18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
10 NİSAN 1988 HABERLF.R CUMHURİYET/9 'Kurtuluş Savaşı'nda halk elindekinin üçte birini devlete vermişti' Ozal: Halkuı fedakârlığı az bile FARUK BİLDİRİCt KAYSERİESKİŞEHİR Başbakan Turgul Özal, Kayseri ve Eskişehir'de yaptığı konuşmajarda bir memleketin kalkınması için o ulke vatandaşlannın fedakârlık yapması gerektiğini belirtti. Kayseri ANAP il kongresinde partili delegeler hayat pahalılığından yakındılar. özal, SHP Genel Başkanı Erdal lnönü'yü; Türkiye'yi, tngiltere'ye "jHrnal" etmekle suçladı. Kuveyt yolcu uçağındaki İngiliz yokulann kendisinin lran Başbakanı ile yaptığı tdefon görüşmesi üzerine serbest bırakıldığıru açıkladı. Başbakan Turgut özal, öze! bir uçakla dün sabah Ankara'dan Kayseri'ye geçti. Özal, Erkilet Havaalanı'nda, bir süre önce bu alana indirildiği haberleri yazılan "Air Canada" uçağı için "Bulamadınız degil mi?" diyerek kahkaha attı. Başbakanla birlikte gelen eşi Semra Özal'ı, Kayseri'de başkanı olduğu vakfın şubesinin bulunmasına karşın, "Paparyaiar" karşılamadı. Semra özal, karşüamayı kendisinin istemediğini belirtti. özal, kentte doğruca belediye çalışanlan için kurulan "BilSen" GUNLEREV KOPUGU AHMETTAN Thatcher'a jurnal: SHP Genel Başkam'mn Türkiye'yi îngiliz Başbakam'na jurnal ettiğini söyleyen özal, Kuveyt uçağındaki Îngiliz rehinelerin kurtarılmasını sağladığını öne sürdü. Kurtuluş Savaşt ve bugün: Kalkınmak için ' vatandaşların fedakârlık yapması gerektiğini belirten Özal, "Düşmanı denize döktüğümüzde Meclis, "Herkes sahip olduğunun üçte birini verecek" diye kanun çıkarmış. Bugün Türkiye insanından istenen fedakârlık bunun yanında bir hiçtir" dedi. adlı kooperatif arazisini ve buradaki inşaatları gezdi. Kayserililer tarafından 15 bin Oyesinden 4 bini çeşitli nedenlerle üyelikten aynldığı için çözülme halinde olan kooperatif mensuplarına "monü gezisi" olarak nitelendirilen bu gezi sırasında özal, yarundakilere dönerek, "Bir de yok efendim kooperatifler yanm kalınış diye raanset atıyorlar, görmeden yazıyorlar" dedi. Kayseri'de Atatürk Spor Salonu'nda yapılması programlanan toplantı iptal edilince Özal, kooperatiften sonra Mimar Sinan Anıtı'nın açılış törenine katıldı. özal, burada halka hitaben yaptığı konuşmada, Kayseri Belediye Başkam Husamettin Çetinbulul'u överek, konut konusunda yapılan çaüşmalann yanm kalmayacağını söyledi. Kayseri'ye büyükşehir statüsü ve hava kirliliğinin doğalgaz ile çözümlenmesi müjdesi veren özal, Kültür Park'tan aynlırken, orta yaşlı bir vatandaş otobusün içindeki Başbakana, "Zam baba9 zam" diyerek bağırdı ve ayru zamanda özal'ı alkışladı. Başbakanı dinleyen az sayıdaki Kayseriliden biri de Özal'a "Bedeisiz nimet olmaz, helal olsun sana" diye bağırınca, ANAP milletvekili Mustafa Şahin Başbakana, "Efendim, pahalılık önemli değil demek isüyor" yorumunda bulundu. Bir sinema salonunda yapılan ANAP Kayseri tl Kongresi'ne Semra Özal girmek istemeyince özal, "Zalen iki dakika konuşnp çıkacagım" dedi ve eşini isteksiz olmasına rağmen salona götürdü. Başbakan ve eşi salonda alkışlar la karşılamrken, Sernra özal için, "Türk kadınıoın temsikisi" anonsu yapıldı. Başbakan, bir saati aşkın süren konuşmasında, " 8 0 öncesi zihoiyetin partilerinİD, Mecliste köşeye stkıştıklannı" söyledi ve ANAP'ın Türkiye'nin orta direği olduğunu söyledi. Başbakan Turgut Özal, konuşmasının bir bölümünde SHP Genel Başkanı Erdal lnönü'yü şöyle suçladı: "Bakın, Türkiye'de tngiltere Başbakanı vardı. Geçen gün lngiltere Başbakanı'nın Türkiye'yi resmen iik ziyareti bu. Churchill gelmiş, ama bizi harbe sokmak için gebniş. Mc Millan gelmiş, ama bu ilk resmi ziyaret Türkiye'ye verdikleri önemi gösterir. Bazı siyasi muanzlanmız, lngiltere Başbakam'na bizi neredeyse jurnal ediyoıiar. 'lşler kötü, demokrasi yok' diyorlar. Yani şikâyet ediyoriar. Üzülüyorum. Yani çık programını söyle, onu söylemeyip başkasının yaptığı işleri şikâyet edeceksin. Bu bizim anlayışımıza sığmaz." Başbakanın bu sözlerini salondaki partililer coşkunca alkışlarken, tnönü için "TeUal, teUal" nitelemesini yaptılar. Özal, sözleri KongreleneDoğru\ SHP Tabanı Ç 0 R U M FÜSUN ÖZBİLGEN ÇORUM Sesini duyuramamış ama kendisini iyi geliştirmiş bir kentimiz Çorum. Fabrika binalanm geçerek geniş bir bulvar üzerinden duzenli bir kente girince şaşınyoruz. Üstelik, "Bo kentte anahtar teslimi fabrika kurabilen 5* kadar makine sanayii oldugunu" öğrenince daha da şaşınyoruz. özel sektöre ait fabrikalar bunlar. Devietin tek yatınmı çimento fabrikasıymış. Ondan da yakınıyorlar hava kirliliğine yol açtığı için. Bu arada kâğıt, karton fabrikasından, Türkiye'nin en büyük fermuar fabrikasına, yine bütün Türkiye'nin gereksinimini karşılayacak bir enjektör fabrikasına kadar, un fabrikalanndan kiremit tuğla fabrikalarına kadar pek çok yatınm var Çorum'da. bir zamanlar Dünya Bankası'nın uyguladığı " Ç a n k ı n Ç o r u m Kırsal Kalkınma Projesinin" sonuçlannı soruyoruz. Bu projenin artık tamamlandığını, büyük bir yatınm getirmediğini, ancak bir miktar verimlilik artışı sağladığını anlatıyorlar. Arayış sürüyor ğer partililerle il binasında konuşuyoruz. Önce son zamlarla ANAP'ın nasıl eridiği anlatılıyor. Ali Gündoğar şunu anlatıyor: "tki gün önce Bayat'taydun. 70 yaşında bir amca vardır şimdiye dek hiç sol partilere oy vermemiş. Bana dedi ki: 'Bu vatanı Yunan'dan lsmet tnönü kurtardı, bizi de özal'dan tek kurtaracak oğlu tnönü'dür. Bundan sonra başka kimseye oy vermem, denenmişi de denemeyeceğim. Demirel gitsin mezar taşlanna baksın, Inönü'ye vereceğiz' dedi" Bu söz uzerine Inönü'nün parti içi değerlendirmesine geçiyoruz. Çorumlu partililer lnönü hakkında Ege'de duymaya alıştığımız sözleri söylemiyorlar. Kimse fnönu'nün gitmesini istemiyor. Genel Başkanı "Namus timsali dürüst adam. vatandaş düriistlügünü begeniyor, Tiirki"Erdal tnönü hakkında hiçbir sorunumuz yok. Tek hatası Fikri Sağlar'la birlikte bulunması. Sağlar ve liim yürütme kurulu üyeterini istemiyoruz. Erdal Bey haric." Şu da bir başka göruş: "Biz, dertli bir kitle partisiyiz. ÖzeBikle 12 Eyliil'ün yarattıgj sorunlar dertler bitmiyor. Fikri Sağlar ne güzel konuşuyor zaman zaman bu dertleri dile getiriyordu. Ne yazık ki Sağlar'ı susturdular.." Avukat Sadık Eral, SHP'nin sorunları ile ilgili söyle bir özetleme yapıyor: "Türkiye gibi ülketerde sosyal demokrat partileri stepne yapariar. Sağ parriler iflas ettigi zaman sosyal demokral partiyi iktidara getirir bütün enkazı ona kaldırtırlar. Şimdi bizde de sağ iflas etti. Elimiz mecbur biz istemesek bile iktidara oolar bizi getirecekler. Sonra da enkazı kaldırdığımız zaman götürmeye çalışacaklar. Ama bizim sorunumuz işte iktidara geldiğimiz zaman nasıl ederiz de 30 sene iktidarda kalınz. Avnıpa'da sosyal demokrat parti olmak kola>. Türkije farklı. Biz demokrasiyi inşa etmek zorundayız. Orada böyle bir sorun yok. Türkiye'de demokrasiyi inşa etmek için kitle ile parti arasındaki devre kayışlannı çalıştırmalıyız. Dtvre kayışları dedigim motoru işletecek devreyi sağlayan kayışlar, yani demokratik kitle örgütlerinin oluştnrulması lazım.." Sorunlar kurultayda çözümlenecek ni şöyle sürdürdü: "Ama bakın, Îngiliz hanımdan cevabını almış. O ben sizin söylediklerinize inanmıyorum, söylediklerinize kaülmıyorum. Türkiye'de demokrasi vardır, biz Türkiye'yi destekledik, destekleyeceğiz. Bizim ekonomik programlarımız birbirine paraleldir. Türkiye ile tngiltere, Avnıpa'da en hıztı kalkınan iki ülkedir. Bakın, kalkınma bundan sonra hiçbir kesintiye ugraraadan devam edecek. Bu işin bdini kırdık. lngiltere Başbakanı geldiği esnada Kuveyt tayyarea hadisesi oldu. Uçakta 22 Îngiliz yolcu da varmış. Benden alakâdar olmamı istedi. 'Sizin şahsen Ortadoğu'da îran ve lrak üzerinde ağırlığınız var' dedi. Ben de açtım telefonu, lran Başbakanı ile gorüştiim. Îngiliz rehineleri aynı akşam Kuveyt'e götürdüler. Oradan da tngiltere'ye gönderdiler. trantüarla konuştum, tayyare bir muddel daha orada tutuldu yoksa bırakıyorlardı. Bakın, bir tarafın işine gelmiyordu, ama buna rağmen şehirler savaşını bir müddet durdurdular. Bir partinin genel başkanı çıktı, 'Füzeleri bitti de ondan durdurdular' dedi. Nerede füzderi bitmiş? Bakın, biz Irak'tan döndflkten sonra cayır cayır füze atmaya devam ediyoriar. Muhalefet partisi lideri olacaksın, illa bizi kötüleyeceksin, anlıyorum ama memleketi kötüleme. 3 gün durdurduk, kötü mü?" Özal, bir memleketin kalkınması için o ülke vatandaşlannın fedakârlık yapması gerektiğini belirterek, "Atalarımız düşmanı denize döktüklerindeMecliste Herkes sahip olduklarının üçte birini verecek' diye kanun çıkarmışlar. Bugün Türkiye'de insanlardan istenen fedakârlık, bu fedakârlığın yanında bir hiçtir" biçiminde konuştu. Başbakan, enflasyon konusunun, "agızlarda saloz" haline geldiğini belirterek, hayat pahalıhğı olduğunun doğru oldugunu, ama bu pahalılığın 1970'ler ve 1950'lerde meydana gelen hayat pahalılığından farklı oldugunu ifade etti. Dar gelirlinin enflasyon altında ezdirilmeyeceğini ve bütçe görüşmelerinden sonra mayıs ayında "Asgari Ücret Komisyonu'nun zamamndan önce toplanüya çagnlacagını söyleyen Özal, asgari ücrette haziran ayı başında "ciddi bir artış olacağını" ifade etti. Memur maaşlarında temmuz ayı başında enflasyon düşünülerek artış yapılacağını söyleyen Özal'a delegelerden, "Çiftçi neolacak?" biçiminde bağırmalar başladı. Daha sonra Eskişehir'e geçen özal, Anadolu Üniversitesi Egitim Fakültesi mezunu öğretmenlerin diploma törenine katıldı. Konuşmasında bilgisayarlı eğitim sistemine geçmenin yararlanndan söz eden özal, fedakârlık konusuna değinirken de özetle şöyle dedi: "Bizim insanımız hele şöyle geriye bakıp 1911'dcn 1920'lere kadar harp eden bir ülk.. O harbin sıkıntılannı çekmiş, o fedakârlığı yapmış bir neslin çocuklanyız. Onlann yaptığı fedakârlığın bugün, belki onda biri bile istenmiyor. Onlar çok daha ağır fedâkarlıklar yapmışlar. İnanıyonım ki gelecek nesillere müslakil hür bir Türkiye böyle kurulabilir." Özal, mezun oğretmenler için düzenlenen geceya katıldıktan sonra gece Ankara'ya döndü. Dışişleri dışarıya kayıyor ışişlerimiz 1 Mayıs'ı Balgat'ta kutlayacak. Bakanlığın, kent merkezinin 2.5 kilometre dışındaki yeni binasına taşınması bu tarihte tamamlanmış olacak. Hariciyenin Ankara haricine gönderilmesini bazı hariciyecilerimiz şöyle yorumluyor: " Başbakan nihayet Dışişleri'ni layık oldugu yere oturtmayı başardı." Bakanlığın tarihinde "Başbakana yakın obna" ölçütü önemli rol oynamış. öyle ki 1952 yılından beri bulunduğu şu andaki binasma sırf Başbakana yakınlık nedeniyle taşınılmış. Bakanlığın eski kurmaylannın belirttiğine göre, Dışişleri Bakanhğı o tarihe dek Ulus'taki Maliye Ba D kanlığı binasında idi. 1952 yılında Menderes, " Fatin, bana yakın olmalısın" demiş; Dışişleri Bakanı Fatin Rüştü Zorlu da bakanlığım Başbakanlığın bitişiğine taşıtmıştı. O gün bu gündür de Başbakanlık'la Dışişleri Bakanhğı aynı koridorlara açılan bitişik odalardan yönetiliyordu. Özal elbette şöyle demedi: Mesut, bana uzak olmalısın.. Ancak diplomasimizin artan trafiği, Hariciye'nin Ankara haricine yöneltilmesine neUcn oldu. (Artan dosya trafiğinden zdyade, artan arsa fiyatlan bu işte rol oynadı. Daha ucuz diye orada arsa kapatılıp bina yapıldı.) Yeni bina 18 katlı ve 480 odalı. Her iki kata bir kahve ocağı ilkesine göre örgütleniyor. 5 yıldan eski arşiv eski binada kalacak. özel iç güvenlik duzenlemesi isteyen NATO Dairesi gibi "hassas" bir iki daire dışında taşınma ay sonunda tamamlanacak. Eski binadaki Mesut Yılmaz'ın odasına Kaya Erdem taşmma hazırlığı içinde. Hariciyecilerimiz için "yeni semte alışmak zor" deniyor. Çunkü çevre gecekondularla çevrili. Bizce bu bir avantaj. Evliliklerin sağlığı bakımından yararı var. Akşamlan geç saatlere kadar çalışan bakanlık mensuplan artık köpekler saldıracak korkusuyla geceyarılarına kadar çalışamayacaklar. Aynca çevreden taze yumurta, yeni sağılmış koyun sutü, tandır ekmeği gibi doğaya donuk beslenme olanağı da var. Körük!.. Masa sahiHerinde beidiyorum... Br lokma almıyor, yolunu göziüyorum. Berber'tıraş'tan bıktı Hükümetin "başı", "başlarla Ugili" meslek erbabı ile dertte. Türkiye Berberler Federasyonu Başkanı Mehmet Gürol şöyle feryat ediyor: "Kazanamız az oldngu için yeterli beslenemiyornz." Bu feryadın anlamı açık: "Yeterli beslenemediğimiz için eiimizden bir kaza çıkacak... Koltuklarda otunırken dikkatli olun.. Çünkü beslenemeyen adamın önce ayaklan sonra elleri titrer." Bugün federasyonun genel kurulu var. Genel kurulda hükümetin, ekonomik politikayı "tıraş ile idare ettiği" ortaya konulacak: Binlerce berber adına konuştuğunu belirten Federasyon Başkanı Gürol, devam ediyor: "Hükümet serbest piya&a ekoDomisi diyor. Ama iş berberlere, kuaföıiere gelince ne serbestlik kalıyor ne piyasa ne ekonomi. Gelsin belediyenin narhı. Bütün Sayın Bakanlan genel kunıla davet eıtik. Her şeyi açıklayacagız. tlk dersi de belediye başkanlanna vereceğiz. Onlan karalisteyc aldık." Bakanlar bu laflar üzerine genel kurula katılacaklar mı bilmiyoruz? Ama canlannı ve kınalı saçlarını seven bazı belediye baş kanlarının oraya uğramayacakları kesin. Trabzon milletvekili Necmettin Karaduman demiş ki: "Hayat pahalılığını önleyemeyen hükumetler oy kaybına uğrar." Peki pahalıhğı körükleyen hükumete ne olur? Söyleyelim: Hiç!.. Aranıyorf Hürriyet gazetesinde büyük bir başlık: "Şoför Ercan adalet anyor." Ercan Bey kardeşim... Bulursan bize de haber ver!.. Torpil! Milli Eğitim Bakanı Hasan Celal Güzel, "Torpilsiz milli eğitim" için emir vermiş... Olur mu ya? O zaman eğitim "milli" olmaktan çıkar!.. Mezhep gnıplaşması Çorum'da 1980'de yaşanan olaylann etkisi ve mezhepçilik kışkırtmasının sonuçları bugun de hissediliyor. Kent içinde göç olgusu başlamış olaylardan sonra. Mahalleler daha önce düşünülmedik biçimde mezheplere göre gruplaşmış. Ancak bugün o olaylann yörede dolaşan bir ABD ajanının gezisinden sonra devlet içinde yuvalanmış bazı kişiler eliyle kışkırtıldığı açıkça biliniyor. Yine de AleviSünni aynmının önseçime yansıyan yüzü partilileri rahatsız ediyor. SHP içinde de aynı konuda yakınmalar bulunuyor. önseçimde liste başına gelenlerin genellikle Alevi kökenli yumaşlardan oluşması partilileri rahatsız etmiş. Ancak bu olay Alevi kökenlileri de rahatsız etmiş ki yine Alevi kesimden bir aday, "Kitle tabanını Alevi tabana mahkum etmeye çalışan bir hareket var ve biz bunu kırmaya çalışıyoruz. Bnnıın çözümu parti içi demokrasiden geçiyor, parti içi demokrasinin eksiksiz uygubnmasından geçiyor" şeklinde konuşuyor. İl Başkanı Salim Koçak, iiçe sekreteri Cemal Karataş, il yönetim kurulu üyelerinden "Hikmet Anne" diye çağırılan eski partili Hikmet Dogan, kadın komitesinden Nihat Varol, Nevruz Kdıç, milletvekili adaylarından avukat Sadık Eral, il yönetiminden Ali Gündo&ar ve di Çorumlu SHP'liler Genel Başkan olarak Erdal İnönü'den başkasım düşünmüyorlar. Genel Sekreter olarak ise Deniz Baykal'ı pek istemiyorlar. Daha doğrusu 'hizipçilik' kuşkusu içindeler. Genel merkez yönetiminin bugünkü durumundan da pek hoşnut Baykal istenmiyor değiller. Genel sekreterlik için herhangi bir ismi nel olarak Erdal bir de şaka ile sözlerini noktalıyor: "Biz iktidar olacağız, ama muhalefette altelaffuz edemiyorlar veya ternatifimiz yok. tyi muhalefet yapabilecek bir etmekten kaçımyorlar. parti yok ortalıkta.." ye'nin beğenilen tek insanı, çok fazla nutuk atamıyor. ama sözüne güvenüiyor, İnönü'den vazgeçmeyiz." diye tanımhyorlar. Çorumlu SHP'liler genel başkan olarak Erdal İnönü'den başkasım düşünmüyorlar. Genel sekreter olarak ise Deniz Baykal'ı pek istemiyorlar. Daha doğrusu "hizipçüik' kuşkusu içindeler. Genel merkez yönetiminin bugünku durumundan da hoşnut değiller. " O zaman bir gend sekreter ismi verin" denilince de herhangi bir ismi net olarak telaffuz edemiyorlar veya etmekten kaçınıyorlar. "Bo genel sekreterin milletvekili olması şart degil" derken Çorum'dan önseçimde adaylığı yitirmiş Cahit Angın'ın yani eski genel sekreterin akıldan geçtiği anlaşılıyor. Kimisi "Gürkan da kamuoyu tarafından benimsenmişti.." yanıtını getiriyor. Genel bir arayış oldugu belli, ama örgütün kesin bir çözümü yok bu ilde. Galiba bu ilin delegasyonu da sorunu "kurnltay"da çözümleyecek... Şinasi Nahit Berker Uç Bakan'ın "en"leri 3 bakana (Kahveci, Titiz, Güzel) 3 soru (en sevdiğiniz şarkıcı, film ve özdeyiş) ve yanıtı: Adnan Kahveci: Sezen AksuNilüfer. Seçmek zor. r "tltifat en büyük rüşveltir." Tınaz Titiz: Nesrin SipahiFreddie Mercury. Batı Yakası'nın HikâyesiOn Emir. "Çağlayan ne kadar büyük olursa olsun, herkes kabı kadar su içer." Hasan Celal Güzel: Müzeyyen SenarNat King Cole Altın GölŞerburg Şemsiyeleri. "Göründügün gibi ol, oldugun gibi göriin." "Sağlar'ı susturdular" Sonra söz partinin merkez yöneticilerine geliyor. O zaman il yöneticileri şikâyete başlıyorlar. Merkez yürütme kurulunun yetersiz İcişilerden oluştuğunu anlatıyorlar. tlçe kongrelerinin yapılmasının ertelenmesi ve yapılması hakkında birbirine zıt, aynı imzaları taşıyan üç gün ara ile gönderilmiş iki ayrı genelgeyi gösteriyorlar. Parti merkez yöneticileri hakkında Çorum'da il yönetimi üyelerinin birbirinden farklı görüşleri, konuşmalar ilerledikçe daha belirginleşiyor. Şu bir görüş: TRT'de yeni parola TRT'de de göze girmenin yöntemleri öteki devlet dairelerinden fazla farklı değil: Yöneticinin gittiği yoldan gideceksin {ya da öyle gorüneceksin). Bu nedenle yeni genel mudür Cem Duna'mn tespihsiz ve bıyıksız oldugunu (dolayısı ile tespihten bıyıktan fazla hoşlanmadığını) düşünen ve tenis oynadığını duyan kimi TRT zevatı yeni parolayı buldu: "Tespihler cebe, bıyıklar usturuya, rakeller dışanya." Neden Diners Club Oyesl Diners Club kredi kartı, Dünya'nın ve Türkiye'nin ilk ve en seçkin kredi kartıdır. Dünya da 40. ülkemizde 20 yıllık deneyime sahiptir. Diners Club, kart sahibi seçiminde özen gösterir. Sosyal statüleri, kişilikleri ve ilişkileriyle özel kişiler bu karta sahip olabilirler. Diners Club, kart sahiplerinden bir banka hesabı açtırmalarını istemez. Onlann saygın kişiliklerine kredi verir. Diners Club kredi kartı,Türkiye'nin ve Kıbrısırı en seçkin kuruluşlarında geçerlidir. ttbers Oub Nedk? Diners Club, bir kredi kartı kuruluşudur. Üyeleri Diners Club *"~ kredi kartını taşırlar. Para yerine geçen Diners Club kredi kartı, günümüzün en modern en pratik ödeme aracıdır. Ünlü mağazalardan, otel, motel ve restaurant'lara, tatil köylerinden seyahat acentelerine, oto kiralama kuruluşlarına kadar 60 değişik sektörde, toplam 6000 işyerinde geçerlidir. TURKIYEDE 22000 SECKIN KIŞI 2a KunduşYAnda DinersGuba Hoşgektiniz Sız de Diners Club'a uye olmak ıstıyorsanız sıze ayrılmış ozel telefondan bızı araym veya yazıtı olarak başvurun. Telefon (1) 174 8361 Setur Dıners Club Kredi Kartı ve Turızm işletmelen A Ş Büyükdere Caddesı. Nılufer Han Kat 3 Mecıdiyekoy 803^0 Istanbul Diners Club
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle