Katalog

Cumhuriyet Dışişleri zehirli varitin peşinde Dışişleri Bakanlığı, zehirli variller için ttalyan hükümeti nezdinde girişimde bulunacak. ÜMİT ASLANBAY ANKARA Karadeniz'deki "zehirli variller" bu kez diplomatik masaya vuruyor. Başbakanlık Çevre Genel Müdürlüğü "zehirli variller dosyasTnı Dışişleri Bakanlığı'na aktanyor. Bakanlık, Italyan hükümeti nezdinde girişimde bulunarak, zehirli varil davası güdecek. Bu arada, zehirli varillerin Karadeniz sahillerinde 1.5 yüdır görüldüğil, bazı vatandaşlann bunları sakladığı, bazılannın ise içinden çıkan san renkli artıkla evlerini boyadıkları bildirildi. Çevre Genel Miidüni Evirgen, "Vatandaşlar zehirli arhkla ev boyanmasından kötü koku nedeniyle daha sonra vazgeçmişler. Ancak, 1.5 yıldır sahile vuran bazı varillerin saklandıgı ortaya çıkıyor" dedi. Evirgen, zehirli varillerin "JeUy WuT adlı bir ttalyan firmasınca Karadeniz'e bıraktınldığı iddialarının anımsatılması üzerine, "Konu uluslararası bir boyuttadır. Halen uluslararası mevzuat incelenmektedir. Bn konuda daha önce alınmış çeşitli kararlar var. Biz bu noklada incelemelerimizi surduriiyoraz. Ancak dava açılabilmesi için resmi bir sonnç benâz oluşmadı" dedi. Evirgen, bir başka soru üzerine, Dışişleri Bakanlığı düzeyinde girişimlerinin de sürdügünü belirterek, "Bundan sonra rauhlemelen Dışişleri Bakanlığı devreye girecektir. Biz zaten konuyla ilgili doküroanlanmızı kendilerine verecegiz" diye konuştu. Çevre Genel Muduru Evirgen, bazı kişilerin kıyıya vuran varilleri 1.5 yüdır evlerinde sakladıklannın ortaya çıkması üzerine "insan sağlığı yöniınden son derece lehlikeli olduğu" uyansını yineledi. Sahıbı Cumhurı>ct Matbaacilık ve Gazetecıhk Türk Anonım Şırketı adına Nldir Nıdi • Gencl Yayın Müduru H H U O m a l , Mılessese MudtırU Emiac Ujaklıpl. Yazı Işlcrı Muduru Okıy Goatasia. • Haber Mcrkezı Muduru Yllçın Bajrr, Sayfa Duzenı Yönflmenı \ E \au, # Temsılaler ANKARAY.lçıo Dogan. İZMİR H i k n c ı Çrtinkaya, ADANA Cttal BaşİMgıç. Isıanbul^aberlen E r h u AkyıJdız. Dış Haberkr: Ergun Baicı, Ekonomı: Ounan IMfty, Kullur CeM Üslcr. Spor Damşmanı AMuikadir Y u c t l n » , Duzeltmc Refik DorlMş, BılımEğıtım: Şakia Alp«y. IşSendıka: Şİıkran kdrncı, Yıırt Habcrlcrr Ntcdcl Dogan, Dızı Yazılar. K t r t n Çaiışkaa. # Koordınatör Ahmct Konılsan. • Malı lşkrr Erol Ertm, • Muhascbe Bakal Ycntr 9 BulçePlanlama. Srvgı Arun # Rcklam Ayjt Tonıa, Ek Yayınlar Hulya Akjrol • Idare Hvstyia Gurer. Işlelme OndcrÇcUk. Bılgıtşlcnı Nıil İMİ. Basmt vf Yanm Cumhunyei Malbaacılık vc Cunrakk T.A Ş. TUrk Ocajı Cad 39/41 Cafalothı 34334 Is PK 246tsunbul Tcl. 512 05 05 (20 hal). Tekx 2124* Fu (I) 526 60 72 # Btımbr. Aakan: Zıya GOkalp Bl» tnkılap S No 19/4, Td 133 11 4147, Tefcı 42344 Fax. (4) 133 11 41/42» # tzarir H Zıya Blv. 1352 52/3. Td. 13 12 30, Tekx 52359 Fax. (51) 13 12 30 : InOnU Cad 119 S No I Kal 1. Tcl 1I455O11973I, Tcteı 62135. Fax (71) 321 05* TAKVIM 6 EYLUL 1988 Imsak: 4.59 Guneş: 6.28 Ögle: 13.07 Ikindi: 16.45 Akjam: 19.36 Yaısı: 21.00 Altın Aslarfı kîm avlayacak? MEHMET BASUTÇU VENEDİK Odullu buyuk bir şenlik kaçınılmaz olarak kimi dedikodulan da beraberinde getiriyor. Büyük ödülü kim alacak? tşte, iki gösteri arasında ayak ustü konuşurken, bir espresso k?lı\eyi yudumlarken ya da kokteyllerde bir "Bellini" içerken, yarışmalı bolümıin olay filmleri uzerindeki tartışmalan yönlendiren sıcak sorulardan bir tanesi... Cuma akşamı, Fransız filmlerinin dış ulkelerde tanuılmasına ve dağıtılmasına yardımcı olmak işlevinı yüklenen "Unifrance Film" tarafından bir kokteyl verildi. Kokteylde Türkiye'de de SESAM'ın giderek gelişip, uluslararası önemli şenliklerde devletin parasal yardımlarıyla desteklenerek bu duzeyde çalışmalar verebilmesi özlemı dile getiriliyor \e Ermanno Olmi'nin "Altın Aslan" alması için kulis çalışmalarının surup gittiği söyleniyordu. "Sarhos Ermiş Destam"nı beğenmeyen ttalyan eleştirmenler bıle gazetelerınde filme dort yıldız verip övgu dolu yazılar kaleme almışlardı. Halbuki basma ayrılan sabah gösterisinde çok az alkışlanrr.ış, hatla ıslıklanmıştı bu film... On beş yirmi film içinden birkaçının ödullendirümesi olayını genelde anlamsız, gidereıc ><.."•!:; bir olay olarak değerlendirdiğim için pek kulak asmaz, kaçarım bu dedikodulardan. Ancak, ortada gerçekler, artniyetler var kuşkusuz. Olmi örneğindeki artniyet, aslında insancıl duygulardan kaynaklanan güzel 45. Uluslararası Venedik Film Şenliği'nden Üniversitede kayıt başladı Venedik'teki kokteyllerde Altın Aslan çevresinde geleneksel bir kulis ve dedikodu çemberi var. ttalyan yönetmen Ermanno Olmi'nin "Sarhoş Ermiş Destanı" şimdilik bu renkli kulislerin odak noktasında... Bu söylentiler festivallerde ödül dağıtımındaki ölçütleri de gündeme getiriyor. Bazen ilerleyen yaş, ödül baskısına yol açabiliyor. bir artniyet. Ermanno Olmi yıllar süren bir hastalık döneminden sonra üst üste iki film gerçekleştirdi. "Hanımeıendiye Uzun Ömurler" geçen yıl da ltalyanlann gönullerinde yatan "aslan"ın altınıyla değil de gumüşüyle yetinmek zorunda kalmıştı. "Olmi büyük bir yönetmen... Gerçi 57 yaşında ama. çok hasta. Bu, Venedik'te bü>ük ödül alabilmek için son şansı artık'" diyenler haklı görülebilir. Ancak, sanat duygusal sömürülere alet olmamalı, değil mi? Bir yönetmen her filminde yeni bir ANKARA (ANKA) Üniversitelerde kayıtlar dun başladı. Kayıt islemleri 16 eylül tarihine kadar sürecek. Kesin kayıt için adayların 1988 ÖSYS sonuç da gösterilen Türk oyuncusuna belgesi, lise diploması, kapanış gecesi bir buket çiçek bi nüfus cuzdamnın tastikli le verilmemesinin (kaldı ki, şen örneği, ikâmetgâh belgesi, lik yöneticileri o gece sahnede bir 12 tane vesikalık fotoğraf, birlerine çiçek sundular...) inee öğrenim harcı makbuzu ve bir tutum olmadığını, Vevey'den ayrılmadan önce, yapıcı bir eleş cumhuriyet savalığından tiri olması dileğiyle, şenliğin ba alınacak iyi hal kâğıdı ile sın görevlisine söyiemiştim. Ara üniversitelerin kayıt mızda bu olaydan en çok rahat bürolarına başvurmaları gerekiyor. Erkek sız olan da şen ve iyimser Şener adaylardan askerlikle Şen'den çok, Meltem Savcı'ydı. ili}kilerinin bulunmadığına Iris Brose, bu eleştirilerimizi ilişkin belge de isteniyor. haklı bularak çok üzüldüklerini ve tstenilen belgelerin sureti hemen ertesi gün Şener Şen'i araveya fotokopisinin kabul dıklannı, armağanlar verip yan edilmeyeceği, eksik lışlarını bağışlatmaya çabaladıkbelgelerle ve posta ile kayıt larını, her geçen yılın bir deneyim yaptırılamayacağı açıklandı. olduğunu, böylece hatalan azaltmayı amaçladıklannı inandırıcı bir dille açıkladı, özür diledi... Bu arada bazı dedikodular, gelecek Cannes Şenliği'ne seçilecek, ANKARA (ANKA) Türkiye Atom Enerjisi hatta "Altın Palmiye" alabilecek tt» Kurumu (TAEK), enerji filmlere dek uzanıyor. Efendim, Venedık'te yanşan Pedro Almodovar'ın "Ruhsal Bunalımın Eşiğindekı Kadın" fılmınden bir sahne şöyle: Daha başlanmamış bir ope üretimi amaçlı nükleer güç ra filmini, eğer tanınmış bir yö santrallarının temelini başyapıt yaratamaz. Bir zamanBeş on yıl sonra da ona bir ödül yeni sinema kitabından söz edi netmen, belirli bir yapımayla bir oluşturan, "prototip ların ödül listelerinde unutulmuş bulmak için çalışılacaktır herhal yor. Son Istanbul Sinema Günle likte çekmeyi kabul ederse, büyük nükleer reaktör" yapımım, lar, yaşamlannın son yıllannda de. Işte kısır bir dongu. tnsanoğ ri'nde "Altın Lale" alan filmi 1989 yatırım programma ödül şimdiden cepteymiş... ödul alabilsinler diye bazı prensip lunun çelişkili tutumlarından bir "Öne kaydırma"dan sonra, savaş önerdi. Program kapsamına lerden taviz vermek ise en azından tanesi daha. Ödül vermekten tü sonrasının sinema olaylarını, kaBelirli bir gücü ellerine geçiren alındıktan sonra yapımına sakat bir tutum. müyle vazgeçmek de olanaklı ol ranlık salonlarda gelişip buyüyen insanlar gerçekten çok güçlü ol hemen başlanması Her şeyden önce, söz konusu madığına göre (acaba gerçekten tutkulan, yeni yeni doğan sinema duklannı kamtlamaya çalışma durumunda söz konusu sanatçılar bu ödüllerin yapıtların öyle mi?) gelsin dedikodular, git akımlarını bu kez yazıyla anlat hastalığından kurtulamıyorlar. reaktörün 45 yıl içerisinde dan çok kendilerine, geçmişleri ve sin kulis çalışmalan... Dedikodu mış. Tacchella tstanbul'dan coş Aynca, genellikle ödül alamaya tamamlanabileceği sağlık durumları nedeniyle veril lar olmasaydı, ne davetlerin, ne de kuyla soz ediyor, yeniden dönmek cağını bilen yönetmenlerin orta hesaplanıyor. Akkuyu'da diğini elbette çok iyi ayrımsaya toplantılarınjadı kalırdı, gereğin istediğini söyluyor. Çevredeki ya attıkları asılsız haberlerden de kurulması düşünülen enerji caklardır. Bu durumda odülun ta den çok ciddi olurdu her şey diye başka gazeteciler mavi yolculuk sakınmak gerekir. Aslında herkes, amaçlı nükleer santrahn dı biraz kaçar. Hem sonra, bu tür duşünenler de vardır olağan ola ların güzelliğini anlatıyorlar... böylelerinin ortalığı biraz daha maliyetini de yüzde 2530 zorlamalar sonunda, o şenlikte rak... bulandırmak istediklerini bili dolayında düşürmesi gerçekten büyuk ödül alabilecek Geçen hafta son bulan Vevey yor... Ancak, söylenenlerde bir beklenen soz konusu Bu tur davetlerde olumlu işler guçteki filmın yönetmenı ise, bir de yaptlıyor, yapıcı konuşmalar Şenliği yöneticisi tris Brose da da gerçek payı olabileceği de unutul reaktörün yeri konusunda tur "bekleme listesi"ne alınmış da oluyor ne mutlu ki. Jean Char vette. Şenlik sonunda, uç filmi mamalı. Yansız bir değerlendirme ise henüz bir belirleme olmaz mı? les Tacchella ekim ayında çıkacak "Şener Şen'e Saygı" başlığı altın yapmak zor iş.. yapılmadığı haber verildi. Nükleer reaktör MOSKOVA GEZİSİNDEN İZLENİMLER MERAL TAMER Glasnostun simgesi: Arbat Sokağı Sovyet yurttaşının elinde ruble bol, ama alacak kaliteli mal yok. Halkın rağbet edeceği bir mal satılacaksa, devlet radyosu sabah anons yapıyor. Resmi. kurda 100 doların karşılığı 60 ruble. Ancak karaborsada bu 600 rubleye kadar yükseliyor. 2 MOSKOVA Sovyet başkentinde dolaşırken, insan 1112 milyon nufuslu dev bir kentte olduğunu fark etmiyor. Koskocaman bir alan üzerine kurulu Moskova, sanki bu 1112 milyon nüfusu yutmuş. Devasa caddeler bbş ve tertemiz. Özel otomobil fazla olmadığı için günün hiçbir saatinde trafık yok. Yerlerde CocaC'ola, çikolata, şekerleme, çiklet artıkJarı da yok. Yolda yürüyen Sovyet vatandaşlan ise çok sessiz, tepkisiz; gülmüyor, yabanayla konuşmayı reddediyor. Dolayısıyla onlar da Moskova'nın sükunetini bozmuyorlar. Yollardaki uçsuz bucaksız yeşil alanlar, parklar, devasa ağaçlar ve yeni biçilmiş çimenin taze kokusu eklenince Moskova'da pastoral bir atmosfer ağır basıyor. * Gorbaçov ve Glasnosl döneminin "simgesi" sayılan Arbat Sokağı ise Moskova'nın genel görüntüsüne hiç uymuyor. Başkentin önemli alışveriş merkezleriııden olan Kalenini Caddesi'nin bir arka sokağında boydan boya uzanan Arbat Sokağı, müzik çalan blucinli Sovyet gençleriyle, yaptıkları resimleri, yazdıkları şiirleri sergileyen Sovyet sanatçı adaylarıyla, CocaCola ve kurabiye satan küçük büfeleriyle, hatta sokak kahvesiyle Moskova'dan çok Paris'in Mont Martre'ını hatırlatıyor. riyor. Moskova'da dolann ne kadaı rağbette olduğunu göstermek için şu fıkra anlatılıyor: "Sovyet vatandaşı Boris, yıllar yılı düşlerinde Amerika'yı göriir, pek merak edermiş. Sonuçta Boris'e 2 hafta için ABD'ye gitme ve orayı görme izni çıkmış. Boris memleketine döndüğünde arkadaşlan hemen çe>Tesine toplanmışlar ve izlenimlerini sormuşlar. Boris, 'Vallahi' demiş, Amerika'yla burası arasında pek fazla fajk yok. Amerika'da da Reagan'a sövebiliyorsun, burada da... Amerika'da da doların varsa alışveriş yapabiliyorsun, burada da..:' Sovyet vatandaşuıın elinde ruble var, ama alacak mal yok. Işte onun için her kaliteli malın önünde ucu bucağı görttnmez bir kuyruk... Eğer bir mağazada halkın rağbet edeceği bir mal piyasaya sürülecekse, devlet radyosunda sabah anons yapüıyor ve bunu duyan Sovyet vatandaşı iste o akıl almaz kuyruklan oluştunıyor. Bu mal bir eşarp da olabiliyor, bir spor ayakkabı da, domates de, şeker de... Türkiye'de gen tekniği JJzun uçak yolculuğu bacaklar için riskti Dış Haberier Servisi Uzun uçak yolculuklannın bacaklarda tehlikeli kan pıhtılaşmalanna yol açabileceği açıklanıyor. "The Independent" Gazetesi'nin haberine göre iki doktor uçak yolculukları ve kan pıhtılaşmalan arasuıdaki ilişkiyi incelediler ve böyle bir ilişkinin varlığını kanıtladılar. Bu inceleme, 34 saatlik kısa yolculuklarda bile bacaklarda kan pıhtısı oluşabileceğini gösterdi. Kan pıhtısı yolculuktan bir iki hafta sonra ortaya çıkıyor ve yerinden oynayıp kalbe veya ciğerlere ilerlemesi halinde olümcül sonuçlara yol açabiliyor. özellikle, uçaklann ekonomik sıruflannda, sıkışık koltuklarda yolculuk eden kişilerde ortaya çıkan bu durum daha çok kısa boylu kişilerde görülüyor. Risk grubundaki kişiler arasında, sigara içen 40 yaşın üzerindeki kadın ve erkekler ilk sırayı paylaşıyorlar. Yolculuk sırasında alkol almak ise vücutta susuzluğa yol açtığı için başhbaşına bir tehlike nedeni. Riski azaltmak için uzun uçak yolculuğu yapan kişilerin sık sık yürümeleri ve bol su içmeleri öğütleniyor. Doktorlar kan pıhtısının tanısının güç olduğunu, çoğu zaman basit zaturree, bağırsak rahatsızlıklaıı ve diğer beyin hastahkları ile kanştınlabileceğini belirtiyorlar. Bu yüzden pıhtıdan şüphe edildiği anda, bunu yerinden oynatabilecek ani hareketlerden, güç gerektiren davramşlardan kaçınmak gerekiyor. ANKARA (ANKA) " Türkiye, kalkınmanın acil sorunlarının çözümlenmesine katkıda bulunmak amacıyla oluşturulan Uluslararası Gen Mühendisliği ve Biyoteknoloji Merkezi'nin statüsünü imzalayarak üye oldu. Birleşmiş Milletler Stnai Kalktnma Teşkilatı (UN1DO) tarafından kurulan ve Türkiye'nin geçen yıl imzaladığı statünün yürürlüğe girmesine ilişkin anlaşma Resmi Cazete'de yayımlandı. Merkez Gen Mühendisliği ve biyoteknolojinin barışçı amaçlarla kullanıtmasını, bu yolda uluslararası işbirliği yapılmasını ve üye ülkelerin bilim adamlan arasında bilgi, deneyim ve knowhow değişiminin sağlanmasını amaçhyor. ? İzmir'de turizm kursu ARBAT MARZARALARI Moskova'da Kalenini Caddesı nın ar^dâinüd uoydan boya uzanan Arbat ou^yı uıucinfl gençteri, kaldırımda müzik ve resım yapan şiirlerini sergileyen gençleri ile Paris'in Mont Martre'ını anımsatıyor Trafiğe kapalı bu sokakta genç sanatçı adayları şiir dahil her türlü esenni sergıliyor. Trafiğe kapalı olan bu sokak dans eden, banklann uzerinde kitap okuyan, hatta güneşlenen blucinli gençleriyle, polaroid makinenin hunerlerini Sovyet vatandaslanna gösteren fotoğrafçılanyla ve tabii ki bol bol turistlerle civıl cıvıl. Arbat Sokağı'nda Sovyet para birimi rublenin paritesi de "gerçekçi". Bankalara gittiğinizde size 100 dolar karşıhğında 60 ruble veriyorlar. Ama Moskova'da dolara rağbet o denli yoğun ki, adım başında yanınıza biri yanaşıyor ve 100 dolarınıza karşı 400 ruble, 500 ruble, hatta yerine göre 600 ruble vermeye hazır olduğunu söyluyor. Arbat Sokağı'nda sergilenen resimlerin uzerinde hem dolar hem de ruble fiyatı yaayor. Dilerseniz ruble, dilerseniz dolar ödüyorsunuz. Parite ise aşağıyukarı yüzde 400. Arbat Caddesi, Moskova'da hem ruble hem de dolarla alışverişin yapılabildiği tek yer belki de... kuyruklar. Turistlerin rubleyle ahşveriş yapmaları yasak değil, ama ellerindeki dolarlan rubleye çevirdiklerinde satuı alabilecekleri mal yok. Dolarla alışveriş yapılan mağazalar ise sadece turistler için. Buralarda satılan malların fiyatlan ruble üzerinden. Ancak kasaya gelip de satın aldığınız malın parasınj ödemeye kalktığı.iızda sizden dolar istiyorlar. Ve resmi kur üzerinden hesaplanan dolar fiyatı bir anda müthiş pahalı ve dolayısıyla caydıncı oluyor. Zaten dolarla satış yapan mağazalarda da alacak fazla bir şey yok. Dolayısıyla baştan yanılıp da elinizdeki dolarlan karaborsa kurdan rubleye çevirmişseniz, sonuçta elinizde kalan rubleleri ne yapacağınız gibi bir sorun ortaya çıkıyor. Sovyetler Birliği'nden dışarı ruble çtkartmak yasak olduğu için de çoğu kez bu fazla rubleler ya otelde ya da havaalanında son rastlanan Sovyet vatandaşuıa "bağışlamyor." "Sovyet vatandaşlan neden dolara bu kadar meraklı? Dolarla satış yapan mağazalara girmeleri nasıl olsa yasak..." diye bir soru akla gelebilir. Ancak yolunu bulup elindeki rubleyi dolara çevirtebilen, yine bir yolunu bulup dolarla satış yapan mağazadan kendisi için bir şeyler aldırtabiliyor ya da parasını dolar olarak birikti Raflar boş Moskova'da Sovyet vatandaşlan sadece rubleyle ahşveriş yapabiliyorlar. Ancak rubleyle alışveriş yapılan yerlerde ya raflar bomboş, yanî mal yok; ya satın alınamayacak kadar kalitesiz eşyalar var ya da ardı arkası kesilmeyen Arşivde bürokratik engelleme İLBER ORTAYLI Başbakanlığa bağlı tstanbul'daki Osmanlı arşivleri, imparatorluğun Hazinei Evrak'ının bugunkü adıdır. Belge sayısı milyonlarla ifade ediliyor. Sayı kaba tahmine dayanmaktadır, çunkü mevcut evrakın sistematik sayım ve envanteri henüz tamamlanmaktan uzaktır. Son birkaç yıla kadar bu konuda esaslı bir girişım de yoktu. Tasnif edilmeyen evrakın ilk aşamada fenni bir koruma ameliyesinden geçirildiği gorulmektedir. Uzun yıllar evrakın bir bölumu boyle bir korunmadan da uzaktı. Yetkili makamlar arşiv konusuna eğilmişlerdir. Ancak bu eğilme tarih araştırmaları dışında, birtakım nedenlerle aşırı ve uzmanların dışında herkesin karar verdiği bir konu. haline gelmektedir. Arşiv sırdır, arşiv Türkiye'nin itibarıdır, arşiv saptırılmış bilgilere ve tarih yazımına karsı en etkili aracımızdır, iyi ama on plauda tarihtir, tarihçinin malzemesidir ve gelecekteki tarih yazıcılığı için de en önemli kaynaktır. Bu nedenle arşivin değerlendirilmesi ve kullanımı ön planda tarihçilerin ve uzman arşivcilerin karar ve yönlendirimine bırakılmalıdır. Son yıllarda bütçe 'olanaklarının geliştirilmesi nedeniyle, Osmanlı arşivleri okuma salonlarının donanımı (Bu arada umit ederiz ki arşiv kiracı olarak bulunduğu özel idare binasından bir an önce eski yerine ve tstanbul Emniyet MüdürlUğu'ne geçici olarak tahsis edilen eski defterdarhk binasına döner ve Topkapı Sarayı ile deniz arasında arşiv binası yapmak gibi fantazi projelerden vazgeçilir), tasnif islemleri ve yeni uzman adaylannın alınması gibi faaliyetlere sahne oluyor. Bazı yeni evrak grubu, afşivın tecrubeli uzmanlarının denetiminde tasnif edilip okuyuculara açıldı. Ancak okuyuculann arşiv belgeterinden yararlanması alanında bazı garip sınırlamalar halen surüyor. Örneğin, bir konuda araştırma yapan tarihçi, konuyla ilgili belgelerden ancak yüz adedinin fotokopisini alabilecektir. 400 sayfalık sancak defterinin ancak 100 sayfasına fotokopi izni var İZMİR (AA) Izmir Büyükşehir Belediyesi, turizm sektöründeki ara personel ihtiyacını karşılamak amacıyla aşçılık, pastacılık ve garsonluk Beslenme iyi kursu başlatıyor. Sovyetler'de halkın ortalama Büyükşehir Belediye geliri ayda 220 ruble. Vasıfsız iş Başkanı Burhan özfatura, çinin aylık kazancı 120150 ruble turizm sektöründe 150 bin dolaylarında, bir doktorunki ara personele ihtiyaç 500600 rubleyi buluyor. tşsizlik duyulduğunu söyledi. diye bir sorun yok, aksine 16 yaşına gelen herkes eğer eğitim gör özfatura, 45 gün sürecek müyorsa işe yerleştiriliyor. Dola uygulamalı kursların, yısıyla bir ailede 34 kişinin çalış özellikle üniversite ması kolaylıkla söz konusu. Ev sınavlarına girip de kirası 15 ruble dolaylarında. Ev kazanamayan gençlere ler küçücük ve sevimsiz, ama ısın yönelik olarak ma sorunu yok, su sonınu yok, düzenlendiğini belirtti gunün 24 saati sıcak su akıyor, aydınlanma sorunu yok. Sovyet vatandaşının bu altyapı hizmetleri için kiraya ek olarak ödediği ise fındıkfıstık kabilinden, 56 rub STRASBOURG (AA) leyi geçmiyor. Hal böyle olunca Fransa'nın Avrupa bir aile, elindeki harcanabilir Topluluğu üyesi olmayan 500600 rublenin önemli bölümü yurttaşlanna uyguladığı nü ne yapacağını bilemiyor. Sov vizeyi kaldırmayı planladığı yetler'de insanlar iyi besleniyor. bildirildi. Avrupa İşleri Bunu ciltlerinden, sağlıklı görü Bakanı Bayan Edith nümlerinden derhal fark ediyor Cresson, 1986 sonlarında sunuz. Domates bulamıyorsa la Fransa da terör rüzgârı hana yiyor, balık yiyor, yoğurt değil de kefir yiyor. Ama giyim üzerine konulan vizenin kuşam hak getire... Ûzerindeki kaldırılması için çalışmalar giysiler, ayaklanndaki ayakkabı yapıldığını kaydetti. Bakan, "Bu konu, Dışişleri ve lar, vitrinlerindeki mallar 1950'lerin Türkiyesi'ni anımsatı Içişleri bakanltklarıyla halen görüşütüyor" dedi. yor. Fransa vizeyi. kaldırıyor makbuziar Cağaloğlu turu yap Gorbaçov olmasa mak zorundadır. Kimi zaman 30 Yıllar yılı altyapıya ve ağır saliralık bir sahife ücreti için kesîien makbuzların kâğıt fiyatı her nayiye öncelik veren Sovyet yönehalde yüz TL'den aşağı değildiı. timleri, bugün halkın elinde biriken rubleleri emebilmenin yolunu Bazı belgelerin ve dosyalarm bulamıyor. Bu çerçevede ekonomuhtevasını okumak için gunluk minin tıkandığutartışmasız kabul Mesela bir sancağın 400 sahife sayı sınırlaması vardır. Okuyucu ediliyor. Gorbaçov'un iktidara lik tahrir defterıni incelemck; hem sadece on adet evrak isteyebilir. gelişinin ve glasnostperestroika de arşivin çalışma saatleri dışın Bu sınırlamalar konuları bilen ar politikalannın ise bir tercih değil da evinde dikkatle incelemek zo şiv uzmanlarından değil, Anka zonınlttluk olduğu ifade edilerek, runda olan bir araştırıcı bunun fo ra'daki burokrasinin geçmış za "Eğer Gorbaçov olmasaydı, tokopisinin tumünü alamaz. manlardaki anlaşılmaz kararla Morbaçav ya da Mihailov olurdu, rından ileri gelmektedir. ama gerek zamanlama gerekse Veya bir konuya ilişkin bir yanygulamak istenen politikalar zışmanın bir evrak sayılmayıp her Gözden geçirilmesi gereken kasahifenin ayrı bir fotokopi sayıl rarlar olduğuna hiç kuşku yoktur. değişmezdi" deniyor. Bu arada ması gibi zorluklar bilimsel bir ça Sayılar niçin yuz veya on, bilin glasnost ve perestroikaya herkelışmayı zorlaştırmaktadır. Öğren miyor.. Arşiv yönetmeliklerinde, sin Arbat Sokağı sakinleri kacilerine metin okutmak zorunda arşivlerin uzmanlarına Ve araştı dar sahip çıkmadığı hatırlatılarak, olan tarih bolümu öğretim üyeleri rıcı tarihçilere karşı kulak tıkama "Sovyetler'de son derecede agır için bu sınırlandırmalar vahim so ve hatta guvensizlik havasımn hâ işleyen bir sistera herkesin o kadar kanına işlemiş ki, Gorbaçov'nuçlar doğurmaktadır. kim olduğu anlaşılmaktadır. Ha un ömrü bu sistemin değiştigini Ustelik fotokopi ücretinı ode len arşivlerimizin en önemli soru görmeye yetmez" deniyor. mek isteyen bir oğretim uyesi, İs nu budur ve bilimsel tarihçiliğimitanbul Deftcrdarhğı'mn bu konu zin gelişmesine karşı her gun buya mudahalesi üzerine, elinde yuyen bir engeldir. BfTTl ANKARA (AA) Türk Tabipleri Birliği Temsılciler Meclisi, hekimlerin hastalarına muayene için en az 20 dakika ayırması konusunda çalışmalar yapılmasını kararlaştırdı. TTB Temsilciler Meclisi toplantısında alınan kararlar bugun açıklandı. Açıklamada hekimler için haftahk çalışma sürestnin 40 saate indirilmesi, nöbet karşılığınm maddi olarak ödenmesi, hekimlerin meslek uygulamalan dolayısıyla karşı karşıya kaldığı risklerin ortadan kaldırılması istendi. Bu isteklerin dikkate alınmamasımn gelecekte çok önemli sonuçlar doğurabileceği de kaydedildı. Her hastaya 20 dakika