Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER olmalıdır 2) Yabancı dılde öğretım vararlıdır, kultur ancak bu yolla edınılebılır, öyleyse bu tur eğıtım öğretım ne kadar yaygınlaşırsa o kadar lyı olur Ne var kı bu amaçlı kutuplaştırma Je gerçek sorun, va nı yabancı dıhn gereken voğunlukta ayrı bır ders voluyla öğretımı gundem dışına ıtılmış, ıkı konu bırbınne kanşrruştır Duzeltmek gerekırse konular şöyle ayrılabılır A) Yabancı dil öğretımı, B) öğretım dılı Türkıye'de artık bır "ogreüm dılı" sorunu yoktur ve olmamalıdır, ama yapay olarak dırıltılmijtır Hıç kımse vabancı dil ogretılmesıne karşı değıldır. Ders voluyla yabancı dil öğretımınde başan sağlanabılır ve bu öğretımın altı yıl surmesı de gerekmeyebılır Yabancı dil, orta bırincı sınıfta her oğrencıye açık ve gereken yoğunlukta, ondan sonrakı yıllarda ıse yalmzca ısteklı ve başarılı olanlara açık ve seçmelı yapılmalıdır Öğrencı sayıları, eldekı öğretmen \e derslık durumu göz önüne alınarak saptanmalı, on bın öğretmenle on mılyon öğrencıye yabancı dil ögretmeye kalkışılmamalıdır Başanb gençlerı tek bır yabancı dıle bağlamak venne, onlara ıkincı, uçuncu bır yabana dil oğrenme olanağı verılmelıdır Fen ve matematik dılı, ıletışım açısından çok kısıtlı / kavuz kaldığından, bu yolla yabancı dil öğretımıne gereklı katkı sağlanamaz, ama bu dersler gereksız yere zorlaşmış olur Kendımızı aJdatmayalım: Yabancı dılde ortaöğretım yapan kurumlarda bıle Ingılızce, Fransızca, Almanca, Italyanca, bu dıilere ayrılan çok sayıda ders saatlennde dğretılmektedır son yıllarda kaynakların ötesınde şışmlmıştır Avrupa Topluluğu'na gırmek ıçın dil açığjm kısa yoldan kapatma>ı duşunen devlet, bu artışa göz yummaktadır Ancak yabancı dılde öğretım yapmak ıle eğıtım duzeyıru yukseltmek apayrı uygulamalardır Kazançlarm ve kayıpların ıyı hesaplanması gerekır Yabancı dılde öğretımın yaygınlaştınlmasına karşı kamuyu etkıieyecek en guçlu tepkı Turk Dil Kurumu'ndan geleceğı ıçın butun eskı uyelıklere son venlmış, dıremslerın parasaJ kaynağı kurutulmuştur Görunürde Turk dılı öğretımıne her ttırlu olanak sağlanmış ıse de bu derslerde etkılı ıletışım yolları yerıne Osmanlıca dılbügıs, öğretılmektedır Uluslararası etkıleşımın bu denlı gekştıgı gunümuzde, Turk dılı öğretım yuintemlerının bır türlıi çağdaşlaşamamaa uzucudur Bu sorun, amaçlan apayn bır bılım dalı olan Turkolojı çerçevesınde ve Turk dılını araştıracaklan verde, olmayan yazım sorunlan >aratarak, gereksız yere sözcuk kısıtlamalan koyarak dılle oynayanlarla hıçbır zaman çözülemeyecekmış ızlenımını vermektedır Eğıtımöğretımın durumu duzeltılmeden, öğretım dılı dışında de\ let lıselenndekı eğıtımın bır kopyası olan Anadolu lisesı uygulamasına öncelık tanımak, normal lısede okuyan çocuklara büyuk haksızlık etmektır Nıtekım yabancı dil ve ötekı ders öğretmenlerı, daha uygun ucret karşılığında özel okullara \e dershanelere geçınce normal lıse öğretımı çökuverdı Yenılıkler aranırken yabana dil öğretımının 198889 öğretım yılında "basamaklı kor" bıçımınde, ama çok sayıda öğretmen ve derslık gerektırecek bıçımde ve yerlı öğretmen açısından en sorunlu bır >ontem ıle uygulamaya geçıldı Yennde bır kararla, >nl soııunda, ama ardından daha çok sorun bırakarak eskı öğretım bıçımıne dönuldu Oğretim Dili. Dil ÖgretJmi Yabana dilde eğıtım sonucunda, Turk bilim dili, çeviri yoluyla terim aktarımı otesinde sekteye uğramakta, beklenen bilimsel ilerleme, hatta çağdaş aktarım bile bir turlu gerçekleşememektedir. Turk diliyle eğitimoğretim gerek zaman, gerekse giderler açısından daha tutumlu olup yetenekleri geliştırmeye çok daha elverişlidir. On yıh aşmayan (194050) koy enstituleri denemesiyle bu kanıtlanmıştır. ÖMER DEMİRCAN İ.Ü. Ed. Fak. Öğrt. Görevlisi. Tanım ve lanhçe: tlk öğrenılen dıle anadıl ya da bırincı dil, ondan sonra öğrenılen dıllere ıse yabancı dil derur Yapılagelen yorumlara göre anadıl, bılınçaltı ışlemlerle edınılır, yabancı dil ıse büınçlı ışlemlerle oğrenıhr, ancak yabancı bır dılı de tıpkı anadıl gıbı edındırmeye donuk >öntem arayışları surmektedır Ikı ya da çok dıllı toplumsal kültürel bır ortamda yaşayan bır kımse (ömegjn Almanya'da bır Turk çocuğu) ıçın anadılden sonra ya da onunla bırhkte edınılen dıle ıkincı dil denır tkıncı dil edınımı topluma uyumla ılgılı (toplurnsal ruhbıhmsel) bır zorunluluk, yabana dil öğrenımı ıse kul türel ve meslekı bır gereklılık olarak algılanır Çok kulturlulük, bır bakıma çok dülılıkten geçer, ne var kı yabancı dil öğretımı yalnızca kultur edındırmeyı amaçlamaz. Turkıye ıçın başlıca kullanım alanları eğıtım, tıcaret, meslekı ve teknık üetışım olmuştur Bağımsız bır ulkede, eğıtım devlet dılıyle verılır, ama her nedense Turkler ıçın öğretım 1830'lara degın medresede Arapça ve Farsça yapılmış, ancak ondan sonra bır yandan Turkçe, öte yandan Batı dıllennde eğıtım veren yerlı ve yabancı kurumlar açılmıştır Bırincı Dunya Savaşı'na değın yabancı bır dılde eğıtım Türk dılıyle öğretımın önunde gıtmıs gıbıdır Cumhunyet dönemınde (Lozan Antlaşması ıle) getırılen kısıtlamalarla yabancı dil sayısı (AJmanca, Fransızca, tngılızce, ttalyanca) dorde ındınlraış, öğrencı sayılan da 1980'e kadar çok duşuk tutulmuştur Geh$mış ülkelerde, göçmenlere ve konuk ışçı çocuklanna ıkincı dil ortamında uygulanan "batınna" (yerlı çocuklarla bırhkte eğıtım) ve "daldırma" (dıldaşlarla bırlıkte ulke dılınde eğıtım) tıiru öğretım dışında yabancı bır dil, gereken yoğunlukta bır ders yoluyla öğretılır Türkıye'de ıse gerek orta gerekse yukseköğretımde yabancı dılın ders yoluyla öğretı lemedığı bahane edılerek, öğretım dılı olarak yahanrı dıilere gıttıkçe ve hızla genışleyen olanaklar tanınmıştır Oysa Turtaye'de Batı dıllen ıçın bır ıkıncı dil edınme ortamı hemen hemen yok gıbıdır Bu dıller ıster öğrenım, ıster bılım yapma amacıyla öğ renılsınler "oğrenıme vardımcı dil" duzeyının aşılması bugun ıçın çok zordur Yabancı bır dılde öğ retım, öğrencılerde hem yorum hem de ıletışım becenlenrun gelışmesmı ve kullanımını uzun sure kısıtlar Onun ötesınde yaratılan başka sorunlar da vardır PENCERE İnsanlık Bilinci 16 ARALIK 1989 1 Yabancı dılde eğıtım sonucunda, Turk bılım dılı, çevın yoluyla tenm aktarımı ötesınde sekteye uğramakta, beklenen bilimsel ilerleme, hatta çağdaş aktarım bıle bır turlü gerçekleşememektedir Turk dılıyle eğıtımöfretım gerek zaman, gerekse giderler açısından daha tutumlu olup yeteneklen geYabancı dılle yukseköğretım de çok sorunludur liştırmeye çok daha elvenşhdır On yılı aşmayan Yapılan araştırmalara göre dil güçluğu, ancak unı(194050) köy enstituleri denemesiyle bu kanıtlan versıte uçuncu, dörduncu sınıflarda hafiflemektemıştır dır Bır yandan dil güçluğu ve okuma hızı duşukluğu, öte yandan anadıide bunca kaynak varken, 2 Yıllarca özel olarak hazırlanıp sınavlarla bu yabancı yayın alım yetersızlığı nedenıyle öğrencılenaltılarak seçılen (198990'da 200000 kadar) çocu rın yuzde yetmışının bu öğrenımden gereğınce yağumuzun yabancı dılde eğıtım yoluyla, yetenekle rarlanabıleceğıne ınanmak çok güçtur Osmanlı tanne uygun duzeye enşıp erışemedıklen bellı değıl nhı dururken, kışısel yaşantıdan ve basanlardan kıdır Olayın bu yönu hıç mı hıç sorgulanmamakta sıtlı dene> ortamlanndan verı çekerek toplu sonuçve umursanmamaktadır lara varanlar yanılıyorlar ve yanıltıvorlar Yabana dılın ders voluyla öğretımıne, en yenı me3 Yabancı dılde öğretune bel bağlamanın en buyuk zaran, yabancı dılın ders yoluyla öğreümıne ol tınlenn okunması ve gunun sorunlarının tartışılmamuştur, çok kazançlı bır ışkoluna dönuşen bu uğ sıyla ek destek \erılebılır Bu amaçla, bılgı akışını raş, tümüyle dışa bagımlı kalmaktan kurtulamartıış devlet kendısı de sağlayabılır, özel kurumlara da yaptırabılır Klasık bılgılen yabancı dılde öğretmek tır henüz. Turk dılıne karşı olmakla eşdeğerlıdır Sonuç Tartısmalarda nedense hep yabancı dil öğretım elemanlan taraf olmakta, eğıtım bılımcıler genellıkle buna seyırcı kalmaktadırlar Oysa sorun, bır ıkı dıllılık sorunu degıl, öncelıkle bır eğıtım sorunudur, sankı Türkler, geçmıştekı başarüı örneklere karşın anadılle eğıtımı başaramıyorlar, ama ya bana dılde eğıtımöğretım yoluyla, bıümde bıle (görurunez) hankalar yaratıyorlar. Seçkın öğrenalenn yabana dılde eğıtıldığı okul mezunlannın ış yaşamındakı başarılarına, bıldıklen yabancı dılın katkısı önemlıdır, ancak bu başarı, yabana dılde öğrenıme bağlanamaz Böyle öğrencıler, gereken yabancı dılı ders yoluyla da aynı yetkınlıkte, kolayca öğrenebılmektedırler Tartışmalar Tarıhsel boyut göz ardı edılerek surdurülen tarGerçekte "yabancı dilde ortaogretim" hızlı sertışmalar ıkı uçta toplanmıştır 1) Yabancı dılde öğretım zararbdır, bütün okullarda öğretım dılı Turkçe maye bırıkımının bır aracı durumuna getırılmış ve Gerekçe ve çöziim OKIAYAKBAL EVET/HAYIR Demirel'e Dikkat!.. Entıeni Propagandası... Talat Paşa, anılarındaki ozeleştirel tutumunun dışında, belgeleri de konuşturuyor ki konuşturduğu, uzun uzun, döne done alıntılar yaptığı belgeler, yansız Rus belgeleridir. İşte bu bakımdan da diyorum ki Ermeni sorununun kimi yanlarını, yonlerini öğrenmiş oluyoruz. Yuzde 40'lardan yüzde 36'ya daha sonra yüzde 21 75'©, ardından da yuzde 15'lere1 Bu ANAP'ın düşuş tabtosudur Kaç kez yazıldı söylendı, yuzlerıne vuruldu "Bır ulusun yuzde seksenı sıze karşıdır bu yuzde 20 oranda oyla cumhurbaşkanı seçemezsınız, seçersenız o cumhurbaşkanını kımse benımsemez " Aldırmadılar Bay Ozal'ı Çankaya'ya gönderdıler Bır erken seçımden kaçtılar 92 yılına kadar Meclıs'te oturmaya karar verdıler Ne ıyı oluyor TV'nın arada bır de olsa Meclıs görüşmelerını halka sunması Bızı yöneten ınsanları yakından tanımış oluyoruz Konuşmalar nasıl dınlenıyor ya da hıç dınlenılmıyor, en önemlı konular nasıl bır aldırışsızlık, ılgısızlıkie karşılanıyor Herşey gozler onune serılıyori ANAP grubunun eleştırıler karşısında ışı alayla, kahkahayla karşılamasındakı cıddıyetsızlık halkımızın dıkkatınden kaçmıyor Geçen gunku bütçe görüşmelerını bılmem TV ekranından ızledınız mı' Ben bır yurttaş bır seçmen olarak utandım ANAP grubunun bozgun havasına gırdığı öyle9ine bellı kı' Bakmayın o laf atmalara, güleç yuziere eleştınlere karşı dırenme çabalarınai ANAP Meclıs Grubu, korkusundan ıslık çalan adama benzemeye başladı Ardında halkımızın en az yüzde seksenı yok Bunu ANAP mılletvekıllerı herkesten ıyı bılıyorlar Ama ıkı üç yıl daha ıktıdar saltanatını elden bırakmamak, aftlarındakı koltuğu yıtırmemek ıçın umutsuz bır dırenış ıçındeler Oysa ANAP, bır çöküş oncesındedır, erken bır genel seçımden kaçışları da bundandır Süleyman Demırel, 40 yaşında TC Başbakanı olan bır kışı, elbette kı on yıl suren hukumet başkanlığının kendısıne kazandırdığı önemlı nıtelıklere sahıp Önce çok rahat bır konuşma bıçımı var Soğukkanlılığını hıç elden kaçırmıyor Kım ne derse desın o bıldığınden şaşmıyor, gerçeklerı bır bır ANAP grubunun önune serıyor ANAP lılar ıstedıklerı kadar cıddıyetten uzak alaycı tutumlarını surdurseler de DYP lıderı hıç altta kalmıyor Geçen gunkü oturumda da görduk, tek bır kışı ıkı yuzden çok bır ANAP kalabalığını susturdu Daha doğrusu bır takım atıp tutmalara karşın onları kendı ıçlerınde düşunmeye ıteledı Halkımızın yaşadığı yoksunluk, yoksulluk ANAP'lıların gözunden nasıl kaçabılır'' Istedıklerı kadar gormezlıkten gelseler de 80'den bu yana geçen dokuz yılda kı bunun altısı ANAP yonetımını kapsıyor Türkıye halkının tam bır çfkmaza gırdığını kımseden, en başta kendılerınden saklayamazlar ANAP mılletvekıllerının yüzlerını tek tek seyredın, nasıl bır yıkıfış ıçınde olduklarını o çoşku maskelerı saklayamıyor Demırel de bu güçsüzlüğün ustune ustune gıdıyor Tam bır rahatlık, tam bır haklılık ıçınde Son araştırmalara gore DYP bırincı partı olmuş Bunda şaşacak bır şey yok Demırel, ne olduğunu hıçbır zaman gızlememış bır polıtıka adamı Belkı ulkede tek polıtıka adamı' Kbskoca ANAP grubuyla başa çıktı Onlan duvann dıbıne rttı Her anlamsız bağnşmalarına ınandırıcı yanıtlar verdı Doğrusu ya ANAP grubunun hakkından gelerek TV'de göruşmelerı ızleyen halkımızdan da tam not aldı Denecek kı Süleyman Demırel'ın ıktıdar yıllarını da gördük 1965'ten 71 'e kadar ortağı olmayan bır AP ıktıdarını, 1975'ten sonrakı yıllarda rJa MC'lı bır yonetımı ızledık Sayın Demırel söyfe boyle on yıl hukumet başkanlığı gorevınde bulundu Oyle buyük başarılar gosterdığı sdylenemez Ama Ozal ıkiıdarı Demırel donemlerını aratmıştır Halkımız çaresızlıkle bır kez daha Demırel ıktıdarını denemeye kalkarsa pek şaşırmayalım Böyle ıktıdara boyle muhalefet yakışıyor ne yapalım' Ya ana muhalefet? Ya sosyaldemokratlar? Onları dıştan yıkmaya kalkışmak gereksız, sosyaldemokratlar bu ışı kendılerı yapıyorlar1 Evet SHP Genel Başkanı'nın bütçe konuşması da bellı bır duzeyın ustendeydı Yapıcıydı, yararlıydı Ne var kı Sayın Inönu her şeyden önce SHP'yı ıçıne gırdığı çıkmazdan kurtarabılmelı ANAP ıktıdarına karşı gereken savaşımı vermek ıçın SHP yı sağlam bır butunluğe, gerçek bır sosyaldemokrat nıtelığe kavuşturmaya çalışmalı Yoksa şımdıden soylemek gerekır bınbır deneyımden geçen bır Süleyman Demırel ılk genel seçımde ANAP'ı da SHP'yı gerıde bırakarak bır kez daha ıktıdara sahıp çıkmasını bılecektır BEHZAT AY Ermeni propagandası güncelleşırken Mehmet Kasım'ın bugunun Türkçesıyle hazırladığı "Talat Paşa'nın Anıları" (Say Y), yalmz yakın tarıhımızle ılgılenenlenn değıl, çoğumuzun okuması gereken bır kıtap dıyebılırım Ittıhat ve Terakkı Cemıyetı ve Fırkası'nın önde gelen kışısınden, hukumet ve ıktıdar olduklan yıllann kımı gerçeklennı öğrenmek, bu bır lkıncısı, vıllardır kulaktan duyduğumuz Ermeni sorununun önemlı yan ve jönlerını öğrenmek Öğrenebılmır mı 9 Sanıyorum Çünkü Talat Paşa ozeleştirel bır tutumda gösterıyor Örneğın, "Kurtlerle komşu olduklan böigeler sayılmazsa, her tarafta kendılenne ıyı davranıldı Bu bölgelerde hukumet, düzeni sağlayamadığından Türk ve Kurt köylennde durum, Ermenılerınkınden farksızdı Anadolu'da, çeşıtlı ıllerde ve tstanbul'da Ermeruler, otekı mıllıyetlere göre her her zaman daha tasasız ve mutlu bır hayat süruyordular Vatanın butun yararlı şeylerını pa>laşan bu halk, onun kederlerıne ve yuklenne asla katılmıyordu Ülkenın mutluluğundan da ıstıraplanndan da çıkar sağlıyorlardı, vatan ıçın hıçbır savaşa katılmadılar ve bu uğurda bır damla kan dökmedıler Tersıne, savaş zamanlarında tıcaretlennı sürduruyor ve taahhüt ışlerıne gırışı yorlar, çok para kazanıyor ve ıyı ya da kötu gunlerde rahat ve huzur ıçınde yaşıyorlardı" (s 75) gıbı savunmaya yönelık tavrının yanı sıra şu tümcelenyle özeleştınde de bulunur "Esas olarak asken bır önlemden başka bır şey olmayan göç ettırme, vıcdansız ve karaktersız msanlann elınde bır facıa şeklım almıştır Amacım bu hareketlenn çırkınlığını gızlemek değıldır Yalnızca bu olaydan dolayı bütün hukumetı ve tttıhat ve Terakkı Komıtesı yönetım merkezmı ve bu ışle hıçbır ılgısı olmayan uyelerıru suçlamanın haksızhk ve keyfi hareket olduğunu soylemek ıstıyorum" (s.95) Talat Paşa, anılarındaki ozeleştirel tutumunun dışında, belgelen de konuşturuyor kı konuşturduğu, uzun uzun, döne döne alıntılar yaptığı belgeler, yansız Rus belgeleridir İşte bu bakımdan da diyorum kı Ermenı sorununun kımı yanlarını, yönlennı öğrenmiş oluyoruz Kıtapta, anılardan sonra ıkı ek yer alıyor Bırıncısı, İngıltere Gızlı Haberalma Semsı'nde çalışmış olan Aubrey Herbart'ın Talat Paşa'yla 1921 şubatında (ölduruluşünden bır ay kadar önce) uç gün süreyle goruşmesı, ıkıncısı ıse Saıd Halım Paşa'nın sorgusu Bır de kı tabın sonuna yarım formalık bınncı hamur kâğıda basılmıs, Ittıhatçıları ve devnndekı olayları gösteren resımler var Kıtabı yayıma hazırlayan Mehmet Kasım şu gerçeğı behrtıyor "Tanhçılenn bırçoğunun belırttığı gıbı, bu terör yalmzca Ermenılerden kaynaklanmıyor du Tetığı çeken, gerçekte emperyalızmm elıydı" Talat Paşa da arulannda bu gerçeğı zaman zaman behrtıyor örneğın, tngılız ve Fransızlardan yardım ve teşvık gören Ermenilere, "Amenkan nusyonerlerı, söz gelımı mısyoner Leslıe, bayrak ve gıyım eşyası vererek yardunda bulunmuştur Adı geçen mısyoner sonradan zehır ıçerek ıntıhar etmıştır Bıraktığı yazıda hareketlennden yalmzca kendısının sorumlu olduğunu ve Ermenı ısyanına katılmış olma>ıp suruklendığını yazmaktadır" (s 91) Talat Paşa'nın bu sözlen yıne kıtabın başlangıç bölumündekı parmak bastığı konuya getırıyor bızı Dıvor kı Paşa "Bır devletın yönetımınde gelışme ve yenüeşme, onun sıyası ve ıktısadı bağımsızlığına bağhdır" (s 18) Paşa, acaba, sıyasal bagımhlığın sonucunu yasadıktan sonra mı bu gerçeğı öğrendı9 Eğer öyleyse, ders çok pahalıya mal olmuş Bu tümcesınden bır paragraf sonra da şöyle dıyor "Bır Türk şaırıne göre bu yem duzenlemelere gıtme tavsıyelen, bır ınsanın ellen kollan bağlandığı halde koşmasımn ıstenmesıne benzıyor" (s 19) Konu bağımlılığa geldı ya, bağımlılık nasıl başlarmış, Talat Paşa'nın anıları göstersın "Göruşmelerımızı çoğunca gecelerı sadrazamın yalısında yapıyorduk Yıne bır akşam bu sorunlan gömşmek üzere nazırlar heyetı halınde toplanmıştık Bıraz gecıken Harbıye Nazın Enver Paşa geldı, gulerek yenı bır çocuğumuzun dunyaya gelmış olduğunu, yam Göben'ın bu anda Çanakkale Boğazı'ndan ıçen gırmış bulunduğunu söyledı Sadrazam büyuk heyecana kapıldı, az sonra uşak, Alman elçısırun gelmış olduğunu bıldırdı O ana kadar hıçbırımızın Göben'ın geleceğı konusunda bır bılgısı yoktu" (s 3536) Bu durum karşısında hükümet ne yapıyor9 Okuyalım Paşa'nın anılanndan "Sadrazam ve bazı nazırlar Göben ve Breslau'nun tarafsızlık kurallan uyarınca ya kırk sekız saat ıçınde Çanakkale Boğazı'ndan çıkmalan ya da sılah ve toplannı teslım etmelenne manıyorlardı Toplanmış bulunduğumuz odaya yenıden gelen Saıd Halım Paşa, VVangenheım'ın bu tek lıfe son derece öfkelendığını ve müttefik sıfatıyla böyle bır davranışa hakkımız olmadığı kanısında bulunduğunu söyledığım bıldırdı" (s 3738) Bu ılgınç olayın sonrasını okuyalım, ıbretle "Daha öncesı bu olayı hıçbrnmız bılmıyorduk Fakat herkes gıbı ben de Enver Paşa'nın haberı olduğuna ınamyordum Bayraır günü Meclısı Mebusan Reısı Halıl Bey'ın evınde toplandık Ben, Enver Paşa'ya hücum ettımse de hıç haben olmadığına yemınle güvence verdı Bu olay da savajı artık bır oldubıttı halıne getırmıştı Sadrazam ıstıfasıru verdı Bu durumu daha aylarca uzatacağına ınanıyordu Ancak kesın karar verme zamanı artık gelmıştı" (s 4041) İşte böylece, bağımlı olarak ımparatorluk savaşa sokulur Savaş suresınce de yolsuzluklar bırbınnı ızler Bunlardan ılkı, yıyecek sıkıntısmdan ötüru Kara Kemal elıyle alman önlemler sonunda doğan aracı ve ayncalıklar ve vurulan vurgunlar Bu konuda Talat Paşa ne yazıyor, okuyalım "Vagonlar satın alınıyor ve satılıyordu Ikı vagon ıçın ızm almış kımselenn bınlerce lıralık çıkar sağladıkiarı söylemyordu Söz gelımı para sağlandığını ve gızlıden gızlıye tıcaret yaptığını öğrendığım ıçın görevıne son verdığım ' ) Valısı ( ) Bey, Enver Paşa'ya başvurarak acınacak halını anlatmış ve kendısıne yardım edılmesını ıstemıştı Valı, meşnıtıyetten önce Enver Paşa ıle dosttu Eskı dostİuk gereğı olarak kendısıne bır ya da ıkı vagon ıçın ızın verıldı Hemen bu vagonlar sayesınde bes bın lıra çıkar sağladığı duyuldu" (s45) Paşanın, valımn adım yazmayışına şaşıyor ınsan Çunku bu anılar bır çeşıt hesaplaşma değıl mıdır? Yazılmalıydı Yazılmahydı kı bız de "turluçeşıth" yollardan zengm olan bır saygırumızı (') tanımalıydık Ordu Levazım Daıre Başkam Hakkı Paşanın tutumu, yolsuzluklan karşısında ışlem yapılmıyor Olayı yıne paşadan alıntılayalım "Hak ve adalete ınanmayan Hakkı Paşa bır >andan aşırı gayTetkeşlığı ıle halkı ezıyor, öte yandan da koruduğu kımselerı ıhsanlara boğuyordu" (s46) Ne yapüması gerekır7 Görevınden alınıp cezalandırılması Ama bunlar >apılmıyor Neden' "Enver Paşa'ya sık sık şıkâyetler ıletılıyordu Enver Paşa, savaş süresınce Ismaıl Hakkı Paşa'ya ıhtıyacı olduğunu ve Ismaıl Hakkı Paşa olmaksızın ordunun >edırılıp ıçırılemeyeceğını öne surüyor, dolayısıyla savasa devam etmenın ımkânsızlaşacağını söyluyordu, şıkâyette dırenılmesı durumunda ıstıfa etmekie tehdn edıyordu Böyle nazık bır zamanda Emer Paşa'mn ıstıfası butun orduyu guç duruma sokmuş olacağından, kımse bunu kabule cesaret edemıyordu" (s 4344) Fransız duşünuru ve yazarı Edgar Morın'ın konuşmasında üç tumcenın altını çızdım Osmanlı Imparatorluğu ıle Fransa Kralı 1'ıncı Françoıs arasındakı ıtüfakm anlamı nedır? Tanhte ılk kez Hmstıyan bır kral başka bır Hmstıyan devlete karşı Hmstıyan olmayan bır guçle ıttıfaka gıdıyordu Başka bırdeyışle artık Tann ıçın değıl, önce kralıçin, daha sonra ulus devlet ıçın savaşa gıdılıyordu " (Cumhunyet, 12 Aralık 1989) Parıs muhabırımız Sabetay Varol'un sorularını yanıtlayan Edgar Morın, ' Hırıstıyanlığın Avrupalılık ıçın çok önemlı bır etken olduğunu ama yetmedığını" vurguluyor Avrupa'yı Avrupa yapan nedır' 'Coğrafya da değıldır " daha çok laık duşuncedır, "Bu nedenledır kı Turkıye'nın Avrupa'da bır yerı olacak, ama bu yw ayrı bır yer olacak " Çağımızda ınsan artık yerel değıl, evrensel düşünmek zorunda Edgar Morın ın 'Le Monde Dıplomatıque'\e ekım ayında çıkan ıncelemesı de çarpıcı "Gezegensel yenı bır tnlınç ıçın " Dünya Öylesıne küçuldü kı Guney Kutbun'da açılan "kara delık" butun ınsanları ılgılendırıyor, çünkü gezegenımızın yazgısı söz konusu Çağdaş uygarlığa bu açıdan bakınca "Avrupalılık" nıtelığını değıştırıyor Ne demek Avrupalı olmak' AT'ye gırmek m ı ' Avrupa Konseyı uyesı olmak mı' NATO ıçınde bulunmak m ı ' Bu kadar sığ mıdır konu' Gerçek şu kı, Avrupa Hırıstıyanlıktan bağımsızlaştıkça çağdaş uygarlığa yöneldı Laıklık, aklın dınsel dogmalara karşı ozgurlüğüdur demokrasınınoluşumu boyle başladı Avrupa kultürünün tarıhsel temelınde Grek Roma Hırıstıyanlık uçlusu bulunsa bıle bılım dın çatışmasında aklın yengısı gerçekleşmeden çağımız uygarlığı oluşamamıştır * Olaya bu açıdan yaklaşım Türkıye'de laıklık devrımının ışlevını de ortaya çıkarır Laıklık yalnız bır sıyaset değıldır, "Avrupalı olmak" anlamında ele alınamaz, uygarlık sorunudur, AT ya da NATO nun dar kalıbına sığamaz Bu orgutlerın dışında yaşayan Avrupa ulkelerı Avrupalı değıl mı 9 Avusturya'yı ne NATO'da görebılıyoruz, ne AT'de ne de Avrupa Konseyı'nde Pekı Avusturya'nın yerı neresı' Avrupa'da bugün olan bıtenlerı dar ıdeolojık yaklaşımla ya da sığ polıtıka açısından değerlendırmek bızı buyük yanılgılara göturebılır Çekoslovakya'nın ya da Doğu Almanya'nın komünıst partılerının tekelcı yönetımınden sıyrılması hangı sonuçları yaratacaktır' Bu soruya henüz doğru durust yanıt verebılen yok Gazete haberlerı de her muhabırın ya da gözlemcının çapına göre boyutlanabıiıyor Doğu Almanya, Çekoslovakya, Macanstan gıbı ülkelerde kırk yıllık sosyalıst rejımın toplumda ne kadar derınlığe kök saldığını bılmıyoruz, ama bu ulkeler Avrupalıdır, sıyasal özgurlükler devlet duzenınde yasallığa kavuştuğu gün Batı ıle butunleşırler Butunleşırler de ne olur? * "Uçüncü Dünya" gözlerını Avrupa'ya çevırmış, "ne olacak?" dıye merakla ızlıyor Avrupa ne yazık kı uygarlık dunyasının gündemınde yıne 'bır numara"dır Geçmış yuzyıllarda da boyle değıl mıydı' Turkıye bugün de Avrupa'ya ' Tanzımat kafası"yla yaklaşryor Pekı, Doğu ve Batı Avrupa'nın bırbırıne yaklaşması ulkemızın hangı sorununu çozecek' Afrıka'dakı açlıktan başlayarak Latın Amerıka'ya, oradan da Asya'ya uzandığımızda, dört mılyara yaklaşan halklar sefalet ıçınde yaşamaktadırlar Kapıtalızm, ınsanlığın hangı sorununu çözdü' Bilimsel ve teknolojık devrım, doğayı kırleten gelışmelen hızlandırmadı m ı ' Yoksullarla zengınler arasındakı uçurumları derınleştırmedı m ı ' Avrupa'nın dogusuyla batısının butunleşmesı yıne zengınlerın ışıne yarayacaktır Ya yoksullar' Açlıktan olen çocuklar sefaletten kırılan halklar' Tanzımat kafasıyla olan bıtenlerı ızlemek bıze hıçbır şey kazandırmayacaktır, Islamcı açıdan yaklaşım da 150 yıl önce çağdışına duştu Çağdaş kafa, bugün Avrupa'da yaşananlara "gezegensel btr bılıncın" ışığında bakabılendır BİKEM BOZKURT SAFFET ARÜN evlendıler 15 12 1989 ISTANBUL MİMARLARAMÛHENDİSLERE VE TÜM TEKNİK ELEMANUM ÇAİRI 4 TEKNIK ELEMAN KURULTAYI na gıderlten TEKNIK ELEMAN FORUM PANEL ırmze katılıp örguttenme sendıkalasma ve sosyal yaşamımızta ılgılı duşunce ve gftruşlennızı belırterek katkılanmzı beKJıyoruz TMMOB YER Balmumcu Sınema Televayon Merkezı Konferans Salonu Istanbu! 17 ARALIK 1989 PAZAR Saat 10 0017 00 TURK MUHENDIS VE MIMAR ODALARI BIRLIĞI IstanDui II Koordınasyon Kurulu TMMOeSem Muhendıslen Odası TMMOe GeTn MaKna Işletm Muhnidıslen Odas TMM06 Elektnk Muhendıs en Odası Isönbu Suöesı TMMCB Hanö ve Kadastro MutıendsJen O d » Istanbul ŞuMs TMM06 Insaat ve Müt>endıserı Odası Istanbu Subesı TMM06 Kimya Muhendslerı Odası Istanbul Subes. TMMOB Motana MyHendıslen Odası Istaiüu Şubesı TMM06 Mımarlar Odası Istanbul Şubesı TMM06 Zıriat Muhendıslen Odası Istanbul Şubes TMM06 Jeotok Munendıslen Odası Istanbul Bdlge Temsılolıfiı TMMOe Maden Munendıslen Odas stanbul BoHıe Temstaf» TMM08 MetaJurf Munendslen Odası Islanbul BOge Temalc** TMMOB Şelw hanlama Mımar ve Munendıslen Odası Istanbul Bölge Temsılcılığı ANMA TEŞEKKÜR 10 yılını dolduran Akademi Kıtabevı Edebivat Ödullen'nın seçıcı kurulunda çeşıtlı dönemlerde görev almış ya da görevını sürdüren edebıyat ve kultur adamlanmıza, ödule ılgı gösteren, ödül kazanan genç yeteneklere, ödul törenıne gelerek, çıçek göndererek, telgrafla ya da telefonla kutlayan sanat, bılun ve sıyaset adamlanmızla dostlarımıza, ılgısını eksık etmeyen tüm sanatseverlere ıçten savgı ve tesekkürlenmızı sunarız Toprak Çanaklarda Guneşi içenlerin Türküsü Nazım Hıkmet BU BİR TÜRKÜ FATMA SENİHA HASKÖK 16.12.1988 Senı kaybedışımızın 1 >ılı Acımız sonsuz Asla unutmayacağız senı KIZK4RDEŞİ: E. S4BİHA TUREOGLU OĞLU: AYHAN KURTOĞLU AKADEMİ KİTABEVİ BARÂNİ KASETI ÇIKTI. KIRKLARELİ CAM ŞANAYİİ A.Ş. TASARRUF SAHİPLERİNE DUYURUDUR 14 12 1989 tanhlı Cumhunyet Gazetesı nde yayımlanan 2 tertıp 2 serı fınansman bonolarına ılışkın duyuruda, sehven ızahnamenın tescıl tarıhı ve fınansman bonolannın vade tarıhı yer almamıştır Sözkonusu tarıhler aşağıda belırtılmıştır Tescıl Tarıhı 22 11.1989 Vade Tarıhı 09.12.1990 c Cumhuriyet Kitap Kulübü Kadıköy Temsilciliği Moda Sineması İMZA GÜNLERİ 17 Aralık Pazar 14 0018 00 ZİHNİ TURGAY ANADOL MEHMET BASARAN DR 1212 A (12 hanell) 3 4 0 . 0 0 0 . DR 8420 (14 hanell) 485. OOO. DR 8620 (16 haneli) 5 8 5 . 0 0 0 . HESAP MAKINELERI MELEK KIRTASİYE A.Ş. Hasırcılar Cad No 4547 Emınonu/İST 522 27 48 527 19 71 527 57 32 İLAN İZMİR 1. İCRA TETKİK MERCİİ HÂKİMLİĞİ'NDEN Dos>a No 1989 1097 Adresı ISMAIL BALCI 654 sk 44 Şınnyer îzmır Yukanda ısım ve adresı yazılı bulunan ISMAIL BALCI alacaklılan ıle konkordato akdetmek uzere hâkımlığımıze 14 12 1989 tarıhınde muracaat etmış bulunmaktadır îlan olunur Basın î 10961 KÂĞITHANE BELEDİYE BAŞKANLIĞI'NIN İLAN ÖRNEĞİ Kâğıthane Beiedı>esı memur personelımn taşıma servısı (8) sekız güzergâh uzerınden 269 825 000 TL muhammen bedelle kapah teklıf usulu ıle ıhalesı 29 Aralık 1989 gunu saat 14 OO'te meclıs salonunda yapılacaktır MAHMUT ÖZDEMtR Kâğıthane Beledıje Başkam Basın 41235 Not Imza gunlerı 30 aralığa kadar surecektır Moda Smeması, Kadıkoy 7W 346 92 54 337 01 28 MUZ K YAPIM VE PAZARLAMA I M Ç 6 3lok 5204 Unkapanı'lslaröjl e 111 512 30 92 513 22 37