Katalog

15 MAYIS 1988 HABERLER CUMHURİYET/9 Taşar'ın liste kışkırtması Hasan Celal Güzel'in hazırladığı ve Özal'ın onayladığı il yönetimine karşı liste çıkarmayacağmı açıklayan Taşar'ın, "Delegeler isterse kendileri bir liste çıkarabilir" biçimindeki sözleri son anda Taşarcı bir liste çıkma olasılığını doğurdu. UFUK TEKİN EMEL SERİNKAYA GAZtANTEP Gaziantep il kongresi bugün yapılıyor. Kongre için önceki akşam Gaziantep'e gelen Genel Başkan Başdanışmanı ve Ankara Milletvekili Mustafa Taşar, dün il yönetiminin devir teslim törenine katıldı. Taşar burada, kongre için liste çıkarmayacağını, ancak delegelerin kendi istekleriyle bir liste çıkarabileceklerini söyledi. Geçen cumartesi günü Gaziantep'te Mustafa Taşar gövde gosterisi yaptıktan sonra Hasan Celal Güzel'in isteğiyle Turgut Özal tarafmdan kongreye 48 saat kala Taşarcı il yönetimi feshedilmış, Taşar da bunun üzerine Güzel'i "faşistvari" olarak nitelemişti. Konuyla ilgili oiarak Taşar, "O bir anda söylenmiş bir laf" dedi. Mustafa Taşar, önceki akşam geldiği Gaziantep'te gövde gösterisini sürdürüyor. Hasan Celal Güzel'in hazırladığı ve Başbakan Özal'ın da onayladığı Güzelci il yonetimine karşı liste çıkarmayacağını belirten Taşar'ın "Delegeler isterse kendileri bir liste çıkarabilir" biçimindeki sözleri, kongrede son anda da olsa bir karşı listenin çıkabileceği biçüninde yorumlandı. Dun partililerle kentte baa ziyaretler yapan Mustafa Taşar, saat 13.15'te parti il merkezine gelerek il yönetiminin devir teslim torenine katıldı. Taşar yanlısı Dogan Semiz yönetiminin üç gün önce genel merkez talimatıyla feshedilerek "Güzel ağırlıklı" il yönetiminin atanmasından sonra görevi Metin Özkarslı'ya devreden Taşarcı Doğan Semiz, herkesin her turlü görev almaya hakkı olduğunu, kongrelerin de her şeyin uzerinde olduğunu belirterek "Kongremiz partimizin en büyıik giicüdür. Onun uzerinde ne hükumeller ne de kişiler vardır" diye konuştu. kesin saygı duyacağım umduğu için Gaziantep'e geldiğini ve amacının tarafları uzlaştırmak olduğunu belirten Taşar, "Ben Mustafa Taşar olarak herbangi bir liste çıkarmayacagım, ama delegeler veya milletvekilleri liste çıkarırlarsa onu bilemem" dedi. Taşar, çevresindekilere "Şimdi anahtan teslim ediyonız, ama yann geri alacagız" diye espri yaptı. Taşar'ın bu esprisi, partililer arasındaki "karşı iiste" olasılığını güçlendirdi. ka güçlü" diye konuştu. Bugün yapılacak ANAP Gaziantep il kongresine Diyarbakır Milletvekili Abdulkadir Aksu'nun da katılacağı öğrenilirken, Hasan Celal Güzel'in de kongreye katılma olasılığı bvılunduğu bildirildi. ANAP'ın sancılı Gaziantep kongresi bugün yapılıyor IJNLERIN KOPUGU AHMET TAN >• ^ •• Kaza! Gazetede başlık: "Biri vurdu, öbürü öldürdü." Söz konusu bir otomobil kazası imiş... Bizim ise ilk aklımıza gelen zam oldu!.. • * * Özal'ın sözleri Başbakan Turgut Özal da dün Cumhurbaşkanı Kenan Evren'le Çankaya Köşku'nde yaptığı haftalık olağan görüşmeden çıktıktan sonra bir gazetecinin "ANAP Gazianlep il kongresinde Mustafa Taşar'ın Hasan Celal Güzel'i faşistlikle suçlamasına bir çözüm getirdiniz mi?" sorusuna şu yamtı verdi: "Bir çözüm bulunmuş. Mustafa Bey Keçiören, yani Ankara milletvekilidir. Keçiören'le alakadar ol, Gaziantep'e müdahale etme. Zannediyorum, Gaziantep milletvekilleri uygun hareket etmişlerdir." Yataklıkî.. Televizyonda Kudüs şehri anlatılırken şoyle denildi: "Kudüs uç dine de yataklık etmiştir." Bizim bildiğjmiz kötü işlere yataklık edilir!.. • •• Taşar kazanır Mustafa Taşar, parti binasında il yönetiminin Güzelci il başkanı Metin Özkarslı'ya devredilmesinden sonra partiden cıkarak ziyaretlerini sürdürdü. Bu arada, Hasan Celal Güzel'in amcasının oğlu ANAP eski tl Başkanı Asım Giizelbey, Taşar'ın ilçelerin büyük bölümünde güçlü olduğunu anlatırken, "Taşar liste çıkanrsa seçimi kazanır. Güzel'e göre yiizde 60 da Liste çıkarmayacağım İl yönetiminin de\ir teslim töreninde konuşan Mustafa Taşar, partide hizmeı yarışında "ben daha iyisini yapanm" diyenlerin çıkmasının doğal olduğunu, ancak hizmete talip olanları kongre iradesinin belirlemesi gerektiğini savundu. Kongreye ilgili ve yetkili her Kumaıi. Gazetede başlık: "Bakan kumara mağlup oldu." Deyişi değiştirelim: Bakanlıkta kazanan kumarda kaybeder!.. Dunkü DYP kongresinden: Atatürk mütevazı, Süleyman muhteşem. SHP Kurultayı Baykalcı gFU Sinasi Nahit Berker P kalktı atağa ı ıı Son Imparatorluktan kesiüer Eylül tmparatorlugu" tarihteki son Türk devletinin on yılda bir kurduğu son imparatorluklardan. Erbil Tuşalp "son imparatorluğun" kör parmağım gözzüne uygulamalannı, yozluk ve zorbalıklarını belgelerle kitaplaştırmayı sürdürüyor. Tuşalp, bu kitabını "12 Eylül kuşagf'ndan olan 7 yaşındaki kızı Ekin'e adamış ve ona hitaben yazmış: "Sana bunları anlatırken utanıyor ve üzülüyonım kızım. Ancak doğduğun yıllarda ülkende demokrasi adına yapılanlan daha iyi anlaman için de buna zonınlu göriiyorum kendimi." "Benim darbem iyidir", "Darbe var darbecik var" turunden tartışmaların ve bekaret muayenesine hanım öğretmen sevketme merkepliklerinin hâlâ sürdüğü şu günlerde kitaptan birkaç kesit: Çin Seddi'nin yapılmasından 2197, İskenderiye kütuphanesinin yakılmasından 1591 yıl sonra Ankara Emniyet Müdürlüğü onünden hareket eden bir kamvon 28 ağustos sabahı Bilim ve Sosyalizm Yayınlannın önünde duruyordu... 133 bin 667 kitabın gözaltına alınpazartesi ve oerşembe günleri birer saat olmak üzere, okul müdürünün karısının organize ettiği biçimde devrimci erkeklerle buluşarak, onlann seks ihtiyaçlarını karşıladıklarını söyledi. ...Öğretmen hanımın evine gittim. Kilotumu kendisi çıkardı ve sağ elinin orta parmağım tenasül uzvuma sokarak dul olup olmadığımı kontrol etti. 'Sen dulsun, devrimci arkadaşların seks ihtiyaçlarını karşılayacaksın' dedi!' • VtNÇLE ÇEKİLDİ CHay yerine gelen trafik ve itfaiye ekipleri denize uçan otomobili daJgıan yardımıyla kurtardıiar. (Fotoğraf. Ali Tevfik Berber) Kazıkh yolda ilk kaza tstanbul Haber Servisi Arnavutköy Bebek arasında yaklaşık i .5 ay önce hizmete sokulan kazıkh yolda meydana gelen ilk ölümlü trafik kazası 6 yaşındaki bir erkek çoğununu ölumüyle sonuçlandı. Arnavutköy'de özel bir otonun aşırı hız nedeniyle kazıkh yol ile kıyıdaki yalılarırr arasındaki denize gömülmesiyle oluşan kazada, Osman Havva Ava çifti kendi çabalarıyla kurtulmayı başanrlarken, oğullan Yasin Ava boğularak öldü. Görgü taruklanndan edinilen bilgilere göre milli futbol hakemlerimizden Osman Avcı'nın kullandığı 34 YA 511 plakalı Volkswagen marka kırrruzı özel otomobil dün saat 15.30sıralarında Arnavutköy Şehir Hatlan Vapur Iskelesi'ne yüz tnetre kala aşın hız nedeniyle karşı yöne geçti ve yol kenanndaki zincirlerden oluşan koruiuklan da aşarak denize uçtu. Kazıkh yol ile kıyıdaki evler arasındaki tahminen 6 metre derinlikteki deniz sulanna gömülen otodan Osman Havva çifti kendi çabalarıyla çıkmayı başardüar. Baba Osman Ava daha sonra 6 yaşındaki oğullan Yasin Avcı'yı kurtarmak için bir kaç kez sulara dalmasına karşın suyun bulanık olması nedeniyle otoyu bulamadı. Yaklaşık 20 dakika su altında kalan Yasin Avcı, Arnavutköy'de elektrikçüik yapan Osman Sönmez adlı bir vatandaş tarafından otomobilden çıkartılabildi. Osman Sönmez, çocuğu arka döşemede bulduğunu ve ayaklanndan cekerek arabadan çıkardığıru belirtirken, çocuğun o an yaşayıp yaşamadığını bilemediğini anlattı. Daha sonra Taksım tlk Yardım Hastanesi'ne kaldırılan Yasin Avcı kurtarılamayarak öldü. Olay yerine gelen trafik ve itfaiye ekipleri, otoyu bir dalgıcın yardımıyla kurtardıiar. Sulardan vinçle çıkartılan oto, daha sonra yol kenanna cekildi. Kaza yerinde görüştüğümüz görgü tanıkları ve yöre halkı trafık kazasının aşın hız nedeniyle meydana geldiğini belirtirlerken, 6 yaşındaki Yasin Avcı'nın yaşanunı yitirmesinden büyük üzüntü duyduklanm anlattılar. 6 yaşındaki Yasin boğularak öldü GUNEY'DEN NOTLAR Bir partili için politika kurgu Partisi aday göstermeyince başka partilere çalışmış, bu nedenle de partiden ihraç edilmiş, daha sonra DSP'ye girip SHP'ye karşı savaşım vermiş bir kişinin üyeliği, genel merkezdeki "Kaptanı Derya Barbaros Hayrettin Paşa" komutasındaki leventleri tarafından kabul edildi. CELAL BAŞLANGIÇ ADANA Hep bilimkurgu olacak değil ya. Bu kez de "politika kurgo" yapalım. Önümüzde yerel seçimler var. Partiler atama ya da önseçim yoluyla aday gösterecekler. Diyelim ki, CHP döneminde belediye başkanlığı yapmış; yerel seçimlere bir kala SODEP'e girip aday olmuş, ancak partisi aday göstermeyince başka partilere çalışmış, bu nedenle de partiden ihraç edilmiş, daha sonra DSP'ye girip, SHP'ye karşı savaşım vermiş bir kişinin üyeliği, genel merkezdeki "Kaptanı Derya Barbaros Hayrettin Paşa" komutasındaki leventleri tarafından kabul edildi. Belediye başkanlığı seçimleri gündeme gelince de bu kişi elbette üyelik haklarını kullanacak ve partinin belediye başkan adayı olarak ortaya çıkacak. önseçim ya da atama yoluyla yapüacak belirlemede de diyelim ki bu kişi aday gösterilmedi. "Beni nasıl aday göstermezsiniz!" diye kızarak başladı partinin gösterdiği adaya karşı, başka partiler için çalışmaya. Bunun üzerine de SHP il yönetimi "parti suçu" işlediği için bu kişiyi partiden çıkarmaya karar verdi. Ustüne üstlük bir de gerekçe yazdı: Kararda söz konusu kişinin partinin seçim konvoyuna yeğenlerini saldırttığı, partiye küfürler ettirdiği, parti amblemini yırttırdığı, karşıt partileri desteklediği gibi, partinin oyunu bölmek için bağımsız bir belediye başkan adayı çıkarttığı gibi gerekçelere yer verildi. "Politikakurgu"muzu surdurüyoruz. Diyelim ki ihraç karan üzerine bu kişi de gitti DSP'ye il başkanı oldu. Önümüzde de seçimler var. Başladı seçim konuşmalarında SHP'ye yuklenmeye: Aşırı sol gruplar, CHP'yi kendi amaçlanna alet etmeye kalkıştıklarında Ecevit bunlarla yapamayacağını, bunlann demokrasiye zarar getireceklcrini söylemişti. Bu adamlar CHP'nin azınlık hükümetlerinde partiye de sosyal demokratlara da sola da büyük yaralar aldırdılar. Şimdi aynı insanlar SHP'de ön saflarda. (12 Kasım 1987 tarihli Ekspres Gazetesi'nden). Millet sahte solculara ya da sol partileri kendilere araç edenlere inanmıyor. Bizi zindanlara attıranlar, bugün SHP'de milletvekili adayı. ( 25 Kasım 1987 tarihi Ekspres Gazetesi'nden) Türkiye'de ve dünyada bir tek sosyal demokrat lider vardır. O da Sayın Ecevit'tir. Ondan başkasını göremiyorum. Sayın Erdal tnönii sosyal demokratların DSP'de toplandığını, birleştiğini görerek ANAP'la ittifak yapmaya başlamıştır. Sosyal demokratların iktidara gelmemesi için Özal ve İnönü işbirliği yapmaya çalışmaktadır. (23 Kasım 1987 tarihli Ekspres Gazetesi'nden) SHP'liler, sayın genel başkanlannın ağandan yüzde 6 dolayınjda oy alacağımızı söylemektedirler. Kendilerini aldattıklarını sanrruyoruz. Sadece halkı aldatıyorlar. Korkunun ecele faydası yoktur. Sermayeyle iç içe olan SHP ve ANAP'ın fakire, fukaraya hiçbir şey vermeyeceği apaçık meydandadır. Zenginlerden topladıkları paralarla yüz milyonlarca Uralık ilan yaptıran SHP iktidar olsa kendisini destekleyen sermayeye diyet borcunu ödeyecektir. (24 Kasım 1987 tarihli Ekspres Gazetesi'nden) Diyelim ki, bu kişi hızını alamayıp işi SHP Genel Başkanı Erdal tnönü'nün "Pembe Köşk'te böyiimesi"ne bile getirip sözü "Eceyit ne bakıcılann elinde, köşklerde ne de fabrikatörlerin yanında yctişmiştir" deyiverdi. tş bunlarla kalsa iyi. Biz "politikakurgu"muzu sürdürüp, işi biraz daha ileriye götürelim... Seçimler yapılsın ve bu kişi bir de haksın ki, DSP'ye topladığı oylarla SHP'ye miUetvekilliği kaybettirmiştir, ama DSP'nin oylan önümüzdeki seçimlerde belediye başkanlığını kazanmak için yeterli değildi. Bunun üzerine bu kişi partisinden istifa etsin, o çok sevdiği "Türkiye'de, Avrupa'da ve hatta dünyada tek bir sosyal demokrat lider"in partisini bıraksın. "Herhalde AN AP'a gider" diyeceksiniz. Başından da söyledik ya, bu "politikakurgu" olduğu için biz bu kişiyi ANAP'a değil de SHP'ye götürelim. Çünkü seçim sonuçlanna göre, SHP'nin oyu Adana'da belediye başkanlığmı kazanmak için çök elverişlidir. Neden ANAP'a gitsin ki?.. Gelsin bu kişi SHP'ye üyelik için başvursun. Seçilmiş ilçe yönetirai de "90"la karar versin: Partiye giremez. Ancak atanmış il yönetimi de "83" girebilir diye bir karar çıkarsın. Hatta il başkanı ve il sekreteri bununla da kalmayıp, bu kişinin "özel ulağı" olarak, karşı çıkanların muhalefet şerhlerini bile almadan, elden Ankara'ya götürsünler. "Genel merkez herhalde kabul etmsz" diye düşünürsünüz değil mi? İşte orada da yamlırsınız. Dar grup çıkarları, önümuzdeki kongreye biraz daha güçlü girebilmek için kapıda "kabul etmem" deyip içeri girince "evladır" kararını verirler. "Yahu nasıl olnr, partiye, genel başkana, mitletvekillerine bu kadar hakaret etmiş, SHP'yi sermayeyle, ANAP'la işbirliği yapmakla suçlamış bir kişi nasıl kabul edilir?" deme>in. Kabul edilir bal gibi... Başında söyledik. Bu "politika" değil ki, "polilikakurgu". Elbette "politika" olsaydı kabul edilmezdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) SHP'de haziran kurultayına hazırlanan gruplar il kongreleri öncesinde atağa kalktılar. Baykalcı grupta yer alan milletvekilleri kendi aralarında toplanarak il kongreleri için bir hareket planı hazırladılar. Kurultayda genel sekreterlik için mücadele vereceği bildirilen Deniz Baykal ise, bayramdan itibaren SHP örgütlerini gezerek ilişkileri pekiştirecek. SHP'nin sol grup içinde yer almayan milletvekilleri, Deniz Baykal'ın yakın çalışma arkadaşı Erol Çevikçe'nin bürosunda bir araya gelerek kurultaya yönelik çalışmaları gözden geçirdiler. Sol gruba yakın olmadığı bilinen 50 kadar milletvekilinin çağnldığı bu toplantıya yaklaşık 30 milletvekilinin katıldtğı belirlendi. Çevikçe'nin Alaçam Sokak'taki bürosunda yapılan bu toplantıda, kurultaya güçlü girebilmek için il kongrelerine yönelik olarak yapılacak çalışmalar belirlendi. Deniz Baykal'a yakınhğı ile bilinen bazı genel merkez yöneticilerinin de katıldığı toplantıda, her miUetveküine belirli il kongrelerine katılmalan için görev verildi. Baykalcı milletvekilleri görevlendirildikleri bu il kongrelerine giderek, kendilerine yakın yönetimlerin ve delegasyonun oluşması için uğraş verecekler. Kongrelerde bir çekişme havası yaratılmayarak herkesin kucaklanmaya çalışüması görüşu de benimsenen toplantıya şu mUletvekillerinin katıldıkları belirlendi: "Cemal Seymen, Eşref Erdem, Önder Kırlı, Hilmi Ziya Postacı, Enis Tütüncü. Giineş Gürseler, Musa Gökbel, Beşer Baydar. Rıza Sirmen, Tayfur Ün, Ali Şahin, Hasan Zengin. Ali Haydar Erdogan, Ayhan Arif Ağaoğlu, Mahmut Keçeli, Erdoğan Yetenç, Ömer Türkçakal, Erol Güngöre, Ahmet Ersin, Rüştü Kurt, Mustafa Çakır, Mehmet Dönen, tstemihan Talay." Toplantıda bazı milletvekillerinin görev kabul etmedikleri ve kongrelerde ahnacak sonuçlardan sonra yeniden bir araya gelinmesinin de kararlaştınldığı belirlendi. öte yandan, kurultayda genel sekreterlik ve yönetimde etkinlik için mücadele edecek olan Deniz Baykal, bayramdan itibaren örgüt düzeyinde çalışmalanna başlayacak. Baykal, bir grup milletvekili ile bayramın birinci günü Ege bölgesine geziye çıkacak. Baykal, bu gezi sırasında yolunun üzerindeki tüm il ve ilçe örgütleıine "baynunlaşma" ziyaretleri yapacak. Baykal, bu ziyaretler sırasında partinin yönetimine ilişkin yaklaşımlarını da örgüttekilere anlatacak. Deniz Baykal, Alaşehir ve Söke'de de örgütün düzenlediği akşam yemeklerine katılacak ve konuşmalar yapacak. Deniz Baykal, SHP il kongrelerinin başlamasıyla da bazı il kongrelerine katılarak konuşmalar yapacak. • * * liağ çek şiirinden ey tabip D oktorlar genellikle reçete yazarlar. Ama arada şiir yazan da çıkıyor. Ankara Numune Hastanesi anestezi uzmanı Dr. Bekir Mutlu da bunlardan biri. Dr. Mutlu, ilhamını serumlardan, hastalardan, ameliyathanelerden değil de, "Semra Ana"sından almış. Mesleği uyutmak olan Dr. Mutlu'nun bir şiirini hep bir ağızdan geriye doğm sayarak okuyahm: 12 Eylul Imparatorluğu'nun dıgına inanmayanlara önerile hâlâ hukmü sürüyor mu? cek tek şey kalmıştı. InanmaHafta içindeki Hürriyet'in yan oturur tek tek sayardı. manşetten verdiği haberlere ba Kaymakam Ertan Yuksel, karsak biraz, evet: "İgrenç baskın. İki hanıra Üsteğmen Cengiz Yamkoğlu'ndan yakınıyordu. "tlçemiz öğreünen, gece yansı lojmangarnizon komutanı Üsteğmen dan alınıp 'kızlık muayenesiCengiz Yanıkoğlu... Atatürk ne göttiriildü." "Narilli Milli Egitim Müdübüstünün Atatürk'e benzemediğini, herkesin içinde zaman rü Mürsel Çetiner imzalı 'Bazı sız ve yersiz bir şekilde bana öğretmenler fuhuş yapıyor' dukarşı beyan etmiş... Henüz Ata yurusu ortalıgı karıştırdı." türk'ü tanımayan Cengiz YanıÖyle anlaşüıyor ki, artık Tukoglu hakkında gerekli soruş şalp'in kızı Ekin için adliye arturmanın açdmasını..." şivlerine inmesine, belge tara Gün ışığına çıkmamış bir masına gerek yok. belge ile, ülke geleceginin "poMinik Ekin, Ueriki yıllarda lis soruşturmalanna" kurban 1988'in gazete koleksiyonlarıedildiğini anlatmak istiyorum... nı karıştırırsa "imparatorlu"...Kendisine sıra geîdiğinde gun" hükmünün hâlâ sürdüğüspor salonundaki banyolarda. nü görecek. Semra Ana Yorulmak bilmezsin, durmaz koşarsın, Yardım duygusuyla dolup taşarsın, Unuttun kendini, elle yaşarsın, • •• Kucağın, kolların, umut yuvamsın, Her derdin çaresi, Semra Anamsın, Kadınsın, anasın, ellerin nerede1? Bolluk bereketsin, gezdiğin yerde, Yürekler sendedir, umutlar sende. • •• Kucağın, kolların, umut yuvamsın, Her derdin çaresi Semra Anamsın. Başhekimin Dr. Mutlu'nun şiirini terfiine esas almasını, hastalarının ise tez uyanmasını dileriz. DENİZ KUVVETLERİNDE ATATÜRK, MEVLANA,FARABİ, AHMET HAŞİM İMHA EDİLDİ KULTÜRE D0NANMA TOPU Sağlar: Bir daha darbe oLıııaz ANAMUR (Cumhuriyet) SHP Genel Sekreteri Fikri Sağlar, "Ülkede bir daha darbe olmaz, demokrasi bir daha askıya alınamaz. Bunu engelleyecek giiç SHP'dir" dedi. 25 mayısta yapılacak olan SHP İçel il kongresi için Mersin'e giderken uğradığı Anamur'da açık hava toplantısında konuşan Sağlar, her darbeden sonra şapkasını alıp kaçanların o şapkayı şimdi halka salladığını söyledi. Anamur'da coşkulu bir grup tarafından karşılanan Fikri Sağlar konuşmasında, ANAP lçel Milletvekili Rüştü Kazım Yücelen'i de eleştirerek, "Başbakan'ın sag koluyum diye buralarda dolaşan milletvekili neden turizm kalkınmasında Anamur'a öncelik tanınmasını istemedi? Neden çikila muzunun ithal edilmesine karşı çıkmadı?" diye sordu. "Limon bahçelerini söktük, rahat uyu Özal", "Vatandaş cinnel geçiriyor, Papatyalar Çin'de geziyor" pankartlarının dikkat çektiği mıting alanında konuşması sık sık sloganlarla kesilen Sağlar, Demirel ve Özal'ın birbirlerinden farkları olmadığını, birisinin usta, diğerinin çırak olduğunu soyledi. Sağlar, "SUIeyman 'İki kere damdan düştüm' diyor. Her defasında şapkayı alıp kaçıyor, sonradan da aynı şapkayı halka sallıyor. Sayın Özal'ın milletvekilleri ise 'zamlan beğenmeyen çeksin gitsin' derken, halk gidecek olanın kendileri olduğunu söyliiyor. Amerika'da çiftlik alanlar gidecek, uçaklannı da televizyonda överek anlattıklan gosteri uçuşu yapan Ahrael Özal kullanacak. Ülkesini falla yoneten Reagan gibi Özal da papatya falıyla yönetiyor" dedi. Deniz Egitim Komutanlığı'nın emriyle imha edilen kitaplar, Milli Eğrtim Bakanlığı yayını. "Leyla ve Mecnun" dahil bin yıllık kültür hazinesi sakıncah. Tümamiral imzalı belgeler. İmha edilen yazar ve kitapların tam listesi. HZ. MUHAMMED'İN İSTİHBARAT TEŞKİLATI: İSLAM KAYNAKLARIYLA MİT RAPORUNUN RAPORU: MEHMET EYMÜR'ÜN İFADESİNDE NELER VAR AGOPYAN'I MOSSAD ÖLDÜRDÜ: ABD İSRAİL'İ PERDELİYOR • Öğretim üyelerinin alternatif YÖK tasansı • Türkİş Hükümet anlaşmasının içyüzü • IPI Kongresi'nin yazılmayanları: Haber hükümetin gizlediği şeydir • DYP eski milletvekili Altunakar: Kürtleri yok sayan anlayış iflas etmiştir • Sosyalist Parti Kapatma Dai j vaa • Milletvekilleri ve ziyaretçileri • Istanbul'un son Asuriuiarı: Kıldaniler • Yeşilçam: Azime'nin kahvesi, Sesam, Çiçek bar • Paray; veren işkenceyi durdurur • İnci Baba'nın son marifeti.