu telidir. Zannederim yeni denememüziği dinleyenlere nasıl örnek ler ortaya çıkacaktır. Hele bunlar olunacak? Bu parçanın daha yay tutulur, ticari olarak da desteklegın biçimde dinletilmesi diisiinü nirse zannederim bu yeni arayışlar Türk müziğine yepyeni boyutlüyor mu? TtTtZ Bir kere dinlenmeyle lar getirecektir. Ama 'Devlet mütabii örnek olunmaz. TRT belki ziği, resmi müzik, devlet arabeski' bir kere gösterecektir, ama bu işin gibi şeylerden hoşlanmıyorum. ticari piyasası vardır. Esas o pi Olsa olsa buna, 'yeni dalga yasada kaset olarak yapılıp orta müzik' demek lazım. Bütün dünya çıkmak mecburiyetindedir. yada böyle arayışlar var. 'Seven Kıskanır' sizce araYoksa, TRT'den bir kere yayınlamakla bu iş olmaz. Diğer bütün besk izleyicisinden talep görecek eserler piyasaya hangi kanallarla mi? TİTİZ Hiç bilmem. Hiç ançıkıyorsa, bunun da aynı kanallarla piyasaya çıkması gerekiyor. lamam o işten. 12 makam ve ruh tedavisi ANKARA (UBA) Musikideki 12 makamm insan üzerindeki etkisinin tedavide göz önünde bulundurulmasını isteyen Ankara Numune Hastanesi Psikiyatri Bölümü doktorlanndan Demir Tan, müzikle tedavinin iddia edildiği gibi sadece entelektüel ve yüksek zekâlı ruh hastalan için değil, her tür ruh hastası için etkili olduğunu öne sürdü. Biyvlojik ve kimynsal analiz Haber Merkezi Aral adlı gemi Karadeniz'de zehirli .varillerin atıldığı sahalarda araştırma yapmak üzere tstanbul'dan denize açıldı. tstanbul Üniversitesi Deniz Bilimleri ve Coğra/ya Enstitüsü 'ne ait gemi ile Karadeniz'de biyolojik ve kimsayal analizler yapılacak. ANKARA (Cumburivet Bürosn) Karadeniz'deki zehirli madde dolu varilleri geri almak istemeyen ltalya, sinema sanatçıları tarafindan protesto edilecek. Italya'nın tstanbul konsolosluğuna f:ransa <Ja kadar yürtlyecek olan sinema salanan "Le Fıgaro natçüan, siyaha boyanmış bir varil ile siyah bir çelengi konsolos Magazine" Dergisi son sayısında Istanbul ve İstanbul Boluğun önüne bırakacaklar. ğazı'na da yer verdi. Renaud Fessaguet'nin hanrtadığı "Yeniden keşif bölümünde yer alan yazıda İstanbul'un SODER'in gerçekleştireceği varilli protesto eylemine, müzik sanatçılannın da katılması için girişimler sürüyor. SODER'in, çevreden sorumlu Devlet Bakanı Adnan Kabveci'ye götürdüğü öneri, uyardı: Kahveci tarafindan da olumlu karşılandı. Ancak, protestonun yapılacagı tarih henüz saptanmadı. ICfiSfİ ' yeniden doğduğu belirtilerek şehirdeki tanhı eserlerin restorasyonunun yoğun bir şekilde sürdüğü vurgulanıyor ve Turing Genel MudürCı Çelik Gülersoy tanıtılıyor. Dergide yer alan fotoğraflardan bin de Dolmabahçe Sarayı'nın denize açılan kapısı. Sağlık Yasası saglıklı değîl di. Yasadaki hukuksal yanlışlar ve eksiklikler konusunda da eleştirilerde bulunan WHO, yasanın bazı bölümlerinin dar kapsamlı tutulduğunu, aynı madde içinde, WHO'nun göruşlerini içeren "birbiriyle ilgisiz konulann yer "eleştirel" nitelikteki yazıda, aldıgını", yasaya konulan 4 ta"Bu yasanın amacının tam olane "geçki maddenin" ise "ne rak ne olduğu belli degil" denianlama geldiğinin anlaşılamadıHaifa'daki toplantıdan birkaç lerek yoneltilen eleştiriden sonra ğını" dile getirerekyasa hazırla ay sonra, WHO'nun Sağlık Hizma tekniği konusunda, gelişmiş metleri Temel Yasası konusun şöyle devam edildi: ülkelerin yasalanna bakılıponla daki görüşü, SSYB'ye iletildi. "Bu yasa, takdim edildiği ginn "örnek ahamasını"tavsiye etWHO'nun uyan ve eleştirile bi mevcut sağlık sisteminin kısti. rini içeren yazıda, Türkiye'nin mi reorganizasyonu mudur? ANKA muhabirinin edindiği sağlık politikalannın geçmişine Yoksa yeni bir ulusal sağlık sisbilgiye göre, 19SS yılının kasım ayında tsrail'in Haifa kentinde yapılan Dünya Sağlık Örgutü'nün "mevzuat toplantısı"na, Türkiye'deki 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Yasası'nın metni de sunuldu. SSYB'den üst düzeyde iki yetkilinin de katıldığı bu toplantıda ele alınan Sağlık Hizmetleri Temel Yasası, katılan ülkelerin delegeleri tarafindan hukuksal ve amaçsal incelemeye tabi tutuldu. değınildi. Ataturk döneminde çıkanlan "Umumi Hıfzıssıhha Yasası", 1961 yılındaki "Sosyalizasyon Yasası" ve 1982 yılında uygulamaya giren "Mecburi Hizmet Yasası"na değinilen VVHO'nun yazısında, Türk tarafınm söz konusu 3359 sayılı Sağlık Hizmetleri Temel Yasası'nı çıkarma gerekçeleri özetlendi. temi için çıkanlmış çerçeve bir yasa mıdır? Bu konular açıklık kazanmamaktadır. Eğer, bn yasanın amacı yeni bir nlusal sağlık sistemini getirmekse, hazırlanan yasa metni eksiktir. Bu konunun anlasılabilmesi için İngillere, Portekiz, ttalya, Yunanistan, Ispanya, Finlandiya ve Romanya gibi ülkelerin sağlık alanındaki yasalanna bakmak yeterlidir. Hazııianan bu yasa, bir sağlık hizmetleri yasasından çok genel bir politika deklerasyonu durumundadır." WHO, yasanın tek metinde çok sayıda konuyu kapsayacak şekilde olduğunu bildirerek, "manuksal yapı eksikligi" nedeniyle, uygulanmasının güç olacağı uyansında bulundu. "ttalya ile işimiz zor" diyen Kahveci, Italyanlann zehirli varilleri geri almaları konusunda çok zorlanacakJanru belirtti. Kahveci, devreye sanatçılann da girmesinin olumlu olabilecegini söyledi. ttalyan televizyonunda, varillerin geri almması konusunda yaptığı konuşmanın sansüre uğradığını belirten Kahveci, "Varillerin halvan kökenii olduğunu nereden anladınız? Elinizde yelerli kanıt var mı?" sonısuna verdiği yanıtın kesildiğmi söyledi. Bu soruyu, "Variller sanmsak koknyor" diye yarutladığını ve bu sözlerinin Italyan televizyonunda yayımlanmadığıııı kaydeden Kahveci, ttalyanlara sanmsak koktuklarım söylemenin hakaret kabul edildigini ifade etti. Kısa adı WHO olan Dünya Sağlık örgütü, Başbakan tarafindan "reform yasası" olarak nitelenen 3359 sayılı sağlık hizmetleri yasasını "anlamsız" olarak değerlendirdi. CENEVRE/ANKARA (ANKA) OECD, IMF, 1LO gibi uluslararası iş ve finans kuruluşlarından sonra, Dünya Sağlık Örgütü de (WHO) Türkiye'yi uyardı. Başbakan Turgut özal'ın "reform yasası" olarak nitelediği Sağlık Hizmetleri Temel Yasası, Dunya Sağlık örgütü tarafından "anlamsız" olarak değerlendirildi. Dünya Sağlık örgütü, yasanın tam metni üzerindeki göruşlerini açıklarken "Bn yasanın tam amaanın ne olduğu belli değil" şeklinde görüş bildir
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle