25 Aralık 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
26 ARALIK f 1989 KULTURSANAT CUMHURİYET/5 Aksoy, Darcan ve Işman'dan • Kültür Servisi Istanbul Belediyesi Taksim Sanat Galerisi'nde üç ayn sanatçının kişisel sergileri 29 aralığa kadar görülebilecek. Birinci salonda resimlerini sergileyen 1955 doğumlu Faruk Aksoy, IstanbuFun kaybolan özelliklerini; ahşap evlerini, mağazalarını, Anadolu'nun folklorik özelliklerini, göçerlerini ve yörüklerini tuvale aktanyor. 1950 doğumlu olan Nihat Darcan ise suluboya ile başlayan çalışmalannı siyahbeyaz desen, yağlıboya ve guvaş resimleriyle sürdürüyor. Üçüncti salonda ise diş doktoru Seyfı Işman, ipek üzerine suluboya tekniğiyle yaptığı resimlerini sergiliyor. 'Pera Ressamlaır' Sergisi • Kültttr Servisi Beymen'in özel koleksiyonlarda saklı kalmış sanat yapıtlannı ortaya çıkarmak amacıyla gerçekleştirdiği geleneksel sezon sergilerinin yedincisi yarın Şişli Beymen Mağazası'nda açıhyor. Bir dönemin ünlü Pera sergilerinin çoğuna katılmış olan Osman Hamdi (yanda), Şeker Ahmet Paşa, Bello, Halil Pasa, De Mango, Zonaro gibi ünlü ressamların yapıtlannı bir arada sunacak "Pera Ressamları 18731908" sergisinin amacı Ikinci Meşrutiyet'ten hemen önceki Istanbul sanatını örneklemek. On dokuzuncu yüzyılda dünyaya ün salmış Istanbul beğenlsinin en incesini uzun bir dönem sokaklarda, evlerinde pastanelerinde, mağazalarında yaşatmış olan Pera, Beymen'deki serginin odak noktasını oluştumyor. Sergide ayrıca "Şehzadelerin Hocası" olarak da bilinen Valeri, ttalyan ve Fransız sanat çevrelerinin yakmdan tanıdığı Hayette ve Guillemet gibi ustaların yapıtlan da yer alıyor. Sergi 13 ocak tarihine kadar açık kalacak. Işıl Kasapoğlu'nun sahnelediği 'KralLear', Istanbul Şehir Tiyatroları'nda Çağdaş yorumla Shakespeare Başta teksteki bir cümle anlamsız geliyordu. Ancak o cümleyi çıkarttığımızda oyunun anlamının degiştiğini gördük ve aynen yerinde bıraktık. Daha önce hiç böyle bir tekstin içine girmemiştim. Shakespeare inandmaz bir adam. 17. yüzyıl başında 'tanrısal' bir olay olmalı bu." " t k i Efendinin Uşağı"nda "yenilikçi" tavırlanyla dikkati çeken Kasapoğlu, Erol Keskin'in Kral Lear'i, Tilbe Batum'un Cordelia'yı ve Soytan'yı Kamrâo Usluer'in Gloucester'ı, Gülçin Akçay'ın Goneril'i, Kahraman Acehan'ın Oswald'ı, Burçin Orcüoglunun Kent'i, Betül Anm'ın Regan'ı ve Mustafa Alabora'nın Edmund'u oynadığı "Kral Lear"de de bu tavrına süreklilik kazandınyor. Kasapoğlu "Tekst, kişileri 'punk' yspmaya yöneltti" diyor ve ekliyor: "Bu oyunun milattan önceki bir OKTAK BtR ÜRETİM Yönetmen Işıl Kasapoğlu için en keyifli işlerden biri de oyuncularla ortak bir üretira gerçekleştirmek. "Kral Lear"de, Kral Lear'i Erol Keskin, Cordelia ile Soytan'yı Tilbe Batum, devirde geçtiği belli. Oyunu böyle ele alınca sadece Kral Lear'de Kent'i Burçin Oraloğlu oynuyorlar. değil, kişilerin bepsinde bir bütüngençlerin oluşturduğu, tiyatro sa de doğruluyor telaşını: "Oyundan yor oyunda. Shakespeare'in tra lük sağlamak gerekiyordu. Bu natçılannın ve eleştirmenlerin de önce yüzlerce soru vardı kafarn gedyası kanlı ölümlerle son bulsa arada frfan Sahinbaş'ın tekstini yer aldığı bu ilk gösterim sırasın da, şimdi binlerce." da tümüyle trajik bir oyun değil biraz daha kurcaladık, Fransızca da "Kral Lear" tam 3 saat 15 daGeçen sezon Goldoni'nin "tki aslında. Işıl Kasapoğlu kendi yo teksUerle de karşılaşürdık." I kika sürüyor. Işıl Kasapoğlu'nun Efendinin L şağı"nı yine Şehir Ti rumunu nasıl dile getiriyor? Geçen yıl Kültür Bakanhğı'nın yorurnu kimilerince ayakta alkış yatrolan'nda sahneleyen Işıl Ka"Burada yaptığımız şey trfan En tyi Yönetmen Ödülü'nu kazalanırken, izleyicilerin bazılan duş sapoğlu'nun "Kral Lear"inde kah Şahinbaş'ın çevirisi olan teksti uynan Kasapoğlu için en keyifli işkınklığjna uğramış gibi. Ne de ol ramanlar, boyalı saçlar ve yüzler gulamamız. Gülünç unsurlar göz lerden biri, oyunun sahnelenişi sısa bildikleri "Kral Lear"den farklı le sahnede yerlerini alıyorlar. Je öniine geliyorsa, bu tekstin bize rasında oyuncularla ve diğer çalıbu oyun. Ama salondaki seyirci an Baptiste Manessier'nin dekor sunduğu unsurlardır. O tekst öyşanlarla ortak bir üretim gerçekpür dikkat, ilk bölümü iki saat ke ve kostumleri oldukça yalın ve le muhleşem ki hem komedi nem leştirmek: "Bana bir şe> veren sintisiz oynanmasına karşın. gösterişsiz. Joel Simon'un müzi de trajedi gibi ele alınabiliyor. oyuncuya ben de katkıda bulunaOyun bitirainde yönetmen Işıl ği ise hükmetmiyor, sadece varlı Tekstteki her şeyi bir sözie ya da biliyonım. Şansıma hem 'tki Kasapoğlu'nu öncekinden daha ğını ortaya koyuyor. Zaman za hareketle vermeye çalıştık. En Efendinin Uşağı'nda nem de *Kral da heyecanlı buluyoruz. Kendisi man komik öğeler ön plana çıkı önemlisi, Shakespeare'i keşfettik. Lear'de çok iyi arkadaşlaria çalıştım." Yönetmen Kasapoğlu'nun dayanamadığı eleştirilerden birisi ise seyircinin "anlamayacağı" işte söyledikleri: "Kimi insaniann seyirci yerine karar vermesinden Kttltür Servisi \Villiam Sha "Kral Lear" Işıl Kasapoğlu'nun bıktım. Bu oyun çok uzun, seyirkespeare'in "Kral Lear" adlı oyu yorumu, Erol Keskin'in Lear ro cimiz seyretmez diyorlar. Neden MUHSİN nu Şehir Tiyatrolan'nda 30 yıl lüyle beşinci kez Şehir Tiyatrola seyretmesin? Hep önde bir adım ERTLGRUL "Kral Lear'"i Şehir aradan sonra tekrar sahneleniyor. rı tarafından sahneye getirilmiş atmaya korkuyoruz, seyircimiz Tiyatrolan"nda ilk Uk kez 19361937 sezonunda oldu. kabul etmez diye." Muhsin Ertuğrul tarafından sahHarbiye Muhsin Ertuğrul kez 193637 Kasapoğlu'nun ileriye dönük sezonunda Muhsin nelenen ve Lear rolünü Muhsin Tiyatrosu'nda 3 ocaktan itibaren Ertuğrul'un ustlendiği oyun, ilgi tekrar sunulacak olan oyunda ay çok sayıda projesi var. ÖnümüzErtuğrul yönetmiş görmesi üzerine ertesi yıl da Şe nca Burçin Oraloğlu, Halüun Er deki sezon Istanbul'da Breçht'in ve oynamışlı. hir Tiyatroları'nda sahnelendi. giiveaç, Kâmran Usluer, Ali Ka "Sezuan'ın tyi lnsam"nı, Fransa'Gördügıi ilgi 19431944 ve 19461947 sezonla ragöz, Hüseyin Köroğlu, Şükrü da ise Kazancakis'in "Christoph üzerine ertesi yıl rında yine Muhsin Ertuğrul tara Tiiren, Mustafa Alabora, Kahra Colomb'unu sahnelemek istiyor. yeniden oynanan fından sahnelenen "Kral Lear" man Acehan, Ahmet Uz, Tilbe Projelerinin arasında yerli oyun"Kral Lear"i 19601961 sezonunda son kez Şe Batum, Betttl Anm, Gülçin Ak lar da yer alıyor Kasapoğlu'nun. Muhsin Ertuğrul 194344 ve 194647 hir Tiyatroları'nda sunuldu. Bu çay, Nihat Oktav, Hakan Pişkin, "Kafam projelerle dolu yeter ki kez Perihan Tedü'nün yorumuy Tunca) Atayata, Husnu Demira kabul edilsin" diyen yönetmen sezonlarında da la sahnelenen oyunda Lear rolü la>, Erhan Ozcelik ve Can Doğan için oyun seçimini tek bir şey besahneletnişti. lirlivor. "Tekstle obn aşk ılişkisi." nü lbrahim Delideniz oynadı. rol ahyorlar. TYS 15. yılını kutluyor • Kttltür Servisi Türkiye Yazarlar Sendikası'nm 15. kuruluş yıldönümü 28 aralık perşembe günü, Harbiye'deki Cemal Reşit Rey Salonu'nda (Istanbul Konser Salonu) yapılacak bir şenlikle kutlanacak. Saat 20.00'de başlayacak olan şenliğin açış konuşmasım TYS'nin yeni başkanı Oktay Akbal yapacak. Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Nurettin Sözen'in onur konuğu olarak katılacağı şenlikte "Sözlü Kültürden Yazıh Kültüre" konulu bir söyleşi gerçekleşecek. Ali Sirmen'in yöneteceği söyleşiye Melih Cevdet Anday, llhan Selçuk, Demir Özlü konuşmacı olarak katılıyor. TYS eski Başkanı Aziz Nesin ise Müjdat Gezen'le bir söyleşi gerçekleştiriyor. Şenliğe katılan sanatçılar Rahmi Saltuk, Sezen Aksu, Genço Erkal ve Timur Selçuk. TYS 15. kuruluş yıldönümü şenliği davetiyeleri Cumhuriyet Kitap Kulübü, Akademi Kitabevi, Gençlik Kitabevi, Yazarlarevi, Çatı Restoran, Çiçek Bar, Dünya Sineması, tstanbul Reklam ve TYS Genel Merkezi'nden temin edilebilecek. Şehir Tiyatroları'nda daha önce "İki Efendinin Uşağı"nı sahneleyen Işıl Kasapoğlu, bu kez "Kral Lear"i yönetiyor. Kasapoğlu, gelecek sezon Istanbul'da Breçht'in "Sezuan'm İyi İnsanı" adlı yapıtım, Fransa'da ise Kazancakis'in "Christoph Colomb"unu sahnelemeyi tasarlıyor. "Kafam projelerle dolu" diyen Kasapoğlu'nun oyun seçimini "Tekstle aşk1 ili ş kisi" belirli yor. LALE FtLOĞLU "Ne olacaksa bugün otacak" diyor oyun öncesınde. Telaşlı ve sahnelediği oyunlanndaki kadar heyecan ve hareket yüklü. Kolay değil. "Tiyatronun tannsı" dediği Shakespeare'in "Kral Lear'ini ilk kez sunacak Istanbullu tiyatroseverlere... Işıl Kasapoğlu'nun "Kral Lear'i birbirlerine dokunan, yuvarlanan, haykıran, sevinen, acı çeken, haris, dürilst, komik, trajik bir insan yumağı. Seyircilerin çoğunluğunu Miırat Sinkil Resitn • Kültür Servisi Murat Sinkil, Galeri BM'de bir resim sergisi açtı. Gazi Eğitim Enstitüsü Resim Bölümü ve Mimar Sinan Üniversitesi Yüksek Resim Bölümü'nü bitiren sanatçı, ilk kişisel sergisini 1986'da Berk Sanat Galerisi'nde açtı. Birçok karma sergi ve 2. Uluslararası Istanbul Bienali'ne katılan Sinkil, ahşılmamış parlak renk seçimi ve çevresel eleştiriyi içeren yapıtlanyla dikkat çekiyor. Murat Sinkil'in resimleri 15 ocak tarihine kadar izlenebilecek. Plastik sanatlar ödülleri • ANKARA (Cumhuriyet Bttrosu) Sanat Kurumu 1989 plastik sanatlar ödülleri önceki akşam düzenlenen bir törenle sahiplerine verildi. Sanat Kurumu'nda düzenlenen ödül töreninde, resim dalında "Yılın Sanatçısı Ödülü"ne layık görülen ressam Behçet Sefa ile "Jüri Özel Ödülü"nü alan Hüseyin Bilişik ve heykel dalmda "Yılın Sanatçısı Ödülu"ne layık görülen Mehmet Aksoy'a ödülleri, Vali Vekili Nizamettin Güven tarafından verildi. Yine heykel dalında "Övgüye Değer Sanatçı ö d ü l ü " almaya hak kazanan Mümtaz Demirkalp'e ödülü Çankaya Belediye Başkanı Doğan Taşdelen, özgün baskı dalında Hayati Bisman'a "Yılın Sanatçısı Ödülü" Mamak Belediye Başkanı Selahattin Öcal tarafından, Türk plastik sanatlan alanında yaptığı kuramsal çalışmalar nedeniyle "Jüri özel Ödülü"ne layık görülen Kaya Özsezgin'e ödülü ressam Nevide Gökaydın tarafından verildi. Jüri, seramik ve fotoğraf dallarında ödüle değer eser bulamadı. îlk 'Lear' Muhsin Ertuğrul'du Ataköy'de yardım sergisi • Kültür Servisi Ataköy Leo Kulübü tarafından kimsesiz ve yardıma muhtaç çocuklar yaranna düzenlenen resim sergisi, Beyoğlu Devlet Güzel Sanatlar Galerisi'nde açıldı. Sergide, aralannda Bedri Baykam, Mustafa Ata, Balkan Naci tslimyeli, Mehmet Güleryüz, Mehmet Gün ve Hüsamettin Koçan'ın da bulunduğu 40 sanatçının 100 yapıtı yer alıyor. Bir kısım sanatçılar tarafından hediye edilen tablolann satışından elde edilecek gelir, Incirli Çocuk Esirgeme Kurumu ile Türkiye Korunmaya Muhtaç Çocuklar Vakfı'na bağışlanacak. Sergi 3 Ocak 1990 gününe kadar açık kalacak. Nâzım Hikmet'in 'Oyunlar'ı • Kiiltiir Servisi Nâzım Hikmet'in şiirlerinden, oyunlarından, romanlarından ve öbür düzyazılarından oluşan bütün yapıtlannı yeniden derleyip yayına hazırlayan Adam Yayınları, "Oyunlar" dizisinden de iki kitap yayımladı. "Kafatası" adı altında yayımlanan birinci kitapta Nâzım Hikmet'in "Ocak Başında", "Kafatası", "Bir Ölü Evi", "Unutulan Adam" ve "Bu Bir Rüyadır" adlı oyunları yer alıyor. "Ferhad ile Şirin" adıyla basılan ikinci kitapta ise Nâzım Hikmet'in "Yolcu", "Ferhad ile Şirin", "Sabahat" ve "Enayi" adlı oyunlarına yer veriliyor. Yıırdaer'în muzır' melekleri Kültür Servisi Grafik sanatçısı Yurdaer Altıntaş, Galeri MD'de kendi 'melekleri'ni sergiliyor. 1987 yazından bugüne uzanan yaklaşık 3 yıllık bir çalışmanın ürünü olan "Yurdaer'in Melekleri", kadınlara getirdiği eleştirel bakışın yanı sıra, "görgüsü ve kültürü ne olursa olsun birtakım kadın imajlanndan kurtulamayan" erkeklerin teşhirini de hedefliyor. 1957 yüından bugüne dek tanıtım grafiği alanında uğraş veren Altıntaş 1960'h yülardan sonra Kent Oyunculan ve Dormen Tiyatrosu tarafından sahnelenen birçok oyunun afişini de hazırladı. O döneme dek genellikle tüketim ürünlerine yönelik alanlarda ürün veren grafik sanatının, toplumun tiyatroya duyduğu yoğun ilginin de katkısıyla saygın bir sanata dönüşüne önemli katkılarda bulunan Altıntaş'ın 1964 yılında açtığı sergi, grafiğin birçok dalını kapsayan yapıtlardan oluşması nedeniyle ilk Türk grafik sergisi sayılıyor. Grafik alanındaki çalışmalarının yanı sıra, zaman zaman res Yurdaer Altıntaş, üç yıllık çalışmasının ürünlerini Galeri MD'de sergiliyor . 6 Yurdaer Altıntaş yeni çahşmaları için "Grafik öğelerin gözetildiği, ancak daha çok resme dönük yapıtlar" diyor. Sezer Tansuğ'a göre ise Yurdaer'in 'Melekler'i, fallikerotik mizahın ürünleri. "Kontrabas" Bilsak'ta • Kültür Servisi Patrick Süskind'in aynı adlı oyunundan Adnan Tönel tarafından sahneye uyarlanan "Kontrabas", 2 ocak salı günü Bilsak'ta izlenebilecek. Adnan Tönel'in rol aldığı tek kişilik oyun saat 19.00'da görülebilir. Oyunun Türkçesi Tevfık Turan'a ait. Hat yan$ması sonuçlandı • Kiiltiir Servisi Yakut ElMustasimi ikinci milletlerarası hat yanşması sonuçlan açıklandı. Islam Konferansı teşkilatı, milletlerarası Islam kültür mirasını koruma komisyonu tarafından, 1410 (1989) Islam kültür mirası yılı nedeniyle hat tarihinin büyük isimlerinden Yakut elMustasimi adına düzenlenen yarışmada toplam 50 ödül dağıtıldı. 14 dalda, 30 ülkeden 450 yanşmacıya ait 1780 eserin katıldığı yarışmada, altı Türk hattatından, celi sülüs dalında Davut Bektaş birincilik, Osman Özçay ikincilik, Mehmet Özçay üçüncülük, sülüs dalında, Osman Özçay ikincilik, Mehmet Özçay üçüncülük ödülü, nesih dalında Mehmet Özçay ikincilik, celi ta'lik dalında Ali Toy üçüncülük, muhakkak dalında Osman Özçay ikincilik, icaze dalında Mehmet Özçay birincilik ödülü aldı. Çeşitli dallarda da Berat Gülen, Hüseyin Öksüz, Ali Toy mansiyon ödülü kazandılar. Daha önce de Hattat Hamit Aytaç anısına düzenlenen yarışmada, toplam 24.500 dolar değerinde maddi ödül dağıtılmıştı. 'Hücre' filmine takipsizlik • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) tnsan Hakları Derneği'nin düzenlediği Kültür Haftası etkinlikleri içerisinde gösterime sokulan "Hücre" filmi için Ankara Basın Savcılığı takipsizlik kararı verdi. Soruşturma nedeniyle el konulan Fılm, bu karar üzerine, İHD Genel Başkanı Nevzat Helvacı'ya dün teslim edildi. Basın Savcısı Hayri Tayhan tarafından verilen takipsizlik kararında, bir şerılik bünyesinde gösterilecek film için, sinema, video ve müzik eserlerinin denetlenmesi hakkındaki yönetmelik uyarınca denetlenemeyeceği, Sinema Eserleri Meslek Birliği'nden uygun ve olumlu bir görüş alınmasının yeterli olacağı belirtildi. Filmin ticari amaçla gösterilmediği de kaydedilen kararda, film için işletme belgesi ve bandrol alınmasına da gerek olmadığı ifade edildi. Kararda, bu nedenle takipsizlik verildiği belirtilerek, polis tarafından el konulan filmin İHD'ye geri verilmesi öngörüldü. İnsan Hakları Film Şenliği'nin Ankara Valiliği'nce yasaklanmasına ilişkin karar da KUltür Bakanlığı'nın bir yazısı ile ortadan kaldırıldı. istıklal Cad No 140 Tel 151 18 65 66 me dönük çalışmalar a da yönelen Yurdaer Altıntaş, bu sergisinde farklı bir tür deniyor. Kendisinin de adlandıramadığı bu çalışmalar, "grafik öğelerin gözetildiği, ancak daha çok resme dönük" yapıtlar. Serginin tanıtım kitabında Sezer Tansuğ'un "fallik erotik mizah" öğesiyle nitelediği bu ürünler, resme göre daha fazla mesajla yüklü olmasına karşın gündelik yâşamdaki kaygısızhğı taşıyor. Boylelikle sanatçının yaşamı Ue yapıtlan arasındaki çelişkiyi ortadan kaldırmak istiyor Altıntaş. 1950'lerin sonundan bugüne kadar, günün moda grafik anlayışının dışındaki özgün çizgisinden ayrılmayan Altıntaş, "Karagöz oyunlan"ndan Nasreddin Hoca"ya uzanan yapıtlanyla çok özel bir yere sahip. Fransa, Almanya gibi Avrupa •;lkelerinde grafik sanatının büyük bir evrim geçiıdiğjni vurgulayan sanatçı, Türkiye'de geniş bir kitle tarafından yalnızca "arztalep" boyutunda değerlendirüen anlayışa karşı olduğunu belirtiyor. Altıntaş, bir ölçüde "kara Amblem yanşması • Kültür Servisi Istanbul Belediyesi Cemal Reşit Rey Konser Salonu Amblem Yanşması sonuçlandı. Jüri, Faruk Acar'm çalışmasını ödüle değer buldu. Yanşmaya 38 grafik sanatçısı 69 yapıtla katılmıştı. ÇAGDAŞ ZENNELER Gürol Sözen, sergi kitabına >azdığı yazıda. Yurdaer Altıntaş'ın son yapıtlannda "Karagöz" figürlerinden bir esinünin hukum surduğu kanısında. Sözen bunlan, "Çağdaş Zenneler" diye niteliyor. Sözen, "Saçılan, serpilen flgürlerde hiciv ve sevecenlik yan yana" diyor. mizah"ı içinde banndıran gratik tadında yapıtların dünyanın her yerinde üretildiğini söylüyor. Halen Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Grafik Bölümü'nde öğretim görevlisi olan ve öğrencilerinin "jüreğine bir parça ateş koymak" için çahşan Altıntaş, Grafikerler Meslek Kuruluşu'nun başkanlığını sürdürüyor. Avrupa'nın birçok ülkesinde kültürel mirasın korunması ve genç kuşaklara tarutılması işlevini üstlenen bir "Grafik Sanatlar Müzesi"nin Türkiye'de de kurulması için çalışmalarını sürdüren Altıntaş, "bdgecilik" anlayışının ülkemizde henüz yerleşmemiş olmasından yakınıyor. Yurdaer Altıntaş, fınansman, ekip ve mekân sorurdan çözülecek olursa "Grafik Sanatlar Bienali" duşünü de gerçekleştirmeyi umuyor. BüGÜN hferih Sezen'in erkek heykellerine kadınlar da katıldı Şimdi neden kadın? hep erkeklere bakarak ben de erkek heykelleri yapmışım. Ama sıkıldım artık. Atölyem de sergilerirn de birer kahveye dönüştü. Onlar bana bakıyor, ben onlara bakıyordum. Bıktım." Merih Sezen bir bakıma "YÖK'ün yarattığı" bir heykeltıraş. Deniz Harp Okulu'ndan aynldıktan sonra Hukuk Fakültesi'nde öğrencilik, Fransa'da deniz hukuku alanında ihtisas, Hazine'de avukathk, Galatasaray Lisesi'nde ticaret hukuku öğretmenliği yapmış. Tatbiki Güzel Sanatlar Yüksek Okulu'nda uygarlık tarihi dersleri vermeye başladıktan sonra ise öteki bütün uğraşılanru bir yana bırakmış. Ancak YÖK'le birlikte birdenbire işsiz kalmış Merih Sezen. Evde bulduğu bir parça çamurla oynarken de "Neden olmasın?" diye sormuş kendi kendisine. Başkaları da "oynadığı" çamurlan görüp onu destekleyince heykel serüveni başlamış. Şimdi, "Heykel yapmadığım gün kendimi sınava yetişememiş, sınıfla kalmış öğrenciler gibi hissediyorum" diyor. Kışın bir dostunun atölyesinin köşesinde, yazın adada denize karşı masasının üzerine koyduğu turnetinin başında durmadan heykel çalışıyor ve heykel yapmadığı zaman mutsuz oluyor. "tnsan başlan devrini kapadı mı yoksa?" sorumuza "Hayır" yanıtını veriyor Merih Sezen. "Çağla beraber, etrafından yaşadığım başlarla beraber onlar da değişmeye başladı yalnızca. Bu adamların yiizlerinde bu değişimin işareti var gibi gelijor bana. Bir uraut işareti, hafif bir alay." "Bazen heykel kendi kendini yapıyor. Bunu ben mi yaptım diye sordugum heykeller var" diyen Merih Sezen çamuru biçimlendirirken "insan"ı düşünüyor yalnızca. "tnsan çok önemli, o olmayınca evren de yok" diyor. İlk sergilerinde erkek başlannı sergileyen Merih Sezen'in Opera Sanat Galerisi'ndeki yeni sergisine b u kez kadınlar da sızmış. Sezen'in sergisi 6 Ocak 1990 g ü n ü n e kadar görülebilecek. Kttltür Servisi Merih Sezen'in geçen yıl Ankara'da gerçekleştirdiği ilk kişisel sergisi "Kişilerden Bir Kesit" adım taşıyordu. "tnsana bakan" insan başlanndan oluşan bu sergi daha sonra Istanbul'da da yinelendi. Merih Sezer'in yolda, vapurda, dolmuşta merakla izlediği insaniann yüzleri, ellerinin arasında çamurla biçimlenip 71 ayn insan başına dönüşmüştü. Merih Sezen'in Opera Sanat Galerisi'nde açılan yeni sergisinde de yine insan başlan var. Geçen sergilerden tanıdığımız yüzlere yeni yüzler de eklenmiş. Meraklı, hüzünlü, gergin, çatık kaşlı, gulümseyen, birazdan ağzını oynatacakmış, bir soru soracakmış gibi duran pek çok yeni yüz. Erkek yuzleri... Ancak bu kez Merih Sezen'in sergisine bir köşesinden kadınlar da sızmış. Üstelik bu kadınlar Anadolu'nun bereketli ana tannçalannı anımsatıyor. Oturan, uzanan, diz çökmuş, ama hepsi de alabildiğine doğurgan. lri göğüsleri, kalçaları, yüzlerini örten saçlarıyla Merih Sezen'in sergisine sıcaklık katıyorlar. İtk sergisi için sorduğumuz "Neden hep erkek başlan?" sorusuna "Neden kahvelerde, sokaklarda yalnız erkekler var?" sorusuyla yanıt vermişti MERİH SEZEN'tN KADINLARI Merih Sezen'in Opera Sanat Sezen. "Şimdi neden kadınlar?" sorusunu da "SıGalerisi'ndeki yeni heykel sergisinde, önceki sergilerden farklı ola kıldım artık" diyerek yanıtlıyor. "Erkek Türkiyerak kadın heykelleri de var. (Fotoğraf: Lale FUoğlu) si'nde yaşıyoruz. Sokaklar, kahveler erkek dolu, • İki söyleşi Sinema yazanmız Atilla Dorsay ile 18.00'de TYS Genel Merkezi'nde "Yazılı Kültürle Görsel Kültür tlişkileri" konulu söyleşi yer alacak. Okay Temiz ile de 20.30'da Kadıköy Maarifliler Evi'nde bir söyleşi gerçekleşecek. • Rock konseri Can Orkan Özlüklü, Murat Net, Ufuk Dinç'in rock konseri 16.00'da Vezneciler Kuyucu Murat Paşa Medresesi'nde Üniversitesi'nde Joseph Beuys'u konu alan belgesel video gösterisi Marmara Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Resim Bölümü'nde yer alacak. Üniversitenin Acıbadem Kampüsü'nde ise Kopuz Yaylıçalgılar Topluluğu saat 16.00'da bir konser verecek. • Marmara PAZARTESİ Ocak 1990 Pazartesi 21.00 BİLSAK'TA BUGÜN 26 Aralık Salı: 19.00 DERGİ YAZ1 KURULLARIYLA TANIŞMA, SOHBET: Sosyalizm ve Toplumsal Mücadele Ansiklopedisi Ta'i Chi Chu'an Hareketli Medilasyon tlhan Gungören'le Her Salı 18.30 10.0001.00 arası CAFEFOYERBAR BİLSAK Herkese Açıktır. BİLSAK, Sıraselviler, Soğancı Sok. No: 7 CtHANGİR 143 28 79 143 28 99 LEMAN SAM ve NECO birlikte... GRUP DOĞUŞ Eşliğinde KONSERLERİ ise ve VakKoramada YAPIM & ORGANIZASYON HEDEF
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle