18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
16 ARALIK 1988 Halit HABERLER ve CUMHURİYET/13 Komitesi üyeleri yargılandı 'jjir gece yarısı yasalar hiçe sayıldı' Savunma avukatları, DGM Savcı Yardımcısı Nuh Mete Yüksel'in ideolojik bir tavır içinde bulunduğunu, bu nedenle davadan çekilmesini istediler. Savcı Yüksel'in, Çelenk için yakalama emri çıkararak yasalara aykırı davrandığı da bildihldi. ANKARA (Cumhuri)et Bürosu) Avukat Halil Çelenk ile yayıncı ve İnsan Hakları Derneği Ankara Ş'ibesi Başkanı Yfuzaffer İlhan Erdost, Abece dergisinde yayımlanan yazıları nedeniyle dün Ankara DGM'de yargıç önune çıktılar. Çelenk ve Erdost için "komunizm propagandasi yaptıklan" savıyla 510 yıl arasında hapis cezası isteyen DGM SaveiM Nuh Mete Yüksel'in "objektif olmadığım, ideolojik tavır içinde bulunduğunu" belirten savunma avukatları, bu nedenle duruşmadan çekilmesini istediler. DGM'de ilk olarak, "Demokrasi ve Demokrasi" başlıklı yazısı ile "neşir voluvla komunizm propagandası >aptığı" savıyla hakkında Türk Ceza Yasası'nın 142/16. maddeleri uyarınca dava açılan yayıncı Erdost vargılandı. Erdost'u, Halit Çelenk, İnsan Hakları Derneği Genel Başkanı Nevzat Helvacı, Ankara Barosu Başkanı Erzan frzurumluoğlu. İstanbul Barosu Başkanı Turgul Kazan, Emin Değer, Veli Devecioğlu, Hiisnii Öndiıl. Hasan Şahin, Şenal Saruhan ile Nezahat Gündoğmuş savundu. İddianamenin okunmasından sonra sorgusuna geçilen Erdost, 12 sayfa olarak hazırladığı yazılı sorgu rr.etnini okudu. Komunizm propagandası yapmakla suçlandığına işaret eden Erdost, "Bunun geçmişten gelen bir alışkanlıkla böyle ifade edüdigini bilmekle birliktc. doğru olmadığım belirtmek gereğini duyuyorum" dedi. Varolan sistemin herhangi bir kusurunu, kurumunu, yanlışını eleştirmenin komunizm propagandası olarak aigılanamayacağını da kaydeden Erdost, "Yazdığım \a/m da 142. maddevi de iyi bildigim için iç rahallığıyla söylüyorum; yazımda suç yoktur" dedi. Sorgudar. sonra DGM Savcı Yardımcısı Nuh Mete Yüksel, yazının bilirkişi incelemesıne gönderilmesini istedi. Avukat Çelenk ise buna karşı çıkarak, "En yelerli bilirkişi sayın mahkemedir" dedi. Mahkeme heyeti de bilirkişi incelemesine gerek olmadığına karar vererek, duruşmayı esas hakkındaki goruşun hazırlanması için 27 kasım tarihine erteledi. Erdost'un duruşması biter bitmez, aynı dergide yer aJan yazısı nedeniyle yine Türk Ceza Yasası1 nırt 142. 16. maddeleri uyarınca hakkında dava açılan Avukat Çelenk'in yargılanmasınageçildi. Çelenk, üzerindeki avukat cuppesini çıkararak, Erdost'un bcşalmğı sanık sandalyesine oturdu Erdost'u savunan avukatların dışında, binin üzerinde avukatı temsilen Türkiye Barolar Birliği Başkanı Teoman Evren. Izmir Barosu Başkanı Sabri Kurt ile İbrahim Açan da Çelenk'i savundular. Çelenk. duruşma öncesinde gazetecilere yaptığı agklamada, çeşitli illerden binin üzerinde avukatın kendisini savunmak için başvurduklarını belirterek, "Savunma mesleğine gösterilen bu davanışma ve duyarlılık bana mutluluk verdi. Ancak kış ortasında değerli meslektaşlarımı yormamak ve mahkemede bir gosleri havası varatmamak için tüm arkadaşlanmı temsilen TBB Başkanı Teuman Evren'e, Turgut Kazan'a, Erzan Erzunımluoğlu'na. Sabri Kurt'a ve Nevzat Helvacı'ya ve Veli Devecioğlu'na savunmamı yapmalan için rica ettim, tüm mesleklaşlanma teşekkür ediyorum" dedi. Halit Çelenk, 5 sayfalık yazılı sorgu metninde, "duşünce suçu" kavramı ile dcmokrasinin birbirleri ile bağdaşmayan iki kavram olduğunu belirterek, "Sanıjorum ki 40 vıllık bir çalışmadan sonra 141142. maddelerin niteliğini, ekonomik, sosyal ve siyasal yönlerini yelerince öğrendiğimi söylevehilirim. Evet \ine de 40 yıl düşunsfvdim. savunma mesleğimin 41. vılında 'hukuk açisindan demokrasi' üzerine yazdığım bir sayfalık bir ya/ıdan ötürıi hakkımda 142. maddeden dava açılacağını halırıma getirmc7dim. Ama yanılmışım" dedi. Hakkındaki soruşturmanın yapılış biçimine de değinen Çelenk, sorgusunda şoyle dedi: "İşte bir geceyansı, bir düşünce suçlamasından ötürü yasalar hiçe sayılarak, Adalet Bakanlığının genelgeleri bir kenara itilerek. Siyasi Şube Mudurü'nun yonetiminde bir polis ekibi tarafından adeta opcrasvon yapılarak evimden alınıp emnivete götürülürken yine insan haklanna dayalı hukuku düşunüvordum, demokrasiyi düşunüyordum. İnsan haklarını çiğneme olgusu suruvordu. Ben bir avukattım. Avukatlık yasasına ve bu yasanın 58. maddesi ne açıklık getiren bakanlık genelgelerine göre emnivete gotürulemezdim, sorgumun Cumhuriyet Savcısı tarafından yapılması gerekirdi. Bunu savcılık bilirdi, bilmek zorundaydı. Buna rağmen hakkımda yakalama emri çıkanldı ve emnivete gotüruldum. Ceza Yargılamaları Lsul Yasası'nın 131'2. maddesine göre yakalama emri verilebilmesi için cezaevinden kaçmış olmam ya da yakalanmış iken muhafızların elinden kaçmış bulunmam gerekirdi. Böyle bir durum olmadığı halde DGM Savcılığı'nca yakalama emri çıkanlmış ve yasa açıkça çiğnenmişti. Her gün mahkemelerde, DGM'de, cezaevlerinde görev yapan ve bir telefon, bir davetiye ile bir not ile çağnlması mümkün olan bir avukat hakkında bu yasal ve demokratik yollara başvurulmadan yakalama emri verilmesi. gorevin kotıiye kullanılması idi. ama bu suç pervasızca işlenivordu." Iddianamede yer alan "tekelci burju>aziye karşı olduğu" suçlamasını yanıtla\an Çelenk, "Sayın Savcı, herhalde tekelci burjuvazinin diktasını, yani öteki sınıflar üzerinde egemenliğini savlınmaktadır. Çünkü tekelci burjuvazinin diktası, anayasanın 6. maddesinde >er alan 'Egemenliğin kullanılması. hiçbir surette hiçbir kişiye, zumreye veya sınıfa bırakılamaz' ilkesine aykırı düşer" dedi. Sorgudan sonra söz alan Turgut Kazan. savunma uzerine yonelen tehditlere dikkat çekerek, "Bu dava da savcılığın savunma üzerine kurduğu bir tebdittir. Soruşturma bu tehdit üzerine kurulmuştur. Dava, savunmaya baskı olsun diye açıimıştır. Davayı bugün sonuçlandıralım ve bize de savunma üzerine kurulan tehdit zincirini kırma olanağı sağlansın" dedi. Avukat Veli Devecioğlu da Savcı Nuh Mete Yüksel'in dava konusu olaylara "ün»iyeti"nin bulunmasını hoş karşılayabilecekleriııi, ancak objektif bir hukuk adamı niteliğini de surdurmesi gerektiğini kaydederek. "İddianame ve yakalama emri uvgulaması voğun bir ideolojik tavır içeriyor. Bu, hoş karşılanamaz. Yasalar nedeniyle biz kendisini reddedemiyoruz, bu olanağımız >ok, ama kendisinin bu davadan çekilmesini istiyonız" dedi. Daha sonra 15 dakika duruşmaya ara veren DGM heyeti, savcının duruşmalara katılıp katılmamasının mahkemenın dışında bir konu olduğunu, davanın bugun sonuçlandırılmasının ise gorulecek diğer duruşmalar nedeniyle mumkun olmadığına karar verdi. Duruşma 27 aralığa ertelendi. MuzafferErdostyargı önünde tstanbul Haber Servisi Kapatılması Anayasa Mahkemesi'ııce reddedilen Sosyalist Partisi'nin parti program taslağında, yasadışı örgut kurma girişiminde bulundukları ve komunizm propagandası yaptıkları savıyla yargılanan Girişim Komitesi üyelerinin yargılanmalarına devam edildi. Anayasa Mahkemesi'nin, partinin kapatılması yolundaki istekleri reddetttıği vurgulanarak davanın düşürülmesi gerektiği belirtilen davada, Girişim Komitesi üyeleri hakkındaki yartdışına çıkma yasakları kaldırıldı. İstanbul DGM'deki dunku duruşmada Nusret Senem ve Ali Kalan'ın dışındaki sanıklar Yalçın Buyükdağlı, Yavuz Alogan, Ali Karşılayan ve Halil Berktay hazır bulundular. Yalçın Büyükdağh'nın Anavasa Mahkemesi'nin partileriyle ilgili gerekçeli kararının henüz kendilerine ulaşmadığını bildirmesinden sonra söz alan Avukat Emcet Olcaytu, davanın duşmesi isteminde bulundu. Anayasanın 26. maddesi ve Siyasi Partiler Yasası'nca bir partinin kuruluşu için önceden izin alınmayaeağını anlatan Olcaytu, "sanıklann kişisel eylemlerinden de Yargılandılar Muzaffer Erdost ve Halit Çelenk yargılandılar. Duruşmayı ğil, parti kurma çabalarından gazetemiz yazarı Uğur Mumcu, İHD Genel Sekreteri'nin de bulunduğu çok sayıda dinleyici izledi. (Fotofraf: Rıza Ezer) yargılandıklanm" savundu. Sanıklardan Halil Berktay da bir bilim adamı olarak yurtdışında, çeşitli davetler aldığını, fakat mahkemenın engelleyici karan nedeniyle yurtdışına çıkamadığını anlattı. Eren ve Demirözü beraat etti İstanbul Haber Servisi İstanbul DGM'de, TCK'nın 142/36. maddelerine aykırı olarak yayın yoluyla bölücıi propaganda yaptıkları savıyla yargılanan Yeşil Barış Gazetesi sahibi İbrahim Eren ve Yazı İşleri Müdürü Abdulkadir Demirözü beraat etti. Eren ve Demirözu'nün gazetenin kasım 1988 sayısında yer alan "Radikal Demokratik Yeşil Parti İçin Program Taslağı'' başlıklı yazıda bölücü propaganda yaptıkları savıyla 7.5 ile 15 yıl arasmda hapisleri istenıyordu. İstanbul DGM'deki dünkü ilk duruşmada sorguları yapılan Eren ve Demirözü suçlamaları reddetıiler. Eren, davanın açılmasını kuruluş aşamasındaki bir partiye baskı olarak nitelendirirken, Demirözü, "Kürtleri ayrı bir millet olarak değil, ana dili Türkçe olan Türk vatandaşı olarak gördüklerini" söyledi. Mahkeme 'de, savanın istemi doğrultusunda, dava konusu yazıda suç unsurlarının oluşmadığı gerekçesiyle beraat karan verdi. Siyasi göçmenlere dönüş hakkı istemi 4 kişiye ömür boyu hapis cezası İstanbul Haber Servisi Selinıiye 2 Nolu Askeri Mahkemesi "Kuzey kürdistan Kurtuluş Ordusu" isimli yasadışı örgut adına çeşitli banka soygunlarına karışan 4 kişiyi ömür boyu hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme ayrıca, sanıklardan birini 16 yıl, 3'ünü de 11 yıl ağır hapis cezasına mahkum etti. Sanıklar yasadışı örgüt üyesi olarak, 1985 yılı ve öncesinde aralarında Caddebostan Ziraat Bankası ve Taksim Bank of Credit'in de bulunduğu banka soygunlan ile çeşitli orgutsel eylemlerde bulunmaktan yargılanıyorlardı. 1984 yılında açılan ve önceki gün sonuçlanan davada tutuklu sanıklar Azmi Pat, Mehmet Yaşar Özbav, Haldun Karyo ve tutuksuz sanık Fethi Aktaş omür boyu hapis cezasına mahkum edildiler. Tutuksuz sanıklardan Şaban İba ise TCK'nın 168/1. maddesi gereğince 16 yıl, İbrahim İnci, Ogan Fırtına ve Ertuğrul Nar da TCK'nın 168/2. maddesi uyarınca U'er yıl ağır hapis cezasına çarptırıldılar. Türkiye'ye döndükten sonra tutuklanıp önceki gün salıverilen Yüksel Selek, "politik göçmenlerin Türkiye'de işkenceden çekindiklerini, artık insanlara zorla gizli örgüt üyesi olduklarının kabul ettirilmesine çalışılması çağdışıdır" diye konuştu. Alman Yeşiller Millelvekili Rosa Glaset ise Türkiye 'nin iki yüzlü bir lutum izlediğini, Haluk Tan Ipekçi 'ye işkence yapıldığını, Yüksel Selek'e ise iyi davranıldığmı söyledi. Hükümetin işkence sorununu çözeceğini söylemesine karşın, inandırıcı olmadığım kaydeden Alman milletvekili, "Burada gördüklerimi Almanya Parlamentosu'nda gündeme getireceğim" dedi. Çflzüm bulunsun İstanbul Haber Servisi Yurtdışında yaşayan politik göçmenlere dönüş hakkı tanınması istendi. Politik göçmenlerin işkenceden çekindikleri için Türkiye'ye dönmekten kaçındıkları bildirildi. Türkiye'ye döndükten sonra tutuklanıp önceki gün salıverilen IKD Yönetim Kurulu üyesi Yüksel Selek ve Alman Yeşiller Partisi Milletvekili Rosa Glaset ile avukat Selma Atabek ve Türkiye'ye dönen ancak geri gönderilen İKD Genel Başkanı Beria Onger'in kızı Pakize Onger dün tstanbul Tabip Odası'nda bir basın toplantısı duzenlediler. Yüksel Selek'in savunmasını üstlenen 50 kadın avukat adına bir bildiri okuyan Selma Atabek onbinlerce politik göçmenin yurtdışında yaşamak zorunda bırakıldığını, hapishanelerin düşünce suçlularıyla doldurulduğunu, insan haklarının açıkça çiğnendiğini anlattı. Türkiye'de kadınları insan hakları konusunda birleşmeye çağıran avukat Selma Atabek, hükümetin insan haklarına saygı duymasını, politik göçmenlere dönüş hakkı tanınmasını, düşüncenin suç olmaktan çıkarılmasını istedi. Önceki gün Bayrampaşa Cezaevi'nden salıverilen Yüksel Selek ise uçaktan indikten sonra hemen Ankara'ya götüriildüğünü, gözleri bağlanarak sorguya çekildiğini, bir hücrede kaldığıru ve daha sonra îstanbul'a getirildiğini anlattı. Emniyette kendisine kötü davranılmadığını belirten Selek, ülkesine donmek isteyen politik göçmenlere hiç kimsenin engel olamayacağını söyledi. tnsan haklarının evrensel bir konu olduğunu ve Türkiye'nin dış kamuoyundan gelen baskılara direnemeyeceğini kaydeden Yüksel Selek, hükümetin yurttaşlıktan çıkarılanJara çozüm bulmasını istedi. Yurtdışında 14 binden fazla politik göçmen bulunduğunu belirten Selek, onumüzdeki gunlerde başta Avrupa Parlamentosu olmak uzere olayın gündeme geleceğini bildirdi. Politik göçmenlerin Türkiye'de işkenceden çekindiklerini anlatan Selek, "Artık insanlara zorla gizli örgüt üyesi olduklannın kabul ettirilmesine çalışılması çağdışıdır" dedi. Alman Yeşiller Milletvekili Rosa Glaset ise Türkiye'nin iki yüzlü bir tutum izlediğini, Haluk Tan İpekçi'ye işkence yapıldığını Yüksel Selek'e ise iyi davranıldığmı söyledi. Hükümetin işkence sorununu çözeceğini söylemesine karşın inandıncı olmadığım kaydeden Alman milletvekili, "Burada gördüklerimi Almanya Parlamentosu'nda gündeme getireceğim" dedi. Beria Onger'in kızı Pakize Onger ise annesiyle yaptığı telefon görüşmesinde kendisine "mutlaka veniden döneceğini" söylediğini anlattı. ISuri Alço için dava açıldı tstanbul Haber Servisi Kokain operasyonunda gözaltma alındıktan sonra tutuklanan sinema oyuncusu Nuh Alço ile iki sanık hakkında dava açıldı. İstanbul DGM Savcı Yardımcısı Yaşar Günaydın 'ın hazırladığı ıddianamede ı\'uri Alço hakkında uyuşturucu madde satmak suçundan en az 15 yıl ağır hapis cezası isteniyor. Öteki sanıklar Hasan Basri Akpak ve Selahattin Doğer hakkında ise yurda uyuşturucu sokmak ve yurtdışına uyuşturucu çıkarmak suçlarmdan idam cezası isteniyor. Sanıklann yargılanmalarına önümüzdeki gunlerde başlanacak. Kapatılan iKD'nin Yönetim Kurulu üyesi Yüksel Selek, hükümetin yurttaşlıktan çıkarılanlara cözum bulmasını istedi. (Fotoğraf: Süleyman Sarılar) Geri dönenler için Avrupa Parlamentosu'nda karar Türkiye'ye döndükten sonra sınırdışı edilen siyasi göçmen/er Brüksel'de düzenledikleri basın toplantısında yeniden dönmeye kararlı olduklarını ve yasalar uyarınca Türk adaletinin kendilerini yargılamakla yükümlü olduğunu söylediler. HADİ ULUENGİN BRÜKSEL Avrupa'da siyasal mülteci olarak bulunduklan ülkelerden cumartesi günü Türkiye'ye gelen ve vatandaşlıktan çıkartıldıklan gerekçesiyle sınır dışı edilen üç sendikacı, dün Brüksel'de düzenledikleri ortak basın toplantısında, veniden ülkeye dönmekte kararlı olduklarını ve yasalar uyarınca da Türk adaletinin kendilerini yargılamak yükümlülüğü taşıdığını belirttiler. Öte yandan, Avrupa Parlamentosu'nun dun Strasbourg'da gerçekleşen oturumunda, sınır dışı edilen siyasi mültecikrin Türkiye'ye dönerek savunma yapmalarına imkân verilmesini istedi ve Turk hükümetinin tutumu kınandı. Sekiz yıl aradan sonra önümüzdeki ocak ayında ilk kez toplanacak olan "TürkiyeAT Karma Parla Eski emniyet müdürüne 19 yıl hapis İstanbul DGM'de uyuşturucu madde kaçakçıhğmdan yargılanan Avabaşıoğlu, daha önce de eroin kaçakçıhğmdan yargılanarak beraat etmişti. İstanbul Haber Servisi tstanbul DGM'de uyuşturucu madde kaçakçüığı savıyla yargılanan, eski emniyet müdürü Zahit Avabaşıoğlu 19 yıl ağır hapis cezasına çarptınldı. Mahkeme diğer sanık Yaşar Kahraman'ı ise 18 yıl ağır hapse mahkum etti. Emniyette görev yaptığı dönemlerde Narkotik Şube'de hizmet veren ve Dolmabahçe Emniyet Müdürlüğü yapan Avcıbaşıoğlu daha önce de eroin kaçakçılığından yargılanmış ve beraat etmişti. Eski Emniyet Müdürü Zahit Avabaşıoğlu ve Yaşar Kahraman yaklaşık 9 ay önce 14 kilo eroinle yakalanmışlardı. mento Komisyonu"nun (KPK) Avrupalı üyeleri de, dun kendi aralarında yaptıkları birleşimde, geri yollanan siyasi mülteciler konusunun ilk KPK oturumunda gündeme getirilmesini kararlaştırdılar. Türkiye'ye gittikten sonra sınır dışı edilen, Genelİş yöneticisi Nafiz Bostancı. DİSK yürütme kurulu üyelerinden Murat Tokmak ve lurhan Ata dün Brüksel'de bir basın toplantısı duzenlediler. Toplantıda hazır bulunamayan İKD Genel Başkanı Beria Onger ve Madenlş yöneticisi Ekrem Aydın adına da konuşan üç sendikacı, kendilerinin vatandaşlıktan çıkartılmalarının Türkiye'den sınır dışı edilmeleri için hukuki bir neden oluşturmadığını, tam tersine, haklarında açılmış olan davalardan yargılanmalarının kanuni bir zorunluluk teşkil ettiğini kaydettiler. Buna ornek olarak vatandaşlıktan çıkartıldıktan sonra Turkiye've geri dönen Yahya Demirel ve Cem Karaca'yı gösteren üç siyasi mülteci, Türkiye Cumhuriyeti Devleti'nin ayrıcalık yapamayacağını ve söz konusu uygulamadan dolayı, hem Danıştay'a başvuracaklarını, hem de Yeşilköy Havaalanı'nda kendilerini sınır dışı eden görevliler hakkında dava açacaklarını ifade ettiler. Bu arada Bostancı, Ata ve Tokmak, kendilerinin maruz kaldığı haksız uygulamaya karşı Turk basınının dayanışma göstermesini istediler. Öte yandan, AT danışma organı durumundaki Avrupa Parlamentosu'nun dün Strasbourg'da yapılan oturumunda, sosyalist grup tarafından verilen ve Türk hukumetinin siyasi mültecileri geri göndermesini kınayan bir "acil karar tasarısı" da kabul edildi. Söz konusu kararda, sınır dışı edilen mültecilerin kendi ülkelerine dönmelerinin en tabii bir hakkı oluşturduğu ifade edildi ve Türk hükümetinin, politik göçmenlere mahkeme önünde kendilerini savunma hakkı tanıması istendi. Tek tip giymeyvne ceza KOKYA (Cumhuriyet) Konya'da açlık grevine katıldıklan gerekçesiyle tutuklanan 12 kişiye, tek tip elbise giymedikleri için disiplin cezası verildi. Tutuklu yakmlarınca yapılan açıklamaya göre Konya E Tipi Kapalı Cezaevi'nde bulunan 12 tutuklu, 3 ay yakınlarıyla göruştürülmeyecek ve mektuplaşamayacak. Açlık grevine katıldıklan için tutuklananların duruşması, 21 aralıkta 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nde yapüacak. YARATICI PROFESYONELLER PARAJANS, artan iş temposuna uyum sağlayabilecek, reklamcılığın profesyonel bir disiplin olduğuna inanan, yeni Tercihon sosyol bilimier "yaratıcı profesyoneller" alanında yüksek öğren m arıyor. Çok ivi ingilizce bilen, gömüş, Türkçe'nin yanı sıra ingilizce'yi de kolej veya yüksek okul mezunu, kullanabifen, deneyimli, kolay kazanıian genç ve deneyimü r alışkcniıkla dan ko'unaoilmiş, okumaya YÖNETICI SEKRETERİ ve yozmoya tutkijn, VEFAT E. Orgeneral Necdet Üruğ ve Necla Üruğ'un sevgili oğlu, Nazan Üruğ'un eşi, Beyza ve Ceyda'nın biricik babası, Hadi ve Sergül'ün ağabeyi, Sabahat Kaya'nın damadı REKLAM YAZARI Bir tanr hizmet ajansırın medya işle/şir.e hakirr. olabilecek, tüm medyalan yakındar *anıyan, baskı ve yap.m •ekniklerine aşir.a, yüksek öğrenim görmijş, ingilizce bilen, deneyırrli TürkIş yöneticilerine beraat ANKARA (ANKA) Türkİş Genel Başkanı Şevket Yılmaz ve dört yönetim kurulu üyesiyle konfederasyona bağlı 32 sendikanın 37 başkan ve yöneticisinden oluşan toplam 42 kişi "genel grev karan" aldıkları ve "2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'na aykırı davrandıklan" gerekçesiyle yargılandıkları davada beraat ettiler. Dünkü yargılamada, söz konusu baskanlar kurulu toplantısında alınan kararların "tavsiye" niteliğinde olduğu ve 2822 sayılı Toplu İş Sözleşmesi, Grev ve Lokavt Kanunu'na aykırı davrandıklan konusunda herhangi bir kanıt bulunmadığı belirtilerek tüm sanıklar hakkında beraat karan verildi. Türkçe'de olduğu kadar lng lızce meîinler'n yazımında da seri, titiz, dikkarli, lise mezLnu : DAKTİLOGRAF MEDYA YÖNETMENİ Ajansın hızlı iş akışını doğru başlatocak, her aşamada doğru izleyecek ve doğru sonuçlandıracak, tercihan ingilizce b'îen deneyimli Parajans'a katılmak ve yaratıalığnızı profesyonellikle bütünleştirmek istiyorsanız, lütfen aşağıdaki adrese, özgeçmişinizı ve fotoğrafınızı içeren bir mebupla başvurun SADİ ÜRUĞ Ü Kendini seven, takdir eden bütün akraba ve tanıdıklarını büyük bir üzüntü içinde bırakarak hakkın rahmetine kavuşmuştur. Cenazesi 17 Aralık Cumartesi günü öğle namazını müteakip Selimiye Camiinden kaldırılarak Ortaköy Mezarlığına defnedilecektir. TRAFİK YÖNETMENİ PAZARLAMA VE ?EKLAfw», ^ZMETtER A Ş. P.A.R AJANS İngiltere'de AUPA1R organizasyonu TEK A.Ş. (1) 362 39 59362 40 96 AT1KA S4H\F Her türlu Turkçe ve İngilizce kitaplarınız değerine alınır. 336 75 57 KADIKOY MAARİF ve ANADOLU LİSESİ MEZUNLARI Derneğımızin "1. Kuruluş Yıldönumü Kokteylfnde yine bıraradayız MEZUNLAR OERNEGI KALIO •8 Aralık 1988 Pazar Saal 16 0020 00 MERHABA BAR ı Arnavulkcy IsKelesı Karşısn Bezervas>or 361 0"7 16337 39 86325 ^9 33339 89 59 AilesiAkrabalan ve Sadi'yi Sevenler Çiçek gönderılmemesi, arzu edenierın TEV'e bağışta bulunmaları rica olunur.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle