Katalog

CUMHURİYET/6 HABERLER 15 AĞUSTOS 1988 Gurbetçi işçiler artık dönmüyor Sıla hasreti, insan ilişkileri, yaşam biçerni gibi birleşiyor. Geçen yıllarda kesin dönüş yaetkenler, yabancı ülkelerde çalışan Türk pan işçilerin herr. kendüerinin işçiler için, artık kesin dönüş nedenı hem de çocuklarının karşılaştığı olmaktan çıktı. Gurbetçiler, yabancılaşmayı uyum, iletişim kurma, Türk yasalanru benimseme ve uygulama soekonominin yarattığının bilincine varmış... runlarının çözumsuzlüğüne tanık BERAT GÜNÇIKAN ADANA Yurtdışında çalışan Türk işçileri, yaşadıklan ülkelerde yatırıma yöneliyor. Federal Almanya başta olmak uzere çeşitli Avrupa ulkelerinde, ABD ve Avustralya'da kendi işlerini kuran, gayri menkul alımına başlayan işçiler, buna neden olarak, Türkiye'de yaşam koşullarının giderek ağırlaşmasını gösteriyorlar. Kaldıklan ülkelerin yaşama biçemlerine her geçen gün biraz daha alışan işçileri, kendi ulkelerine dönmeleri halinde karşılaşacakları yeniden uyum sorunu da korkutuyor. Yaşadıklan sanayi ülkelerinin demokrasi ve insan haklarıyla Türkiye'de bu konuda yaşanan sancılan karşüaştıran işçilerin düşünceleri "dönmeme" yolunda olan, bu işçilerden "pişmanız" sözlerini duyan işçilerde dönmeme düşüncesi güç kazanıyoı. İşçilerin dönmeme karannı, yaşadıklan ülkelerde eğitim gören çocuklarının aynı istek doğrultusundaki gorüşleri de pekiştiriyor. Federal Almanya'da sekiz yıldır otomotiv sektorundeki bir işyerinde çalışan Şahin Çiftçi, daha gidişinin birinci yılında aldığı dönmeme karannın, geçen yedi yılda daha da kesinleştiğini anlatıyor. tki milyona yakın Türk işçisinin yaşadığı Almanya'da, dil, din ve kültür farklılığından kaynaklanan çelişkilerin azaldığını savunan Çiftçi, hoşgöruyü temel alan bir yaklaşımın, fanatiklikten uzak, dil, din ve kultür sahiplenmesinin bu çelişkiyi azalttığını söyluyor. Aynı ülkede 22 yıldır yaşayan Mehpare Pamuk ise kendisini Türkiye'ye bağlayan etkenlerin giderek yok olduğuna değiniyor. Türkiye'deki yakınlarına duyduğu özlemi bir ayda gidermeye alıştığını vurgulayan Pamuk, "Türkiye'de de insanlar degişti. Artık onlar da katr. birbirierine ba^lılıklan pamuk ipliği gibi. Herkes kendi başının çaresine bakmayı oğreniyor" diyor. Fransa'da deri konfeksiyonu üzerine kendi işyerini açan Faruk Tosıın, dönmeme karannı alanlardan. Işi gereği Türkiye'yle bağlantısını sürekli ve canlı tutan Tosun, bir Fransızla evli. Iki çocuğunun geleceğini de Fransa'da hazırladığını söyleyen Tosun, Türkiye'ye dönmeme nedenlerini şöyle açıkhyor: "Türkiye, benim burada kazandığımı tüketmem anlamında düşünüldüğünde ucuz. Ama orada kazanmak ve harcamak o)arak degerlendirildiğinde pahalı ve yaşam koşullan giderek ağırlaşıyor. Buradaki varlıklanmı satıp Türkiye'ye dönmem, orada her şeye sıfırdan başlamam, yeni işyeri açmam olası, ama gelec«ği meçhul." Avustralya'da küçuk bir lokanta işleten AsiyeTuran Saydam çifti de Türkiye'ye kesin dönüş yapmayı düşünmüyor. "Buraya uyum sağlamak, dilini, insanlannı ögrenmek, anlamak için neler çektik anlalamam" diyor Asiye Saydam. Uyum sağladıktan, dilini öğrendikten, işleri de yoluna koyduktan sonra yaşamak daha da • olaylaşınca, burada kalsak diye luşunmeye başlayan Saydamlar, ^ıla hasretini" daha fazla çekenlerden. Kendi işleri olduğu işin her yıl bir haftalığına Türkiye'ye gelmeyi istemelerine karşın, bu isteklerini gerçeklestiremediklerini anlatan Turan Saydam, "Önce üriilüyonız, bu yıl da gidemedik diye. Ama sonra iş, çocuk, çevre derken, bu üzüntü yok oluyor" diye konuşuyor. Saydamlar, dönmeme karannı, Almanya'dan Türkiye'ye kesin dönüş yapmış bir yakınlarını örnekleyerek özetliyorlar: "Ağabeyimiz 1984'te Alman hükümetinin onlara sagladığı olanaklardan yararianıp kesin dönüş yaptı Turkiye'ye. Bir işyeri açtı. Yurütemedi, iflas etti. Kredi kullanıp yeni bir işyeri açmaya kalkıştı, faiz orarunı kaldıramam diye korkup vazgeçti. Şimdi elinde bir tek evi var. Kira geliriyle geçinmeye çalışıyor. Döndüklerine o da yengem de çocuklar da pişman." Doktora yapmak için gittiği ABD'de çahşmaya başlayan elektrik mühendisi Cemal Küçük, yaşama biçeminden rahatsızlık duymasına karşm, bu ülkeden aynlmayı düşünmüyor. Amerika'nm insan ilişkileriyle, toplumsal yapısıyla çelişkilerinin verdiği tedirginliği Türkiye'ye döndüğünde de yaşayacağından emin olduğunu belirten Küçük, ayru sancılan bir kez de Türkiye"de yaşamaktan korkuyor. Kendi yaşama biçimini, uyumsuzluğun uyumu olarak değerlendiren Küçük'ü, "Türkiye'de yeniden bir uyum sağlama, yeniden insanları, toplumu, yöneticileri tanıma sürecine girmak" ürkütüyor. "Bu kez korkarım, çifte uyumsuzluğun uyumunu yaşamak zorunda kalacagım" diyor. Uzun yıllar doğduklan, az ya da çok kultürilnu aldıkları ülkelerinden ayn yaşayan Türklerin dönmeme isteğini, "sıla hasreti" de gideremiyor. Değişik yaşama biçimlerine, kültürlere tanık olmuş bu insanlar, yabancılaşmayı "ekonomf'nin yarattığının bilincinde. k MENÖERES BULVARİ *>«»• 3S80. '""T^"^ BU BUtVftR BeJedîye Baskonı H OKAN WERZECİ Zimbabıve mi, Mersin mi? MERStN (Cumhuriyet) Yerel hizmet vermekle yükümlü belediye başkanlarmın, yaptıklan çalışmalan bir reklam araana dönüşturmeleri tepkiyle karşılanıyor. Mersin Belediye Başkanı Okan Merzeci'nin bir süre önce açılan Adnan Menderes Bulvarı girişine "Bu yol Belediye Başkanı Okan Merzeci ve meelis Üyeleri tarafından yaptınlmaktadır" yazıh tabela asması, eleştiri konusu oldu. Anayasa değişikliği ve seçimlere ilişkin yasamn Cumhurbaşkanı tarafından onaylanmasmdan sonra, Merzeci'nin, belediye tarafından yapılan işleri tabelalar koyarak sahiplenmesi, kentte "seçim yatırımı" olarak değerlendirildi. Tabelayı gören vatandaşlar, "Biz de bulvarı Zimbabwe Belediyesi yaptınyor sanmtştık" diye gülüşüyorlar. (Fotoğraf: Nazmi Akdağ) ONCA SmnmOfcH SONRA Gittikleri ülkelere uyum sağlamak için buyük güçlüklerle karşılaşan işçi aileleri, "sıla hasreti" çekıp geldikleri ulkelerine uyum sağlayamaz oluyortar. Çimselş: Başbakan la sorunlarımız var ÖzaPa açıkotunım çağmsı zı sendikaların tstanbul şube yöneticileri yaklaşık 100 kişilik bir üye grubunun eşliğinde dün tstanbul'da grevcileri ziyaret ettiler. Sendika yöneticileri, grevlerle bugüne kadar var olan kopukluğu gidermek amacıyla periyodik olarak grev yerlerini ziyaret etme karan aldıklannı, grevcilerle maddi ve manevi her türlü dayanışmayı sürdüreceklerini belirttiler. Sendika yöneticileri, ziyaretleri sırasında grevcilere erzak yardıım da yaptılar. Grev ziyaretleri önce Basınlş Sendikası'nın 271 üyesinin katıldığı Darphane ve Damga Matbaası grevleri ile başladı. Ziyaretçiler, saat 11.00'den itibaren Darphane'nin Yıldız'daki işyeri önünde toplanmaya başladüar. Bundan böyle tüm grevlerle maddi ve manevi dayanışmayı pekiştireceklerini açıklayan ziyaretçiler, grevcilerin coşkulu alkışlanyla karşılandılar. Basınlş Sendikası yöneticileri, işveren sendikası Kamulş'in sözleşme görüşmelerindeki uzlaşmaz tutumunu sürdürdüğünü belirttiler. Yöneticiler, geçen perşembe günü görüşmelerin yeniden basladıgını, ancak Kamulş yetkililerinin idari maddelerdeki uyuşmazlık çözümlenmeden parasal konulan göriiştneme konusundaki ısrarlarını sürdürdüklerini bildirdiler. Göriişmelerde idari konulardaki uyuşmazlığın büyük ölçüde gıderildiğini belirten yöneticiler, parasal konularda ilerleme sağlanamadığını söylediler. Basıntş yöneticilerinin verdiği bilgiye göre, Darphane ve Damga Matbaası'nda kıdem ortalamasının 11 yılı aşmasma karşın ortalama aylık ücret brüt 135 bin lira dolayında. Bu işyerlerinde çahşan 106 işçinin aylıkları, asgari ücretin de altında. Yöneticiler "Darphane ve Damga Matbaası'nda grev bugüne kadar lmilyar liralık zarara yol açtı. Oysa bu sure içinde bizim toplu sözleşmeyle istediğimiz zanıların tutarı 75 milyon lira. Hesap ortada. İşveren tarafının böylesine büyük zararlan göze alarak istekleritnize kulaklarını tıkamasının nedenini anlamak çok zor" diye konuştular. yok mu bilemeyiz, ama biz işçilerin kendisiyle çok büyük sorunlanmız var. Bu nedenle de kendisini basın ve TRT'nin öniinde açıkotunıma davet ediyoruz. Gelsin, sortınlanmızı herkesin gözü öniinde tartışalım" dedi. Akbulut işyerlerinin Devlet Bakanı Adnan Kahveci'ye bağlı olduğunu belirterek, "Sayın Kahveci uyuşmazlığın giderilmesi konusunda önümüzdeki hafta içinde görüşme önermiş. Bakalım bir Ziyaretçiler, daha sonra Sümer ilerleme sağlanacak mı? Ancak bank'ın Yıldız Parkı'ndaki Porse bizim umudumuz az. len Fabrikası'na gittiler. Grev yerine yaklaştıklarında "işçiler Sendika yöneticileri ve işçiler birleşin" diye slogan atan ziyaret daha sonra Bağımsız Laspetkimçilere, grevciler coşkulu alkışlarla tş Sendikası'nin 550 uyesi ile 113 karşıhk verdiler. Burada ziyaretin gündür grevi sürdurdüğü Noramin nedeninin açıklanmasından son Plastik ve Petrollş Sendikası'nın ra söz alan grevcilerden, Çimselş 74 üyesi ile 333 gündür grev uylstanbul Şubesi Yönetim Kurulu guladığı Doğu Galvaniz ve Plasüyesi Ahmet Akbulut, "Sayın tik A.Ş!ye gittiler. Ziyaretçiler Özal bir konuşmasinda 'Benim iş Otomobiltş'in 18 üyesi ile 41 günçilerle bir sonınum yok. Benim dür grevde bulunduğu Sace Eleksorunum sendikaalarla' demişti. trik işyerlerini ziyaret ederek, daOnun bizimle bir sorunu var mı yanışma turlanm tamamladılar. İşyerlerinin Devlet Bakanı Kahveci'ye bağlı olduğunu belirten Yıldız Porselen grevcisi ve Çimselş yöneticisi Ahmet Akbulut, "12. dönem görüşmelerinin sürdürüldüğü bu işyerinde, herkes asgari ücretin altında ahyor. Yüzde 100 zam çıksa ne olur?" diye sordu. YAVUZ ŞİMŞEK tstanbul'da grevde bulunan 5 işyeri dün işçi dayaruşmasına sahne olurken, grev yerlerinden tüm işçilere seslenen grevciler "Özal şimdiye kadar bize hep 'hayır' dedi. 25 eylül referandumunda biz de ona 'hayır' diyelim" dediler. 71 gündür grevde bulunan Yıldız Porselen Fabrikası'nda çalışan yaklaşık 300 işçinin tumünün asgari ticretten duşük aylık aldıkları bildirildi. 53 gündür grevde bulunan 300 dolayında işçinin çalıştığı Darphane ve Damga Matbaası'ııda da 106 işçinin aylıkları asgari ücretin altında. Türklş'e bağlı ve bağımsız ba T4YÂD Genel Kurulu tstanbul Haber Servisi Tutuklu ve Hükümlü Yakmlan Yardımlaşma Derneği'nin (TA YAD) geçen hafta çoğunluk sağlanamadığt için ertelenen 2. Olağan Genel Kurulu, dun yapıldı. Genel kurulda yapılan oylama sonucu yönetim kuruluna, Mustafa Eryüksel, Giilten Şeşen, Sevgi Erdoğan, Reşat Karataş, Hacı Celepsoy, Sultan Çelik ve N. Kemal Ereren seçildiler. TA YAD Denetleme Kurulu ise Pakize Asma, Nilüfer Can ile Mesüde Demirel'den oluştu. Yeniden TAYAD Genel Başkanı seçilen Mustafa Eryüksel, genel kurulda yaptığı konuşmada, "TAYAD'ın çalışmalarıyla bir örgüt olduğunu kanıtladığını" vurguladı ve geçen yılın etkinliklerini özetleyerek önümüzdeki aylarda yapılması düşunülen etkinlikleri anlattı. PTVnin malzeme depoları yandı tstanbul Haber Servisi Sefaköy'de çıkan yangında Telefon Başmüdurlüğü 'ne ait malzeme depoları tamamen yandı. Telsizler Mahallesi'nde Karayolları'na ait bir arazi üzerindeki kuru otlar, önceki gun imha edilmek üzere yakıldı. Dün de sürdürülen yakılma sırasında rüzgânn etkisiyle kontrolden çıkan alevler, Telefon Başmüdurlüğü 'ne ait malzeme depolanna sıçradı. Fatih, Kocasinan ve Bakırköy iıfaiyelerince söndürülen yangında yakıt ve telefon malzemelehnin yer aldığı depolarla yemekhane binası tamamen yandı. Yangında can kaybı ya da yaralanan olmadı. Sosyal demokratlar buluştu SEYFİ ÇELtKKAYA YOZGAT (Cumhuriyet) Türk ve Alman sosyal demokratlar, Yozgat'm Sorgun ilçesine bağlı Bahadm kasabasında buluşup Türkiye'deki siyasal ve sosyal gelişmeleri tartıştılar. Türkiye'de bu yıl, Batı ve Doğu Anadolu bolgesinde 18 ili gezen Alman sosyal demokratlar, Batıdaki gelişmeye karşılık, Doğu ve Orta Anadoluda geçen yıllara göre bir değişiklik göremediklerini söyledileı. Gezileri sırasında Özal iktidanna halkın güveninin kalmadığıru, buna karşılık SHP'nin güç kazandığını gözlemlediklerini de vurgulayan Alman sosyal demokratlar, Türk sosyal demokratlann iyi yolda olduklarıru bildirdiler. Alman sosyal demokratlar, Türk sosyal demokratlarla ilişkileri pekiştirmek, somnlan tartışmak amacıyla her yıl Türkiye'ye kendi olanaklanyla turistik geziler tertipliyorlar. Bu yü Türkiye'de Batı ve Doğu Anadolu bölgelerinde 18 ili gezdikten sonra Belediye Başkanı Arif Baş'ın davetlisi olarak, F. Almanya Hessen Eyaleti MainKinzig bölgesi parlamenterleri Gerhardt Höhn, Horst Kunze, Anton Slraub, Dieter Hussiup, Wolfrom Heyn, Heinz Schöfer ile aynı bölgedeki parti üyeleri Norbert Höhn, Renate Schwab, Dieter Hussins, Llricn Heyn, Coni Schellscheidt ve Crieshan Plaum, Yozgat'ın Sorgun ilçesine bağlı Bahadın kasabasına geldiler. Kasabaya daha önceki gelişlerinde cankurtaran ve itfaiye aracı hediye eden Alraan heyeti, bu defaki ziyaretleri sırasında da Alman gümrüğüne teslim ettikleri otobüsün evraklannı Belediye Başkanı Arif Baş'a verdiler. Kasabada Yozgatlı sosyal demokratlar tarafından karşılanan Alman sosyal demokrat parlamenterler ve parti üyeleri, hasret giderip Türkiye'deki sosyal ve siyasal gelişmeleri tartıştılar. Bu arada sorularımızı yanıtlayan Alman Eyalet Meclisi Sosyal Demokrat Parlamenter ve Heyet Hessen eyalet parlamenterleri Bahadm kasabasmda Denizanaları neden geldi tSKENDERUN (Cumhuriyet) Körfezdeki sahillerde 25 yıldan bu yana ilk kez kıyıya çok yaklaşan denizanaları yüzünden halk denize giremiyor. tlçe Tanm Müdürlüğü yetkilileri, derin sularda yaşamayı sevmekle bilinen aenizanasınm (meduza) kiyıya bu denli yaklaşmasının, sürüklenme sotucu olabileceğini betirtirken, balıkçılar ise son günlerde körfezdeki kirfiliğin hızla arttığım, denizanalarmm varlığının buna bağlı olduğunu öne sürdüter. Arsuz Halk Plajı işletmecisi Metin Altınöz, denizanalarından korkan yurttaşiarm denize girememesi üzerine, tekneyle denizanalarını topladıklannı anlattı. Başkanı Gerhardt Höhn, "Türkiye'nin yansını dolastık. Özal'ın gücüniin bittiğini ve sosyal demokratlann yeni bir güç olduklannı gördük. Sosyal demokratlardaki bu gelişme, Özal'ı yeni bir askeri güç arayışına iter mi? Bunu bilemiyonım" dedi. Gezileri sırasında halkın Ecevit'i sevdiğini, ancak sosyal demokratları bölme gayreti içerisinde olmasım yadırgadıklarını vurgulayan Höhn, "Bu nedenle, tnönü, Türk sosyal demokratlarının gerçek lideridir. Baykal'la birlikte Türk halkırun yeni umududur. Demirel, Türkiye'yi bu duruma getiren kişidir. Özal, 12 Eylül'ün HEP SİYASET KONUŞULDU Alman parlamenterler,"Doğu ve Orta Anadoçıkardığı bir liderdir" dedi. lu'da gecen yıllara oranla bir değışıklık görmedik" dediler BİLKENT ÜNİVERSİTESİ REKTÖRLÜĞÜ'NDEN MTA, TTK VE USLEB AlNLAŞMAZUĞl Ara buhna haftası 6 5 0 bin kamu çalışanının ücretlerinde yapılacak iyileştirmenin ne olduğu, Kamu İşveren Sendikaları tarafından belirlenecek. ANKARA (AA) Sözleşme süreleri 1989 yılında bitecek yaklaşık 650 bin kamu kesimi çalışanının ücretlerinde yapılacak "iyileştirme" ile ilgili rakamın, bu hafta içinde kamu işveren sendikaları tarafından belirlenmesi bekleniyor. Türklş Genel Başkanı Şevket Yılmaz'ın da hafta içinde Ankara'ya dönmesi durumunda, Başkanlar Kurulu'nun toplantı tarihi de önümüzdeki günlerde belirlenecek. Bu arada, toplu iş sözleşmesi görüşmeleri uyuşmazlıkla sonuçlanan ve grev kararı alınan işletmelerdeki gelişmeler, haftanın gündemi içinde yer alan diğer olaylar. Türklş Yönetim Kurulu'nun bazı üylerinin, toplu iş sözleşme süreleri 1989'da sona erecek olan yaklaşık 650 bin kamu işçisinin ücretlerinde, enflasyonun yıpratıcı etkisinin giderilmesi konusunda, Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem ile görüşmeleri ve Erdem'in "konuyu en kısa zamanda sonuca vardıracağını" söylemesi, dikkatleri ücret iyileştirmesinin hangi oranlarda yapılacağı konusuna yöneltti. Turklş çevrelerinden edinilen bilgiye göre, Kamu İşveren Seııdikalannın yöneticileri, bu hafta içinde, 1987 yılında işçilere verilen ücret zamları ile bu dönemde gerçekleşen enflasyon arasındaki farkın kapatılması konusunda bir formül bulmaya çalışacak. Hükümet kanadmdan gelecek bir önerinin, büyük bir olasılıkla, Türklş Başkanlar Kurulu'nda tartışılacağını bildiren bir Türklş yetkilısi şunları söyledi: "Ücretlerde yapılacak iyileştirme oranı belli olduktan sonra, işçiişveren sendikaları, teker teker görüşme masasına oturarak, teknik konulan çözebilirler. Böylesi de daha uygun olur. Çünkü, 1987'de kamu kesiminde çalışan işçileri ilgilendiren toplu iş sözleşmeleri, farklı tarihlerde yapıldı. Ücretlerde yapılacak iyileştirmede bu göz önüne ahnacaktır!' Selülozİş Sendikası, SEKA işyerlerinde aldığı grev karannı, bugün İşveren Sendikası Kamutş'e iletecek. Yasal prosedür gereği, grev kararının taraflara tebliğini izleyen 6 işgünü içinde grev uygulama tarihinin belirlenmesi gerekiyor. Selüloztş Sendikası yetkilileri, İşveren sendikası ile görüşmelerin kesildiğini ve eylül ayının ilk haftasında greve gidebileceklerini bildirdiler. Sendikamn SEKA'da 10 bin 500 üyesi çalışıyor. Türklş'e bağlı sendikalarla kamu işveren sendikalarımn taraf olduğu TTK ve MTA'daki toplu iş sözleşmesi görüşmeleri sürerken, Türk Harblş Sendikası'nın Amerikan tesislerindeki üyeleri adına yürüttüğü göriişmelerde ortaya çıkan anlaşmazlığa henüz bir çözüm bulunamadı. Görüşmeierde uyuşmazlığa düşulen bir diğer işletme de Maden Tetkik Arama Enstitüsü (MTA). Genel Madentş Sendikası ile Türk KamuSen Sendikası arasında 7 bin 500 işçi adına yürütülen görüşmelerde, parasal konularda anlaşmaya varılamadı. Taraflar bugün tarafsız arabulucu başkanlığında, yeniden görüşme masasına oturacaklar. Genel Madenlş Sendikası'nın Türkiye Taşkömürü Kurumu'nda (TTK) çalışan 40 bine yakın üyesi adına sürdurdüğü görüşmede de ücret artışları ile ilgili sözleşme maddeleri anlaşmazlık konusu olmaya devam ediyor. Türk Harblş Sendikası, ABD'nin Türkiye'deki askeri tesislerinde yer hizmetleri gören 4 bin 500 üyesi adına sürdurdüğü görüşmelerde ilerleme sağlayamadı. Amerikalı "Holmes and Narver" şirketiyle sürdürülen göruşmelere bugun tarafsız arabulucu başkanlığında devam edilecek. MÜZİK VE SAHNE Üİ ŞANATLARI BÖLÜMLERİNE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR Üniyersitemiz Müzik ve Sahne Sanatları Fakültesi MÜZİK BÖLÜMÜ'NE, (şan ve enstrüman sanat dallarının ilk ve ileri sınıflarına); Sahne Sanatları Bölümü TİYATRO SANAT DAU'NA ve MÜZİK HAZIRUK OKULU'nun şan ve enstrüman sanat dallarının ORTAOKUL ve LİSE DEVRELERİNE; ÖNKAYITÖZEL YETENEK VE SEVİYE SINAVI İLE ÖĞRENCİ ALINACAKTIR. ADAY KAYDI: Sınava girmek isteyenlerin aday kayıtlar*15 Ağustos 31 Ağustos (1988) tarihleri arasında ilgili fakültemizde yapılacaktır. Kayıtlar doğrudan veya posta yoluyla yapılabilir. Doğrudan kayıt yaptırmak isteyenlerin, 2 fotoğraf ve nüfus kağıtlarıyla birlikte, en son ögrenim durumlarını gösteren (öğrenim durum belgesi, karne, diploma, ÖSS Birinci Basamak Kazandı Belgesi, gibi) belgeleri yanlarında getirmeleri; posta yoluyla kayıt yaptırmak isteyenlerin, 2 fotoğraf ile yukarıda belirtilen belgelerin tasdikli örneklerini (asılları sınav öncesinde ibraz edilmek üzere) göndermeleri gerekmektedir. SINAV TARİHLERİ: Müzik Bölümü ne bağlı sanat dalları: * 1 Eylül 10 Eylül (1988) (Ortaokul, Lise ve Lisans devreleri) * 19 Eylül 21 Eylül (1988) (Ortaokul, Lise ve Lisans devreleri) Sahne Sanatları Bölümü Tiyatro Sanat Dalı: * 19 Eylül 21 Eylül (1988) (Lisans devresi) Adayların belirtilen dönemler içerisinde hangi gün ve saatte sınava girecekleri, kayıtları sırasında ayrıca belirtilecektir. BAŞVURUADAY KAYDI; eğitimle ilgili şartlar ve daha geniş bilgi için: BİLKENT ÜNİVERSİTESİ MÜZİK VE SAHNE SANATLARI FAKÜLTESİ P.K. 8, Maltepe ANKARA Tel: (94) 266 44 15 Sendikacı Hüseyin Pala öldü tSTANBUL (AA) Belediyetş Sendikası Genel Başkanı Hüseyin Pala, tedavi gördüğü SSK Paşabahçe Hastanesi'nde öldü. Hüseyin Pala, 1926 yılında Sıvas'ta doğdu. İlkokulu bitirdikten sonra çeşitli yerlerde işçilik yapan Pala, 1951 yılında sendikactlığa başhdı. Hüseyin Pala, TÜMTİS ve Türkiye Genel İş sendikalarında da, genel başkanlık görevlerini yürüttü. Geçen yıl böbreklehnden ve midesinden ameliyat olan Pala, toplusözleşme göruşmelerinden sonra yeniden tedavi alıına alınınıştı. Hüseyin Pala yarın toprağa verilecek. Cevdet Selvi'nin basın toplantısı ANKARA (AA) SHP Genel Sekreter Yardımcısı Cevdet Selvi, ülkedeki 3.5 milyon esnafa toplam 160 milyar lira kredi verildiğini, bu rakamm tek bir sirkete verilen kredi kadar olduğunu öne surdu. Cevdet Selvi, dün düzenlediği basın toplantısında, 15 Temmuz 1988'e kadar 16 kentte 12 bin 376 esnafın kepenk kapatuğmı savunarak, "Bu rakam, geçen yılın yüzde 40 oranmda üzerindedir. Her yıl daha çok esnaf iflas etmekte ve işsiz kalmaktadır" dedi. Yüksek kredi faizleri ve enflasyonun sattığı malı yerine koyamayan esnafı, mesleğini terk etmek zorunda bıraktığmı kaydeden Selvi, esnafın kullandığı kredinin faizinin, masraflanyla birlikte yüzde 6065 'i bulduğunu iddia etti. Türkeş: 'Hayır'da 'Zıayır' var ÇANKIRI (AA) MÇP Genel Başkanı Alpaslan Turkeş, partisinın Çankırı il kongresinde yaptığı konuşmada, " 'Hayır'da hayır var. Bunlara dur demek, ders vermek lazım" dedi. Referandum konusunda gorüşlerini açıklayan Türkeş, şöyle konuştu: "Referanduma hiç lüzum yoktu. Halkoylaması, önemli meseleler için, örneğin, kürtaj veya Avrupa Topluluğu'na girmek gibi konularda yapılabilirdi. Ama çıkarlarını referandumda görüyorlar. Seçimler eğer martta olursa, bekieyen zamlar uygulanacak, 'millet bizim tozumu silkecek' diye referandumu ortaya attılar. Bu referanduma 'hayır' demek lazım. 'Hayır' dersek bunda milletin kazancı olacaktır." 5 kilo eroin ele geçirildi tSTANBUL (AA) Doğu illerinden getirdikleri eroini, tstanbul'da satmak isteyen 2 kişi yakalandı. lstanbul Emniyet Müdürlüğü Narkotik Şube Müdürlüğü'nden yapılan açıklamaya göre, alman bir istihbarat sonucunda doğu illerinden getirdikleri 5 kilo eroini tstanbul'da satmak isteyen 2 kişi belirlendi. Alıcı gibi davranan narkoıik şube ekipleri, Laleli'de düzenledikleri operasyonda, Ebil Muhsin özyaşar ile Bedir tzgi'yi, satmak istedikleri eroinle birlikte suçüstü ele geçirdiler. Polis yetkilileri, olayla ilgili soruşturmamn sürdürüldüğünü bildirdiler. İşçi emeklileri Maaş farkları ödemesi başladı ANKARA (ANKA) İşçi emekli, dul ve yetimlerin maaşlarında yapılan artıştan doğan farklann ödenmesine bugün başlanacak. 1 Temmuz 1988 tarihinden geçerli maaş artış farkları emeklilerin ağustos ayına ait maaşlarıyla birlikte verilecek. Yılın ikinci yansında emeklilerin maaşlarında katsayı ve gösterge değişikliklerine paralel olarak, sosyal yardım zamlarında da artış yapılmıştı. İşçi emekli, dul ve yetimlerine yapılan sosyal yardım zammı, 53 bin liradan 70 bin Hraya çıkarılmıştı. DÜZELTME • Gazetemizin dünkü sayısının 7. sayfasında yer aian "Sosyalist partiyi iftiharla savundum" haberinin son paragrafında adı geçen Yalçın Büyükdağlı, Sosyalist Parti'nin Genel Başkanı değil, Genel Sekreteri'dir. • Yine dünkü gazetemizin 4. sayfasında Shakespeare Japonca oynanacak, Londra mahreçli habevde, Dışişleri Bakanı olarak adı geçen Çu En Lay, Çin Halk Cumhuriyeti'nin başbakanıydı.