18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
» EYLÜL 1988 EKONOMİ CUMHURİYET/9 Petrol devlerinin rezervleri (Tahmmı keşfedilmiş rezervler, mılyar varıl) TURKIYE'den Japoniarla kredi anlaşması 4NKARA (ANKA) İthalatın fınansmanmda kutlanılmak üzere Japonya'dan sağlanan 400 milyon dolarlık krediye ilişkin anlaşma bugün Ankara'da imzalanıyor. Japon lhracat ve tthalat Bankası'ndan sağlanan kredi 5.5 yılı ödemesiz olmak üzere 17 yıl vadeli ve yiızde 5.3 faizli olacak. ÂT ile tekstilde büyük pazarlık Hazır Giyim îhracatçı Birlikleri ile A T yetkilileri arasında htanbul'da 9 eylülde başlayacak göruşmelerde, 19891991 döneminde uygulanacak ololimitasyon anlaşması tartışılacak. ANKARA (ANKA) Avrupa Topluluğu (AT) Komisyonu, hazır giyim ihracatı konusunda yoğun Dir muzakere dönemine giriyor. AT Komisyonu Tekstil Masası yetkilileriyle Hazır Giyim thracatçılan Birlikleri arasında 9 eylülde tstanbul'da başlayacak göruşmelerde 19891991 döneminde uygulanacak otolimitasyon anlaşması muzakere edilecek. Birlik yetkililerinden edinilen bilgiye göre, AT Komisyonu Tekstil Masası Müdüru Guillaume Hoffmann'ın başkanlığmdaki dört Irişüik bir AT beyeti ile Istanbul Birliği Başkan vekili Mehmet KabasakaTm başkanlığmdaki heyet arasında yapılacak görüşmelerde otolimitasyon anlaşmasının esaslanrun yanı sıra, 19891991 döneminde kısıtlamaya tabi tutulacak kategoriler belirlenecek. Bu arada Türk tarafınm isteği üzerine AT'nin ticarette harmonize sisteme geçmesi sonucu Türk ihracatında meydana gelen kayıplann telafisi konusu da ele alınacak. Yetkililer, muzakerelerin ilk toplaneda tamamlanmasının beklenmediğini, 34 raunt daha görüşme yapılması olasıhğırun büyük olduğunu belirtiyorlar. T'lrk Hazır Giyim thracatçıları Birlikleri, AT'den gelen baskılar sonucunda, ilk kez 1986 yıünda bir otolimitasyon anlaşmasım imzalamak zonında kalmışlardı. Söz konusu anlaşmamn süresi bu yılın sonunda biteceği için ocak 1989'da yürürlüğe girecek yeni bir anlaşmanın yapılması gerekiyor. AT ile yapılacak görüşmeler konusunda ANKA muhabirine bilgi veren birlik yetkilileri, müzakereler sırasmda AT'nin yeni bir kota talebinde bnlunmasını beklemediklerini söylediler. En büyük birlik olan lstanbul Hazır Giyim Ihracatçılan Birliği Başkan Yardımcısı Mehmet Kabasakal, hazır giyia. ihracatmda halen 13 kategoride kota uygulandığmı hatırlatırken şöyle konuştu: "AT'ye ihraç edilebilecek kategorilerden beşte birine zaten kota gelmişti. AT, bu goruşmelere yeni bir kota talebiyle gelirse, gönişmeleri ve anlaşma) ı çıkmaza sokar." lstanbul Hazır Giyim lhracatçılan Birliği Genel Sekreteri Tuncar Öğün de AT'den yeni bir kısıtlama talebinin geleceğini sanmadığını belirterek, "Bn yıl zaten bornozlarla ilgili 18 numaralı kategori ve kadın gi>silerine ilişkin 26 numaralı kategori kota uygulamasına dahil edildi. Diğer kategorilerde AT'yi rahalsız edecek herhangi bir şey yok" dedi. öte yandan AT'nin günlük işlerini yürüten komisyonun Akdeniz ülkeleriyle ilişkilerden sorumîu üyesi Claude Cheysson, Ankara ve tstanbul'da temaslarda bulunacak ve daha sonra gerçekleştirilecek "lş Haftası" toplantılanna katılacak. . 8 eylül perşemBe günü Ankara1 ya gelecek Cheysson, resmi temaslarını tamamladıktan sonra 12 eylülde îstanbul'da başlayacak "tş Haftası"na katılacak. Cheysson, Ankara'da basın toplantısı da düzenleyecek. Cheysson'la birlikte, komisyonun Türkiye masası sorumlulanndan Jean Durieux veya JeanJoseph Schvved'la birlikte, komisyonun diğer yetkililerinden oluşacak bir heyet de Türkiye'ye gelecek. Jş Haftası, 12 eylülde başlayacak ve AT'den sağlanan 500 bin ECU'luk fonla finanse edilecek. Ülke 1 SArabıstan 2 Irak 3 Kuveyt 4 Iran 5 Abu Dabı 6SSCB 7 Venezüela 8 Meksıka 9 ABD 10 Lıbya DÜNYATOPLAMI Toplam (Ocak 88) 169.5 100.0 94.5 59.0 56.3 48.6 25.3 21.0 8873 928 922 tran ve Irak'a çıkarma ANKARA (ANKA) IranIrak savaşının sona ermesiyle bu iki ülkenin "yeniden inşa" projelerinden pay almak ve genişleyen Körfez pazannda söz sahibi olmak için başlatılan girişimler çerçevesinde iki heyet Bağdat ve Tahran'ı ziyaret edecek. Maliye ve Gümrük Bakam Ahmet Kurtcebe Alptemoçin başkanlığmdaki kalabalık bir heyet yarın Bağdat'a gidecek. Bu ziyareti, Devlet Bakam Yusuf Bozkurt özal başkanlığmdaki bir başka heyetin 9 eylülde başlayacağı Tahran gezisi izleyecek. Savaşta petrol tesisleri ağır hasara uğrayan Irak. ateşkesle birlikte, keşfedilmemiş petrol rezervlenm devreye sokma çalışmalarına başladı • (S. Arabtstan ve Kuveyt arasmda eşıt olarak paytaşılan tarafsız bölgedekı 5 2 mılyar vanl dahil) Irak, petrol devi ohna çabasında Keşfedilmiş petrol rezervi açısından 100 milyar varilile dünya çapında 2. sırada yer alan Irak'ın keşfedilmemiş dev rezervlerini de kullanarak Suudi Arabistan'ın yerini alma çabasında olduğu belirtiliyor. Ekonomi Servisi Irak'ın, Suudi Arabistan'ın Ortadoğu petrolündeki 'krallığına' son verebileceği belirtiliyor. The Wall Streel Journal gazetesinde yer alan bir yazıda, dev petrol rezervlerine sahip olan Irak'ın yeni bir petrol gucü olarak Ortadoğu'da sahneye çıkabileceği ve kısa vadede petrol fîyatlarının daha da düşmesine neden olabileceğini, ay Savaşyorgunu Irak'ın yeni rezervleri kullanarak 'yeniden inşa'dönemine gireceği, ancak bu nedenle petrolfîyatlarının düşebileceği ve bölgede siyasi ittifakların yeniden şekillenebileceği ifade ediliyor. nca uzun vadede siyasi ittifakları yeniden şekillendirebileceğini vurguladı. Uzmanlar, Irak'ın yakında petrolden sağlayacağı refah nedeniyle hâkim bir askeri guç olarak çıkabileceğini ve ülkede halen keşfedilmemiş birçok petrol rezervine rağmen, keşfedilmiş rezervlerinin 100 milyar varil olduğunu ifade ediyorlar. Suudi Arabistan'ın keşfedilmiş petTOI rezervleri ise 169.5 milyar varil civarında. Gözlemciler de Irak'ın savaş nedeniyle yarıda bıraktığı yeni rezervler bulma çalışmalarına ateşkesten sonra yeniden başladığını belirtiyorlar. Batılı petrol ureticileri de Irak'taki bu gelişmeden memnun gözuküyorlar. British Petroeul'un bir müduru, "Irak'ta petrol sanayinin büyümesinden memnun oluruz. En azından Irak'ta araştırma yapmak için bizim de şansımız olur" diye konuşuyor. Ancak Irak'taki keşfedilmemiş rezervler petrol fiyatlarının geleceğine ilişkin olumlu sinyaller vermiyor. Nijerya gibi yoksul ve borçlu petrol ihracatçıları bile petrol fiyatlarının artması için üretimi kısmayı kabul ederken, savaş yorgunu ve bol rezervli Irak'ın yapacağı aşırı uretimin fıyatların hızla inişe geçmesine neden olacağı vurgulanıyor. Irak'ın yansı Suudi Arabistan, Kuveyt ve diğer Arap ülkeleri olmak uzere 65 milyar dolarlık dış borcu ve sadece petrol tesislerini onarmak için 8 milyar dolara ihtiyacı var. Buna ek olarak savaş nedeniyle genç ve üretken insan açısından da bir açığı olan Irak, sınırlı kaynaklarla 'yeniden inşa' sürecine giriyor. Bu nedenle uzmanlar, Irak'ın tüm petrol rezervlerini kullanarak Ortadoğu'nun petrol devi olma rüyasından vazgeçmeyeceğini savunuyorlar. Ekonomi Servisi Şark Sigorta'ya Almanya ve Japonya'dan iki yeni ortak daha katıldı. Türkiye öğretmenler Bankası'nm ortakhktan ayrılması üzerine hisse oranını yüzde 46.9'a çıkaran Koç Holding'den sonra Şark Sigorta, yüzde 10 hisse ile Japon Tokio Marine ve yüzde 3.3 hisse ile Alman Allianz sigorta şirketlerini ortaklan arasına kattu Halen yüzde 33.6 hisseye sahip olan ttalyan Riunione Adriatica Di Sicurta da Şark Sigorta'mn ortaklan arasında bulunuyor. Şark Sigorta'ya iki yeni ortak Sanayici, işçi ücretine zam istiyor Yaşar Holding Başkan Yardımcısı Seiim Yaşar, düşük ücretin, piyasa ekonomisini zedelediğıni belirterek iyi mal üretildiğini, ancak bunlan satın alacak kadar gelire sahip tüketici olmadığım, bunu sağlamamn tek yolunun da ücretlerin arttmlmasından geçtiğini söyledi. İZMİR (ANKA) Yaşar Holding Başkan Yardımcısı Selim Yaşar, Türkiye'de işçi ücretlerinin düşük olmasının, uygulanmakta olan piyasa ekonomisini zedelediğiru savundu. Yaşar, Türk sanayisinin içinde bulunduğu kaynak sıkınösı yüzünden artık daha fazla üretim yapmasını olanaklı görmediğini de bildirdi. Selim Yaşar, görüşlerini şöyle özetledi: "1980 sonrası Türkiye'de kamu sektörüne ve altyapı yatırımlarına önem verilmiştir. Ancak ekonominin lokomotifı sanayidir. Zira sanayi sektörü gerek istihdarn, gerek ihracat, gerekse üretimi arttırması nedeniyle enflasyonu düşürmektedir. Bu nedenle sanayi sektörünü öncelikli kabul edip, teşviklerin gözden geçirilmesi gereklidir." Ülke sanayiinin en önerrüi sorununun "kaynak yetersizliği" olduğuna işaret eden Yaşar Holding Başkan Yardımcısı, şöyle devam etti: "Buna bağlı olarak asbnda özkaynak eksikliğini hisse senedi satışı ile gidermek mümkündür, fakat hisse senedi satışlannda en az banka faizi kadar temettü verilmelidir ki halk için cazip hale gelebilsin. Ne yazık ki bugünkü sanayicinin içinde bulunduğu ortam, banka faizi düzeyinde temettü dağıtmasına olanak tanımıyor." Yasar, halen çalışan kesimin ücret düzeyinin Batı'dan çok duşük olduğunu bildirerek şöyle dedi: "Doğal olarak bu durum, ülkemizde uygulanmakta olan piyasa ekonomisini zedeler. Zira tüketim olmayan bir ülkede pazar olmaz, üretim ihtiyacı olmaz. 55 milyon nüfusa sahip olan Türkiye'de, tüketilen sanayi ürünleri Avrupa ülkeleriyle karşılaşünldığında ortaya çıkan rakam son derece komiktir. örneğin Yaşar Holding iştiraklerinde Avrupa standartlannda mal uretilmektedir. Fakat bu mamulleri alan kesim son derece sınırlıdır; amaç bütün Türk halkına Avrupa ölçütlerinde ürün ve mal sunabilmek ve bunlan tüketmelerini ve kullanmalarını sağlamaktır. Bunu yapabilmek için tek çözüm ücretlerin arttınlmasıdır." ISEDAK toplantısı başladı lstanbul Haber Servisi tslam Konferansı Teşkilatı Ekonomik ve Ticari Işbirliği Daimi Komitesi (tSEDAK)'nin 4. toplantısı için "yiiksek düzeyli uzmanlar" çaIışmalarına dun başladılar. Cumhurbaşkanı Kenan Evren tarafından 6 eylul salı gunü "resmi açılışı" yapılacak olan 4. İSEDAK toplantısının dünkü yüksek düzeyli uzmanlar toplantısında, lSEDAK'ın gündeminde bulunan konular görüşuldü. Devlet Planlama Teşkilatı Miisteşarı Dr. Ali Tigrel'in başkanhğım yaptığı toplantıya lslam Konferansı Teşkilatı (İKT) uyesi 45 ulke ile gözlemci statusundeki KKTC temsilcisi katıldı. Yüksek düzeyli uzmanların çalışmalarının ardından bugün toplanacak olan "yazım komitesi" bakanlann onayına sunulacak olan karar taslağını yazacak. KISAKISA • YAPI ve Kredi Bankası Genel Müdür Yardımcılığı'na, tktisat Bankası'run Türk Lirası ve Döviz Pozisyon, Organizasyon, Bilgi tşlem Bölümleri'nden sorumlu Genel Mudür Yardımcısı ve Yönetim Kurulu üyesi lsmail Yalçınkaya getirildi. • ŞEFFAF sigortacılık hazırlığmda olan Halk Sigorta, bu amaçla iç kontrol sistemi oluşturdu. Demirde 'fcorsarı borso' KARABÜK (Cumhuriyet) Piyasada en çok aranan yuvarlak inşaat demirlerimn karaborsaya duştüğü ve fahiş fıyatla işlem gördüğü bildihldi Kamu sektörünün ürettiği 832 mm. arasındaki 13 çeşit inşaat dentirlerinin fabrika çıkışı ton fiyatlan KDV dahil 450475 bin lira arasında bulunurken aynı demirler piyasada 580620 bin liradan satılıyor. DÖVİZ KURLARI Dovızin Cinsı 1 ABD Doları 1 Avustralya Doları 1 Avusturya Şılini 1 Batı Alman Markı 1 Belçıka Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fın Markkası 1 Fransız Frangı 1 Hollanöa Florini 1 jsvec Kronu 1 isviçre Frangı 100 italyan Lıreti 1 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinarı 1 Steriın 1 S.Arabistan Rıyali Dövız Alış 1543.14 1225.25 117.52 825.65 39.49 214.95 347.94 243.13 731.34 238.47 979.15 111.02 11.27 5397.47 2573.95 411.56 Dövız Satış 1546.23 1227.71 117.76 827.30 39.57 215.38 348.64 243.62 732.81 23895 981.11 111.24 11.29 5408.29 2579.11 412.38 Efektıf Alış 1543.14 1204.42 117.52 825.65 38.82 214.95 342.03 243.13 731.34 238.47 979.15 109.13 11.08 5305.71 2573.95 404.56 Efektif Satış 1561.66 1239.95 118.93 835.56 39.96 217.53 352 12 246.05 740.12 241.33 990.90 112.35 11.41 5462.24 2604.84 416.50 DÖVtZ INTERBAMKl'NIN BİR AYI VlTRÎNDEN TEZGÂHTAN TL, dolara karşı 64 lira kaybetti ANKARA (AA) Serbest kur belirleme ve döviz piyasasma geçiş amacıyla oluşturulan bankalararası döviz piyasası dört haftayı geride bıraktı. 8 ağustosta Merkez Bankası gözetiminde işlemlere başlanan piyasada Türk Lirası, dolar karşısında bugüne kadar yüzde 4.2 oramnda değer kaybetti. Belirlemelere göre, döviz interbankı olarak da arulan piyasada, ilk günde 1490 lirada oluşan dolar denge kuru, 64 lira artışla, 2 eylülde tarihinde 1554 liraya yükseldi. Piyasada da aynı süre içinde 851 işlemde 151.5 milyon dolar el değiştirdi. 9 agustos 2 eylül tarihleri arasında resmi kurda da Türk Lirası, dolar karşısında 64 lira 89 kuruş değer yitirdi. Merkez Bankası kurunda 2 eylül itibarıyla dolar 1543 lira 14 kuruş olarak beürlendi. Döviz piyasasının faaliyete geçmesiyle, 810 ağustos tarihlerinde denge kurunda ani bir sıçrama görülmüştu. 8 ağustosta 1490 liraya el değiştiren bir dolar, 10 ağustosta 1525 liraya kadar yukseldi, ancak 12 ağustosta 1509 liraya düştü. Daha sonraki gunlerde, uluslararası borsalarda dolann değerinde görülen hızlı yükselış, denge kurunu 22 ağustosta 1544 liraya çıkarttı. Denge kuru bu tarihten sonra 1540 liranın uzerinde oluştu. BüGÜN • Sergı Ulaştırma Haberleşme Hizmetleri Araçve Cihazları Sergisi saat 10.00'da Ulaştırma Bakam Prof. Dr. Ekrem Pakdemirli tarafından açılacak. Fotokopi makinelert Mjtılul 133 03 49 133 03 95 »Mm: 117 21 15 I 5 hlt Iznılr 22 M 53 tajna 353»! DUNYADAN KISA KISA Management Trainees INTERBANK. is seeking young and ambitious professionals to be trained in an intensive 6 months program. Successful trainees will be assigned as Junior Supervisors in Branch Operations. Qualifications: • University degree in Business Administration, Engineering or Computer Sciences • High level proficiency in written and spoken English • Completion of military service Opportunities: • Challenging and highly rewarding banking career • Dynamic working environment, encouraging achievement and offering promotion based on performance • Highly competitive salary • Training possibilities abroad Please send detailed curriculum vitae with address, phone number and two photos to: ULUSLARARASI ENDÜSTRI VE TICARET BANKASI A.Ş. Personel Bölümü (MT5) Büyükdere Cad. 108/C Esentepe/İstanbul Ky September 25th. Eligible applicants will be informed of the date of English Proficiency and Aptitude tests. Successful candidates will be later invited for an interview. All applicatıons will be treated in strict confidence. • PERU'da temel gıda maîları karneye bağlandı. Devlet Başkanı Alan Garcia, yıllık enflasyon hızının yuzde 600'e çıkması uzerine, kemer sıkma önlemleri almak zorunda kaldıklarım bildirerek halktan ekonominin düze çıkarılması için en azından birkaç ay çaba gostermesini istedi. • BREZİLYA'da, faiz oranlarının enflasyon hızının uzerinde olması önerisi, yeni anayasa tasarısında yer aldı. • ABD'de son iki haftada 46 banka kurtarıldı. 7 eyaletteki bankaların kurtarma operasyonu ABD yönetimine 10.3 milyar dolara mal oldu. • OPEC Genel Sekreteri Subrato, İran ve Irak'ı günlük petrol üretim kotası konusunda uzlaştıramadı. Kiri eritme peynir 15.600 La vactı quırit sHces peynir.. 17.500 Gerard peynir 40.000 Belk) biberlı peynir 22.000 Roktor peynir 24.000 Camembert peynir 26.000 Gravyer peynir 15.000 Particube peynir 28.000 Dutch Breden tereyağı 8.800 Siyah Rus havyan 175.000 Konserve mısır 20.000 Konserve dıyet şeker 26.300 Konserve Bonduelle soya fasülyesi 25.000 Portekız Luças sardalya 20.000 Aromat 75.000 Mısır turşusu 28.000 Ûsem hazır çorba 3.000 Sır Winston Tea Eari Grey . 88.000 Nescafe Gold 180.000 Nescafe Classic 125.000 Auslese suzme kahve 72.000 Twinıngs çay 50.000 hası. " Beşıktaş, Topağacı ve Gayrettepe'dekı şarküterilerde yaptığımız araştırmalarda ıthal malı peynir, tereyağı ve konserve çeşitlermın yerfi mallara oranla oldukça pahalı olduğunu gözledik. Şarküteri yetkilileri ıse bu malları satamamaktan yakınıyortar. Kuçük ambalajlarda satılan ithal malı yiyeceklere en çok rağbet edenlen uzun süreler yurtdışında yaşamış olan vatandaşların oluşturduğunu söyleyen görevlıler. "Bunlar tabıı çok kuçük bir zümre. 50 müştenmizden belki bırı" dedıler. Özellikle konservelenn satılana kadar bozulduğunu da belirten şarküteri sahıpleri, "Ithal malı çok pahalı, kimse de almıyor Hele yazın satışlarımız tamamen duruyor" diye yakındılar. Ithal malı yiyecek Ithal malı 'ateş pahası' malzemelen "ateş pa J &879nin sonlarına doğru belirmeye başlayan resmi serbest kurfarklılığı ve sıkı para politikalarının yansıması olan faiz hadlerinde 1988yılının ilk aylarında görülen sıçramalar, özellikle fon yönetiminin bankalar için ne denli önemli olduğunu vurgularken, aynı zamanda da çeşitli belirsizlik ve dalgalanmalara karşı gerekli olan birtakım risk kuvertürü (hedging) enstrümanlarına ne denli ihtiyaç olduğunu bir kez daha belirledi. Nitekim dövizini ocak ayında 13501450 TL arasındaki geçerli piyasa fiyatlarından müşterilerine intikal ettiren bankalar, poManufacturers Hannover zisyonlanm 4 şubat kararlanm takiben Türkiye Genel Müdurü 11.5 ay sonra 1250 TL seviyesindeki do1988 yıhnın ilk 6 ayı, Türk bankacılık lar fiyatıyla kapatarak kambiyo kârlannı sisteminde 1986 sonundan itibaren enflas fevkalade arttırabildiler. yonist hızlı büyüme trendi gösteren TürkAym şekilde, Turk Lirası'ndaki strateekonomisinde antienflasyonist makro ji ise, münıkün olduğu kadar uzun vadeli denge arayışları etkisinde geçti. borçlanmaya giderek, yukselmesi beklenen 1987'nin sordanna doğru belirmeye başfaiz hadlerinin gerektirdiği fon maliyeti yülayan resmiserbest kur farkuhğı ve sıkı pakünden kurtulmak yönunde idi.Bunu yara poliükalarının yansıması olan faiz hadpabilenler ve/veya yapma suplesine sahip lerinde 1988 yıhnın ilk aylannda görülen olan bankalar da faiz marjlarını artan sıçramalar, özellikle fon yönetiminin bankredi faizleri ile orantılı olarak hızlı bir şekalar için ne denli önemli olduğunu vurkilde yükseltebildiler. gularken, aynı zamanda da çeşitli belirsizBununla birlikte, yükselen mevduat falik ve dalgalanmalara karşı gerekli olan birtakım risk kuvertürü ("hedding") enst izleri özellikle vadesiz mevduat faizindeki rumanlarına ne denli ihtiyaç olduğunu bir hızlı artış, munzam karşılıkların da arttınlmasına paıalel olarak fon maliyetlerini kez daha belirledi. Bu tip dalgalanmaların işaretlerini iyi yukarı çekmiştir. Bu genel çerçeve içerisinde, Türkiye ile değerlendirebilen bankalar döviz ve Turk Lirası pozisyonlarında gerekli düzenleme Batı ülkeleri arasnıdaki enflasyon faiz leri yaparak gelişmelerden önemli avantaj makasınjn giderek artışı, geçmiş yıllarda oî±uğu gibi döviz ile fonlamayı cazip kıllar elde edebildiler. 1987 sonu ve 1988'in ilk günlerinde ta ma yönünde gelişti. Fakat geçmiş yıllara kibi gereken ana fou yönetimi stratejisi, oranla bu yıl gözlenen bu enflasyon faiz döviz varlıklannı piyasa uç Hyatlanndan makasının kapatılması için gerekli olan değerlendırerck (aşağı çekerek) kısa hızlı kur kaybı politikası Merkez Banka"shorl" pozisyon yaratmak ve bu kısa po sı'nca vakit geçirilmeden uygulanrna yözısyonu ileride doviz fiyatlan normal de nünde gelişti. Butun bunlann sonucunda, bankacılık ğerlerine gelince kapatmak şeklinde oldu. Bankalarda fon yönetimi KONUKYAZAR ATİLLA URAS sektörünün toplam net kânmn 1987 yüına oranla reel olarak yani enflasyonun uzerinde arttığıru muşahade etmek mümkün. Diğer bir deyişle, bu dalgalanmalara karşı bankacılık sektöru net reel kârlıhğını arttırabilecek bir rasyonel çalışma temposunda gözukuyor. Bu, pek tabii ki özellikle son yıllarda bankalar ile sanayi sektörü arasındaki sınai maliyetlerdeki finansman payının giderek artması olayına yönelik belki de bu tartışmaları biraz daha alevlendirecek bir olgu olarak gözüküyor. Hiç şüphesiz, sınai maliyetlerin artmasında yükselen faizlerin payı var, ama genelde bu tartışma içerisinde unutulon çu gerçeğin de altını çizmek gerek. O da, bankaların yukanda belirtildiği üzere kısa vadedeki iktisadi dalgalanmalara karşı sanayi şirketlerine oranla, yapılan itibanyla kendilerini kuver edecek bir esnekliğe sahip olmaları. Şöyle ki, bankaların kaynaklarım Türk Lirası'ndan dövize, dövizden Türk Lirası'na, bankalararası plasmandan krediye, krediden menkul kıymetlere çok kısa vadelerde aktararak gerek gelir gerekse maliyet yapılarında belli bir seviyeyi tutturmalan mumkun. Yani maliyet ve gelir kompozisyonlarını kısa vadede değiştirebiliyorlar, oysa ki bir sanayici için gerek hammadde ve aramal stoklarına, gerekse makine ve teçhizatlar ile oluşan kaynak INTERBANK ^ ULUSLARARASI larına kısa vadede müdahale edebilmek mümkun değil. Doğal olarak bankaların bu supleslerinden dolayı gelişen negatif trendlerin etkilerinden sıyrılmaları, kendilerini sanayicilere oranla daha fa^la izole etmeleri mümkün. Bu noktayı hatırda tutmak gerek. 1988'deki sektörü etkileyen diğer gelişmelerin bazıları Karşılıklar Kararnamesi (tartışması hâlâ süruyor) ile banka bilançolarının daha da şeffat olmasına yönelik ve batık / donuk kredi, idari takip vb. kavramlarda kristalliğe donuk düzenlemelerin yapılması ve çeşitli piyasaların Merkez Bankası tarafından kurulması ile ilgili çalışmalardır. Gerek bu çahşmalar gerekse 4 şubat kararlarının içerdiği kambiyo, dış ticaret ve faiz düzenlemeleri ve bunlann uygulanması, makro seviyede sürekli ve tutarlı antienflasyonist para ve mali politikalar ile doğrudan ilişkilidir ve bu düzenlemelerin geleceği, başansı bu çerçevede değerlendirilmelidir. Yukanda belirtilen noktalar ışığında, özel olarak Tlirkiye'de faaliyette bulunan yabancı bankaların performanslarına göz atıldığı vakit, bu bankaların Türkiye'ye ilk gelişlerindeki ana misyonları olan dış ticaret finansmamndaki tamamlayıcı etkinliklerini yerine getirdikleri ve kârlılıklarını idame ettirebilmek için artık faaliyet alanlarını para ve sermaye piyasalarına doğru kaydırma zorunlulufunun ortaya çıktığını söylemek mümkün. Bu alanda erişebilecekleri Türk Lirası kaynakların hacmi ve mali liberalizasyonun gerektirdiği duzenlemeler, yabancı bankaların manevra kabiliyetlerini saptayacak ana sınırlar olarak gözüküyor. Şu anda bu sınırlann oldukça dar bir çerçevede kaldığı soylenebilir. Dolayısıyla, kısa \adede yabancı bankaların kârhhklarında düşme beklenmelidir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle