18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
3 EYLÜL 1988 Burma'da gösteriler sürüyor RANGOON (AP) Burma'da binlerce kişinin dün de hükümet aleyhtarı gösteriler düzenledikleri ve bazı hükümet binalarmı işgal ettikleri bildirildi. Batılı kaynaklar, ülkedeki 40'dan fazla kentin göstericilerin kontrolünde olduğunu öne sürüyorlar. Göstericiler çok partili sisteme geçilmesini ve bir an önce bu doğrultuda i/k adım olarak geçici bir hükümet kurulmasmı istiyorlar. Şimdiye kadar düzenlenen gösterilerin en büyüğünün 8 eylül günü yapılmasımn planlandığı ve ülkedeki grevlerin sürdürüleceği haber verildi. Devlet Başkanı Mauşg Maung, önceki gün muhalefetin geçici hükümet kurulması isteğini reddetmiş ve hükümetin istifa etmeyeceğini açıklamıştı. SîLİ DIŞ HABERLER CUMHURtYET/3 Sürgünlere dönüş izni SANTİAGO (AP) Şili'yi 15 yıldır yöneten askeri cuntanın lideri Auguslo Pinochet önceki gün 1973'tekidarbeden sonra sürgüne gönderilen 430 sol göruşlü muhalifin ülkelsabel Allende ye dönmelerini serbest bıraktı. Şili Devlet Başkanı'nın kararını açıklamasından 4 saat sonra darbe sırasında öldürülen Marksist Cumhurbaşkanı Salvador Allende'nin kızı tsabel Allende ülkenin başkenti Santiago'ya döndü. lsabel Allende'yi ülkeye getiren uçakta devrik Allende hükümetinde Çalışma Bakanlığı yapan Jose Oyarce'nin de bulunduğu bildiriliyor. DUNYADA BUGUN ALISIRMEN İlahi Sayın Özal Sayın Özal ne zaman konuşsa bana bir Nasrettin Hoca öyküsünü anımsatıyor. Anılardadır; beş yıl kadar önce enflasyon oranını yüzde 10'lara düşüreceğini söylemişti Sayın Başbakan. O günlerde, bu işin oluru olup olmadığını sorduklarında hep Nasrettin Hoca'nın ünlü öyküsü gelirdi aklıma. Hani bir gün Timur'un hınzırlığı tutmuş da o sıralarda Anadolu'da ne kadar âlim ve hoca varsa çağırıp hepsine sormaya başlamış: Senin ilmin irtanın benim boz eşeği konuşturmaya yeter mi? Doğal olarak herkes soruya "hayır" yanıtını veriyor ve hakanın emri ile bir temiz sopa yiyerek huzurdan ayrılıyormuş. ^ Sonunda sıra Nasrettin Hoca'ya gelmiş, Timur ona da ayn'ı soruyu sormuş ve Hoca'dan: Emrin başım üstüne sultanım, konuştururum. yanıtını almış. ., Hoca, Timur'un şaşkın bakışları arasında devam etmiş: , Ama sultanım, demiş, bu iş en aşağı iki yıl sürer. Sonra de eklemiş: . Üstelik güç bir iştir, bu iş için her gün üç altın, bir tepsi bakr lava, beş kap yemek isterim, tabii bir de eşeğe verilecek saman var. Timur tüm koşulları kabul etmiş, sonra da Hoca'ya: Bana bak, demiş, tüm koşullarını kabul ettim, ama iki yıla kadar eşek konuşmazsa boynunu vurulmuş bil. Hoca, Timur'un yamndan güle oynaya çıktığında herkes çevresine toplanmış. Bre Hoca, demişler sen deli misin? Yoo, demiş Hoca, neden olayım? Eee öyleyse, demişler, sen boz eşeğin konuşamayacağım bilmez misin? Bilirim bilmesine ama, demiş, iki yıla kadar konuşturum dedim Hele durun bakalım, iki yıla kadar eşek mi öle, Timur mu gide, ben mi kala? O günlerde bu öyküyü yazıp Özal politikasının enflasyonu düşürmesini Nasrettin Hoca'nın Timur'un boz eşeğini konuşturması kadar olanaklt olduğunu belirtmeye çalıştığımızda, ANAP'lılardan oldukça eleştiri almıştık. Oysa zaman onları haksız çıkardı. Sayın Başbakan'ın önceki gün yaptığı konuşmayı okuyunca da aklımıza başka bir Nasrettin Hoca öyküsü geldi: Adamın biri Hoca'ya bir gün sormuş: Hoca gökte ne kadar yıldız var? Eşeğimin sırtındaki kıl kadar? Adam dayanarnamış ve: Biraz attın galiba Hoca, demiş. Hiç istifini bozmamış Hoca: İnanmıyorsan diye yanıt vermiş, otur say! Sayın Özal da önceki günkü konuşmasında Nasrettin Hoca1 nın bu öyküsündeki gibi davranmış, gerçeğe uymasa da ağzına ne geliverirse düşünmeden söylemiş Bakın ne diyor Sayın Özal: "Anayasalar Allah'ın emri değildir. ABD'de 100 kere degişmiştir" İlahi Sayın özal, Hoca'nın yanıt verdiği softa kadar saf bellemiş bizi ve gerçeğe uyuyor mu uymuyor mu, düşünmeden söyleyivermiş yukarıdaki sözleri. Ne ki Hoca'nın palavrasının yanlışını çıkarmanın güçlüğüne karşın, Sayın Özal'ın savının yanlışlığını görmek çok kolaydır. Açarsınız herhangi bir anayasa kitabını ve hemen yakalarsınız Sayın özal'ın yanlışını. Gerçekten de dünyanın en eski yazılı anayasası olan Amerlkan Anayasası, 1787'de yazılmış, ama resmen 1789'da kabul edHmiştir. 4 Temmuz 1776'da bağımsız 13 devlet haline gelmiş olan eski 13 İngiliz kolonisi, aralarında bir federal otorite oluşturmuşlardır. Bu otorite Federal Kongre'dir. 1777'de kurulan Federal Kongre, uzun süre bir ana metin oluşturup merkezi bir otorite oluşturmaya karşı çıkmışsa da on yılın sonunda, George Washington'un da telkinleriyle Philadelphia Konvansiyonu'nda 55 delegenin 39'unun oylarıyla Amerika Birleşik Devletleri Anayasası'nı kabul etmişlerdir. Yukarıda da belirttiğimiz gibi bu anayasa, 1789 yılında onaylanmış ve iki yıl içinde bu ana metne "amendement" denen 10 ek yapılmıştır. 1791 ite 1946 yılları arasında ise 12 yeni ek "amendement" daha konmuştur Amerikan Anayasası'na. '• Bu ekler Amerikan Anayasası'nı değiştirmeyip onu günün g i reklerine uyduran veya bazı maddelerin yorumuna açıklık geÇren eklerdir. Bir yandan yazılı anayasaya, öte yandan Anglosakson hukukunun geleneğine dayanan Amerikan demokrasisinin temel metni olan Amerikan Anayasası kabul edildiğinden bu yana hiç değiştirilmemiştir. Ancak ve ancak bu metne, onu günün şartlarına uyduran ve genellikle de temel hak ve özgürlüklerin sınırlarını genjşletmeyi amaçlayan ekler yapılmıştır, hepsi bu kadair. Sayın Özal, bu gerçekleri görmezden gelip Nasrettin Hoca^ nın yukarıdaki öyküsünde olduğu gibi desteksiz savlar ileri sürüyor. Özal'ın davranışlarıyla desteksiz savlarına alıştık. Ama aile böyu Özal'cı yazarların, Özal'ın yanlışlarına bile doğru diye alkış tutarken, referandumda "hayır"ı haklı olarak savunan muhalefet ile basına, "halka gerçeği soylemediklerini" ileri sürerekçatmalarına ne demeli? Gerçekleri çarpıtmak ve onun bunun iktidarını tutarak kendjne yer edinmeye çalışmak babadan oğula geçen kalıtımsal bir özellik mi? Özal'ın Özal'hğını anlamak kolay da aile boyu destekçilerı'n bu kalıtımsal özelliklerini anlamak güç doğrusu. Devlet Başkanı Pinochet'nin 430 sol görüşlii sürgünün dönebileceğini açıklamasımn ardmdan devrik Çumhurbaşkanı Salvador Allende'nin kızı İsabel Allende önceki gün başkent Santiago'ya geldi. Kararını önceki gün Hükümet Sarayı'nda gazetecilere açıklayan Pinochet, "Bu sabah İçişleri Bakanı'yla konuştuıtı ve sürgün sorununun tamamen çözümlenmesi için gerekli lalimatları verdim" dedikten sonra "Yasak kaldırılmıştır" diye konuştu. Şili Deniz Kuvvetleri Komutanı Jose Merino ülkeye dönecek siyasi surgünler hakkında yayımladığı uyarı mesajında "Komünistler ülkeye döndiikten sonra sorun varatırlarsa tutuklanacaklardır" dedi. Santiago havaalanında gazetecilerin "Neden ülkeye döndüğü" yolundaki sorulannı yanıtlayan lsabel Allende, "Ülkesine dönmenin yasal hakkı olduğunu" soyledi. 44 yaşındaki lsabel Allende annesi Hortensia Pussi'nin de Şili'ye dönmeye hazırlandığını bildirdi. Devrik Çumhurbaşkanı Salvador Allende'ye karşı düzenlenen darbe sırasında İsabel Allende ve diğer aile fertleri Meksika Buyü Genscher rahatsızlandı OSLO (AA) Federal Almanya Dışişleri Bakanı Hans Dietrich Genscher, Norveç'e yaptığı iki günlük resmi ziyaretin son gününde yaptığı bir konuşma sırasında rahatsızlandı. Polis sözcüsü, rahaısızlanması üzerine konuşmasım yarıda kesen Genscher'in, kontrolden geçirilmek üzere hastaneye kaldırıldığım ve sağlık durumunun iyi olduğunu, ancak ayrınttiı bir kontrolden geçirilmesinin kararlaştırıldığını açıkladı. 61 yaşındaki Federal Almanya Dışişleri Bakanı Genscher, Oslo Üniversitesi'nde yapmayı plantadığı konuşmasım, başlamasından 10 dakika sonra rahatsızlanarak yarıda kesti. kelçiliği'ne sığınmışlar, Meksika Çumhurbaşkanı tarafından özel olarak gönderilen bir uçakla Şili'den aynlmayı başarmışlardı. tçişleri Bakan Yardımcısı Alberto Cardemil gazetecilere yaptığı açıklamada siyasi sürgünlere dönüş yasağının kaldırılması ile sürgünde bulunan 430 kişinin tamamen ülkeye gelebileceğini söyledi. Şili Katolik Kilisesi tnsan Hakları Ajansı sürgüne gönderilen Şilililerin toplam sayısının 504 olduğunu öne sürüyor. Siyasi sürgunlerin ülkeye dönüşlerinin serbest bırkılması, 5 ekimde yapılacak Devlet Başkanlığı referandumunun oncesine rastlıyor. Devlet Başkanı Auguslo Pinochet salı günü, ekimdeki referandumla Devlet Başkanlığı süresinin 8 yıl daha uzatılması için Askeri Cunta tarafından bu ma kama tek aday olarak gösterilmîşti.5 ekimde yapılacak referandumda halk "evet" derse Pinochet'nin deviet başkanlığı 11 Mart 1989'dan itibaren 8 yıl daha uzayacak. Halk "hayır" dediği takdirde Pinochet 1990'da yapılacak "serbest seçimlere" kaiar devlet başkanhğını sürdürecek. Şili yönetimi, geçen hafta hükümete kişileri mahkeme kararı olmaksızın tutuklama, basına ve toplantı özgürlüğüne kısıtlama getirmejetkisi veren ve 1973 darbesinde'o beri süren obğanustü halin kaldırılması için karar aimıştı. Şili'de 16 muhalefet partisi önceki gün yayımladıkları bildiride halktan 5 ekimdeki referandumda Pinochet'nin Devlet Başkanlığı'nın 8 yıl daha uzatılmasına "hayır" demesini istediler. IRA'ya karşı gizli savaş Son günlerde IRA'nın terör eylemlerinin tırmanma göstermesi üzerine Ingiltere Başbakanı Margaret Thatcher, "açıklanmayan" bazı önlemler alıyor. EDİP EMİL ÖYMEN LONDRA Kuzey İrlanda'da "İrlanda Cıunhuriyet Ordusu" (IRA) tarafından girişilen tedhiş eylemlerinin son zamanlarda artmasına karşılık hükümet de "açıklanmayan" bazı önlemler alıyor. Başbakarı Margaret Thatcher, "Tedhişle karşı karşıya kaldıgınız zaman, bununla başedebilmek için ne gibi önlemler alacağınızı tedhişcilerin bilmesini elbette islemezsiniz," diyerek hükümetin bu konuda "bilgi vermeme" siyasetini savundu. 30 ağustos gecesi, Kuzey İrlanda'da üç kişinin, güvenlik kuvvetleri ile meydana gelen bir çatışmada vurularak öldurüldükleri açıklandı. Her gün bir ya da birkaç ölümün meydana geldiği Kuzey trlanda'da bu da "olagan" bir haber sayılırken, söz konusu güvenlik kuvvetlerinin Ingiliz askerleri ya da polis gücü olmayıp, İngiltere ordusunun "esrarengiz" komando kuvveti olan "Özel Hava Birliği" (SAS) olduğu anlaşıldı. Hükümet bu konuda hiçbir açıklama yapmadı. Ancak muhalefet partileri, SAS birliğinin "pusu kurduğunu ve öldürmek amacıyla ateş ettiğini" savundu. Olay, 20 ağustos günü 8 İngiliz askerinin bindikleri otobüsün bir bomba ile infilakı üzerine öldükleri yörede meydana geldi. Bu nedenle de ölen. askerlerin "öcüIRA'nın düzenlediği terör eylemleri Kuzey Irlanda'da artık, "olağan" karsılanıyor. Hergün bir ya da birkaç bombanın patladığı ıılkede halk normal yaşamını sürdürüyor. (Fotoğraf: REUTER) KORFEZ BARIŞI Görüşmeler yeniden başladı BIH gözlemci heyeti esir değişiminin Türkiye üzehnden yapılmasım önerdi. CENEVRE (Ajanslar) İran ve Irak arasında Cenevre'de BM gözetiminde yapılan barış görüşmelerine dun yeniden başlandı. 25 ağustostan beri süren görüşmelerde BM Genel Sekreteri Javier Perez de Cuellar'ın önceki gün resmi bir ziyaret için Portekiz'e gidişine değin hiçbir uzlaşma sağlanamamıştı. De Cuellar'ın özel temsilcisi Jan Eliasson, dün her iki ülke dışişleri bakanları ile ayrı ayrı görüştü. Bu arada 24 temmuz6 ağustos tarihleri arasında İran ve Irak'taki esir kamplarında incelemelerde bulunan BM heyeti ıteşkesin ardından İran ve Irak'ın sınırda tutsak değişimi için geçiş noktaları kurmasmı ya da Türkiye gibi üçüncü bir ülke yoluyla değişim yapmasını önerdi. AA muhabirinin bilgisine başvurduğu BM kaynaklan, Türkiye1 nin savaş boyunca ağır yaralı ya da hasta tutsaklann kendi toprakları üzerinde değiştirilmesine yardımcı olduğunu hatırlatarak, Türkiye'nin iki ülke ile de iyi ilişki sürdürmesinin ve coğrafî yakmlığının kolaylık sağlayacağını belirttiler. BM gözlem grubu tarafından hazırlanan ve BM Genel Sekreteri'ne sunulan raporda önce yaralı ve çocukların, daha sonra uzun süre tutsak kalanların ve en son olarak da yeni ele geçenlerin değiştirilmesi öneriliyor. Cenevre görüşmelerinde henüz bir sonuç alınamamış olmasına ve taraflar arasında Irak'ın Şattülarap su yolu üzerinde hak iddia etmesi üzerine anlaşmazhk çıkmasına karşın iki taraf da göruşmeleri sonuna kadar sürdüreceklerini belirtiyor. ' Irak Dışişleri Bakanı Tank Aziz, Cenevre'de gazetecilere yaptığı bir açıklamada, "Ben ve arkadaşlanm görevimizi tamamlamak üzere ciddi ve yorucu bir çahşmaya hazır olacağız" dedi. İran'da bir açıklama yapan Devlet Başkanı Ali Hamaney ise "Irak'ın erteleme taktiklerine karşın göriişmeleri sonuna kadar sürdüreceklerini" belirtti. İran Silahlı Kuvvetler Başkomutan Vekili ve Meclis Başkanı Haşami Rafsancani de "kalıcı banşa ulaşmak için" İran'ın tüm gücüyle çalışacağını söyledi. KabiVe roket saldırısı: 9 ölü MOSKOVA (AA) Afganistan'ın başkenti Kabil'e, önceki gün mücahitler tarafından düzenlenen roket saldırısmda ölenlerin sayısı 9'a çıktı. Sovyet resmi TASS Ajansı dün verdiği haberde, ölenlerden 5'inin çocuk olduğunu ve saldırıda 21 kişinin de yaralandığmı duyurdu. TASS, saldın sırasında Kabil Havaalam ve kentin çeşitli kesimlerine en az 48 roket in isabeı ettiğini bildirdi. Mandela için özgürlük umudu JOHANNESBURG (AA) Güney Afrika'da ırkçı beyaz yönetime karşı mücadele eden siyah lider Nelson Mandela'nın kısa bir süre içinde serbest bırakılacağı yolundaki umutlar arttı. Mandela 'nın avukatlarından Essa Musa, siyah liderin bu hafta başmda Tygerberg Hastanesi'ndeyken kısa bir süre için Polsmoor Hapishanesi'ndeki hücresine giderek, özel eşyatarını paket yaptığı ve bunların daha sonra yeni nakledildiği özel kliniğe taşmdığını söyledi. Bu eşyalar arasında Mandela 'nın bu yıl sonunda bitirmesi beklenen hukuk kursuyla ilgili kitap ve ders notları ile televizyon, radyo ve kondisyon bisikleti de bulunuyor. nün alındığı" • • yorumlara rastlandı. Kuzey trlanda'nın, güneydeki trlanda Cumhuriyeti'ne bağlanması amacıyla tedhiş eylemleri yürüten IRA'nın son zamanlarda eylemierini yoğunlaştırması, İngiltere ile trlanda arasında da sürekli gerginliğe yol açıyor. Kuzey İrlanda işlerinde "danışman" düzeyinde rol almasına 1985 yılında karar verilen trlanda Cumhuriyeti, bir yandan devletler hukuku gereklerine, bir yandan da kendi Katolik toplumunun, kuzeyde İngiltere'ye bağlı olan bolgeye duy : caresiz bir durumda. "İngiltereİrlanda Anlaşması" uyarınca, IRA tedhişçisi olduğu belirlenen kişileri, yargılanmak üzere İngiltere'ye iade ile yükümlü olan İrlanda, öte yandan da IRA kaçaklarının ülkede saklanmasının önünü alamıyor. Kuzey Irlanda'da tedhiş olaylarının iyice arttığı bir dönemde, güvenlik kuvvetlerinin "öldürraek kastı ile ateş etme" \etkisi aldıklan iddia edümişti. 1982 yılında silahsız 6 kişinin bir barikatta vurularak öldünilmeleri üzerine açı lan soruşturma yanda kaldı ve bu konu açıklığa kavuşamadı. Aynı şekilde, geçen mart ayında üç kişinin Cebelitank'da, SAS komandosu oldukları anlaşılan kişiler tarafından öldürülmeleri de henüz esrarıru koruyor. Bu konuda resmi soruşturma gelecek hafta başlayacak. Ancak ateş açma olayına karıştıklan belirlenen görevlilerin, mahkemede tanıklık yapacakları sanılmıyor. Başbakan Thatcher bile. "Tanıklık yapmalan için kendileri zorlanmıyor. Son karar onlara aittir. İsterlerse tanıklık yaparlar," dedi. AVRUPA PARLAMEIVTOSU Arafat'ın ziyareti sorun oldu SABETAY VAROL PARİSAvrupa Parlamentosu'ndaki sosyalist grubun girişimiyle, FKÖ lideri Yaser Arafat'm Strasbourg'a davet edilmesi, Fransız sosyalistlerini tavır almaya zorladı. İktidar partisi olan Fransız Sosyalist Partisi'nin merkez bürosu, bu konuda bir bildiri yayımlayarak FKÖ liderinden İsrail'le karşılıklı tanıma yolunda adım atması için girişimde bulunmasını istedi. Şimon Peres'in "İsrail İşçi Partisi ile özel ilişkiler surdüren Fransız sosyalistlerinin, yaklaşan İsrail seçimleri öncesinde Arafat'm Strasbourg ziyaretinin Şimon Peres'i güç durumda bırakmasından kaygılandıklan ifade ediliyor. Arafat'm Avrupa Parlamentosu'ndaki sosyalist grubun çağrılısı olarak buraya gelmesi önümüzdeki aylarda yapılacak olan Fransa'daki çeşitli yerel seçimler öncesinde "Musevi o y l a n " olumsuz yönde etkileyebilecek bir olay olarak da dikkat çekiyor. Çeşitli kaygılan giderme amacıyla, Fransız sosyalistlerinin Arafat'm gelişi sırasında bir dizi girişimde bulunma niyetinde olduğu öğrenildi. Bu girişimlerin başında, Filistin Kurtuluş Örgütü'nün bir numaralı sorumlusunun Fransız diplomasisinin patronu Roland Dumas'yla görüşmesi geliyor. Bu görüşme esnasında Dumas'nın Arafat'tan İsrail'le FKÖ'nün karşılıklı olarak birbirlerini tamması için gerekli adımlan atmasını isteyeceği belirtilivor. Fransız Sosyalist Partisi bildirisinde, "AT'la ekonomik anlasmaları bulunan İsrail bir yandan, birçok tanm ürünü Ortak Pazar üyelerince satın alınan Filistinliler öbür yandan son aylarda cereyan eden olaylara çözüm arayışına girişmenin Avrupa Parlamentosu'nun görev alanına girdiği" vurgulandıktan sonra her tür terorizm ve işgal edilmiş topraklarda uygulanan baskılar kınanıyor. Fransız sosyalistleri, 1314 eylül ziyaretinin, ancak Arafat'm "karşılıklı tanıma" yönünden gerekli adımlan atması halinde yararlı olacağını da bildiride belirtiyorlar. Avrupa Parlamentosu'nun Genel Kurulu'nda konuşmayacak olan Arafat, Meclis Başkanı Lord Plumb ve Dönem Başkanı Yunanistan Dışişleri Bakanı Papuliyas tarafından kabul edilecek. Bağlantısızlar Konferansı LEFKOŞA (AA) Bağlantısız Ülkeler Dışişleri Bakanları Konferansı, Lefkoşa'nın Rum kesiminde önümüzdeki pazartesi günü başlayacak. Konferansa iki gün kala Rum yönetiminin, Kıbrıs'la ilgili karar tasarısım henüz tamamlamadığı bildirildi. Rum yönetimi sözcüsü Akis Fand'ıs, gazetecilerin konuyla ilgili sorularını cevaplarken, "Konferanstan sonra yayımlanacak bildirinin Kıbrıs'la ilgili bölümünün hazırlığı bir süredir üst düzeyde yapılmaktadır ve yakında tamâmlanması beklenmektedir" dedi. Rum sözcü, bu konuda Bağlantısızlar Hareketi Temas Grubu ile de görüştüklerini belirtti. TÜRKİYE'NİN Angoladaki Küba birliklerine takviye WASHINGTON (AA) Küba'nın, Angola'daki askeri varlığını belirgin bir şekilde takviye ettiği bildirildi. ABD yetkilileri, Küba ve Angola birliklerinin, antikomünist Unita gerillalanna karşı bir saldın başlatma hazırlığında olduklannı kaydettiler. Kimliklerinin açıklanmasını istemeyen aynı kaynaklar, ağustos ayında Küba limanlarından bazı gemilerin Angola'ya doğru hareket ettiğini, gemilerde askeri birlikler, 24 savaş uçağı, tank ve diğer techizatın bulunduğunu belirttiler. Angola topraklarında bulunan Küba askerlerinin sayısının 60.000'i geçtiği samhyor. Washington, bu sayıyı şimdiye kadar 50.000 kadar olarak tahmin ediyordu. Bu arada, \Vashington Post gazetesi, kimliğinin açıklanmasını istemeyen ABD'li yetkililere dayanarak önceki gün verdiği bir haberde, Kübalı yetkililerin, Unita ile gizlice bir araya gelmeyi kabul ettiklerini ve görüşmenin Küba'lı iki pilotun serbest bırakılmasından sonra Abidjan kentinde yapıldığını kaydetti. , Haberde, bu görüşmenin, KŞba, Güney Afrika Cumhuriyeti ve Angola arasında ABD aracılığıyla yapılan, Angola'daki Küba birliklerinin geri çekilme takviminin belirlenmesiyle ilgili görüşmelerîn içinde bulunduğu çıkmazdan kurtulmasına katkısı olabileceği t}clirtildi. Taraflann hükümetleriyle bizı danışmalarda bulunmasına imkan sağlamak amacıyla geçen hafta ara verilen görüşmelerin, önümüzdeki hafta Kongo'nun başkenti Brazzaville'de yeniden başlaması bekleniyor. Öte yandan Namibya'nın başkenti VVindhoek'teki Continental Otel'de dün akşam meydana gelen patlamada 2 kişi öldü, 15 kişi yaralandı. Namibya polisi, patlamadan sonra otelde büyük bir yangın çıktığını belinti. Patlamanın, ağustos ayında alınan ve Namibya'nın bağımsızhk statüsünün 1 kasımda yürürlüğe girmesini öngören 435 sayılı Birleşmiş Milletler kararından sonra meydana gelen ilk olay olduğuna dikkat çekiliyor. ENBÜYÜK Ü Ü KÜLTÜR Ü Ü DERGİSİ llhan Berk'ten Cem Akaş'a Homeros'tan John Cage'e, Şiir, Hikâye, Deneme, Metin, İlk, Hayat ve Kültür, Fihrist, Küçük Totem Müzesi, Sanat, Şehir, Fotobiyografi, Araştırma Yöneten: Enis Batur İlk sayıyla birlikte, özel ek: GERGEDANNAME 4500 TL. Yıllık abone: 40.000 TL. Altı aylık: 20.000 TL. MübarekHüseyin görüşmesi tSKENDERİYE(AA)Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mübarek ile Ürdün Kralı Hüseyin, Filistin ve Körfez konularını görüşmek üzere Kahire'de dün bir araya geldiler. Görüşmelerde, Ürdün'ün Batı Şeria ile ilişkisini kesme karannın, Ortadoğu barış görüşmelerinin geleceği ve İranlrak barış görüşmelerinin ele alındığı kaydedildi. Üst düzeydeki bir Mısırlı yetkili, Hüsnü Mübarek'in Ürdün ve Filistin Kurtuluş Örgütü ile yakın ilişkilere girme düşüncesini sürdürdüğünü açıkladı. PANEL 4 Eylül Sıvas kongresi ve Ulusal Bağımsızlık Yöneten: Prof Dr. Nuretıin SÖZEN Kaıılanlar: Prof. Dr. Toktamış ATEŞ Prof. Dr. Emre KONGAR Oktay EKŞİ llhan SELÇUK Av. Hüseyin AKKAYA Prof. Dr. Zafer OSKÜL Mnzik ve Şiir Dinleliai Benpi Tıırkü Toplnlnfu YER: Emmönu Halk Eplım Merkezi Salonu Cafulo£lu tST TARlh 4 EYLVL 1988 Pazar S1AT 140018.00 Sıvjs Düiünışma Dernejlı SIDiD Gırış ucretsızdır Adres: GÜNEŞ YAYINLARI A.Ş. Tel: (1) 131 02 30/6 HAT CUMHURİYET CAD. 18/6 KAT. 3 80091 ELMADAĞ İST.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle