19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/6 HABERLER / TEMMUZ 1988 Papandreu bu kez dalıa deneyîmli :7 yıl içinde A T dönem başkanlığını ikinci kez üstlenen Yunanistan, AT üyeliğine kabulünden hemen sonra 1983'te yüklendiği ilk dönem başkanlığmdaki deneyimsizliğini [geride bıraktı. İlk başkanlığı sırasında "hata yapmama" çizgisinin yerini bugün inisiyatifli ve AT üyeliğini vazgeçilmez sayanpolitikaaldı. lerinin yeni bir surece girmesi gi:STELYO BERBERAKİS bi Türkiye'yi yakından ilgilendi' ATİNA Yunanistan, bugün ren bir konu yok. Papandreu, AT !den itibaren altı ay sürecek olan Dönem Başkanlığı'nı almadan ; Avrupa Topluluğu (AT) Dönem önce, "AT'nin genişletilmesi için Başkanı oluyor. Avrupa Toplulu değil, AT içindeki . . ^nomik ilişpekiştirnivk için ğu'na üye olan ülkeler sıralama kileri |sında 10. ülkeyi temsil eden Yu çalışacağız" demekle Yunanisnanistan, AT ailesine 1981'de ka tan'ın donem başkaniığı süresinTürkiyeAT ilişkilerini '.tılmıştı. Yunanistan 1 Ocak ce ;i981'den itibaren AT'nin tam "düzeüecek" hiçbir faaliyet gösttyesi olmuş, aynı yıhn ekim ayın termeyeceği izlenimini bıraktı. da ülkede genel seçimler yapümış Ancak unutmamak gerekir, Yu;tı. O dönemde ana muhalefet par nanistan Başbakanı "Davos nıhu • tisi olan Panhelenik Sosyalist Par çerçevesinde" dahi olsa bu yıl için |ti, seçim kauıpanyasını yüıütür ve sonbahar aylannda Ankara'jken NATO ve AT'den "dışan" sloganlarını kullanıyordu. 18 Ekim 1981 seçimlerinde PASOK yüzde 48 oranında topladığı oy sayısıyla Yunanistan'da iktidara igeldi. Aradan geçen iki yıl alfa! betik sıralamaya göre, Yunanisjtan'ı (Gr'eece) AT Dönem Baş;kanlığı'na getirmişti. "AT'ye hayır" sloganınm yaratıcısı Papandreu, 1983 yılırun ikinci yarı' sında AT Başkanlığı yaptı. Yunanistan o dönemde pek deneyim sahibi değildi. AT zaten kriz geçiriyordu. Dolayısıyla Atina çalış, malannda ne olumlu ne de olumsuz bir sonuç alınamadı. Yunanistan, bu dönem başkanlığındâ . "olurosuz sonuç alınmaması"nı kendisi için bir başarı saydı. Aradan geçen 5 yıldan sonra, Yunanistan yine AT BaşkanlığYna geldi. AT'de bu kez 10 değil, lspanya ve Portekiz'in katılmasıyla 12 üye ülke var. Ama Yunanistan da 1983 yılındaki "dencyimsiz" Yunanistan değil, tam tersi 7 yıldır gerek siyasi gerekse ekonomik alanlarda beliren sürtüşmelerden sonra oldukça "deneyimli" bir Yunanistan haline geldi. Yunanistan Başbakanı şimdi AT'den çıkılmasının söz konusu olamayacağını resmen açıklıyor. "AT'den çıkarsak, içeride kalmanuzdan daha fazla zarar gorurüz" diyerek, daha çok sol eğUimli Yunan halkını "teskin" etmeye çakşü. Yunan kamuoyu AT'ye karşı ne bir sempati ne de antipati besliyor. Yunanistan'ın AT'den beklen. tileri arasında TürkiyeAT ilişki Atina, AT dönem başkanı Aııkara için zor 6 ay HADİ ULUENGİN BRLKSEL Batı komşumuz Yunanistan, bugünden itibaren altı ay süreyle AT dönem başkanlığı gorevini üstlenecek. Diğer bir deyişle, Yunan diplomasisi yıl sonuna kadar hem topluluk bünyesi içindeki bütün inisiyatif ve yönlendirmelerde motor rolü oynayacak hem de dünya ptetformunda "On İkiler" adına resmi temsilci sıfatıyla konuşacak. AT'ye tam üye olduğu 1981 yılından beri ikinci kez donem başkanlığı yapacak olan Atina, uluslararası fornılarda Ortak Pazar adına hareket edecek olmasından dolayı, altı ay müddetle en onemli diplomatik merkezlerden biri haline gelecek. Şüphesiz, gerek Türkiye ile AT arasındaki ilişkilerde sekiz yıldır süren "nahoşluktan", gerekse "Davos ruhuna" rağmen Ankara Atina ilişkilerinin "netamesinden" dolayı, bu yıl sonuna kadar sürecek olan Yunanistan dönem başkaniığı, Türkiye açısından çok özel bir önem taşıyor. Şu anda topluluk çevrelerindeki genel kanı, altı aylık süre içinde, Türkiye AT ilişkilerinde ne fazla bir düzelmenin ne de fazla bir kötüleşmenin olacağı yönüııde. Yani Yunanistan donem başkanlığının bir "slatüko devresi" olarak kalması şimdilik en yakın ihtimal olarak gözuküyor. Bu varsayımın iki temel nedeni mevcut ve bunlar şunlar: 1 12 Eylul müdahalesinden sonra ancak şimdi ve çok yavaş biçimde rayına oturmaya başlayan TürkiyeAT ilişkilerinde, zaten önemli bir "dev adımın" atılması beklenmiyor. tlişkilerin daha hızlı normalleşmesinde Yunanistan bir engel oluşturuyorsa da, bu engel Atina'nın dönem başkanlığından bağımsız olarak mevcut. Örneğin geçen 25 nisanda toplanması gereken ve Yunanistan'ın getirdiği "Kıbns püriızünden" dolayı gerçekleşmeyen Türkiye AT Ortaklık Konseyi "fiyaskosu" Federal Almanya'nın donem başkanlığını yürüttüğü bir sırada ortaya çıkmış durumda. 2 "Davos nıhunun" her şeye rağmen sürdüğü bir dönemde, Yunanistan'ın "Fırsat bu fırsattır" diyerekten AT bünyesi içinde Türkiye'ye karşı çok belirgin bir "seferberlik ilan etmesi", Ankara ile Atina arasında mevcut "momenlum"un tek taraflı olarak ve çok bariz bir şekilde yok edilmesi anlamına geleceğinden, Papandreu hükümetinin bu tür bir siyaset izlemesi uzak bir olasılık oluşturuyor. Yunanistan'm, dönem başkanlığı sırasında TürkiyeAT ilişkilerinin normalleşmesi için özel bir çaba harcayacağını varsaymak da imkânsız. Ancak Atina'nın bu ilişkilerin daha da kötüleşmesi için önemli girişimlerdebulunacağını düşünmek, Yunanistan'ın bu aşamadaki siyaseti açısından da gerçekçi bir yaklaşım olmayacak. üstelik AT dönem başkanlığının verdiği yetkwıe olursa olsun, bu tür bir girişim durumunda diğer başkentlerin Atina'yı belirli ölçüde frenleyeceği kesin. Bu bağlamda, geçen 25 nisanda yapılamayan Türkiye AT ortaklık konseyinin, Yunanistan dönem başkanlığı sırasında gerçekleşebileceğini düşünmek ise, bu aşamada fazla gerçekçi bir yaklaşım değil. Bunun temel nedeni de, esas olarak önceki hafta Atina'da gerçekleşen 3. TürkYunan zirvesi de Kıbrıs konusunda önemli bir ilerlemenin kaydedilememiş olması. Oysa "Davos ruhundan" sonra ve 3. zirvede Kıbrıs için bir ilerleme olduğu takdirde, Yunanistan'ın kendi dönem başkanlığı sırasında bir TürkiyeAT ortaklık konseyinin toplanması için bizzat inisiyatif alacağı biliniyordu. Bu ilerlemenin gerçekleşmemesinden sonra önumüzdeki altı aylık dönemde bir ortaklık konseyinin toplanabilmesi için tek şans, BM Genel Sekreteri nezdinde yapılacak yeni temaslarda Kıbns sorununda bir ilerlemenin sağlanmasına bağlı. Böylesine bir hipotezde, Yunanistan dönem başkanlığının, "kilit sorun" olarak gördüğü Kıbrıs'ta ilerlemenin kaydedilmesiyle, ortaklık konseyine onay vermesi, uzak bir ihtimal dahi olsa mümkün. Diğer taraftan batı komşumuzun "Kıbns sonımınun uluslararası boyutu" adını verdiği cepheyi, özellikle Lefkoşa'nın AT ile olan ortaklık ilişkilerinden yola çıkarak, kendi dönem başkanlığı sırasında topluluk bünyesi içine getirmek istemesi de Brükseİ'de sayılan ihtimaller arasında. Fakat Yunanistan'ın bunu hangi çerçevede yapacağını şimdiden kestirmek zor. Örneğin Atina'mn AT'nin Kıbns için devreye girmesi ya da uluslararası bir konferansın toplanması fikrini desteklemesi için bir inisiyatif alması durumunda, diğer başkentlerin bunu onaylaması uzak bir olasılık. Bugünden başlayarak yıl sonuna kadar AT diplomasisinin temsilciliğini ve AT'nin motor rolünü üstlenecek olan Yunanistan'ın dönem başkanlığı sırasında Türkiye ile ilişkilerde "mevcut durumu" koruyacağı sanıltyor. PAPANDRÇU Bu kez yı ziyaret edecek. Papand eu bu ziyareti süresinde AT Dönem Başkanı sıfatını da taşıyacak. Bu noktada kritik bir beklenti söz konusu olabilir. Kıbrıs'taki toplumlararası göruşmeler "iirtid" vermeye başlarsa, Papandreu'nun Ankara ziyareti süresinde Türkiye'nin Kıbrıs için bir "jesti" ile karşılaşabileceğinden söz ediliyor. Eğer bu jest "tatmin edici" görülürse, Papandreu'nun da AT Başkanı olarak, Turkiye'nin AT ile ilişkilerinin "düzelebilmesi" amacıyla sırasıyla bir "jest" yapabileceği kanısı da yaygın. Istanbul Haber Servisi htanbui Üniversitesi Tıp Fakültesi 198788 mezunlan, diplomalanm aldılar. Istanbul Fen Fakültesi Konferans Salonu 'nda duzenlenen törende birer konuşma yapan tstanbul Üniversitesi Rektoru Prof. Dr. Cem'i Demiroğlu ile Istanbul Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Korkmaz Altuğ birer konuşma yaparak, genç doktorların toplumda saygın yerlerini korumalannı ve hastaları için şartlara bakmaksızın çaltşmalarım istediler. Neşe Çolak sınıf birinciliğini kazanırken, Ayper Atabek ikinci, Engin Oral ise uçüncü oldular. Öte yandan hem öğrencisi hem de çocuğu olduğu için Prof. Dr. Kâmuran Yucel oğlu Ali Muzaffer Alyanak'a, Prof. Dr. Alpaslan Akmandil oğlu Mehmet Akmandil'e yine Prof. Dr. Şakır Erdem oğlu Mehmet Emin Erdem'e diplomalanm verdiler. (Fotoğraf: Uğur Günyiiz) Profesörler ve oğulları 'Batı Trakya' Af Örgütü'nde LONDRA (AA) Batı TYakya'daki Türklere yapılan baskılan Avrupa Konseyi İnsan Hakları Komisyonu'na 20 bin imzalı bir dilekçe ile şikâyet ettiği için 2.5 yıl hapse mahkum olan Dr. Sadık Ahmet'in durumuna Uluslararası Af örgütü el koyuyor. Yunan hükümetinin Batı TYakya'daki Türk toplumuna yaptığı baskılan dile getiren başvuru için bir imza kampanyası baslatan Gümülcineli Sadık Ahmet, geçen cuma günü yapılan duruşma sonunda, "Halkı devlete karşı kışkırtmak"tan suçlu bulunarak 2.5 yıl hapse mahkum olmuş, ancak cezası iki ay süreyle ertelenmişti. Bursa BelediyesVne işçilerdenuyarı BURSA (Cumhuriyet Bürosu) Belediyelş Sendikası Bursa Şube Başkanı Apdullah Naci Levent, belediye yetkililerini uyararak, çalışanlar arasındaki dengesiz ücret dağılımının hemen giderilmesini istedi. Konu ile ilgili olarak dün bir açıklama yapan sendika başkanı Levent, istemlerinin gerçekleştihlmemesi halinde pasif direnişe geçeceklerini bildirerek, "Gerekirse greve gideceğiz. Eski çalışanlar 3 bin 400 lira, yeni ise girenler ise 6 bin lira gündelik ücret alıyorlar. Adalet mi bu" diye sordu. 9 yaşında Anadolu lisesine girdi SAMSUN (AA) Samsunlu Pelin Gökçek, 9 yaşında Anadolu lisesine girmeyi başardı. llkokulu birincilikle bitiren, öğretmenlerin "süper Oğrenci" adını verdikleri Pelin Gökçek, "Düzenli çalışmanm yaranm gördüm" dedi Bu yıl Samsun 30 Ağustos tlkokulu'nu birincilikle bitiren Pelin Gökçek, ilkokula 5 yaşında 2. sınıftan I başladı. Pelin, bu yıl girdiği sınavlarda da Samsun Anadolu Lisesi'ni kazanmayı başardı. F t İ i m n i l S l S a m a j n ' u n "ferme içesme bağlı için köyterine geldiğkıi bildiren vatandaşlar, su ihtiyaçtannı da dereden saj)bütün dünyanın yardımına koştuğu Etiyopya'dan farkı a n g a Saz veökamışx haneli Ç yok. a r k u S tan yaptıklan tek odalı 67 metre karelik evlerde yaşayan köyluler, ne bulurlarsa yiyoriar Devlet hizmetlnin sadece yılda bir defa sıtma ilaçlaması cuyopya g n ^ lıyorlar. Sert bir rüzgâr esüflinde kulübelerinin yıkıldığını, yerine yenilerini yaptıklannı belirten köyiulerden Alı Duzok, "Açız dıye FakFukFon'a başvurduk, sanki başka ülkenin ınsanlarıymışız gibi bizi kapıdan kovdular. Burada ölumü beklıyoruz" dedi. (Fotojjraf: Bilal H. Hüseyınoğkj) ANKARA (Cnmburiyet Biirosıı) Yenimahalle Adliyesi Ceza Yargıdanndan Ali Karahan 24 Mayıs 1988 günlü gazetemizde yer alan ve kendisinin verdiği bir kararla ilgili olarak açıklama yapmak gereğini duyduğunu bildirdi. Karahan, "Basit dövme işkence ' Sosyalist basın sayılmaz" başhklı haberle ilgili ! susturulamaz olarak açıklaması şöyle: , kampanyasım yürüten 4 "Öncelikle şunu belirleyim ki, derginin temsikileri Bakan işledîği suç ne olursa olsun sahsa işkence etmeye kesinlikle nefrel j Yazar'la görüştüler ve derecesinde karşıyım. Ancak işj "Demokrasiye bağlılık kenceye karşı olup ondan nefret ; nutukları çeken iktidarın etmek başka ve bu nevi suçtan bakanı da vurdumduymaz hakkında dava açılan ve dosyaya '. tavnnı sürdürmektedir" gore suçsuz gözüken ve suçlulugu hususunda hiçbir delil olma\an '• dediler. kişiye suçluluk damgasım vurmak ' Habcr Merkezi Fransız Sos başka bir şeydir. Bunlann kanş• yalist Partisi birinci sekreteri ve es tırılmaması ve bu şekilde degerki başbakanlardan Pierre Mouray, lendirilmesi gerekligi inancının itij özal'a sosyalist parti hakkında razsız olduğu göriiştındeyim. ! Anayasa Mahkemesi'nde açılan Yargıç herhangi bir davada kaj davaya ilişkin endişelerini ileterek j "Bu partinin kapatılması demok rar vermek için önce mevcut yaj ratikleşme sürecine ters salara, onlarda çözıim yolu yok' düşecektir" dedi. j Mouray Özal'a yolladığı mekı tupta, sosyalist parti hakkında , cumhuriyet başsavcısının AnayaI sa Mahkemesi'nde açtıgı davadan Dış Haberler Servisi Tür• haberdar olduğunu ve bu konuda kiye'de Kü« kultürünün koı un, derin endişeler taşıdığını belirtti. ması amacıyla çeşitli ulkelerden ı Mouray mektubunda şoyle dedi: yüzlerce parlamenter, aydın, bi' "Bu partinin programında dile lim adamı ve sanatçınm başlat\ getirilen bütun fikirieri paylaşmak tığı imza kampanyası sürüyor. i zorunda olrnasak bile. söz konuAralarında Fransız Le Monde ve ' su partinin kapaulmasının ülkeniInternational Herald Tribune ' zin tanık olduğu demokraükleşroe Gazetesi'nin de bulunduğu çeşit' politikasına ters düşeceği ve 'iğer li yabancı yayın organlarında yer 1 Avrupa ulkelerinde de anlaşılmaalan bir ilanda, "Her insan top' sı zor bir şey olacağı kanısındaluluğu gibi Kürt halkının da kültürel mirasını koruma ve kimlikyız" lerini özgürce ifade etme hakkına sahip oiduklan" belirtildi. Kampanya İlanda Türk resmi makamlarıÖıc yandan "Sosyalist basın nın, Kürt dili uzerindeki tüm susturulamaz" kampanyası yürüanayasal ve adli yasakları kaldırten Yeni Demokrasi, Yeni Çözüm, ması çağrısı da yapılarak, söz Emeğin Bayrağı ve Güneş'e Çağkonusu kampanyanın, Kurtlerin n dergilerinin temsilcileri, Devlet kulturel hakları tanınana kadar Bakanı Mehmet Yazar'a sorunlasürdürüleceği de kaydedildi. rını aktardılar. Yazar, "sorunun Çok sayıda ulkeden parlayargı organlannı ilgilendirdiğini" söyledi. Dergi temsilcileri, "Demokrasiye bağlılık nutuklan ç>ki.n iktidann bakanı da vurdumduymaz tavnnı sürdürmektedir" dediler. Temsilcilerin, "yargının bağımsız olmadığını, yargı organlan ile yaptıklan görüşmelerde, DGM savcılannın topu yasalara attıklannı ve kendilerinin yasalan uygulamakla yükümlü olduklarını belirttiklerini" ifade etmeleri üzerine, Yazar, "konunun yargı organlannı ilgilendirdiği" şeklindeki görüşünü yineledi. Dergi temsilcileri, Yazar'la göruştükten sonra yazılı bir açıklama yaparak, dergilerin toplatılmasımn antidemokratik ve keyfi bir uygulama olduğunu öne sürdüler. Açıklamada, iktidann basına karşı vurdumduymaz tavnnı sürdürdüğü belirlilerek, tüm devrimci, demokrat, aydın ve yazarların "sosyalist basın susturulamaz" kampanyasına destek olmaları istendi. PartVye Moumy'dan destek Sosyulist Yargıç Karahan: Delilsiz suçluluk olıııaz sa Yüksek Mahkeme içtihatlanna, onlarda da yoksa ilmi içtihatlara, onlarda da yoksa örf ve âdetlere. onlarda da yoksa ancak o zaman kendisi kendini yasa koyan yerine koyarak yorumunu yapmak sureliyle davaya çöziim getirir ve bu şekli ile davayı çözer ve bu tarzda davayı çözen Yargıç Karahan ise işte o zaman gazeteniz haberinde belirtüdiği gibi bu yargıç Karahan'ın üginç olan veya olmavan vorumu olur. Halbuki dövme hakkında dövmeniıı derecesi ve işleniş şekline göre lereddüt ve şüpheye ve kazai ve ilmi içtihatlara ve yoruma ve orf adete mahal bırakmayacak tarzda TC. Yasalannda farklı maddeler ve fıkralar mevcultur. TC. Yasası 456. maddesi 4. fıkradan ibaret olup 1 ve 2. fıkralanndan yargılamaya Asliye Ceza 3. fıkradan jargılamaya ağır ceza ve 4. fıkradan yargılamaya Sulh Ceza Mahkeraesi görevlidir. TCK.'nın 243 de işkence ik alakalı olup yargılamaya Ağır Ceza ve TCK.nin 245. maddesi efrada suimuamele olup yargılamaya Asliye Ceza Mabkemesi görevlidir. Yukandaki maddelerde göriildiiğü gibi, dövmenin hangi tiir ve derecesinin adiyen basit dövme olduğu hangisinin efrada suimuamele ve hangisinin işkence olduğunu yasa tayin etmistir. KaranmızJa alakâlı dava işkenceyi içeren ve ağır cezalık olan TC. Yasası 243. maddesi ne girmeyen ve ona göre dövmenin daha basit şekli olaı. TC. Yasası'nın 245. maddesinde ifadesini bulan efrada suimuameleden açümıştır. Dava C. Savcısı'nın esas hakkındaki göriisüne uygun olarak delil yokluğu ile beraatla sonuçlanmış ve bu karar Yüksek Yargıtay Baş Savcılığı'nın göriisüne uygun olarak Yüksek Yargıtay 4. Ceza Dairesi'nin 28.9.1987 tarihindeki ilamı ile onaylanmak suretiyle kesinleşmîştir. Aynca beraat karan dövmenin basit olması ve 1015 gunliik rapor bulıınmama gerekçesine dayalı olmavıp delil yokluğu gerekçesine dayalı bulunduğu ve kararda basit dövmeden bahis edilme nedeni sadece ve sadece Asliye Ceza Mahkemesi'nin yargılamaya görevli bulunduğu ve dava dosyasının görevsizlik karan ile Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderilmeme gerekçesi olarak yazılmıştır. Çöp bidonunda insan parçaları tZMlT (Cumhuriyet) Eski hal binası mevkiinde çöp bidonunda bir erkeğe ait olduğu tespit edilen kol, bacak ve el parmakları bulundu. Dün halk pazanmn da kurulduğu yerde aşırı sıcağın etkisiyle çevreye yayılan koku üzerine çöp bidonu esnaf tarafından kanştınlırken insan parçaları görüldü. Olayı soruşturan Cumhuriyet Savcı Yardımcısı Olcay önal, "Uzuvların bir erkekten iki ay önce kesilmiş ve bu süre zarfında buzdolabmda saklanmış olabileceğini" söyledi. Dış basında Kürt kültürü için imza kampanyası menter, Nobel ödülü sahibi sanatçı, bilim adamı ve gazetecilerin imzaladığı bildiride, Iran eski devlet başkanı Beni Sadr, Cezayir eski devlet başkanı Ben Bella, ABD'li senatör Edward Kennedy, Guney Afrika'nın siyah lideri Nelson Mandela'nın eşi Winnie Mandela, Fransa eski başbakanlanndan Pierre Mauroy, Çekoslovak rejim karşıtı yazar Jiri Pelikan, ABD'li eski başkan adayı senator Albert Gole ile 18 senatör ve Temsilciler Meclisi üyesi, aralarında siyah rahip Desmond Tutu'nun da bulunduğu 20 Nobel ödülü sahibi, İsveçli yonetmen Ingmar Bergman, ünlu koregraf Maurice Bejart, sinema oyuncusu Gerard Deperdieu, Yves Montand, Umberto Eco'nun da imzaları bulunuvor. Bütün bu anlatılanlar sonucu bahsi geçen karann gazeteniz sayın mensuplannın belirttiği gibi, Yargıç Karahan'ın kişisel vorumu olmayıp TC. Yasası'nın uyulması zorunlu maddesinin tatbikidir. Kişiliğimle ilgili me>dana gelen tereddütlu durumun giderilmesi bakımından bu açıklamamın gazetenizde \ayımlanmasını ve bu şekilde haberin doğru olarak halka Diğer taraftan, TürkiyeAT duyurulmasının teminini rica ilişkilerinin Yunanistan'ın dönem eder, saygılanmı sunanm." başkanlığına denk gelecek en önemli konulanndan birini, Ankara Brüksel ilişkilerinin parlamenter cephede normalleşmesi sorunu oluşturacak. Sekiz yıldır işlerlik taşımayan Türkiye AT INTERNATİONAL APPEAL IN DEFENSF. Karma Parlamento Komisyonu'' OF KURDISH CULTURE IN TURKEY nun (KPK) yeniden çalıştınlmasinı isteyen rapor, önumüzdeki eylül ya da ekim ayında Strasbourg Assamblesi'nde oylanacak. Dönem başkanlığının Avrupah milletvekilleri üstünde kesin bir etkisi olmamasına rağmen, Yunanistan diplomasisinin bu soruna ilişkin olarak Strasbourg'da açıklayacağı görüşlerin, parlamenterlerin kullanacakları oyda belirli bir ağırlık oluşturması normal. Üstelik yine aynı parlamentoda, Türkiye'ye ilişkin olarak milletvekilleri tarafından sorulacak sorulara, Yunanistan'ın AT işlerinden sorumlu Dışişleri Bakan Yardlmcısı Teodoros Pangalos'un her ay vereceği cevaplar, yine Türkiye AT ilişkilerini etkileyecek. llanın yer aldığı Herald Tribune gazetestnin kupürij. Askeri ambülans devrildi: 1 şehit EDtRNE (AA) Edirne'nin Kıyık semtindeki kestanelik mevkiinde bir askeri ambülansm, virajı alamayarak devrilmesi sonucu 1 astsubay şehit oldu. Kazada iki tabip asteğmenle bir astsubay ve bir er de ağır şekilde yaralandı. Keşif alayı 1. taburda görevli teknisyen astsubay çavuş Hakan Karıcı (21), önceki gece, onanm sırasında frenleri boşalan askeri aracın altında kalarak, ağır şekilde yaralandı. Yapılan ilk müdahaleden sonra yaralı astsubayın Edirne Tıp Fakültesi Hastanesi'ne yetiştirilmesi için süratle giden ambülans, Kestanelik mevkiinde virajı alamayarak takla attı. Kazada, ağır yaralı olarak hastaneye götürülen astsubay çavuş Hakan Karıcı şehit olurken, ambülansm sürücüsü er Hacı Bayram Karataş (21) ve ambülansta bulunan tabip asteğmenler Ender Özkalıpçı (31), lbrahim Yağmursavran ile astsubay Ahmet Yağcı (34) ağır şekilde yaralandılar. Hâkim ve savcılar kararnamesi ANKARA (AA) Hâkim ve savcıların görev yerlerinin değiştirilmesine ilişkin kararnamenin, Başbakanlığın imzasma sunulduğu öğrenildi. Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun "üçlü kararname" şeklinde düzenlediği Hâkimler ve Savcılar Kararnamesi'nde 800'ün üzerinde hâkim ve savcının görev yeri değişiyor. Üç aydır maaş alamıyorlar ANKARA (AA) Beceri kazandırma kurslarına katılan öğretmenler üç aydır maaşlannı alamıyor. Devlet Bakanlığı yetkililerinin verdiği bilgiye göre, beceri kazandırma kurslannda görev yapan öğretmenlere geçen üç ay içinde maaşlan ödenemedi. Yetkililer, kurs öğretmenlerinin maaşlannın Toplu Konut Fonu'ndan sağlandığını, fondan parayı almakta güçlük çektikleri için maaşlan veremediklerini söylediler. Hükümlü öğrenciye Tekzip diploma hakkı TUNCAY ÖZKAN islcnıncdi. Idarc, b*ı harckıiiııc gcrckçe olarak 2547 sayılı > ()K ANKARA Aııkara fi. Idarc Yasası'nın 288(1 sayılı yasaşl.ı dc.Mahkcmcsı, siyasi suttan hukıım ğisik 45. maddesinin c bcndiiıi gogi\cn oğrcncilcrin mc/uııiycl bcl rvkçc uo'tcrdi. 45. maddLiıııı c gcsi alabilcceklcrinc kurar \crdi. bcndindc. "Turk Ce/a Yasası'nın M.ıhkcmc kararıııda. "Ögrejıcili ikinci kilabının birinci bahııula gi sırasında YÖK N asası'nın 45/c yer alan devlctin şahsiyelinı karmaddesindt' btlirUncn suçlardan şı islcncn curümlcr <.ebebi>lf huhukum givcn ogrcncik'rin mu/ıın kum ghcnler, vüksekogrclim i'dilmeveLeklcrinc iliskin bir hu kurumlanna ginme/ler" şarlı bu kum \asada \cr alıııamakladır' lııııuyoı AiKak Öğunı, tarıılıııdcnildi. dan u^ılun iplal davası u/cııııc <ıa/i UnKcrsitcsı Viımarlık Ankara 6. Idarc Mahkcıııcsi, Mııhcndislik lakııllcsı oğrcıı^isi "Yasa maddvsindc btlirkncıı sııı,Bunjamiıı OgıınçV okııl idarcsı lardan hukum giyen (igrınıilcrin, laralııulaıı "IC \ "ııııı 146/3'c l?o mt/ıııı ıdilipi.M'i.'1'klcrinı iliskir rc hukj ıılu okl.if'iı j!LTckçıJiylc bir hukum 2547 sa)ilı >asada veı I tik ka/aııdıjîı dl|>k)iıicisı vctılınek alıııamışlır" v,s. .ı Kızıltepe Sulh Ceza Mahkemesi'nin 988/29 sayılı 10.6.1988 tarihli karan ile aldığımız tekzibi aynen yayımlıyoruz. Gazetede yer alan konu hakkında tarafımdan gazeteniz dahil hiçbir gazeteye açıklama yapılmadığı gibi tarafımdan olayın askeri taibikat diye nitelendirildiği belirtilmiş ise de bu doğru olmayan bir haber olup, olayın gerçek yönü olağanııstü hal bölge valiliğinin açıkladığı şekilde Kızıltepe ilçesinde hiçbir askeri vc emniyete ait bina ve tesislere saldında bulunmamış, (bulunulmamış) askeri tatbikat da yapılmamıştır. Yavuz Erkmen / Kızıltepe Kaymakamı GÜZEL SANATLARAMI? (iirmck istiyorsunu/... Vısne Sk No: 36 Kadıköy Tel 337 79 33337 35 06 Nufus cu/üunımı kaybctıim, hukuıiisu/.dur. HANllL TAI.AY GÜL DERMAN Ozt'tın liashı SrrtiiM > IlazıruııM V Irmınıı: PARLAMENTONUN BOYUTLARI Rahmi Kumaş 1000 lira (KDV içinde) Çagdaş Yaymları Türkocağı Cad. 3941 Cagaloglulstanbtıl M.Ü İlBl'dcn aldığım çıknıa ve noı bolgemı kaybettim. Geçersizdır. Marmara Belediyvler Birliği tSTANBUL (AA) Istanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, enflasyonun nedeninin belediyeler olmadığını belirterek, "Belediyelerin enflasyonun sebebi olarak gösterilmesi hesap bilmemektir, kötü nıyettir" dedi. Marmara ve Boğazları Belediyeler Birliği'nin, tstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki olağan toplantısmda konuşan Birlik Başkanı Bedrettin Dalan, son 4 yılda Istanbul ve Marmara bölgesinde belediyecilik konusunda bir haylı ilerleme olduğunu kaydederek dünya basınının Istanbul ve Marmara bölgesinden söz ettiğini bildirdi. GALi:Rib: BURGSTRASSK Burghausen ALMANYA (,'ıııarcık'lu sc/onlıık dııircivr Ilf: 357 42 01 ORHAN ALTINTAŞ
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle