Katalog

8 ARALIK 1988 EKONOMİ CUMHURİYET/U TÜRKİYE'den ALTINDÖVİZ SERBEST PİYASADA DÜN Dolar (satış) 1850 Karakaya Barajı gelirinin düşmesi tasarruf sahibinin tepkisine yol açtı İŞÇİNİV EVRENİNDEN Mark (satış) 1060 165.500 Ata Lira (satış) Tasarruf sahibi hak amyor İİHTİM t»ÜJiÜÜ(i L ŞÜKRAN KETENCİ Değerler Yıkılınca Hükümetin sözleşmeli personel kararnamesi, Anayasa Mahkemesi'nde. Anayasa Mahkemesi'nin daha önce benzer konumlar için verdiği kararlar, sözleşmeli personel statüsüyle ilgili kararnamelerin, anayasayaaykırı olduğu yolunda. Pazartesi günü taraflar dinlenerek yapılacak yargılama sonunda büyük olasılıkla hükümet kararnamesi ve sözleşmeli personel statüsünün anayasaya aykırı olduğu sonucuna varılacak. Doktrin, bilim adamları ve hukukçular çok sık rastlanmayan bir görüş birliği içinde, sözleşmeli personel statüsü ve hükümet kararnamelerinin anayasaya aykırı olduğunu savunuyorlar. Yıllardır en sağda, en sermayeden yana bilineninden, gerçek demokratik ve sendikal hakları budayan anayasanın mimarlarına kadar tüm bilim adamları ve hukukçulardan gelen eleştirilere hükümetin kulağı tıkalı. Hükümetin şu günlerde on binlerce sözleşmeliyi ne yapacağını kara kara düştınmesi, kazanılmış haklarını koruyarak nasıl bir çözüm yolunun bulunacağını araştırması gerekirken, yeni bir sözleşmeli statüsü için hazırlık yapıldığını dehşetle oğreniyoruz. Bir siyasi iktidar, anayasaya aykırılığı bu kadar açık olan ve çalışanların haklarını gaspeden bir uygulamada böylesine vurdumduymazlıkla ısrarlı olabilir mi? Hukuk bütün ilkeleri ile iktidar tarafından bu kadar kolay ve pervasızca çiğnenirse, toplumun hukuka ilişkin değerleri ne olur? SEKA grevi, Zonguldak madenlerinde grev kapısından dönen uyuşmazlık, kamu kuruluşlannda toplu pazarlığın sahibini bir kez daha kamuoyuna sergiledi. Yasalara göre, kâğıt üstünde toplu pazarlığın işveren tarafı göaılen kamu işveren sendikalarının nasıl yetkisiz, işlevsiz olduklarını bırlikte izledik. Bütün kamu sözleşmeleri için gerçek söz sahiplerinin işletmelerin yönetıcilerinin de, hatta işletmelerin bağlı olduğu bakanlar dahi olamadığını gördük. Son söz hep başbakanın yetkili kıldığı Bakan Kâzım Oksay ya da işler iyice kritikleştiğinden doğrudan Başbakan Özal'ın iki dudağı arasındaydı. Hani anayasal, yasal hukuk düzeni, toplu pazarlık özgürlügü, özgür iradeleri ile karar veren, masaya oturan taraflar? Bu noktada özel sektör işveren sendikalarının profesyonel yöneticileri, hükümet kadar işçi sendikalan liderlerini de suçluyorlar. "Toplu pazarlık düzeni ve özgürlüklerin kullanımına özellikle işçi sendikalarının özen göstermesi gerek. İşçi sendikalarının liderleri, işveren sendikalarını ve yöneticilerini muhatap alacaklarına politikacı, bakan peşinde koşturuyorlar. Hükümetin toplu pazarlık özerkliğinde müdahalesinde onların da sorumluluk payları var" diyorlar. "Doğruya doğru" Türkiye'de değer karmaşasında, hakhukuk düzeninden, ilkeler, standartlardan sapmadan herkes payını almış bulunuyor. Profesyonel sendikacılarımız, işçilerin çıkar örgütlerinin başında olmanın gerektirdiği sorumluluk, ilkeJilık ve değerlerden sapmada birbirleri ile yarışa girişmiş bulunuyorlar. Işçilerin karşısında bir düzen ve iktidarın işçilere yüklediği hak kayıplarına, bilinçle, kasıtla olmasa da, katkıları oluyor. İşçinin çıkar örgütünde, profesyonel sendikacının işçiyi hak aramada yönlendirici işlevini göremez olduk. Tam tersine, işçi sendikacıyı sapmalardan uzak tutmaya, yönlendirmeye çabalıyor. Sonunda işçinin gerisinde kalan sendika liderlerinin elindeki sendikalar, hak aramada yapabilecekleri işlevi de yapamaz oluyorlar İşçi biraz daha fazla da bu nedenle eziliyor. Bir yanda sendikal örgütünden, sendikalar arası dayanışmadan umudu olmayan, toplusözleşmeyi biraz yükseltebilmek, yoksullaşma hızını geriletebilme adına ücretsiz greve gitmeyi göze alan işçi. Diğer yanda işçi kendısınden bir şey ıstemese de, grevden korkan, işçiye rağmen sözleşme imzalayıp, "sözleşmeder memnun olmayanlar, aldıklan parayı hak elmeyenler çalışmayanlardır" diyşbilen sendikacı. Yaz başına girerken, girdikleri uzun tatil havasından bir türlü çıkamayan, nerede ise eğitim dahil güncel fonksıyonlarmı, faaliyetlerini dahi durdurmuş sendikalar. işçi haklarının, "Şevket, imren'in yanınagıtmedi. imretı birkaç adım attı. Sonra Narin kolundan çekip Şevket'i im ren'in yanına getirdi. Kol kola totoğraf çektirdiler" düzeyinde gazete sayfalarına girdiğt ciddiyetsizlik yumağı. Bir ülkenın geleceği için, halkın çoğunluğunun yaşam koşullarının geriye gitmesi, ekonominin gelişememesi tehlike işaretleridir. Ancak asıl tehlike, değerlerin yıkılmasıdır. Öncelikle hukuk tanımayan iktidara, sendikal standart tanımayan sendikacıya, tepki gösterebilmeliyiz ki, daha insanca yaşama, çalışma koşullan için savaşım verebilecek noktaya gelelim. M. BANKASI'NDA Dolar (döviz alış) Dolar (efektif satış) Mark (döviz aiış) Mark (efektif satış) İnterbank faizi: BUGÜN 1802.15 1824.00 1029.98 1042.46 36.42 Bir tasarruf sahibi 6 milyon lira zarara uğratıldığını iddia ederek Kamu Ortaklığı Fonu ve aracı banka Yapı Kredi'yi mahkemeye verdi. ANKARA (Cnmhııriyet Bürosu) Kamu Ortaklığı Fonu, köprübaraj senetleri nedeniyle mahkemelik oldu. Gaziantepli tasarruf sahibi Gürbüz Bayel, Yapı Kredi Bankası'ndan satın aldığı " 1 . Boğaziçi Köprüsü ve Keban Barajı" gelir ortaklığı senetlerinin alım ve geri satışı sırasında 6 milyon lira zarara uğratıldığını ileri sürerek fon ve banka aleyhine Ankara Asliye Ticaret Mahkemesi'nde dava açtı. öte yandan fon tarafından "barajlardaki elektrik üretiminin azalmasına" bağlanan Karakaya Barajı D tertibi senetlerindeki geîir düşüşü tasarruf sahiplerinin tepkisine yol açtı. Gürbüz Bayel, dava dilekçesinde Yapı Kredi Bankası'nın senetleri satarken Vakıflar ve Ziraat Bankası'na göre daha yüksek fiyat uyguladığım, satın alırken de söz konusu iki bankaya göre daha düşük fiyattan satın aldığını öne sürdü. Bayel, gelir ortaklığı senetlerini daha yüksck fiyat veren Ziraat ve Vakıflar Bankası'na götürdüğünü, ancak bu iki bankanın da senetlerin kendilerinden alınmadığı gerekçesiyle talebini kabul etmediklerini bildirdi. Konuyla ilgili olarak ayro dönemde Kamu Ortaklığı tdaresi'ne yaptığı başvurulardan sonuç alınmadığını da belirten Bayel, dilek TÜSL4D savunma toplantısı Ekonomi Servisi Türk Sanayicileri ve İşadamlan Derneği (TÜStAD) tarafından düzenlenen Türk özel sektörünün NA TO çerçevesinde A vrupa ortak silah pazanimalatı ve ihracaıında yerini almasım konu alan "Savunma Toplantısı" 22 Aralık 1988 perşembe gününe ertelendi. Dış ticaretin ynrısı 5 ülkeyle ANKARA (ANKA) Türkiye, dış ticaretinin yansına yakın kısmını beş ülkeyle yapıyor. Ocakeylül dönemine ilişkin ihracat ve ithalatın üikelere dağılımım gösteren veriler, bu dönemde ihracatm yüzde 47.1 'inin Federal Almenya, Irak, İtalya, ABD ve İngiltere 'ye yapıldığını, ithalatın yüzde 47.5'inin de bu ülkelerden gerçekleştirildiğini ortaya koydu. çesinde şu görüşleri savundu: " A tertibi l. Boğaziçi Köprüsü ve Keban Barajı gelir ortaklığı senellerine 1.10.1987 tarihleri arasında 1 milyon liralık nominal senede Vakıflar Bankası 59 bin 317 lira. Ziraal Bankası 55 bin 969 lira. davalı Yapı Kredi Bankası ise 39 bin 668 lira gelir vermiş bulunmaktadır. Bu rakamlar, ciddi bir adaletsizliğin var olduğunu göstermektedir. tdare, yasa ve yönetmeligin kendisine verdiği denetim yelkisini kullanmamış, görevini yerine geürmemiştir. Gelir ortaklığı senetlerinin sahiplerine güvenilir ve islikrarlı bir gelir temini sağlavamamışOr."' Bu arada, Kamu Ortaklığı tdaresi'nin Karakaya Barajı gelir ortakhğı senetlerine mayıs ayında ödediği yüzde 35.53 oranındaki gelir payı oranını ikinci altı aylık dönemde yüzde 34.41'e düşürmesı tasarruf sahiplerinde şaşkınlık yarattı. Senet sahipleri, idarenin "keyfi bir tutumla gelir payı oranlannı düşürdüğiinü" iddia ediyorlar. Keban Barajı'na endeksli olarak cıkarılan Karakaya (A) tertibi senetlere eylül ayında yüzde 41.8 gelir payı ödemesi yapılmıştı. Bu senetlere birinci altı aylık dönem için yapılan gelir payı ödemesi ise yüzde 37.34'iü. (D) tertibi senet sahipleri. gelir payı ödemelerinin (A) tertibi senetler için oran olarak yükseltilirken (D) tertibi senetlerde düşürülmesinin nedenini "barajlardaki elektrik üretiminin azalması" ile açıklıyorlar. Karakaya Barajı A ve D tertibi gelir ortaklığı senetleri Keban Barajf nın brüt elektrik üretimine endeksli olarak çıkanlmıştı. Yapılan hesaplamalara göre, (A) terti bi senetlere eylül 1987şubat 1988 tarihleri arasındaki birinci altı aylık dönem için yüzde 37.34 oranında gelir payı verildi. Martağustos ayları arasındaki ikinci altı aylık dönemde ise Keban'ın brüt üretimi yüzde 4.14 oranında aza'dığı halde gelir payı oranı 4.46 puan arttınlarak yüzde 41.8'e yükseltildi. Bu arıı^ıa elektrik fıyatlarına yapılan zammın etkisi olduğu belirtildi. Yine Keban'a endeksli çıkarılan (D) tertibi senetlere ise kasım 1987nisan 1988 tarihleri arasındaki birinci altı ayda viızde 35.53 oranında gelir payı verildi. Mayısekim ayları arasındaki ikinci altı aylık dönemde elektrik üretimi yüzde 10.87 oranında a/aldı. Bu dönem için gelir payı oranı ise 1.12 puan azaltılarak 34.41'e düşürüldü. Kamu Ortaklığı Fonu'nun (A) ve (D) tertibi gelir ortaklığı senetlerinin gelir payı ödemeleri oranlannı belirlemede uyguladığı olçul anlaşılamadı. idare, elektrik üretimindeki azalmayı gerekçe göstererek gelir payı oranlannı düşürecek olsaydı, (A) tertibi senetlerin ikinci altı aylık dönemde gelir payı oranının yüzde 34.3 olması gerekirdi, ancak bu oran 7.5 puan fazlasıyla 41.8 olarak uygulandı. (D) tertibi senetlerde eğer üretim düşüklüğü gerekçe gösteriliyorsa, gelir payı oranının yüzde 31.67 olması gerekirdi. İdare bu oranı uygulamadığı gibi, (A) tertibi senetlere verdiği gelir payı artışını da vermedi. Gelir paylarında dengeli bir artış verilmiş olsaydı, (A) tertibi senetlerdeki uygulamaya göre, (D) tertibi senetlerin gelir payı oranı da yüzde 34.41 değil, yüzde 38.6 olması gerekecekti. TMO dünya pazarında Ekonomi Servisi Türkiye, uluslararası tahıl piyasasına giriyor. Toprak Mahsuileri Ofısi (TMO) Genel Müdürü Ahmet Özgüneş, Türkiye'nin dünya borsalanna girmek zorunda olduğunu. özetlikle bakliyatta ve tahılda uluslararası borsalara girme çalışmalan yaptıklarım belirtti. 5 aylık ihracatın yarası hayali Harvard Universitesi öğretim üyesi •larlık bir teşviğin sağlandığı tahmin ediliTurkiye'niıı OECD'ye ihracatı m r. Dani Rodrik'in yaptığı araştırma, Teşviklerin arttınldığı döncmlerde "yüksek OECD ülkelerine bu yılın ilk 5 mm* faturaiaraı" olayı, teşviklerin azaltıldığı döayında yapılan ihracatı Türkiye TtaHt nemlerde de "düşük faturalama" olayı yasanrakamlari 2 milyar 349 milyon dolar dığını belirten Dani Rodrik, 197580 döneminTtı* **» olarak gösterirken OECD'nin, aynı u u n M a t M M n i TanraHMn de ihracatın yüzde 4.2'si kadar "düşük " "* rakamı 1 milyar 535 milyon dolar fatura" gösterme olgusunun göze çarptığmı m kaydetti. Rodrik, "Bu da dolann karaborsa1226 1975 985 19.6 olarak belirlediğini ortaya koydu. 1470 15.7 1259 daki yüksek değeri göz önüne alındıginda bekEkonomi Senisi ABD'nin Harvard Uni 1976 1977 1271 34 1228 versitesi'nin Türk öğretim üyesi Dani Rodrik'in, Türkiye kaynaklan ile OECD ülkeleri kaynaklannı karşılastırarak yaptığı araştırmaya göre hayali ihracat geçen yıl hızlı bir yükselme gösterdi. Geçen yılın ilk 5 ayında toplam ihracatm yarısını geçen hayali ihracattaki bu yükselmesinin ihracata uygulanan teşviklerin artışından kaynaklandığı belirtildi. Dani Rodrik'in "Toplum ve Bilim Dergisl"nde yayımlanan "Tiirkiye'nin ihracat patlamasının ne kadan hayali?" araştırmasına göre geçen yılın ilk beş ayında hayali ihracat genel ihracatın yüzde 53'üne yükseldi. Rodrik, araştırmasında 1975 yılından 1987 •yılı mayıs ayına kadar olan dönemde Türkiye'nin OECD ülkelerine gerçekleştirdiği ihracatı Türk ve OECD kaynaklan Ue karşılaştırdı. Geçen yılın ilk beş ayında Türk kaynaklannda 2 milyar 349 milyon dolar görünen OECD'ye yönelik ihracat, OECD kaynaklannda 1 milyar 535 milyon dolar olarak yer aldı. "Yüksek fatnralama" olarak nitelendirilen bu hayali ihracat, genel teşviklerin yanı 1496 1564 •4.3 1577 1844 4.1 1634 1789 •80 875S UTMItopltaw 8 3 M • 4J 1981 2282 2239 1.9 2576 10.7 1982 2328 2771 1983 2461 12.6 1984 3712 2903 279 4084 198$ 3773 8.3 1986 4311 4578 •5.8 1967(OcakM3yıs) 2349 1535 53.0 1M147 (Hlm 1*17 11.4 Z2H4 KâfuUjn 0€C0, MtatMf feriMkı •( FonisjR Tnfe StettaBcs (AytıkftsTicaret Istafisökten Bffltem), çe$ıtt 1978 1979 1980 OECD, RAKAMLARI OKTAYA KOYDU Dış borçta sıkı dönemi Ekonomi Servisi Gelişmekte olan üikelere aglan kredilerde "skı takip" dönemi başiıyor. Aynı gün içinde İngiltere Maliye Bakanı Nigel Lavvsoıı uluslararası kreditör kuruluşlara kredi sağlarken "katı bir tutum izlemeleri" mesajını verirken, OECD'de de buna benzer bir uyarı gündeme geldi. OECD, sanayileşmiş ülkeleri, üçüncü dünya ülkelerine., verilen proje kredilerinin sıkı takibe almaları konusunda uyardı. BüGÜN • Sempozyum TSE, Ankara Ticaret Odası ve MPM'nin ortaklaşa düzenlediği "Işletmelerde Denetim Fonksiyonu" sempozyumu Ankara'da TSE toplantı salonunda saat 10.00'da başiıyor. • Seminer PERYÖN (Personel Yöneticileri Derneği) îstanbul Hilton Oteli'nde, "Toplu Pazarlık Sistemimizin 25 Yılı" konulu bir seminer düzenledi. sıra 1986'da ihracatın azalmasından sonra yükseltilen teşviklere bağlanıyor. 1987'de 697.6 milyon dolar vergi iadesi uygulanmıştı. Yüksek düzeyde verilen bu teşvikler, hayali ihracata yol actığından dolayı 1988'de aylar itibarıyla kademeli bir şekilde azaltılarak yıl sonunda sıfırlanması karariaştınlmıştı. 1988'de de azaltılmasına karşılık 419 milyon lenebilecek bir şey. O dönemde ihracatçılar kazandıklan dolan karaborsada satarak daha iyi bir kazanç elde ediyorlardı" görüşünü savundu. Vergi iadelerinin 1989 başında sıfırlanacak Lawson, Londra'da "Üçüncü olması ve Exinıbank'tan açılacak kredinin ih Dünyanıo Borç Krizi" konulu bir racata teşvik oranırıın yüzde 1.3 dolayında konferansta soruları yanıtlarken, tahmin edilmesi, "dövizin yeniden yurtd^ında ekonomik reformlar uygulanmatntulması olasılığını" gündeme getirdi. Bu ko dığı takdirde, mali kuruluşlarca nuda görüş belirten ihracatçılar düşük teşvik borçlu üikelere yardım edilmemesi lerin uygulandığı dönemlerde ihraç değerle gerektiğini belinti. rinin de düşük gösterilerek dövizin yurtdışında Lavvson, "l'luslararası kredi bırakıldığına, daha sonra bu dövizin serbest kuruluşlan, kredi verdikleri ülkeye piyasa yoluyla Türkiye'ye getirilerek arada ekonomik reform programlan uyki farktan kazançlar elde edildiğine dikkat gulamalannı şart koşmalılar" şekçektiler. Dani Rodrik'in 1980'den sonraki ge linde konuştu. lişmelere ilişkin değerlendirmesi de şöyle: Lavs'son, Uluslararası Para Fo"1981 Ue 1984 arasında, ihracat toplamı nu (IMF) ve Dünya Bankası gibi na oranla fazla faturalama, yüzde 1.9'dan, kuruluşların, kredi sağlarken geşaşırüa biçimde yüksek bir orana, yüzde tirdikleri koşullarda ısrarlı ve açık 27.9'a çıkıyor. 19851986'da yüksek fatura bir tutum izlediklerini belirterek lama büyük dnşnş gösteriyor, ama 1987'nio "Borç karşılığında katı koşullann ilk beş ayı içinde yüzde 53'e fırlıyor." sürmesi gereklidir" dedi. Borsada işlemler ÛncekseISHCii anskawı. Akçımento Anadolu Cam Arçelik Aymar Bagîaş Bolu Cimento Bhsa ÇefikHalat Çimsa Ç.EIektrik Mktaş Ege Biracılık Eje Gubre Enka Holding Er.D.Çeük GooO Year Gübre Fab Güney Biracılık Hektaş Izmir 0 C bocam Kartonsan Kepez Elettnk Kordsa Koruma Tanm Koç Yatınm Mensücat Si (BUı Metaş Olmuksa Otosan RaSak Sarkuysan T.DemDAk. Teletaş Tjj B 10 f& BOZ) T iş. B. (B) T. ŞişeCam T. Siemens Yasaş b t a « nrikUfr. 2550 1500 4175 2875 1850 11000 4900 3875 4700 7400 3200 4950 890 2400 5500 5950 720 2750 2475 840 5600 1325 6300 3950 3925 2075 5700 490 2450 2900 1375 2400 2425 3300 700 1550 520 1100 4950 630 Bugünkü Bugunkü Bugünku en Sis* kapanış 2500 2525 2500 1425 1500 1425 4050 4100 4100 2850 2850 2850 1800 1850 1850 11000 11000 11000 4950 5000 4950 3875 3900 3900 4700 4700 4700 7250 7250 7250 3200 3200 3200 4900 4950 4900 880 880 880 2450 2450 2450 5300 5500 5300 5750 5950 5950 710 720 710 2750 2700 2700 2450 2450 2450 840 850 840 5600 5600 5600 1300 1300 1300 6250 6250 6250 3875 3950 3900 3850 3900 3875 2000 2025 2000 5500 5500 5500 490 490 490 2275 2350 2275 2775 2825 2775 1375 1375 1375 2300 2300 2300 2425 2425 2425 3300 3300 3300 700 720 700 1575 1575 1575 500 500 500 1075 1100 1075 4850 4900 4850 600 600 600 7MIİM GATT TOPLANTILARI aftırtıki ort.fiy. 2521 1457 4079 2850 1806 11000 4983 3895 4700 7250 3200 4912 880 2450 5364 5810 714 2703 2450 842 5600 1300 6250 3904 3888 2002 5500 490 2315 2786 1375 2300 2425 3300 706 1575 500 1087 4864 600 İSlem Ençoksöt rroktaf! yapılan try. 2525 11595 1340 1450 1800 4100 2850 100 1410 1800 110 11000 5000 350 3900 1220 170 4700 7250 1400 3200 730 4900 800 500 880 315 2450 5300 16075 835 5800 1175 710 2700 1405 376 2450 1535 840 5600 200 1300 2988 6250 250 2320 3900 3900 58S0 2000 1700 100 5500 490 985 2300 3050 2775 2300 4525 1375 2300 150 500 2425 3300 2118 1120 700 1575 4950 800 500 1100 500 700 4850 600 150 'ABD, IsraiPi kayırıyor' Ekonomi Servisi Dünya Bankası Başkanı Barber Conable, dünya ticaretinin krizin eşiğinde olduğu uyarısında bulundu. Gümrük Tarifeleri ve Ticaret Genel Anlaşması'nın 100'den fazla ülkenin katılımı ile Kanada'nın Montreal kentinde düzenlenen toplantısında konuşan Conable, özellikle kalkınmakta olan ülkeler ile sanayileşmiş ülkeler arasındaki ticarette krize doğru gidildiğini vureuladı. Cumhuriyet Washington muhabiri Ufak Güldemir'in haberine göre, Conable konuşmasında, 'büyüklerin' konımaabk politikalannı eleştirirken, ABD'nin ticarette Türkiye ve Mısır'a karşı lsrail'i kayırdığından yakındı. Conable, dağıtımı Washington'da yapılan konuşma metnine göre, ticarette "ikili anlaşmalann" giderek yaygınlaşmasından yakındı. "Açık ticareti istiyoruz, çünkü ticaret rejimlerinin daha işler ekonomiler yaratmak için başlıca arsrç olduguna ikna olmuş durumdayız" diyen Conable, Kenya, Nijerya, Filipinler ve Türkiye'yi duvarları indirdikleri için hararetle övdü ve "Kota koymak kolay, kaldırmak zor" dedi. Uluslararası Para Fonu IMF Başkanı Michael Camdessus da toplantıda yapüğı konuşmada, bir yandan gümrük tarifeleri indirilirken, diğer yandan tarife dışı engellerin ve tanm sübvansiyonlarının arttırılmasından yakındı. Camdessus, güçlü ekonomilere sahip ülkelerin sınai politikalannın, uluslararası ticareti çarpıtabileceği ve yapısal uyum çabalarına ket vurabileceğine dikkat çekti. DÛVİZ KURLARI Dövizin Cinsi 1 ABO Dolan 1 Avustralya Dolan 1 Avusturya Şilini 1 Batı Alman Markı 1 Belçika Frangı 1 Danimarka Kronu 1 Fin Markkası 1 Fransız Frangı 1 Hollanda Florini 1 isveç Kronu 1 İsviçre Frangı 100 Italyan Lireti 1 Japon Yeni 1 Kuveyt Dinarı 1 Steriin 1 S Arabistan Riyali Döviz Alış 1802.15 1575.07 146.88 1029 98 49.22 267.58 438.48 302.12 913.87 297.97 1226.37 139.70 14.67 6424.77 333613 480.42 Döviz Satış 1805.76 1578.23 147.17 1032.04 49.32 268.12 439.36 302.73 915.70 298.57 1228.83 139.98 14.70 6437.65 3342.82 481.38 Efektif AJış 1802.15 1548.29 146.88 1029.98 48.38 267.58 431.03 302.12 913.87 297.97 1226.37 137.33 1442 6315.55 3336.13 472.25 Efektif Satış 1824.00 1594.17 148.66 1042.46 49.82 270.83 443.80 305.79 924.95 301.59 1241.24 141.39 14.85 6502.68 3376.59 486.24 Hale Hızal 14 yaşında. Mesleğini seçerken aceleci davranmak istemiyor. Şimdiden üniversiteye hazırlanıyor. KISAKISA • TÜRKİYE Emlak Bankası, bankanın otomasyona kavuşturulmasını ve şubeler arası bilgisayar ağının kurulmasını gerçekleştirmek amacıyla önümüzdeki 5 y;l için 7.5 milyar liralık harcama öngördü. • GARANTİ Bankası'nın üst düzey yöneticilerinin, birirn, bölge ve şube müdürlerinin katıldığı "89'a Bakış" müdürier toplantısı Bursa'da yapıldı. • DÜNYANIN izlediği genç çizgi Triangle, 16 ülkeden sonra şimdi Türkiye'de... AFS Grubu, Triangle'ı Türkiye'de pazarlıyor. Triangle ürünlerinin tanıtımı için 13 aralıkta 89 yaz modasının sergileneceği bir defile yapılacak. • PAMUKBANK, "Sigarayı Bırak Tasarrufa Bak" kampanyası başlattı. Pamukbank Ankara Bölge Müdürü Hikmet Taşyürek öncülüğünde başlatılan kampanya, ilk aşamada Pamukbank'ın 10 şubesinde uygulanacak. 71.071.0 .•.....JSS.2I IştaM katafc. Z45.078.02S MESLEK SEÇEVflNDE KARARSIZ. Hale, ortaöğretim kurumlannda okuyan 3.110.379 öğrenciden biri.* 1988 yılında yalnızca 151.700 öğrenci üniversite sınavını kazanabilmiştir.* * XII. Milli Eğitim Şurası, Hazırlık Dokümanı, Temmuz 1988. Fotokopi makinaları 1 <fl \ JP '33 03 39 133 (11 l/mır ?2 36 5«djnj 3 33 91 ÇAPRAZ KURLAR S Ç\ S 17496 S 5,9649 $ 1,9719 % 14694 B. Alman Marta FranSiZ Frangı Hollanda Florini İsviçre Frangı Ah$ 163.500 167.500 24.800 22.150 18.600 350 Satış 165.500 175.000 24.950 24.200 18.715 400 $ 1290.01 $ 122.84 S 3,7512 C 1.8511 İtatyan Lireti Japon Yeni S. Arabistan Riyali S Alış 1845 1057 1255 933 3400 306 Satış 1850 1060 1260 938 3425 308 T C ZİRAAT BANKASI 8 MULffl 19M TArtHhroeid DÖVtZ KURURI DÖVİZİN CİNSİ 1 ABDDOURI 1 AVTKTRALYA DOUfU 1 AVUSTURYA $ k M 1 BATI ALMAR MARn 1 BELÇİKA FRAIKI 1 DAJriMAJUU KMMU 1 FtaHMUOUSI 1 FRAUaFMMH 1 HOUAKDA aORİMİ 1 İSVEÇ KMWU 1 ISVtÇM F M N I 100 tTALYAH ÜRETİ 1 JAPMYEIİ 1 KAHADA DOLAM 1 KUVEYT DİNARI 1 MRVEÇUIMU ISTHUjll 1 S. ARABJSTAN RİYALİ DÖVİZ AUŞTT SATIŞ T L 1805.76 1809.37 1575.07 1581.38 147.17 147.46 1032.04 1034.10 49.22 49.41 267.58 268.65 438.48 440.23 302.73 LJÎ03.33 915.70 917.53 297.97 299.16 1228.83 1231.28 139.70 140.25 14.72 14.67 1508.71 1514.75 6424.77 6450.52 277.68 278.79 3342.82 3349.50 480.42 482.34 EFEKTİF AUŞTL. SATIŞ TL. 1805.76 1545.19 147.17 1032.04 49.22 267.58 430.16 302.73 915.70 297.37 1228.83 137.05 14.39 1480.09 6302.91 272.41 3342.82 471.30 1823.81 1594.01 148.64 1042.36 49.81 270.80 443.75 305.75 924.85 301.55 1241.11 141 37 14.84 1526.84 6502.02 281.02 3376.24 486.19 ALTIN 6ÛMÛŞ Cumhuriyet Fteşat 24 ayar altın 22 ayar bileztk 18 ayar altın 900 ayar gümuş SERBEST PİYASADA DÖVİZ ABD Dolan BaO Alman Markı İsviçre Frangı Hollanda Florini ingılız Stertını Fransız Frangı (ÎJDeLaRue • p I ^ T.C. ZİRAAT BANKASI "Güciine erişilmez" • BAGKAŞ 1988 yılında Fransa, İtalya, tngiltere ve TEK MAKINAYLA SSCB gibi üretici üikelere kasım ayı itibarıyla yaptığı HEM SAHTE kimyevi gübre ihracından 80 milyon dolarlık bir gelir DOLAR AYIRIN sagladı. HEM PARA SAYIN • TÜRKlYE Dış Ticaret Derneği (TÜRKTRADE) Yönetim Kurulu Başkanı Yereboton Cod. Muhteremefendi Sk. N o 1 5 1 Mustafa Süzer, tstanbul SultanahmetJSTANBUL 1 Tel: 511 82 405 hat Telex: 23153 Ofst tr. Telefax: 511 20 99 | Finansal Müşavirlik Hizmetleri A.Ş. isimli bir şirket kurdu. Başarmalan için onlara destek verin... Sağlam bir temel kazandınn!