28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
22 AĞUSTOS 1988 CUMHURİYET/11 TSK'de devirteslim ANKARA (Cumhuriyel Bürosu) Hava ve deniz kuvvetleri komutanhklarındakı devirteslim törenleri bugun yapılacak. Hava Kuvvetleri Komutaniığı'nda bugun düzenlenecek törenle, 30 ağustos tarihi itibarıyla emekliye sevkedilen Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Cemil Çuha görevini, Hava Kuvvetleri Komutan Yardımcısı olarak görev yapan Orgeneral Safler Necioglu'na devredecek. Deniz Kuvvetleri Komutanlığ\'nda düzenlenecektörenle de 30 ağustos tarihi itibarıyla emekli olacak olan Oramiral Emin Göksan gorevi, Oramiral Orhan Karabulut'a devredecek. Jandarma Genel Komutaniığı'nda yarın düzenlenecek törenle ise yine 30 ağustos itibarıyla emekli olacak olan Orgeneral Adnan Doğu, görevini Orgeneral Burhanettin Bigah'ya devredecek. 'Bulgaristan oyalıyor' Haber Merkezi BaJkan Türkleri Dayanışma ve Kültür Derneği bir bildiri yayımlayarak Türkiye ile geçen 23 şubatta protokol imzalayan Bulgaristan'm oyalama taktiği içinde olduğunu bildirdi. Protokol gereği, Sofya'da ve Ankara'da karşılıklı yapılması kararlaştınlan toplantılar arifesinde Bulgaristan Dışişleri Bakanlığı Türkiye Masası Şefi Donco Peev'in yaptığı konuşmada, "Türk azınlığın durumuyla ilgili bir laviz vermeyi düşiinmedikieri ve göriişmelerde bu konuda geri bir adım atılmayacağını" söylediği öne sürülen bildiride, "Bulgar yönetiminin gayesi, sadece bu konuda dünya kaınuoyunun gösterdiği tepkiyi hafifletebilmek, aynca sarsılan prestijini yeniden kazanabilmek için bir oyalama taktiğidir" denildi. F İ n İ C 2 M I Toronto'da (Kanada) yapılan al yanşını, son dere• l l l l y a i l l ce çekişmelı geçen bır Koşudan sonra Fransız at Mill Native ve binicisi Cash Aşmussen (solda) kıl payıyia kazandı. Ortadakı at Sunshine Fever üçüncü gelirken sağdaki at, Egualize yarışı ikincilikle bitirdi. Bırinci gelen at, sahibine ödul olarak 600 bin dolar kazandırdı. çuk ve çok yoksul ülkesınden Benin, sosyahst düzen ıçınde kalkınmaya çabalamakla birtikte çok gereksindiği dış krediyi alabilmek için sonunda Ulustararası Para Fonu'na (IMF) başvurmayı karartaştırdı. Fotoğrafta, Kızıl Yıkjız Oteli'nın önundeki pankartta "Yolumuz sosyalizm, rehberimiz MarksizmLjeninizm" yazılı. (Fotoğraf: Reuter) Benin de IMPye başvuracak 8 aileye zorunlu ikamet Bat Trakya'dan çeşitli dönemlerde Türkiye'ye iltica ederek Bursa'ya yerleşen, ancak iltica talebı henuz onayianmayan 8 ailenin, Adıyamarîda zorunlu ikamete tabı tutulacağı bildirildı. Batı Trakya Türkleri Dayanışma Derneği Bursa Şubesi'nde bir basın toplantisı duzenleyen aileler, Adıyaman'a gönderilmeleri konusunda kendilerine hertıangi bir gerekçe gösterilmediğini öne sürdüler. (Fotoğraf AA) HABERLERIN DEVAMI Özal Yönetiminde Ne Oluyor? keli olabilecek bir iç çekişme ya da kamplaşmanın kapısını aralamıştır. Bu konuda faiz olacak diye bir şey yok" karşılığını vermiş oranlarının indirilmesine ilişkin kararı sadeEnerji Bakanı. ce bir örnektir. Merkez Bankası Başkanı Hayli cesur bir çıkış! Ruşdü Saracoğlu'nun yurtdışında bulunduÖzal'dan farklı düşünmek, daha doğrusu farklı düşünceleri kamuoyuna dönük olarak ğu bir sırada, biraz da onun gıyabıeda, "abida dile getirebilmek, ANAP'ta yeni yeni uç s/"ni ikna ederek faizleri düşürmesi, başvermeye başlayan bir gelişme sayılabilir. Bu kentte ekonominin yönetiminden sorumlu nun gibi partı içindeki "kuîsal ittifakçıliberal" olan çevrelerde soguk duş etkisi yapmıştır. Anlaşmazlığın düğüm noktasında enflasçekışmesinin danca açıklığıyla gazete manşetlerine tırmanmaya başlaması da son za yon ve enflasyonla mücadele yatmaktadır. Basite indirgenerek denilebilir ki: Bir taraf, manların bir olgusudur. Buna benzer gelişmelerin, ANAP'ta, hü referandum ve seçimlerin sonuna kadar muslukların açılmasından yanadır, genel olakümette, ekonominin yönetiminde Başbakan rak da "enflasyoncu modeli" benimsemekÖzal'a rağmen hızlanarak sürmesı şaşırtıcı olmayacaktır. Çünkü bir yandan Saytn OzaT tedir. Öteki taraf, ekonominin buna artık tahammülü kalmadığını, enflasyonda ipin ucuın yönetim üslubu ve anlayışı, öte yandan ekonomik ve politik yıpranma, rahatsızlıkla nun tamamen kaçabileceğini savunmaktadır. Enflasyonla mücadelenin ciddiye alınmarı sürekli olarak körüklemektedir. Rahatsızlıklar, günümüzde ekonominin sı ve kamu açığının daraltılması gerektiğini yönetimi açısından da geçerlidir. Başbakan söyleyenlerin, bir hiper enflasyon sürecinin Ozal'ın ekonominin direksiyonunu teslim et sorumluluğunu üstlenemeyeceklerini de şimdilik diplomatik bir dille belirttikleri götiği Devlet Bakanı Yusuf Özal'a karşı dikkat çekici bir iç muhalefet gelişiyor. İşte kayna rülüyor. Bir noktanın altı çok açık çizilebilir: Gerek ğı bizde saklı olan bir yakınma: "Ekonomiden sorumlu Yusuf Bozkurt Özal, ANAP'ta gerekse Ozal hükümetinde ya da genel olarak Özal yönetiminde iç rahatsızkutsal ittifakçılann dümen suyunda gidiyor. Eleştiri ya da önerilere hiç müsamahası yok. lıklar, çekişmeler gittikçe büyümektedir. Stnirieniyor. Hep k&ndi yaptıklarının doğru ol Kendi siyasal geteceğinden emin olamamaduğunu söylüyor. Ekonomideki başarısızlığı nın verdiği tedirginlik her kademede kendinı kabul etmediği gibi, liberal ve demokrat gö ni belli etmektedir. Enflasyon ve hayat parüşlere de tahammülü yok. Demokrat düşün halılığında odaklaşan ekonomik başarısızlık, cede biri olarak bu kutsal ittifakçılaria sonu tüm olumsuz duygu ve düşüncelerin temelinde yatmaktadır. na kadar mücadele etmek niyetindeyim." Böylece, siyasal grafiğin inişe geçtiği bir Ekonominin yönetimiyle ilgili olarak Yusuf Özal'a doğru tırmandırılan iç muhalefetin na dönemde iç çekişmelerin gün geçtikçe susıl sonuçlanacağını bilemiyoruz. Ancak "abi yun yüzüne vurması son derece doğaldır. Yazımızı, "Hüda göstermesin asarı izmihs/"ninkini de aşan "dediğim dedikçi" tutumu, Özal yönetimi için siyasal açıdan tehli lalbiryerde!" diye noktalayabiliriz belki de... (Baftarafı 1. Sayfada) Inönü: Özal gider, zaııı biter (Baftarafı I. Sayfada) dan beımiş. Pahalılık var. Bunlar hep Sayın Özal'ın islekleri kabul edildigi icin oldu.İsleğin ne olduğunun hiç oncmi yok. Onu Sayın Özal isti\or. İslemesinin sebebi de, 70'teki uygulamalannın devam etmesini >>ağlamak. Ancak, halkımız bu isleğe hayır diyeceklir. Halkımızdan Ö/al'ı isliyor musunuz, istemijor musunuz, sorusunun cevabını islediler. Halkımız, islemiyoruz diyecek. Şimdi istemiyorsan, şöyle olur, boyle olur dcmenin, işte şu; bu demektir, bu; şu demektir, onun için dikkal edin demenin bir anlamı yok. Soruyu sordunıız, cevabını alın bakalım bir defa. Ondan sonra biz geregini yaparız. Bakanların açıklamaian, ne soyledikleri beni hiç ilgilendirmez." Özal giderse, ulkedc bir boşluk olacağı imajının halka işlendiğinin belirtilmesi üzerine Erdal İnönü, şu yanıtı \erdi: "Ülke çok rahatlar. Boşluk falan olmaz. Bu pahalılık. bu enflasyon baskısı anında dıı/elir. Halkta öyle bir beklenli var ki Ö/al durduğu gün zam devam eder, Özal gidince zamlar kendiliğinden durur. Halk Özal gidince 'Oh zamlar durdu' der." Hükumet ile işci arasındaki yakınlaşmadan bahseden Inonu. "Ben isterim ki, işçilerimiıin islediklerini iyi versinlcr. Aynı >eyi çiftçi için, csnaf için de yapsınlar. Ama bunlann yapılabilmesi için, iklidarın değişmesi lazımdır. Bunlan yapacak olsalardı, halkoylamasından korkmazlardı" dedi. her şeyi çozdük. ama pahalılığı çözemedik demek, hiçbirşey yapmamak demektir. Ekonomiyi bo/an Ö/al yonetimidir." Referandumda "hayır" çıkmasının ardından neler olabileceği konusundaki bir soruyu yamtlayan Inönü. "Birdenbire konuya yarın olacakmış gibi bakmak çok yanlış. Referandum bir olsun. Bakalım, ondan sonra neler olacak? Referandumda kesin bir hayır çıksın, ondan sonra biz duruma bakanz. Ancak herkes halkoylaınasının ne anlama geldiğini tam olarak anlamadı" diye konuştu. Son gunlerde ekonomik durumla ilgili çok sayıda raporlann basında yer aldığını belirten gazetecilere İnonu, şunları söyledi: "Bence 29 kasım seçimlerini ANAP kazandı. Ama kazanmasıyla da ekonomik politikalannın yanlış olduğu ortaya çıktı. Şimdi her çevre onu gorüyor. Avrupalılar o seçimden sonra gorduler ki, Özal seçimi üç ayda kazanmıştır ve bu politikaya devam ediyor. Bunun sonucunda birşey olamayacagı açık. Demek ki, yakında bir seçim olursa. kaybedecek. Ekonomi öyle bir noktaya gelmrştir ki, içinden çıkılmaz olmuştur. Neredeyse toprağın altına girecekler. Artık kaçacak yer kalmadı. Ne yapariarsa yapsınlar, aldıklan oy daha da düşecek. Devlet hazinesi sırf kendi kaprisleri için harcanırsa, ekonomi giderek daha da bozulur. IMF, OECD gibi kuruluşlar, kendi çıkarlan için bir ulkenin ayakta olması gerekliğine inanıyorlar. Bir ülke kendilerine faydalı olmayacak bir yola girerse, bu olmaz tabii. O nedeııle ayakta kalmasını isliyorlar." Başbakan Turgut Özal'ın yeni bir uçak daha alacağımn hatırlatılması uzerine SHP lideri, şöyle konuştu: "Sayın Özal, böyle pahalı oyuncakları çok seviyor. Her kesin bir zevki vardır. Tüm mesele, sadece kişisel zevkleri ile Başbakanlık gelirlerini birbirine karıştırması. Başbakan olunca Türkiye'yi düşünmesi gerekir. Ama Türk halkı oyuncak degildir. Başbakanlık ödeneği ile oyuncak almaya hakkı yok. Memleket SON DAYANAK SİZStlriZ SHP Genel Başkanı Erdal İnönü, Bursa'nın Orhangazi ilçesinde yaptığı konuşmada parası ile oyuncak ahyor. Oyun29 Kasım seçimlerinden sonra Başbakan Ozal'ın zam üstüne zam yaptığını belirterek "Malkoytaması iyi bir fırsat, cağı kendisi alsın, oynasın. Kimse bir şey demez. H a l l a milletin gucü Özal'ın gücunden ustun çıksın, son dayanak sizsinız" dedi. (Fotoğraf. AA) gazetelerin ve valandaşın hoşuna gider. Ama millelin parası ile oyuncak alamaz." Demirel: Bu enflasyon insanı öldürür lik istediklerini belirten Demirel şöyle konuştu: "Biz Türkiye'de zulüm, haksızlık. hırsızlık, yolsuzluk, kanunsuzluk olmasın, birlik, beraberlik, düzenlik olsun, geçmişimize ve manevi değerlerimize sahiplik olsun, geleceğimize guvenle bakalım istiyoruz. Millet, vatan, birlik, güzellik, kardeşlik, bayrak ve ezan diyen sesin sahibi biziz." Hormon için bilimsel kurul (Baftarafı 1. Sayfada) madıklan belirtiliyor. Avrupa ve ABD'de yasaklanan sentetik ve doğal hormonlann yurtiçinde ne ölçüde kullanıldığı, hangi yollardan sağlandığı araştırılıyor. Uzmanlar, sentetik ve doğal hormonlann kullanımının ortaya çıkanlabilmesi için ecza depolarırun kontrol altına alınması ve hangi depoların hangi çiftliklere hormon sattığının saptanması gerektiğini belirtiyorlar. Yurtdışından gelecek etlerin kontrolu için gunırüklerde kurulacağı açıklanan kontrol laboratuvarları konusunda ise henuz bir çalışma yapılmadığı öğrenildi. doğal hormon kullanımı yasak. Çeşitli sırr.flara ayrılan anabolizanların içinde hormon olup olmadıgı, tartışılan bazı maddelerin de yasak kapsamı içine alınması, tngiltere, Fransa ve Danimarka gibi ülkelerin AT'nin aldığı yasak kararının bazı maddeler için kaldırılması amacıyla mahkemeye başvurmalanna yol açtı. Hayvanın aldığı yemdeki proteinin vücutta daha fazla kullanılabilmesini sağlayan madde olarak açıklanabilen anabolizanlar, 4 gruba ayrılıyor: 1 Stilben grubu: Bu gruba giren hormonlar sentetik hormon olarak nitelendiriliyor. 1954yılından beri ABD'de kullanılanbu hormonlar kanser yaptığı gerekçesiyle 1979 yılında ABD'de yasaklandı. Ancak hâlâ karaborsa olarak satıldığı ve kullanıldığı belirtilen sentetik hormonlar, 3 değişik çeşide aynlıyor: Dietilstilbestrol, kısaca (des) olarak adlandıralan bu sentetik hormon şimdiye kadar bulunan en kuvvetli, en yaygın kullanılan ve en tehlikeli hormon olarak biliniyor. Heksestrol ve Dienestrol sentetik hormonlann diğer iki çeşidini oluşturuyor. Bu gruba giren tüm hormonlar ABD, Avrupa ve Türkiye'de yasak. 2 Dogal hormonlar: Hayvan vücudunda birikmeyen ve beUi süre sonra atılan bu grup hormonlar, danalann vücutlannda da doğal olarak üretilen bir hormon cinsi. KanseTOJen, toksik ve genleri değiştirici etkisi olmayan bu hormonlar, ABD'de halen yasal olarak kullanıhyor. Avrupa'da ise 1 Ocak 1988'den bu yana yasak. Ancak Ingiltere, Danimarka ve Fransa, bu karara itiraz ediyor ve açtıklan dava halen sürüyor. Bu gruba giren 3 hormon çeşidi var: Dişilik hormonu olan Ostradiol ve Progesteron ile erkeklik hormonu olan Testosleron. 3 Büyüme etkili ara hormonlar: Bu gruba giren "Growfth" hormon ve insülin. Bu preparatlar istenilen düzeyde büyümeyi sağlamasına karşın çok pahalı Ingiltere'de İngilizceyi ucuz öğrenme imkânını Derin Limited sağlar. 1158 53 42 4213 68 67 oluşlan nedeniyle ekonomik bulunmuyor, bu nedenle ABD, Avrupa ve Türkiye'de yalnızca tedavi alanında kullanıhyor. Avıupa'da son alınan kararla yasaklanmış durumda. 4 Zenobiyotikler: Yapı olarak hormon benzeri maddeler olan bu gruptakiler de 3 çeşide ayrılıyor. Erkeklik hormonu benzeri Prenbolonasetat ve Melengertrolasetat. Bir de Türkiye'de şu günlerde tartışılan, bu iki çeşitten farklı olarak aynı grupta yer almasına karşın diğer iki çeşit gibi hormon sayılmayan Zeranol. Zeranol ABD ve Türkiye'de serbest. Avrupa'da ise 1 ocak kararıyla yasak grubuna sokulan bu maddenin, yasak dışı bırakılması için tngiltere, Fransa ve Danimarka'nın AT kararına itirazı sürüyor. Pahalılık devam ediyor Erdal İnonu, gazetecilerin, "Özal'ı iklidardan göliirecek nedenler nelerdir?" sorusu uzerine, bu nedenleri şoyle sıraladı: "Pahalılık birinci sorun. çunkü Özal yönetiminden başka nedeni yok. İşsi/liğin çozümü için çalışmıyor. İşsizliğin artması, Ozal yönetiminin kabahali. Pahalılığı doğuran nedenler. Özal larafından koruklendi. İşçiye, çiftçiye. memura, çalışanlara zam yapmadı. Ama pahalılık de>am ediyor. Demek ki, bu o kadar beceriksiz, yandaşlarına para dağıtan bir yonetim ki, ozür olarak söyleyrcek nedenleri de ><ık. Bi/ Yasak hormonlar Besi hayvanlanndan daha fazla et elde edebilmek için 1950'li yıllardan bu yana özellikle ABD ve diğer Batı ülkelerinde üretilen hormon lemelli anabolizanlar, insan sağlığı açısından 1970'li yıllardan bu yana sıkı bir takibe alındı. Yapılan çeşitli araşürmalar sürerken ABD ve diğer Batı ülkelerinde bu alanda çeşitli yasaklamalar getirildi. Son olarak, 1 Ocak 1988'de AT'nin aldığı bir kararla her türlü hormon kuUanımı bu ülkelerde yasaklandı. Türkiye'de de bir süre önce çıkanlan yem yonetmeliğine göre de sentetik ve (Baftarafı 1. Sayfada) "Suçun şahsiliği vardır, bizi hiç etkilemez. Aramızda sadece bir soyadı benzerfigi vardır. Siz işinize bakın" dedi. DYP Genel Başkanı Süleyman Demirel, dun partisinin Kartal tlçe Örgütü'ne üye olanlar için düzenlenen törene katıldı. Daha sonra Sarıyer tiçe Örgütü'ne geçen Demirel, buradan, Pendik tlçe Lokali'nin açılışına katıldı. Kartal Belediye Sineması'nda oldukça kalabalık bir topluluğa seslenen Demirel'in sözleri, " S e nın en güzel yanın kahverengi gözlerin" "Başbakan Demirel" ve "Ispartalı olsun çamurdan olsun" sloganlan ile zaman zaman kesildi. "Biz yıllardır vatandaşla başlayıp vatandaşla biten bir sistem için çırpınmışızdır" diyen Demirel, "Nemelazımcılığın cezasını vatandaş göriir; dükkânında ise dükkânında, tarlasında ise tarlasında, evindeyse evinde görür" şeklinde konuştu. Türkiye'de hak, hukuk, adalet ve eşit VEFAT Canımız, oğlumuz, yeğenimiz Dr. TURGUT SERDAROĞLU ve gelinimiz Memeli (Baştarafı 1. Sayfada) tona kadar verim saglayan bu hormonlann kullanımı sonucu. memeli domatesler, içi kof patlıcan ve biberler yetiştirilmektedir. '2.4.D' denen bu madde, gelişmiş ülkelerde yasaklanmıştır. Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgülii (FAO), bu maddenin dünyanın her verinde kullanımını yasaklatma uğraşı içindedir. Dünya Saglık Orgütü (WHO) da bu maddenin zehir etkilerini ortaya koymuşlur." Tarımsal mücadele ilaçlannın da insanlar üzerinde en az hormonlar kadar olumsuz etkileri bulunduğunu belirten Gürbuz, "Bu ilaçlann tamamı zehir etkisine sahiptir. Bu ilaçlann parçalanması için 2030 gün geçmesi gerekmektedir. Boyle bir ilaç kullanıldıktan birkaç gun sonra üriın hasat edilmekte ve zehirli halde sofnmıza gelmektedir" diye konuştu. PE1İN SERDAROĞLU'nu elim bir trafik kazasında kaybettik. Acımız sonsuzdur. Tann rahmet eylesin. Türkiye'yi idare ettikleri dönemde enflasyonun yüzde 5, kalkınma hızının da yüzde 7 olduğunu söyleyen Süleyman Demirel, "Bugün Türkiye'de yüzde 75 enflasyon var, buna dayanamazsınız, öldürür" diye konuştu. Türkiye'yi idare ettikleri dönemde kimseyi aç, açık ve muhtaç bırakmadıklannı söyleyen Demirel, salonda bulunanlara " 2 5 EylüTde ne diyeceksiniz?" diye Bugün kendilerinin yapmakta sordu. olduğu şeyin parçalanmış ve yaralanmış Türk siyasetini yeniden Kartal'dan Sarıyer DYP îlçe bütünleştirmek olduğunu ifade örgütü'ne gelen Demirel burada eden Demirel,"Biz devletin gaza da partililere hitap etti. Demirel, bına rağmen bu siyasi hareketi 42 burada gazetecilerin Yahya Demiyıldan bu yana ayakta tutmayı rel ile ilgili sorulannı yanıtladı. başanıuşızdır" dedi. "Ben başba Geçen yıl ara seçim karan kanhk yaptım, neyin ne olduğu alındıktan 3 gün sonra Jaguar nu bilirim" diyen Demirel şöyle olayı gündeme gelmişti ve muhakonuştu: lefet partileri bu olayın üzerine "Kökü olmayan siyaset olmaz. gitti. Referanduma bir ay kala Kim ki kökünü inkâr eder, o kök Yahya Demirel olayı ortaya çıkısüz ağaç gibidir, ilk esecek riizgâr yor. Bir banka ile sorunu olan da devrilecektir. Siyasi partiyi ik Yahya Demirel'in özel bir izinle tidarda iken ayakta tutmak zor tedavi için ABD'ye gittiği ve bir değildir. Çünkü devlet vardır eli daha dönemeyeceği basında sür nizde. Bir siyasi partiyi devletin manşet yayımlandı. Bu olay sizi gücunden yararlanmadığı zaman nasıl etkiler? ayakta tutmak meseledir. Eğer DEMİREL Bizi hiçbir şekilTürk siyaseti varalanmasaydı, de etkilemez. Suçun şahsiliği varparçalanmasaydı, Türkiye bu sı dır. Aramızda bir soyadı benzerkıntüar içinde olmazdı." liği vardır ve beni ilgilendirmez. Önümüzdeki gunlerde Türki Yahya Demirel olayı 1975 yılınye'nin her tarafından vatandaşla dan beri vardır. Biz 1978'de yüzra sesleneceğini belirten Demirel, de 38, 1979'da da yüzde 50 oy al"Türkiye'yi içine düştüğü bu du dık. Bu Yahya Demirel'in kendi rumdan biz çıkannz. Düştin ar sorunudur. Siz işinize bakın. kamıza sizi her türlu sıkıntıdan Gazetecilerin TRT yayınları ile kurtaralım. Gemimiz rolasını da ilgili sorulannı da yanıtlayan Delimanını da kaybetmedi" şeklin mirel "TRT, iktidann videosude konuştu. dur" dedi. Erdal fnönü, eşi ve Genel Sekreter Deniz Baykal ile dün Bursa'nın Demirtaş Beldesi ile Orhangazi ilçesinde partisinin düzenlediği açık hava toplantılanna katıldı. tnönü, Demirtaş'ta yaptığı konuşmada, sosyal demokratlann bölünmesinin, ANAP'a ve Özal'a yaradığım söyledi. Inönü, şöyle devam etti: "Geçen seçimde bolünme oMu, onun için istediğimiz sonocu alamadık. Sonradan pişman olduk. Ama bu defa göniyonım ki Özal kandırmacalanna (hayır) demek için, sosyal demokratlar bir araya geldi. Eskiden DSP'de çalışan arkadaşlanmız, yeni bir atılım yapmak için bize geldiler. Yapay nedenlerle ayn olmamız kime yanyor? Özal'a yanyor, ANAP'a yarıyor. Özd ne yapıyor? Zam üstüne zam yapıyor." Inönü, Orhangazi'de Cumhuriyet Alanı'nda yaptığı konuşmada da, 29 kasım seçimlerinden sonra, Başbakan özal'ın zam üstüne zam yaptığını • kaydederek şunları söyledi: "Yaklaşık bir yıldan beri hiçbir şey duzeltnedi. lşçi. doğru dürüst toplusözleşme yapamıyor. Eskiden CHP iktidarlan döneminde, işçi hakları tam anlamıyla verilmişti. Şimdi onun çok gerisine gittik. Alınan haklann tekrar elde edilebilmesi için. işçilerimize halkoylamasında düşen görev (hayır) demektir.Turkiye'deki oylar hayır çıksın ki beğendiğiniz iktidar gelsin. Milletin gücü Özal'ın gücunden üstün çıksın, son dayanak sizsiniz." MİT raporu (Baftarafı 1. Sayfada) 3. Hayali ihracat: 'Hayali ihracaf'ın ancak bazı guçlü kişilerin desteği ile yapılabüeceği vurgulanan raporda, Başkent Gazinosu'nda hayali ihracatçı Turan Çevik, ortağı Burak Sağman ve artıst Nazan Şoray'ın bazı üst düzey burokratlarla buluşmalanna değiniliyordu. Raporda olayın üzerinden kısa bir süre geçmeden Sağman'ın yonetim kurulu başkanvckili olduğu Atias Şirketi'nin 80 milyar liralık bir hayali ihracatının Antalya'da yakalandığına işaret ediliyordu. Olayın kapanması için Mehmet Ağar ve eski bir Devlet Bakanı'nm girişimlerde bulunduğu ileri sürulüyordu. Bako olayı ile birlikte tayini çıkan Istanbul Mali Şube Mudurü Ce*det Saralın yeraltı dunyasının tanınmış isimleri ile ortak 17 milyar lira tutarında hayali ihracat yaptığı iddia ediliyordu. NE NEDÎR? BABASI: PROF.DR. ÜMİT SERDAROĞLU BABACİCİSİ: GEVHER SERDAROĞLU KARDEŞLERİ: BURAK BUĞRA SERDAROĞLU HALALARI: BİRSEN AKOL, ÖZDEN OKAYGÜN KUZENLERİ: ELVAN OKAYGÜN, DEFNE AKOL ENİŞTELERİ: EYMÜR AKOL, BAŞKURT OKAYGÜN Tören: 22 Ağustos 1988 Pazartesi (bugün) öğle namazı, Ankara Maltepe Camii. Elden ele dolaşan rapor Devletin istihbarat ve güvenlik kuruluşlarından biri olan kısa adıyla MtT geçen şubat aymda kamuoyunda geniş tartışmalara neden oldu. Haftalık haber dergisi 2000'e Doğru'da MİT tarafından hazırlandığı ileri sürülen bir rapor yayımlandı. Raporda baz» emniyet görevlileri, askeri ve sivil bürokrasinin yetkilileri, yeraltı dünyası ilişkileri nedeniyle ağır bir biçimde suçlandılar. Rapor önce sahipsiz kaldı. Cumhurbaşkaru Kenan Evrea'e sunulduğu ileri sürülen rapor hem Çankaya hem de hükumet nezdinde yalanlandı. Ancak raporda adı geçen Genelkurmay eski başkanlanndan emekli Orgeneral Necdet İ n ı ğ . "raponuı evİBİn posta kutusuna stıldıgını ve kendisinin dururau bir mektupla Cumhurbaşkaıu Kenan Evren'e ilettiğini" açıklayınca, resmi yetküiler ağız değiştirdi. Başbakan Turgut Özal, •'Bu rapor değil, bir ön rapordur" demek durumunda kaldı. Çankaya ise raporun "hiçbir zaman Cumharbaşkanı Kenan Evren'e sunulmadığını" açıkladı. Kısa sürede elden ele dolaşır duruma gelen raporun içeriğinden çok "kamuoyuna kimler tarafından sızdırıldığı" araştırma konusu oldu. Kuşkular raporu kaleme alan üst düzey MlT görevlisi Mehmet Eymür ile Cumhurbaşkanlığı Güvenlik Danışmanı Erkan Giirvit üzerinde yoğunlaştı. Kamuoyu "GizJi raporu kim haariadı? Hazırlanması için kimdea talimat aldı? Basına kim sızdırdı? Rapordaki iddialann gerçek payı nedir?" gibi soruları tartışırken, SHP konuyu bir araştırma önergesiyle TBMM'ye getirdi. Ancak Meclis araştırması isteği ANAP'Iıların oylarıyla reddedildi. Hükumet MÎT raporu ile ilgili soruşturma için Başbakanlık Teftiş Kurulu'nu göreviendirdi. Bu arada MİT Müsteşarı Korgeneral Hayri Cndül'ün istifa edip etmediği tartışıldı. Tartışmalann odağı durumuna gelen MlT Musteşar Yardımcısı Hiram Abas ile üst düzey yetkilisi Mehmet Eymür ve yardımcıları görevlerinden ahndılar. Raoorda adı geçen Emniyet Kaçakçıhk Daire Başkanı Atilla Aytek de Eskişehir Emniyet MUdürluğu'ne atandı. Raporda adı geçen emekli Orgeneral Necdet Üruğ, Başbakanlık aleyhine 200 milyon liralık tazminat davası açarak. haksız yere suçlandığinı belirtti. Rapor metnini yayımlayan dergi ve gazete yöneticileri hakkında davalar açıtdı. VEFAT kızınMz TC KAYSERİ 4. ASLİYE CEZA MAHKEMESİ HÜKÜM ÖZETİ Esas No: 1988/309 Karar No: 1988/418 Eksik gramajlı ekmek imal edip satışa arz etmekten sanık, Pınarbaşı ilçesi Payaslı köyü nufusuna kayıtlı, halen Kayseri Argıncık kasabası Cumhuriyel Mah. 3. Cadde No: 110 Buda ekmek fınnını ışleten Mehmet ve Şerife oflu 1933 doğumlu Osman Çelik hakkında mahkememizce 7 7 1988 tarih ve 1988/309 esas 1988/418 karar sayılı ilamı ile TCK.nın 363/1, 59,647 sa. 4. maddesi gereğince netıceıen 53.333r TL. ağır para cezasına mahkum olduğu, TCK'nın 402/2 maddesi gereğince trajı 100 binin üzerinde neşredilen bir gazelede ve suç yerinde yayımlanan mahali bır gazetede karar özetinın ilan eıtirilmesine karar venlmiş olup, hukum özeti TCK'nın 402/2 maddesi gereğince ilanen duyurulur. Basın: 26558 PEIİN SERDAROĞLU (ASİLTÜRK) ve oğlumuz Kilit adam "Hayali ihracat" olayına ilişkin incelemelerde "kilit adanTın DPT eski Musteşar Yardımcılanndan Biiİent Öztürkmen olarak seçildiği öğrenildi. Başbakanlık Teftiş Kurulu, Öztürkmen'in işlem ve ilişkilerini ayrıntılanyla gözden geçirecek ve Öztürkmen'in ifadesine başvuracak. 1727 yaşlarında bayaıılar İngilıere'de cocuğa bak, Ingılızce oğren. 1158 53 42 42İ3 68 67 DR. TURGUT SERDAROĞLIPNUN elim kaybını derin üzüntü içinde duyururuz. ASİLTÜRK, SERDAROĞLU, KUMBARACIBAŞI AİLELERİ Tören: 22 Ağustos 1988 Pazartesi (bugün) öğle namazı Ankara Maltepe Camii.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle