Katalog

U HAZİRAN 1988 • • * * HABERLERİN DEVAMI CUMHURİYET/13 GOZLEM U U M M I Ğ R U CI (Baştarafı 1. Sayfada) ğiştirecek... Ağca da böyle yapmış değit miydi? Böyle yapmıştı; İpekçi cinayetini soruşturan emniyet görevlileri, Ağca'nın bu tuzağına düşmüşler, bu arada da başta Oral Çelik ve Mehmet Şener olmak üzere, Abdi ipekçi cinayetini planlayanlar zaman kazanıp izlerini kaybettirmişlerdi. Ağca'nm amacı cinayette kullanılan silahın potis tarafından ele geçirilmesini engellemekti. Şaşırtıcı ifadeler ile Ağca bunu başardı. yolunda ifadeler vermesini ister Bu örgüt, daha sonra, saldırganın "ruhsal dengesinin bozuk okiuğunu" yaymaya çalışır. Dava açıldığında da saldırganın avukatları sanığın akli dengosinin yerinde olmadığını ileri sürerler. Hep böyle olur. Ağca olayı buna örnektir. Ağca, başta, hep şaşırtıcı riadeter kullandı. İpekçi cinayetinde de böyle yaptı; Papa suikastı soruşturmatarında da... Roma'daki son davada, baktı ki yalanları bir bir yüzüne vurulacak, "Hazreti İsa'yım" diye delilik numaralanna başvurdu... Bunların hepsi, Ağca'nın suç ortaklarını gizlemek için başvurKartal Demirağ da böyle yapacak... duğu yollardı. Ağca, Oral Çelik, Abdullah Çatlı ve Mehmet Şener Suikast girişimi ile ilgili çeşitli yorumlar yapılıyor. Birçok kişi akile beraberliklerini gizleyebilmek için biri ötekini tutmayan ifadelına estiği gibi olaylan yorumluyor ve piyasaya bol bol suikast konusunda teoriler çıkanlıyor. ler verdi. Ağca, Papa suikastından önce niçin İspanya'nın Mallorca AdaOysa yapılacak iş somut ipuçlannı aramak olmalıdır. sı'na gitmişti? Bu adada kimlerle buluşmuştu? İpekçi cinayetini Örneğin ne yapmalıdır? soruşturan MİT görevlisinın MİT'ten ayrıldıktan sonra aynı tarihÖnce olayda kullanılan silahtan işe başlamalıdır En somut kalerde Mallorca'da turizm işleri yapması bir rastlantı mıydt? nıt silahtır çünku. Bu gibi konuların anlaşılmaması için Ağca, "Hazreti İsetlığım" Ege Bürosu temsilcimiz Hikmet Çetinfcaya'nın haberine göre, silah, Oede Actlı adındaki bir kaçakçı tarafından saldırgana satılmıştır. hemen ilan ediverdi! Abdullah Çatlı, 1984 yılından bu yana isviçre'nin Basel kenti savcılığınca aranıyor. Fransa'da yakalanan Çatlı, niçin İsviçre polisiİlk soru. ne teslim edilmiyor? Peki ne zaman? Öyle ya suç yeri İsviçre olduğuna göre Çatlı niçin Basel savcılı12 Eylül'den önce mi? Sonra mı? Silahın hangi tarihte, kimden alındığını, kaçakçı Oede Acıh'dan ğına teslim edilmiyor? öğrenmek doğru olur. Oral Çelik'\n Fransa'da bir başka kimlik ile yakaJandıgı ileri süBu konuda Kartal Demirağ'\n ifadesine güven olmaz. ruluyor. 1986 yılı kasım ayında Ali Dundar adlı biri ile uyuşturucu Araştırıtması gerekli ikinci konu, Dermrağ'ın Dalaman Cezaevi^ madde kaçakçılığı yaptığı gerekçesi ile yakalanan öteki Türkün parnden kaçtıktan sonra, nerelerde, nasıl barındığıdır? mak izleri niçin incelenmiyor? Bu parmak izleri niçin Oral Çelik'm Bunlar, tabii ki ilk akla gelen konuiardır. parmak izleri ile karşılaştırılmıyor? DGM savcısı ve polis yetkilileri, bu konular üzerinde herhalde Bu konulan şunun için anımsatıyoruz: ayrıntılı soruları hazıriadılar ve sakjırganın şaşırtma taktiğini de heBugünler bu soruşturma için çok önemlidir. Günler değil, hatta saba katarak sorularını soruyorlar... saatler önemlidir. öyle sanıyoruz ki Demirağ'm suç ortakları, ele geçen arkadaşBu gibi teröristlerin ilk anda amaçları, "şaşırtıcı ifadelerle" arkadaşlarına ve örgütlerıne zaman kazandırmaktır. Ağca bunu yaptı; larının kendilerine kazandırdığı zamanı şu saatlerde çok iyi kullabaşarılı oldu; Ağca'ya hayran olduğu söylenen Kartal Demirağ da nıyorlardır. hiç kuşkunuz olmasın, aynı taktiği deneyecektir. "ikinci Ağca" ile karşı karşıyayız. Birincisi bugun bile yeterince ortaya çıkarılmamış bir karanhk Kartal Demirağ'm arkasında bir örgüt var mı? örgütün zaman zaman "de// numarası" yapan bir militanıydı; ikinÖnemli olan da budur. Genellikle bu gibi suikastiarda saldırgan tek başına degildir. CHay cisi de böyle bir örgütün aynı görüntüyü veren, vermeye çalışan yerinde en azından bir kişi daha bulunur. Bu ikinci ya da üçüncü bir başka militanı olabilir. kişi kendini gizler. Yakalanan da suç ortaklanna zaman kazandırTerör, örgütlü bir suçtur. Terörü besleyen damar ise silah kaçakmak için "suikastı tek başına yapUğını" soyler. çılığıdır. Ve terörist, siyasal amaçları olan bir gizli örgütün adam Örgüt varsa, yakalanan sanığın polıste nasıl ifade vereceği bile öldürmekle görevli bir üyesidir. Ve adam öldürdükten sonra da örbeMidir. örgüt, yakalanacak sanıkların "olayda tek başına olduklan"gütünü gizlemek zorunda olan bir militandır! Ege'de 2 ayrı tatbikat ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Turk Silahlı Kuvvetleri, temmuz ayı içerisinde Ege'de 2 ayrı askeri tatbikat gerçekleştirecek. Genelkurrnay Başkanlığı, TSK'nm 1988 yılı planlı tatbikatlarından olan İlk Hedef88 tatbikatının 46 temmuz taıihleri arasında; kara, deniz ve hava kuvvetlerinin katılımıyla, Ege'nin uluslararası sulan ve hava sahasında, Denizkurdu2/88 tatbikatının da 316 temmuz tarihleri arasında Ege ve Doğu Akdeniz'in uluslararası sulannda gerçekleştirileceğini açıkladı. öte yandan Yunanistan hükümeti, Tiirk Silahlı Kuvvetleri'nin 24 haziranda Ege'de yapacağı tatbikatla ilgili olarak, Istanbul hava kontrol kulesi tarafından yayımlanan notama, Atina FIR hattının bir bölümünü de kapsadığı gerekçesiyle tepki gösterdi. Bilindiği gibi 27 Mayıs 1988 tarihinde Türk Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz ile Yunanistan Dışişleri Bakanı Karolos Papuliyas arasmda Atina'da imzalanan askeri mutabakat muhtırasının 3. maddesi, bu yıl için 7 temmuz 1 eylül tarihleri arasında tatbikat yapılmamasını öngörüyordu. Ancak bu madde, iki tarih arasında icra edilmemesi gereken tatbikatların notam veya diğer bir bildirim unsuru taşımasını içeriyordu. HESAPLAŞMA BURHAN ARPAD (Baştarafı 2. Sayfada) sa, Boğaziçi'nin tahribini önlemek amacıyla çıkanlmıştı. Bilhassa öngörünümde, kıyı şeridinde yeni yapılaşmalan önlüyordu. ANAP ıktidarıyla. 1985'li yıllarda yeni bir yasa çıktı: imar Yasası. 3194 sayılı bu yasanın 47'nci m&ddesinin belirli bentlerine belli maddeler ekleyerek Boğaziçi Yasası'nı delmenin yollarını aradılar. Bu bentlerde, öngörünümde 5 bın metrekareden aşağı olmamak koşuluyla, arsalarda yüzde 6 inşaat hakkı ve iki kat çıkma hakkı, geri görünümde de dört uat çıkma haKkı tanındı. Kaçak inşaatları önleme gerekçesiyle bu hakkı tanıdılar. Bugün Boğaziçi güzelse, zamanında buraya yapılan töşklerle ve ağaçlandınlmış alanlarıyla güzeldir der, bugünkü ANAP ıktidarının savunucuları. Buna dayanarak bu hakkı çıkardılar. Ancak SHR yani mensubu olduğumuz parti, bu maddenin iptali için Anayasa Mahkemesinde dava açtı. Açılan dava, Anayasa Mahkemesi'nde öngörüden sonra karara bağlandı. O arada burada arsası olanlar inşaat hakkını eWe ettiler. Resmi Gazete'de yayımlanması da dört ay gecikince, 14 aylık bir gecikme oldu. Anayasa Mahkemesi kamu çıkarlanna aykırı olduğu için yeşilden herkesin yararlanması gerektiği için bu maddeyi iptal etti. Kentin yeşili bu gecikmelerle belirli kişilere peşkeş çekilmiş oluyor bu durumda. Anayasa profesörleri, hukukçular, kente sahip çıkmak isteyen Belediye Başkanı bu durumu önlemek istese önleyebılir. Hiç değilse gelen evrakları uzatır, yeşilin yok olmasını geciktirebilır ve önleyebılir Ama inadına, Dalan da dahil olmak üzere olayı hızlandırdıtâr. Geciktirilen 14 ay süresince bin kadar ruhsat alınmıştı. Daha sonra da dört ay geçti. Ruhsat sayısının 18 ay içinde 13001400 civarında olduğu söyleniyor. Belediye Medisi'ne bu konuda verdiğimiz önergelere yanıt alamadık. Kaç ruhsat verdiniz? diye sorduğumuz sorulara, yasanın Belediye Meclisi'nde "sorulan soruları yanıtlamak mecburiyeti vardır" maddesine karşın bir karşılık alamadık. 1400 ruhsat demek, 1400 apartman demek de olmuyor. Her arsada blok adedi serbest olduğu için her ruhsatta en az dört tane inşaat yapıldığını düşünürsek Boğaziçi'nde 5 bin civarında inşaat yapılacak. Bu ruhsatlann iki sene geçerliliğı var. Önümüzdeki günlerde Boğaziçi'nde yeni beton filizleri görmeye başlayacağız. Böylece, istanbul nasıl korunuyormuş, hep beraber, istanbullularla birlikte göreceğiz. Yeşil alanlar betonlaştırılırken, bu sefer sıra güzelım sahil şeııdine geldi. Yeni betonlarla, kazıklı yollarla tahrip buralarda da başladı. Tarihı yalılar, yalı olmaktan çıkarılarak konaklaştırıldılar. Yalı, deniz kenarında olursa yalıdır. Bu da çirkin bir görünüm veriyor. Teknik hatalar da var. Altı açık kazıklı yolla yalı arasında ikişer metrelik bir deniz bırakmışiar. Orneğin; Arnavutköy'de çöpler, kazıklı yolun altına girince kalıyor orada. Evlerin önü çöplük haline geliyor. Bütün bunları estetik zevkten, belediyecilik anlayışından yoksun, hasbelkader belediye başkanı olmuş kişilerin icraatı olarak değerlendiriyoruz." Dalan'a eleştiriler yazımıza, Kemal Küçük arkadaşımızın yazdıklarını da katmalıyız. Hele "Cumhuriyef'te 17 nisan günü çıkan "Boğaziçi şıngır mıngır" yerqisini... patlatılarak etkisiz hale getmidi Saraçhane'de bulunan belediye sarayının çevresıne kuşkulu bir çanta bırakıidığını gören belediye guvenlik görevlisı, durumdan polısı haberdar ett Olay yerine geten bomba uzmanları, saat 23.00 sıralannda çantayı uzaktan imha ettilef Olayla ilgili soruşturmanın sürdüğü bıldırıldı. (Fotoğraf: Behzat Şahin) Belediye sarayına bomba FMSborçları piyasaya (Baştarafı 1. Sayfada) yar dolarhk borcunun yüzde 10'luk bölümü Bankers Trust, Salomon Brothers ve Lazare Frere tarafından garantileniyor. Bu yeni borçlanma, Türkiye'nin bu yıl New York para piyasasmdaki faiz kuponlu tahviller çıkararak borçlanmaya yönelik ilk girişimi. Daha önce nisan ayında Avrupa para piyasasında Commerzbank aracılığıyla Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası 500 milyon DM'lik tahvil çıkarmıştı. Uluslararası piyasada tahvil çıkararak borçlanma, geçen yıldan beri Merkez Bankası'nca ızlenen yeni bir politika. International Financing Revie» dergisine gore Deutsche Mark tahvil çıkarma politikasında başarılı olunca Merkez Bankası, bu politikayı giderek daha fazla izlemeye başladı. Dergı, nisandaki girişimi bu yıl içinde Türkiye'nin Avrupa pazarındaki "üçüncü kez tahvil çıkarmas»" olarak nitelendiriyor. Daha once şubat ayında yine Merkez Bankası, Commerzbank aracılığıyla 1992'ye kadar vadeli, <:upon faizi yüzde 6.8 olan 125 milyon dolarhk tahvil çıkardı. Ayrıca şubat ayında TSKB, Nikko Securities ve Mitsui Bank aracılığıyla vadesi 1994'e kadar, kupon faizi yüzde 6.7 olan 9.5 milyon yenlik tahvil çıkardı. Eylül ayında ise Merkez Bankası, Commerzbank aracılığıyla vadesi 1992'ye kadar, faiz kuponu yuzde 7 olan 200 milyon dolarhk tahvil çıkarmıştı. Para piyasası uzmanları Türkiye'nin kupon faizlerini ortalamanın oldukça üstunde olarak değerlendiriyorlar. Genellikle piyasada DM ve yen için kuvvetli olduklarından ötürü verilen kupon faizi yüzde 45 arasında değişiyor. Uzmanlara göre tahvil ile yeniden borçlanmanın en onemli ozelliği faiz oynamalanndan faydalanmak. Yüksek faizle alınan borçlan düşuk faizle finanse etmek. Ancak: Türkiye'nin verdiği kupon faizleri borcun esas faizinden çok düşuk değil. Geçici mticahit hükiüneti kuruldu (Baştarafı 1. Sayfada) Basın toplantmna gelen çok sa/ıda Pakistanlı ve yabancı gazetecinin arasına oturdum. Bir yandan televizyon kameralarının spotları, diğer yandan 45 derece ısıdan salonda herkes buram buram terliyordu. Bana "KarmanCan" diye hitap eden sevimli mihmandarım "Kızma" dedi. "Sadece sen degilsin"; tam o sırada iki Batılı bayan gazeteci başlarında başörtülü içeri giriyorlardı. Derken herkes ayağa kalktı. Afganistan'da yaklaşık 9 yıldır 115 bın Sovyet askerine karşı savaşan mücahitlerin oluşturduğu 7 partili ittifakın (Afganistan Ulusal tslam Cephesi) liderleri ve geçici hükümet üyeleri yerlerini aldılar. Basın toplantısı 7 partili ittifakın ılımlı olarak nitelendirilen liderlerinden Burhaneddin Rabbani'nin Kuran okumasıyla başladı. Sözü, ittifakın rotasyonla değişen liderligini Hizbi tslami'nin radikal olarak nitelendirilen lideri Kudbeddin Hikmetyar'dan devralan Cemati tslam Partisi'nin ılımlı Başkanı Ahmed Geylani aldı. Geylani, Cenevre Anlaşması uyannca Afganistan'dan çekümeye başlayaıı 115 bin Sovyet askerine karşı mücahitlerin yaklaşık 9 yıldır verdiği rnücadeleyi ö\erek söze başladı ve Sovyet askerlerinin Af ganistan'ı tamamen terketmesi için mücahitlerin bir bütün halinde hareket etmeleri gerektiğini belimi. Geylani hükümetin kurulduğunu açıkladı ve daha sonra kabine üyelerini ilan etmesi için sözü geçici Afgan hükümetinin Başbakanı Ahmed Şah'a bıraktı. lnifaka mensup mücahitlerin oluşturduğu koalisyon hükumetinin üyelerinin isimleri tek tek açıklandıkça arkada ayakta duran mücahitler tekbir getiriyordu. Bu arada 4 ay sonra Afganistan'da seçimlere gjdileceg^ açıklandı. Seçim ler demokratik olacaktı ve partiler esas alınarak yapılacaktı. Yine tekbir sesleri arasında basın toplantısı sona erdi. Dağılırken artık sıcaktan dayanamayıp kafamdaki başörtüyü çıkartum ve tam o sırada geçici Afganistan hükümetinin Enformasyon Bakanı olduğunu öğrendiğim Muhammed Yaser adlı kara sakallı ve sarıkh mucahit yanımıza geldi ve mihmandanma gulerek "Enforraasyon Bakanı olarak konuğnn bayan gazetecinin başını örttünıp ilk görevinti başanyla yaptım" dedi ve gitti. tslamı bir ideoloji olarak gören mücahitler, kurtuluşlannın Afganistan'da bir lslam devleti kurulmasma bağlı olduğuna inanıyorlar. Basın toplantısından sonra mihmandarıma "Galiba yeni bir tran doğuyor?" dedim. Yanıtı şöyle oldu: "Daha karar vermek için erken. Hele bir Sovyetler tam olarak cekilsin.. ' Haber Merkezi Art arda gelen dalgalarla yurdumuzu etkisi altında tutan sağanak yagışlar ve dolu, büyük zararlara yol açıyor. Çorlu ve çevresinde önceki akşam saat 19.20 sıralarında başlayan dolu, yaklaşık 15 dakika sürdü. Bazılarımn 120 gram geldiği büdirilen dolu, ilçe merkezinde Çatılan parçaladı. Sinop'un Durağan ilçesi Çayağzı köyü Domuzdere yöresinde Fadime Yılmaz (56), Rahmi Yılmaz (33) ve Şchri O/en (33) yağmurdan kurunmak için girdikleri ağacm altında yıldınm çarpması sonucu öldüler. Yurdun çeşitli yerlerinde meydana gelen bo|ulma olaylarında 10 kişi yaşamını yitirdi. Sağanak ve dolu btiyük zarara yol açtı SIEMENS Saniyede 565 milyon ışık darbesi. Kıtadan kıtaya. Cam elyaf, şehirleri, ülkeleri, kıtaları birbirine bağlıyor. Fiber optik ileticiler olarak adlandmlan saç teli inceüğındekı elyaf, çok yüksek kapasitede haberleşme sinyaileri iletmektedir. Her yön için bir adet olmak üzere bir çifl fiber optik kablo, aynı anda yaklaşık 8000 telefon görüşmesine danak sağlamaktadır. Siemens'in bu teknolojiyle Boğaziçi Köprüsü'ne döşediği her biri 20 elyaflı 2 adet fiber optik kablo üzerinden aynı anda 150.000 telefon görüşmesi yapmak mümkün oimaktadır. Konuşma sinyallerinın yanısıra text, data ve resim bilgileri de saniyede 565 milyon ışık darbesine dönüştürülerek cam elyafın 0.001 mm çapındaki merkezî çekirdeğinden iletilebilmektedir. Dünyanın en büyük ve en yaratıcı elektroteknik ve elektronik kuruluşlarından biri olan Siemens, yüksek teknoloji düzeyındeki hizmetlerini • Devre Elemanları Tekniği • Enerji ve Otomasyon Tekniği • Enstalasyon ve Oto Tekniği • Komünikasyon ve Bilgi İşlem Tekniği • Tıp Tekniği • Haberalma ve Emniyet Sistemleri Tekniği • Enerji Santralları Tekniği alanlarında dünyanın 125 ülkesinde müşterilerine sunmaktadır. Siemens ülkemizde de 3000'den fazla çalışanı ile üretim, araştırma, geliştirme, mühendislik, proje, montaj, servis ve diğer dallarda enerji sektörü ve endüstrimize hizmet vermektedir. Türk Siemens Kablo Fabnkası, Fiber Optik Kablo üretımınde "2. Coatıng" Bandı. Siemens Yüksek Teknoloji, Kalite, Servis... Daha fazla bilgi için Siemens AG Türkiye Genel Mümessili olan Etmaş'a danışın. Mecıısı Mebusan Cad. 21 Fındıklıistanbul Tel: 151 09 00 Tx: 24 233 Ttx: 31 019 Fax. 151 09 00 P.K. 1001 Karaköy