Katalog

CUMHURİYET/6 HABERLER / MART 1988 7 yılda gelen îşkence davası i Adli Tıp Kurumu 3. îhtisas ğldamla yargılanan TİKKO sanığı iKurulu'nun raporunda Hasan I Hasan Bayrak, kendisini işkenceyle ^U Bayrak'ın başındaki rahatsızlığın ^ # felçli bıraktığını öne sürerek iki Vdüşme sonucu meydana gelmesinin yfpolis hakkında 7 yıl uğraşarak mümkün olmadığı belirtiliyor. dava açtırdı. Sandalcı ve Zarakol yargılandı Istanbul Haber Servisi însan Hakları Derneği Istanbul Şube Başkanı Emin Ga'.ip Sandalcı ve dernek 2. başkanı Ragıp Zarakol'un, "Genel af ve idam cezalarının kaldırdması istemiyle imza toplayarak Dernekler Yasası 'na aykırı davrandtklan" savıyla yargılanmalarına devam edildi. Fatih 3. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki dunkti duruşma, mahkeme savasmın esas hakkmdaki görüşünü bildirmesi için ileri bir tarihe bıraküdı. (Foloğraf: Ali Tevfık Berber) SÜLEYMAN SARILAR htanbul Askeri Mahkemesı'nde yedi yıldır süren TİKKO3 davasında idam istemiyle yargılanan Hasan Bayrak, yedi yıl uğraşarak, kendisini işkenceyle felçli bıraktığını öne sürdüğü polisler hakkında dava açtırdı. 1981 yılında gözaltına alındıktan sonra beyin felci geçıren ve ameliyatla yaşama döndürülen Hasan Bayrak, hafızasını kaybettiğini belirterek, kendisine işkence yapan polisler hakkında yedi yıldır suç duyurusunda bulunuyordu. Hasan BayTak, 17.5.1981 tarihinde Karaköy otobus durağında yasa dışı örgüt üyesi olduğu savıyla yakalanarak gözaltına alındı. Polis tutanaklanna göre, üzerinde yapılan aramada bir saat sonra aynı yerde ran Evren, Torumtayh kabul etti ANKARA (A A ) Cumhurbaşkam Kenan Evren, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necip Torumtay'ı saat 17.00'de Çankaya Köşku'nde kabul etti. Cumhurbaşkanlığı Basm ve Halkla tlişkiler Müşavirliği'nden verilen bilgiye göre, Cumhurbaşkam Kenan Evren, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Torumtay ile haftahk göriişmesini yaptı. Genelkurmay Başkanı Orgeneral Torumtay, kabul sırasında, bir süre önce Mısır'a yaptığı resmi ziyaret konusunda Cumhurbaşkam Kenan Evren 'e bilgi sundu. devusu olduğunu belirten bir yazı tle geçirildi. Hasan Bayrak, Gayrettepe Siyasi Şube Mudürlüğü'ne göturuldükten bir saat sonra, randevu yerine getirildi. Polis tutanaklarına göre Hasan Bayrak, randevu yerine getirilip serbest bırakıidığında, buluşacuğı kişiyi yakalatmamak için kaçmaya başladı ve ayağı kaldınma takılıp düştü. Polis yeniden yakaladığa Hasan Bayrak'ı Gümuşsuyu Asker Hastanesi'ne gönderdi. Buradan Çapa Tıp Fakültesi'ne sevk edilen Hasan Bayrak, daha sonra beyin felci tanısıyla Haydarpaşa Hastanesi'ne yatınldı. Buradaki beyin ameliyatıyla yasama döndürülen Hasan Bayrak'ta kısmi hafıza kaybı ve felç meydana geldi. Hasan Bayrak, hastaneden taburcu edildikten sonra siyasi polis tarafmdan sorguya çekildi. 09.11.1981 tarihli polis ifadesini imzalamayan Hasan Bayrak, daha sonra Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi'nce tutuklandı ve TtKKO davası sanıklan arasına katıldı. Resmi tutunaklara göre Hasan Bayrak, kaçarken düşmüş ve başını çarpması sonucu beyin felci geçirmişti. Ancak Hasan Bayrak, 12.12.1981 tarihli ilk dilekçesinde, kendisine işkence yapıldığını, başına vurulan sopayla öldürülmek istendiğini öne sürerek polısler hakkında suç duyurusunda bulundu. Hasan Bayrak, bu suç duyurusundan sonra hiçbir işlem yapılmaması nedeniyle 29.10.1982 tarihinde Istanbul Sıkıyönetim Komutanlığı'na yeniden suç duyurusunda bulunarak kendisine işkence yapanlar hakkında cava açılmasını istedi. Milli Güven'ik Konseyi'ne de dilekçeyle başvuran Hasan Bayrak, kendisini sakat bırakanlar hakkında neden soruşturma yapılmadığını so ruyordu. Sonuçsuz dilekçeler Hasan Bayrak'ın defalarca yazdığı suç duyurusu dilekçelerinden bir sonuç çıkmaması üzerine avukatı Minriban Kırdök ile babası da polisler hakkında dava açılmasını isteyen sikâyetlerde bulundular. Sanık ve avukatı Çapa Tıp Fakültesi'nin 15.6.1981, 2.6.1981 ve 17.5.1981 tarihli raporlanna dayanarak, sorumlular hakkında işlem yapıımasmı istiyorlardı. Raporlarda samğın, el ve ayaklarında ekimozlar bulundugu, başında kunt travma sonucu sarsıntı olduğu belirtiliyordu. Sanık ve avukalımn birbirine eklenen sayısu dilekçeleri sonucunda tstanbul Sıkıyönetim Komutanlığı Askeri Savcılığı nihayet 1985 yılında' harekete gecti ve savcı Erdogan Savaşeri hazırlık soruştunnasına başladı. Askeri Savcı Erdoğan Savaşeri, 6.8.1985 tarihinde Hasan Bayrak'ın ifadesini aldı. Hasan Bayrak ifadesinde kendisine işkence yapıldığına dair Mehmet Dal, Memik Horoz, gibi aynı dtfnemde gözakında bulunan kısileri tanık olarak gösterdi. Savcı Erdoğan Savaşeri, hazırlık soruşturmasını tamamlayarak, 15.11.1985 tarihinde işkence iddiasıyla ilgili olarak "kovıişturmaya yer olmadığı" karan verdi. Savaşeri, kararında 1. Ordu Komutanhğı'nın 25.7.1985 tarihli soruşturma emri ile açılan hazırlık soruşturması sonucunda, "Sanığın. aynı davada yargılanan arkadaşlannın empozeleri sonucu işkence iddialanna başvurdııpt anbşdmışur" gerekçesiyle işkence ıddialarının hukuksal dayanaktan yoksun bulunduğunu belirtti. Erdoğan Savaşeri'nin kovuşturmaya yer olmadığı karanna sanık ve avukatı Mihriban Kırdök itiraz ettiler. Avukat Mihriban Kırdök, 28.1.1986 tarihli itiraz dilekçesinde, müvekkilinin gözaltına aJınmasmdan sonra beyin kanaması geçirdiğini, ameliyit sonucu yasama döndürüldüğunu, savcı nın polis tutanaklan na dayanarak, tanıklan bile dinkmeden 1985/166 nolu kovuşturmaya yer obnadığı karannı verdiğini anlattı. Avukat, bu karann "kanıtlan karartmaya yonelik bir çaba" olduğunu öne sürerek, eksik soruşturma sonucu verilen karann kaldırılmasını istedi. Avukatın bu dilekçesi üzerine Sıkıyönetim Askeri Savcısı Mubteşem Savaşan, tstanbul Barosu'na suç duyurusunda bulunarak, Mihriban Kırdök'ün "savcılığı, deliUeri karartan bir makam gibi göslerdigi" gerekçesiyle yasal işlem yapılmasını istedi. Ancak baro, avukat hakkında herhangi bir işlem yapmadı. İstanbul'dan Piyarbakır'a Avukatın ıtırazmı inceleyen Istanbul Sıkıyönetim Komutanlığı 1. Nolu Askeri Mahkemesi, dosyayı "görevsizlik"le Askeri Vargıtay'a gönderdi. Askeri Yargıtay, bu sırada İstanbul'dan sıkıyönetimin kaldırılması nedeniyle dosyayı Diyarbakır Sıkıyönetim Komutanhğı'na gönderdi. Diyarbakır Sıkıyönetim Komutanlığı Savcılığı, Hasan Bayrak hakkında Adli Tıp Kurumu Başkanlığı'ndan rapor istedi. Adli Tıp Kurumu Başkanlığı, 15.12.1986 tarih ve 9596 sayılı raporunda, samğın ilk hastaneye gelişinden taburcu oluşuna kadar geçen sürede duzenJenen tüm doktor raporlannı incelediğini belirterek, şu göruşlere yer verdi: • Hastanın başında meydana gelen subtural hematomun, basa vaki direkt Iravma sonucu meydana geldigi, • Koşarken duşme sonucu meydana gelmesJnin murakün olmadıgı, • Yiiksekten tepe ustü bırakıltp diişerek meydana geldiginin übbi delillerinin bulunaraavacagı, • Anzasnın havatını tehlikeye maruz bıraklıgı ovbirligi)le mütalaa olunur. Adti Tıp Kurumu Başkanlığı 3. Ihtisas Kurulu'nun bu raporu üzerine, Diyarbakır I Nolu Sıkıyönetim Askeri Mahkemesi, Istanbul Sıkıyönetim Asken Savcısı Erdoğan Savaşeri'nin "kovuşturmaya yer olmadığı karan"nı kaldırdı ve Hasan Bayrak'ı sorgulayan polisler hakkında dava açılmasını kararlaştırdı. Mahkeme, tstanbul Emniyet Müdürlüğü'nden Hasan Bayrak'ı sorgulayan polislerin adlannı sordu. tstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Mehmet Agar imzab yazıda, Hasan Bayrak 'ın komise muavini Atamaa Taşdemir ve polis memuru Nevzat Başoglu tarafmdan sorgulandığının belirtilmesi üzerine Diyarbakır Sıkıyönetim Komutanlığı, sanıklar hakkında dava açıiması için dosyayı tstanbul SavcılığTna gönderdi. TeleUış'a siyah çelenk USendika Serviii Demokratik Kadın Dernekleri üyesi bir grup kadın dün Teletaş'a siyah çelenk koydular, Derneğin kurucu üyelerinden Ayşe Gücükçavuş'un, kadın işçilerin sonınlanna ilişkin Elele dergisinde çıkan bir yazısı nedeni ile işten çıkanlması DKD'li kadınlar tarafmdan protesto edildi. "Keyfi işten çıkarmalara son " sloganı aıan kadınlarm siyah çelengi kapıya asmalarından sonra, çelengin fabrika bekçisi tarafmdan hemen kapıdan indirildiği bildirildi. Herhangi bir olaya neden olmadan fabrika önünden ayrılan DKD'li kadınlar sadece işyeri sorunlarından söz eden, işyerinin adının dahi verilmediği bir röportaj nedeni ile arkadaşlannın işinden olmasını protesto yanında, iş yasalarındaki kadınlar aleyhine hükümler ve sorunlar üzerinde durdular. özellikle hamilelik nedeni ile kadınlarm işten çıkanlmasını eleştirdiler. 'Buhınması gereken irtifanın çok akındaydı9 Haber Merfcezi tstanbul Ercan seferini yaparken KKTC'nin Beşparmak dağlanna çarparak düşen ve İS kişinin ölümü ile sonuçlanan Talia uçağı kazasıyla ilgili soruşturma sürdürülüyor. Kıbrıs'taki soruşturma, uçak ve hava trafik kontrol kulesi arasındaki konuşma bantlarımn dinlenmesıyle sona erdi. Karakutular incelenmek üzere lstanbul'a geıirildi. Kaza Soruşturma Komisyonu Başkanı Sivil Havacıhk Genel Müduru Ismtt Eriistun, Ercan Havaalanı'ndaki hava seyrüsefer yardımcı aygıtlannın sağlıklı biçimde çalıştığının anlaşıldığını söyledi. Erüstün bu k o nuda şunları söyledi: "Uçak, bulunması gereken irtifa•10 çok allında seyrediyordu. Pilot kule ile son temasmda meydana 24 mil uzaklıkta ve 6 bin feet ytikseklikteymiş. Pilot, 'görerek inmek' istentiş. Ancak pilotun bu şartlarda, pisti gormesi mumkıuı degil. Kaza sırasında bulundugu noktada tepenin zirvesi bulullarla ortulu idi. Uçak, muhlemeletı birden bulut alanda kalmış. Karşısına tepe çıkınca da, kendini kurtannaya çahşmış. Ancilc 3 bin feetlik bir irtifada bulunmşsı nedeniyle lepeje çarpmaklan turlülamanuş." AA'nın haberine göre ise uçakla Ercan Havaalanı Kontrol Kulesi arasında geçen sonfconuşmaJarşöyle: 24 mil mesafede, 6 bin feetteyim. Tamam. Direkt valdaşmak ve görerek inmek istiyorom. Tamam, 10 mil mesafede pisti görünce rapor veriniz. Tamam, 10 mflde pisti görünce rapor verecegim. Bu görüşmelerden sonra, beklenmesine rağmen uçaktan başka hiçbir rapor alınamadığı ve ses çıkmadığı belirtildi. Kazada ölen 6 Türk'ün cenazesi bugün uçakla lstanbul'a getirilecek. Talia Havayoüan'ndan yapılan açıklamada, cenazelerin Ercan Havaalara'ndan bugün saat 15.00'te havalanacak olan Türk Havayollan uçağıyla Atatürk Havaalanı'na getirilecegi bildirildi. Talia uçağı soruşturması lakdirnameli işsiz 1984 yılmın 15 ağustosu saut 21.50. PKK militanları Eruh'u basmış, bombalar pathyordu. Ziraat Bankası'nın Eruh şubesinin "odacıbekçi"si Mehmet Tunç PKK'nın tüm tehdit ve ısrarlanna karşın bankasının kapısını açmıyordu. PKK militanları gitdğinde sabah olmuştu. Mehmet kendini bankadan dışan atn, şok geçirdi, tedavi oldu, takdirname aldı. Ancak atandığı şubeye tedavi nedeniyle geç gidince işinden oldu. Şimdi Mehmet tedaviparası ailesi tarafmdan ödenmiş takdirnameii bir işsiz. CELAL BAŞLANGIÇ SttRT Tum Eruh u>uyordu. PKK militanları dört bir yanı sarmıştı. 1984'ün 15 ağustosunda, saatler 21.50'yi götterirken silahJar ve bombalar patlamaya başladı. PKK, kurduğu "askeri orgütlerini iç ve dış kamuoyuna duyurmak için kendi açılanndan musait ve uygun olarak değerlendirdikleri" Şemdinli'nin yanı sıra Eruh'u da basmıştı. Böylece HRK'nın (Kürdistan Kurtuluş Birliği) kuruluşu cümle âleme ilan ediliyordu. Ziraat Bankası Eruh Şubesi'nin 'Odacıbekçi'si Mehmet Tunç işte o anda banka binasının ıçindeydi. Silah seslerini duyunca kapılan kilitleyip ışıklan söndurdü. Surunerek banka kasasının arkasına gecti. Yanında taş atacak bir sapanı bile yoktu. Kendini guvencede hissetmedi ve sürüne sunıne bodrum katına indi. Kısa bir süre sonra PKK militanları bankanın kapısına dayandılar. "Odaabekçi" Mehmet'i çağınyorlardı. "Bekçi," diyorlardı. "gel buraya, kapıyı aç... Vbksa kapıyı kınp, seni de öldüreceğiz". Mehmet hiç ses çıkarmıyordu. Bodrum katına sinmiş, öyledu PKK baskınına karşı bankasını korumuştu J iye Cumhuriyeti Ziraat Bankası MÜOORLOâÛ Aykut, OSTİMi gezdi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı îmren Aykut, esnaf ve sanatkârlan, hem kendi BağKur, hem de yanlannda çalıştırdıkları işçilerin SSK primlerini zamamnda ödemeye çağırdı. Aykut, dün Oğleden sonra Ortadoğu Sanayi ve Ticaret Merkezi'ni (OSTÎMJ ziyaret etti. OSTtM Genel Başkanı Turan Çiğdem, Bakan lmren Aykut'a 20 yıl garantili elektrikli semaver armağan etti ve OSTÎM'in çalışmalan ile ilgili bilgi verdi. Temmuzda Samsunh uçak SAMSUN (Cumhuriyet) Ulaştırma Bakanı Ekrem Pakdemirli, temmuz aymdan itibaren Samsun Havaalanı'nda, Türk Hava Kurumu'nun 2530 kişilik uçaklan ile seferlere başlanacağım söyledi. Bir yakınmm düğününe katılmak için özel bir uçakla Samsun'a geten Pakdemirli, bakanlığma ait çeşîffî birimlerde incelemelerde bulundu. "BAŞABIURIMIZIM DEVAMIHI" Mehmet Tunç'a. Ziraat Bankası Gene! Muduru Kemal Akkaya ve yardımcısı Seydı Ûzcan ırruası ile gönderilen takdırnamede. başan göslerilen konu bölumuncfe '15 8 1984 tarıhınde Eruh ılçesınde meydana gelen olaylar sırasmda anarşistfenn bankayı soyma ıstefcJerine karşın aılenızı ve kendınızı tehlıkeye atarak bankamıan bir zarara ujramasmın önlediğınizi ıçın başannızdar dolayı takdırname ile ödüllendinlmenız uygun görülmüş ve durum sıcılımze ışienmiştır Başarılarınızın devamını rjıleriz" denilıyor. myordu. Dışanda patlayan silahların ve bombalann, insan bağınşlanmn kulağma ulaşan çınlamalan altında üç saat kaldı bodrum katında Mehmet Tunç; ha şimdi kapıyı kırdılar, ha birazdan içeri girecekler korkusuyla... kışla karşılaşınca bir daha önünden bile geçmemişti. Atandığı Beşiri Şubesi'nden bir haber geldi tam dört ay sonra Mehmet'e... Genel Mudürluk takdirname göndermişti... Mehmet önce bu takdirnameyi çıkardı. Biraz yıpranmış, elden ele gezmiş bir dipioma görunümundeydi. "Başan gosterilen konu" bolümünde şöyle yazıyordu: 15.8.1984 tarihinde Eruh ilçesindc meydana gelen ola>lar sırasında anarşistlerin bankayı soyma isteklerine karşı ailenizi ve kendinin tehlıkeye atarak bankamızın bir zarara ugramasını onlediginiz için... Basannızdan dolayı takdirname ile ödullendirilmeniz uygun görulmuş ve durum skilinize islenmiştir. Memnunijvtimizi bildirir. Bu konudaki başanlannızın devamını dileriz. tmza: Kemal Akkaya, Genel Mudür... Mehmet'in gözleı ı doluyordu burada. Çünkü bu takdirnameyi alırken, kendisine "yol parası" olarak verdikleri elli bin lirayı da geri istemişlerdi. Sözun burasında Mehmet Diyarbakır Deviet Hastanesi Psıkiyatri Klinıği'nin verdiğı raporlan çıkar Bozulan denge Teröristler, Ziraat Bankası Eruh Şubesi'ne girmeden gitüler. Daha çok askeri karakollan tercih etmişlerdi. Sabaha doğru Mehmet Tunç, bodrum katından çıktı. Bankanın ana kapısında bombalı bir pankart asılmijtı. Altından geçip attı kendini sokağa. Ancak bir gün önce bankaya giren Mehmet ile bir gün sonra bankadan çıkan Mehmet arasında küçuk bir fark vardı: Ruhsal dengesini yitirmişti... Artık içerlere sığamıyordu Mehmet Tunç. Intiharı düşünüyor, yanına kimseyi yaklaştırmıyor, safa sola saldırıyordu. Başka bir şubeye tayini çıkmıştı, ama ne iş vardı gözunde ne de başka bir şey. Evden dışan çıkmıyordu.. Aylardır odasına kapanmıştı. Bir kez atandığı şubeye uğramış, "burası dingonun ahın mı" gibisinden bir çı Sosyulist Parti'den savunma ANKARA (AA) Sosyalist Parti Genel Başkanı Ferit tlsever, Anayasa Mahkemesi'nde partilerin kapatılması istemiyle açılan davayla ilgili ön savunmalanm, 8 martta vereceklerini söyledi. tlsever, Ankara'da 25 avukatın bir araya gelerek, savunma üzerinde çalıştığını açıkladı. llsever, Istanbul il merkezinde 2 mart çarşamba günü geniş kapsamlı bir "hukuk toplantısı" düzenleyeceklerini, bu toplantıdan sonra son şeklini alacak ön savunmayı, 8 mart salı günü Anayasa Mahkemesi'ne vereceklerini kaydetti. dı cebinden. Raporlarda "Paransid bozukluk" ön tanısı ile hastaneye yatınldığı, "fobikreaksİTOn"tanısı ile taburcu edildiği ve tedavisinin sürdüğü yazıvordu. Raporların üzerine de bir dılekçe koydu Mehmet Tunç, Ziraat Bankası Genel Mudürlüğü'ne yazıp da }anıt alamadığı bir diJekce: "Genel Mudürlügunuze baglı Siirt'in Eruh Şubesi'nde gece bekçisi olarak görev yapmakta iken bilindigi üzere teröristlerin Eruh ilçesini basmalan üzerine ben bankada idim. Bankanın korunması için de bütun gayreUerimi goslerdim. Ancak teröristlerin vaki ejlemleri karşısında bende bırakmış olduğu şok üzerine ben kendimi daha sonra bu şokun altından kurIsramadığımdan dolayı Beşiri'yc vaki olan naklim üzerine geç ise baslama durumum doğdu. Aslında geç baslamadurumumbenimistek ve arzumdan dogmamıştır. Ekteki raporlanm tetkik edildiginde benim o olay sebebi il; şok altında kalmış butundugum ve kendimi kajbetligim ortaya çıkar. Daha sonra vstınldıgım hastane raporlanm bunu açıkça kanıtlaraaktadır. Bu bakımdan iradem dısında bir durum meydana gelmiştir. Şu anda şifa bulmuş durumdayım. Yeniden ise doomek istiyorum. Magduriyetimin önlenmesini ve bankanıza karşı olan sadakallanm nazara alınarak yeniden işe alınmamın saglanmasını arz ve talep ederim." Beşer yıl isteniyor İstanbul Savcı Yardımcısı Enver ÖzdemJr, halen Istanbul Emniyet Müdürlüğu, Güvenlik Şubesi'nde görcvlı Nevzat Başoglu'nun ifadesini aldı. Sanık polis memuru ifadesinde, 1981 yılındakı cutanakları yineleyerek, samğın kaçarken düştüğünü öne sürdu ve işkence iddialannı reddetti. öteki sanık Ataman Taşdemir, Yozgat'ta talimatla alınan ifadesinde olayı anımsamadığım ve suçlamayı reddettiğini söyledi. Sava Enver özdemir, soruşturmayı tamamlayarak, 31.12.1987 tarihli iddianamesiyle polis memuru Nevzat Başoğlu ile Yozgat Emniyet Müdürlüğü'nde görevli komiser Ataman Taşdemir hakkında. "işktnce yapmak" suçundan dava açtı. tddianamede sanıklann TCY'nin 456/2, 243 ve 227/2. maddeleri uyannca beşer yıl hapisle cezalandırılmalan isteniyor. TtKKO3 davasında halen tutuklu olarak yargılanan ve idamı istenen Hasan Bayrak, felçli olduğundan savunmasıru orurarak yapıyor. Hasan Bayrak'ın yedi yıl uğraşarak, haklarında dava açtırdığı polislenn yargılanmasına önümüzdeki günlerde başlanacak. GAP'a tepki LONDRA (A A) Kısıtlı su kaynakları nedeniyle Ortadoğu 'da bu asrırt sonunda büyük karışıklığa yol açacağı öne sürüldü. Financial Times gazetesi, (GAP) projesinin bölgedeki ülkelerde şiddetli su sıkıntısına neden olacağı iddialarıntn İVashington 'daki Uluslararast Stratejik Araştırmalar Merkezi'nce hazırlanan "Ortadoğu'daki su kaynaklarma ilişkin Amerikan politikası" adlı bir araştırmada yer aldığını bildirdi. Araştırma raporunda, Türk Hükümetinin (GAP) projesinin hazırlanması sırasında Fırat ve Dicle akarsularından yararlanan Suriye ve Irak'la danışmalarda bulunmaması eleştirildi. Mehmet'in bu dilekçesine yanıt gelmedı. Daha doğrusu, bir yanıt geldi, o da işten çıkartıidığını bildiriyordu. Eruh ilçesi basıldığında Mehmet'in iki çocuğu vardı. Şu anda altı ve dört yaşında olanlara bir yenisi daha eklendi. Mehmet Tunç, tedavisi ilerledikçe birdenbire ayrırnına vardı ki evli, üç çocuklu bir işsizdir. Üstüne üstlük tum tedavi maşraflarınj da ailesi ödemektedir. PKK'mn Eruh baskınmda Mehmet Tunç önce akli dengesini, ardından da işini yitirmıştır. Acaba, teror nedeniyle öleniere ya da mezradan köye göçenlere FakFukFon'dan vardım yaptıran Olağanüstu Hal Bölge Valiliği, terör yüzünden akli dengesini yitirenlere ilgi göstermez mi? Tıpta uzmanlık sınavı ANKARA (AA) Tıpta uzmanlık sınavt için başvurular dün başladı. Başvurular, 11 mart tarihinde sona erecek. 1988 tıpta uzmanlık sınavı, 910 nisan tarihlerinde yapılacak. Yaklaşık 8 bin adayın katılmasının beklendiği sınav sonunda ilgili hastanelere 883 kişi alınacak. Sınavlara tıp fakültesi mezunlarmm yanı sıra veteriner ve eczacılık fakülteleri ile fen fakültesi ve dengi fakültelerin biyoloji ve kimya bölümü mezunları da başvurabiliyor. Ç ISIYERNEOİR? unkü M O 1200lerde Guieybatı Anaoolu da hukum suren kral Arzowa da YERDEN ISlTMA SlSTEMI'n. kullanıyordu ISIVEP merkezı ısıtma unıte Haç toplama kampanynsı İSTANBUL (AA) Beyoğlu Betediyesi'nin yapacağı "sağlık taraması"nda dağıtılmak üzere, ilaç toplama kampanyası başlatıldı. Beyoğlu Belediyesi'nce yapılan yazılı açıklamada, kampanyanm, tüm mahalle muhtarlarma, okullara ve ilgili yerlere birer yazı ile bildirildiği, ayrıca bastırılan broşürlerde halkın evlerde bulunan ilaçları kampanyaya teslim etmelerinin istendiği belirtildi. Belediye Başkanı Jlaluk öztürk Atalay, konuyla ilgili olarak şöyle dedi: "Hepimizin evinde muhtelif zamanlarda alınmış çok çeşitli ilaçlar bulunuyor. Bunları toplayarak esaslı bir tasniften geçirdikten sonra, yapacağımız sağlık taraması sırasında yine halkımıza dağıtacağız Amacımız, ilçe halkınm yaşamını salhklı sürdürmesidir." sınden (kazan) elde edıfen 50 60X dekısıcaksuyun Isıtıcı Ozel Borular vasıtası tle doşeme a/d na module edtlerek yaşanılan ortamın tamamını aynı anda veaynı yoğunlukta ısılan yapılarakışorlasında Bahar Hauası getııen YERDEN ISITMA SISTEMI dır TURKALMAN IŞBIRUĞI ve TEKNIĞhle.lSIYER YERDEN ISITMA SISTEMI tum Avrupa'aa olduğu gıb1 ulkemızdekı yapılara da guvenle tatbık edılıyor ISIYER'inÖZEUİKLERİve DİGER ISITMA SİSTEMLERİ'ne ÜSTÜNLÜKLERİ KElfRDIR? • Isıtna Sıslemlerı ıçınde İnsan Anatamısıne en uygun olanıdn • Çok kısa surede ve kolayca monie edıldığınden malzeme çılıkvezamandariasirrufsağlar • Işlelmede \ 3C a «ran enerjı tasarrufu sağlaı KRAL ARZOVVA'MN DA KIŞLARI BAHARMIŞ Alı Kavran (solda). Paşa Demifci ile. Demirci yakalandıktan sonra "Yavuz Kamışçı'yı ben öldürdüm" dedi. Bir Varmış, Bir Yokmuş... 'Ben îşkence görürken eşimve çocuklarım seyrediyordu' Jandarmadan işkence iddiası Cinayeti üstlendi îstanbu! Emniyet Müdürlüğu Cinayet Masası dedektiflerinin 4 günlük bir takibi sonucu Fatih'te Lunapark Gazinosu'nun ><akınlarında bir taksi içinde yakalanan Paşa Dernirci, olayın gelişimini şöyle anlaltı: **O adam o gece bizi öldıinneye gelmişti. Yazıhanede olurujorduk birden bire girdi içeri. Küfur ederek yünidu uzerimize. tkaz ettik onu, dışan çıkardık. Ama dinlemedi bizi, yiYavuz Kamışçı'nın 23 şubat gece ne içeri girdi. vine kufur elmeve başsi öidürülmesi olayı Kamışçı'nın Lu ladı ve bu arada silahını da çekti. Bir napark Gazinosu'nu aynı gece tele el ateş eltikten sonra ben de ona aleş fonla aramasıyla başlamıştı. Kamış etmeye başladım. CMayda büıüo sorumluluk bana ailtir." çı'nın "Şef garsonla goruşmek isliyonım" demesine, telefonu açan Olayla ilgili olarak gözaltında bugazino görev lisi Hüseyin Kılıç, "Gö lunan ikinci sanık Aü Kavran ise Kariişemezsiniz, şu anda meşgul" yanı mışçı'nın rezervasyon konusunda tını vermiş, bunun üzerine sinirlenen kızgın olduğunu sandığım, olay geKamışçı olay yerine gelmişti. Biileat cesi gazinodaki yazıhaneye birden Ersoy sahnedeyken gazino görevliJeri girdiğini söyledi. Karaışçı'nın surekve Kamışçı arasında başlayan sözlü li kufur ederek ve hakaretler yağdıtartışme Ali Kavran'ın gazinodaki rarak üzerine yürüdüğünu öne suren yazıhanesinde taraflar arasındaki Kavran, "Yavuz once içeri girip bakarşılıklı silahlı çatışmayla sonuçlan na bir el ateş rtti. Kurşun duvara gelmıştı. Kamışçı'nın öldürülmesinden di. Bunun üzerine ben masanın altıkısa bir süre sonra gazino görev lilena saklandım O sırada Paşa da silarinden 5 kişi ile birlikte Ali Kavran bını çekip aleş etmeye başladı. tlk da gözaltına alınmış, olay yerinden kurşun Yavuz'un bacagına geidi. sonkacan Pasa Demırci'nin isearanmara geri dondu ve son iki kurşıınu sırsına başlanmıştı. lına yedi" dedi. Istanbul Haber Servisi Lunapark Gazinosu'nda Yavuz Kamışçının öldurulmesiyle ilgili olarak aranan Paşa Demirci Fatih'te vakalandı. Demirci, olaydan sonra gözaltına alınan, gazinonun sahibi Osman Kavnuı'ın oğlu Ali Kavran'ın olaydan sonımlu tutulmaması gerektiğini belirterek Kamışçı'yı kendisinin öldürdüğunu söyledi. Adile Naşit'i anma gecesi htanbul Haber Servisi Sinema ve tiyatro sanatçısı Adile Naşit'in ölümü nedeniyle her yıl tekrarlanacak olan "Adile Naşit'i anma gecesi"nin ilki dün Atatürk Kültür Merkezi'nde düzenlendi. Türk Kadınını Güçlendirme ve Tanıtma Vakfı 'nın himayesinde çok sayıda sanatçınm katılımıyla yapılan anma gecesinde, vakıf başkanı Semra özal bir konuşma yaptı. Haldun Dormen'in yönetmenliğini üstlendiği geceden elde edilecek gelirle konservatuarda okuyan beş kız öğrenciye burs verileceği belirtildi. Adile Naşit 'in rol aldığı film ve oyunlardan bolümlerin de gösterildiği gecede, çocuklardan oluşan bir koro, Rıza Silahhpoda'nın bestelediği bir şarkıyı seslendirdi. MERSİN (Cumhuriyet Guney İlleri Bürosu) Jandarma Alay Komutanlığı'nda kız kaçırma olayırun soruşturması sırasında kadın ve kücük yaşta çocuklara çeşitli işkenceler yapıldığı önesürükrek, BaşbakanTurgniÖzara telgraf çekildi. 1 şkence gördüğünu söyleyen Mehmet Bozon, "Jandarmava golüriildügıimde astsubav jopla başıma vurmaya ba$ladı. Daha sonra bacaklanma da vunınca halsiz kaldım. 2.5 saat surev le işkence gördum. Ben işkence goriirken eşim ve çocuklanm da beni seyrediyorlardı" dıye konuştu. Mersin'e bağh Gökkuşağı köyünde meydana gelen k\z kaçırma olayı ile ilgili olarak jandarmaca göz altına alınan 11 kişinin Jandarma Alay Komutanlığı'nda çeşitli işkenceden geçirildiklerini öne süren Av Adil Rasgeldi, Başbakan özal'agönderdiğitelgrafta, "ijkencenin önlenmesi ile ilgili sozleşmenin onaylandığı ve kanunlaştıgı gundc, Mersin Jandarma Alayı'ndski bir uslegmen ve başçavuş, insanlan komay; sokacak derecede dotrbilmekte, kadın ve 10 yaşından küçuk, cezai ehliyeti olmavan çocuklan nezareteatabilmektedir. \'atandaşcan vemalguvenliği kalmadıgı için evlerini lerk etmektedir. Suçl» ilgisi bulunmayanlar nezarete atıflrakta. iskencey« tabi rutulmakta ve evlerinin işgalinegöz yumulmaktadır. Sözleşmelerin imza ve Resmi Gazele^ dr neşri kadar. uvgulamadaki durumu ve valandaşlann bu sozleşmeden yararlanması da önemlidir" dedi. Av. Rasgeldı'nin savalığa da başvurması üzerine Deviet Hastanesi Beyin Cerrahi Servisi'nde tedavi gören Sait Baysal'ın sorgusu yapıldı. • Isıtma elemanlan doşeme a' tmda olduğundan kullanıiacak alan artat Dekerasvonda buyuk kolaylıklar sağlaı • Kaiiar arasmda ses ve ısı ızo lasyonu sağlar • Her daıreye 'S'Sa»ocı (payol ;et) baglanabıhı • TJığer .sılma sıslemlennJen ena?6 ke/ d<**ıa u/un omurludur tSIYER Guneş ko'lektoru termdl kay naklar ve ısı pompas! gtbı gelış nıekte olan sıstemleıden (•ombı ne olaak yaraıianabıime o/ellığı ıle geleceğm de lek ıSrlma sıs lemıdıı ISI YER kullamlan yapılar şımdı flanadeğeıiı daha konloıiu Broşür isteyiniz. Temiz'in yurtdışı konserleri Kültür Servisi Caz sanatçısı Okay Temiz, 29 şubat günü Selanik'te bir konser verdi. Selanik'teki bir muzik konservatuvarmda, Türkiye'den götürdüğü enstrümanları tanıtan ve konservatuvar uğrencilerıyle söyleşide bulunan Okay Temiz, daha sonra A tina 'da duzenlenen Praxis Festivali'ne çağrılı olarak katıldı. Temiz, bugün festivalde Saffet Gundeğer, Nyofu Tyson ve Lennart Aberg'le birlikte çalacak. Sanatçı 21 martta da tsveç'e gıderek "Oriental Wind" adlı grupla birlikte çeşitli konserler verecek. Ayrıca tsveç'te anaokul öğrencilerine yönelik, muziği konu alan söyleşilerde bulunacak. • Kopıu. sera akul hasiane. spor sahası spor alanı. yu/me havuzu gıt)i yapıiaıda latbiK edı le! YERDFN ISITMA S1STEM1 ERI URFTIM . PAZAR1AMA A Ş Artık Kışlar Bir Başka Bahar" "lr tia\t\, So«J« ı3 4 6 i > 1 TERMO '88 UZMANUK FUARINDAKİ UYGULAMALJ STANOIMIZIGÖRÜNÖZ (26 Meife/ n ^'STAI1BU1 Iı M i t ı i "• ' r t 'ıi., « . I ., •, ,'••'] Mart) S»:^ «'aıjrı Bui.j. '.9 ı? S.r, ) , t ANKAhA I : v (J ı, ısiYER Bir BAYRAMOĞLU Kıtnıhışudur.