27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
30 ARALIK 1989 * * * * ARDENDAKI (Baştarafı 1. Sayfada)Bulgar Rad rov'un açıklamasının Sofya'dan Türklere Bulganstan'dakı gavrı resmı ışçı sendıkası olan Podkrepa tarafından da desteklenen Pomaklar ve Turklenn Sofya halkından da destek gorduğu, halkın gosterıcılere çay ve yıyecek taşıdığı haber verıldı Ote yandan Bulgar Yeşıller de partılerını kurduklarını dun resmen açıkiadılar Partımn onde gelen ısımlerınden AJeksander Karakaçanov'un ust duzev bır yonetım görevıne getırıleceğı belırtılıyor HABERLERİN DEVAMI CÜNEYT ARCAYÜREK yazıyor (Baştarafı J Sayfada) madı Gıderek tartışmaların odak noktasına donuşecek sıyasal btr gehşmeyle TRT yayıncılığı, terazının ıkı kefesınde ağırlık olçuyor Doğu Avrupa dakı fırtınanın Turkıye'ye taşarak kımı partılerın, özellıkle DYP'nın "demokratık tepkıyı" sokağa taşıması olasılığından doğan kaygılar bır yerde TRT'nın önumüzdekı yıl gostereceğı becerıyle koşutlanıyor Demokratık rejım, TO'nun akıl almaz tutumuyla asıl mecrasına gıremedı Bağnaz ve yanlı tutuculuk, ulkede neler olup bırtığını ekrandan oğrenme hakkını ınsanların elınden alan TV'yı ıktıdarın, bır kışının aıle bıreylerının propaganda ve reklamına hapsettı Yıllardır değışmeyen karakter yapısı hâlâ ekranda süruyor Fakat Meclıs Başkanı Kaya Erdem'ın, muhalefet partılerınden destek gören tutumu, geçen günler sıyasal hareketlerı karakter değıştırmeye yonelttı Ozelde muhalefet partı merkezlerıne akın eden kutlamalar, dar çerçevede kalmadı Meclıs Başkanlığı'na ve TRT Genel Müdürluğü1 ne de naklen yayından duyulan mutluluğu ıfade eden btldırımler geldı Muhalefet partılerı bır yerde haklı çıkiı TO'nun ve ıktıdann tutumuna yonelttıklen eleştırılerde halkı ve sağduyuyu ne denlı yansıttıkları son örnekle bır kez daha belırlendı Halkın sokağa dökulmesını önlemenın ya da halkı sokağa çıkarmayı engellemenın tek yolu, genıs olanaklarıyla TRT ıdı Kıtleler sesını Meclıs'te duyacak olursa, ıstırapların, çarptk sıyasetın dıle getmldığınt gorürterse, sokağa çıkmaya neden heves etsınler Ya da muhalefet partılerı görüş ve düşüncelerın TV'den ızğı, yanı polıtıkaları, moral desteğı yoktu Naklen yayında gerçek ortaya çıktı Çürüme başlamıştı ve ANAP, ana sıyasette de gerılıyordu Başbakan yarım ağızla, bellı belırsız erken seçımden söz edıyor TO ış adamlarına 1991'de seçım olabıleceğını soyluyor 1991'ın ılk ya da sonbaharında sandık olasılığı gıderek guçlenıyor Demırel ıle Baykal dun,' bır ıkı naklen yayın daha olsa, seçımın geleceğını ve ıktıdann ayakta kalamayacağını" açıkça vurguluyordu Beş yerıne dort yılda bır seçım gerekçesıne sarılacak gıbı görunuyor ıktıdar TÖ, sankı konumunu guvenceye almış gıbı kım kazanırsa 'Hoş geldı, safa geldı" dıyor kı seçımle gelene yapacağı fazla bır şey yok, safa geldı ıse yenı Meclıs'ın buyrun bıraz da aşağıda dınlenın dıyeceğını şımdıden kabullenmek ıse doğru' Parlamenter rejımın altına ko1990, bır yanıyla partılerın bunulan partızanlık dınamıtını çekmenın, halk parlamento ıletışımı yuk kongreler yılı Ote yanıyla bır nı sağlamanın artık zamanı Er yıl nefes alarak "şahsıyet arayıdem'ın önayak olduğu olumlu ya şını tamamlaması" ıçın ANAP'a yıncılığı TRT sürdurebılırse, kuş gereklı Dünkü söyleşılerden çıkusuz sokak değıl, demokrası kardık Iktıdar dün sayılan nekazanacak Batı ulkelerı TV ve denlerle 1991'ı seçım yılı göradyodan sıyasetı genış aktanyor ruyprdu Resmı kabullerde ve TV'de asBuna karşın hâlâ yeterlı görmuyor A/rupa Parlamentosu nda bır kerlerın yanından ayrılmamaya enstıtu kuruyor Halkla sıyasetı özen gosteren TO, onarılan daha genış bıçımde kaynaştır Köşk'e bır ıkı gün önce taşınmış mayı sağlayacak yenı onlemler yerteşmış' Çevreden bır kaynak, anyor TRT, hıç değılse Batı'nın TO'nun artık Köşk'te yattığını soyledı Yılbaşını maaıle Köşkbugünkü düzeyıne ulaşmalı te geçırecekmış" O kadar çok başdanışman yarattı kı Köşk'ün Ne oldu, neler genel sekreterlığınde odalar ıkıoluyor? ye bölunüyor Her danışmana Naklen yayının erdemıne, sa elektronık araçlar verılıyor dece partısei kazançlar açısınSıyasal verılerı yukleyınız bıldan bakmamak gerekıyor Ellı gısayarlarınıza ve basınız beş mılyon ınsan, ulke genelını düğmeye gosteren bır fotoğraf çektı Iktıdar 'Konut değışıklığıne hazırlagıdıcıydı Iktıdann sıyasal deste nın" çıkacak1 lendığıne ınanırsa boğulan sesını duyurmak ıçın duzenledığı sokak gosterılerıne nıçın kalkışsın"? Yenı yılda sokağın baş ağrıtıcı başlıca oğe olması ıstenmıyorsa, muhalefet kanalıyla ınsana TRT gıbı önemlı ıletışım aracından sureklı yararlanma olanağı verıl melıydı Meclıs Başkanı Kaya Erdem, TRT'ye yaptığı son zıyarette ılgılılere kımı duyurymlarda bulundu Naklen yayından sonra TRT'nın aldığı olumlu tepkılerı dınledı Ancak naklen yayın yeterlı değıldı TRT, olanakları kullanmalı. Meclıs çalışmalarını yansıtacak programlar yapmalıydı Genel Mudurluk şöyle dıyordu "Bıze gelen tepkıler arasında Meclıs'ın bu kadar düzenlı çalıştığını bılmedıklerını söyleyenler de var Kısıtlı 'Meclıs te Bugün' programı bıle canlılık yaratmıştı" CUMHURİYET/17 (Baştarafı 1 Sayfada) Depodakı sandıkların bırının uzerınde "Jandarma GeneV Komutanlığı Turkıye" yazısı da dıkkatı çektı Bonn muhabırımız Dılek Zaptçıoğlu, program yapımcısı ıle goruştu Yapımcı Hauser, arkadaşımız Zaptçıoğlu'na şu bılgıyı verdı Sılahlar, imes sırketı aracılığı ıle Iran, Irak, Nıkaragua ve Turkiye'ye yollanmış Teror, sılahla yapılıyor Sılahları da buyuk devletler uretıyor Oyleyse bu sılahlar, terorıstlerın ellenne nasıl geçıyor'? Bu bılmeceyı 12 Eylul yonetımı cozebılırdı Gerçı bu dönemde bırcok sılah kaçakçısı yakalandı, yakalandı ama savcılar, DISK, Barış Derneğı, TIP ve TIKP, TOBDER gıbı davalarla, yazar ve çızerlere daha çok zaman ayırdılar Bu yuzden dıkkatler kaçakçılık orgutlerınden çok bu davalar üzerınde yoğunlaştı 19808' arasında haklarında ışlem yapılan parlamenter, avukat, yazar sendıkacı ve dernek uyesı sayısı 15 bın 685'tır. 1978 yılından 1981 yılına kadar geçen surede 822 bın 632 sılah ve 5 mılyon 545 bın 925 mermı ele geçırıldı Sılah kaçakçılığı ıle ılgılı davalarda sılah uretıcısı devletlerle terorıstler ve kaçakçılar arasındakı ılışkıler yetennce kanıtlanmadı Bugun Turkıye yenıden bu terör dalgasının ıçıne surüklenıyor Gostergeler ne yazık kı bu yondedır lcışlerı Bakanhğı'ndan aldığımız sayılara gore 1976 yılından 12 Eylul 1980 tarıhıne kadar gecen surede toplam 4644 kışı oldurulmuş 1976 yılının başından 1979 yılının başına kadar geçen üç yıllık surede olu sayısı 1285'tır Buraya bır nokta koyup, teror olaylarında son uç yıllık dönem ıle ılgılı olü sayısını verelım 1987 yılının ılk gununden 1988 yılı 6 aralık günune kadar geçen surede 1280 kışı oldurulmuş 12 Eylul öncesındekı bu 1285 kışı Turkıye çapındakı teror olaylarında oldurulenlerın sayısıdır 198789 yılları arasında öldurulen 1280 kışı de yarıçapı 100 kılometre olan alan ıçındekı olu sayısıdır 1976 yılında 86 kışı oldurulmuş, bu sayı 1977'de 281'e, 1978'de 918'e, 1979'da 1312 kışıye, 1980'de de 2047 kışıye çıkmıştır Şımdı gelelım 1984 yılından bu yana gıttıkçe yukselen ölü sayısı ıle ılgılı sayısal gerçeklere 1984 yılında ölu sayısı 104, bu sayı 1985 yılında bır buçuk kat artarak 276 oluyor, 1986 yılında 202'ye ınen ölu sayısı, 1987 yılında ıkı kat artarak 426'ya sıçrıyor Olu sa yısn988'de ıse 320 1989 yılının aralık ayı başında olu sayısı 534'e tırmanıyor 12 Eylül 1980 tarıhınden 1983 yılı sonuna kadar çeşıtlı teror olaylarında 534 kışı oldurulmuş Bu üç yıllık dönemdekı olu sayısı 1989 yılındakı bır yıl ıçinde oldurulenlerın sayısına eşıt> 1984 yılı ağustos ayından dune kadar Güneydoğu'da tam 1443 kışı oldurulmuş Bunların 530'u PKK terorıstlerı, 536'sı sıvıl yurttaş, 15'ı oğretmen, 10'u muhtar, 56'sı koy korucusu, 23'ü emnıyet görevlısı, 230'u er ve erbaş, 24'u astsubay ve 25'ı de subaydır 12 Eylul oncesınde 4 subay oldurulmuş, bu sayı bugün 25'e çıkmış 12 Eylul oncesınde 11 astsubay oldurulmuş, bu sayı bugun 24 12 Eylul oncesınde 31 er olmüş, bu sayı bugun 230 12 Eylul oncesınde öldurulen guvenhk gorevlısı sayısı 70, bugun bu sayı 23 12 Eylul oncesınde öldurulen subay, astsubay, er, erbaş, emnıyet görevlısı, bekçı ve gardıyan olmak uzere toplam ölü sayısı 237 1984 yılından bu yana geçen donemde öldurulen subay, astsubay, er, erbaş ve güvenlık gorevlısının toplam sayısı 302 olmuş Butun bu verıler, Turkıye'de terorun bıtmedığını, tersıne gun geçtıkçe arttığını gosterıyor Bu sayılar uzerınde uzun uzun duşunmek gerek "ATye gırdık, gırıyoruz" derken, nereden gelıp, nereye gıdıyoruz? GERÇEK (Baştarafı 1. Sayfada) lık ılkesınden saptırümıştır 12 Eylu/'de Ataturk'un "Öğretim Birlıği tlkesi" yok edıldı Daha oncelerı zaten ımam okulları "meslek okulu" kımlığınden uzaklaştmlmışlar, lıseye donuşturulmuşlerdı. Sayıları da arttınlmıştı Bu "lise"lerden çıkanlar unıversıtelere gırebıleceklerdı tmam okullarına kız öğrencıler de alınıyordu. Devlet hazınesı, böylece bellı bır sıyasetın ve laıklığe ters bır polıtık amacın parasal desteğı olarak kullamhyordu Bugun butun devlet daırelertmn ve resmı görevlerın azımsanmayacak bır bölumu, medrese öğretımı görmuş olanlarla doludur Bunlar kafalarına takmasalar da turbanlı \e feshdırler Devletm okullarında kafalarında gorunmez turbanla yelıştırılen kızlarımızın unıversıtelerde bu anlayışlannm dışavurumunu aramaları kadar doğal bır sonuç yoktur Bugun Turkıye'de "jrftca" devlet elıyle desteklenmekte ve devlet hazınesmm butun olanakları bu yolda kullanılmaktadır. Yapılacak ış, devletı gerıcılığtn destekçısı veyuvası olmaktan kurtarmaktır Pekı, bunu kım yapacaktır7 Temel soru, ışte bu noktada odaklaşıyor 12 Eylulde "Ataturkçuyuz" dıye gelen askerı yönetım laık cumhunyetm temellerını yıkacak en gerıcı kararlan aldı. Bu askerı yonetımm mırasçısı olan AftAP ıktıdarı halkm en aşağı yuzde 80'ının muhalefetme karşın, hem Meclıs çoğunluğunu, hem hukumetı, hem cumhurbaşkanlığmı elınde tutmakta, bır erken seçıme gıtmemekte dırenmektedır Böyle bır ortamda unıversıtelerdekı turban olayı belkı bır gosterge nıtelığındedır, ama bu gostergenın tek başına hıçbır soruya yanıt veremeyeceğını bılmekte yarar var • • • yosu tarafından ya>ımlandığı kavdedılerek, muhalıf eylerncı dıve tanıtılan Rumen Vodenıçart»'un sozlerıne de yer verıldı Ajansa göre, Todorov "Etnık ozgurluklerin hemen başlamak uzere gecerli oldugunu" bıldırdı ve Voderuçarov da karan, "Turklenn sahip olabileceğı en iyı yenı yıl bediyesı Bu 60"lı yıllarda başİayan trajedının sonunun başlangıcıdır" dıye değerlendırdı Vodenıçarov, ulkeyı terk eden Turklenn doneceklerıru sandığını ve Turklenn yaşadığı bölgelerde neredeyse duran ekonomık yaşamın yenıden canlılık kazanacağını sovledı Merkez komıtesının açıklamasından once, on bınlerce Turk ve Pomak dun sabah Sofya'da parlamento bınasını kuşatarak oturma grevıne başlamışlardı Turkıye'run Sofya Buyukelçılığı 2 kâtıbı Hulusı Kıüç, Cumhunyet'ın gösterüerle ılgüı sorulannı telefonda yanıtlarken, " Pomak lar ve Turkler bir sure once bır açıklama yaparak degıştırilen isimlennin gen verilmesı ve kendilenne ıbadet ozguriugu saglanmasını ıstemişler, aksı halde 29 ocak gunu (dun) gosterıler yapacaklannı duyurmuşlardı. Şimdı bunu gerçekleşünyorlar" demıştı Gorgu tanıkları ıse parlamento çevresınde toplanan Pomak ve Turk grubunun ısteklen yenne getırılınceye kadar, buradan ayrılmamaya kararlı olduklarının anlaşıldığını bıldırmışlerdı Bu arada Bulganstan'da Turklere uygulanan asımılasyon polıtıkası da resmı agızlardan dıle getırılmeye başlanmıştı Bulganstan Başmuftusu Nedio Gencev partı lıderı ve Devlet Başkanı Petar Mladenov'la yaptığı göruşme sırasında yenı yönetımden Muslumanlann adlannın ıade edılmesını ıstemıştı Bulgar resmı ajansı BTA'ya göre Gencev, Mladenov ıle göruşurken parlamento bınası dışındakı göstencüer de "Bize ısimlerimizı gen venn" bıçımınde slogan attılar Mladenov'un Gencev'e göruşme sırasında "konunun dikkatle incelenecegini" söyledığı belırtıldı Karşı gösteriler Bulganstan haber ajansı BTA1 mn bıldırdığıne göre Sofya Ulusal Bankası önundetoplanan bır grup, "Turklenn isteklerine asla odun venlmemesı" yolunda bır gosterı duzenledı BTA, gosterıcılerın, "BuJgaristan, Bulgarlanndır" şeklınde sloganlar attıklarını duyurdu SSCB ile birleşme Bulganstan'da yayımlanan Narodna Kultura Gazetesı, eskı Devlet Başkanı ve KP Genel Sekreterı Todor Jivkov'un, 1963'te ülkesirun Sovyetler Bırlığı ıle bırleşmesını önerdığını, ancak dönemın Sovyet lıden NUata Knışçev'ın bunu reddettığını bıldırdı Gazetenın, "HariUdan nasü silinecektik?" başlıklı yazısında, Jivkov'un hazıran 1963'te Bulganstan KP Merkez Komıtesı'nden, ıkı ulkenın bırleşmesı ıçın, Sovyet KP'sıne bır mektup yollanmasını ıstedığı kaydedıldı Yılmaz'ın sözleri Dışışlen Bakaıu Mesut Yıimaz, Turklere ısım ve dın seçme serbestısı sağlayan karan memnuruyetle karşüadığım bıldırdı Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre, Yümaz, karann tam metrunın henuz kendılenne ulaşmadığını belırterek şöyle dedı "Yenı Bulgar yonetimınin bu koouda atacağı her olumlu adım, Turkiye'den fazlasıyla karşılık bulacaktır. Bulgar meslektaşımla Kuveyt'te yapacagım goruşnıenın, ulkelerimız arasındakı ılışkılerde, yenı bir işbirlığı donemının başlangıcı olacağına ınancım şimdi daha artmıştır." İZMİR'den HİKMET ÇETİNKAYA (Baştarafı 1. Sayfada) Anayasa Mahkemesi ve Damştay, dını ınançlarından ötürü saçını, başını örtmenın sakıncası olmadığını ıçeren Öğrencı Dısıplın Yönetmelığı'nın yedıncı maddesının ek fıkrasında yer alan bu hükmü ıptal etmıştı Böyle bır ıptal karan varken YÖK'ün Dısıplın Yönetmelığı'nın ortadan kaidırılması tartışmalannı da beraberınde getırıyor Dun oğle saatterınde unıversrtelerın senatolan ıvedı olarak toplantıya çağrılıyor Unıversıte rektörlerı ve dekanları şu soruya yanıt arıyor Anayasa Mahkemesi ve Danıştay'ın kararına karşın YÖK'un türbanı serbest bırakması yasal mıdır değıl mıdır7 YÖK Başkanı Prof Dr Ihsan Doğramacı'nın açıklaması ıse daha ılgınç Sakal şöyle olacak, saç böyle olacak gıbı merkezı bır karar ortadan kalktı Önce şunu belırtmekte yarar var Demokrasının var olduğu ülkelerde hıç kımse gıyımle, saçla, sakalla uğraşmaz Ama bu gtyım ve sakal bellı bır sıyasal amaca yönelıkse, çağdışı bır gorünuşü sergılıyorsa, toplumun bıreylerı tarafından tepkı de görur, destek de Ulkemızde yöresel gıysıler vardır Güneydoğu'da başkadır Ege'de, Marmara'da Akdenız'de, Iç Anadolu da başkadır Manısa'nın Kırkağaç ılçesınde kadınlar yerel olarak "kıvrak" adı verılen sıyah bır gıysıye bürünürler Ama Kırkağaç'tan Manısa'ya geldıklerınde "kıvrak" çıkar Eğer çıkarmazlarsa tum gözler onlardadır ve rahatsız olurlar Ilk görünüşte "kara çarşafı" anımsatan bu yerel gıysı ne bır sıyasal görüşü sımgeler ne de bır eylemı O gıysı Kırkağaç yöresıne özgudur Yanı bır gelenektır Türban ve başortüsü YÖK tarafından serbest bırakılsa bıle çeşıtiı sorunlan da gündemde tutacaktır Nedenı de bu gıysı turunun belırlı bır sıyasal tavrı, daha açıkçası tarıkat sımgesını oluşturduğu ıçındır Dun sabah kımı rektör, rektör yardımcısı. dekanla telefonla konuştuk Hepsının vardıkları ortak nokta şuydu Bız rahatladık YÖK'un kararına uyacağız Bız de şu soruyu yönelttık kendılenne Anayasa Mahkemesi ve Danıştay'ın kararlan ortadayken nasıl bır uygulama yapacaksınız7 Aldığımız yanıt şuydu Devletın guvenhk güçlerı var Bu konu onları ılgılendırır Bugün turbanla, basortusuyle dolaşmak serbesttır Bakan eşlerı bıle turbanla resepsıyonlara katılıyorlar Ama ortada yenı konu unıversıte olunca bır başka sakıncayı, kargaşayı da gundeme getırıyor Yuksek Öğrenım Kurumları Oğrencı Dısıplın Yönetmelığı'nın 9 maddesının " d " fıkrası hâlâ geçeriılığım koruyor YÖK Başkanı Doğramacı, bu maddeyı kaldırmadıklannı söyluyor Yönetmelığın " d " fıkrası şöyle Dıl, ırk, renk, dın ve mezhep açısından kutuplaşmalara yol açıcı faalıyetlerde bulunmak Bu tur eyiemlerde bulunan öğrencılere bır ya da ıkı yan yıl okuldan uzaklaştırma cezası öngörüyor yönetmelık Kımı unıversıte ve yüksekokullarda laboratuvarlar, spor odalan mescıde dönüşturuldü Elbet ısteyen namaz kılar, oruç tutar Ancak unıversıte ve yuksek okullarda okuyanların tumu Musluman değıldır Yönetmelıkte "kutuplaşma" sozcuğü belkı bu nedenle konulmuştur, ama unıversıte yonetımı bu kutuplaşmayı ışın başında yaratmıştır Yönetmelığın " d " fıkrası acaba türban ve tesettüru kapsıyor mu' Kımı rektör ve dekanlar "kapsar" dıyor, kımılerı konuşmak ıstemıyor Polonya Türban anayasayı çiğnedi ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Turbanın serbest bırakılmasının ardından unıversıte çevrelerı ve hukukçular konuya degışık açılardan yaklaşıyorlar Bılkent Ünıversıtesı Rektöru Prof Dr Mithat Çoruh polıtık mesaj taşımadığı surece basörtüsüne karşı çıkmadığını söylerken, Ataturkçu Duşunce Derneğı Başkanı Prof Dr Muammer Akso) 1982 Anayasası >oırurlukte olduğu sürece çağdaş kıyafete aykırı bır gıyım tarzırun kabul edüemeyeceğını belırttı Konuya ılışkın göruşlennı açiklayan anayasa hukukçuları ıse "Turbanın şeriat oziemcilen tarafından bir simge olarak kullanıldıgını anlamamak ıcın sagır ve kor olmak gerekir. İrtıcanın ayak seslen universitelerden taşmakta, hukuk dışlanmakta, anayasa çiğnenmektedir" dedıler Prof Çoruh, Bılkent'te turban konusunun herhangı bır sorun oluşturmadığını söyleyerek "Benira annem de başını ortujordu. Bu bizim bır gelenegimiz. Bu bağlamda oğrencılerın başlannı ortmesı herhangı bu olumsuzluk içermıyor. Ancak bu âdeta bir forma gibi bazı kişilere mesaj >ermek anlamında kullanılırsa, bunu tabıı kı onaylamayız" dıye konuştu Prof Dr Muammer Akso> YÖK'un karan doğrultusunda Atatürkçu Duşunce Derneğı kurucularının bır araya gelerek aynntılı bır değerlendırme yapacaklannı sövledı bir kurnazlık konusu olmuştur. YOK mayasından ve yapısından kaynaklanan çirkin bir donuş yapmış, hukukun ustunlugunu iterek partizanhgı yeğkmıştir" dedıler öğretım Üyelerı Derneğı Başkanı Prof Dr Tahir Hatipoglu, turbanın yapılan eylemler sonunda serbest bırakıldığını söyledı Prof Dr Hatıpoğlu, "Böylece Anayasa Mahkemesi ve Damştay kararian askıya ahnmış, Ataturkçu geçinenler tarafından Ataturk'un laıklık ılkesı kaldmlmtşür. Aynca YOK uyelen aynı konuda, kısa aralıklaria birbırlerine zıt kararlar alabihyorlar. Bilim adamı için zor olan bu isi yapan YOK uyelen, Utifa etseler daha saygın olurlar" dedı Artık halk cumhuriyeti değil terfiler zorlaştı TSK'da VARŞOVA (AA) Polonya Parlamentosu, ulkenın "Polonya Halk Cumhuriyeti" şeklındekı adını, "Polonya Cumhuriyeti" olarak değıştırdı Komünıst Partısı'nın devlet ve toplum ıçındekı öncu rolune ılışkın madde de anayasadan çıkarıldı Parlamento, anayasadakı, "Polonya Halk Cumhuriyeti" ısmının, ulkenın II Dunya Savaşı oncesı resmı adı olan "Polonya Cumhuriyeti" şeklınde değıştırıl mesıne karar verdı Devlet Başkanı Wojciech Jaruzelskı ıle Dayanışma Sendıkası'ndan Başbakan Tadeusz Mazowieckı'nın de katıldığı dunku oturumda, anayasanın, "Komünıst Partısi, devlet ve toplum ıçinde oncu rolu taşımaktadır" şeklındekı maddesı çıkarıldı Parlamento, anavasanın "Polonya sosyalıst bir toplumdur" şeklındekı maddesını de "Polonya, yurttaşlann toplumudur" şeklınde değıştırdı Ozel mulkıvetın korunmasına ılışkın bır madde de anavasaya eklendı Tum anayasal değışıklıkler, butun gun süren tartışmalardan sonra bır ret ovuna karşı 374 oyla kabul edıldı Oylamada, 11 uye de çekımser kaldı Değışıklıklenn ar Türban şeriat özlemi dından, parlamento uvelerı topluAralannda jııksek yargı organca a>ağa kalkarak ulusal marşı larının kımı uyelennın de bulunsovledıler duğu bır grup öğretım uyesı, yar gıç ve savcı yaptıklan ortak açıklamada, yargının turban konusunda görevını yaptığıru ve bu yonden vıcdanının huzur ıçinde bulundufunu belırterek "Turban dinsel ve sıyasal yonden tam bir somunı, hukuksal yonden de tam Unutulan tablo İtalyan ressam tarafından yapılan Yavuz Sultan Selim'e ait tabloyu almak için Kultür Bakanlığı hiçbir girişimde bulunmadı. ANKARA (Cumhuriyet Buroso) Adı bılınmeyen bır İtalyan ressamı tarafından yapılan Yavuz Selim'e aıt tablo ıçın Kultur Bakanlığı hıçbır gınşımde bulunmadı Geçen ekım ayında, Londra'da bır Ingılız sanat eserlen satıcısı tarafından yaklaşık vanm mılyar lıraya satışa çıkanlacağı duyurulan tablo ıçın Eskı Eserler v e Muzeler Genel Muduru Altan Akad, "Eserın onjınal olup olmadığının araştınlacağını, daha sonra da alımı ıçın gırışımlerde bulunulacağını" belırtmıştı Altan Akad'ın Eskı Eserler ve Muzeler Genel Müdurluğu görevınden, Kültur ve Tabıat Varlıklanm Koruma Genel Mudurluğu'ne atanmasından sonra bu konuda herhangı bır gelışme olmadı Anıtlar ve Muzeler Genel Mudurü llhan Temızsoy ıse tablo ıle ılgılı kendılenne "resmı olarak intıkal etmiş bir bilgi olmadıgını" söyledı Temızsoy, goreve yenı geldığını belırterek tablo hakkında bılgısı olmadıgını, konuyu yem baştan inceleyeceğını kaydettı Temızsoy, Altan Akad'ın kışısel olarak tablonun alımı ıçın uğraşmış olabıleceğını belırterek "Sayin Akad'la konuyu gonışup bilgi alacağım" dedı Altan Akad ıse eskı görevınden aynlmadan önce, lngıltere'ye gıttığı zaman, tablo yu satışa çıkaran tuccarla göruşeceğını belırtmıştı Akad, tablonun onjınal olup olmadığının vurtdı şında, uzman kuruluşlarca ıncelendığım ve tarıhı eser nıtelığı ta şıdığını belırtmıştı DUNY4DA BUGUN (Baştarafı 3 Sayfada) ğe kapanmaktadır Bu davranışlar. demokrasıye de laıklığe de aykırıdır Ve devlet bu olaylar karşısında seyırcı kalmaktadır Oysa laıklık yalnızca ınananların ınançları doğrultusunda davranma özgurluğu demek değıldır Laıklık aynı zamanda, her yurttaşın bır başka yurttaş veya grubun dinsel baskısı karşısında korunmasını da zorunlu kılar Eğer cuma günlerı unıversıte kondodarında gösterışlı namazlar kıhnması engellenemıyorsa. unıversıtede de ulkede de laıklık çtğnenmış demektır Eğer buyuk kentlerın caddelerınde, namaz kılanlar vatandaşın özgürluğünu kısıtlamaları yetmıyormuş gıbı, bır de gosterılerını bıçaklı saldırılara dönuşturuyorlarsa, o ulkede laıklık de demokrası de çığnenmış demektır Ve bunların hepsı olmuştur ve olmaktadır ulkemızde YOK, türban maskesı altındakı tesettüru serbest bırakırken, laıklık, oğrencılerın her turlü orgutienmelerını de serbest bırakacak mıdır' Isteyen oğrencı ınancı doğrultusunda tenıs kıyafetıyle sınıfa gırebılecek mıdır' Dıleyen oğrencı Fenerbahçe futbol takımının formasıyla ders dınleyebılecek mıdır? Laıklık, şeriat tutkunu kadar şerıata değıl de Fenerbahçe'ye tutkun olanı da korumalıdır Ama gerçek odur kı eğıtım bırlığı ılkesınden kopmuş olan mıllı eğıtım ıle YOK ünıversıtelerı bağnazlığa teslım olurken laık güçlerın önüne yenı yenı engeller dıkmektedır Türbancılar ıse başını örtmek ıstemeyenlere süreklı baskı uygulamaktadırlar Bu durumda ıkıyuzlulüğun gereğı yok Turban özgurluğu, şenatçıler karşısında teslımıyetçılıkten başka hıçbır anlam taşımaz Kaldırın tum yasakları' Engelleyın camı dışına taşan gösterı 1 tapınmalarını Kurtarın Mıllı Eğıtım'ı şerıatçılerın pençesınden! Laık guçler ıle şerıatçılerı, sıyasal savaşımı eşıt koşullarda yürutecek aynı ozgürluğe kavuşturun' Ondan sonra demokrasıden soz edın YOK son karannı ıkıyüzlu gerekçeler ardına gızlemesın Bız de ozgurlukten yanayız Turbancıların özgurlüğünü de savunuruz Ancak çıfte standart uygulanmayıp laık guçlenn özgürluğü de fıılen sağlandıktan, sokaklarda bıçaklı saldırıda bulunan sozde cuma namazcılar engellendıkten sonra Turkıye hızla bır telakete doğru sürüklenmektedır Özgürlük yalanları, bu suruklenışı gızlemeye yetmıyor AUSERMEN Evren konuşmuyor Eskı Cumhurbaşkanı Kenan Evren, YÖK'un ünıversıtelerde turban takılmasını serbest bırakması konusunda bır açıklama vapmayacağını soyledı Cumhurbaşkanlığı dönemınde Turban Yasası'nı veto ederek Mechs'e gen gonderen, ancak avnı şeklıyle Meclıs'te kabul edılmesı üzenne Anayasa Mahkemesı'ne başvurarak yasayı ıptal etnren Evren, gazetecılenn sorulanru koruma polısı aracılığıyla yanıtlarken, cumhurbaşkanlığmdan avnürken "Uç ay koauşrnayacagım" dedığını hatırlattı ve kendısınden bu tür konularda açıklama ıstenmemesı ncasında bulundu Başörtulu öğrencıler YÖK'un turban ve başönusu takılmasını serbest bırakan karannı, "Bu bir lutuf degil. hakkın iadesı " olarak değerlendırdıler Karan, sorunun çözumu olarak görmedıklerını, kesın çozum ıçın mutlaka yasal bır duzenlemeye gıdılmesı gerektığını belınen öğrencıler, bu kazanırran dığer ıstekler ıçın bır başlangıç olduğunu sojledıler Dergı'ye kapak olmuştu. açıklanmasıru ıstemeyen bır Ingılız eskı eser tuccan, tabloyu geçen ekım ayı ıçinde Pılkıngton Fıne Arts Congsutanoy firması aracıhğıyla satışa çıkardığını duyurdu Tablonun bundan 5 yıl once de Turk muzeleııne satılması konusunda teklıf goturuldüğü belırtılerek tabloyu ehnde bulunduran tuccar, Turkıye'run alıcı olması durumunda tablonun daha duşuk bır fiyatla satılabıleceğını duyurdu Turk hükümetı 5 yıl önce satışa çıkanlan tabloyu, "Butcede odenek yok" gerekçesıyle satın almaya yanaşmadı Kultur Bakanı Namık KemaJ Zeybek ıse ıkıncı kez satışa çıkanlan tablo ıçın, "Tarihi degeri olduğu takdirde eserı mutlaka Turkiye'ye getıreceklerini" belırtmıştı Eskı Eserler ve Muzeler Genel Muduru Altan Akad ıse o donemde, eserın onjınallığı saptandığında, alımı ıçın mutlaka kaynak yaratılacağını bıldırmıştı YüksekAskeri Şura mezatmda yılbaşı (Baştarafı l. Sayfada) satıcı temsılcısı de "Sattım" dıve bağınyor Pahalı çıçeklerı, çok bulunan ve fîvatı daha duşuk olan çıçekler ızlıyor Haylı hareketh bır ortam >aşanıyor Altunızade'de Haftanın 7 gunu surekh mezat yaşamvor Uretıcılerden alınan çıçekler uretıcıler kooperatıfine getırılıyor Ve açıkarttırmada her duğmeye basışta ı,ıçeğın fıyatı bıraz daha yukselıyor Mezatı ızlerken alıcılarla ve satıcılarla konuşuvoruz Ancak hıç bınsı çıçek*fıyatlarına ılışkın rakam vermek ıstemıyorlar Buna neden olarak da "spekulasyon" yapılmasını gosterıyorlar Pıyasada çıçek alışverışı yapan tıcaretçılenn genel şıkâyetı, uretıcıden tuketıcıye el değıştırmelerde yuzdeyuze varan artışlar olduğu ıddıalarında voğunlaşıyor Genellıkle seyyar çıçek satıcıları, dukkânda çıçek satanlann kıra, malzeme, naklıye ve ışçılık gıbı yan gıderlen katınca fıyatların ıkı hatta uç mıslıne çıktığını öne suruyorlar Dukkân sahıplerı ıse çıçeğın sanıldığı kadar ucuz olmadığını ve ambalaj masrafının çok tuttuğunu belırtıyorlar Ancak tum bu konuşmaların yanı sıra tum çıçek tıcaretı yapanların bırleştıklen ortak nokta, yılbaşı olmasına karşm çıçek satışlannın ıstenılen duzeyı bulmaması Satış surdükçe trıbunler de boşalıyor Çoğunlukla seyyar çıçekçılık yapanlar dukkân sahıplenrun mezat alanını terk etmesıru bekhyorlar Çunku o zaman arttırma daha "makul" rakamlarla surebılıyor En pahalı çıçeklen orkıdeleroluşturuyor Bır orkıde, bızım ızledığımız mezatta tanesı 42 bın lıradan satılıyor Yaklaşık ıkı saat kaldığımız mezat yennden ayrılırken hemen hemen her alanda olduğu gıbı çıçek alışvenşınde de aracılar ve yan gıderler nedemyle bahçeden çıkan çıçeğın, vıtrınde ya da suslu puslu ambalajı ıçinde neden o kadar pahalıya satıldığıru anlıyoruz ANKARA (Cumhuriyet Burosu) Turk Sılahlı Kuvvetlen'nde terfiler zorlaştınldı Yuksek Asken Şura çeşıtlı rutbelerdekı terfı baraj oranlannı geçen yıla göre arttırarak, bır ust rutbeye terfı edecek subay ve astsubaylann sayısında ındırıme gıttı Yuksek Asken Şura'nın ıkı gun suren toplantısı dun sonuçlandı Genelkurmav Başkanlığı Basın Burosu'ndan şura kararlan ıle ılgılı olarak yapılan açıklamada, Asken Şura'nın, TSK'dakı kıta göre\ yönergesı, uzman erbaşhğın daha cazıp hale getınlmesı, 1990 yılında uygulanacak baraj esaslannın belırlenmesı konulan uzennde durduğu bıldınldı Edınılen bılgılere göre, Yuksek Asken Şura, 1990 yılında uygulanacak olan terfi baraj oranlannı geçen yıllara göre arttırdı Buna gore, bu vıl, yuzbaşıhktan bınbaşıhğa terfide yuzde 4, bınbaşılıktan yarbaylığa terfide yüzde 4, yarbaylıktan albaylığa terfide yüzde 4, yarbaylıktan albaylığa terfide yuzde 3 ve astsubay kıdemlı üstçavuşluktan başçavuşluğa terfide yüzde 4 baraj oranı uygulanacak Mılh Güvenlık Kurulu, Cum hurbaşkanı Turgut özal'ın başkanlığında dun aylık toplantısını yaptı Toplantıda ulke genelınde ve özellıkle Güneydoğu'dakı güvenlık ve asayış durumu görüşuldü Tabloda neler var ? Adı belırlenemeyen ve 16 yuzyıl başlannda yapıldığı sanılan tablo, Osmanlı Sultanı Yavuz Selım'ın Mısır Memluk Sultanı Tomanbay 'ı yenılgıye uğratması anısına olduğu belırtılıyor Admın kadın Istanbul Haber Servisi Turkıye'nın ılk kadın avukatı ve kadın haklannın önde gelen savunuculanndan Sureyya Agaoğlu 87 yaşında lstanbul'da öldu Ağaoğlu, konuşmacı olarak katıldığı "Kadın Haklan ve Çagdaşlaşma" konulu panelden ayrılırken duşerek beyın kanaması geçırdı Şuurunu kaybeden Ağaoğlu, Amerıkan Hastanesı'nde amehyat edıldı, ancak butun çabalara rağmen kurtarılamadı öldü Turkıye'run ılk kadın avukatı olan Sureyya Ağaoğlu uç gun once geçırdığı kazaya kadar, mesleğını aralıksız 58 yıl surdurdu Kadın haklan ve kadının çağdaş yaşam ıçındekı yerımn onde gelen savunucularından olan Ağaoğlu, 1948 yılında Mılletlerarası Kadın Hukukçular Komısyonu'na seçıldı, ıkı yıl bu komısyona başkanlık yaptı 1949 yılında Mılletlera rası Barolar Bırlığı Idare Heyetıne, tek kadın avukat olarak seçılen Ağaoğlu, bırhğın çeşıtlı komi!.yonlarında gorev yaptı 195O'de Berlın Mılletlerarası Hukukçular Komısyonu'nun kurucu uyelen arasında yer aldı Hur Fıkırlen Yayma Denıeğı ıle Çocuk Dostları Derneğı'nın kurucu ve başkanlıklarında bulundu Turk Amerıkan Ünıversıteler ve Unıversıtelı Kadınlar Derneğı'nın kurucularından olan Ağaoğlu, lngılızce ve Fransızca bılıyordu Agaoğlu'nun "Londra'da Görduklerım" ve "Bır Hayat Şöyle Geçtı" adlı kıtapları> la, çeşıtlı hukukı makalelen bulunuyor taıitî toplum DERGİSİ (Baştarafı 1. Sayfada) kadrahmı ıse dunya rekoru kırarak 600 bın dolara (vaklaşık 1 4 mılyar lırava) satılmıştı Sikkelere dava KULTUR GEZILERİ 6 OCAK 1990 CUMARTESt "TOPKAPI SARAYI'NDA BİR KIŞ GÜNÜ" Dıvanhane ve Arz Odası, Enderun ve Harem'de gunluk yaşam Necdet SAKAOĞLU 13 OCAK 1990 CUMARTESt DOLMABAHÇE SARAYI Prof Dr Afıfe BATUR Rafı PORTAKAL Necdet SAKAOĞLU 20 OCAK 1990 CUMARTESİ ISTANBUL TEPELERINDE BİZANS Doç Dr. Mehmet I TUNAY Genlş bilgi için FEST SEYAHAT ACENTASI Tel: 155 05 71 155 23 57 Ttırk hükümetı dunyada ılk kez Cumhunyet'te hazıran 1988'de açıklanan "yuzyılın kacakçılıgı" ıle ılgılı olarak Nevv York'ta Metropohtan Sanat Muzesı aleyhıne açılan "Kanın Hazınesı" davasında Türkıye'yı temsıl eden Nevv Yorklu avukatlara talımat göndererek, "Elmalı definesi" ıle ılgılı dava açılması ıçın gereken hazırhkların yapılmasını ıstedı "Goulston Storrs" ve "Herrick and Feinsteın" hukuk fîrmalarının hukuk uzmanlarınca ortaklaşa hazırlanan dava dılekçesınde 10 mılyon dolar değerındekı defınenın Turkıye Cumhuriyeti ıçın maddı zararının ABD yasalarına göre 30 mılyon dolar (yaklaşık 79 mılyar hra) olduğu belırtılıyor. Dava dılekçesınde "Elmalı de1903 yılında Azerbaycan'da dofinesinin Turkıye'nin tarihsel ve ğan Ağaoğlu, Istanbul Hukuk Fakulturel geçmışı için yerıne kon kultesı'nı bıtırdı Ve ılerlemış yamaz, eşsız kulturel variık olduğu şına rağmen avukatlık mesleğını ve bunun bir an once Turkiye ölene kadar surdurdu Turkıye Cumhuriyeti'ne iade edilerek ta Cumhurıyetı'nın kuruluşunda rihsel ortamı içinde sergilenmesi Ataturk'un yanında yer alan Prof nin saglanması" ıstenıyor Ahmel Agaoğlu'nun kızı ve MenFederal Mahkeme dava dılekçe deres donemının Başbakan Yarsını bır hafta ıçinde karşı tarafa dımcısı Samet Agaoğlu'nun karılettıkten sonra takrıben bır ay deşı olan Süreyya Agaoğlu'nun ceıçinde kendılennden yasal savun nazesı bugun Teşvıkıye Camıı'nde malannı ısteyecek ve karşılıklı ya kılınacak oğle namazından sonra nıt, belge alışvenşı yoluna gıde Ferıkoy aıle mezarlığında toprağa verılecek cek
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle