Katalog

CUMHURİYET/6 Suçlular çocuk, cezalar büyük Suçlu çocuklar ALÎ TEVFtK BERBER GÜNDÜZ ÎMŞİR DİZİRÖPORTAJ 28 KASIM 1989 Çocuklarımız nelerden yargılanıyor? Çocuklann yargılandıkları ve hapis cezasına çarptınldıklan suçlann arasında, komünizm propagandası yapmak, çikolata çalmak, silahh gasp, ırza geçmek de yer ahyor. İçinde 100 bin potansiyel suçlu çocuk banndıran toplumumuzda geleceğin teminatı çocuklarımız hangi suçlardan yargılamyorlar ve ne kadar hapis cezalanna çarptırılıyorlar? Bu konuya ışık tutması açısından bir kaç örnek sıralayalım sizlere: Y.ö. (13) Pankart asmak ve komünizm propagandası yapmaktan Kayseri DGM'ds yargılandı. Yaklaşık iki yıl süren yargılama sonucunda 24 ay ağır hapis cezasına çarptınldı. Y.öînün bu cezası Yargıtay'ca bozuldu ve yeniden yargılanmasına başlandı. E.O. (16) Server TanUU'nin "Nasıl Bir Demokrasi İstiyonız" adlı kitabını okuduğu gerekçesiyle okuldan uzaklaştınldı. Ardından hakkında Ankara Elmadağ Sulh Ceza Mahkemesi'nde TCK'nın 526. maddesine aykın davranmaktan 6 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı. Yargılanması sürüyor. Ö.K. (12) ve R ö . (13) 1987 yılında çikolata çalmaktan tutuklandılar. Ikj ay tutuklu kaldılar. Şişli 3. Asliye Ceza Mahkemesi'nde TCK'nın 493. maddesine aykın davranmaktan 8 yıla kadar hapisleri istendi. M.K. (15), t.K. (13) tki kardeş çikolata, has cezaevlerinin kiiçüklere ait bolümünde banndınlırlar. Bu da bir başka sorun. Çünkü yalmzca 4 tslahevi bulunduğundan suçlu çocuklann çogu buyüklere ait cezae>lerinin subyan koguslannda yine bilgisiz ve yetersiz gardiyanlann, yetkililerin elinde kalıyor." Clkemizde şu an 3 bin kadar tutuklu ya da hükümlü çocuk bulunuyor. Bunlann büyük çoğunluğunun banndınldığı, daha doğrusu "topluma kazandınlmasına özd olarak önem verildigi" Ankara, lzmir, Elazığ ve Sinop ıslahevlerinin durumlari ise çoğu kez basına da yansıdığı gibi .bu amacı gerçekleştirebilmekten çok uzakta. Çocuklann topluma kazandırılmasında en önemli etkiyi yapabilecek eğitim olanakları yalmzca ilk ve orta düzeyde, o da sıradan bir şekilde sağlanabiliyor. Bu çocuklar çocukluklannı yaşamaktan uzak, cezaevlerinde kurulan marangozhanelerde, ufak imalathanelerde, halı tezgâhlannda calıştınldıkları belirtiliyor. Ilgililer bu konuda yapılması gerekeni iyileştirmenin yanında daha çok eğitim ve ıslahevlerinin sayısını arttırmak olarak dile getiriyorlar. para ve sigara çalmaktan lstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi'nde tutuklu olarak yargılandılar. Yargılama sonucunda suçlu bulunarak, 3'er ay lO'ar gün hapis cezasına çarptırıldüar. M.K. (16), Î.K. (15), A.Y. (13) Ekmek bıçağıyla yaşıtlan Halil Yagcı'nın sattığı telefon jetonlarını "silahla gasp etmekten" suçlandılar. 20'şer yıl hapisleri istenen bu çocuklardan M.K. ve l.K. kardeşler tstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi'nde, A.Y. ise yaşı 15'in altında olması nedeniyle Çocuk Mahkemesi'nde yargılandı. Y.E. (13) 7 yaşındaki erkek arkadaşının ırzına geçmekten TCK'nın 414. maddesi uyannca 10 yıla kadar hapis istemiyle yargılanıyor. YJL. tstanbul Çocuk Mahkemesi'nde yargılanan ilk çocuk tutuklu oldu. B.E. (15) Komşusu Nazike Atlay'ı öldürmekten tstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılandı. tki yıl süren yargılama sonucunda suçlu bulunarak 16 yıl 8 ay ağır hapse mahkum edildi. O.O. (13), O.A. (13), A.C. (13) Okul duvarlanna yasadışı bir örgüt adı yazdıklan gerekçesiyle yakalandılar. Denizli Sulh Ceza Mahkemesi'nde 2'şer yıl hapis istemiyle yargılanmaları sürüyor. bütünlüğüne yönelik suçlara bakan devlet güvenlik mahkemelerinde yargılamyorlar. Çocukluklannı göz önünde bulundurarak özel mahkemeler kurduğumuz 18 yaş altı çocuklann siyasi bir suç söz konusu olduğunda çocuklukları unutuluyor. tstanbul Çocuk Mahkemesi Başkanı Kenan Aysan, bunun nedenini çocuk mahkemelerinin yasada 1115 yaş grubuna giren çocuklann işledikleri " g e o H " suçlara bakabileceğinin belirtildiğini anlatarak açıklıyor. Siyasi suç, özel suç sayıldığından, bu tür suçlamalarla yargılanan çocuklar, kendileri için kurulmuş özel çocuk mahkemeleri yerine yine özel nitelikte olan DGM'lerde yargılamyorlar. Çocuklukları göz önünde bulundurularak özel mahkemeler kurulan 18 yaşından küçük suçluların, siyasi bir suç söz konusu olduğunda çocuklukları unutuluyor. Birçok çocuk, yaşı küçük olsa dahi herhangi bir yasadışı örgütle ilişkisi olduğu ya da duvarlara siyasi içerikîi yazı yazdığı, marş söylediği savlanyla devletin bütunlüğüne yönelik suçlara bakan DGM'de yargılanıyor. Yaklaşık 100 bin potansiyel suçlu çocuğun bulunduğu ülkemizde, gerekli kurumlann henüz oluşturulmamasının sıkıntısı çekiliyor. 2 "Suçlu çocuk yoktnr, suça itilmiş cocak vardır." Bu cümlede anlatılmak istenen gerçek, suçlu çocuklar konusunda ilgili ve yetkili hemen herkesin ortak yargısını dile getiriyor. "Peki çocnklan suça iten nedir" sorusunun yanıü ise, çocuğun ailesinden başlayarak yakın çevresinde, toplumun değer yargılannda, sosyal ilişkilerde ve tüm bu etkenlerin çocuğa neler kazandırabildiğinde aranıyor. Kısaca çocuğun suç işlemesinde, suça yönelmesinde başta yöneticiler olmak üzere tüm toplumun sorumlu olduğuna inanıhyor. Onun için de suç işlenmeden ya da işlendiktan sonra özel uygulamalara tabi tutuluyorlar çocuk suçlular. Bugün Batı ülkelerinde çocuklar aile ortamında, okul çağında daha suça yönelmeden düzenli testlerle kontrol ediliyor. Bu testlerde çocukta suça yönelmeye yatkın bulgulara rastlanması durumunda hemen özel eğitim programlanna sokuluyorlar. Olumsuz gelişmeler eğitimle daha suç oluşmadan ortadan kaldınlmaya çalışıhyor. Tüm bunlara karşın çocuk suç işlemişse, çocuğun topluma tekrar kazandınlmasının yollannı tıkayacak tüm davranışlardan özenle kaçırulıyor. Çocuk, çocuk psikolojisi, sosyolojisi konulannda eğitim görmüş uzman kişilerce sorgulanıyor Hükümrü ya da tutuklu çocuklannıa banndınldıgı, daha doğrusu topluma kazandınlmasına önem verildigi Ankara, tzmir, Elazığ ve Sinop ıslahevlerinin durnmu, bu ımacı gerçekleştirebilmekten oldukça uzakta. özel mahkemelerde yargılanıyor, eğer cezaevine gönderilmek gerekiyorsa, bir iki hafta süreyle özel testlerden geçirilerek ilgi ve yetenekleri saptanıyor. Ve tamamıyla özel koşullarda faaliyet gösteren ıslahevlerinde topluma kazandınlması için gerekli tüm eğitim olanakları kullanılıyor. Çocuk, ıslahevlerinden çıkması durumunda da uzmanlar tarafından uzunca bir süre izleniyor. Yaklaşık 100 bin potansiyel suçlu çocuğun bulunduğu ülkemizde ise bu konuda henüz gerekli kurumları oluşturamamarun sıkıntısı çekiliyor. Ülkemizde 2253 sayıü Çocuk Mahkemeleri Kurulusu, Görev ve Yargüama Usulleri Hakkında Kanunun 1979 yılında yürürlttğe girmesınden 8 yıl sonra yalnız 4 ilimizde birer çocuk mahkemeleri kurulabildi. Istanbul, Ankara, Izmir ve Trabzon'da kurulan bu özel mahkemelerde, ağır ceza gerektiren suçları işlemiş 1115 ya$ grubundaki çocuklann yargüarunasına başlandı. Ancak kısa bir süre sonra bu mahkemelerin kapsamma sulh ve asliye ceza mahkemelerinde yargılanan U15 yaş grubundaki çocuklar da dahil edildi. Ancak bu durum tek heyetli mahkemelerin iş yükünün artmasına yol açtığı gibi, suçlu çocuklar üzerinde yeterince inceleme, arastırma yapüamadan yargılamalann sürdürülmesi sakıncasını da beraberinde getirdi. Yalmzca il yargı sımrlan içinde görev yapan bu mahkemelerden tstanbul Çocuk Mahkemesi'nde şu an 1530 dava dosyası bulunmakta. Mahkeme Başkanı M. Kenan Aysan, 1989 yılında mahkemelerine gelen dosya sayısının 1359 olduğunu, 978 dosyanın ise 1988 yılından devrolunduğunu beürtiyor. Tüm bu yoğunluğa karşın 1989 yılında 807 dava sonuçlandırılmış. Kenan Aysan'ın en önemli yakınması fazla iş yoğunluğu. Haftada 3 gün yapılan duruşmalarda günde yaklaşık 30 dosyaya baktıklannı söylüyor. Görüştüğümüzde masası 15 yaşın altında çocuklann yargılandığı dava dosyalanyla dolu olan Kenan Aysan, genelde suç işlemede artış görülen lstanbul'da bir mahkemenin görev yapmasının yetersiz olduğunu belirterek, "En az bir mahkeme daha ktırnlmalı. Biz iş yogunlugu nedeniyle dosyalar üzerinde yelerince incelemede bulunmakta zorianıyoruz. Psikologlanmız, pedagoglannuz, sosyal hizmet uzmanlanmız mahkemeye gelen tüm suçlu çocuklarla ilgilenmeleri, onlann çevrelerini ya da sorunlannı bilimsel oUrak araştınp bize rapor sunmalan olanaksız dnrurada. Ancak tutuklu çocuklarla cezaevine gidip konusabiliyorlar. Bir de durumları çok özel olan çocuklarla ilgilenebiliyoriar" diyor. Yalmzca tstanbul yargı çevresi içindeki 1115 yaş arasındaki çocuk suçlulara baktıklannı, buna karşın suçlu çocuk sayısında giderek bir artış olduğunu anlatan Aysan, görülmekte olan 1530 dava dosyasında yaklaşık 3 bin çocuğun yargılandığını vurguluyor. Aysan'dan edindiğimiz bilgiye göre, 2253 sayılı Çocuk Mahkemelerinin Kurulusu Görev ve Yargılama Usulleri Hakkında Kanun'da 2 Mart 1988 tarihinde yapılan bir değişiklikle aşağı sımrı 3 yılı aşmayan suçlarda çocuklann artık tutuklanmalanna karar verilmiyor. Bu değişiklik de ona göre olumlu bir gelişme. Fakat yeterli de degil. lvedilikle uzman ve mahkeme sayısının arttınlması gerekiyor. Aysan, "çocuk suçluiannın yargdanmasında görülen başka soranlar nelerdir?" sorumuzu ise şöyle yanıtlıyor: "Öncelikle çocuğun bir suç işlemesi durumunda onu bu konuda özel bir eğitim almayan emniyet güçleri sorguluyor. Çocuklar daha sonra savcılıga getiriliyor. Oradan da bize yollamyor. Ama bize gelinceye kadar çocuğun dunımunu bilimsel olarak anla>acak, onun psikolojik yapısını göz önünde bulunduracak yeterlilikten uzak, bilgisiz kişilerie yüzyüze kalıyor. Onun için çocuk daha başlangıçla uzman kişilerin eline bırakılmalı. Aynca, yetersiz çocuk mahkemelerinin janında, ülkemizde yine 4 tane ıslahevi bulunmakta. Yasa çocuklann tutukianma ve yargılanma süresinde ıslahevlerinde banndınlması gerekligini söylüyor. Ama yoksa diyor, büyüklere Ilgililer ise çocuk mahkemelerinde neden yalmzca 1115 yaş sımrlaması getirildiğini an I latmakta zorlanıyorlar. Bu konuda bilimsd ^ çalışmalar yaprruş kişiler, Medeni Kanun'umuzda çocuk sayılan, hatta suç işleyen çocuklar oranında yüzde 80 gibi büyük bir bölümü kapsayan 1518 yaş grubu çocuk suçlulann yine sivil mahkemelerde yargılanmasmın büyük Çocuk suçlulan konusunda değinmeden ge bir yanlışlık olduğunu vurguluyorlar. Onlaçemeyeceğimiz bir başka sorun ise, "siyasi ço ra göre bu yaş grubu çocuk suçluların da çocuklar." Son günlerde birçok çocuk yaşı kü cuk mahkemelerinde yargılanmalarında büçük olsa dahi herhangi bir yasadışı örgütle iliş yük yararlar bulunuyor. kisi olduğu ya da duvarlara siyasi içerikîi yazı yazdığı, marş söylediği savlanyla devletin SVRECEK Cumhuriyet CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ YIL SONU KİTAP SÖLENİ 15 Kasım31 Aralık ÖLÜM 31 Aralık 1989'a kadar kitapalacakbütünüyelerimizedeğerlikitaparmağanlanveriyoruz. 100 seçkin yayınevinin 5000 kitabı içinden istediğinizi alabilirsiniz. SeçiminLzi yeni Genel Katalog'dan Ve son Çerçeve'lerden yapacaksınız. En az 25.000 TL.'hk kitap alan tüm üyeler, her zamanki C.K.K. indirimlerine ek olarak dünya ve Türk edebiyatmdan seçecçğimiz yılbaşı armağan paketlerine hak kazanacak. O, milyonlann milyonda biriydi O, bir sıra neferiydi Sendikamızın teşkilatlandırma sekreteri Ahmet Kaspar, ilk görevine gittiği Oltu'da geçirdiği trafik kazası sonucu hayatını yitirdi. Ailesine, dostlanna, yakınlarına ve işçi sınıfına başsağlığı dileriz. AHMET KASPAR YOK'ün planı tutmadı MERİH AK İZMİR YÖK, kurulduğundan bu yana izlediği "çok alıp hızb mezun etme" politikasından bu yıl tıp fakülteleri için vazgeçti. Tıp fakültelerine alınan öğrenci sayısında geçen yıllara oranla büyük düşüşler olduğu gözlenirken, sorurılar da çığ gibi büyümeye devam ediyor. Özellikle Gaziantep ve tnönü Üniversiteleri'nde iki yıl önce öğrenirne açılan tıp fakültelerinde hâlâ birer öğretirn görevlisinin bulunması ise dikkat çekid.Doktor gereksınımi nedeniyle, çok öğrenci alıp daha fazla doktor mezun etmeyi planlayan YÖK'ün planı tutmadı. YÖK tarafından yapılan bir açıklamada, üp fakültelerinden yılda 5 bin mezun verildigi takdirde Tiirkiye'nin 10 yıl içinde doktor ihtiyacının çözümlenmesi planJanrruştı. Bunun üzerine özellikle 1981 yılından sonra tıp fakültelerine alınan 0§> renci sayılarında büytlk artıslar meydana geldi. 1975 yılında tıp fakültelerine bin 890 öğrenci alı| nırken bu sayı 1980 yılında 2 bin 350'ye, 1981 yjlmda 3 bin 135'e, 1983 yıhnda ise 5 bin 473'e yükseldi. Eğitim düzeyindeki dusüş, YÖK döneminin ilk mezunlarında kendini gösterdi. öğrenci sayısındaki büyükpatlamalara rağroen, öğretim Uyesi sayısının arttırılamaması, gerekli araç ve gerecin sağlanamaması, eğitim ve laboratuvar binalarının yetersiz kalışı pek çok kurum tarafından da eleştirildi. Bu konuda en büyük tepkiyi gösterenlerin başında Türk Tabfpler Birliği geldi. YÖK'ü gecekondu fakülteleri kurmakla suçlayan Türk Tabipler Birliği Başkanı Prof. Dr. Nnsret Ftsek, özellikle doğu bolgelerinde mantar gibi biten tıp fakültelerinden şikâyetçi. Türkiye'de üniversite mezunu oranının Avrupa'dan düşük olmasından ötürü, ürüversitelere fazla öğrenci alındjğıtu belirten Prof. Dr. Nusret Fişek, " O , orana yetiş«bUmek için tıp fakültelerinc de fazla ögrenci almak lazımmış. Bunun aslına bakarsanız sorumsuzlyktan ba$ka bir şey degildir. Fazla ögreod az ögretim elemanı ile ne kadar sagbkb eğitim verebUirsiniz? Bunun düşünolmesi laznn. Tıp fakülteleri teorigjn yanında uygulama yönü ağır basan bir egitimdir. Bir bastanın başına 20 öğrenci gotâremezsiniz. Bir hastayı da yirmi kifl mıncıklamaz. İşte en bö Tıp fakültelerinden yılda 5 bin mezun verildigi takdirde, 10 yıl içinde doktor açığımn kapatılacağı planlanmıştı. Ancak YÖK, "Çok alıp hızh mezun etme" pohtikasmdan bu yıl tıp fakülteleri içinvazgeçti. yiik sorun bu. Türkiye daha fazla doktora degil, kaliteli doktora ibtiyaç duyuyor. Mevcut tıp fakültelerinin alacagı öğrenci sayısı bin 250'yi gecmemeli. Bir de son yıllarda mantar gibi ürcyen gecekondu fakülteleri var. Hocas yok, aleti yok, binası yok, ama öğrencisi çok. En bnsit öne# Dicle Üniversitesi Tıp Faknltesi asistanlık sınavım Diyarbakır'daa bir kişi bile kazanamadı. Bn •« verflen eğitim? Buyuk bir soraMsozluk bu" dedi. 23 üniversitede bulunan tıp fakültelerinin sorunlan ise oldukça fazla. öğrenci sayısında bu yıl büyük düşüşlere karşın, halen eğjtimde bulunan tıp fakültelerinde eğitim düzeyi oldukça düstü. ö ğ retim elemanı sorunu, bina sorunu, eğitim sorununu büyük ölçflde yaşayan fakültelerin başında İnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi geliyor. Tıp fakültesinde 70 öğrenci eğitim görmeye çalışırken, kadrolu olarak sadece bir öğretim görevlisinin bulunması ise dikkat çekici. tnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Sebabattin Usln, eğitimlerirü fen fakültesi içinde kendilerine aynlan yerde sürdürmeye çalıştıklannı söyledi. Prof. Dr. Uslu, " h k yıl temei derslerimiz olan fizik, kimya ve biyolojiyi ögrencilerimiz fen fakültesinde diğer ogrencilerle birlikte aidı. Bu yıl da 44 ögread alındı. tkinci sınıfa geçen 34 ögrencuniz ise Ankara, Erzmnm ve Elaag'dan gelen misafır ögretim eiemanlanndan ders aiacak. Laboratuvar çauşmalanmız Itm fakültesi laboratnvarlanııda yapılmaktadır" diye konuştu. tnönü Üniversitesi Tıp Fakültesi şu an eğitimini diğer fakültelerin binalarında yapıyor. Bunun yanında öğretim elemanı sorunu da bu fakültelerde büyük boyutiarda. YÖK'ün hiçbir altyapı çalışması yapmadan doğu bölgelerinde tıp fakültesi açması ve öğrenimi sürdürmesi büyük sorumsuzluk olarak değerlendiriliyor. öğretim üyelerinin kariyerlerini düşünerek doğu üniversitelerine gitmemesi batıda yığılmalara neden oluyor. Ancak YÖK'ün bu yıl öğrenci sayısında büyük düşüş göstermesi tıp fakültelerinde beürli bir iyileşmenin işareti olarak nitelendirildi. Geçen öğretim yılında tıp fakültelerine alınan öğrenci sayısı S bin 48 iken, bu sayı bu yıl 3 bin 554'e düşrü. D 25.00050.000TL.'hk siparişlerde 17.000TL.'hk kitap D 51.000100.000TL.'hk siparişlerde 31.000TL.'lık kitap O 100.000TL'dan büyük siparişlerde49.000 TL.'hk kitap Üyelerimiz bu şölenden postayla, Merkez Sergi Salonumuzda ve temsilciliklerimizde yararlanabilirler. Yurtdışı üyelerimiz ancak 100.000. TL.'nm üzerinde siparişlerde yararlanabileceklerdir. 1D C.K.K.'nın No'luaktif üyesiyim. Sipariş listem ve karşılığı olan TL. 'nin posta çeki fotokopisi ektedir. Kitaplanmı ve armağanlarımı gönderin. 2D C.K.K.'nın No'lu üyesiydim.Üyelikyenilemebedeli olan 10.000TL.'nin/30 DM.'nin posta çeki / banka makbuzu fotolcopisi ektedir. Yeni geçerli kimlik kartımı, Genel Katalog'u, Çerçeve'yi gönderin. Sipariş vereceğim. 3D C.K.K.'yaüye olmak istiyorum. Üyelik giriş ödentisi olan 15.000 TL. /40 DM.'nin posta çeki/ banka makbuzu fotokopisi ektedir. Kimlik kartımı, Genel Katalog'u, ayük Çerçeve'yi gönderin. Sipariş vereceğim. 4D Aşağıda adı, soyadı, adresi yazıh yakınımı C.K.K.'ya üye yapmak istiyorum. 15.000 TL.'nin posta çeki / banka makbuzu fotokopisi ektedir. Kimlik kartını, Genel Katalog'u, aylık Çerçeve'yi gönderin. (Hesap bu kişinin adına açılacaktır.) İNDtRJM ORANLARI TL. 2550 bin tstanbul Sergi Yurtiçi(PTT*fle) Yurtdışı Temsilcilikler TL. TL. 50100 bin lOObinden yukan <Po25 <Fo25 Türkocağı Cad. 3941 Cagaloğlu, 34334 lstanbul Tel: 512 05 05 (20 hat) Kitap Kulubu BELEDtYEİŞ SENDİKASI GENEL YÖNETİM KURULÜ Merhume Hatun ve merhura Mahmut Avcı'nın oğlu ve merhume Hurıye ve merhum Murteza Benice'nin damadı, merhum Güueri Atamdemir ve Perran ile Denİ2 Atamdemır'in enişlesi, merhum Adnan Hepgul ve SUreyya Hepgül'ttn dunurü, Zeynep ve Re$at Avcı'nın babası, Gamze Avcı'nın kayınpederi, Yalın Karabey ve Naze ile Can Avcı'nın dedesi, Bürran Avcı'ıun sevgili eşi Zirtal Bsokısı emekli aidiiricriııdcn VEFAT tttm seveolerinden ansızın aynldı. Onu 28 Kasıra 1989 Saiı günü Kızıltoprak Camii'nde kıbnacak ögle namazından sonra ebedi istirahaıgâhına tevdi edecegiz. Ruhu şadolsun. ATIF AVCI AİLESİ VEFATLAR İÇİN Yurt içi, yurt dışi cenaze nakledilir. İlaçlama, malzeme, tabut, bütün işlemler hassasıyetle, süratle yapılır. işletmede ayrıca 18 ambülans mevcuttur. Cenaze ilanlarında, hizmet bedeli alınmaz. İSLAM CENAZE İŞLERİ 147 20 06 140 68 86 OZEL BORA SURUCU KURSU 29. Dönem kayrtlan başlamıştır. OKULÜSKOOAfL3436782 KOZYATAĞI : 362 47 33 MALTffE : 3522121 TARABYA .1620818 ÇAtLAYAN : 1468830 %25 %15 %15 %20 %15 %25 ""0İ5 CUMHURİYET KİTAP KULÜBÜ GİRİŞ FORMU ADI SOYADI: ADRESİ: BANKA HESAP ve PTT ÇEK NO.LARI Banka hesabımız: T.tş Bankası Türbe Şb. HesapNo: 36898/İst. FTTÇekNumaramız: 148784 Frankfurt Hesabımız: T.tş Bankası, KaiserStr.3, D6000 Frankfurt/Main1, KontoNummer: 21005010, Blz: 50230600 Türkocağı Cad. No: 3941,34334 Cağaloğlutstanbul Tel: 512 05 0 5 / 516 T.C. GAZİANTEP 2. ASLÎYE CEZA MAHKEMESt KARAR ÖZETİ Esas No: 1988/946 Karar No: 1989/594 Hâkim: Mehmet Güneş 13489 Kâtip: Bekir tnci Sanık: Veysel Atçeken, lsmail ve Hayriye oğlu, 1966 d.lu. Bursa ili Eğitim Mah. Damla Sokak No.l'de. Suç: Vergi Usul Kanunu'na Muhalefet. Suç tarihi: 1985 ve 1986 yılları arasında. Yukanda açık kimliği yazıh sanık hakkında, mahkemeraize açılan kamu davasımn yapılan açık duruşması sonunda. Sanıgın suçu sabit görulerek fîil ve hareketine uyan 213 sayıh Vergi Usul Kanunu'nun 359/1'inci maddesi gereğince takdiren 3 ay müddetle hapis ve 3 ay müddetle ticaret, meslek ve zanaat icrasından mahrumiyetine, sanığın tevil yollu ikrarı lehine takdiri tahfıf sebebi kabul edildiğinden TCK'nın 59/2'nci maddesi gereğince 1/6 oranında indirilerek 2 ay 15 gün hapis, 2 ay 15 gün ticaret ve sanaat ve meslek icrasından mahrumiyetine, tirajı yüz binin üzerinde olan Ankara, tstanbul ve Iznıir'de yayımlanan bir gazete ile mahalli bir gazetede ilanına, ilan masrafının bilahare saruktan alınmasına karar verildi. 19/9/1989 Basın: 36468 TELEFONU: MESLEĞ1: Bu formdakı bt/gıfen ıçerert yezınız boşvuru \rrme geçecekn ELEMAN ARANIYOR Bilgisayar operatörü olarak yetiştirilrpek üzere, on parmak daktilo bilen, lise mezunu Philipp Soupault 1500 lira (KDV içinde) Üniversite tahsilli piyasa arastırma görevlilerj aranıyor. ŞARLO Sahibinden satılık daireler. Tel.: 524 74 91 Arabayla takas yapılır. Konservatuvar Programıyla Gitar Dersleri KlasikFolkPop 385 50 13 Suadiye SATILIK SEKRETER Kurye olarak görev yapacak lise mezunu genç, dinamik erkek elemanur aranıyor. Tel: 152 61 48 156 04 M 153 11 03