18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
6 EYLÜL 1988 HABERLER CUMHÜRİYET/7 11 cezaevindeki sol görüşlülerin yakınlan da eyleme katılıyor GÖRÜŞ Genelgeye karşı açhk grevi Adalet Bakanı Topaç, "Türkiye'nin, BM ve 'Avrupa Konseyi'nin insan haklarıyla ilgili 'sözleşmelerini, hemen hemen tüm dünyada ve AT içinde ilk tasdik ettiren ve her yönüyle bunların tahakkuku için özen gösteren bir>ülke olduğunu" öne sürdü. san Hakları Derneği binalarıyla kaldınlması. Açlık grevi, öiüm SHP il merkezlerinde yapılacağı orucu, tek ya da toplu dilekçe vernı duyurdu. mekten dolayı aldıklan disiplin cezalannın kaldınlması. 12 Eylul 18 maddelik istek doneminde bile kullanılmayan 1 ağustos tarihli yönetmeliği 'infaz yakma' tehdidinin ve bn"bozurun bozulmasına yonelik nun kullanılmasının tuzukten çıbir provokasyon" olarak nitele kanlması. Tek tip elbise zorunluyen tutuklu ve hükumlüler, yakın Ingnna son verilmesi. Gonışmelelan araeılığıyla Adalet Bakanlığı' rin 15 günden bir haftaya indirina ve cezaevi savcılıklanna 18 lerek sürenin 1 saate çıkanlması. maddelik bir "istek paketi" vere Mektup uzerindeki keyfi sansur uygulamasına son verilmesi, cezacekler. Tutuklu ve hükümlülerin istek evleri arası jazışmalara izin verilmesi. Dışarda serbest satılan galeri özetle şoyle: "Adalet Bakanhgı genelgesinin zete, dergi ve kitaplann içeri alınması. Mahkemede Kurtçe savunma yapılmasına izin verilmesi. Açhk grevleri yuzunden açılan disiplin sonışturmalannın sonuçlanyla birlikte kaldırılması." 1 Adana, Aydın, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Gaziantep, Hatay, Malatya, Mamak, Metris ve ' Şanlıurfa cezaevlerinde yatan yüzlerce tutuklu ve hükümlü ile yakınlan, 1 ağustos tarihli Adalet r Bakanlığı genelgesinin kaldırılması amacıyla perşembe günü süresız açhk grevine başlayacaklar. ADANA (Cnmburiyet Güney tlleri Bürosu) Metris ve Mamak dahil toplam 11 cezaevinde bulunan sol göruşlu tutuklu ve hükümlülerle yakınlannın, Adalet Bakanlığı'nın 1 ağustos tarihli genelgesinin kaldınlması ve bazı istemlerinin karşılanması amacıyla perşembe gunu "süresiz açhk grevT'ne başlayacaklan öğrenildi İnsan Hakları Derneği şubeleriyle SHP il binalarında eylemlerini gerçekleştireceği bildinlen tutuklu ailelerinın bır araya getirilmesi amacıyla, tutuklu ve hükümlülerin yaklasık bir aydır çalışma yaptıkları bildirildi. Diyarbakır, Şanhurfa, Hatay, Malatya, Adana, Aydın, Bursa, Gaziantep, Eskişehir, Mamak ve Metris cezaevlerinde yatan yuzlerce tutuklu ve hükümlünun, 8 eylül sabahı topluca "süresiz açhk grevi "ne başlayacaklan bildirildi. Haberi, gazete ve ajanslara ileten bır hukumlu, amaçlannın "İnsan haklannı hiçe sayan, tutuklu ve hukumluleri adeta koleleştirmeyi arzulavan 1 ağustos tarihli Adalet Bakanlığı genelgesinin yiirurlukten kaldınlması" olduğunu belirtti. 1 ağustos tarihli genelgenin INSAJNLAR DUY DA İNANMA FÜSUN ÖZBİLGEN Düşönsuçu müthiş bir şey arkadaş Sinsice pençesine alıveriyor insanı. Beni nasıl altetti bilir misin? Uykumda... George Orwell ilk kez Şanlıurfa Cezaevi'nde uygulanmasma çalışıldığını, kabul etmeyenlerin disiplin suçu işledikleri gerekçesiyle hucrelere atıldığını belirten aynı hukümlü, eyleme ailelerin de katılması için genelgenin yayımlandığı günden itibaren "eylem biriiği çahşması"na girdiklerini bildırdi. Tutuklu ve hukumlulerin 8 eylül sabahı topluca başlatacağı açhk grevi eylemine, ailelerinın de destek vereceği bildirildi. Haberi ileten kaynak, tutuklu ve hukumlu yakınlarından katıhrrun guçlu olmasına çalışıldığmı, eylemin İn Yayalar için araba vapuru İSTANBUL'lulartn büyük bır bölumü her gün iki krt'a arasında mekık dokur. Asya'da oturur, Avrupa'da çalışır Bu nedenle sabahları Anadolu yakasından Rumelı yakasına, akşam ış dönüşü de Rumeli yakasından Anadolu yakasına yoğun bır trafik akışı olur Boğaz Köprüsü'nden önce şehir hatlan vapurlan ve araba vapurları ile yapılan iki yaka arası seyahatlerin trafiği giderek köprüye kaydı Sonunda uzmanlann dedıklerı gıbı lstanbul "köprülertuzağına" yakalandı ve İkıncı Boğaz Köprüsü inşa edildi, üçüncüsü de planlandı Ancak DPT ile Dalan arasındaki görüş ayrılığı yüzünden üçüncü köprü şimdilik bekliyor Birincı köprüde saatlerce kuyruk çılesıne alışmış Istanbullular ıkinci köprü ile rahatlayacaklarını düşünuyorlardı ancak yanıldılar. Boğaz Köprü 'Bu koşullarda adalet sağlanamaz' Bir grup avukat, yargı sistemimizin başlıca iki sorununun, yeni yürürlüğe giren "fon uygulamasıyla, yargıç güvencesini ayaklar altına alan "atama kararlan" olduğunu söyledi. Avukatlardan "bağımsız yargı için hukuksal mücadele" çağrısı sü yine çilelı kuyruklannı sürdürüyordu Sankı ıkinci köprünün de yetersız olduğunu göstermek ısteyen gızfı bır el Istanbullulara bir tuzak kurmuştu. Neydi bu tuzak? Kabataş ve Sırkecı'den yapılan araba vapuru seferlerı çaktırmadan bırer ikişer yok edilmişti. önce KabataşÜsküdar hattı kaldırılrnıştı Geçen ay da SirkeciHarem araba vapurları kaldırılmamış, ama dünyanın en komik aracı Çok hassasız Adalet Bakanı Mehmet Topaç, BM İnsan Hakları Komisyonu işkenceyle ılgıli özel raportörü Prof. Pieter Kooijemans'ı kabul ederek, bir süre görüştu. Topaç, Kooijemans'ın bir haftadır ülkemizde bulunduğunu, bu süre içerısınde lstanbul Sağmalcılar Cezaevi ile Ankara Mamak Cezaevi'ni ziyaret ettiğıni kaydederek, şunları söyledi: GEÇMIŞTEN BUGUNE lstanbul Haber Servisı Yaklaşık ıki aylık tatilden sonra Turk yargı sistemi "zorlu" bir adli yıla daha giriyor. Her yıl yaklasık iki milyon yeni dava dosyasının açıldığı ve bir yargjca yaklasık bin davanın duştüğü ülkemızde tüm sorunlara karşın vatandaşa sağlıklı adalet hizrneti dağıtılmaya çahşılacak. Bu arada yeni adli dönemin başlamasıyla ilgili bir basın toplantısı duzenleyen bır grup avukat, "Bu koşullarda adaletin asla saglanamayacağını" ilerı surerek "bağımsız yargı için hukuksal mucadele çagrısında" bulundular. Avukatlar Gulçin Çaylıgil, Turgut Kazau ve Çetin Özek İstanbul Gazeteciler Cemıyeti Konferans Salonu'nda dün yaptıkları toplantıda, Türk yargı sistemindeki bunalımlar ve yargıya ilişkin bazı tehlikeler konusunda kamuoyunu aydınlatmak istediklerini bildirdiler. Toplantıda avukat arkadaşları adına ortak göruşlerini açıklayan Itargut Kazan, yargı sistemimizin baslıca ıki sorununun; 4.6.1988 tarihinde yürürlüğe giren fon uygulamasıyla, yargıç güvencesini ayaklar altına alan atama kararlan olduğunu söyledi. Adalet Hizmetleri Fonu'nun 3454 sayılı yasayla yürürlüğe girmesinden sonra adalette ticaret devrinin başladığını, hakkını aramak isteyenlerin devlet zonryla dosya satın alacağını ve bakanlıkça saptanacak ücretlerle yargıya gelir sağlanacağım anlatan Kazan, "Ajnca ceıalann infazına ilişkin 647 sayılı yasanın verdiği olanaklar yine yargıya gelir amacıyla kullanılacakbr" dedi. Kazan, bu konuda şunları söyledi: "Yani yargıç aslında erteleyecegi bir para cezasını sırf yargıçlara lojman ve başka olanaklar saglayabümek için ertelemeyecek, aslında para cezasına cevirmevecegi bir Yardımcı olacağız "Bakanlık olarak kendilerine Türkiye'yi ziyaretlerinde yardımcı olduk ve olmaya devam edeceğiz. Inşallah iyi intibalarla ve gtızel arularla Türkiyemız'den aynürlar. Türkiye, insan haklan konusuna bugüne kadar bütün anayasalannda yer vermiş ve her türlü yasal imkânları tanımış bir ülke dunımundadır. Gerek BM gerek Avnıpa Konseyi'nin insan haklanyla ilgili sözleşmelerini hemen hemen tum dünyada ve Avrupa Topluluğu içerisinde, Meclisinde ilk tasdik ettiren ve her yönüyle bunlann tahakkuku için özen gösteren bir ülkedir." Bizimtep^debirgece ROBERT Kolej mezunlannın oluşturduğu Bizımtepe Spor ve Eğitim Tesıslerı'nın yüzme havuzlu bahçesinde gecenlerde 1963 yılı mezunlannın "Çeyrek Asır Kutlama Gecesi" vardı. Bızımtepe'de Nıhavent Show, Latin Gecesi, Valantıne Brunch, Melih Kıbar Erol Evgın Gecesi, Çtğdem Talu Aramızda, Tarsus Koleji ve özel bar gecelerınde, eğlentilı akşamlar geçırmeye alısmış RC mezunla Avukatlar Turgut Kazan, Gülçın Çaylıgil ve Çetın Özek, Türk yargı sistemindeki bunahmlar ve yargıya ılışkın bazı tehlikeler konusunda kamuoyunu aydınlatmak amacıyla bir toplantı düzenledıler haline getirilmiştı Bu hatta çalışan araba vapurları halen ışlıyorlar ama hiçbir araç taşımıyorlar Sadece yaya yolcu taşıyan araba vapuru olarak dünyanın en komık ve ışletmecılik açısından haylı pahalı ve yanlış bir uygulamasını bır aydır tüm yetkılilerın ve lstanbul halkının gözlerınin içine baka baka sürdürüyorlar. İstanbullular kıtalar arası seyahatı sıkıntılı köprü kuyruklarında tamamlıyorlar. Kımı İstanbullu, köprü gelırinin azalrnaması için araba vapurtarının kaldırıldığı kanısında Biz konuyu Beledıye Başkanı Dalan'a sorduk. "Trafiği bozuyorlardı ondan kaldırdık" diye bir yanıt aldık Bu hesaba göre köpru trafiği de bozuk olduğu ıçın yakında köprülerı de kaldırmaları beklenebılır. Kent içinde kıtalar arası seyahat eden yolculara sabır, yönetıcılerme beyaz oy tavsiye edıyoruz. hapis cezasını yine lojman ve başka olanaklar için para cezasına çevirecekür. Boylece adalete yabana unsuriarla vicdani kanaat oluşacak, adil olmayan bir adalet doğacaktır." Bu uygulamayla yargının onurunun korunamayacağını vurgulayan Kazan, kendisine yardım arayan bir yargı ile haklının haksızdan aynlamayacağını adıl bir adalet dağıtılamayacağını, demokrasinin ve hukuk devletınin korunamayacağını söyledi. Aynca atamalar yoluyla yargı bağımsızlığının hepten çökertildiğını belirten Kazan, "Atamalar >oluyla yargıçlar uzerinde baskı kunılduğunu belirtmeyi gorev sajıyoruz. 2461 ve 2802 sayılı yasaların getirdigi duzenleme zaten bağımsız bir yargıya olanak vermiyor. Baksn, Yuksek Kurul'a başkanlık ediyor, atama ve nakil taslaklan bakanlıkça hazırtanıyor, yargıçlar idari \onden bakana bağlı bulunuyor, denetimleri bakanın izniyle ve onun atadıgı mufettişlerce y'apılıyor" şeklinde konuştu. Atamalarla yurütme organının yargıyı tümden teslim aldığını, yargı faaliyetinin yurütmenin bir görev alanı olup çıktığını kaydeden Turgut Kazan, 10.7.1988 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan geniş kapsamlı atamalann ise bardağı taşıran son damla olduğunu öne sürdü. "Herkes bilmclidir ki temmuz atamaları yargıda buyuk bir panik yaratmıştır. Şimdi vargıçlann lamamı evlulde yapılacak atamalann korku dolu duşlerini goni>or. Biz, bu koşullarda adaletin asla sağlanamayacağım. demokrasinin ve hukuk devletinin korunamayacağını soyluyoruz" dıyen Asukat Kazan, son olarak yeni yargı yılında demokrasi ve hukuk devletine inanan herkesı, bağımsız yargı için hukuksal mucadeleye çağırdı. Kazan, yargı bağımsızhğı olmadan haklının hakkını alamayacağını, doğru bir demokrasinin kurulamayacağını da sözlerine ekledi. YİNE THY Türic'e pahalı KOPENHAG'dan İstanbul'a THY ile uçacak olan arkadaşımız Ferruh Yılmaz seyahat acentasına telefon edıp uçuş saatlerını ve fıyaiları sordu. Danımarka dılı ile konuştuğu ıçın kendisine Türkıye'ye uçuş fıyatının 2 700 kron olduğu söylendı. Iskandınav Hava Yolları'nın 3600 kron ile işçı indırimlı yolcu tasıdığını bıldığinden oldukca sevındı ve bıletını almak uzere acentaya gıttı. Ancak kendısını kücük bır pürüz beklıyordu Seyahat acentası sadece yabancı uyruklulara 2.700 krondan bılet satmak üzere uyarılmıştı. Türk vatandaşları 3600 kron ödeyeceklerdı THY, Kopenhag'dan İstanbul'a gelecek yolcular ıçın seyahat sırketlerıne grup ındırımi hakkı tanımıştı ve bu ındırım tek tek başvuran tum yolculara uygulanıyordu Turk olmamak koşuluyla Adli tatîl sona erdi 20 temmuzdan bu yana siıren tatıhn sona ermesı nedeniyle Yargıtay salonunda bugün bır toren düzenlenecek. ANKARA (ANKA) Yeni adli yıl bugün başhyor. 20 temmuzda başlayan adli tatıhn sona ermesi dolayısıyla Yargrtav'da bır tören yapılacak. Töıende Yargıtay Başkanı Ahmet Coşar ile Barolar Bırlıği Başkanı Teoman E>ren bırer konuşma yapacak. Yargıtay salonunda saat İO.OO'da başlayacak yeni adli yıl törenine Adalet Bakanı Mehmet Topaç ile Bakanlaı Kurulu uyeleri ve yuksek yargı organlannm temsilcilen katılacak. Adli tatil suresince bakılrnasmda zorunluluk bulunan davalar nöbetçi mahkemeler taraftndan yürütuimuştu. TKP Ankara Davası'nda yargılanarak 8 yıl 10 ay ağır hapis cezasına mahkum olan Coşkun, Mamak'ta 3 yıl tutuklu kalmıştı. Coşkun, 7 ay daha cezaevinde kalacak. HAYMANA (ANKA) TKP Ankara Davası'nda yargılanan ve sekiz yıl on ay yirmi günlük cezası Askerı Yargıtay'da onanan gazeteci Suleyman Coşkun üç yıl tutuklu kalmasına karşın Sıkıyönetim Kanunu'nun cezalann arttınlmasını öngören 17/1'inci maddesinin mağduru olarak, kalan yedi aylık cezasını tamamlamak uzere Ankara Haymana Cezaevi'ne kondu. Suleyman Coşkun, "Benim cezaevine girmem baskıcı sistemin hfilâ devam ettiğinin bir göstergesidir" dedi. TKP Ankara davasında 4'üncü Kolordu Komutanlığı 1 Numaralı Askeri Mahkemesi'nde yargılanan ve Mamak Askeri Cezaevi'nde üç yıl tutuklu kaldıktan sonra 1984 yılında tahliye edilen Suleyman Coşkun, yattığı sürenin mahkumiyet cezasını karşılamaması nedeniyle ıkinci kez cezaevinde yatacak. Askeri mahkeme, toplam 288 sanığın yargılandığı davada Suleyman Coşkun'u 8 yıl on ay yirmi gun ağır hapis cezasına çarptırmıştı. Mahkeme bu kararı verirken cezalann arttınlmasını öngören 17/1'inci maddesini de uygulamıştı. Hukukçular tarafından anayasaya aykınlığı ileri sürulen ve TBMM gundemine de getırilen 17/1'inci maddenin uygulanmasıyla Suleyman Coşkun'un cezasındaki arttırım yaklasık 2.5 yılı bulmuştu. Söz konusu madde uygulanmamış olsaydı, Suleyman Coşkun tutuklu kaldığı süre aldığı cezayı karşıladığı için yeniden cezaevine girmeyecekti. Yedi aylık kalan cezasını çekmek uzere dun SHP Ankara Milletvekili Ömer Çiftçi, avukatı Reşat Kadayıfçılar ile birlikte Haymana'ya gelen gazeteci Suleyman Coşkun, cezaevine bir "düşünce SDÇIUSU" olarak girdiğini belirterek "Benim cezaevine girmem baskıcı sistemin hâlâ devam ettiğinin bir göstergesidir. 12 Eylul koşullannın bittiği iddia edilen bir dönemde insanlar, duşuncelerinden dolayı yeniden cezaevlerine girecekler. Turkiye'de demokrasinin ne olduğu konusunda arıık insanlann bir şeyler sonnası gerekiyor" dedi. Bu arada SHP Ankara Milletvekili Ömer Çiftçi ise Suleyman Coşkun cszaevine konulurken duygularını "Bir milletvekili dnşunun; duşuncesinden otunı bir insanı kendi elleriyle cezaevine gotuniyor. Bundan daha an bir şey olamaz" şeklinde dile getirdi. Çiftçi, Turkiye'de demokrasi olmadığını, sadece demokrasicilik oyunu olduğunu belırtti. Çiftçi, sermayenin işçiler uzerinde baskı kurduğunu savunarak Turk Ceza Kanunu'nun 141 ve 142'ncı maddelerinin kaldırılması gerektiğini anlattı. Gazeteci Coşkun Haymana Cezaevi'nde ^ ^, ',1 . b " k e z . tiai]a 25 VİL SONRA Fınansbankyönetıcısı Husnj Ozye cıddı konuları da ğ ı n { s o | ( J a ) v e R a m D | Ş T | c a r e t G e n e | M u d u r u , b r a . konuştular. Ne h ( m YaZ ı C ı {Fotoâraf Rüya Berkoz) de olsa Türkıye'deki 50 bakanın üç tanesinin zirvesi; Tekstilbank sahibi Nuri Akın, Uluslararası'ndan Merchant Bank yönetıcıhğıne atlayan Vural Akışık, uç ayda Fınansbank'ı yaratan Hüsnü Özyeğin gıbı bankacılar veya Koç Grubu'nun dış ticaret şırketı Ram Dışticaret'ın genel mudürü ıhracat iokomotıfı İbrahim Yazıcı gibı ışadamları gecenın konuklarıydılar 25 yıl once bırbırlerıne "Kokarca, Manyak, Domuzcuk" diye lakaplar takarak eğlenen Robert Kolejliler şımdılerde Türkiye'nin iş ve finans dunyasının önde gelen ısımlerıni oluşturuyor O yıllarda derslerın ağırlığından yakınıyorlardı, şimdılerde hayalı ıhracatçılardan fılan yakınıyorlar KONUK YAZAR Adalet yılı başlarken Prof. Dr. ERDENER YURTCAN İstanbul Üniversitesi 1984 yüında adli tatile girihrken, Cumhuriyet'te yayınlanmış bir yazımda(", adalet mekanizmasının sonılarla yuklu ve beklentiler içinde bulunduğunu yazdığımı, bu yıl adalet yılı başlarken sorunlara değinmek için yeni bir yazı kaleme almak için masama oturduğumda tesbit ettim. Bu yaanın bir yerinde, "Aslında bu sözler bizi ister istemez aynı noktaya getıriyor. O nokta ki, davalann çokluğu ve yargılamaların çok uzun sürduğu sorunu. Bu konuda hemen her ulkede yakımlmaktadır. Bilinen bir gerçek var; o da yargılama çarkının çok yavaş donduğudur. Bu carkı hızlandırmak amacıyla, zaman jaman bızde daha kısa arahklarla yasalar değıştiriliyor. Fakat yine de amaca ulaşüamıyor. Demek ki, bunda yasalar suçlu değıldır" biçiminde bır değerlendirme yer alıyor. Bugun de aynı kanıyı taşıyorum. Yasalan ınsanlar yapar, insanlar uygular. Herşeyin iyisi, kotusu gibi, yasalann da iyisı kotusü olabilir. Fakat kotu yasalar dahi, iyi yaratandığı, denetlendiğı ve gerektiğinde cezalandınldığı sisteme dayanan adalet hizmeti.. Son zamandaki uygulamalarla, aynı ilin ilçeleri arasında gorev değışimı bıçımindeki yer değıştirmelerle, guvenceye sahip olmayan "adliyeciler"in dağıtmadığı adalet hizmeti.. Yargîç bağımsızlığı ve güvencesini,. temelde meslektaşları olan avukatlan mahkeme kapılarında bekletmek ve duruşmalara zamanmda başlamamak biçiminde anlayan yargıç ve savcılann dağıtmadığı bir adalet hizmeti.. Dava dosyalarının duruşmadan önce incelendiği, konuya ve olayı bilen savcı ve yargıçlarla gorulen, "yargı v değışikliğı nedemyle eski zabıtlar okunudu" ibaresınin yer almadığı tutanaklar içeren, avukatlann dosyaları uzerinde çalıştıktan sonra gırdikleri, gereksiz ve yersiz isteklerle yargılamayı uzatmak amacı taşımadıklan dosyalarla dağıtılan bir adalet hizmeti.. "Toplanan deliller karar yerinde incelenip, sanığm suçunun sübutu kabul, oluşa ve soruşturma somıçlanna uygun şeküde suç niteliği tayin kılınmış, savunmalar inandıncı gerekçelerle reddedilmiş, incelenen dosyaya göre verilmiş hu ERKEK GÖZÜYLE Kadın dergilerinin okurları okuriannı mce ince efeştirtyor, ama bakalım kadın dergilerı Turkiye'de yayımlanan erkek dergilerinin okurlan ile ılgilı bır tablo hazırlariarsa ne dıyecek Playboy'un hazırladığı analız şoyte: İ Güvener ve Birand yargıç önünde Milliyet Gazetesi'nde yayımlanan "tşte Apo, tşte PKK" başlıklı yazı dizisi nedeniyle Birand ve Güvener'in 7.515 yıl hapsi isteniyor. tstanbul Haber Serrisi Milliyet Gazetesi Yazı Işleri Mudüru Eren Guvener ile gazeteci yazar Metamet Ali Birand'ın "tşte Apo, işte PKK" başlıklı yaa dizisinde milli duyguları zayıflatıcı propaganda yaptıklan savıyla yargüanmalanna bugun başlanıyor. tstanbul DGM'de yargıç önüne çıkacak olan Guvener ve Birand, TCY'nin 142/3 ve 6. maddeleri uyannca 7.5 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacaklar. Mehmet Alı Bırand'ın, PKK lideri AbdnDah Öcalan'Ia yaptığı röportajın Milliyet Gazetesi'nde 16 Haziran 1988 tarihinde yayımlanmasına başlanmasından sonra lstanbul DGM Savcdığı tarafından yayının durdurulmasına karar verilmişti. DGM Savcüığı, daha sonra da Birand ve gazetenin Yazı Işleri Müdüru Güvener hakkında, söz konusu yazı dizisinde TCY'nin 142. maddesine aykırı davranmaktan dava açmıştı. Birand, yazı dizisi nedeniyle, Milliyet Gazetesi hakkında verilen dağıtırrun durdurulması karanndan sonra basına yaptığı açıklamalarda, yazının tamamen yayımlanması durumunda, amacının, savcılık iddialannın aksine, PKK ve Apo'yu tüm yönleriyle ortaya koymak olduğunu söylemişti. öte yandan, başta Uluslararası Basın Enstitusu olmak üzere çeşitli kuruluşlar, dagıtımın durdurulması ile Birand ve Güvener hakkında dava açıhnasını protesto ctmişlerdi. İDDİALI erkek dergılerınden Playboy, Turkiye'de yayımlanan kadın dergıteri ve bu dergılerın okurları hakkında karşilaştırmalı bir tabto hazırlamış. Playboy Dergısı'nın yonetıcısi Nejat Bayramoğlu bu tablo ile kadın dergılert "Kadına getmce svetde Çıpiak Erkağe hayır!" "Oantz ıçm Aksasuarlar" ' Aydın olmanın dayanılmaz ğ l "Oral seks üzenne çeşıtlemeler" "Hosles otrnak "Turk tophjmunda zenne kavramı" Selım ilen "Nasıl vamp olunur' "imambayıkSı nm EnmnmakaMv GArmayl «1 çok "EfiteKto ilk gec« korkusu "Erttektsre 02tyet eden Kadmtar" ^MtguM»" Itttyt k "10 Dersts Stnp "Bir kflftt ıçn kac mink MdOrOByor?" Tlptk otcunınun l Masaya ofurmadan Tslevızyonda sabah Sevıçtrfcen ^ığı açık Bır şey satın alırken Herhangıbır ince, »rtıe§ın onun dızılennı kaçirmak bırakmak «ynanm önunden, ftyat sormak sandalyestnı İMkmadan gaçrnek çekmaamı beklem»* VoUotimon Cıntonik (cını lazla) Cmtomk (tonıjl fazla) AMeca çıntacak mavı tw yolcuiuk Planter's punch Malk>rca ya da Islas Kmana beruen txr Canarıas (ama şu yatla Ege kıyılan stralar kalabalıkmı?) Bukuk, insanlar için, insanlar tarafmdan yaratılan bir olgu. Ben böyle düşünüyorum. İyi adalet hizmeti yolunun neresinde bulunduğumuzun değerlendirmesini sizlere bırakıyorum. gıçlann elinde iyi yasa durumuna gelebilir. İyi sonuclara ulaşılabilir. Böylece, arzulanan ıyı adalet hizmetıne doğru yol alınabilir. Acaba bugun bu yolun neresindeyız? "Işkenceyı önleme sozleşmesi" olarak kısaltabileceğimiz Birleşmiş Milletler sozleşmesini onaylamış ve bunun hukumlenni ıç hukuk durumuna getinniş olmamıza, bunun içeriğinde, işkence altında alınmış ifadelerin delil olarak kullanılmasının yasaklanrruş olmasına karşılık, bu rütelikteki ifadeleıe dayanmayan kararlarla dağıtılan bir adalet hizmeti.. Bağlantılı bır konu olarak, mudafiden yararlanma başlangıcını, "soruşturmanın her hal ve derecesinde" biçiminde duzenleyen bir ceza yargılaması, yasamızın karşıhk, bir yasa değişikliğine dahi gerek bulunmayan, bu hızmetın karakolda, poliste başladığı bir ortamda dağıtılan adalet hizmeti.. ilk soruşturması olmayan bir yargılama sistemınde, savcılann evrakı polıse havale etmek, oradan geldiği gibı mahkemeye aktarmak biçimindeki çalışma yöntemini terkettikleri bir adalet hizmeti.. kumde isabetsizlik gorülmemiştir" biçimindeki, yargılamanın tarafları için kalıplaşmış formuller olmaktan öteye gitmeyen Yargıtay kararlan ile dağıtılmayan bır adalet hizmeti. Yargıt harçları ve giderlerinin anayasal hak arama ozgurlüğunün kullanılamaz duruma getirmediği, herkesin bir avukatın yardımmdan, gerektiğınde adli yardımlasma yoluyla, yararlanabıldiği bir adalet hizmeti.. Kuçuk sanıkların zincire vumlmadığı, adlıye koridorlannda acıklı tablolann yaratılmadığı bir adalet hizmeti.. Tutuklamanın bir ceza değil, yalnızca bir yargılama onlemi olduğunun unutularak, ceza ve tutukevlerinin içinde bulunduğu insan haklanna aykın durumu gormeksizin, konuyu bir "tek tip" sorununa indirgeyen, suçluluğu henuz sabit olmamış kişiyi, sırf yargılanmaktan oturu, toplum içine duruşmalara gelış gidışlerde, adeta bır mahkum durumuna sokan zihniyetin ortadan kaldırıldığı bir adalet hizmeti.. Bunlar, konunun ilk satırbaşlan olarak akla gelebilir. "Daha ne çok sorun var" sesleri kulaklarımda çınlıyor. Hukukun insanlar ıçın insanlar tarafından yaratılan bir olgu olduğunu duşunuyorum. "iyi adalet hizmeti" yolunun neresinde bulunduğumuzun değerlendirmesini sizlere bırakıyorum. tstil Ya Bodrum doteytannda uyumk» Halıkamas ya da t * grupia, kna btr Marmans Martı gazı (Herkes oradadır şimdı) •Kadırun Adı Yok" Dallas" cıtt2 NazkEray'dan Parçaıan Enıs Batur'un "Babıl Yazılan" (sıkı4arakj(sıkıla rak) Kırmızı jarap lie balık sıpanş «dersenız, otacajı buydu Mıckey Rourke Harhangi Mr modB Kattloöu (Tercıhao Trus«aröi) Mtar Shavs'ımz Hayır" k Egemon tnek s&ytemîı k konusuyorsunuz Yeıetiı vwı Munamadı (Du«m HoflfruBi olobîfir) Onun duygularını anlamıyorsunuz Bu kadar çabuk OhB muî Daha du»önm«ı genek Rsdford Mchaal Oougtas FrankSinalr» Stzl* ıw zaman Eğar hcr *ey tyı Olalama dörduncu Nıyetımzm ciddi <*ij Hıç beltı otmaz fiıderae, »nıştığıoa ya da beştna otrnadı^ını Bakarsınız htçb •ksam buluşmada antaötMan sonra zaman Pikaba Hr Duke EUİngton aJbömu toyup, yanınıza oturur GftJColemcte Bunadeyip d^neyactğmizi anlad*tan sonra S ^ ı s * haaıiık Üzennı değıştınp, Telefonu devreden Sotbem yalup, bır babydoll ile gen twnyo hai.rtıktafma çıkanp leleseKreter koHuQun fcsrin» dönst btrakır baglar Mücevherldnnde Btlunı rnevsımı galenedek. kalçatafind» Dıger kadınlarda Fazla Moiara rarad* totarara gtatark? Ortak yanlan Hepsı kadındff netıce ıiıbanyta KARİKATÛR EVRENİNDEN BOĞAZİÇİ'NPEN Prof. Yaşa'nın köşkü PROF. Dr Memduh Yasa Çengelköy sırtlarında yeniden restore ettırdığı uç katlı konağına geçen aylarda taşındı Konağın onundekı yüzme havuzu da geçen akşam ışıklandırılarak güzel bır partı ile hızmete açıldı Çevredekı gençlerden bırı sıcak bır Çengelköy akşamında havuzda seN olay Kapusta nnleyen Yaşa'yı görunce şöyle seslendr. (Sovyeöer Bırllğı) Hocam, benı de evlat edınsene... Yargıç bağımsızlığını ortadan kaldıran, yarguyurutme temsılcılerinden oluşan, başkanı Adalet Bakanı olan, Hakimler Savcılar Yuksek Kurulunun lağvedıldıği, yargıcın yargıç tarafından (1) Cumhunyet, 21.7.1984, S.2. *
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle