Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
29 ARALIK 1989 Bakanlığın büytik ödülü • ANKARA (AA) Kultür Bakanlığı'nca her yıl verilen "Kültür ve Sanat Büyük Ödülu"nün bu yıl fotograf sanatçısı Sami Güner'e verilmesi kararlaştınldı. Kültür Bakanlığı Büyük Odul Değerlendirme Kurulu dün Müsteşar Acar Okan baskanhğında toplandı. Toplantıya TRT Genel Müdurü Kerim Aydın Erdem, Güzel Sanatlar Genel Mudüru Mehmet Özel, Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurulu temsilcisi Prof. Dr. Haluk Karamağralı, YÖK temsilcisi Doç. Dr. Nihat Boştaş, Mimar Sinan Üniversitesi temsilcileri Prof. Dr. Muhteşem Giray, Prof. Dr. Metin Sezen ile Milli Eğitim Bakanlığı'ndan Ahmet Sevgi ile Dışişleri Bakanüğı'ndan Ali Enginoba katıldüar. Toplantıda fotograf dalında bugüne kadar yaptığı başanh çalışmalarından dolayı bu yılki "Kultür ve Sanat Büyük Ödulü"nün Sami Güner'e verilmesi kararlaştınldı. Geçen yıl büyük ödül, sinema dalında ömer Lütfi Akad'a verilmişti. KÜLTÜRSANAT SİNEMA ÂTİLLÂDORSAY CUMHURİYET/5 Suda ameliyat oluyor • Kültür Servisi Yazar, çevirmen Orhan Suda 30 ocakta Londra'da by pass ameliyatı olacak. Orhan Suda'nın Londra'da St. Thomas Hastanesi'nde yapılan anjiyosunda baza damarlarınm kapanma tehlikesiyle karşı karşıya olduğu saptandı. Orhan Suda'nın kalbinde dört damar değiştirilecek. Orhan Suda'nın St. Thomas Hastanesi'nde bypass ameliyatıru Türk doktor Doç. Bingür Sönmez yapacak. Büyük kentlerdeartıksalonlarkapanmıyor, salonlaraçılıyor Beyoğlu'nda salon patlaması Pasajdan bozularak yapılan Beyoğlu Sineması, kusuru giderilen Lale 2, sürekli hizmete giren AKM salonu, yenilenen Çemberlitaş Şafak, Çİçek Bar yakınında planlanan sinema kompleksi, sinemacılığın canlandığının kanıtlan. Sinemacılık canlanıyor. Sinemaya gitraek daha düne kadar bururdarını evlennden çıkarrnak istemeyen insanlanmız için yeniden bir alışkanlık haline geliyor. "Dün akşam videoda hangi filmi izledio?" sorusunun yerıni, "Filanca *eya falanca sinemadaki filmi gördiin mü?" sorusu alıyor. özellikle büyük kentlerimizde, bu canlanma çok belirgin. Artık sinemalar kapanmıyor, sinemalar açılıyor. Kentlerin özellikle sinema salonlannın yuvalandığı eğlence semtleri bu gelişmeden en çok nasibini alıyor. örneğin Beyoğlu... Beyoğlu da sinemalarla birlikte canlanıyor ve de canlanan Beyoğlu'yla birlikte sinemalar da kendilerine geliyorlar. Sinema salonlan sevgisiyle Beyoğlu tutkusunu birleştirmiş ve yıilar yılı bu konuda yazmış bir yazar olarak bu çift yönlü gelişmeden ne denli mutluluk duyduğumuzu belirtmeye bilmem gerek var mı? Sinema salonlannın çağdaş bir toplum için gerekliliğine hep inandık. Tipkı Beyoğlu gibi bir semtin, tstanbul gibi bir kent için gerekliliğine hep inandığunız gibi. Sinema salonlanna da Beyoğlu'na da olan düşkunlüğümuz, sıradan bir "nostalji" değildi yalnızca. "Film sinemada seyrediHr" sloganına da kör bir inançla yaklaşmadık. Film, gerektiğinde TV'de de hem de sırf kendı olanaklanyla son dakikada devreye girip adlarını duyurmak isteyen "saaal hâmisi" zenginlerimize yüz venneden yine "sanat hâmisi" pozlanndaki bir beledıyeden de beş kuruş yardım görmeden bu işi beceren Şensoy'a bir de bizden içten bir "bravo". Mor rengin egemen olduğu çok hoş bir atmosferde bir köşede Marilyn Monroe, alttan gelen rüzgârla etekleri havalanmış duruyor. "Yaz Bckân" filminın ölmezleştirdiği unlü sahnedeki gibi. Salona girişi ise ister sağdaki Hitcfacock, ister soldaki Cnaplio kapısından yapabilirsiniz. Bu nostaljik öğeler de Ses'in hemen altında, "pasajdan bozularak" yapılan Beyoğlu Sineması'nın dekorasyonunun parçası. Sinek avlayan veya tümüyle boş duran dükkânları, bir sanat merkezine dönuşturen bu güzel girişimi, Beyoğlu'nun ve tum toplumumuzun, kültüre de "olmazsa olmaz" bir yer veren yeni ufuklara doğru yönelişinin bir simgesi sayabilir mıyiz? Hoşgeldin YENÎDEN BİR TEMAŞA MERKEZİMİ? Bejoğlu, giderek. bir zamanlar olduğu gibi bir temasa mer Beyoğlu Sineması. Marilyn, kezine donuşme \olunda. Ferhan Şenso> 'un kendi çabalan ve olanakJanyla yeniden açılmasını sağladığı Ses Chapün ve Hitchcoct'la birlikte... Tiyatrosu da Bejoğlu'ndaki yerini aldı. (Fotograf: MBharrem Aydın) Daha önce varlıkianyla yokhıkvideoda da seyredilirdi. Nitekün nileyerek, gelişen teknik olanak şaatları dolaştığını, mutlaka yeni ları belli olmayan 3 salon da bu seyrediliyor. Ancak biz, filmi si larla donatarak varhklannı sür salon / salonlar açacağını söylü yıl yenilendi, gerçek sinemanın nema salonlannda, geniş ekranda durmelerine yol açmıştı. "Bizde yordu. Yine ziyaret ettiğim Eski hizmetine gudi Yıllardır ucuz seks gitgide daha gelişen teknik ve kon niye böyle olmasın?" diyor, film şehir'de Kılıçoğlu Sineması'nın sa ve karate fılmleriyle avunan geçfor koşullannda, hem de kitle ha seyrini yalnızca küçük ekranın ye hibi, kentteki 3 sinemanın gördü mişin güzelim Atlas Sineması, bulinde, topluca izlemenin bir uygar tersiz koşullarına indirgeyen, kır ğü ilgiden, heyecanla söz ediyor gün geniş perdesi, görüntü ve ses bk biçimi, bir kültür aşaması ol sal kesimde bir sinema salonunun du. Tüm salonlann yenilendiği ve düzeniyle kentin en güzel salonduğuna inanıyorduk. Tıpkı antik yerine köy kahvesinde video izle büyük seyirci ilgisine kavuştuğu 1 lanndan biri oldu. Geçen yıl açıYunan veya Roma'daki tiyatrolar meyi getiren zihniyete karşı çıkı Izmir'den, Bursa'dan, Gaziantep lan ama Lale1'le aradaki izolasten gelen haberler de aynı doğrul yonun unutulması nedeniyle film gibi raodern toplumlann da bu yorduk. seyri neredeyse olanaksız olan "birfikte se>ir", birlikte bir kültur Kırsal kesimi bilmiyorum, ama tuda. olayına katılma etkınlığine gerek en azmdan büyük kentlerimizde, Ama bu geiişmenin en görkemli Lale2 bu kusuru gidererek çok cisinmesi olduğuna ve ilerleyen, film "metropol" sözcüğunü hak eden dışavurumu, Beyoğlu'nda yaşanı ci bir salona dönüştü. Bugün ise seyrinı evinizin, odanızın içine dek yerleşme merkezlerinde, durum yor. Beyoğlu, bir zamanlar oldu bir zamanlann gözde sineması, getiren teknolojinin sıçramalara değişmeye başladı. örneğin Anka ğu gibi kentin baş "temaşa son yülarda iyice körelmiş olan Fikarşın, bu gereksinmenin henüz ve ra'da sinemaya ilgi çok büyük bo merkezi" haline geliyor, salonlarla taş, esaslı bir donanımdan sonra hâlâ var olduğuna inanıyorduk. yutlarda. Film hasılatlan neredey dolup taşıyor. Açılışmda buluna yeniden açılıyor ve "Ayı" adlı olaTeknolojik ilerleme, çağdaş se Istanbul'u solluyor. Geçenler madığım Yeni Ses Tıyatrosu'nda ğanüstu filmle sinemaya hizmet dünyada sinema salonlannın or de bulunduğum başkentte bir si Ferhan Şensoy'u bu hafta izleye vermeye başhyor. Hemen ardıntadan kalkmasına değil, kendile nemaa dost, harıl hanl yeni salon bildim. fstanbul'un görmuş geçir dan Fitaş'ın üst balkonunda yapırini gitgide daha iyi biçimde ye olabilecek yerler aradığını, tüm in miş bu en eski tiyatro salonunu. lan yeni ve küçük bir salon da hizmete girecek. Aynca AKM'nin küçük ve sevimli, ama pek az kullanılan sinema salonu da Turk sinemasının hizmetine girdi. Kültür Bakanlığı ile SESAM arasında yapılan anlaşma sonunda, "salon bulamayan" Türk filmleri burada gösterime sokulacak. "Sis'Se açılan ve Orfaan Ognz'un ilginç filmi "tİçuncü Göz"ü gösteren salonda, yanndan itibaren Jrfan Tözüm'ürı ilginç olduğu söylenen filmi "Fazüet" gösterilecek. Bu kadar da değil. Beyoğlu, önümüzdeki yıllarda yeni salonlara kavusacak. Beyoğlu eski Evlendirme Dairesi'nin bir sinema / bir tiyatro salonu içeren bir komplekse dönuşturulmesi kesinlik kazandı. Taksim'de Çiçek Bar'm yakınlannda da bir sinema kompleksi planlanıyor. Aynca Çemberlitaş Şafak Sineması yenilendi, açıldı. Yakında bu kompleks içinde 2 saion daha hizmete girecek. Cağaloğlu'nda, lstanbul Reklam Sitesi'nin sevimli salonu da yakında film göstermeye başlayacak. tşte sizlere Beyoğlu'ndan ve Istanbul'dan iç açıcı haberler. Bunları toplumumuzda kultürel bir uyanışm, bir tür "Rönesans"m başlangıcı ve habercisi saymak, bilmem aşın bir iyimserlik mi olur? En azmdan sanatın da ticaret kadar para getirdiğini gözlemlemek kapitalist bir toplum yapısı içinde meydana gelebılecek en güzel gelişmelerden, verilebilecek en müjdeli haberlerden biri sayılmalı Türk Tiyatro Edebiyatı • Kültür Servisi Prof. Dr. Niyazi Akı'nın yazdığı "Türk Tiyatro Edebiyatı Tarihi" adlı incelemenin 1. cildi yayımlandı. Dergâh Yayınları arasında çıkan kitabında Prof. Akı, yanh tiyatromuzu bir edebi tür olarak inceliyor. Yazılı tiyatro eserlerini bir tarih kitabının ölçüleri içinde özelliklerine bakarak değerlendiren Prof. Akı, başlangıçtan günümüze kadar belli başh yerli ve yabancı kaynaklan tarayarak oluşturduğu kitabının birinci cildinde, Meddah, Karagöz ve Ortaoyunu ile tiyatroyu karşılaştınyor, eski Türklerden baslayarak Meşrutiyet ve onu izleyen yıllara kadar görüşlerini aktanyor, belgeliyor. AnkaraJı ressam Taksim'de • Kültür Servisi Ankaralı ressam Uğur Mine Tamay'ın sergisi Vakıfbank Taksim Sanat Galerisi'nde açıldı. 1983'te tstanbul DGSA Yüksek Resim Bölümü Prof. Adnan Çoker Atölyesr'nden mezun olan Uğur Mine Tamay'ın yapıtlan yurtiçi ve yurtdışı birçok özel ve resmi koleksiyonlarda ve aynca Uluslararası Olimpiyat Müzesi'nde yer alıyor. Ulusal ve uluslararası birçok yarışmada ödüller kazanan sanatçı, "Resimlerimde soyut geometrik öğelerle nesnel figüratif öğeleri birleştiriyorum" diyor. Altın Küre adayları • BEVERLY HILLS/CALIFORMA (AP) Hollywood'daki Yabancı Basın Birliği tarafından her yıl verilen Altın Küre ödüllerinin adayları belirlendi. Dram türü filmlerden "Born on the Fourth ofJuly", "Crimes and Misdemeanors", "Dead Poets Society", "Do the Right Thing" ve "Glory"; muzikal ya da komedi filmlerinden "Driving Miss Daisy", "The Little Mermaid", "Shirley Valentine", "The War of the Roses" ve "When Harry Met Sally" adaylar arasında yer aldı. Dram türünde en iyi kadın oyuncu adayları Sally Field, Jessica Lange, Andie MacDowell, Michelle Pfeiffer ve Liv Ullmann; muzikal ya da komedilerde en iyi kadın oyuncu adayları ise Pauline Collins, Meg Ryan, Meryl Streep, Jessica Tandy ve Kathleen Turner. Dram türünün erkek oyuncu adayları Tom Cruise, Daniel DayLcwis, Jack Lemmon, Al Pacino ve Robin VVilliams. Muzikal ya da komedi türlerinde erkek oyuncu adaylanysa Billy Crystal, Michael Douglas, Morgan Freeman, Steve Martin ve Jack Nicholson. En iyi yönetmen adaylanysa Spike Lee, Rob Reiner, Oliver Stone, Peter Weir ve Edward Zwick yer alıyor. Yusııf Doğar sergisi • Kültür Servisi Yusuf Doğar'ın resim sergisi 213 ocak tarihleri arasında Izmir Büyükşehir Belediyesi Sanat Galerisi'nde yer alacak. Halen diş hekimliği yapan Yusuf Doğar bugüne kadar Eskişehir, Ankara ve tstanbul'da toplam 7 kişisel sergi açtı. Sanatçının lzmir sergisinde ise 198689 yıllarında gerçekleştirdiği yağlıboya çahşmalan yer alıyor. On yıl sonra Robert Wise Çatılarda (Rooftops) / Yönetmen: Robert Wise / Oyuncular: Jason Gedrick, Troy Beyer, Eddie Velez / 95 dakika (Sinepop, Moda, lnci). New York'ta, Manhattan'ın asağıdoğu yakasında, terk edilmiş yapılann çatı katlanna sığınmış, varhklannı, "bireyliklerini" kanıtlama savaşımı veren, cinselden ırksala çeşitli önyargılann sert duvarlanyla olduğu denli salt yaşama koşullanyla da boğuşan genç insanlann yaşamlarına bir bakış denemesi. Anasıyla babasını trajik biçimde yitirmiş bir genç adam, vaktiyle Brezilyalıların kendilerini savunma yöntemlerini bir dans kisvesi altında gizleme arzulannı simgeleyen bir tur "akrobatik dans"a merak sarar. Bu arada, kendisinin oturduğu yapıyı, yasadışı işler (eroın kaçakçılığı) için kullanmak isteyen Latin Amerika kökenli bir grup gençle başı derde girecek ama onlardan biri olan karaderili bir kıza abayı da yakacaktır. polisiye ve dramlarda belki daha çok başarı göstermiş, "Baü Yakasının Hikâyesi"nin efsaneye dönüşen nitelikleri ise Wise'dan çok fUmin dans sahnelerini haarlayan ve yöneten koregraf Jeron e Robbins'e bağlanmıştı. Bu görüş aslında doğru olmah. Çünkü yeni bir "VVesl Side Story" olarak lanse edilen "Çaülarda", o fılmden öylesine uzak ki!.. Ne dans, ne muzik, ne de dram olarak "Baü YakasT'nın kıyısma bile yaklaşamıyor. Ve bu benzetmeden son derece zaraıiı çıkıyor. Filmin kuşkusuz belli bir dinamizmi, kimı dans ve sevişme sahnelerinde erişilen sıcak bir erotizmi var. Ama işte o kadar!.. Başrollerdeki 2 genç oyuncunun sürukledikleri, rahatça izlenebilen, ama hiçbir iz bırakmadan geçip giden bir film "Çatılarda. " Dev metropol New York'tan ve onun gerçek sorunlanndan getirdiği iç burucu göruntu ise bir "gençlik filmi "nin kalıplan ve stilize bir anlatımın girdaplan içinde yitip gitmiş. 76 yaşında bir sinema ustasının yeniden kameranın ardına geçmesinin bir sinemasever için içerdiği heyecan, bu filmin belki de en ilginç yanı. 'Çatılarda'y yeni bir 'Batı Yakasmın HikâyesV olmaktan uzak GESAftTa protesto • ANKARA (AA) Hacettepe ve Bilkent Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi öğretinr uyeleri, yayımladıklan ortak bildiri ile Türkiye Guzel Sanat Eseri Sahipleri Meslek Birliği (GESAM) Yönetim Kurulu'nu istifaya çağırdılar. Aralannda Doç. Zafer Gençaydın, Doç. Hüseyin Bilgin, Doç. Hasan Pekmezci, Doç. Halil Akdeniz, Doç. Veysel Gunay, Doç. Ha>rati Misman, Yalçın Gökçedağ gibi ressamlar, Remzi Savaş, Turan Çetin, Mete Demirtaş, Bora Turkkan gibi heykeltıraşlann bulunduğu sanatçılar, 6 aya varan bekletihne süreleri sonucu seçme ve seçilme hakkında yoksun 'yararlanıcı' üyeliğe aiındıklannı söylediler. Bu arada Türkiye Güzel Sanat Eseri Sahipleri Meslek Birliği'ndeki yolsuzluk iddialan ile ilgili olarak Kultür Bakanlığı tarafından soruşturma başlatılırken GESAM Başkanı Prof. Dinçer Erimez bir yazılı açıklama yaptı. Erimez, "Hediye Resimler" konusuna değinerek "Hediye vermek Türk örf ve âdetlerine göre gayet normaldir. Meslek Birliği olarak ziyaretlerimizde hediye resim götürmeyi uygun gördük" dedi. Erden Ener Tıyatrosu • Kültür Servisi Erden Ener Tiyatrosu 19891990 tiyatro mevsimini Kartal'da sürdürecek. Sedat Erdoğan'ın yazdığı Iraz Bacı oyununu iki yıldır turnede gezdiren topluluk, üçüncü yılında lstanbul'da Kartal Halk Eğitim Merkezi'nde sürdürecek. Bir Anadolu kadımnın oğlunun okuması için verdiği uğraşı anlatan Iraz Bacı oyunu Kartal Halk Eğitim Merkezi Tiyatro Salonu'nda sürüyor. Tıyatrolara destek • ANKARA (AA) Ankara Büyükşehir Belediyesi, başkentteki özel tiyatrolara yardım amacıyla butçesinden 100 milyon lira ödenek ayınyor. Sosyal Hizmetler Daire Başkanı Erhan Taneri'den alınan bilgiye göre belediye, Ankara'daki özel tiyatroları yaşatmak, yeni gruplan teşvik etmek amacıyla başkentli gruplara yeni yıl içinde 100 milyon liralık yardım yapacak. Devlet Tiyatro Opera ve Balesi Vakfı (TOBAV) ve DTCF Tiyatro Bölümü'nün katkılan ile 5 ay süreli tiyatro, doğaçlama ve drama kurslan düzenlemeyi planlayan büyükşehir belediyesi, Türk tiyatrosuna niteükli yapıtlar kazandırmak amacıyla TOBAV tarafından düzenlenecek "oyun yazma yanşması" ödülleri için 25 milyon liralık ödenek ayırdı. 1914 doğumlu Robert Wise*ın, 10 ydlık bir aradan sonra yeniden sinemaya dönuşünun ürünu, "Çahlarda". Demek ki bugün 76 yaşında olan sanatçının, üstelik böylesine "genç" bir fümle setlere dönuşü, ilgınç. Wise'ı daha çok "Bab Yakasının Hikiyesi", "NetKİ GENÇ OYUNCU "Çatüarda", başrollerdeki iki genç oyun şeU Günler", "Yüdıı" gibi dev cn, Jason Gedrick'le Troy Beyer'in sürukledikleri, rahatça izlenen, muzikalleriyle anımsıyoruz. Oysa sanatçı, çok daha alçakgönullu ama iz bırakmadan gecip giden bir film. Roger Pigaut öldü • Kültür Servisi Fransız oyuncu ve yönetmen Roger Pigaut geçirdiği bir kalp krizi sonucu Paris'te öldü. 70 yaşında ölen sanatçının 1942 yüından 1980'lere kadar uzanan 42 yıllık bir sinema geçmişi var. 1943 yılında rol aldığı, Claude AutantLara'nın "Douce" adlı filmi ve 1954'te Sacha Guitry'nin filmindeki başanlı Napolyon kompozisyonu ile yıldızı parlayan sanatçı, Jacques Becker'in "Antoine ve Antoinette" adlı yapıtıyla başansının doruğuna ulaşmıştı. Çekoslovak yazar Vaclav HaveVin 1983'te hapisten Samuel Becketfe yazdığı mektup 'Beni hapiste ayakta tuttımuz' Dünün Çek muhalif yazarı, bugünün cumhurbaşkanı adayı Havel, geçen hafta ölen Samuel Beckett'in hayranlanndan. Beckett gibi uyumsuz tiyatronun temsilcilerinden Eugene Ionesco ise "Onun yaptığı esas tiyatroydu" dedi. SABETAY VAROL PARtS Fransız sanat ve edebiyat dunyası, sessiz sedasız gelen bir ölümle çalkalandı. Fransa, trlanda asıllı Samuel Beckett'i en az 60 yıldan beri "evlat" edinmişti. "Godot'yu Beklerken"in 83 yaşındaki yazarımn olumü, Romanya olaylanndan hemen sonra Fransız aktualitesınin ikinci sırasını işgal etti. Beckett, Fransız olmadığı halde 1946'dan beri yapıtlannı Fransızca kaleme almıştı. Ölumünün kamuoyunda geniş ilgi uyandırması, Beckett'in sadece belli bir çevre tarafından değil, geniş kitle tarafından da tanınıp benimsendiğini ortaya koydu. Yazarlığı dışmda medyalarla her türlü temastan kaçınması yüzünden, geçen cuma günu ölen yazar hakkında çok az şey biliniyordu. Üstelik, yapıüanmn "kolay anlaşılır" olmaması, hayli düşuk bir okur sayısı tarafından izlendiği kamsının uyanmasına yol açmıştı. gunumüz dunyasma ilişkin yoğun siyasal değerlendirmeler içerdığini vurguluyor. Bu iki yapıt dramatik deneme türünde ve "Felaket" ve "Ne Nerede" adlannı taşıyor. Eugene Ionesco, Romanya'daki siyasai gelişmeler yüzünden birkaç günden beri görüşune sık sık başvurulan bir şahsiyet. Bu kez Beckett'in ölumü konusunda goruşlerıni sıralamış: "Herkesin bildiği şu gerçeğin çok ötesinde, Samuel Beckett'ten söz etmek isterdım. O zamanımızın en büyuk dram yazarıydı. Ne var ki olümü öyle bir ana denk geldi ki yasunıza yas kattı. Ve itiraf edeyim ki çok duygulandım. Dahası sarsıldım. Birbiriyle ilgisi olmayan ıkı dram arasında benliğim ister istemez bir ilişki kurdu. Bu olüm ve Romanya'da olup bitenler. Kultür adına ne varsa yok etmek isteyen Çavnşesku'nun adamlannın akademi ve müze kütuphanelerinde yangın çıkardıklannı düşunmeden edemiyorum. Ve bu olaydan birkaç gun sonra Beckett'i yitiriyoruz. Uzun zamandan beri kendısini görememiş olmam üzüntumü daha da arttınyor. Bırbirimızi gozden kaybedene kadar, dostluk ilişkimiz olmuştu. Daha fazlasım söylemek ve yazmak istemiyorum. Her ikimize takılan uydurma sıfatlar bir yana bırakılırsa, yazar olarak aramızda bir ortak yan yoktu. Bu sıfatlar, *anti tiyatro' ya da 'absurd tiyatrosu' türünden şeyler. Bulvar Tiyatrosu'nun kolaycılığına boyun eğmeden 'esas' tiyatroya dönüş yaptığmı saptıyorum. Ben de biraz aym yoldan geçtim. Bu lesas' tiyatro, var oluş sorunlarının irdelendiği, eski geleneğin tiyatrosu. Kendini kabul ettirmeden önce karşılaştığı direnç büyuk olasılıkla buradan kaynaklandı." Beckett, "Felaket" adlı oyununu Çekoslovak oyun yazarı Vaclav Havel'e adarmştı. İşte Havelin cezaevinden 1983'te yazdığı teşekkur mektubu: "Sevgili Samuel Beckett, 50'li yıllann o karanlık döneminde, kültürle ilişkimizın kesik olduğu bir taribte, 1618 yaşlarda 'Godotyu BekJerken'i okuma fırsatı buldum. Daha sonra tüm oyunlannızj okudum. Bunlar arasmdan 'Mutlo Günler' kendimi en çok 'Antik Dekor'ıın 5. sayısı • Kiıllür Servisi Antik Dekor Dergisi'nin beşinci sayısı çıktı. Iki yıldır yayımlanmakta olan derginin bu sayısında antika koleksiyonculanna ışık tutacak yanlar yer alıyor. Gündağ Kayaoğlu "Divitler", "Garo Kurkman "Dirhemler1", Buket Beyoğlu "Enfiye Kutulan", Önder Turan'm "Charles Rennie* Mackintosh" adü yaalannın yer aldığı dergi, Sezer Tansuğ'ün "90'lann eşiğinde bir dönem" başhklı bir eleştirisi de var. C Cumhuriyet Kitap Kulübu Kadıköy Temsilciliği Moda Sineması İMZA GÜNÜ 29 Aralık Cuma 14.0018.00 AZİZ NESİN Moda Sineması, BahanyeKadıköy Samuel Beckett, Alman işgaline karşı Fransız direnmesi saflarında savaşmıştı. Savaştan sonra, siyasal olaylar karşısında tavır koyan çoğu ünlu yazardan farkJı olarak, yalnızca iki ya da uç kez tepki gösterdi. Kamuoyu Çekoslovak yazar Vaclav Havel'le ilgili tutumunu haurbyor. 1986 yılında Kültür Bakanı Jack Lang'ı destekleyen bir bildiriye imza vermesi şaşkınlık yaratmış, çeşitli söylentile 'FELAKET' OYUNUNU HAVEL'E ADAMIŞTI Çekoslovak oyun >azan Vacla\ HaveJ (sağda) re neden olmuşıu. "Le Monde" 1983'te hapisteydi. Samuel Beckett (solda), o sıralar yazdığı "Felaket" adlı oyununu Havel'e adamış Gazetesi, yazann son iki yapıtının, ve Avignon Şerüigi'nde duzenlenen bir Havel'le dayamşma gecesine destek vermişti. sorgulamama yol açan oyununuz oldu. Başından beri sizi, cennette bir tann gibi algıladım. Insan olarak ve bir anlamda da yazar olarak bende yarattığınız etki muazzam. Büyük boşluk içine duştuğum bir sırada giriştiğim macera dolu ve verimli manevi değer arayışı, bende silinmez izler bıraktı. Yülar sonra, 'Godol'yu yazdığuuz tarihteki yaşımzdan çok daha yaşlı olduğum bugunlerde, yapıtlannızla karşı karşıya gelmemin uzerimde bıraktığı etkileri yeniden yaşamamam imkânsız. Bunlan size şunun için söylüyorum: Kanmın beni cezaevinde yılda sadece 4 kez ziyarete hakkı var. Bu ziyaretlerinin bırinde ve gardiyan huzurunda, Avignon'da benimle bir dayamşma gecesi düzenlendiğini aktardı. Avignon'da 'Felaket' oyununuzu bu vesileyle yazıp sahnelediğinizi haber aldığımda hissettiğim derin sarsıntıyı dıle getirmeme izin verin. Uzun süre, sözunü ettiğim şiddetli heyecan ve mutluluk beni ayakta tuttu, tum pislik ve rezillikler karşısında beni korudu. Bu mutluhığumun çeşitli yönleri var. Öncelikle benim açımdan yüksek sesle söylemek istediğim her şe>i simgeliyorsunuz. Üstelik eline geçen her fırsatta sesini duyuran biri olmadığınızı çok iyi biliyorum. Avignon'daki geceye katılmanız bu yüzden daha da buyük değer taşıyor. Tüm içtenliğimle teşekkür ederim. Sadece bana upuzun hapishane yıllanmda destek vermekle kalmadınız, aynı zamanda, gelişmeler karşısında tepkisiz kalmayanlann uğjadığı guçlukleri ne kadar iyi anladığınızı ortaya koydunuz." UGUN • 'TarlabaşT Yönetmenliğini Hilmi Etikan'ın yaptığı "Tarlabaşı Tarlabaşı" adlı belgesel film saat 19.00'da İFSAK'ta gösterilecek. • Nesin'in imza günü Aziz Nesin, saat 14.00*te Cumhuriyet Kitap Kulübü Kadıköy Temsilciliği'nde (Moda Sineması) kitaplarını imzalayacak. • Arif Damar İTÜ'nun Ayazağa Kampusu'nda saat 12.30^3 Arif Damar kitaplannı imzalayacak ve okurlanyla söyleşecek. BILSAK'TA BUGÜN 29 Aralık Cuma: 19.00 PANEL Yeni Dengeler İçinde Tarkiye'nin Yeri Mehmet Alı BİRAND, Nabi AVCI, Murat BELE, Cengiz ÇANDAR GÖRSEL SANAT ATÖLYELERİ Mehmet GÜLERYÜZ'le resim çahşmalan Perşembe Cuma 10.0001.00 arası CAFEFOYERBAR BİLSAK Herkese Açıktır. BİLSAK, Sıraselviler, Soğancı Sok. No: 7 CİHANGİR 143 28 79 143 28 99