Katalog

Hissedersiniz bir anda, "iyi banka" hep yanınızda... S Cumhuriy 65. Yıl; Sayı: 23148 Kurucusu: Yunus Nadi ni mnhakemc" (yargüamamn gereksızliği) olursa, kendiliğinden Mardin 11 ldare Kurulu'na gidecek. "Lüzumu muhakeme" (yargılamamn gerekliliği) kararı verilirse, bu kez saıuklar kararı 5 gün içinde ll tdare Kurulu'na götürebilecekler. ll ldare Kurulu kararı aleyhine Danıştay'a başvurulamayacak. Sonuçta yargjlamanın gereklüiğine karar verilmesi halinde dosya, suçun niteliğine göre görevli mahkemeye gönderilecek. Soruşturmayı, ban eksiklikleri de gidererek, dün ancak saat 18.00 sıralannda tamamlayan Savcı Mustafa Sağıroğlu, haarladığı fezlekeyi Cizre llçe Idare Kurulu'na sevk etü. Savcı, bu kararın Olağanüstü Hal Bölge Valiliği'nin Kuruluşu'na ilişkin 285 sayüı yasa hükmündeki kararnamenin 4/i maddesi uyarınca verildiğini söyledi. 14 Temmuz 1987 tarihli Resmı Gazete'de yayımlanan bu kararnamenin ilgili maddesinde, "Olağanüstü Hal Bölge Valisi'nin emrinde bulunan güvenlik kuvvetleri hakkında bu görevlerinden otuni Memurin Mubakematı Hakkında Kanuna göre islem yapılır" deniliyot. Cizre Cumhuriyet Savcısı Sağıroğlu, fezlekeyi imzaladıktan sonra kendisine yöneltilen sonılan yanıtlarken basında çıkanlann aksine soruşturmayı oldukça hızlı yürüttüğünü belirterek "Hnknkçular bilir. Bu kadar süre içinde bir soruştnrmanın yapılması oldukça hızlı olarak degerlendirilmelidir. Ancak takdir edilir ki ben bir savcı olarak beyanat vermeye yettdli degilim" demekle yetindi. Savcı Sağıroğlu, Yeşilyurtlu köylülerin şikâyeti uzerine başlattığı soruşturmada altısı güvenlik görevlisi on iki kişinin ifadesini almıştı. Memurlarm görev sırasında ve (Arkası Sa. 8, Sü. 3'te) yi bankadır »AMUKBANK Soruştıırma adunadım Cizre Savcışı, Yeşilyurt'ta 'dışkı yedirme olayı' dosyasını llçe tdare Kurulu'na gönderdi ADANA (Curahuriyel Güney tBeri Börosu) Yeşilyurt köyü halkına "insan dışkısa" yedirilmesi olayını soruşturan Cizre Cumhuriyet Savcısı Mustafa Sagıroglu, dosyayı incelenmek üzere tlçe Idare Kurulu'na gönderdi. Savcı bu kararı, olayın zanlılan olarak gösterilen bir binbaşı, bir astsubay ve beş erin "devlet görevlisi olmalan" nedeniyle aldı. Cizre llçe ldare Kurulu, dava dosyasında yer alan ifadeler ve mevcut deliller üzerinde yapacağı inceleme sonucu ya yargüamanın gerekliliği ya da gereksizliğine karar verecek. Bu karar "me 400 T L . (KDVdMi> 31 Ocak 1989 Salı CtZRE OPERASYONU İşkence kontrolü 20 gün sonraya Cizre Savcılığı 15 gündür gözaltında bulunan sanıklara işkence yapılıp yapılmadığını îespit için tıbbi muayenenin önümüzdeki pazartesi günü yapılacağını bildirdi. CENGİZ MUMAY'm haberi 8. Sayfada Kar yottarı kapattı, kış su borularını dondurdu Haber Merkezi Soğuk ve yağışlı hava, yurdun önetnli bir bölümünü etkisi altında tutmaya devam ediyor. Meteoroloji yetkilüerinden alınan bilgiye göre Erzurum'da dün hava sıcaklıgı sıfjrın altında 32 dereceye kadar diiştü. Hava sıcakhğı, Kars ve Ağrı'da da sıfınn altında 29 derece olarak ölçüldü. Hava sıcakhğının aniden düşmesi, özellikle Doğu Anadolu'da birçok kentin su borularının donmasına neden oldu. Bu yüzden baa kentlerde birçok bölgeye yollannın yüzde 50'sinin acıldığı, kapalı olan 100 su verilemiyor. Bu arada özellikle Doğu Anadolu'da kadar köy yolunda da çahşmalann arahksız şehirlerarası yollar da buzlanma ve karlanma sürdürüldüğü bildirildi. Erzurum, Erzincan ve Kars'ta nedeniyle zaman zaman ulaşıma kaparuyor. elverişsiz hava şartları kara ulaşımırun yanı sıra hava Karayolları Genel Mudurlüğü'ne bağlı ekipler ulaşımıru da etkiledi. Görüş mesafesi 160 metrenin buzlanan ve kapanan yoüann açüması için altına düşen Erzurum'a dün uçak seferleri çalışmalantu sürdürürken, yollara ince toprak ve tuz yapılamadı. Doğu Anadolu'da don ve buzlanma, atılmasına da devam ediliyor. Bu illerde kapanan köy hayatı büyük ölçude etkiliyor. (Fotoğraf. Cumhuriyet) AvukatHurşit Yolgeçen ileeşi Yüksel Yolgeçen korkunç bir cinayete kurban gitti Kuşkulu cinayet Hurşit Yolgeçen Yutee! Yolgeçen Şile yolunda önceki geceyarısı biri boğazı kesilmiş, diğeri boğulmuş biçimde bulunan iki ceset üzerine tstanbul polisi geniş çaplı bir araştırma başlattı. Polis, öldürülen avukat ile eşinin, bir süre önce kaçan dolandıncı Hasan Kaşkavalcı ile ilişkisini saptamaya çalışıyor. Öldürülen çiftin uzun bir süreden beri kayıp olduklan, bundan birkaç gün önce de banka hesaplanndan 100 milyon çektikleri saptandı. öldürüldükten sonra önce bir çarşafa, sonra battaniyeye ve halıya sanldığı, 60 yaşındaki eşi Hursit'in ise boynu kesilip beli kırıldıktan sonra büyük bir valize konulduğu belirlendi. Hurşit Yolgeçen'in (Jolker) yüzünün sağ tarafmın kesildiği, sağ gözünün de ustaca oyulduğu belirtildi. Üzerlerinden kimlik çıkmayan Yolgeçen (Jolker) çifti ceplerinden çıkan çocuklarının fotoğıaflan üzerine tanınabildi. Yetkililer, cinayeün en az dört gün önce işlenmiş olabileceğini belirttiler. Dün öğleden sonra ölenlerin tanınması için Beykoz Devlet Hastanesi'ne gelen Yüksel ve Hurşit Jolker'in oğlu Kurt Jolker, cesetleri "annera ve babam" diyerek tanıdı. Kurt Jolker, babasının içinde bulunduğu valizi, annesinin sanlı olduğu çarşaf, battaniye ve hahyı ise tanıyamadı. Hurşit Jolker'in kızkardeşiyle evli olan avukat Halit Aras, teşhisten çıktıktan sonra baygınlık geçirdi. Bir dönem THY hukuk müşavirliği yaptığı öğrenilen Hurşit Yolgeçen (Jolker) ve Nişantaşı Kız Lisesi'nde tarih öğretmeniyken kısa bir süre önce müstafi sayılan Yüksel Yolgeçen'in (Jolker) çift soyadı taşımalan üzerine araştırma yaptıklarıru belirten bir polis görevlisi, çiftin aynı zamanda çift pasaport sahibi olduklarmı da ileri sürdü. Bu bilgi, Beykoz Cumhuriyet Savcı Yardımcısı Mehmet Yalçın Erdebir tarafından dogrulanmadı. (Arkası Sa. 8, Sü. 6'da) Piyasa karışık Hiseybı Azalp Demirel'in genel başkan seçildiği gün DYP bıttı. Ekonomi, kriz tedirginliğini üstünden atamıyor HALİL NEBtLER ESAT PALA Avukat Hurşit Yolgeçen ve eşi Yüksel Yolgeçen, önceki geceyansı 03.00 sıralarında Şile yolunda biri boğazı kesüerek, diğeri boğularak öldürülmüş biçimde bulundular. Beykoz Cumhuriyet Savcılığı ve tstanbul Emniyet Müdürlüğü Cinayet Masası polisleri, cinayetin dolandıncı Hasan Kaşkavalcı ile ilişkisini araştınyor. Biri "Yolgeçen", diğeri "Jolkec" olmak üzere iki soyadı kullanan kan koca, önceki gece 03.00 sıralarında Şile yolundaki Ömeıli köyünün Kayalıdere ormanlık bölgesinde bir çoban tarafından rastlantı sonucu bulundu. Yüksel Yolgeçen'in (Jolker) boğazı sıkılarak Ozalp DYP'den istifa etti Demirel, Hüseyin Özalp'm istifasıyla ilgili olarak "Kim ne biliyorsa söylesin. 30 sene söylemeyip de şimdi söyleme durumuna gelenlerin bunları niye 30 sene sakladığı merak edilir" dedi. 7. Sayfada Esnaf v e s a n a t k â r Esnaf ve sanatkâr, Halk Bankası'nm kredilerini kullanmamaya başladı. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu Başkanı Hüsamettin Tiyanşan, "Her geçen gün yeni arkadaşlar işsizler ordusuna katüıyor" dedi. Tiyenşan, toplu halde kontak kapama ve kepenk indirme eylemi yapılması için talep geldiğini söyledi, "Ama ben tampon görevi yapıyorum. Seçimden sonra eylem yaparız" dedi. ABDURRAHMAN YILDIRIM Üç haneli rakamlara yaklaşan enflasyonu dizginlemek amacıyla izlenen sıkı para politikası çerçevesinde ekim ayında serbest bırakılan ve yüzde 85'e çıkan faizlerin piyasalar üzerindeki etkileri birbiri ardısıra ortaya çıkmaya başladı. Sanayicilerin yüksek faiz oranlarından kredi kullanmak yerine, üretimlerini azaltmaya ve işçi çıkarmaya yönelmelerinden sonra, esnaf ve sanatkârlar da Halk Bankası'run kredilerini kullanmamaya başladı. Alacağı krediyi geri döndürecek gücü ve kazancı kendisinde bulamayan esnaf ve sanat S a n a y i c i Sanayiciler, yüksek faizle kredi kullanmak yerine üretim düşürmeyi ve işçi çıkarmayı tercih ediyor. İTO Başkan Vekili Şahinoğlu, "Dileğimiz, uzun süreli yıkıcı bir durgunluğa gidilmemesi" dedi. B a n k a c ı l a r Banka sektörünün durumunu değerlendiren Prof. Dr. Selçuk Abaç, "Enflasyonun aşağı çekilmesinin bedelini her kesim ödeyecek. Bankalar, 1988 kârlarını dağıtmamalı, rezervlerine katmalı" dedi. naf ve Sanatkârlar Konfederasyonu Başkanı Hüsamettin Tiyanşan "Artık bu umut da kayboldu. Esnaf, Halk Bankası'nın yüzde 55 faizli kredisini kullanrnak istemiyor. Aldıgı krediyi geri döndürecek gücü ve kazancı kendisinde bulamıyor. Eskiden bu krediyi almak için Halk Bankası önünde kuyruk olurdu, şimdi bu arz ve talep dengesi tersine döndü" diye konuştu. Kuçük esnaf ve sanatkânn aruk işyerlerini kapatmaya yöneldiklerini belirten Tiyanşan, "tşsider ordusuna yenileri katıuyor. di. Tiyanşan, kara tablo çizmekten dolayı hukumet tarafından eleştirildiğini de kaydederek şöyle devam etti: "Ashnda ben gelen tepkilere tampon görevi yapıyorum. Kontak kapatma, kepenk kapatma çoziim degil diyorum. Mahalli seçimleri sabote etmekle suçlanmayalım diye sabredelün diyorum. Mahalli seçimlerden sonraya bırakıyoruz. Bu surede belki bize bir nefes payı veririer." Istanbul Ticaret Odası Başkanvekili Atalay Şahinoğlu da enflasyonu düşürmek için alınan önlemBirçok kim.se diikkânını kapatıp ler ile fiyat yükseüşlerinden dolayı bordrolu iş aramak ya da kahve halkın satmalma gücündeki azaltaanelerde işsiz bekleyenler arasımanın, turizm sektöründe hazırna kaülmak zorunda kalıyor" de (Arkası Sa. 8, Sü. 3'te) kârlardan bazılannın kepenk indirdikleri ve her geçen gün işsizler ordusuna katıldıklan bildirildi. Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu Başkanı Hösamettin Tiyanşan, "topluca kepenk kapama" ve "kontak kapama" ıstekleri bulunduğunu belirterek "Ben bu isteklere karşı direniyorum. Gelen tepkilere karşı tampon görevi yapıyorum. Mahalli seçimleri sabote eder diye sabrediyoruz. Seçimlerden sonraya bırakıyonız" dedi. Piyasadaki para talebinin azalmasmdan esnaf ve sanatkârlar da payını aldı. Esnaf ve sanatkârın hep ileride "düzetecegı" umuduyla yaşadığını belirten Türkiye Es Vasiliu, Maraş'ı istedi Çankaya Yokuşu Kıbrıs'ta toplumlararası görüşmelerin başlamasından bu yana Rum tarafı ilk kez yazılı bir belge sundu. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Rum önerilerini "hayal kırıcı" olarak niteledi. İZZET RIZA YALIN LEFKOŞA Kıbrıs Rum yönetimi lideri Yeorgios Vasiüu, KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş'la dün yaptığı görüşmede 15 eylülde toplumlararası görüşmelerin başlamasından bu yana ilk kez Türk tarafına yazılı bir belge sundu. Vasiliu'nun 25 sayfalık bir çerçeve belge şeklinde sunduğu önerilerde, Maraş'ın Rum yönetimi altında Rum göçmenlerin iskânına açılması öngörülürken, Kıbrıs'taki durum 1960'lardan da geriye götürülüyor. KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, tepkisini, "Rum önerileri bayal kına" biçiminde dile getirdi. Rauf Denktaş ve Yeorgios Vasiliu arasında dün Lefkoşa'da BM Genel Sekreteri özel temsilcisinin Yeşil Hat'taki özel konutunda gerçekleşen görüşme kısa sürdü. Saat 10.30'dan 11.00"e kadar süren görüşme, iki tarafın birbirine belge sunması ve yeni görüşme tarihinin saptanması ile sonuçlandı. 6 şubatta gerçekleşecek olan gelecek toplantı, iki oturumdan oluşacak ve Türk ve Rum taraflanmn sunduğu belgeler müzakere edilecek. Cumhuriyet'in elde ettiği belgelere göre, Rum tarafımn federal bir cumhuriyet kurulması ve Kıbns sorununun çözümlenmesi için PAPANDREU'YA UÇAK öneri çerçevesi adını taşıyan bel ALIMINDA 'KOMÎSYON' ge 7 maddeyi içerıyor. Rum öne SUÇLAMASI Arfca Sayfada baskı yapmak suretiyle onları konuşturmak gibi zorlamalan asla tasvip etmiyoruz. Bufaaliyetleri yapanlardan hesabını soranz. Devlet görevini yaparken devlet gibi hareket etmek zorundadır. Devlet anarşist gibi hareket edemez" demiştir. Bu konuşma tçisleri Bakanı Mustafa Kalemli'nin önceki günkü açıklamasına zıt bir yaklaşımı vurgulamaktadır. rilerinden bazılan şöyle sıralanabilir: • Federal devletin, "eyalel" şeklindeki yerel yönetimlerden oluşması ve yetkinin, federal hükümet tarafından belirlenmesi. • Geçici hükümetin, Türkiye1den gelen göçmenler ve Türk askerleri çekildikten sonra kurulması. • Federal hükümet kurulduktan sonra, adarun askerden anndınlarak güvenliğin bir süre daha BM Banş Gücu tarafından sağlanması. • Dolaşma, yerleşme ve mülk edinme (uç özgürlük) özgürlüklerinin bütun vatandaşlara tanınması. • Uluslararası bir garanti sisteminin oluşturulması ya da BM (Arkası Sa. 8, Sü. 4'te) Rum tarafı görüşmelerde ilk kez belge sundu YALÇIH D06AN ANKARA'dan Böbrek skandalı büytiyor Bazı Türklerin para karşılığında Londra'da böbreklerini satan bir şebekenin ortaya çıkartılmasıyla başlayan skandal giderek yayılıyor. tngiltere'de konu Avam Kamarası'nda tartışıldı. Haber Merkezi Gazetelerde yıllardır sıkça rastlanan "Böbrek aranıyor" ya da "Böbregimi satıyorum" türunden ilanlarla onemü bir sağlık sorunu olarak ülke gündeminden inmeyen "organ ticareti" olayı, Kunter kardeşlerin adımn kanştığı "böbrek skandalı" ile uluslararası bir boyut kazandı. Olay Ingiltere'de Avam Kamarası'nda tartışüırken öteki Avrupa ülkelerinde de büyük tepkilere yol açtı. Öte yandaıı Alman Kontu Adeİmann Van AdlemannsfHden'in İngütere'de yayımlanan bir TV programında "Clke dışından sağladıgı her böbrek için 8 bin 850 dolar aldıgını ve 1989 yılında 100 dolayında böbrek satışı yapmayı planladığını" açıklaması, İngiltere'deki "organ bağtsı sistemi" için büyük bir tehlike olarak değerlendirildi. Öte yandan Türkiye'de her yıl doğan yaklaşık 3 bin kişide kronik böbrek rahatsızhğı olduğunu belirten Türkiye Organ Nakli ve Yanık Tedavi Vakfı ve Hastaneleri Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Haberal da, konunun çaresiz insanlar üzerinde istismar edilmesirü uzüntüyle karşıladıklanm vurguladı. Haberal, bugüne kadar Ankara'daki merkezlerinde 700'e yakın böbrek naklinin gerçekleştirildiğini hatırlatarak, "Yaptığımız çalışmalar göstermiştir ki ulkemizdeki kronik böbrek hastahklannın sayısı tahmin edilenin çok ustundedir. Son böbrek çetesiyle dünya kamuoyunda gundeme eelen satış (Arkası Sa. 13. Sü. Vde) olayından her ülke gerekli dersi almalıdır" dedi. Bu arada 12 Ocak 1989 tarihinde Hürriyet Gazetesi'nde yer alan "Böbrek hırsızlannın tuzağına duştüm" başlıkh Selma Tükel imzalı haberde, îngiltere merkezli çalışan uluslararası bir böbrek çetesinin varlığırun ve çalışma sisteminin belgelenmesinin yol açtığı tartışmalar boyutlanarak sürüyor. Ağn'nın Güllüce köyünden Ahmet Koç'un Hürriyet'e anlattığı korkunç olayın ilk adımları geçen yıl ağustos ayında Beşikıaş işçi pazarında atıldı. Pazarda iş bulma umuduyla bekleyen Ahmet Koç, içine düştüğü tuzağı kendisi şöyle anlattı: "Beşiktas işçi pazanna gelişimin 10'uncu gününde birisi geldi yanıma. Bana kendisini emekli albay Tunç Ay Kunter diye tanıtlı. Ticaret yapıyormuş. Askerliğimi yapıp yapmadığımı sorduktan sonra yurtdışında çalışıp çalışmayacagımı da öğren Konuk yazar ANKARA "Bulunduğum mevki benim için cazip değil" diye söze giriyor Başbakan Turgut Özal, yönelttiğimiz bir soru üzerine. Geride bıraktığımız cumartesi günü Sabah Gazetesi'nde yer alan bir haber "ÖzaTın cumhurbaşkanhğına aday olmayacağını" belirtiyor ve bu izlenim de gazetenin Genel Yayın Müdurü Zafer Mutlu'nun Başbakan Özal'la yaptığı özel sohbete dayanıyor. Ozal'tn Mutlu'ya bir sözü var: "Ben hizmet veremeyeceğim makama asla talıp olrnam". Başbakanm bu sözünden hareketle, "Özal'ın cumhurbaşkanlığına aday olmayacağı" sonucunu çıkartıyor Zafer Mutlu. Haberi okuyunca, bundan (Arkası Sa. 8, Sü. Vde) Türkiye'de organ nakli çalışmaları Prof. Dr. MEHMET HABERAL îlk akrabalararası başarıh böbrek nakli 1954 yılında, biri Boston'da diğeri ise Paris'te tek yumurta ikizleri arasında gerçekleştirilmiştir. Dünyarun bu ilk böbrek naklinden 21 yıl sonra ulkemizde ilk akrabalararası böbrek nakli ekibimiz tarafından, 3 Kasım 1975'te, ilk kadavra böbrek nakli Avrupa Transplantasyon Birliği1 nden "Eurotransplant" getirtilen kadavra böbrekle ekibimiz tarafından 10 Ekim (Arkası Sa. 13, Sü. 5'te) OLAYLARIN ARDENDAKI Doğruya Doğru... GERCEK BBC'nin "Yeşilyurt Olayı"na ilişkin sorularını yanıtlayan ANAP'h Mehmet Keçeciler'in konuya yaklaşımı ilgi çekicidir. 'Saym Keçeciler "Bölge halkına üzerine eğilen gazetecilere kadar herkesi suçlayan bir yazılı açıklama yapmıştı. Oysa buyöntem yıllardan beri devlet kesiminde görenekleşmiştir; eğer biryerde baskıdan ve işkenceden söz açıhyorsa bu Türkiye'yi dıs dünyaya kötü göstermek isteyen "maksath" kişilerm mari/etidir. Gazeteci işkence ve baskıyı gündeme getirdiğinde anarşist ve teröristlere hizmet etmektedir. Peki, ne yapmalı? Saym Kalemti, resmi çevreleGazeteci vatansever ise işkenrin çoğu zaman benimsediği kla ceyi, baskıyı, zulmü görmezliksik gönişle "Yeşilyurt Otayı"nda **• savcılığa şikâyet dilekçesı veren köylülerden başlayarak bu konu (Arkası Sa. 8, Sü. 3te) • İsrail'den şartsız görüşme önerisi Savunma Bakanı Rabin, işgal altındaki Filistinlilerle şartsız görüşmeye hazır olduklarmı açıkladı. 3. Sayfada • EMEL'leHizbullah anlaştı Anlaşma Iran ve Suriye Dış'ışlerı bakanlarımn gö'rüşmeleri sonrasmda gerçekleşti. 3. Sayfada • Sinatra'nın hatırına Bu akşam TV Vde ekranlara gelecek olan "Hedef Kim?"in en büyük kozu hiç kuşkusuz Frank Sinatra. Sinatra filmde her zamanki rahat oyunlanndan birini çıkarıyor. 4. Sayfada • Tanm ekti, sanayi biçti 1980'den bu yana üreticinin aldığı mal ve hizmetlerin fıyatı tanm ürünlerinin fıyatmdan daha hızlı bir artış gösterdi. Ekonomide • Demire yılın ilk zammı Karabuk ve tskenderun Demir Çelik işletmelerinde üretilen ürünlere yılın ilk zammı. Ekonomide • Doğalgaz boru hattı için bypass Heyelan nedeniyle Marmara Denizi'ne gaz sızıntısı olunca doğalgaz akışı kesıldi. 11. Sayfada • Hitler Beriin'de güldü Aşırı sağ parti yüzde 5 barajını aşarak eyaiet parlamentosuna girdi. Arka Sayfada • Ankara bahanna silah şenliği İdea '89 • TV'nin 21. yaşgünü Türkiye'de TV'nin Savunma Sanayii Fuarı mayıs ayında ilk yayınından bu yana 21 yıl geçti.4. Sayfada Ankara'da açılacak. Arka Sayfada GOZLEM UGUR MUMCU DârÜsSaâde Ağası!.. Bezmi Âlem Ünıversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Şaban Karataş, Üniversitenin kuruluşuna karşı çıkanları, "bolşeviklik" ve "ilkellik" ile suçlamış. Niçin ilkellermiş bu üniversiteye karşı çıkanlar? İnsanlarla uğraşrnak ilkellikmiş. Sonra? Efendim, Bezmi Âlem Üniversitesi'ne karşı çıkanlar, "Bolşevik devrimine destek olan Rus aydınlarına" benziyorlarmış. (Arkası Sa. 8. Sü. Vde)