Katalog

CUMHURİYET/10 HABERLER 4 HAZİRAN 1988 KKTC Dışişleri Bakaııı geliyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın KKTCye yapacağı ancak halen gerçekleşmeyen ziyaret beklenirken KKTC Dışişleri Bakanı ve Savunma Bakanı Kenan Alakol'un Ankara'ya geleceği dün ani bir şekilde açıklandı. Dışişleri Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada Atakol'un Mesut Yümaz'ın konuğu olarak bir "iş ziyareti için 56 haziraa tarihleri arasında Ankara'yı ziyaret edeceği" belirtildi. Atıklamada Atakol'un Türkiye'de bulunduğu süre içinde Cumhurbaşkanı Kenan Evren ile Başbakan Vekili Kaya Erdem tarafından ayrı ayn kabul edileceğinin bildırilmesi dikkat çekerken bu, çeşitli yorvunlara yol açtı. Diplomatik gözlemciler, Kıbnslı Türk yetkililerin Cumhurbaşkanı Evren ile Dışişlen Bakanı Mesut Yılmaz'ın KKTC'yi ziyaret edeceklerinin bildirilmesine karşı söz konusu ziyaretlerin halen gerçekleşmemesinden huzursuzluk duyduklannı bildiriyorlar. Gözlemciler, Kenan Atakol'un bir "iş ziyareti" için geliyor olmar sıîıa karşın, böyle üst düze> de kabul edilecek olması hakkında "Ankara, Lefkoşa'ya böylece kaygılann giderilmesine yönelik bir destek mesajı vermiş olacak" diye konuştular. A*ıkol'un ziyaretinin, Başbakan Özal'ın Atina'ya 1315 haziran tarihleri arasında yapacağı ziyaretin hemen öncesine rastlaması da ilgi çeken bir diğer unsur olarak ortaya çıktı. Bununla ilgili görüşlerini bildiren Ankara'daki diplomatik kaynaklar şunları söylediler: "Türkiye'nin üzerinde, Kıbnstan asker çekilmesine ilişkin baskıiann arttığını düşünecek olursak, KKTC'li yetkililerin, Başbakan ÖzaJ'ın Yunanistan'a karşı beklenmedik bir jestte bulunabilecegine ilişkin endişesini anlamak güç değil. Dışişleri Bakanı sıfatının yanı sıra aynı zamanda Savunma Bakanı olan Atakol'un bu konularda Ankara'da hem siyasi hem de güvenlik açısından nabız yokJamasında bulunup Türkiye'nin niyetine ilişkin sinyaller almaya çalışacağı açıknr. Atakol, aynı zamanda hükümetinin bo konulardaki dtıyarlılığını aktaracaktır." Öte yandan Dışişleri Bakanlığı Sözcusü Büyükelçi tnal Batu, dun bir soru üzerine Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz'ın KKTC'ye yapacağı ziyaretin büyük olasılıkla Özal'ın Atina ziyaretinden soııra gerçekleşeceğini resmen doğruladı. Batu, Başbakan Özal ile Atina'ya gidecek olan Yılmaz'ın böylece Türk ve Yunan başbakanlanmn yapacakları görüşmelerde ele alacakları konular hakkında KKTC'li yetkililere bilgi verme olanağını bulacağını söyledi. Bu arada Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz önceki gece TÜSÎAD'ın Ankara'da verdiği kokteylde gazetecilerin çeşitli sorulanru yanıtlarken, Kıbrıs'tan asker çekme konusunda, "Müzakereler başlamadan jest yapmayız. Zalen bu anlamsız bir şe>. Müzakerelerin gidişi olumlu olursa, onu o zaman düşununız. Tiirkiye, teşvik yollannı her zaman sağlamadan yana" dedi. Nazım Hikmefi anma gecesi Kültür Servisi Nazım Hikmet'in 25. ölüm yıldönümü nedeniyle Bilar AŞ'nin Beşiktaş Tarihi Bahçe'de düzenlediğ^ "B»nş ve Demokrasi Gecesi"ni yaklaşık 5 bin kişi izledi. Geceye, Nazım Hikmet'in kızkardeşi Samiye Yalürun ve ailenin diğer üyeleri, Nazım'ın dostlan, yazarlar ve sanatcılar katıldı. Gecenin açış konuşmasını yapan Aziz Nesin, Nazım Hikmet'in öneminin Türkiye'de ve dünyada siyaset ve sanat havası yaratmasından geçtiğini belirterek "Yolundan gitsin gitmesin pek çok kişi tepki göstererek de olsa Nazım'ın etkisine girmişlerdir. Bir siirii sanatçı vardır ki, bunlar Nazım'a tepki göstererek ünlenmişlerdir. Türkiye'de Nazım'ın etkisinde olmayan edebiyatçı yoktur. O bir havadır. Nazım Hikmet gibi olmamak için çaba gösteren şairlerimiz de onon etkisinde kalmıştır. Nazım, benim dünya görüşümü oluşturmuştur. Kişiligimi oluşturduğundan benim için çok daha önemlidir" dedi. Konuşmasında, Nazım'ın yurttaşbk hakkına da değinen Aziz Nesin, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Bakalım bu hakkı verme onunınu hangi hükümet kazanacak?" Bu arada geceye, Nazım'ın eşi Vera Hikmet Tulyakova da bir telgraf yolladı. Samiye Yaltırım'ın avukatlarından Atilla Coşkun, Nazım'ın yurttaşhk hakkı başvurusunu okumasından sonra lsa Çelik'in koleksiyonundan Nazım Hikmet'in Yaşamından Kesitler adlı dia gösteıisi, Nazım'ın kendi sesinden şiirleri eşliğinde sunıUdu. Daha sonra Zülfü Livaneli, Grup Merhaba, Esin Afşar, Deniz Türkali, Nazım'ın şürlerinden derlenen şarkılar sundular. Gülsen Tuncer ile Genco Erkal ise, Nazım'ın şiirlerini okudular. Denktaş, Vasiliu'nıın önerîlerini reddetti İZZET RIZA YALIN LEFKOŞA KKTC Cumhurbaşkanı Rauf Denktaş, Rum yönetimi başkanı Yeorgios Vasiliu'nun BM'deki konuşmasını yanıtlarken "Vasiliu'nun önerilerini" üzerinde durulmaya değmez buldu. Denktaş, Vasiliu'nun onerilerinde beş noktada yarut verdi ve bunlann değişmez olduğunu vurguladı. Denktaş, "Seeimle değişseler bile, Rumlann esas siyasetleri olan Kıbns'ı Akdeniz'in Yunan Cumhuriyeti yapma ve Kıbns Türklerini ypk etme siyasetleri değismez" dedi. Denktaş, "Bu gerçeği, ber geçen günün daha iyi gösterdigine" de işaret etti. Basın yayın mensuplarıyla dün yaptığı olağan basın görüşmesinde "ReaganGorbaçov zirve görüşmesi ile Vasiliu'nun BM konuşmasına" değinen Denktaş, "Iki siıper gücün lideri arasındaki zirvede Kıbns'ın giindeme alınmayışının, adanm geleceği açısından iyi bir getişme olduğunu" söyledi. Vasiliu'nun BM Genel Kurulu'ndaki konuşmasında söz konusu ettiği önerileri, "Üzerinde bir an olsun durma>a değmez" bulan Denktaş, "Vssiliu'nun Kıbns ve Kıbns Turkleri hakkında konuşmaya hakkı olmadığına" dikkati çekerek önerilerini şöyle yanıtladı: "Vasiliu, silahlanmaya harcadıkhan parayı Kuzey Kıbns'a harcamak istediğini söyluyor. Bunnn için şartlannın Türk askerinin çıkması, onun yerine guçlendirilmiş ve ye:kileri artunlmış bir BM kuvvetinin gelmesi, Türk göçmenlerinin geri gitmesi olduğunu söylüyor. Bunu yapmamız halinde o da Milli Muhafız Ordusu'nu dağıtacak, Kıbns cennet olacakmış. tlk reaksiyonumuz, bu önerilerin üzerinde durmava deger öneriler olmadığıdır." "Silahlanmaya verdikleri para>ı Kıbns hukümeti olarak Kıbns bükünıetine bağlanmış kuze>e vereceklerine" dikkati çeken Denktaş, "Megalo ideaya baş koymuş olanlann, silahla alamadıklan knzeyi silahtan arındırmak kisvesi altında ve karşılığında para vaat ederek yeniden Runüaşbnlmış ve sözde Kıbns hükümetine bağlanmış bir kuzeye bu paranın harcanacağını kamufle ederek öneriler sürüyorlar" diye konuştu. "Turk askerinin yerine guçlendirilmiş BM askerinin geçmesi" önerisini de reddeden Denktaş, " B u güçlerin ne yaptığının 1964'ten bu yana Kıbns Türkünün çok iyi bildiğini, son iki olayda da bir Türkün takip edilmek bahanesiyle öldürüldüğunü, hatırlatarak "Banş Gücü'ne itimadımız yoklur. Bu guç Kıbns'ta banşı lemin edemez" dedi. Denktaş daha sonra şu önerileri ortaya attı: 1 Türk askeri, müşterek geçici hükümet kurulduktan sonra bir plan çerçevesinde çekilir. 29 Mart Bclgesi'nde bu öngönılnıektedir. 2 Garanti anlaşması altında müdahale hakkı devam edecck olan Türk askerinin adada varlığı \azgecilmez şarttır. 3 Bizi yeniden azınlıkta bırakmak ve bizi tebariz yapma hayalinizin gerçekleşmeyeceğini de biliniz. KKTC vatandaşlarını sınıflara ayınp, şunlar gitsin, bunlar kalsın, diyenleri dost bilmediğimizi ve kimse ile böyle bir konuyu (göçmenlerin gitmesini demek istiyor) müzakereye hazır olmadığımızı da unutmayınız. Siz ancak sizi seçen insanlarta ve kendi bölgenizle ilgilenebilirsiniz. 4 Kuzeyde kendi cumhuriyetinde, kendi idaresinde yaşamakta olan Kıbns Türklerinin yaşam tarzlan ve koşullan hakkında şart koşamazsınız. 5 İki cumhuriyet ortaklaşa federasyon kuracaksa bunun yolu ortaklık aşamasında her cumhuriyetin diğerini olduğu gibi her şeyiyle eşit ve her şeyiyle geçerli kabul etmesidir. Ortaklık kuracak olan insanlar birbirlerine senin göziın şaşı, kulağın fazla, burnun uzun deyip şuranı buranı kestir at demez ve diyemez. O halde göriışeceksek neleri görüşeceğimizi bilelitn. Ortak olmayı göriişeceğiz. Kendi kendimizi inkâr edip size tabi olmayı değil." (Başlarafı 1. Sayfada) dilekçesini avukat Halit Çelenk ve Avukat Atilla Coşkun dün Başbakanlığa ilettiler. Evrak 3 Haziran 1988'e 236 no ile kayıt edildi. Evrakın iletilmesinden sonra avukatlan Başbakanlık binası önünde fotoğraflamak isteyen basın mensuplanna da güvenlik görevlisi Nnsret Torea izin yerraedi. Nazım Hikmet'in kardeşi Samiye Yalünm'ın, avukatlan tarafından Başbakanlığa iletilen dilekçede şöyle deniliyor: "Yasaya aykın işlemler sonu da Nazım Hikmet hakkında muvekkilemizi de her an rahatsız eden vatan haini suçlaması ile vatandaşlıktan çıkanlma karan verilmiştir. Böylece müvekkilemiz manen zarar görmüş ve hukuku ihlal edilmiştir. Nazım Hikmet dünyada Türk ulusunun bir simgesi olmuştur. Dünya O'nu Türk ozanı olarak tanıyor. Kendisi de şiirlerinde Türkiye'ye olan hasretini ve bağhlıgını öteden beri dile getirmiştir. Bugün geldiğimizi sövlediğimiz çağdaş, demokratik duşunce düzeyinde Nazım Hikmet'in Türk vatandaşı sayılmaması, sadece müvekkilemiz Samiye Yaltınm için değil, tüm halkımız için de acı verici bir dunımdur. Bu gerçekler ve hukuksal durum göz onune alınarak yeni bir kararname ile haksız oian Türk vatandaşlığından çıkanlma karannın kaldınlıp Nazım Hikmet'e Turk vatandaşhğımn verilmesini hükümetten talep ediyonız." Nazıın, Türk Reagan (Baştarafi 1. Sayfada) bakanı Noboru Takeşita ile bir gorüşme yaparak zirve konusunda bilgi verdi. Öğleden sonra Londra'da Kraliyet Uluslararası İlişkiler Enstitüsü'nde "DoğuBatı tlişkileri" konulu bir konuşma yapan Başkan Reagan, ağırlıklı olarak Sovyetler Biriiği ile ilişkilerine değindi. Moskova zirvesinin ardınc Sovyet lideri Gorbaçov ile ilgili ö\gulerini bu kcnuşmasında da surdüren Reagan, kendisinden "ciddi reformlar arayışı içinde ciddi bir adam" diye söz etti. Başkan Reagan, SSCB'nin ekonomi, siyasi kurumlar, din, sosyal ve sanatsal alanlarda demokratik reformlara yöneldiğini anlatırken, "birey lere kendi yönlerini saptama yotunda daha fazla özgürlük verildigini" söyledi. "Savaş sonrası dönemini habrlayanlanraız için bütun bunlar hayretle başımızı sallamak için yeterii bir nedendir" di>en Reagan, "Duşünün bir kere, ABD Başkanı ile SSCB Komünist Partisi Genel Sekreteri, Kızıl Meydan'da birlikte yüruyerek kişisel dostluklan hakkında konuşuyorlar ve sıradan vatandaşlarla konuşuyorlar. iki halkın ne kadar çok ortak yönü olduğunu kavnyorlar" diye konuştu. Reagan, aralannda lngiltere. Başbakaru Margaret Thatcher'ın da bulunduğu konuklara hitaben, Londra'nın antik Guildhall salonunda yaptığı konuşmada, Kremlin'de dört gun süren görüşmelerinde, stratejik silahlarda indirim yapılması konusunda kayda değer ilerlemeler sağlandığını söyledi. Başkan Reagan, "Böyle bir anlaşma, doğuracağı bühin sonuçlarla, inanıvorum ki, artık erişebilecegimiz bir yerde bulunuyor" dedi. PKK'da yeni (Baştarafi 1. Sayfada) nin yer aldığı metinde, Ostü kapalı bir biçimde, PKK'nın sivil halka yönelik eylemlerinde bundan böyle "daha dikkatli" davranacağı çağrıştırıldı. PKK'nın bazı yöntemlerini onaylamadığı bilinen Celal Talabani'nin istemiyle ortak protokolde yer aldığı sanılan bu bölümde aynen şu ifade kullanıldı: "Kıyasıya bir savaşımın yaşandıgı bu dönemde düşmanın elinde koz olabilecek, ber türlü hareket ve davranıştan kapnmayı gerekli gören örgütlerimiz, tüm Kürdistanlı güçlerin bu hususta dikkatli davranmalan; aynı şekilde somürgecilerin ülkemizdeki vahşi uygulamalanna karşı ortak tavır belirlemenin zonınlulugunu vurgulamaktaduiar." Buna karşıhk, dün açıklanan "ittifak protokolünün" başka bir bolümünde ise, "Geliştirilecck Oişkilerin karşılıklı olarak örgütsel, siyasal ve ideolojik bağımsızbğa saygı ve birbirierinin içişlerine kanşmamanın ve Kürdistan'ın her parçasımn kendisine özgü koşullan dikkate alınarak ilişkilerde bu temdde bir yaklaşımın temel alınması gerektiği kabul edilmiştir" denilerek, örgütsel bağımsızlık ilkesiyle PKK'nın kendi eylem marjuıı elastiki bicimde yorumlamasına da bir ölçüde imkân verildi. Öte yandan, basın toplantısı sırasında gazetecilerin PKK eylemlerine ilişkin sorulanm cevaplayan YNK sözcüsü Ahmet Bamani. "Bizim istediğimiz en az sayıda siviiin oldunılmesidir. Çünkü, bunlar hem Kürltür hem de sivildir. Fakat ber ulusal kurtuluş savaşının bir faturası vardır ve Cezayir örneğinde de olduğu gibi bu faturanın bir bölümünü de maalesef sivil halk öder" biçiminde konuştu. Diğer taraftan, basında çıkmış olan bazı haberlere rağmen, Celal Talabani'nin önderliğindeki YNK ile Türk hukümeti arasında hiçbir "dirsek teması" olmadığını vurgulayan Irakh Kurt örgütünün sorumlusu, "ittifak protokolünden" sonra YNK Peşmergelerinin Türkiye'ye geçerek PKK militanlarına yardımcı olup olmayacakları sorusuna ise, "Şu anda böyle bir durum söz konusu değil. Ancak biz emperyalistler tarafından empoze edilmiş olan ve aslında bir bütünlük oluşturan Kürdistan sınırlannı kabul etmiyonız. Bu yüzden de daha önce tran'daki Kürtlere yardım ettiğimiz gibi eğer ihtiyaç olursa Türkiye'deki PKK gerillalanyla birlikte de çarpışabiliriz" karşılığını verdi. Diğer taraftan, YNK'nın ileriki döneme ilişkin Kürdistan stratejisiyle PKK stratejisi arasında bir farklılık olup olmadığı sorusuna ise, Celal Talabani tenısilcisinin verdiği karşıhk, "Biz, eğer Irak'ta gercekten demokratik bir düzen kurulur ve Kürt halkının önüne, 'Irak'taki Arap toplumuyla eşit haklar altında bir arada yaşama mı, yoksa bağımsız bir Kürdistan mı?' seçeneği konulursa, Kürt halkı hangi tercihi yaparsa bunu onaylayacağız. Ancak bu aşamada, ne Türkiye'de ne de Irak'ta böyle bir demokratik yönelim ufukta gözükmüyor. Bu yuzden de stratejimiz ve hedefimiz b^ımsız bir Kürdistan'a yöneliktir" oldu. PKK sözcüsü ise, örgüt hedefinin her halukârda bağımsız bir Kürdistan kurmaya yönelik olduğunu bildirdi. Öte yandan YNK temsilcisi, örgütünün 1986 yılından beri tranlı yöneticilerle temasta olduğunu ve hem Tahran'ın hem de kendi hedeflerinin Saddam Hüseyin iktidannı devirmek olduğu için işbirliği yaptıklannı belirtti. Kıbns DoğuBatı sorunu (Baştarafi 1. Sayfada) sındaki görüşmeyi "tatminkâr" olarak nitelendirdi ve "iyi bir fîkirdi" dedi. BM Silahsızlanma Özel Toplantısı dolayısıyla Nevv York'ta bulunan Kıbns Rum Cumhurbaşkanı Vasiliu sorularımızı cevaplarken Kıbns'ın bir "DoğuBatı meselesi olduğunu ve bunun son derece açık olduğunu" vurguladı. Vasiliu sözlerini şöyle sürdürdü: "Daha cumhurbaşkanı secilmeden önce adaylığım sırasında burada iken VVashington'da Dışişleri Bakanlığfndaki görevUlerie koıtuşrum. Bunca yıldır Türk ordusunun bulunduğu ve bir çozumün olmadıgı Kıbrıs'la ilgili gelişmelerden hrç de hoşnut olmadıklannı söylediler. Ama Türkiye'nin son derece iyi bir müttefik olduğunu ve Sovyetler Birliği'nc karşı nıücadelelerinde onemli rol oy nadığım vurguladılar. KendUeri (Amerikalılar) bunu bir DoğuBatı sorunu olarak göriiyorlar. Bir yandan Türk askerlerinin orada olmasına Tiirkiye iyi bir müttefik olduğunda göz yumuyoruz diyorlar, öte yandan baskı yapmıyorlar." Vasiliu şöyle devam etti: "Bu konu Sovyetler Birliği'nin çıkarları dahilinde bir konu değüdir şeklinde bir tavır almak coğrafyayı gözden kaçırmak anlamına gelir. Binlerce km. uzakta olan ABD'nin niye çıkarlan dahilinde olsun o zaman? Sovyetler Biriigi, Türkiye"ye ABD'den daha yakın. Tabii onlar bu konuya kanşmasın demek istemiyorum. hiçbir zaman koşullar öne sürmem. Buna karşın sorunun ABD ve Sovyetler'in ilgilenmesi gereken, çıkarlan dahilinde bir konu olduğunu soyiüyorum. Sorun kanımca eğer ABD ve Sovyetler Biriiği arasında tartışılsaydı ideal bir çözum olurdu. Çözülseydi demiyorum. en azından iki süper guç sorunun çozümü için duydukları istegi ifade etselerdi mükemmel olurdu. Unutmayın ki, bu Ford ve Brejnev arasında gerçekleşmişti" Denktaş ile görüşmesi durumunda çay içmek ve tanışmaktan öte bir toplantı bekledü|ini kaydeden Vasiliu, "Karşılıklı bir çay içmek için yapılacak bir toplantıyı mütalaa etmekle ilgilenmiyorum. 29 Mart anlaşması bizim için ölüdür. Artık yoktur" görüşünü savundu. Ozal ile görüşürse nelere değinmeyi planladığını ise Vasiliu şöyle aktardı: "Kıbns'ın uluslararası yanlanna değinmek istiyorum. Askerier, yerleşikler, garantilcr. Turkiye, Kıbns konusunda endişderi olduğunu söylüyor. Bunlan bilmek istiyorum. Karşılıklı görüs alışverişinde bulunmak istiyorum. Sayın Özal'ın goruşmelerden yana olmasını istiyonım." Ilk kez bir Kıbns Rum yetkilisiyle Türkiye yetkilisinin görüşmesinin "tesadüfen de olsa" gerçekleşmesi konusunda da Vasiliu son derece ilginç açıklamalarda bulundu. "Yakavou ve Yılmaz'ın görüşmesi bir tesadüf eseriydi. Sanıyorum çok iyi bir fikirdi. Sayın Özal bnraya bir gün önce gelebilseydi biz de aynı masada otunıyor olabilirdik." Papandreu'ya güvensizlik önergesi STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunanistan'ın ana muhalefeti Yeni Demokrasi Partisi'nin (YDP) Başkanı Konstantin Mitsotakis, sosyalist PASOK hükumetinin gerek iç gerekse dış konuda izlediği siyasetinin "ulkeye zarar verici" olduğu gerekçesiyle, Yunan Parlamentosu'na gensoru verdi. Bu gensoru, Yunanistan'ın 1974'te, yeniden demokrasiye kavuşmasmdan bu yana ilk kez veriliyor ve diğer bir deyişle hükümete "itimatsızlık" belirtihyor. Mitsotakis, PASOK hükümetinin gerek dış gerekse içte izlediği siyasetten ötürü, halkın buyük bir çoğunluğunun "endişelendiğini" öne sürüyor. YDP, PASOK hükümetinin, dış siyasette TürkYunan ilişkilerinde; iç siyasette de ekonomi "lüzeni, büyüyen grevler ve kamu düzeni alanlannda "başansız" olduğuna dikkati cekiyor. AfO, n i A B M İ PKK ile VPK'nın ortak mucadele protokotünü açıklayan sözcüler, APO ile Talabaninin yan yana çekilmış fotoğraflarını dağıttılar. BASIC, COBOL, FORTRAN, PASCAL gibi BİLGİSAYAR dilleriyle PROGRAMCIUK SANATI; BİLGİSAYARLA MUHASEBE ve / veya BİLGİSAYARLA DAKTİLOGRAFİ Çalıftnlar için btrer ıklşer; IŞSIZ GENÇLER İçin Ikiftr uçar, an kısa turelertte, en kotay ve en ucuz ucntleeto oğmten 1987 yılı sonuna kadar46.466 İŞSİZ GENCİ İŞ SAHİBİ YAPAN; 14 Dünya rekoru kıran 24 Dünya Şampiyonunu yetiştiren ® GELENEKSEL GALATASARAY PİLAVI Geleneksel Galatasaray Pilavı 5 Haziran 1988 pazar günü okulumuzda yenilecekür. Saat 10.00'da başlayacak pilavımıza tüm Galatasaraylılar davetlidir. BasınYayın Yük. Ok. mezunlarının tanışma yemeğinde buluşahm. Tarih: 5.6.88. Saat: 19.0002.00 Yer Ruje Nuar Eytam Cad: No: 21 Nişantaşı Tel: 130 56 27 İrtibat Telefonları: 557 23 09 575 82 12 519 45 39 DUYURU T.C. BAKIRKÖY 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ'NDEN İLAN Dosya No: 1977/435 Mahkememizce verilen 25.5.1988 tarih 1977/435 es. 1978/149 sayılı kararla eski vasi adayının olümü nedeniyle mahcur Kenan Orhan Okutucu'ya tzmır Gazi Bulvan 1343 Sokak No. 8'de ikamet eden Vahap İlhan Okutucu'nun tayinine karar \erilmiş olduğundan itirazlan bulynanların kanuni suresi içersinde itiraz etmedikleri takdirde kararın kesinleşeceği hususu ilanen tebliğ olunur. Basın:'5719 lst. Ün. Hukuk Fak. öğrenci karnemi kaybettim. Hükumsüzdür. ŞEKÎP MOSTUROĞLU GALATASARAYLILAR DERNEĞİ Tel: 144 58 54 KONSER PROGRAMI ÖZEL DAKTİLO SEKRETER VE BİLGİSAYAR KURSLARI •Grup Merhaba •Töbgis İşçi Korosu • İlker Y.Dalak • Töbgis Folklor Ekibi • Sürprizler Yer: Beyoğlu EMEK StNEMASI 1445854 Tarih: 4 Haziran 1988 Saat: 19.0023.00 Biletler gişelerden temin edilebilir. J TRİKOTAJ. ÖRME, BOVAHA GİYECEK VE İPÜK SANAYİ İŞÇİLERİ SEMOtKASl TOBGIS • Sadık Gürbüz İLAN BEYKOZ SULH HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN Dosya No: 987/478 Bakiye Terzi tarafından davalı eşi Şevki Terzi aleyhine açılan nafakanın arttınlmasına ilişkin davasının duruşması sonunda: Mahkememizce 12.5.1988 tarih 1987/478 esas 433 karar sayısı ile daha once mahkememizin 1984/88 esas 431 kararı ile davacı eşe 8.000. TL.'si hukmedilen nafakanın 30.000. liraya çıkanlmasına davacı masrafı 34.380. liranın da davalıdan alınmasına dair karar metni davalı Şevki Terzi'ye ilanen tebliğ olunur. 24.5.1988 Basın: 5689 U kaıancıyla daha rahat yaşamak ve geleceğin en parlak mesleklerini kazanmak isteyenleri bekliyor. *** HER TÜRLÜ YA2I VE FOTOKOPİ İŞLERİ Mtrtoz! : Beyazıt. M.lnaı Paja Caa . 1*' Btyojlu ŞubMİ : Istıklal Cad . Yonca Hın. 87/7 Kadıkby Şubul : AUıyoı KuşdJ' Caddesı 6/3 Tel SZ7S5 2S 527 49 03 522 2t 06 Tel 149 79 93149 8106144 9 0 ' ! Tel 338 08 42 336 11 50 > • TİYATRO • GÖSTERİ • SİNEMA J M0DA SİNEMASI 3370128 Yönetmen : ERDEN KIRAL Yön: ERDEN KIRAL KARARI İLE Ş PERA 146 97 38 1 0 . HAFTA yon B. BERTOLUCCI RCBERT DE NIRC GERARD DEPARÖEU D0MINIQUE SANOA Harbiye AS 147 63 15 15°° 18 O C 21°° " 16.00 21.30 > ŞENLİK DEMOKRASİ İÇİN DAY^NIŞMA ÇAĞRISI Panel Müzik Tiyatro Gösteri 4 Haziran Cumartesi Saat: 16 00 Ortabahce C. 41 Tarihi.Çaybahçesi BEŞİKTAŞ Bilet Satışı ve Bilgi: Dünya Sin. 149 93 36 ModaSin:337 01 28 Ortaköy Kültür Merkezi 158 69 87 Akademi KitopEvi 148 43 96 ORTAKÖY KÛLTfiR MERKEZİ Teii 58 69'87 SON HAFTA MARGARETHE VON TROHA ROSALÜXEMBURG BARBARA SUKOVVA DANIEL OLIBRICHISKY 1986 CANNES EN İYİ KADIN OYUNCU ÖDÜLÜ HAKAN BALAMİRDERYA ARBAŞ YILMAZ ZAFER DÜNYA SİNEMASI'NDA 14'=.16™I8J * * 1988 CAXXES GESÇLİK ÖDÜLÜ 1988 1. ASKARA FİLM ŞEVÜĞİnde 5 ÖDÜL Mehmet Güreli Caz ikilisi Tahsin Ünüvar Şuayip Yeltan , • HERŞEYE RAĞMEN • Yön: Orhan OĞVZ ToJot BULUT Şerif SEZER Yakında EMEK ve REKS Sinemalarında 149 93 61 MET FILM 19.00 setinsında Vokal: ÖZGÜN Gitar. SERDAR Hergün 18™ O300 arası açığız. Sultan Sofran üstü ARNAVTJTKÖY Rezervasyon: 163 32 34 HABERLER OYUN EVI KadıköyREKS3360112 11 00 13 00 15 00 17 00 19 002100 İVANTN. w ÇOCUKLUGU TARKOVSKİ 12 3C 1 5 0 0 B M 21 00 tM*Si SOREYY* 336 06 82 ŞişliSlTE 147 69 47 Beynilu SİNEPOP 143 70 71 ÇemberlNaş ŞAFAK 522 2513 Aksarav YILDI2 521 11 37 Ş i ş l i « M T 1 4 7 77 62 Bakırköy SİNEMA 74 ] 572 04 44 11 00 13 3C16 00 18 4521 30 9. HAFA Holly Hunter William Hurt SANAT MERKEZİ Muak alöyelefi çalışmalan başlamıştır • Gıtar • Pıano • Org • Davul • Baglama • Armonı»Sotfej Şijiı Aöıoeı Hurtyet Cod 220 5 VASIF ÖNGÖREN'İN TOPGUN Tom Cruise SisliKENT SaST IMPARADOR Beyoğlu LALE .. 149 25 24 Osmanbey GAZİ 147 9665 Kadıkoy KADIKOY . 337 74 00 Suadiye ATLANTİK 355 43 70 ZENGİN UTFAGI Tiyatro Snema Gösteri Duyurularınız için 1469738 ' Beyoğlu E E 144 84 39 MK Kadıktty O A 336 37 71 CK Çemherliiaş İPİK 522 25 13 ŞENER ŞEN