Katalog

16 ARALIK 1989 HABERLER CUMHURİYET/U Kutlıı ve Sargın'a tahliye yok Haydar Kutlu ve Nihat Sargm'ın avukatları Ankara DGM heyetini 'peşin hükümlü' olmakla suçlayarak reddetti. Mahkeme heyeti bu talebi 'haklı ve inandırıcı olmadığı gibi yasal dayanağı bulunmadığı' gerekçesiyle geri çevrildi. TBKPyöneticileri Ankara DGM'de 26. kezyargıç karşısına çıktılar 2 tiniversiteli tutuklandı • İSTANBUL (AA) 12 Eylül 1980 sonrası ilk idam karan ile asılan Erdal Eren'in ölüm yıldönümu nedeniyle 4 gün önce Pangaltı'da duzenlenen korsan gösteri sırasında çantalarında molotof kokteylleriyle yakalandıkları bildirilen 2 universite oğrencisi tutuklandı. Cerrahpaşa Tıp Fakultesi 4. sınıf öğrencisi Güzide Karadağ ile Marmara Üniversitesi Fen Edebiyat Fakultesi Sosyoloji Bölümü 2. sınıf öğrencisi Funda Alparslan, dün çıkanldıkları nöbetçi DGM tarafından tutuklandılar. (Fotoğraf: AA) Silopi dosyası Danıştay'da • MARDİN/ANKARA (ANKA) Mardin'in Silopi ilçesi yakınlarmda, yaklaşık 2 ay önce güvenlik kuvvetlerince gerçekleştirilen bir operasyonda öldürülen 9 kişiden 6'sının PKK militanı olmadıkları iddiasıyla başlaülan soruşturmaya ilişkin dosya, Danıştay'a gönderildi. Olaydan sonra yoğunlaşan tepki ve şikâyetler üzerine Olağanüstü Hal Bölge Valiliği kanalıyla, kusurlu oldukları iddia edilen güvenlik görevlileri hakkında "Memurin Muhakematı Kanunu" uyannca soruşturma açıldı. Ölayı soruşturan Mardin II Idare Kurulu, incelemesini tamamlayarak, dosyayı Danıştay'a gönderdi. ANKARA (Cumhnriyet BüroSD) Türkiye Birleşik Komünist Partisi (TBKP) liderleri Haydar Kutlu ve Nihat Sargın'ın avukatlan, yargılamayı sürduren Ankara Devlet Güvenlik Mahkemesi heyetini "peşin hnknmlö" olmakla suçlayarak reddettiler. Ankara DGM de bu istemi "hakb ve inandıncı olmadığı gibi yasal dayağının da bolunmadıgı" gerekçesiyle geri çevirirken, 25 aydır tutuklu bulunan Kutlu ve Sargın'ın tahliye istemlerini 16. kez reddetti. TBKP liderleri Kutlu ve Sargın, Ankara DGM'de dün 26. kez yargıç önüne çıktılar. 30 kadar avukat, çok sayıda Türk ve yabancı izleyici ile gazetecinin katıldığı duruşmayı, SHP'den bir süre önce istifa eden bağımsız izmir milletvekili Kemal Anadol da izledi. Polis de duruşma nedeniyle geniş güvenlik önlemleri aldı, DGM'nin bulunduğu Çevre Sokak'ın giriş ve çıkışında barikat kurarak kimlik kontrolü yaptı. Aynı güvenlik önlemlerinin DGM binası içinde de sürdürüldügü «özlendi. Duruşmada ilk olarak Avukat Necla Fertan söz alarak, mahkeme heyetinin reddedilmesine ilişkin gerekçeleri açıkiadı. Yargıyı oluşturan iddia ve savunma taraflarımn yanlı olabileceklerini, ancak yargıçların kesinlikle yanlı olmalaruun düşünülemeyeceğini belirten Fertan, "Yansız olması geıcken yargı makamıaın, iddia makanundan >ana laraf olduğu kamatinde olduklannı" söyledi. Adaletin insan topluluklan için bir imtiyaz olduğunu anımsatarak, toplumların çöküş nedenleri arasında adalet kavramının içinde bulunduğu durumun da aranması gerektığini kaydeden Fertan, "Bir kişinin >argılanmas» norrnaldir. Araa tutuklu vargılanması hukuk sisteıuimizin istisnasıdır. Halen bu davada tutukluluk dnrumunun yasal koşullan buluo mamaktadır. Biz mahkeme heyetine bu istemi daha once 15 kez iletük, ama mahkemenizin peşin hükmıinü degiştiremedik. Tutuklama bir infaz degü, bir tedbirdir. En son 17 Kasım 1989'da bu istemde bulunduk. Ama heyet, biç muzakere etmeden bu talebi reddetti. O halde mahkemede olası tahliye talepleriraiz için onceden karar verilmiş demektir" dedi. 141 ve 142. maddelerin değiştirilmesinin ya da ortadan kaldınlmasının son gelişmeler karşısmda gün meselesi olduğunu belirterek, "Böyle bir dönemde müvekkillerimizin tutuklu olması bir haksızlıktır" diyen Fertan, mahkeme heyetinin daha dava bitmeden bir hükme vardığıru ve müvekkilleri çevresinde bir suçluluk ortamı yarattığını öne sürdü. "Insanı insan degil adalet yargılar" diyen Fertan, bu tutumun sürdurülmesini de demokrasiye yapılmış bir haksızhk olarak niteledi ve DGM'nin Başkanı Vehbi Benli, asil uyeler Hâkim Albay Mehmet Bostancı ve Süleyman Erkan ile yedek üyelerini reddettiklerini bildirdi. Bu istern üzerine duruşmaya yarım saat kadar ara veren DGM heyeti, istemin, "hakh ve inandır cı olmadığı gibi yasal dayanaktan da yoksun otdugu" gerekçesiyle reddetti. Bu ret karanna davarun sonuçlanmasından sonra itiraz edilebilecek. Daha sonra yazıh kanıtlann okunmasına geçilen duruşmada tahliye isteminde bulunuldu. Avukat Akın Atalay, mahkeme heyetinin Türkiye'deki gelişmeleıe yetişemediğini öne sürerek, "Bu nedenle, mahkeme kadıya miilk değildir" dedi. DGM heyeti, 25 aydan bu yana Ankara Merkez Kapalı Cezaevi'nde tutuklu bulunan Kutlu ve Sargın için 16. kez yapılan tahli ye istemini, "atılı suçlann niteliği, kanıt dunımu ve kanıttanla bir değişiklik olmaması" nedenlerinden ötürü reddetti. Duruşmada daha sonra yargıçlar ve avukatlar arasında yeni duruşma günü konusunda tartışma çıktı. Duruşmamn 15 ocağa bırakılması üzerine Sargın da mahkeme heyetine "30 günu geçiyorsunuz" dedi. Sargın ve kutlu, güvenlik görevlileri tarafından duruşma salonundan çıkarılırken, salonda bulunan dinleyicilerin tempo halinde alkış tutarak Sargın ve Kutlu'ya destek verdikleri gözlendi. Marksist sol ana akımını arıyor tç Politika Servisi Türkiye Birleşik Komünist Partisi'nin (TBKP) "yasallasma" karan alması ve bütün Marksistlere birleşme çağnsı yapmasına ilişkin Doç. Dr. Haluk Gerger, Soyalist Birlik Dergisi Yazı Kurulu Üyesi Necmi Demir, Gelenek Dergisi'nden Metin Çulhaoglu ve Süreç Yayıncüık yönetırilerinden Sibel Özbndun'un değerlendirmeleri şöyle: Haluk Gerger Ulkemizde sosyalizmin önündeki çok büyük işlev ve olanaklar, tek tek hareketlerin, gmplann, örgütlerin çok yönlü yetersizliklerıyle birleşince Marksist solun en geniş yasal birliği kendini dayatıyor, ne var ki yasaların gerekleriyle tavırlann çakışması her zaman kolayca gerçekleşemiyor. Marksizm, bir bilimsel yöntem olarak Öznel ile nesneün uyumunu sağlayabilen etkin Get|er Demir MARKSİSTLERİN 'BİRLİK' TARTIŞMASI G e r g e r Marksizm etkin bir kılavuzdur, ama sihirli bir değnek değildir. D e m i r Sosyal demokratik kimlik arayışı yankısım ANAP'ta bulmaktadır. sı, uyumlu haie gelmesi demektir ve zedelenmemeiidir. Birlik madalyonunun öteki yüzü olan yasallaşma ise bana göre mecburiyetin bir "biçimsel" aşamasıdır. "Aşama" olarak daha ileri bir konumu ifade eder, ama "tarihsd a|iriık" toplumsal gereksinimlerden, tarihsel hakhlıktan ve ödenmiş bedellerden kaynaklanan meşruiyetindir. Toplumsal meşruiyeti ortakla$a kazanma konumunda olan solun onun biçimsel, ÇnlhaogİH Marksist sol, kendi gelişim sürecinin ileri bir etabındadır. ö z b o d n n Taviz vermeye başladığıruz zaman, nerede biteceği belli olmaz. girişimleri de keskin retoriğin suçlayıcı dışlayncılığını da birlik meşruiyet yasalhk örgüsünü zedeleyici buluyorum. Metin Çulhaoğlo Bugün Marksist kadrolann bir bölümü, sosyalizmin dünyada yaşadığı süreçlerden hareketle bazı "mutlak haldkat'Meri keşfetmenin keyfini yaşıyor. Gruplann öznel birikimlerine göre biçimlenen bu hakikatlerden bir kısmı birlikçi bir işlev görurken, diğer kısmı tersine grupları birbirinden uzaklaştınyor. Netlik için önce bu sendromun aşılması gerekiyor. lkinci bir nokta da şu: Marksist sol, kendi gelişim sürecinin ileri bir etabındadır; ama bu ileri etabın da bir çocukluk evresi vardır ve sol da bugün bunu yaşamaktadır. Çocukluk evresi demek, adı üstünde, bazı şeyleri "tutturmak" demektir. Bu anlamda gruplann bugün tutturduklanna bakıhrsa, geniş kapsamlı bir örgütsei birlikten söz etmek için henüz erkendir. TBKP'nin konumu ise bu iki zorlaştıncı olgudan ikisi açısından da uç bir örnek oluşrurmaktır. Bugün bırakın birliğin kendisini, anlamlı bir birlik tartışması için bile konumunu en çok değiştirmesi gereken gruplardan biri TBKP'dir. TBKP, ideolojik konumuna yakınlık duyan aydınlara kadrolarıyla, kadrolarını önemsemeyenlere ise ideolojik konumuyla uzak düşen bir açmaz içindedir. Türkiye solunda hiç kuşkusuz TBKP kadrolanrun da bir yeri vardır, olacaktır. Ama "birlik" denilen sürecin öncüsü ya da odağı olarak değil. Sibd Özbudun TBKP bir süredir Turkiye'nin demokratikleşmesi sürecini kendi yasallasma sorununa indirgeyen bir tutum içindedir. Nitekim son çıkışımn ardındaki mesaj da bu. Bence yanıltıcı bir mesaj. Egemen sınıf temsilcileri ve yöneticilerle pazarlıklar sonucu elde edilen bir yasalhk ne Türkiye'ye gercek anlamda bir demokratikleşme ne de TBKP'ye Turkiye'nin devrimcüeri gözünde bir meşruiyet sağlayacaktır. Olsa olsa, bir zamanlar devrimci güçleri suçlamada sıkça kullanmaktan kaçınmadığı "resmi parti" hüviyetini verecektir bu partiye. Bir kere taviz vermeye başladığıruz zaman, bunun nerede biteceği belli olmaz; nitekim daha parti legale çıkmadan burjuvazinin temsilcileri isteklerini sıralamaya başlamışlardır bile. Bence Turkiye'yi demokratikleştirecek olan süreç, emekçi sımfların bagımsız siyasetini ulkenin geleceğini belirleyici kılma mücadelesidir. Uzlaşmaa ve legalist konumuyla TBKP iste bu mücadeleye sırtıru dönmuştür. Necmi Demir Türkiye'de Marksist hareketin birlik arayışı bir gerçek. Kanımca bugün Marksist sol ana akımını arıyor. Birikimi, imkânlan ve potansiyeli açısından ben bu hedefin gerçekçi olduğunu düşünüyorum. TBKP ise devrimci sosyalist bir birlik ihtiyacından farklı olarak progranundan son açıklamalanna kadar verdiği mesajlarla kendisine düzen içinde bir yer aradığı izlenimini veriyor. Hem de kaderini diğer soldan ayırdığımn altım cizmeye özel bir özen göstererek. TBKP yöneticileri bir gazeteye verdikleri demeçte, "Bugıine kadar zıtlanB çabşmasuıdaıı medet umuyoniuk. Şimdi karsıtlann biriiğine iaanıyornz" diyorlar. TBKP'nin merkez hattı ile Marksist hareketin hattı arasındaki fark her şey bir yana tarihi bir farktır ve sosyal demokratlarla Marksistler arasındaki ayrıma tekabül eder. Sosyal demokratik kimlik arayışı öyle bir savrulmaya yol açmıştır ki yankısım ANAP'ta bulmaktadır. Berlin duvarının altından sosyal demokratlaşarak ve belleksizleşerek çıkmaya çahşmak bir kurtuluş değil, kaçıştır. Türkiye Marksist hareketinin birlik arayışı ülkemizin devrimci dinamiklerine dayanan bir arayıştır. Burjuvazi ise AT projesine soldan bir aksesuar arıyor. İkisi arasındaki temel fark şu veya bu nedenle gözden kaçınlamaz. Bir dergiye daha toplatma • tstanbul Haber Servisi Devrimci Gençlik Dergisi'nin son sayısı da DGM tarafından toplatıldı. Derginin, "KUrt halkına yönelik baskı, katliam politikası ve görevlerimiz" başlıklı yazıda bölücülük propagandası yapıldığı iddiasıyla toplatıldığı bildirildi. Devrimci Gençlik Dergisi sahibi Gulten Demir toplatma karannı eleştirdi. İnsan Haklan Ödülleri ; • ANKARA (ANKA) Ankara Tabip Odası'mn (ATO), geçen yılı geçirdiği bir trank kazası sonucu ölen Dr. Cengiz Kılıç'ın anısını yaşatmak üzere koyduğu İnsan Hakları Ödülleri'nin sahipleri belli oldu. ATO Yönetim Kurulu, Dr. Cengiz Kılıç İnsan Hakları ödülleri'nin Hacettepe Üniversitesi Hematoloji Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Korkut Özerkan'la, Nevşehir Cezaevi Hekimi Dr. Murat Çobanoğlu'na verilraesini kararlaştırdı. Prof. Ozerkan. ömür boyu hapse mahkum lösemili (kan kanserli) Hamdullah Erbil'in hastanede tedavi edilmesi yönünde çaba göstermesinden dolayı ödüllendirildi. Prof. Özerkan, Erbil'in Türkiye'de bulunduğu sırada cezaevinde tedavi edilmesini isteyen hekimlerin raporuna karşın, tedavinin hastanede gerçekleştirilmesini sağlamıştı. bir kılavuzdur, ama sihirli bir büyü de değildir. Nesnelde "açılacak bir kapı", öznelde de "kapıyı açma iradesi" var olacak ki "anahtar"ın ışlevi olabilsin. Nesnele uyum, bilimle mücehhes olduğunda dahi, sadece tek başına bireyler için değil, "kolektivite" yani poh'tik kadrolar açısından da kolay, hele otonıatik hiç değildir. lşte birlik arayışı yasamın gerekleriyle sosyalist birey ve politik kadrolann davranışlannın çakışma ama son derecede önemli uzantısı olan yasallaşmayı da en geniş bir bütün halinde aynı çatı altında elde etmeye çahşması gerekir. Sosyalist solun en anlamlı birlikteh'ği toplumsal meşruiyetin kazanılması sureci içinde zaten ölüdur; bir sonraki aşama olan yasallaşma savaşımında da, en azından zedelenmemeiidir. Dolayısıyla birliği ve yasalhğı niyet ne olursa olsun var olan bir yapıya iltihak olarak çağrıştıracak TBMM personeli de sözleşmeli • ANKARA (Cumhuriyel Bürosu) TBMM personeli de sözleşmeli oluyor. TBMM Başkanlığı'na sunulan vc yılbaşından önce çıkarılması amaçlanan yasa önerisi uyannca, TBMM'de çalışacak sözleşmeli personelin üCTetleri başkanlık divanınca belirlenecek. Sözleşmeli personel için TBMM genel sekreter, genel sekreter yardımcısı, başkanlık özel müşaviri, başkanlık hukuk müşaviri, daire başkanı, mudür, müdür yardımcısı, uzman ve raportör kadrolan karşılık gösterilecek. Erdal Talıı yargılandı • İSTANBUL (AA) Bir süre önce yurtdışından dönen Erdal Talu, Barış Derneği ve Türkiye Birleşik Komünist Partisi (TBKP) yöneticisi olduğu gerekçesiyle yargılandı. Istanbul 2 Numaralı DGM'de, daha önce iki mahkemece görevsizlik karan verilen iki ayrı davadan yargılanan Erdal Talu hakkında savcı, 15 yıla kadar hapis cezası talep etti. insan haklan etkinlikleri • tstanbul Haber Servisi Dünya İnsan Haklan günü nedeniyle Tutuklu ve Hükümlu Aileleri Yardımlaşma Derneği'nin (TAYAD) düzenlediği "insan haklan sempozyumları"ndan sonuncusu dün yapıldı. Sempozyumun açılışında konuşan TAYAD Fahri Başkanı Mustafa Eryüksel, derneğin 17 arahkta Şişli Abidei Hürriyet Alanı'nda yapmak istediği mitingin valilikçe yasaklanrnasını kınadı ve "İnsan haklannın tanıtımı yönündeki tüm etkinliklerimizin valilikçe enellenmesi 'insan haklarını savunuyorum' diyen iktidann ikiyüzlülüğünü açıkça sergilemektedir" dedi. SİGORTACIUK GÜVEN İSİDİR YILDIR! GÜVEN SİGORTA, 1924'de Cumhuriyetimiz ile birlikte doğdu, Milli sigortacıhğımızın ilk temel taşlarından biri oldu ve Cumhuriyetimiz ile birlikte gelişip büyüdü... Türk Sigortacılığının gelişmesinde ilk sağlam adımları atan GÜVEN SİGORTA 65 yıl süre ile Türk insanının kötü günlerinde yanında oldu, geleceğe güvenle bakmasını sağladı... Türk Sigorta sektörüne sarsılmaz bir GÜVEN duygusu, değişmez bir GÜVEN gerçeği kazandırdı, gelişmesine yardımcı oldu... Halkımız 65 yıldır GÜVEN SİGORTA ile beraber yaşadı ve daha nice yıllar beraber yaşayacak... Türk insanına...emeğine...varlıklarına 65 yıldır kattığı değerler ile başarılarında halkımızdan güç aldı, sizlerle mutlu oldu. Personeli, Acentaları ve Eksperleri ile GÜVEN AİLESİNDEN Türk halkına teşekkürler, saygılar, güvenli yaşamlar. "Kayıp nıüdür" açıklaması • ANKARA (Cumhuriyel Bürosu) Makine Kimya Endüstrisi Kurumu (MKE) Genel Müdürü Adnan tğnebekçili, genel müdürluğe bağlı Makine Sanayii Müessesesi Müdürü Burhan Esen'in, bir süredir psikolojik sorunlarınm bulunduğunu ve sağlık nedeniyle izinli olduğu sırada ortadan kaybolduğunu söyledi. Jandarnıaya ateş açıldı • MARDİN (Cumhuriyet) Mardin'in Ömerli ilçesine bağlı Gürağaç köyü yakınlarmda devriye gezen jandannalara, PKK'lı oldukları sanılan silahlı saldırganlarca ateş açıldı. Olayda bir uzatmah çavuş ile üç er yaralandı. Gurağaç köyu yakınlarmda saat 20.00 sıralannda meydana gelen olayda yaralananlann uzatmah çavuş Bayram Gürsoy ve erler Yusuf Bingöl, Ibrahim Çeltik ile Mustafa Yiğit oldukları bildirildi. Öğrenim kredisi • ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Yüksek öğrenim Kredi ve Yurtlar Kurumu'ndan 19891990 öğretim yıh için öğrenim ve harç kredisi almaya hak kazananlar belli oldu. Üniversitelerde ilan edilen listelerden krediye hak kazandığım öğrenen öğrencilerin, 5 Ocak 199O'a kadar taahhüt ve kefalet senetlerini hazırlayarak, Kredi ve Yurtlar Kurumu Genel Müdürlüğü'ne iletmeleri istendi. Subayların beklenıe süresi • ANKARA (AA) 926 sayılı Türk Silahh Kuvvetleri Personel Kanunu'nun bazı maddelerinde yapılan değişiklikle subayların rütbelerinde bekleme süreleri yeniden belirlendi. Resmi Gazete'nin dünkü sayısmda yayımlanan kanuna göre asteğmenlikte bir yıl, teğmenlik ve yarbaylıkta 3 yıl, tuğgeneraltuğamirailikte 4 yıl olan bekleme süreleri aynen korundu. usteğmenlik bekleme süresi 3 yıldan 6 yıla çıkarılırken, 9 yıl olan yuzbaşıhk bekleme süresi 6 yıla indirildi. Binbaşıhk ve albayhk bekleme süresi 6'şar yıldan 5'er yıla, tümgeneraltümamiral, korgeneralkoramiral ve organeraloramiral rütbelerindeki 4'er yıllık bekleme süresi de 3'er yıla düşüruldü. GÜVEN SİGORTA "Sigortacılık Güven İşidir." StRECEK