Katalog

24 NİSAN 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Start görüşmeleri MOSKOVA (AA) Moskova'da bulunan ABD Dtşişleri Bakanı George Shultz He Sovyet meslektaşı Eduard Sevardnadze, uzun menzilli nükleer silahlann yan yarıya indirilemsine (START) ilişkin anlaşmamn, mayıs ayı sonunda yapılacak doruğa yetişmesinin ğüç olduğunu belirttiler. Her iki dışişleri bakanı da ayn ayn düzenledikleri basın toplantılannda, anlaşmamn dorukta imzalanması konusunda "kapıyı tamamen kapatmamalanna karşın" iki gün süren görüşmelerin "bir sonuç üretemediğini" kaydettiler. SSCB'de tutucıılar O . ... gerîledi • Muhafazakârlann lideri Igor Ligaçev'in, basın ve televizyonu denetleme görevinin kendisinden ahndığı bildiriliyor. Ligaçev ve muhafazakârlara karşı açık bir başarı kazandığını, ama bunun reformcularla, muhafazakârlar arasındaki mücadelenin sona erdiği anlamına gelmediğini belirtiyorlar. > Moskova'daki kaynaklar, Politbüro'nun, Ligaçev'i ve reform aleyhtarı tam sayfa yazı yayımlayan "Sovietskaya Rossiya" Gazetesinin yazı işleri müdürünü eleştîrdiğini belirttiler. Dış Haberier Servisi Sovyetler Birliği'nde Genel Sekreter Mihafl Gorbaçovla muhafazakâr kanadın temsilcisi Politbüro üyesi Igor Ligaçev arasında süregelen ve Sovietskaya Rossia Gazetesi ile Pravda'da peşpeşe çıkan yazılarla doruğuna ulaşan mücadelede. Gorbaçov'un açık bir başarı kazandığı bildiriliyor. Dtinya basınına da geniş biçimde yansıyan olaylar, dört hafta kadar önce, Sovietskava Rossia Gazetesi'nde çıkan tam sayfa bir ya 'ün haberıne göre Gorbaçov, Ligaçev'e karşı açık başarı kazandı DUıYtfADABUGUN AIİSİBMEN Le Monde'un yorumu Aynı haberi birinci sayfada manşetten veren Le Monde gazetesi de "Gorbaçov, muhafazakârlara karşı kesin bir avantaj sağladT diyor. Gazetenin Moskova muhabiri gönderdiği haberde, "Gorbaçovi an sert çıkışı ile Ligaçev ve muhafazakârlar bir anda sahneden kayboldu" dedi. dı. Bu sırada Ligaçev, Moskovanın dışında olduğundan toplantıya katılamadı. Politbüro, bu toplantıda Ligaçev'i ılımlı, Sovietskaya Rossia Gazetesi'nin Yaa İşleri Müdürü Valentln Chikin'i ise "sert biçimde" eleştirdi. Moskova'daki kaynaklara göre Sovietskaya Rossia'da çıkan yazı, Gorbaçov'a muhalefetin boyutu konusunda ciddi bir uyarı oldu ve Genel Sekreter hemen kararlı biçimde harekete geçti. 10,5 m 2 Bir Oda Tuna Caddesi üzerinde 5 numaralı yapıda, rvepsi hepsi, 105 m2'lik bir oda... Küçücük balkonumsu bir uzantıya açılan kapısından derinliğine Sakarya Çarşısı görünüyor. İki küçücük masa, iki küçük demir dolap, altı sandalye. Her birinı birileri vermiş. Bir de ödünç daktılo, üye defteri, kâğıtlar, dosyalar. Unutmayalım, bir de telefon var onurla gösteriyor genel yazman. Bakın telefonumuz da var, diyor. Burası kuruluşunun birinci yılını 22 nisan günü kutlamış olan Dil Derneği'nin merkezi. Zaten tüzük gereği başka dalı da yok derneğin. Öylesine zorunlu bir sadelik içindeler ki dilsever örgüt yöneticileri, insan duygulanıyor Bu 103 m2'lik odada, Atatürk'ün dil devrimine inanmış ve onu yasatıp sürdürmek amacında olanların derneklerinin yunetim kurulu toplantıları yapılıyor 11 kişıyle ve herkes, "ormancılar"dan alınan sandalyelerde diz dize otumyor. Bilindığı gibi, Atatürk'ün kurduğu ve kalıtını (miras) bağışlayarak yaşamını sürdürmesini sağladığı TDK, Medeni Kanun ve dolayısıyla hukukun temel ilkeleri çığnenerek ortadan kaldırılmış, 11 Ağustos 1983 tarihli ve 2876 sayılı yasayla Atatürk'ün öngörduğü ile hiç bağdaşmayan, onun istencine (iradesine) uymayan Ataturk Kültür, Dil ve Tarih Yuksek Kurulu oluşturulmuştu. 12 Eylül yönetiminin 1982 Anayasası'na da temel görüşünü koyduğu bu kurum Atatürkçü ulusçuluğa karşı, Türkİslam sentezini benimsemiştir 20 Haziran 1986 tarihli oturumunda. Sayın Evren'in başkanlık ettiği bu oturumda kabul edilen Türk İslam sentezi görüşünün, bir ümmetin bağrından çıkarılan ve ümmet kavramının tam karşıtını oluşturan Türk ulusu görüşüyle bağdaşmadığını yine vurgulamak gereksiz. Ama bir noktayı yine de anımsatmak zorunlu. Atatürk'ün önderliğindeki "Cumhuriyet Devrimi'nin Özü, bir ümmetten, kendi yazgısına egemen olma istenci içinde bir ulusun doğmuş olmasıdır Ümmetten bir ulus çıkarmak gerçek bir devrimdir. Ve ırkçı temele dayanmayan, çağdaş, ilericl ulus kavramını kendine temel alan bu ulusun yepyeni bir tarih ve dil bilincıne, kırma olmayan bir dile gereksınmesi olacaktı. İşte dil devrimi, bu yüzden Cumhuriyet Devrimi'nin "onsuz olmaz"ıydı. Ulus, ümmet dilini sürdüremezdi. Onun çağdaş gelışmelere de ayak uyduracak bir dili olmalıydı Dil devriminin özü budur. Ne var ki, Atatürk'ün adını kullanarak girişimlerde bulunanlar, bir yandan ulusa onunla bağdaşmasına olanak bulunmayan ümmet düşüncesini katarlarken, öte yandan ulusun tarih bilincini sınırlayıp, dilini ümmet düşüncesine uygun yeni bir yola doğru yönlendirmeye çalışıyorlardı. Türk Dil Kurumu bu geniş tasarımın bir parçası olarak ortadan kaldırılmış ve Ataturk Kültür Dil ve Tarih Yüksek Kurumu da bu amaca uygun olarak kurulmuştu. Bugün Türkiye'de ulusa ümmet katarak, sonunda ülkemizi, belki de ayırdında olmayarak, bir ümmet diyarı halıne dönüştürmek isteyenler, dil devriminin temel düşüncesine doğalltkla karşıdırlar. Nitekim, dil devrimini sürdürmek amacıyla girışimde bulunan dilseverler de başlangıçta sert tepkiler ve hatta kovuşturma ile karşılaşmışlardı. Bütün engeller aşıldıktan sonra, geçen yılın 22 nisanında başvuru işlemlerini tamamlayan Dil Derneği, birinci yıldönümünü geçen cuma kutladı. Yıldönümünden birkaç gün önce Dil Derneği1 nın tüzüğü de onaylandı. Dil Derneği, 500 üyesinin ödentileri (aidat) ve Çağdaş Türk Dili Dergisi'nin sürdürümcüteri (aboneleri) nin katkılanyla ayakta duruyor. Dernek, dergi çıkarıyor, yakında dil ile ilgili yayınlar (kılavuz ve sözlük) ile bilimsel kurultay toplama çalışmalarım da sürdürüyor. Dil Derneği'nin çıkardığı Çağdaş Türk Dili Dergisi'nin 500 dolayında sürdürümcüsü var. Kuşkusuz bu sayının çok artması gerek. Dil devrimine inanmış olanlar, 4 numaralı posta çeki ile 3051.11 No'lu rtesaba 6480 lira gönderdiklerinde, Çağdaş Türk Dili'nin yıllık sürdürümcüsü olabiliyorlar. Eğer dil devriminin yararına ve zorunluluğuna inanıyorsanız, eğer Cumhuriyet Devrimi'nin temellerinin sarsılmasına karşı iseniz, Çağdaş Türk Dili'ne sürdürümcü olarak katkıda bulunun. Sanırım böyiesine küçük bir destek, çok büyük amaca varmadaolumlu bir katkı olacak, 10 m2'lik küçücük bir odada cantm dişine takanların savaşım gücierim arttıracak, seflannı pekişSfeoöktir. Ortegcfdan Reagari'a çağn MANAGUA (AA) Nikaragua yönetimi, ABD'ye, ikili ilişkilerin normalleştirilmesi amacıyla 15 mayısta dolaysız görüşmelerin başlatıiması önerisinde bulundu. Nikaragua Devlet Başkanı Daniel Ortega, önceki akşam Managua 'da yaptığı açıklamada, Başkan Ronald Reagan 'ın yönetime gelmesiyle iyice gerginleşen ikili ilişkilerin iyileştirilmesi amacıyla önerdikleri bu görüşmelerin, Meksika'mn sayfıye kasabası Manzanillo'da yapılabileceğini bildirdı. Ligaçev Geriledi. zı ile hızlanmıştı. Yazıda Gorbaçov'un reformları ve Stalin aleyhindeki kampanya ağır bir dille eleştiriliyordu. Igor Ligaçev ise yaayı desteklediğini belirtmişti. Sovyetskaya'daki yaadan bir gün sonra ise Pravda'da çıkan yine tam sayfa yaada, reform karşıtları sert bir dille suçlanmıştı. Herald THbune Gazetesi'nin, Moskova muhabirinin bildirdiğine göre, bu olaydan sonra Gorbaçov ağırlığıru koymaya başladı. Moskova'daki Sovyet kaynaklan, son sürtüşmenin ardın Gorbaçov Harekete geçti. dan Ligaçev'in Sovyet basını ve televizyonunu denetleme görevine son verildiğini bildirdiler. Moskova'daki iki gazetenin yaa işleri müdürü, Ligaçev'in artık gazetelerde çıkan haber ve yorumlan denetlemediğini bildirdiler. Yine Moskova'daki Sovyet kaynaklanna göre Politbüro, Ligaçev'i bir süre tatîle gönderdi ve yokluğunda yerini doldurma görevini Gorbaçov'un en yakın yardımcılarından Aiexander Yakovlev'e verdi. Moskova'daki gözlemciler, böylece Gorbaçov'un Gorbaçov'dan ABD'ye uyarı Öte yandan Mihail Gorbaçov, resmi bir gezi için Sovyetler Birliği'nde bulunan ABD Dışişleri Bakanı George Shultz'a VVashington1 un politikasından yakındı. TASS'm bildirdiğine göre Reagan yönetiminin Sovyetler Birliği'ne insan hakları konusunda vaaz vermeye devam ettiğini belirterek "Beyaz Saray'ın insan haklan konnsunda vaazlanna ihtiyacımız yok. Biz ABD'ye vaaz venniyonız. ABDnin de bize vaaz vermeye hakkı yoktnr" dedi. Olaylar nasıl gelişti? International Herald Tribune muhabirinin Moskova'daki kaynaklara dayanarak bildirdiğine göre olaylar şöyle gelişti: Sovietskaya Rossia Gazetesi'nde reformları eleştiren yazı, Gorbaçov resmi bir gezi için Yugoslavya'da bulunduğu sırada çıktı. Genel Sekreter, 18 martta Belgrad'dan döner dönmez Politbüro'yu özel toplantıya çağır ABD yabancı gemileri de koruyacak Başbakan Özal BAE'de yayımlanan gazeteye verdiği demeçte Irak'la tran'a derhal ateşkese gidilmesi ^çağrısında bulundu. VVASHİNGTON (AJANSLAR) ABD Deniz Kuvvetleri'ne ait gemilerin bundan böyle Basra Körfezi'nin uluslararası sulannda saldınya uğrayacak bütün ticari gemileri koruyacağı bildiriliyor. AA'nın haberine göre kimliklerinin açıklanmasını istemeyen hukümet yetkilileri, Amerikan yönetiminin politikasıAda yapılan bu değişikliğin uluslararası sularda seyreden gemilere saldıran Iranlıları "faka bastirmayt" amaçladığını açıkladılar. Aynı kaynaklar, "Bo degisikligi yaparken, amacımız İran'la savaşa girmek degil, Körfez Savaşı'na taraf olmayan ülkelerin gemileriDin seyru sefer güvenlifcini sağlamak" dediler. ABD savaş gemileri şimdiye kadar yalnızca Amerikan bayrağı çeken ticaret gemilerini koruyordu. ABD Savunma Bakanlığı sözcüsü tarafından önceki gun yapılan bir açıklama ile ABD'nin Basra Körfezi'ne önümüzdeki hafta "rotasyon" amacıyla 13 savaş gemisi daha gönderileceği behrtilmişti. Yeni politika uyarınca, Körfez'deki ABD bandıralı gemilerin korunmasına öncelik verilecek. Bir saldınya uğrayan öteki gemilerse ancak yakınlarında bir Amerikan gemisi ya da uçağı varsa, korunma altına alınacak. Hukümet kaynaklan, bu politika değişikliğinin Körfez'de Batılı petrol platformlarını da kapsayabileceğini belirtiyorlar. Başbakan Turgut Ozal, Birleşik Arap Emirlikleri'nde yayımlanan "El Vabda" Gazetesi'ne verdiği demeçte, Iran ve Irak arasındaki savaşta derhal ateşkese gidilmesi çağrısında bulundu. özal, "El Vahda" ile yaptığı ve gazetenin dünkü sayısında yer alan söyleşisinde, savaşın devamının daha fazla insan ve maddi kayıp anlamına geldiğini ve bölgenin güvenliği ve istikrarına tehdit oluşturduğunu belirterek, tran'la Irak't ateşkes ilan etmeye çağırdı. Özal, Türkiye'nin tranIrak anlaşmazlığına adil ve kalıcı çözüm bulunması yolundaki çabasını sürdürmede kararlı olduğunu da tekrarladı. Körfez'deki Amerikan ve Fransız donanmasma ait gemilerin, Rüstem Petrol Platformu yakınlarında yeni bir mayınlanmış bölge buldukları açıklandı. Aynı yetkililer, bulunan mayınların üzerindeki numaralardan, bunlann "yakın bir geçmişte" yerleştirildiği ve mayınlann geçen yıl lran'da üretildiğinin anlaşıldığını söylediler. lrak'ın, Fao Yanmadası'nı geri aldığı haberlerini doğrulayan tran'lı yetkililer, "sevinmek için erken" olduğunu belirttiler. lran Devlet Başkanı Aii Hamaney, taıafından yapılan açıklamada, Fao Yanmadası'nı ele geçiren Irak birliklerine ağır saldırılar düzenleneceği belirtildi. Bu arada Irak, BM Güvenlik Konseyi'nin 598 sayılı ateşkes kararının uygulanmasını kolaylaştırmak amacıyla, ay başında BM Genel Sekreteri Perez de Cuellar tarafından sunulan öneriyi reddettığini açıkladı. Körfez'de Washington'un yenipolitikasv ihsUiü'nun Önerisi LEFKOŞA (AA) Kıbrıs Rum yönetimi lideri Yorgo Vasiliu, Türkiye'nin askeri birliklerini Kıbrıs'tan çekmesi halinde, Türk ve Rum kuvvetlerinin dağıtılması ve Ada'da "uluslararası bir polis gücü" kurulması yolundaki Önerisini tekrarladı. Vasiliu, düzenlediği basın toplantısında, gazetecilerin • sorularını cevaplandırırken, '• "Türklere güvcn duygusu j vermek için" daha önce fgetirdiği bu önerinin halen r geçerli olduğunu ve bu öneriyi kendileri açısmdan bir "ödün" olarak kabul ettiklerini söyledi. Ebu Cihad'ın öldürülmesine karşı protesto gösterileri sürüyor 2 Filistiııli daha öldürüldü Kudüs'te cuma namazından sonra El Aksa Camisi'nden çıkan Filistinliler, gösteri yapınca silahlı ve coplu askerlerinin saldırısına uğradılar. (Fotoğraf: AP) Israil Sözde soykırım İşgal altındaki topraklarda "öfke günleri" kapsamında yapılan gösterilerde tsrail yine kan akıttı. KUDÜS (AP) tsrail askerleri önceki gün işgal altındaki topraklarda iki Filistinüyi daha öldürürken Filistin ayaklanmasının liderleri FKÖ'nün ikinci adamı Ebu Cihad'ın öldürülmesinin protesto edilmesi için bir hafta sureyle "öfke günü" düzenlenmesi çağrısında bulundular. Sovyetler BirliğT Ebu Cihad'ın öldürülmesi nedeniyle tsrail'i ağır bir dille kınadı. tsrail ordusundan yapılan açıklamada Batı Şeria'daki Hebron kenti yakınlanndaki tdna köyünde tsrail askerlerinin, kendilerine çivili sopayla saldıran bir Füistinliyi açtıklan ateş sonucu öldürdükleri bildirildi. Diğer ölüm olayı ise Gazze Şeridi'nde meydana geldi. tsrail askerleri burada da "kendilerini ezmeye çalışan" bir otomobile ateş açarak bir Filistinliyi öldürdüler. Böylece işgal altındaki topraklarda ayaklanmanın başlamasından bu yana öldürülen Filistinlilerin sayısı 171'e yukseldi. işgal altındaki topraklarda cuma namazından sonra gösteri yapan Filistinlilere müdahale eden tsrail askerleri çok sayıda Filistinliyı yaraladılar. Kudüs'teki kutsal ElAksa Camisi'nde cuma namazından sonra gosteriler duzenleyen yüzlerce Filistinüyi dağıtmak için plastik mermi, cop ve gözyaşartıcı bomba kullanan Israil askerleri, 6 göstericiyi yaralayıp 30'unu tutukladılar. 5 Israil polisinin de olaylar sırasında yaralandığı öğrenildi. Batı Şeria'daki 20 mülteci kampı ve Nablus'ta yaşayan 400 bin Filistinli sokağa çıkma yasağı nedeniyle evlerine hapsolurken Gazze Şeridi'nde bulunan Jebeüye mülteci kampında da tsrail askerleri Filistinli göstericilerle çatıştılar. 10 FUistinlinin gerçek mermilerle, 18'inin de plastik mermi ve dayak sonucu yaralandıkları bildiriliyor. Diğer yandan işgal altındaki topraklarda süren Füistin ayaklanmasının liderleri önceki gün Ebu Cihad'ın öldürülmesini protesto etmek için bir hafta süreyle "öfke günü" düzenlenmesi çağnsın Brüksel ve Bonn'da Ermeni gösterileri Dış Haberier Servisi 24 nisanı sözde Ermeni soykınmmın yıldönumü olarak kabul eden Ermeniler, dün Federal Almanya ve Belçika'da gösteriler düzenlediler. Bonn muhabirimiz Enis Berberoğlu'nun bildirdiğine göre yaklaşık 250 kişilik bir Ermeni grubu dün Türkiye'nin Bonn Büyükelçiliği yakınlarında bir gösteri düzenledi. Güvenlik nedeniyle Bonn Buyükelçiliği kapısına yaklaştırılmayan göstericiler büyükelçilik yakınlarındaki bir caddede kurulan polis barikatırun arkasında pankart açtılar, sloganlar attılar. Pankartlarında Türkiye'nin sözde 1915 soykınmını kabul etmesini talep eden, göstericiler, "Faşist Türkiye Batı Ermenistan'dan dışan" diye slogan attılar. Türkiye'nin, Avrupa Topluluğu'na alınmasırun engellenmesini isteyen göstericiler aralanndan seçilen iki temsilci araahğıyla Türk Büyükelçiliği'ne bir mektup bırakmayı denediler. Ancak Büyükelçilik mensuplan söz konusu mektubu almadılar. Gösteri olaysız sona erdi. Belçika'nın başkenti Brüksel'de ise 100 kişilik bir Ermeni grubu dün Türkiye'nin Brüksel Büyükelçiliği rezidansımn önüne siyah çelenk koydu. Rezidans onünde mikrofonla 15 dakikalık bir konuşma yapan Ermeni göstericiler, Türklerin 1915 yılında 1,5 milyon Ermeniyi katlettikleri yolundaki iddialarını tekrarladılar. Konuşmacılar, Azerbaycan'a bağlı Karadağ bolgesinde Ermeniler ile Azeriler arasında çıkan çatışmalardan dolayı So\7« yetkililerini de suçladılar. Gösteriyi duzenleyen "Belçika Demokrat Ermeniler Birliği" adlı kuruluşun üyeleri, gösterinin, polisten izin alınmasında çıkan güçlükler yüzünden bir gün önce yapıldığını kaydettiler. Ermeniler, polisin sıkı güvenlik önlemleri alması sonucu olaysız geçen gösteriden sonra kendilerini bekleyen otobüse binerek olay yerinden aynldılar. Ermeniler, bugün de Brüksel'in Şablon Meydanı'ndaki Katolik kilisesinde yapacaklan ayinden sonra Mechul Asker Anıtı'na bir çelenk koyacaklar. Korsanlar bir Arap ülkesinde KUVEYT (Ajanslar) AA 'nın AFP'ye dayanarak verdiği habere göre, Kuveyt'te yayımlanan ElVatan Gazetesi, korsanların geçen çarşamba sabahı rehinelerin uçaktan inmesinden çok önce uçağı terk ederek başka bir Arap ülkesine götürüldüklerini ileri sürdü, ancak bunun hangi ülke olduğu konusunda bilgi vermedi. Diğer yandan AP'ye göre Kuveyt'teki Batılı diplomatlar, hava korsanlarının Beyrut 'ta olduklarım öne sürdüler. Görüşmelerin 5. turu da sonuçsuz STELYO BERBERAKİS ATİNA Yunan hükumeti ile Arnerika arasındaki Savunma ve Ekonomik lşbirliği Anlaşması'run (SEİA) yinelenmesi için yapılan muzakerelerin 5. turu da sonuç vermedi. Geçen ekim ayından bu yana sürdürulen muzakerelerin 6. turunun ise mayıs ayında Washington'da yapılmasına karar verildi. Yunan hükumeti 6. nrr müzakerelerinin sonuncu olacağma ve 7. tura gerek kalmayacağına inanıyor. Ancak Yunan ve Amerika heyetlerine başkanlık yapan Hristos Zaharakis ile Alan Flanagan'ın, dört gündür sürdürdükleri 5. tur müzakerelerinde de bir ilerleme kaydetmedikleri açıklandı. Yunan hukümet sözcülüğünden yapılan açıklamada 6. tur müzakerelerinin de diğerleri gibi 'çıkmaza girmeyeceginin" umulduğu belirtildi. Sözcüluğun bir yandan 'hiçbir konuda göriiş biriigi sağlanmadı' derken, diğer yandan 6. tur müzakerelerinin son turu olacağına inandığını belirtmesi, taraflar arasında bir dizi 'ilke anlaşmasına' varıldığı yolundaki iddialan güçlendirdi. Bu iddialara göre ABD tarafı, Yunan hükümetinin 'dogu sınırlannın korunması' ile ilgili şartını kabul ettiği izlenimini verecek bir formül buldu. Bu formüle göre, imzalanacak olan SEtA'da Helsinki Nihai Senedi'nden söz edilecek. Helsinki Nihai Senedibilindiği gibi, ülkelerin sırurlanrun dokunulmazlığından söz ediyor. YUNANİSTAN'DAKİ ÜSLER ' Panama'da 8 bakanın isüfası PANAMA CITY (AJANSLAR) Panama'da 8 bakan, hükümette değisiklik yapılmasına imkân sağlamak için görevlerinden istifa ettiler. Aralarında dışişleri bakamnın da bulunduğu bakanlar, Devlet Başkanı Solis Palma'nm ülkenin karşı karşıya bulunduğu siyasal ve ekonomik sorunlarla daha iyi mücadele edebilmesini sağlayacak yeni bir kadro oluşturmasına imkân vermek amacıyla görevden çekildiklerini açıkladılar. Devletin resmi yayın organı Critica'da cuma günü yer alan bir haberde Devlet Başkanı Solis Palma'nm "savaş kabinesi" kurmaya hazırlandığı bildirildi. ABD 'nin uygulamaya koyduğu ekonomik yaptırımlar nedeniyle nakit sıkıntısı içinde bulunan bankalann, uluslararası fınans kurumlanndan yardım almak için girişimlerde bulundukları haber veriliyor. da bulundular. Sovyetler Birliği önceki gün, FKÖ'nün ikinci adamı Ebu Cihad'ın öldürülmesinden tsrail'i sorumlu tutarak bu ulkenin devlet terörü uygulamasını ağır bir dille kınadı. Birleşmiş Milletler'de bir konuşma yapan Sovyet Daimi Temsilcisi Alex ander Belogonov "Bu ola> Israil in dünva katnuoyuıtu ne kadar küçümsediginiı. digerbirörnegidir" dedi. Ttirkmen kınadı Türkiye'nin Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi Büyükelçi llter Türkmen, BM Güvenlik Konseyi'nde bir konuşma yaparak, FKÖ' nün ikinci adamı Ebu Cihad'ın Tunus'ta öldürülmesini kınadı. BMGüvenlikKonseyi'ninoturumunda Türkiye adına söz alan Büyükelçi tlter Türkmen, "Soylu Filistin davasının önde gelen lideri Halil El Vezir'in acımasızca ve kinle öldürülmesini büyuk üzüntü ile karşılıjoruz" dedi. LUBNAN Korkunç patlama: 54 ölü Trablusşam kentinde, sebze halinde patlayıcı yüklü bir aracın infilak etmesi sonucu en az 125 kişi de yaralandı. Bir polis görevlisi patlama için "gerçek bir katliam" dedi. BEYRUT (Ajanslar) Lub nan'ın Trablusşam kentinde, dun sabah patlayıcı yüklü bir aracın infilak etmesi sonucu ilk belirlemelere göre 54 kişı oldu 125 kişı yaralandı. Lübnan'ın başkent Beyruttan sonra ikinci büyük kenti olan Trablusşam'daki bir sebze halıne bırakılan bombalı otodaki patlama Türkiye saati ile dün sabah 09.45'te meydana geldi. Trablusşam'daki bir polis görevlisi çoğunlukla dar gelirlilerin oturduğu Tabanneh semtindeki patlama için "gerçek bir katliam" deyişini kullandı. Çok sayıda yaya ve satıcının "parçalara aynldığını" soyleyen polis görevlisi Trablusşam'da güvenliği sağlayan Suriye birliklerinin patlamanın meydana geldiği sebze pazarıru kordon altına aldıklarını bildirdi. Yaralılar ve cesetler ambulanslarla hastanelere taşınırken radyo istasyonları da blağan yayınlarını keserek kan anonsları yaptılar. Polis, morgun çoğu tamnmayacak halde parçalanmış ve yannuş cesetlerle dolu olduğunu söyledi. Patlamanın çevredeki birçok dükkân ve otomobilde ağır hasara yol açtığı bildiriliyor. Beyrut1 un 80 km. kuzeyindeki Trablusşam kentinde çoğunluğu Sünni Müslüman olan 850 bin kişi yaşıyor. Son üç ay içinde Beyrut ve Trablusşam'da 5 kişinin ölümü 15 kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan 4 küçuk patlama olduğu anımsatılıyor. Lübnan'da geçen yıl meydana gelen 16 bombalı araba saldınsında en az 57 kişi ölmîış 88 kişi yaralanmıştı. 150 kilogram dolayında maddenin infilak etmesiyle meydana gelen patlamanın 1985 yılından bu yana kentte en çok can kaybına yol açan patlama olduğu bilidiriliyor. Yunanlı gazeteciler SarçetakisH kızdırdı ATİNA (Cumhuriyet) Yunanistan Cumhurbaşkanı Hristos Sarçetakis'in Çin ziyareti sırasında kendisine refaket eden Yunan gazetecileriyle arasındaki anlaşmazlığın surdüğü bildirildi. Yunan basımnda çıkan haberlere gore Çin gezisi sırasında Sarçetakisduzenleyeceği basın toplantısında sorulann yazılı olarak verilmesini istedi. Gazeteciler bunu kabul etmediler. Sarçetakıs bunun üzerine sorulara tek tek cevap vermeyeceğini ve yanıtlarınm genel olacağını bildirdi. Gazeteciler de cumhurbaşkanını protesto etmek amacıyla basın toplantısına katıldılar ama hiçbir soru sormadılar ve yaklaşık 10 dakika karşıbkh bakışdktan sonra toplantı sona erdi. Bu duruma sinirlenen Sarçeta . kis Pekin'den Sian'a giderken gazetecileri uçağına almadı. Basın da başka bir uçakla gitmek zorunda kaldı. Çin'deki bu gelişmeler karşısında Yunan Gazeteciler Cemiyeti'nin Atina'da Devlet Bakanı Apostolos Kaklamanise Sarçetakis'i şikâyet ettiği haber veriliyor. Olay böylece bir skandal niteliğini aldı. Yunan gazeteleri de Sarçetakıs ile gazeteciler arasındaki ihtilafı manşet yaparak "Sarçetakis cezalandınyor". "Göriilmemiş olay... Cumhurbaşkanı gazetecileri uçaktan kovdn" gibi başlıklar kullandılar. 27.500 lira taksitle fınn. Hem de Auer. Şimdi Auer fırınlar on ay taksitle. Yedi ayn model, yedi ayrı Auer. 27.500 liradan başlayan taksitlerle... Bir Auer yetkili satıcısına uğrayın, bu fırsatı kaçırmayın. A | | E