Katalog

CUMHURÎYET/14 PERLE HABERLER DSP lideri Doğu Avrupa'daki gelişmeleri değerlendirdi RöMANYA 26 ARALIK 1989 önemîni yitiriyor' ABD eski Savunma Bakan yardımcılanndan Richard Perle "askeri tehdidin giderek azalması nedeniyle NATO'nun geçerliliğini yitirmeye devam ettiğini" söyledi. ANKARA (Cnmhuriyet Bürosu) ABD'nin eski Savunma Bakan yardımcılanndan Richard Perle, "askeri tehdidin giderek azalması karşısında NATO'nun geçertiligini yitinneye devam edecegini" savundu. Askeri konularda Türkiye1 nin Washington'daki lobicilik faaliyetlerini yürüten International Advisors adlı şirketin kuruculanndan olan ve halen bu şirkete danışmanlık yapan Perle, NATO'nun gelecekte sadece "planlama" ve "eşgüdüm" görevlerini yerine getiren bir örgüt olacağı tahmininde bulundu. Reagan yönetiminde görev yapan ve "şahinler kanadma" mensup olmasıyla bilinen Perle, NATO tarafından bugüne kadar ele alınan bazı konulann giderek "yükseliş dönemine giren" Avrupa Topluluğu'nun gündemine geleceğini de belirtti. Bu konulann ne olduğu konusuna ise açıklık getirmedi. Perle, Washington'da bulunan muhafazakâr "Heritage Foundation" kuruluşunda geçen günlerde yaptığı bir konuşmada, Doğu'daki gelişmeler karşısında Varşova Paktı'nı artık "homojen bir askeri giiç" olarak görmenin olanaksız olduğunu söyledi. Perle, bu görüşüne gerekçe olarak şunları gösterdi: " Doğu Bloku'na mensup hemen hemen bütün ülkeler kendi yollannda ilerlemek istediklerini artık somut bir şekilde göstermiş bulunuyorlar. Doğu Avrupa ülkelerinde meydana gelen hükümet degişiklikleri ve ekonomik gtreksinmelerin gündemde ön plana çıkması karşısına askeri bütçelerin hızla azalması kaçınılmaz olacak. Söz konusu iilkelerde gerek hükümetlerden, gerekse halktan gelen baslular Sovyet askeri gucünün böigeden çekilmesi yöniinde olacak." Perle, aynı zamanda Doğu Avrupa ülkelerinin ekonomik açıdan gözlerini giderek Batı 1 ya çevirmeleri nedeniyle "Doğu Bloku'nun ATsi" konumun4a olan COMECON'un da hızla çözülme sürecine gireceğini tahmin etti. Perle, Sovyetler Birliği'ndeki reform çabalan hakkında da karamsar bir tablo çizerek bu çabalann başansız olacağını savundu ve "Arkastndan ne geiecegini görmek olanaksız. Olağanüstü bir çalkantı dönemine dogrn ilerliyoruz" dedi. 'IMPye boyıın uzatacaklar' Ecevit Doğu Avrupa ülkeleri, IMF'nin sunacağı reçete ile büyük hayal kırıklıklarına uğrayacaklar. Belki de geçmişe özlem duyacaklar. Batı, kendi bünyesinde yeni bir yardım konsorsiyumu oluşturmak zorunda. lç Politika Servisi DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit, Romanya Devlet Başkanı Çavuşeskn'nun devrilmesi üzerine SHP Genel Başkanı Erdal tnönü'nün "Halka rağmen ve halk çoğunluguna dayanmadan iktidara gelenler, ergeç hesap venne dunımunda kalabilirter" sözünü anımsatarak Inönü'nun, "Bunonla ve Tirkiye" konulu konferansa yardım konsorsiyumu oiuştunnak konuşmacı olarak katıldı. zorundadır" diye konuştu. Ecevit, 199O'lı yülara, DoğuÇok sayıda öğrenci ve öğretim görevlilerinin izlediği konferansta, Batı ilişkilerinde belirli bir yumuSovyetler Birliği ve Doğu Avrupa şama ve savaş t.ehlikesi olmaksıülkelerindeki gelişmelere ilişkin zın girildiği için îyimserliğe kapılgörüşlerini açıklayan DSP lideri manın yanlış olacağınj da vurguEcevit, Doğu Avrupa ülkelerinin layarak Sovyetler Birliği'ndeki deşimdilik özgürlük arayışı içerisin ğişim için "başı güçhı, gövdesi zaANAP'ı ve Özal'ı kastettiğinin" de olduğunu, yakın bir gelecekte yır', Doğu Avrupa ülkelerindeki anlaşıldığnu söyledi ve "Fakal Sa ise ekonomik arayışlar içerisine gi değişim için de "gövdesi güçlü, bayın tnönö'nün kendi partisi de receğini belirterek "Dogu Avrupa şı yok" tanıralamasmı yaptı. 'halka rağmen ve halk çoğunluğu ülkeleri ister istemez IMPye boKonuşmasının sonunda öğrenna dayanmadan' iktidara gelebil yunlanm uzalacaklar ve IMF'nin cilerin çeşitli sorulannı da yanıtsunacağı reçete ile bu iilke toplum layan DSP lideri Ecevit, Türkiye'me hevesindedir" dedi. Bülent Ecevit, îstanbul Teknik lan büyük hayal kınklığına ugra de, sosyal demokratların iktidar Üniversitesi Işletme Mühendisliği yacaklar. Belki de geçmişe özlem olabilmesi yolunda yöneltılen bir Bölümu öğrencileri tarafından dü dtıvacaklar. Batı diiayası, IMF dı soruyu yanıtlarken, böyle bir ikzenlenen "DÜByadaki Gelişmeler şında ve kendi bünyesinde yeni bir tidan SHP'nin kurmasırun raünıkün olamayacağını öne sürdü. Ecevit, bu konuda şunları söyledi:"Ben bugünkü SHP kadar değil, onun en çok yansı kadar tutariıktan yoksun bir parti yapısıyla yarım yamalak da olsa, iktidar olraavı denedim ve hiç begenmedim. Bundan sonra, demokratik sol veya sosyal demokrasi iktidara gelecekse, saglam ve tutarlı bir yapıyla gelmeu'dir ve kendi programını uygulayabilmelidir. Bunu SHP yapamaz. SHP'de her konuya aklı esen insanlar var. A m ı partinin yapısı öylesine tutarsız ki enflasyonu şöyle indireceğim dese, partinin bir kanadı, başka türlü söylese öteki kanadı karşı çıkacak." TRT muhabiri Aygen yaralandı Bulgaristan'ın Rusçuk kentinden Belçikalı bir TV ekibiyle Romanya'ya giren TRT muhabiri Aygen'in içinde bulunduğu araca gece karanhğında Rumen gizli polisince ateş açıldı. Aygen'in durumunun ağır olduğu bildiriliyor. Diğer araçta bulunan Belçikalı gazeteci ise öldü. Başından ağır yaralanan Aygen, Cumhurbaşkanı Özal'ın özel uçağı ile tsviçre'ye nakledilecek. Haber Merkezi Televizyoncu arkadaşlanyla birlikte Bükreş yakınlarında arabalanna açılan ateş sonucu ağır yaralanan TRT muhabiri Emre Aygen (30) ağır şekilde yaralandı. Diğer araçta bulunan Belçikalı gazeteci Danny Huwe (42) ise öldü. Aygen ve Huwe'e, Romen gizli servis elemanlannın ateş ettiği öne sürüldü. Bulgaristan'ın Rusçuk kentinden yola çıkan TRT ve Belçika Flaman televizyonu WTM görevlisi gazetecileri taşryan iki otomobile, Bükreş yakınlarında sabaha karşı 03.00 sıralannda ateş açıldı. Olayda, öndeki otomobilde bulunan Emre Aygen'in başına iki kurşun saplandı. Arkadaki araçta bulunan ve ülkesinde "tecnibeli bir gazeteci" olarak tanınan Danny Huwe hemen öldü. Ekipte bulunanlann, ateş açıldıktan hemen sonra arabalarından inerek kendilerini dışarı attıklan ve ikiüç saat süreyle kıpırdanmadan yatarak sabah olmasını bekledikleri öğrenildi. Emre Aygen'le aynı otomobilde bulunan Belçikalı kameraman Erwin Van Derstatten ile montajcı Ingdir Bertran'ın yaralanmadıklan, ancak şok geçirdikleri bildirildi. Uzun yıllar Belçika'da çeşitli gazetelere ve TRT'ye hizmet veren Emre Aygen'in dün sabah Bükreş'teki Marinescu Hastanesi'ne kaldırıldığı ve iki kez ameliyat edildiği bildirildi. Emre Aygen, TRT'nin ilk Haber Dairesi başkanlanndan Cemal Aygen'in oğlu. Ankara, BrükseVlediyaloğun olumsuzetkilenmemesiiçin çaba harcıyor 'Atina engeline yeni girişim BRÜKSEL/ANKARA (Cumhuriyet) Türkiye ile Avrupa Topluluğu (AT) ilişkilerinin girdiği yeni dönemde, Yunanistan'm tutumunun Ankara Brüksel diyaloğunu "olumsuz" etkilememesi için iki taraflı girişimler başlatıuyor. Topluluğun Yunanistan dışındaki on bir ülkesi, Atina'nın Türkiye'nin ATye yakınlaşmasını engelleme yönündeki eğilimini "giderek azalan bir hoşgöriiyle" karşılıyor. Ankara ise Brüksel Komisyonu'nun önerdiği işbirliği programının zenginleştirilmesi çalışmaları öncesinde, topluluk hükümetleri nezdindeki girişimleriyle "Atina engelini" kırmaya çalışıyor. rüş metnindeki tutumdan farklı olduğuna özellikle dikkat çekiyorlar. Brüksel Kmisyonu, Yunanistan'ın topluluğa 1981'de katılması öncesinde haarladığı "görüş" te, Kıbns konusuna yedi paragraflık bir yer ayırmış, ancak bu konunun Türkiye ile topluluk ilişkilerini etkilememesi gerektiğini özd olarak vurgulamıştı. Komisyonun Türkiye konusundaki "görüs"ünde ise Kıbns sorununa bağlı olarak bir topluluk ülkesiyle Ankara arasındaki ilişkilerin gözlenen olumsuzluklan yok sayamayacağı vurgulamyor. Bu tutum, Ankara'da "Yabancı bir siyası çabalan nedeniyle Turkıye AT iüşkilerine zoria sokulması" olarak nitelendiriliyor. Ankara, gerek komisyonun, gerekse konseyin birçok üyesinin Kıbns konusunda Yunanistan'ın itirazlanna karşı çıktığı ve Atina'yı "Kendi özel sorunlanyla Topluluğu gereginden fazla meşgul etmek ve özel kaygılannı topluluk çıkariannın ılstüne çıkarmakla" suçlandığının bilgisine sahip bulunuyor. Bu çerçevede özellikle Fransa Dışişleri Bakanı Roland Dumas'nın 19 aralıktaki konsey toplantısı sonrasında bir Rum gazetecinin sonısuna, "Bazı bakanlar Kıbns konusnau gündeme getirdi. Ancak Kıbns 1 ın Tnrkiye'vte inşkilerde bir önkoşul olması konseyin göriişü degiMir" deraiş olması olumlu bir gösterge olarak nitelendiriliyor. Hükümete yakın kaynaklar, topluluk ile işbirliği konusunda Kıbns unsurunun engel obnaktan çıkacağına inanıyorlar. Ancak tam üyelik müzakerelerinin başlatılYunanlı komisyon üyesi Vasso Papandreu'nun ve daha sonra Dışişleri Bakanı Andonis Samaras'ın Brüksel'de oynadığı rol, topluluk yetkililerinin önenüi bir bölümünde "hoşnutsuzluk" yarattı. özellikle Hollanda, Belçika, dönem başkanı Fransa ve Ingiltere'nin gerek komisyon ve konsey toplantıları sırasında, gerekse daha sonra "bıklmcı ve yapıcı olmayan ısrariarda" bulunduğu gerekçesiyle Yunanistan'ı eleştirdiği öğrenildi. Türkiye'den sorumlu komiser Abel Matutes'in kabinesindeki yetkililer bu konuda Cumhuriyet'e bilgi verirken, komisyon raporunun Kıbns bölümünün "Daha önceden çok daha genel ve hem toplulugun en son Strasbourg'daki zirve sırasında aldıgı karara, heın de Türkiye ile ilişlüJerin hassaslığına uygun bir ifadeyle" yer aldığmı ancak Vasso Papandreu'nun "tek yönlü ısrar ve dayatmalannın" yeni yazıhş biçimine yol açtığını kaydeUiler. Yetkililer, Atina'mn topluluktaki yetkilileri nezdinde yapılan bazı girişimlerde Vasso Papandreu'nun tutumuna ilişkin uyanlarda bulunulduğunu belirttiler. bilgi veren bir hükümet kaynağı, Kıbns'uı yakın dönemde başvuruda bulunmasının uzak bir olasıhk olarak göründüğünü söyledi. Yetkili, Türkiye'nin AT ile ilişkileri nedeniyle Kıbns konusundaki politikalannı değiştirmesinin söz konusu olmadığıru da vurguladı. Ancak, Brüksel'deki topluluk çevreleri, Kıbns'ın başvurusuna "güçlü bir olasıuk" gözüyle bakıyorlar. lspanyol Komiser Matutes'e yakın kaynaklar,. Akdeniz havzasından sorumlu komiserin böyle bir başvuruya ilişkin ilk verilere sahip olduğunu ve başvuru yapılırsa Kıbns konusunun Türkiye'yle ilişkileri de "ister istemez ilgilendirecek" biçimde tartışılacağı düşüncesini taşıdığıru belirtiyorlar. Matutes'in Türkiye raporunu açıkladığı basın toplantısındaki sözleri de bu düşüncenin belirtileri olarak nitelendiriliyor. 9 masına yönelik irade beyanı araTürkiye, AT konusunda Yunanistan'ın yış ve isteğini sürdüren Türkiye'nin tutumunun Brüksel'le diyaloğu olumsuz "Yunanistan engelini" bütün olaetkilememesi için iki taraflı girişimler rak nasıl aşacağı şu an için hükübaşlatıyor. Bu çerçevede topluluk hükümetleri met açısından çok net görünmüyor. nezdinde girişimlerde bulunan Ankara, "Atina engelini" kırmaya çalışıyor. Atina'ya uyan EMRE AYGEN Dunımu agır. ler. Bükreş'te hüküm süren kaos içinde hastanenin hali de perişandır. Yoğun bakımda olmasına rağmen 89 hasta buz gibi bir koguşta yatmaktadır. Doktoriann da bu kadar ciddi bir beyin vakasına müdahaie edip edemeyecekleri hakkında şüphem vardır. Tıbbi bir imkânsulık yoksa Emre Aygen'in bir başka ülkeye naklediierek tedavi altına alınmasında kanaatimce zaruret bulunmaktadu*." Kıbns başvuracak mı? ö t e yandan, Kıbns Rum yönetiminin "Kıbns" adına ATye tam üyelik basvunısu yaprna planları, Türkiye ile topluluk ilişkileri açısından yeni sonı işaretleri yaratıyor. Ankara'da bu konuda basına İsviçre'ye götürtilecek Cumhurbaşkanı Turgut Özal, gazeteci Emre Aygen'in sağlığına kavuşturulması için gerekenin yapılacağını bildirdi. AA'nın haberine göre, Özal, Emre Aygen'in annesi Ayten Aygen'e bir geçmiş olsun telgrafı gönderdi. Özal, akşam saatlerinde de tsviçre'de bulunan ünlü beyin cenahi Prof. Gazi Yaşargil'le bir telefon konuşması yaptı. Aygen'in durumuyla ilgili gelen bilgileri aktaran özal, Yaşargil'e ulaşım sağlanır sağlanmaz Aygen'in tedavisi için kendisine gönderileceğini söyledi. YaşargiPin bu görevi memnuniyetle yerine getireceğini belirttiği öğrenildi. unsurunYunamstan'ıntekyönJü 'GÜNEYDEN GELEN T E H D Î T TARTIŞMALARI Brüksel Komisyonu'nun 17 arabkta gece saat üçe kadar süren tartışmalı toplantısı sonrasında Türkiye konusundaki "görüş" beigesine Kıbns sorununun "Ankara açısından daha olumsuz" bir yaklaşımla sokulması ve 19 arahkta bakanlar konseyinde Yunanlı bakan Samaras'ın "Kıbns konusunun ortaklık ilişkileri açısından bile önkoşul sayılması" tezini savunması, Türkiye'de tepki yarattı. Hükümetin AT ile ilişkilerden sorumlu yetkililerinin verdiği bilgiye göre, komisyon görüşünde Türkiye açısından "karaalık nokta" oluşturan Kıbns paragrafına duyulan tepki, diğer bazı rahatsızlık noktalanyla birlikte' Brüksel'e iletildi. topluiuk başkentleriyle yürütülen temaslarda da bu tepki dile getiriliyor. Yetkililer, Türkiye'nin komisyonun Kıbns konusundaki tutumunun, Yunanistan'ın tam üyelik başvurusuyla ilgili olarak hazırlanan gö Güney komşnları rahatsız SEMtHtDtZ ANKARA "Güneyden gelen tendür tartışmalannın son günlerde artmasından bölgedeki ülkelerin büyük huzursuzluk duyduklan gözleniyor. Bu konudaki görüşlerini bildiren bölge ülkelerinden birinin üst düzeyli diplomatı, "Bu tartışmalara iyi niyet perspeko'finden bakmasak askeri strstejimizi tümüyle degistirmemiz gerekirdi" diye konuştu. Milli Savunma Bakanı Safa Giray'm "Nokta" Dergisi'ne verdiği demeci, "duyulan kaygıları artuncı" nitelikte bulan bölge ülke diplomatlan "gecid bazı siirtüşmeleri bir yana bırakırsak devlet politikası olarak Türkiye'ye hasmane tavır içindc bulunan bölge ölkesi yok" görüşünü savundular. Giray, Nokta Dergisi'nin son sayısına verdiği bir demeçte Suriye1 den yönelen tehdit konusunda şunları söylemişti: "Ordu kaydırması gibi bir durum heaüz söz konusu değil. Ancak biz hazınz. Şimdi duşünelim. Burada bir adam var, eliııde de bir silah var. O adam o silahı bugün size karşı çevirmis ya da çevirmemiş. Benimle savaşmaya niyeti var gibi göriınmüyor. Orada kendisi var, elinde de silah var. Bu bir tehdittir. Eger ben güçlüysem o silabı bana karşı çevirmez. Ben caydınyorum. Mesele budur." Bu konudaki görüşlerini bildiren ancak, "hassas nitelikteki ikiü Uişkiler çercevesinde" adırun saklı kalmasını isteyen bölge ülkelerinden birinin üst düzeyli diplomatı şunları söyledi: "Bugün Suriye konu ediliyor. Yann başkası edilebilir. Biz bu tartışmalara iyi niyet perspektifinden bakmasak askeri stratejimizi tümüyle değiştirmemiz gerekirdi. Bir kere tehditten söz edilirken bunun tanımlanması gerekir. Türk sınınna asker mi yığıldı? Savaş şarkılan mı söyleniyor? Söz konusu olan sınır ihlalleri ise bunu güvenligin sağlanmasını güçleştiren bölgenin coğrafi yapısı çerçevesinde degeriendirmek gerekir. Kaldı ki sınır ihlalleri iki yönlü işliyor. Oysa bundan Türkiye'de fazla söz edilmiyor." Gerek tran ve Irak'ın gerekse Suriye'nin, füzeler de dahil olmak üzere, silahlanmalannı sürdürdüğünü doğrulayan diplomat, bunu da söz konusu ülkelerin tehdit algılamaları açısından degeriendirmek gerektiğini belirtti. Bu ülkelerin tehdit algılamalarında ise Türkiye'nin ön sıralarda yer almadığını kaydetti. Mevcut tehdit algılamalarının ise ilk planda İsrail ile ilgili olduğunu söyledi. Ankara'daki gözlemciler, "Milli Savunma Bakanı Giray'ın açıklamasından da aniaşılacağı gibi, silahlanmanın söz konusu ülkelerin Türkiye'ye bugün yönelttikleri askeri tehditle ilgili olmadıgı" görüşündeler. Aynı çevrelere göre, "Bu denli silahlanma ister istemez beni de hazıriıklı olma durumuna itiyor" düşüncesiyle ilgili. Başka bir ifadeyle, Ankara kaygan bir zemin üzerine kurulu olan Ortadoğu politikası ve çeşitli askeri olasılıklar karşısında güveniiğini sağlamak durumunda. Yann yapılacak olan Güneydoğu'da güvenlik ve komşu ülkelerle ilişkilerin ele alınacağı bildirilen Milli Güvenlik Konseyi toplanbsmda Dışişleri temsilcilerinin buna benzer bir mesaj vermeleri bekleniyor. * Kim ateş etti? ACI BİR KAYIP Merhum Enver Paşa ve Merhume Naciye Sultan'ın kızları, Merhum BüyUkelçi Hüveyda Mayatepek'in eşi, Osman Mayatepek'in annesi, Mahpeyker Enver, Merhum Ali Enver ve Rana Eldem'in kardeşleri VEFAT Baromuzun 1973 sicil sayısında kayıth AVUKAT Bükreş yakınlarında vurulan TRT muhabiri Emre Aygen'e, Romanya gizli polisi Securitate'ye mensup ajanlann ateş actıkları öne sürüldü. Türk ve Belçikah tdevizyonculann üzerine gizli polis ajanlannın ateş »ttikleri yolundaki iddia, Lüksemburg televizyonu RTL tarafından dün TRT Genel Müdürü Kerim akşamki haber bülteninde orta Aydın Erdem, Cumhurbaşkanı ya alıldı. AA'ya göre, Belçika özal, Başbakan Akbulut, Devlet radyo ve televizyonları, gizli po Bakanı Yazar ve Dışişleri Bakalis mensuplarının elinde karan nı Yılmaz'ın durumu devamlı hkta ateş etmeye imkân veren ul olarak takip ettiklerini ve gerekraviyole ışığı ile çalışan dürbün li diplomatik girişimleri anında lerle donatümış tüfekler bulun yaptıklannı bildirdi. Erdem, duğunu bildiriyorlar. "Aygen'in Bükreş'ten alınarak WTM televizyonuyla işbirliği tsviçre'de tedavisi için gerek içindeki "Video House" şirketi Cumhurbaşkanı, gerekse Başbayöneticisi M.RoMech, içinde sağ kanın özel uçaklannı tahsis lık ekibi ve ilaçlar bulunan bir ettiklerini" bildirdi. özal'ın uçağının muhtemelen hastane uçağının Bükreş'e gönderildiğini, ancak havaalanının bu sabah Bükreş'e giderek, Aykapalı olması nedeniyle Sofya' gen'i tsviçre'ye nakletmesi bekya indiğini büdirdi. Belçikalı TV leniyor. Uçakta, Sağhk Bakanlığı muhabiri Huwe'e eşlik eden tarafından da bir sağhk ekibi haekipten üç kişi, dün akşam özel zır bulundurulacak. uçakla Brüksel'e götürüldü. ö t e yandan Temeşvar'da A P Romanya'daki iç savaş sırasında daha önce de bir Fransız gazeteci ölmüş, 3 gazeteci de yaralanmıştı. Video House şirketinin müdürü Roblech, AA muhabirine, gazetecileri taşıyan araçlann "tesadüfen bir çauşmanın ortasma düşmediklerini", bunun "basına karşı yapılan kasti bir hareket olduğunu" bildirdi, ancak bu görüşü hangi gerekçeye dayanarak öne sürdüğünü belirtmedi. Bu arada dün öğleden sonra A P Ajansı, Emre Aygen'in önce öldüğünü bildirdi, daha sonra ise haberini geri çekerek sağhk durumunun ciddiyetini konıduğunu duyurdu. ö t e yandan, Türkiye'nin Bükreş Büyükelçisi Tngay Uluçevik, halen yoğun bakımda bulunan Emre Aygen'in alnımn sol tarafına isabet eden bir kurşun nedeniyle beyninin bir bölgesinin harap olduğunu, sol gözünün parçalandığını ve artık bu gözün görme ihtimalinin bulunmadığını belirtti. Büyükelçi Uluçevik, Dışişleri BakanhğVna çektiği telgrafta, doktorlardan edindiği bilgi çercevesinde Aygen'in sağlık durumu hakkında son gelişmeleri bildirdi. Aygen'in önceki gece bir ameliyat geçirdiğini söyleyen Uluçevik şu açıklamayı yaptı: muhabiri Daniszewbki, New York Times muhabiri John Tagliabue ve Italyan foto muhabiri Pasquale Modica bulunduklan aracın içinde mermilere hedef oldular. Üçünün de sağlık durumunun ağır olmadığı belirtildi. Bu arada Federal Almanya'da yayımlanan Bild Gazetesi'nde foto muhabiri olarak görev yapan Hamdi Gökbulut'un Temeşvar'da tutuklandığı bildirildi. Gökbulut'un annesiyle babası AA muhabirine, Bild Gazetesi'nin Belgrad bürosundan, oğullannın, üzerinde kimliği bulunmadığı gerekçesiyle Temeşvar'da tutuklandığı ve Bild Gazetesi'nin Gökbulut için Almanya'dan uçak göndereceği yolundaki söylentiler üzerine AA muhabirine açıklama yapan Gökbulut, kendilerine böyle bir bilgi verilmediğini, oğullannın yalnızca tutuklu olduğunu öğrendiklerini söyledi. İSMAİLSARAN vefat etmiştir. Aziz meslektaşımıan cenazesi salı günü (bugün) Teşvikiye Camii'nde kılmacak öğle namazını müteakip ebedi istirahatgâhına defnedilecektir. Merhuma Tanrı'dan rahmet, kederli ailesine ve meslektaşlanmıza başsağlığı dileriz. tSTANBLL BAROSU BAŞKANL1Ğ1 TÜRKAN MAMTEPEK 25 Aralık 1989 günü hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 27 aralık çarşamba günü Maltepe Camii'nde kılmacak öğle namazını müteakip Karşıyaka Mezarhğı'nda defnedüecektir. AİLESİ T.C OSMANCIK ASLİYE CEZA MAHKEMESİ 1987/23 1988/53 1987/23 Sunay Edipoğlu 28344 ömer Gündoğdu 25281 Bekir Aksoy K.H. Nurettin Çetin: Kamil ve Nazifeden olma 1956 Doğ. Osmancık Koyunbaba Mahlden evli, 3 çocuklu, okuryazar, sabıkasız, Türk ve lslam. Suç : Eksik gramajh ekmek satmak Suçtarihi : 25.1.1987 Karar taribi: 25.4.1988 Yukanda açık kimliği yazıh sanık hakkında mahkememizde yapılan açık duruşmalar sonunda; tDDİA: Suç tarihinde sanığın Osmancık Belediye Garajı'ndaki ekmek fabrikasında 450 gram gelmesi gereken ekmekleri 425 gram olarak imal edip halka satışa arzettiği iddia edilmiş. Bu hususta belediye zabıta memurlannca da zabıt tanzim edilmiştir. SAVUNMA: Sanık savunmasında, suç tarihinde Osmaocıkta olmadığını, işçilerinin eksik ekmek çıkarmış olabileceklerini, kendisinın suç işleme kastıtun bulunmadığını savunmuştur. Suç tarihinde, zabıta memurlan sanık hakkında eksik gramajh ekmek çıkardığından bahisle zabıt tanzim etmişler ve bu zabıt, sanık tarafından da imzalanmıştır. Zabıt münzileri sanığın kaçamakh ikran karşısında mahkemeye celbediunişler. Yeminli beyanlannda zabıt vakasımn doğru olduğunu iddia etmişlerdir. Suç tarihinde Osmancık ilçesinde bir adet ekmeğin 450 gram gelmesi gerektiğinin belediye encümen kararı ile sabit olduğu dosya arasındaki yazıdan anlaş,!İmi|tır. HÜKÜM: Gerekçesi yukarda izah olunduğu gibi. 1 Sanığın suçu sabit olduğundan eylemine uyan TCK'nun 363'üncü maddesi gereğince takdiren altı ay hapis ve 10.000 bin lira ağır para ceiası ile cezalandırılmasına, 2 Sanığm suçu işlemesindeki özellilder ve suçlunun kişiliği nazara alınarak hapis cezasının günlüğü 647 sayıh yasanın 4'üncü maddesi gereğince takdiren 300 liradan 54.000 lira ağır para cezasına çevrilmesine. Sanığın aynı neviden para cezalan birleştirilerek sanığın 64.000 lira ağır para cezası ile cezalasdınlmasuıa, 3 Sanığın iş yerinde, TCK'nun 402/2 inci maddesi gereğince hüküm özetinin, göze çarpan bir yere asılmasına, tirajı 100.000 aşan Ankara, Îstanbul, Izmir gibi şehirlerde neşredilen gazetelerden birinde hüküm özetinin ilan edilmesine, 4 Sanığın geçmişteki hali ve ahlaki eğilimlerine göre cezasının ertelenmesi halinde ileride bir daha suç işlemekten cekineceğine mahkememizce yeter kanı gelmediğinden hükmolunan cezasının ertelenmesine yer olmadığına, 5 Sanığın sarfına sebep olduğu ceman 1800 lira mahkeme masrafının sanıktan tahsiline dair sanığın yüzüne karşı C. savcısının talebine uygun olarak para cezası yönünden 3355 sayılı yasaya göre kesin olarak, feri ceza yönünden temyizi kabil olmak üzere verilen karar açıkça okunup anlaüldı. 25.4.1988 KANITLAR VE D E C E R L E N D T R İ L M E S İ : T.C. ADANA 5. ASLİYECEZA MAHKEMESİ Esas No: 1989/554 Karar No: 1989/833 C.Sav. Esas No: 1989/4634 Hâkim: Eyüp Karauş 19695 C.Sav: Yükşel Erdinç 17856^ Katip: Mehmet Şahin Davacı: K.H. Müşteki: Adana Büyükşehir Belediye Başkanlığıa Sanık: ABUBEKİR ARAS, Yusuf ve Güllü oğlu 1950 d.lu Horasan ilç. Aktaş köyü H: 3 C: 012 S: 8'de nüf. kyt. halen Adana Kiremithane Mah. 1204 sk. No: 220'de ikamet eder. Evli, 6 çocuklu, okuryazar, TC. Islam, sabıkasız, fırıncılık yapar. Suç: Noksan gramajh ekmek imal etmek. SuçTarihi: 23.1.1989 Yukanda açık kimligi ve isnat edilen suç yaalı sanık hakkında Adana Cumhuriyet Savcıüğı'nın 14.4.1989 tarih ve 1989/735646342683 hz. esas ve karar sayılı iddianamesi ile mahkememize acılan kamu davasının yapılan açık yargılaması sonunda; GEREGt DÜŞÜNÜLDÛ: Olay tarihinde sanık ABUBEKİR ARAS'ın işlennekte olduğu Nestanzade Mahallesi'ndeki Aras Ekmek Fınnı'nda Belediye zabıta görevlileri tarafından yapılan kontrol sırasında tartılan ekmeklerin belediye rayicine göre her birinin 30 gram noksan geldiği, fire hesaba katılsa dahi ekmeklerde noksanlık bulunduğu, iddia, sanıgın tevil yollu ikran, belediye zabıta görevlilerince tutulan tutanak, Belediye Encümeni kararı, Belediye Baskanlığıııın Fınncılar Demeği'ne yaztnı; olduğu, ekmeğin gramajı ve fıyatını bildiren ve yazısı tekmil dosya münderecatından anlasılmış olmakla; Sanığın noksan gramajh ekmek imal edip saüja arz etmekten eylemine uyan TCK.nun 363/1. maddesi gereğince takdiren ALTIAY HAPtS VE ONBİN LÎRA AĞIR PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILNfASINA, 765 Sayüı Türk Ceza Kanunu'nun 3506 Sayılı Yasa ile eklenen Ek1. maddeye göre bu maddedeki para cezası üç misline çıkartılmış olduğundan OTUZBİN LlRA AĞIR PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA, sanığın suçunu tevil yollu ikran lehine takdiri takfif sebebi kabul edilerek ve TCK.nun 59/2. maddesi gereğince sanığa verilen cezalardan takdiren 1/6 nispetinde indirim yapıiarak BEŞ AY HAPlS VE YİRMİBEŞBİN LÎRA AĞIR PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA, sanığa verilen hapis cezasının bir gün karşılığı 647 Sayılı Yasanın 4. maddesi gereğince takdiren 5.000 TL. kabul edilerek ve bu para cezasına çevrilerek, YEDİYÜZ ELLlBtN LlRA AĞIR PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA, TCK.nun 72. maddesi gereğince sanığa verilen para cezaları içtima ettirilerek sanığın neticeten YEDfYÜZ YETMlŞBEŞ BlN LlRA AĞIR PARA CEZASI İLE CEZALANDIRILMASINA. Sanığa verilen ağır para cezası 647 sayılı yasanın 5. maddesi gereğince taksitlendirilerek takdiren birer ay süreli yirmi eşit taksitte sanıktan tahsiline, sanık taksitlerden birini süresinde vermediğinde geriye kalan para cezalanmn sanıktan bir defada tahsiline, TCK.nun 402/2. maddesi gereğince karar kesinleştiğinde karar özeti Cumhuriyet Savcılığma bildirilmek suretiyle masrafı bilahare hükümlüden alınmak üzere Ankara, Îstanbul, tzmir'de yayınlanan ve tirajı yüzbinin üzerinde bulunan bir gazetede ve aynca suç yeri itibariyle Adana'da yayınlanan mahalli bir gazetede de derhal ilan edilmesine, (2.000) TL. yargılama giderinin sanıktan tahsiline, YARGITAY YOLU AÇIK olmak üzere talebe uygun olarak verilen karar Cumhuriyet Savcısuun huzuru ile sanığın yüzüne karşı acıkça okunup usulen anlatıldj. 24.10.1989 Basın 39655 Esas No Karar No C.M.U. No Hâkim CSavcısı Kâtip Davacı Sanık : : : : : : : : Tepkiler TRT muhabiri Emre Aygen'in Romanya'da ağır yaralanması geniş yankılar uyandırdı. SHP Genel Başkanı lnönü ve DYP Genel Başkanı Demirel, Aygen'in Bükreş'te görevi başında uğradığı saldın sonucu yaralanmasından derin üzüntü duyduldarını bildirdiler. İRAN Dişkiler yeniden canlamyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Haziran ayından bu yana durgun olan Türklran ilişkilerini canlandırmak amacıyla adımlar atılıyor. Bu çerçevede Dışişleri Bakanlığı müsteşar yardımcılanndan Hüsejin Çelem de Tahran'a gitti. Çelem'in Iran Dışişleri Bakan Yardımcısı Büyükelçi Alaaddin Bunıcerdi ile yapacağı görüşmelerin iki ülke arasında kurulu siyasi istişare mekanizması çercevesinde gerçekleşeceği bildiriliyor. Dışişleri Bakanlığı'ndan konuyla ilgili olarak yapılan açıkjamaya göre görüşmelerde ikili ilişkilerin geliştirilmesi ve bölgesel konular üzerinde görüş alışverişinde bulunulacak. Türkiye ile tran arasındaki ilişkilerde en son üst düzey ziyaret mayıs sonunda gerçekleşmişti. Dışişleri Bakan Yardımcısı Beşaretinin Ankara'ya yaptığı ziyaret sırasında "türban olayı" nedeniyle iki başkent arasında gerginleşen ha» vada tansiyonun azaJtılmasına çalışılmıştı. "Doktorlara ilaç gerekU olup olmadıgını sordum. Çok ihtiyaç Türkiye Dış Basın Derneği Genel lan olduğunu söylediler. Sorum Başkanı Haluk Şahin yayımladıüzerine, ihtiyaç duyarsam hasta ğı bildiride " Arkadaşlanmız nın Türkiye'ye veya bir başka ül gerçek anlamıyln insanlık için keye nakledikbilecegini söyledi öldüler, yaralandılar " dedi. T.C. FATİH 3. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ Esas No: 989/937 Karar No: 989/719 Hâkim: M. Feridun Celayiroğlu 14862 ' Y.l. Müd.: Ali Orta SANIK: ABDULLAH tLKER TOPAL. Necip oğlu Layika'dan ouna, 1953 D.lu, Îstanbul, Eminönü nüfusuna kayıtlı olup, Erkent Bloklan, D. Blok D.5 Merket'te mukim. Noksan gramajh ve etiketsiz ekmek satmaktan sanık. Yukanda açık kimliği yazüı sanık hakkında TCK: 363/1. maddesi gereğince 6 ay hapis, 30.000 lira ağır para cezası, TCK: 398. maddesi gereğince 3 ay hapis, 20.000 lira ağır para cezası TCK: 71 ve müteakip maddeleri gereğince' cezalan içtima edilerek 9 ay hapis, 50.000 lira ağır para cezası ve TCK: 402. maddesi gereğince sanığın takdiren 3 ay müddetle cürme vasıta kıldığı meslek ve sanatın ve ticaretin tatiline ve takdiren işyerinin 7 gün silre ile kapatılmasına ve bu cezalanmn 647/6. maddesi gereğince ertelenmesine karar verilmiştir. ilan olunur. Basın: 40705