Katalog

CUMHURİYET/2 OLAYLAR VE GÖRÜŞLER gore, hem ıçerığındeşemasındamekanızmasındaorganlarının ılışkılennde ayrıntılı olan, hem de, ınsan haklannda zengınlığı ve avrıntı açıklığı olan bır anayasa, ıktıdarının Meclıs ve yurutme bazlarında dınamızmını kısıyormuş. Meclıs de, zaten, ulusal ıstencı yansıtırmış Her şey, onun duzenlemesıne bırakılmah ımış' Bu önen ile, ışgal altındakı bır başkentın ve bölgelenn dışında bır ulusal kurtuluş savaşı, (o da, ancak baslarında) yapıhrken yetınılebıhr Yerleşmış, sonınlan karmaşıklaşmış ve boyutlaşmış çoğulcu bır sosyal ve duşünsel yapı kazanmış ulkeler, elbette, yeterlı bır ıçerık ve şema ıçınde, onceden bır "sosyal pakt" halınde duzenlenmış anayasa sıstemı ıster Demokrasi, başka turlü olmaz. Anayasanın kendısının de, bır ınsan hakları düzenlemesı oluşuna gehnce: Klasık demokrasıde, "ıktıdar" mutlaka, seçımden çıkmalı, ıçınde de, bır "seçenek ıktıdar olma" çalışmaları yapabılen bır "muhalefet" bulunmalı ıdı Çağdaş demokrasi, bunlara, bır şey eklemıştır lktıdann, mutlaka ınsan hakları ile bağlanması Bu da şudur Iktıdar, her şeyı yapabılır ama ınsan haklarını bozamaz Bır başka deyımle, ıktıdar, ınsan haklannın "yapma" dedığım "yapmamak'Ma, "yap" dedığım de, "yapmak"la görevlı ve yukumludur "Yap" görevını yenne getırmezse, duşer, "yapmama" yukumluluğunu unutup, ınsan haklarını bozarsa "meşruluğu"ndan sapmış olur. Çağdaş demokrasi, ıktıdan, hem yasama, hem yurutme alanlarında, yetkilerle donatmıştır, onu, vetkelı (gucluıktıdarh) kümıştır Ama, bu kuvvetyetkıyetke, bır şey ile sınırlıdır: Insan haklan. Bır hususta, hatta, acızdır tnsan haklarını ihlalde. Bu kadar kuvvetyetkıyetkenm bır anlamı vardır. tnsan haklannı yerıne getırmek zorunluluğu .. Başbakanın ıvmesı, bu öğretıyı kısırlaştıncı nıtehktedır var olduğundan, bu başbakan, bır gerçek ıcra şefı olmaktan çok, "komı" mtelığınde bır uydu olmaktan ılerı gıdemeyecektır Gerçek ıcra gucu, devlet başkanlığı partı başkanlığ' butunlemesınde olacak (Bunun doğal mantığı, başka kanı da ıçıne alan üçlu butunleme yaratılmasıdır) ç Böylece, Cumhurbaşkanı, bır yandan, halk seçunınden geldığı ıçin, sıyaseten çok kuvveth olacak; öte yandan da, bu uçlemelı merkezieşme dolayısıyla, Meclıse de, onun yasama ışlemıne de egemen olacak IMART 1988 Siyasal Yapılaşma Operasyonıı Çağdaş demokrasi, iktidarı, hem yasama, hem yurutme alanlarında, yetkilerle donatmıştır, onu, yetkeli (guçlüiktidarlı) kümıştır. Ama, bu kuvvetyetkıyetke, bir şey ile sınırlıdır: însan hakları. Bir hususta, hatta, acızdir: tnsan haklannı ihlalde. Bu kadar kuvvetyetkiyetkemn bır anlamı vardır: tnsan haklannı yerıne getirme zorunluluğu... PENCERE Bunalım... Bır siyasal partının genel başkanı bır and. her şeyı bırden yuzustu bırakıyor Kım b u 7 Erdal Inonu Inonu'nun oğlu Pekı Ismet Paşa boyle bır şey yapar mıydr73ök yarılsa, yer çatlasa, denızler kurusa nehırler tersıne ak,sa Ismet Paşa so nuna dek yururdu Sağa sola soruyorum Kımsenın haben yok muymuş'? Yokmuş Nasıl olur? Bır partı lıden duşunün kı hem kendısını hem ögutunu hem butun sol kesımı hem ulkey derınden etkıleyecekbır karar verırken kımse sezemıyor, duyumsayamıyor en yaknlarının bıle haben olmuyor Demek kı Erdal Inonu'nun, orgüünde ne bır dert ortağı ne dostu ne gerçek bır danışmanı ne dı guvendığı bır yakını var Yalnız adam Nasıl olmuş da bu kadar yalnızlaşmış'? Kendısı m yalnızlığı yeğlemış'? Yoksa çevresınde adam mı yok'' Ister oyle olsun, ıster boyle, ortada cıddı bır sorun »ulunduğu açıktır Oyle bır sorundur kı bu, Erdal Inonu nun pırtı meclıs grubunun alkışlan arasında ıstıfasını gerı almasıylaçozumlenecek gıbı değildir Sorun, lıderıyle, yonetımıyle, orgutuyle bır partının ferçekten partı olup olmadığı sorusunu gundeme getınyor • Türkıye'de solun ışının hıç kolay olmadığını her gun yaşayarak oğreneceğız Nasıl kolay olsun k ı 9 Dunyanın en buyuk super gucu Anadolu'nun ustüne çökmuş devletin ıçıne gırmış, ıktıdarın dokusunu oluşturmuş ekonomının kaynaklarını bağlamış Solun ışı guç Guçluğu bılerek ışın ıçıne gırmek, vazgeçılmezlığın ufkuna doğru yonelmek gerek Guçluk ne lıderın kışısel eksıklığınden ne de partıde köşebaşlannı tutmaya çalışanlann kusurlarından doğuyor Insanın kımhğı bu kumaşın dokunduğu tezgâhta bır renktır, ama yaşadığımız tarıhsel koşullar, yalnız sosyalıst solu değıl, sosyal demokrat kesımı de baskı altında tutuyor Az buz bır baskı değıl bu * Soldakı bunalım suruyor Surecek Dar kapılardan geçılecek mayınlı tarlalarda yurunecek, dıkenlı teller aşılacak Bır toplum duşunun kı yuzde 30'u aşkın sol oyu halk kesımınde yerleşık tabana donuşmuş, ama sosyalıst kesım yuz parçaya bölunmuş, sosyal demokrat kesım ıkı şak olup yukardan aşağıya seçmenını parseHemış Denebılır kı Sol, Batıda da bolunur Ama Batıda demokrasi var, orada sol sosyalızmı oluşturmak yolunda bölunur Türkıye'de ıse henuz demokrasi yok Sol bölundukçe de olamayacak SHP'nın bunalımı yalnız kışılerden, hızıplerden, deneysızlıkten oluşmuyor, genelde solun bunalımıdır 12 Eylul'un tepeden ınme duzenıyle partının tabanından gelen erken ıstemler arasında bunalan Inonu çekılse de, çekılmese de, bunalım sona ermeyecektır Sonuç Sonuç Bu uçleme ıle, "tek"ın bıreyselkışısel ıktıdan, anayasayargıuısan haklan, daha önce kuşa döndurulmuş olduğundan, bu "tek"ın bıreysel, kışısel sultası... Bunun heveslenılemn, »e Amerıka'dakı, ne Fransa'dakı sıstemle bır ihıkisı var Amerıka'da, böyle bır uçleme ve onun sonucu, "tek"ın sultası" yok Fransa'da da yok Çunku Meclıs ve başkan seçımlerı, ayn ayn zamanlardadır Her ıkısını de, bırleşık bır seçımle, aynı partı, onun aynı önderı olarak ıktıdara getıremezsiniz, Ozal'da ıse aynı zamandakı seçımlerle, böyle bır uçlemeyı ve böyle bır sultayı gerçekleşUnrsınız Zaten her ıkı ulkede, "Kk"ın "sultası"nı önleyecek olan, tanh ıçuıde olgunlaşarak gehşmış olan siyasal, sosyal, kulturel yönetımsel kununlar var Bunlar "tek"m sultasını önler. Amenka'run başkanı, böyle bır sulta ıçın yaratılmamıştır. O kolonı zanıanımn, zaten sııurh bır ıktıdar sahıbı olan tngılızgenel valısınden dönüşmuş bır makamdır Kolonının genel valısını, daha o zamanlar sınırlayan bır süru yerel kurumörgutguç merkezı ve kamuoyu, şımdı o genel valıden dönüşumlu başkanı da, sınırlama geleneğını surdurmededır Bu kurumlar (kı, Ingılız tahtının Amenka kolonısındeki temsücısı olan Genel Valıyı bıle sınırlardı, çünku tngılız tahtının kendısı bıle, parlamento ıle, türlü tnsan Haklan 'Bıll Of Rıhts'larla sınırh ıdı) o dönuşümden doğmuş olan bugunku başkanı, öncelıkle sınırlar Bu kurumlar ve kamuoyu, başkana, hem sürekh bir dırenç hem de konsensus getınr. Bu nedenledır kı, başkanh sıstem, ancak orada, mutlu uygulamalar vermektedır, başka yerde değü! Aynca orada başkanı bır dıktacı yapmaya elvenşlı ıkı kurum olan "ataerkıl" yaşam bıçımı ıle, bır dınsel "Ülül' emr" geleneğı yok. Fransa'da bunlar yok. Üstehk zengin bır "ınsan haklan" kurumlasması var. Bızde tersıne Orta Asya'dan getırdığımız ata erkıllık geleneğı "budunbey" aynmına varan ve "Bey"lenn, "askersel anstokrasi" temehne dayalı "merkezsel sulta" geleneğı var Aynca "Errurul mumının"ın Tannsal egemenhk merkezcıhğı geleneğı var Şımdı bunlara, bu "pederane tahakküm" btıdatlanna, "halk seçımı"nden gelen bu nufuzu da ekleyerek, Özal'ı devlet başkam hukumet başkanıpartı başkanı "HİLAT'lan ıle gıyındmn O zaman, seyreyle gözum, DEMOKRASIYt'. Prof. BAHRİ SAVCI 24 Ocakla, bir ekonomık yapüaşmaya gjtmıştık, alt sosyal katmanlan vergıleyerek, elde edılen kaynakla, bir finans komersıyal yaratıcı, sozde onu serbest bırakan, fakat, onun her şev.uıe de karışıcı bir ekonomık yapı.. Bu yapı alt sosyal katmanlara ağır yukler yukleyıcıbğnu, ancak bir mıhtarızasyon sayesmde yurütebılırdı Bunun ıçın, 12 Eylul'un zıncır şakırtılan çekılmıştı, bütun sosyopohtık ve kulturel gelışıtn merceklen üzerıne.. Ama, ne olmuştu? Desteklenen yerlı fınanskomersıyal ile; kendısıne ucuz emekgeniş bir Turkıye pazarı sunulan dış fınanskapıtal, bu yapıya manraadığı ıçın, Türkıye'de, hıçbır cıddı yatınm yapmadı. Sonunda da, bu ekonomık yapılaşma, >aygın gehr duşükluğu, sosyoekonortuk denge bozukluklan ateşı ile Turkıye'yı terleten bir "yabancüaşma humması" getırdı Şimdılerde, bu hummaya karşı, ekonomık yapılaşmanın yenı "paketlen" açılıyor Eskı mılıtanzasyonun gücu de, gıttıkçe, azahyor. öyle ıse, bu kez de, onun yerıne, bir yenı "sıyasalsıvıl mıbtarızasyon" getmp, yabancılaşma hummasınm bir "delırıum"a dönuşmemesı ıçın, yenı baskılar geürmek duşunulmüştur Bu, önce ulusal egemenlığın butun yetkılennı bir "el"de toplamadır (totalıtaryanızm), sonra, bu ehn sürekh ıktıdannı, herhangı bir yönetımselyargısalhukuksalsıyasal sınırla bağlanmadan uygulanabılecek bir otonteye kavuştunnaktır (otorıtaryanızm). Başbakan, bu yenı sıyasalsıvıl mılıtarızasyonu ıkı aşamada yapmayı geçırıvor kafasından önce, Anayasanın 810 maddesı uzerınde bir operasyon ile ANAP grubunun, yanı gerçekte, kendısınm, hem parlamenter denetımlerden, hem de, pohtıkososyal ve kulturel denetımlerden kurtulmuşluğu yolunu açacaktır Sonra da, başka anayasal ve seçımsel operasyonlarla, "devlet başkanlığınıhukumet başkanhğınıpartı başkanhğını" bır merkezde (yanı, kendısınde) butünleştırecekttr Bu merkezı de, "ınsan hakları" ile sınırlayıcı Anayasa Mahkemesının yapacağı "anayasal yargı denetımı" başlarından kutaracaktır Aynca, bu "Tek Şef'ı, doğrudan halk seçımınden çıkaracak, \e boylece, onu doğrudan halk seçımınden gelen bır nufuz ile donatıp, beş yıl gıbı bır surede, kesın bır sorumsuzluk kalesı ıçınde hukumran kılacaktır Ama, neyleyelım kı, bu yenı yapılaşmanın varacağı "tek şefîı" hukumet sultasının demokrasımız ıçın oluşturacağı tehlıke somnunu, bır turlu, suyun üstüne çıkartamıyoruz Siyasal yapılaşmada ilk örgüler Tann aşkına, şu ılk tasanmlara bır bakınızYasalann yayımlanırken parlamentoda bır gecıkme anzasma ugramaması ıçın, yontemı, hukumet lehıne değıştırecek (M 89 ) Bır tek bakana bıle, yasa değerınde kararname çıkarma hakkı verecek (M 91) Meclıs'ın, yasama yıh başında, kendılığınden toplanmasını kaldıracak ve seçımlere gıderken, tatılde olan Mechsı, uyelerımn 1/5'ının ımzası ile toplantıya çağırtmayacak (M 93) Hukümetın "soru" yöntemı ile denetlenmesını zorlaştıracak ( 98). Yurutme gücu ile donatılmış olan, ama, Meclıse karşı sorumluluğu bulunmayacak olan bakan yardımcılan kuracak (M 113) Seçımlerın selametı ıçm, seçım donemınde, uç bakanlığın yansızlaştınlması sıstemını bırakacak (M 114) Anayasa Mahkemesı'ne uye atanmasında, hukumet ağırhğını, hukumet paymı artıracak (M 146) Hele, bundan sonrakı ücı tasanmı, busbutun dehşet vencıdır Anayasa ve ınsan hakları rafa kalkacak Amenka"dan başkanh hukumet sıstemı ıthal edılecek' Oysa demokrasi, bır anayasa sıstemıdır Anayasa ıse bır ınsan haklan duzenlemesıdır. Evet, bır demokrasıde, yazılı bır anayasa olmayabıhr Fakat mutlaka, butün aynnülanyla önceden saptanmış ıçerık ve yöntemlenyk yerleşmış bır anayasal sıstem vardır Bunda, hıçbır husus ne Meclıs'ın, ne de bır şefin o gunku "zuhurat ıstencıne" bırakılamaz Bızım Başbakanımız ıse ne ıstıyor? Kısaltılmsş bır anayasa; ve onun ıçınde, elbette, ancak bır esami listesi halınde kalması zorunlu olacak olan bır ınsan hakları Gerı kalan her anayasal sorunun çözumu ve yontemı, alelade MecUs'ın ıstencıne bırakılacak' Çunku, Başbakana Avrupalı demokratik devletin şeması Turkıve, demokrasının Avrupa kesımındedır Parlamentanzm kesımmde. Bu şemada, yasama ve yunitme, ayn organlann ayn ışlevlendır ama, bunlar, bırbırlennı, hem dengelerler, hem de destekleyerek, ışbırlığı yaparlar Böylece, "karar", ıkısı arasmdakı bır tartışmamuzakerekonsensus ıçmde alınır (Bu konsensuse, başta muhalefet, ötekı demokratık dınamıkler de katılırlar, doğal olarak.) Şımdı, Başbakan, bır "dengeışbırlığıkatılma surecı" olan bu sıstenu (parlamentanzmımızı), değıştırmeye eğılıyor: a) Hukumet ve partı başkanhğını da kendınde toplayacak olan devlet başkanlığı, halk seçımınden gelecek, b) Başta, onda, şımdıkınden fazla yetkı olmayacak, fakat partı başkanlığı da onda olacağından, ıster ıstemez, partı başkanının yukumluluğu altındakı programın yerme getınlmesı sorumluluğu da onda olacaktır, bu bıraz sonra, ona tum ıcra vetkılerını de tanımayı getırecek c) Ayrıca, arada bır başbakan da olabıhr Ama, cumhurbaşkanhğıpartı başkanlığı butunleşmesı de HESAPLA^MA BURHAN ARPAD Istanbul'la tanışmam dörtte uç yuzyılı aştı Boyasızyuzu yağmur ve güneşten kararmış dızı dızı kara evlerın oluşturduğu mahalleler buyük İstanbul yangınlarında kul olmuştu Kalanları da toprak vurguncusu yurttasla açıktan gelıre duşkun şehırcılerımız yok ettıler ' Imparatorluğun batış yıllariTıın b çırkın evlerinı özlemış değılım Fakat o gunlerde 'Arnavut Kaldırımı' dıye kuçumsenerek sozu edılen yan yana dızılı taşların oiuşturduğu kaldırımlan sık sık duşunuyorum Hele, günumüz Istanbul'unda asfalt görunumlu o yamru yumru sokaklarda, yağmur altında (ve suların ıçınde) yürunrıek zorunda kalınca1 ANAP'lı beledıyecılenn hımmetıyle en gozde anayollardan en kıyı bucak sokaklara, bütun Istanbul'un vıcık vıcık çamurlaştığı şu kış gunlerınde Oysa, İstanbul Beledıye Başkanı Sayın Dalan, ış ve alışverış açısından çok başanlı geçtığı soyienılen Fransa gezısınden donuşte, uçaktan havaalanı pıstıne basar basmaz "8u kış kara yenık duşmedık'" demıştı Ne var kı gerçekler ve Istanbullular daha başka Kenaımı bıldım bılelı Cumhurıyet okurum' dtyen Sıtkı Dost, uzunca bır İstanbul mektubunda gerçeklen şoyle sıralıyor "Ben burada sokaklarda görduklerımı sıze yansrtmayı zorunlu gordum 1 Sokaklanmızın pıslığı, bakımsızlığı olacak gıbı değıl Guya beledıyeler ayrıldı Şışlı gıbı bır serrrtın, bır yağmur sonrakı halı yurekler acısı Emınım kı şehırlerımız ıçınde en bakımsız şehırde yaşıyoruz Hıç kımse de kendısını sorumlu tutmuyor Dış ulkelerde bırçoğunu gordum böylesı yok Sokaklann temızlığı planları tek tıpe dayanan evlerın yanında bız ne kadar ılkel kalıyoruz Temızlık ımandan gelır (en nezafetul mınel ıman) dıye soz varsa Muslümanlıkta, ben, nezafet onlarda ama ıman bızde dıyorum 2 Bır de yollarda yapılan onanmlar nedenıyle ortaya çıkan çukurtar Esasen alt yapısı yapılmamış olan yollarda bır eve su, elektrık venlmesı veya benzerı ışler yapılması gerektığınde yol baştan başa kazılmakta, ış bıttıkten sonra oylece bırakılıp gıdılmektedır Bu husus ondan sonra o yoldan geçen butun araçların bozulmasında da önemlı bır etken olmaktadır Bu çukuru açan hangı kamu kuruluşu ıse kapatılmasını beledıye ılgılılerıne bırakmakta, surup gıden ıhmaller ıse o çukurun oylece kalmasına neden olmaktadır Oysa planlı bır ışbırlığı ıle bu çozulebılır 3 Yaya kaldınmları uzerınde de durmak gerekır a) Şehrın her yerınde bu kaldınmlara ozel otomobıller park yapmakta, yayalar nasıl yuruyeceklerını bılememektedırler b) Yıne bu kaldınmlara dösenen taşlardan su veya bu nedenle yerlennden oynayanların yerıne yenılen konmamakta, oylece yer yer çukur kalmaktadır ŞışlıMecıdıyeköy gıbı herkesın en lyı semt dedığı bır yerde bıle bu boyledır Zaten bızde yapım vardır ama bakım yoktur Bır neme lazımcılık, bır (once ben) duşüncesı bu şehrı dığer şehırlerımızden daha pıs hale getırmeye devam edıyor Beledıyeler aynlıncak bu ışlerın daha yakında ızleneceğı dusuncesındeydık Ûzulerek soyleyeyım, bu olmadı 4 Bır husus da IETT araçlarının daha sabahleyın garajdan çıkarkenkı halı Ozellıkle yağmurlu ve kış aylannda temızlenmeden şehır ıçınde sefer yapmaları Garaılarda muhakkak bunları temızleyen gorevlıler vardır Ama galıba bu gorevlıler ıslerını yapıyorlar mı dıye onları uyaracak ızleyıcılerı yok1 Oturdu.ğumuz yerden veya ayakta etrafı görmemız olanaksız Çunku sılınmemış, camur ıcındekı camlar bu guzel şehrı seyre olanak vermıyor sıze Bu guzel sehırde ne üzucu seyler bunlar 5 Şehrımızın bır başka problemı de çop kutularından Beledıye her eve bellı olçu ve nıtelıkte, kapaklı cöp kutuların kullanılmasını zorunlu kılmalıdır Çöplenn alınmadığı zamanlarda cadde ve sokaklarda gorulen manzara yurekler acısıdır Ağzı açık çop vanllerınm çoğu çeşrtlı nedenlerle sokağa dokulmekte, kedı, kopek hatta bu artıklardan gecınme yoluna gıden vatandaslarca dıdık dıdık kanştırılmaktadır Kapaklı tek tıp cop bıdonları, uygarlığın da bır sımgesıdır Kendısını AT'ye gırmeye zorlayan bızlenn once bu ışı hemen çözme yoluna grtmemız zorunlu olmaktadır Sıze uyancı, yol gosterıcı yaztlannızdan ötüru teşekkur ve saygılarımı sunarken bu hususlara da dıkkat etmelerını ılgılılere hatırlatmanızı rıca edıyorum " Okurumuzun ıctenlıklı İstanbul mektubunu ılgılılere buradan duyuruyorum Duyarlarsa Kavrarlarsa' lngılıere de Ingıüzce Wessex A«^demy Haftalık 87 paund Tel 332 33 32 lst (24 saat) İngılıere'de İngılızce 1016 yaş grubu çocuklara BARAT 147 44 88 148 43 57 OKURLARDAN çaltşmalar sırasında hemen koylenmizin bıtışiğmden başlamak suretıyle tarlalarımızın ıçınden tel avla çekmekte ve arazi ve fındık tarlalarımızın bir kısmım fidanlama sahasına katmaktadır. Akyazı Orman Işletme Fidanlama Şeflıği hemen \1udurluğu'ne bağlı Fidanlama Şefliğı, Dokurcaa. koylenmizin binşiğınde avla yapmakla köylerimiz halkının yoresindeki koylerde da orman ile ıhşiğini kesmeye fidanlama çalışmaları ^ r "> çalışmaktadır. vapmaktadır. Bizler doğma buyume Akyazı Fidanlamanın daha gerilerde Gokçeler koyundeniz, burada yapdmasmı ve bize ait arazilerin almmamasını doğduk burada buyuduk, müteaddıt defalar talep çiftçılik \e hayvancıhkla ettıysek de, derdımizi hıç uğraşıp aıle efradımıun kımseye dınletememekteyiz. geçimını sağİamaya Halbuki koylerimizin hemen çahşmaktayız. Yurdumuzdaki butun orman yakımnda yuzbinlerce dekar boş ve fidanlama koylulerinin arazuen orman yapılabilecek orman alanı içinde bulunmaktadır. Bızim durmakradır. Fidanlama arazilenmız de orman Şefliğı nedense buralara ıçındedir. 2030 yıldan ben gıtmemekte ve hemen ekilip biçilen, halen içinde koylerimizin kenanndan yetişen 1520 yıllık fındık fidanlama yapamaya tarlalarımız vardır, bu çalışmaktadır. yerlenmiz eskiden beri de vergide kayıtlı bulunmaktadır. Seçimlerden once ve ANAP Hal boyle olduğu halde, iktidarı başından beri, Sayın Fidanlama Şefliğı yaptığı Başbakanımız biz orman İstanbul Mektubu Fındık tarlalarunız elimizden aknıyvr koylusune her turlu kolaylığm gosterileceğini ve bizim kalkınmamız içın gereğının yupılacağını, mevcut tarlalarımızın da adımıza tapulanacağmı defalarca belirtmtş bulunmaktadır. Bu konuda geçen aylarda birçok yasalar da çıkmış bulunmaktadır. Butun bunlara rağmen fidanlama şefliği bildiğini yapmaktadır. Eğitim uzmanları gözden kaçıyor arkadaşımıza "o da ne demek " diye soru yoneltilmış, bu mesleğın adını rastlantı eseri duymuş bir memur tarafından 'Van/lı" iş arayanlar lıstesine arkadaşımız "Eğitim uzmanı" olarak kayıt yaptırabilmiştir. Bizler, ozellikle çeşitlı kurum ve kuruluşlann "hizmet ifi" eğitim biriminde görev alabilecek kişileriz. Afı/ff Eğitım Bakanlığı'mn başlıca ŞABAN ÖZKUL istihdam alanımız olması AKYAZI gerekirken ve 9. Milli Eğitım Şurasına gore ulkemizde 40.000 eğitım uzmanı açığı varken bızlere karşı takımlan tutum ortadadır. Uzman açığı Bizler, An kara Universitesi'ne saptanmışken Milli Eğitım Bakanhğı "Eğitım uzmanına bağü Eğitım Bilimleri Fakultesı, Eğitim Programları ihtiyaç yoktur" diyebiliyorsa, bunun sonucu universite ve Öğretim (EPO) Bolumu mezunu işsizlerin sayısını mezunlanyız. Mesleğimiz, kâğıt uzerınde "Eğitim uzman arttırmaktan başka ne ışe yarayacaktır? Yuılerce genç, yardımcıhğı" olarak gozukmektedir. Gerçekte ise, dinamik insan işsiz ya da gizlı pek çok kişi ve kuruluş eğitım işsiz durumundayken, bu anlamsız tutumda ısrar uzmanlığmın ne anlama etmenin ilgililere ne gibi geldiğimn bıle farkında yararı/yararlan olmaktadır. değildir. Oyle ki, Iş ve Işçı Bulma Kurumu na iş aramak uzere başvuruda bulunan bır BİR GRUP EPÖ MEZUNU ÇAĞDAS YAYINLARI Nadir Nadi Dostum Mozart 1500 lira Yasama bir "harika çocuk" olarak başlayan, "harika çocuk" olarak ölen ustun sanatçı Mozart uzerine ulkemizde ilk çahşma... Va>ınlan TurWov.agı Cad ^9 41 Cağaloğlu Sevgihmız, arkadaşımız, onurlu onderimız VEFAT VE TEŞEKKUR Rıze'mn Topkaya köyunden merhum Halım Altıparmak'ın eşı, annenuz, büyükannemız AKŞİT GÖKTÜRK yine aramızdasın ARK\DAŞLARI HÜSNÜYE ÜÜ AmPARMAK vefaı etmıştır Cenazesı 26 Şubat 1988 gunu Eyup'tekı aıle mezarlığında toprağa verılmıştır Acılı günumüzde bızlenn yanında olan, yalnız bırakmayan, bızzat gekrek telefon ıle başsağlığı dıleyen tum dost, akraba, arkadaş ve hemserılerımıze teşekkur edenm OĞLL: İBRAHİM ALTIPARMAK GELİNİ: GULER ALTIPARMAK TORL'NLARl: CLNEYT, BURAK ALTIPARMAK VEFAT Eskı Turk Dıl Kurumu'nun yonetım kurulu u>elerınden, değerlı bılım adamı, çevırmen ve vazar, oz Turkçenın ışçısı ve savunucusu, Bır dırenış sava^çısı daha duşlu Dı>arbakır Cezae% ı bır de\ nmcıvı daha aramızdan sökup götürdu MEHMET EMİN YAVUZ'a, onurun, seMnwin \eumudun ba\ra|ını vaşadığı surece elınden duşurme\enlere selan olsun Anısı vureklerde vaşa\acak Metris Cezaevi'ndeki MLSPB davası sanıkları adına Prof.Dr. AKŞİT GÖKTÜRK amansız saynlığını yenemeverek aramızdan ayrıldı Dıhmıze, ekınımıze katkılarıvla her zaman \aşa>acaktır Anısı onunde savgıvla eğılır, aılesıne \e sevenlerıne baş sağlığı dılenz DİLDERNEĞİ AKŞİT GÖKTÜRK IST GESTORBEN Wir Haben Emen Guten Freund Verloren Er Wird in Unserer Erinnerung Weiterleben Gunter Dreessen Me>er Erika Me>er Erol Ath Irene Franke Ath Rahmetlı Şeref Gokturk ve Fethışe Gokturk'un oğulları, ağabeyımız, ı>ı ınsan, değerlı yazın ve bılım adamı Prof. Dr. HASAN ŞENSOY ÖLÜM VE TEŞEKKUR Merhum doktor Ahmet Rıfat Be\ \e Fatma Zehra Dılbermısal Hanımefendının oğlu merhume Nemlızade Sure>ya Beğensel Hanımefendının eşı 28 raart ıle 1 nısan arasında derneğımız tarafından eğitım semı nen duzenlenecektır llgılenen hekım arkadaşlann bılgılerıne sunulur Akupunktur Dcrneğı Başkanı DT NLZHET ZtYAL Müracaatıçın Dr BahaÇelık, Ortaklar Cad Onur Ap Kat 1,D 2 Mecıdı>ekö\/İST (Demek Merkezı) Tel 166 18 14 585 52 81 AKUPUNKTUR DERNEĞİ'NDEN DUYURU Akşit Göktürk yasama gozlerını >umdu Acımız sonsuzdur Nur içinde \atsın 14 Şubat 1988 unhınde vefat etmış, 16 Şubat 1988 günu Karacaahmet Mezarlığı'nda toprağa verılmıştır Gelerek, çıçek gondererek, arayarak acımuı pa>laşanlara teşekkur ederız Tann rahmet evlesın Aılesi adına çocukları BURHANETTİN BEĞENSEL ÜSKÜDAR 1. AŞLİYE HUKUK HÂKİMLİĞİ'NDEN 987/1106 KARDEŞLERİ AYATA BEĞENSEL ve SUNA ANDAY Davacı Şenol Kansız vekılı Av Zekı Yerebasmaz tarafından ıkarae edılen Gaıphk davasmın yapılan duruşmasında 12 8 1986 gunu Sılıvn'dekı yazlık evınden balık tutmak ıçın denı ze açıldığı esnada kaybolduğu ve kendısınden haber alınamadığı ıddıa edıler da\ac\nın babası Mustafa Kemal Kansız'ın hayat ve mematından haberdar olanların ışbu ılanın gazetede neşrı tanhınden ıtıbaren bır sene ıçersınde mahkeraenuzın 987/1106 esas sayılı dava dosyasına bıldırmelerı ılanen teblığ olunur 22 2 1988 ZtVERBEY KÖŞKÜ îlhan Selçuk 7 bası. 1600 lıra (KDV ıçınde) Çağdaş Yayınlan Türkocağı Cad. 39/41 Cağaloğlulstanbul TEŞEKKUR Kızımız DİCLE'nin doğumunu gerçekleştıren saun Dr MUSTAFA BAYKARA'ya, hemşıre, ebe ve Amerıkan Hastanesı personelıne gosterdıklerı yakm ılgıden dola>ı teşekkur ederız HİLALFIRAT TÜRE