Katalog

13 KASIM 1988 CUMHURİYET/13 Atatürk, masoıı lîstesînde yer alnıadı Bakmak için küçük kızı arıyor ANVERS (AA) Waller Bnıglemans adlı Belçika'ı zengin işadamı, Kuşadası'nda rasîladığı, tartı a]eti> le ailesinin geçımine katkıda bulunmaya çalışan bir çocuğuna hayat boyu bakmak ıstiyor. Kızın bulunabilmesi için basının aracılık etmesini isteyen Bruglemans, "Ona kendi çocuklanm gibi yardımda bulunmak isliyorum" dedi. m & I I U G I I I I n c i a b l l e s j reısı Paulinho Paiakan bir basın toplantısı düzenleyerek Cıç yıl hapıs cezasına çarptırılmasını ve Brezılya dışına surülmesinı prolesto ettı Paiakan Brezılya yetkilılerince Kızılderıli ıslerıne mudahale etmekle suçlanıyor (Fotoğraf Reuter) Tören hazırlığı Fransa'nın başkenti Paris'te bulunan tarıhı Elysees Sarayı'nda 1 Dunya Savaşı'nın sona ermesinin 70. yıldönümü nedeniyle önceki gün bir tören düzenlendi. Galler ulkesi askerlennın de katıldığı tören öncesınde askerlerden biri şapkasına çekı düzen vermek için arkadaşına yardım ediyor (Fotoğraf: Reuter) Esir kampına değil,okula gidiyoriar Istiklal Caddesi nde yukarıdaKı manzara ile karşılaşantar bır an şaşkınlık geçırdiler. Bir halat boyunca sıralanmış savaş suçlularını andıran bu mınık öğrenciler. Alman Kültür Merkezi önündekı servıs otobüsüne bınmeye giden Alman çocuklarından başkası değıldı. (Fotoğraf ALEV ANAKÛK) ^ HAMBURG (AA) Hamburg'daki Türk Başkonsolosluğu, Atatürk'ü anma toplantısıyla ilgili haberler konusunda açıklamada bulundu. Basında yer alan haberlerde, başkonsoloslukla Bilim ve îletişim Demeği tarafından düzenlenen Ataturk'u anma toplantısının, Mason Derneği Salonu'nda düzenlendiği ve salonda yer alan büyük masonlar listesinde Ataturk'un adının da yer aldığı belirtilmişti. Konsolos Hayret Yalav, yaptığı açıklamada, Atatürk'ün adının boyle bir listede yer aldığı yolundaki haberin asılsız olduğunu söyledi. Yalav, "Böyle bir liste olsavdı olay bize intikal ederdi. Böyle bir olay başkonsolosluğumuza intikal etmemiştir" dedi. K l 7 l l r i p r i l İ R p İ C Brezilya'da Amazon Kaiapo Kızıldenlı ka BelçikaJı işadamının 4 yaşında tahmin ettiği çocuğun Ümmiihan Özoymak olduğu. aslında 8 yaşında olan Ümmuhan'ın bakımsızlık nedeniyle yaşından daha kuçük gosterdiği anlaşıldı. HABERLERİN DEVAMI Organizasyon mi ve ağırlıeı vardır. Pıyasa surekli olarak enflasyon bekleniısı içinde yaşarsa, ış dunyasında en buyuğunden en kuçuğune kadar yuksek enflasyon hesabına göre hazırlık yeğlenırse, enflasyon nasıl durdurulacaktır? Durdurulması bir yana, nasıl aşağı çekılebilecekıir? Bugun büyük bankalardan holdınglere kadar doruk nokıalarındaki eğılim, yuksek enflasyon beklentısidır. Bu eğılım dalga dalga aşağıya doğru yayümakla, küçük esnafa kadar her çevrede benımsenmekledir. Enflasyon aşağıya doğru çekilemedikçe de ekonornmm butun hesaplan altust olmaktadır. Özal hükumetinın yapiığı işler arasmda olumlular da vardır. Ancak ıkııdann yazgısı, dönüp dolaşıp yuksek enflasyonla savaşırmna bağlanmaktadır. Bu yolda başarısıztık surerken ANAP ıklidarı hem "Konut"a hem "Çankaya'ya egemen olmak inadının straıejisım temel siyaset olarak bemmsemekten vazgeçemezse, bunalım /989'da büyüyeceklir. Oysa ASAP'ıan hem polıtıkada hem ekonomıde "normalleşme" surecine katkıda bulunması beklenıyordu. İktidan askerı yöneıimden devralan parti bu umulları bıitunüyle suya duşürmek uzeredır. • *• Bush'a mesaj OLAYLARIN Annelere cop (Baştarafı Sayfada) ARDENDAKI Çanakkale1.Cezaevi'nde de bazı lar. istanbul Şube Başkanı Hmil Kongre Galip Sandalcı gozaltına alınanhukumluler açlık grevine başladı ların salıverilmesi için girişimlerbulunduklannı söyledi. GERÇEK lar.İstanbui Haber Servisi'nin ha de Açlık grevi yapanların verdiği mazereti berine göre İHD tstanbul Şubesi bilgiye göre, gozaltına alındığı sa kamuoyunu (Baştarafı 1. Sayfada) tarafından Bayrampaşa Ceza nılan kişüerden kimlikleri belirleOysa enflasyonla savaşımda evi önunde saat 12.00'de duzen nenler şunlar: psikolojik elkenlenn de alman lenen basın toplantısına 7080 kişi Arife Özbay, Ümit Sezer, Gü doyurmııyor ekonomik onlemler kadar onekatıldı. Sanatçı Edip Akbayram'ın da ızledıği basın toplantısında, cezae\lerindeki uygulamalann ülkemizde demokrasi olmadığının en önemli gostergesi olduğu belirtildi. Av. Ercan Kanar tarafından okunan basın büdirisinde, cezaevlerindeki durumdan Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Adalet Bakanı'nın sorumlu olduğu bildirilerek, "Bu insanlık dışı uygulamaları gündeme getiren Adalet Bakanlığı Müsteşan Arif Yuksel. Ceza ve Tevkifevleri Genel Müdüru ile Adalet Bakanı istifa etmelidirler ya da gorevlerinden alııımalıdırlar" denildi. neş ÜnsaJ, İffet Ramazanoğlu, Fatoş Kırca, Yeşim Köksal, Ibrahım Konca, Ali Şakir Çarmıklı, Tuncer Dilaveroğlu (AKAD Başkan), Kamber Soypak, Muteber Yıldırım (İHD Yönetim Kurulu üyesi), Elif Budak, Süleyman Kılıç (Avukat), Hüseyin Özen, Ayhan Kavak, Semir Ekşi, Melike Aşurecioğlu, Hüseyin Toraman, Nimet Arıkan, Sevda Yıldırım, Mehmet Çelik, Kamil Tok, Soner Kızılkaya, Perge Bayındır, Cemal Özcan, Samut Karabulut, Taylan Kırkteke, Aynur Özdemir, Tahsin Berk, Tiırgut Bilir, Birdal Bozdağ, Vehbi Ayaydın. 12"si kadın 182 hukumlu \e tutuklunun 28 gundür açlık grevi yaptıkları Nazillı E Tipi Cezaevine giren Ankara ve Denizli barolarından a\ukatlar Yıldırım A>can. Giray Çelik, Kazım Ba>raktar, Ali Kurt, Sevinç Çinur, İbrahim Achan, Faruk Sarıaslan \c Ümit Öncül, açlık grevindekilerin bilinçlerini kaybetmeye başladıklarını gozlediklerini söylediler. Başbakan Turgut Özal ile Adalet Bakanı Mehmet Topaç'ı uyardıklarını belirten a\ukatlar şunlan söylediler: "Açlık grevindekiler her an ölebilir. Açlık grevindekilere besleyici diye sakız ve diş macunu bile verilmiyor. Bazltarı ayaga dahi kalkamıyor, kalkanlar ise altını ıslatıyor. Revire gitmek isteyenlere, 'gre\den \azgeçtim' diye dilekçe yazmaları şarl koşuluyor. Görustüğümüz 9 hukumlu, 12 Eylul'de bile bu kadar eziyetle karşılaşmadıklannı belirtip, 'O zaman sadece sorgu sırasında işkence gorüyorduk. Burada her gün işkence goruyoruz. ' di\orlar." CUNEYT ARCAYUREK yazıyor (Baştarafı I. Sayfada) ler için sıradan bir yasa çıkarılacaksa, Adalet veya Içişleri Bakanlığı dururken bu tasarı niçın ANAP merkezinde hazırlanıyor? Soruya yanıt aranırken yeni kuşkularla kaygıları gündeme getirecek kimi önemli belırtıler ve bilgıler önümüze çıkıyor. İlk açıklamasında Ûzal, yerel seçım tarihinı veriyor. Bu arada belediye meclisi seçimlerine yüzde 10 kontenjan getiriyor. Görünürde bu ilke partilerin beledıyecilıkte bilgisı, deneyımı olan kışilerı merkezden listelere koyabitme çabası gibi algılanıyor Partiler bu kez Özal'ın fazla kumazlık yapmadığı. yerel seçim yasasını olağan kurallarla gecireceği sanısına kapılıyorlar. Oysa ANAP mefkezinin tasarıya bugün tartışılmasına neden olmadan iktidarın geleceğını güvenceye alacak kumazlıkta bir madde ekleyeceğini SHP kaynakları öğrenıyor ANAP'taki yeni eğilim milletvekitı seçımı yasasının bır maddesını degıştirecek nitelikte "İki milletvekili çıkaran illerdekı oy barajını yüzde 50'den 40'a ındınyor." Yerel seçim yasasına böyle bir madde tezgâhlanıyor. Bugün üç ılımız iki milletvekili çıkanyor. Hakkâri, Tynceli ve Bılecık. Ama yarın?.. Özal'ın artık Çankaya ile anlaşmaya vardığı konu gündeme gıriyor. Gelışmiş kimi ılçelerin il yapıiması. Nüfuslarına bakılırsa yeni ıller de iki milletvekili çıkaracak Özal'ın "çaktırmadan" yürütmeye çalıştıgı yeni plan böylece biçımleniyor. Bu türden illerde oy barajını yüzde 40'a indirerek iki milletvekilınin öteki partılere kaymasını önlemeyi düşünüyor. Bugün üç ilden altı milletvekili kazanırken yeni illerden 60 dolayında milletvekili çıkarmayı, barajı kullanarak hepsinı ANAP hanesine yazmayı düşlüyor. Şimdı yapmak ıstediği, uzun süreli planın ilk aşaması: Yeni iller üreterek dar bölge sistemine kayıyor, seçim sistemıni yavaştan çoğunluk sistemine getirmeye çahşıyor. Dar bölge, çoğunluk sıstemıni yaygınlaştırarak Turkiye'nin hangi sıyasal çatışmaların içine düşeceğini hesaplamıyor. Sadece giderek oy yitiren ANAP'ın sistem oyunları ile yine iktidarda kalabilmesini sağlayacak yolları arıyor. ANAP'ın yeni seçim oyunlannı kaygıyla izleyen Deniz Baykal'ın dediğı gıbi, "Seçim yasaları, anayasadan da önemli". Ama Özal umursamıyor bile. Her seçımde. her halkoylamasında ANAP'ın aldığı oylara göre sistem arayışlarına geçıyor. Demokrasinin, oturmus kurallar yerine ANAP'ı iktidardan götürmeyecek yasa oyunları ile işlemesine çahşıyor. Bu arada başka izlenimler alınıyor. Türkiye'de demokrasinin tek ayağa dayandığı, sadece ANAP'tan gelen devinımlere göre ayarlandığı, bır kere daha anlaşılıyor. SHP'nin geçen yıl bütçede ekonominin, özellikle vergi sisteminın aksak yürüyüşünü örnekleriyle anlatan uyarıcı konuşmaları bir yıldır dikkate alınmıyor ve şimdi, aynı görüşler Cumhurbaşkanına bir raporla sunuluyor. İktidar ise bugün IMF'nin söylediklerinı bır yıl önce irdeleyen SHP'nın eleştirılerıne kulak asmamış bile. Cumhurbaşkanının 10 Kasım'da "Nakşibendilık cereyanları' ile ilgili sözlerine hem Çankaya, hem de Çankaya'yı olumlu gözle seslendiren çevreler önem verıyor. Bu bölüm kendi sesinden TV'den yayımlatılıyor. İlgili çevreler telefonlarda özellikle bu paragrafa dikkat edilmesini istiyorlar. Cumhurbaşkanı, irdelemesini yaparken salonda bulunan devlet rıcalindeki Nakşilerin "başlarını önlerine eğdığinden" söz ediyorlar. Muhalefet çevreleri daha başka bir hava yansıtıyor. "Cumhurbaşkanı, bırdenbıre Nakşilerin üstüne giderek 'bır Nakşibendinın Çankaya'ya çıkamayacağını söylüyor" diyorlar. Turgut Bey'ın aynı tarikattan olduğu hep yazıldı, ama yalanlanmadı. Böylece muhalefet, Evren'ın "cumhurbaşkanlığı yarışında" Özal'a karşı yeni bir olumsuzluğu gündeme getirdiğinı öne sürüyor. ANAP'taki Nakşi^endılik "gayri resmi bilgi" değil. Tarikata bağlı olan parti yönetıcilerı "resmi demeçlerle" olayı doğruladılar. En azından bır yıldır gündemde olan bu gerçeği Cumhurbaşkanımız son günlerde neden gördü acaba? Tabii SHP'den bir başka, ancak gecerli olan soru daha var: Sayın Cumhurbaşkanı, Özal'ın annesi Hafize Hanım'ın Nakşibendi tarikatı şeyhinin yanına gömülmesi kararnamesinı Turgut Bey'in ricacı telefonu ile bir anda imzalamadı mı? Cumhurbaşkanının laikliğı vurgularken ayrıntılı örneklemelere girmesı akla çeşitli soruları getiriyor. Herhalde Çankaya memnun, Başbakanlık konutu memnun. Vatan mahzun, ben mahzun. IMF enflasyonu izliyor (Baştarafı 1. Sayfada) ekonomide durgıınluk yaratabilir. Bu da borçlannı ihracatla ödeme durumundaki Türkiye için ciddi bir sorun olabilir. Bu bakımdan enflasyonun duşurulmesi belli bir /aman içinde olacaktır. Bu durumu Dünya Bankası ve IMF yetkililerine de ilettik." Ozal, serbest piyasa koşullarının daha guçlü biçımde oturtulmasını, dun\a ticaretinde Turkiye'nin rekabet gucunun arttınlması açısından gereklı gorduklerini ifade ederek, bu konuda halen bazı eksikliklerın bulunduğunu kaydetti. Devlet Bakanı Özal'ın verdiği bilgiye gore IMF ve Dunya Bankası yöneticilerinden Turkiye'nin, gelecek yıl ulaştırma sektorunun geliştirilmesi, KlT'lerin rehabilitasyonu \e ozelleşiirilmesi ile Tuık dış ticaretinin geliştirilmesi alanlarında sektorel krediler isteyeceği anlatıldı. Bu konularda teknik duzeydekı goruşmeler daha sonraki tarihlerde Washington'da yapılacak. Tarım Orman ve Köyişleri Bakanı Husnu Doğan, Dunya Bankası'nın Turkiye'nin talep ettiği tarım kredisini dondurmadığını açıkladı. Husnu Doğan şunlan söyledi: "Bİ7İm goriışmelerimizden kredinin dondurulduğu yolunda bir sonuç çıkmıyor. Aslında bu krediye ilişkin teknik goruşmeler ocakta tamamlanacak ve karara bağlanacak. Sonra bu, dağıtılmış bir paradır ve boyle bir şey bahis konusu değildir. Kendilerine bu sorunun sadece Turkiye'nin koşullanndan kaynaklanmadıgını, dünyadaki ticaret koşullanndan ka>naklandığını anlattım. Bu durumları kendileri de biliyorlar. Onun için ben şu anda bu kredinin sağlanmasında bir sorun gormüyorum. Aslında her vıl tarım kredileri ele alındığında Dünya Bankası >etkilileri, bu konuları öne surerler. Bu yıl ek bir taleple gelmiş değiller. Bu açıdan tanm kredisinin dondurulduğu doğru değildir." Milli Savunma Bakanı, 26 kasımda I\'ATO Avrupa Grubu Başkanı stfaııyla ABD'ye yapacağı gezi sırasında 500 mılyon tutanndaki ABD yardımımn yetersiz olduğuna dikkat çekeceğini söyledi. Sultanahmef te olay (Baştarafı Spor'da) gelecek >ıl Avras>a Maratonu için düşunceleriniz neler? SAZAK Istifa etmek kaçmak olur. 1989 yılında >apılacak Avrasya Maratonu'nun Organizasyon Komitesı'ni şimdiden yaptık. Suponsor de bulduk. Mobil maraton için 300 milvon verecek. Gelecek >ıl 10 kişiye çok yuksek para odulleri \ermeyı duşunuyoruz. Hemen hemen her maralonda olduğu gibi bu jıl da startta bir kanşıklık oldu. Bunun nedenini açıklayabilir misiniz? SAZAK Beden Terbiyesi Istanbul Bolge Muduru Sabri Sadıklar maratona gelmişti Takım elbısesi vardı. 'Startı sız \erin" dedim. Yanımızda bu konuşmaları duyan eşofmanlı \e ehnde telsız olan birı, 'Ben buradayken nasıl bir başkasına start \erdirirsiniz' diyeçıkıştı. "Siz kimsiniz" dedim. 'Ben vali muavinivım' dedi. (Baştarafı Spor'da) ikıncı gol ıse estetık açıdan. Ingilız liglerinde gorup de ozendığimız gollerdendi. Bu golden sonra a>nı estetik guzellıkte birçok kafa vuruşları da rakiplere çarparak kurtuldu. Eğer Kadir ile Recep, yanlardan getirdıklerı topları, Ferdinand'ın kafasına gereği gıbi indirselerdi bu o\uncunun kafa ile attığı goller beşi bulurdu. Bajrampaşa Cezaevi onundeki toplantıdan sonra çoğunluğu şaslı kadınlardan oluşan 200 kadar tutuklu ve hukumlu >akını, Sultanahmet Mehmet Akif Ersov Parkı'nda toplandı. Parkta saat 17.00'ye kadar oturacaklannı, daha sonra topluca gidecekleri IHC'de açlık grevine devam edeceklerini söyleyen tutuklu yakınları, "Cezaevlerindeki kıyımlara son", "Cezaevi direnişlerini destekliyoruz", "İnsanlık onuru işkenceyi jenecek" yazılı pankartları açtılar \e "Topaç istifa" diye bağırdılar. Gruptakilerin şıirler okuyup türküler söylediği sırada parka gelen siyasi şubeye bağlı polisler, gruptan dağılmasını ıstedi. Hukumlu ve tutuklu yakınlarının saat 17.00'ye kadar oturup sonra dağılacaklannı soylemeleri uzerine çe\ik kuvvetten yardım istendi. Oturanlann çevresini saran çe\ik kuvvet polisleri, müdürlerinin "Alın şunlan" emri uzerine, harekete geçti. Kollarını birbirine kenetleyen grubun direnmesi uzerine polis copla vurmaya başladı. Gruptan ayrılanlar yerlerde su Ortak açıklama ruklenerek polis otobusune gotüIzmir Baro Başkanı Av. Sabri ruldu. Kurt ve Turk Tabipler Birliği İzmir Şube Başkanı Dr. Orhan SiiYarım saat kadar suren diren ren, yaptıkları ortak açıklamada, me sonunda grubu tamamen da 1 Ağustos Genelgesi'nin ısrarla ğıtan polis, çoğunluğu kadın 40 surdurulmek istenmesini, "Bu kadar kişiyi gozaltına aldı. Bu mantık, açıkça devletin güvencearada cop darbeleriyle yaralanan si altında bulunan insanların ölüve ayaklar altında ezilen 78 ka me terk edilmesi ihtimalini dın hastaneye götürüldu. barındırmakladır" diye değerlenÇevik kuvvete bağlı polisler dirdiler. çevrede kovaladıklan bazı kimseleri yakalamaya çalışırken, bir "Tabut çıkmasın" grup yeniden gozaltına alınanlaInsan Hakları Derneği Ankara nn bulunduğu otobüsun yanında Şubesi Başkanı Muzaffer İlhan toplandı. "Bizi de alın', "Oğlu Erdost da yaptığj yazılı açıklamamuzu aldınız, bizi de alın", "An da. hukumluleri "anarşist ve nelerimizi aldınız, bizi de alın" dı terörist" olarak niteleyen 1 Ağusyerek gozaltına alınanların serbest tos Genelgeîi uzerine baslayan açbırakılmasını isteyenlerin arasın lık grevlerınin konumundan sapdan birkaç kişi daha gozaltına tırılarak toplumsal bir kaos yaraalındı. tılmaya araç edilmek istendiğini öne sürdu. "İnsani istemlerin arİHD'de açlık grevi dında gizli düşünceler ve amaçlar Açlık grevine başlavan tutuklu aramanın >eni bir kaos ortamı yakınları daha sonra İHD'nin As yaratacağırıi" bildıren Erdost, cemalımescit'teki bürosuna giderek zaevlerindeki sorunların baskıcı ve eylemlerini burada sürdurdü. Tu şiddet yöntemleriyle değıl, demoktuklu yakınları, gozaltına ahnan ratik yontemlerle çözurnlenmesiların en az 42 kişi olduğunu öne ni istedi. Erdost, "Sorumluları, sürdüler. Aziz Nesin, Erdal Öz, öfkeli ve hırslı değil, sakin ve anDemirtaş Ceyhun ve Nevzat Çe layışlı olmaya çağırıyoruz. Cezalik İHD binasına gelerek açlık gre evlerinden tabul çıkmasını, insan vi yapanları zıyaret ettiler ve goz olarak, ulus olarak istemiyoruz" aJtına alınmalarla ilgili bilgi aldı dedi. BRÜKSEL (AA) Milli Savunma Bakanı Ercan Vuralhan. 26 kasımda NATO Avrupa Grubu Başkanı sıfatıyla ABD'ye yapacağı ziyaret sırasında Bush yonetimine Turk hükumetinin beklentilerini ileteceğinı bildırdi. Ziyareti sırasında yeni yönetim mensupları ve Kongre üyeleriyle goruşmelerde bulunacağını kaydeden Vuralhan, bu goruşmelerde Atlantik aşırı diyalog ve yuk pa>laşımı gibı konular uzerınde durulacağını belirttı. Bakan şunlan söyledi: "Turkiye'nin de Avrupa gibi yeni yonetimden beklentileri var. Amerikan savunma yardımı konusunda beklediğimiz olmadı. Gelişen Turkiye'nin ihlivaçları karşısında 500 milvon dolarlık yardım yetersiz kalmaktadır. Kongreyi aşamıyoruz gibi bir izahabn Turk kamuoyunu tatmin etmediği mesajını Bush yonetimiyle bu ilk temasımda vurgulamayı duşünüvorum. Zira gerçekten TurkiyeABD ilişkUeri daha inandıncı, daha pratik bir sisleme oturtulmalıdır. Bu. her iki taraf için de geçerlidir." Turkiye'nin yeni yonetimden beklentilerini daha geniş çaplı teknoloji transferi ve ticaretimizin artması şeklinde sıralayan bakan, "Yeni yönetimin, çeşitli engellerden arınmış bir ticaret ve savunma sanayii dengesi içine oturacağını kuvvetle ümit ediyorum. Bunları Amerikalılarla konuşmalarımızda anlatacağım" dedi. Turkiye'nin Bağımsız Avrupa Program Grubu (IEPG) içinde aktif bir rol aldığını ve 1991 yılından itibaren bu grubun başkanlığını üstleneceğini kaydeden Vuralhan, "Türkiye ikili düzeyde temininde güçlük çektigi ileri teknoloji konusunda. bu grup içinde yatınm ortamı elde etmektedir. Bu bizi m için çok önemlidir. Teknik gelismeler Türkiye'ye ağır yıik olmadan verilecektir. Bu yol açılmaktadır" şeklinde konuştu. UGUR MUMCU (Baştarafı 1. Sayfada) "Şaşal suları"n\ ısletmek uzere "Orıent Memba Sulan" diye bir şirket, efendıme scyleyeyım, Horzum'un Afyonkarahısar'daki madensularını ısletmek üzere kurulan "Hortaş Maden Ürünleri İtfıalat ve ihracat" adlı bir baska şirket ve Asıl Nadirtn Niksar Belediyesi'nın sahıp olduğu kaynaklardan çıkan suları pazarlayan "Su ve Şişeleri A.Ş." adlı şirketlerin "hayalı ithalat" yaptıkları Sanayi ve Ticaret Bakanlığı mufettişince saptanmıştı. Şimdi de bır hamalın "hayalı ithalat" yaptığı iierı sürülüyor. "Hamal" deyip geçmeyın; ünlü kaçakçı Abuzer Uğurlu'nurt babası da "Hamal hiüso" değil mıydı? Neyse, ihracatın hayalisı var, hortlağı var da gerçeği yok mu? Olmaz olur mu hiç, elbette var. Örneğın Sümerbank'ın dışsatımı gerçektir. Ben. Sümerbank'ı çok severım, çocukluğumun Ankara'da Sümerbank Genel Müdürlüğu'nün hemen yanındaki hale açılan Havza Sokak'öa geçmesınden midir? Eski Posta Caddesi'ndeki "Devrim İlkokulu"nüa "YerlıMalı Haftası"nda şiırler okuduğumdan mıdır? Devletçi görüşlerı öteden beri benimsediğimden midir? Artık orasını pek bilmiyorum. Bildiğım, Sümerbank'ın halka yönelik ürünleridir. Bilge ozan Ceyhun Atuf Kansu'nun "Bır basmadan alıp o gülü I Hangi basmadan I Nazilli fabrikasından I Pamuğumuzdan I Emeğımızden I Dokuduğumuz halk gülu" dizelerinde ne güzel anlatılmıştır Sümerbank. Sümerbank'ın pamuğumuzdan. emeğımızden dokuduğu halk gülleri, basma olup, kumaş olup, halı olup, yurtiçinde ve dışında pazarlanıyor. Bakıyorsunuz, Sümerbank ürünleri, Roma'da Vıa Del Corco'da renk renk ışıklar içinde bir vitrindedir, Paris'te modacılann elındedir: Düsseldorf'ta Alman tekstil ürünleri ile yarışmaktadır; Amerikan gümrüklerınde "tekstil ambargolan"na karşı savasmaktadır Sümerbank ürünleri Londra'da Türkleri Turklerden iyi tanıyan bir ingıliz işadamı tarafından da pazarlanmaya başlandı. TRT Genel Müdürü Cem Duna'nm kayınpederı olan Eddy Warrington, Londra'da IngılızTürk Ticaret Odası Başkanlığı yapıyor. İngıliz savaş sanayıine danışmanlık hizmetı de veren Warrington'un Türkiye bağlantısı "Elsan Elektronık Ltd" şirketidir. "Elsan Elektronık" şirketi, PTT, Aselsan ve Milli Savunma Bakanlığı ıhalelerıne giriyor Elsan Şırketı'nın genel mudürünun "Gecenin Konuklan" adlı programı sunan Azız Ustel olduğunu geçen hafta yazmıştım. Şirketın bir başka yöneticisı de Enver Paşa'run torunu Osman Mayatepek. Eddy VVarrington, geçen aylarda. Sümerbank ile 400500 bin paundluk (yaklaşık 1 buçuk mılyar TL'lık) bır anlaşma yaptı. Warrıngton, ingıltere'de Sümerbank urunlerıni pazarlayacak, buna karşılık yüzde beş komisyon olacak Sümerbank ürünlerinın bir kısmı satıldı, Warrington'a da komisyonu odendı İşte "gerçek ihracat" dediğımız budur. Böyle birdışsatıma kımsenin bir diyeceği de yoktur. AzızÜstel'm "Gecenin Konuklan" progtammöa bir debu "gerçek ihracat" konusu ele alınamaz mı? ÜsteH aradım bulamadım; Amerıka'daymış, bendeniz hattaya yine buradayım, beklerim efendim. ' GÖZLEM Terzioğlu'nu yitirdik LEFKOŞA (Cumhuriyel) Uzun yıllar gazetemızın Ankaıa burosunda çalışan gazeteci yazar Sait Arif Terzioğlu, Girne'de önceki akşam geçirdiği kalp krizinden oldu. 1922 istanbul doğumlu olan Terzioğlu'nun cenazesi bu sabah KKTC'den Turkı\e'>e gonderilecek ve İstanbul Emırgân Camıı'ııdeki öğle namazından sonra Reşitpaşa Mezarlığı'nda toprağa verilecek. Terzioğlu, gazeteciliğe 1937'de İstıklâl Gazetesi'nde başladı, daha sonra çeşitli çocuk dergilerinde, Tanin Gazetesi'nde, gazetemizin Ankara burosunda gore* yaptı. 1973'te 36 yıl hizmet verdiği gazetemizden izin alarak Kıbrıs'a geldi \e Turk Ajansı Kıbrıs'ı (TAK) kurdu. Terzioğlu ayrıca Turk Donanma Vakfı ile Turk Deniz Kuwetleri'nı Güçlendirme V'aktVnın kurucuları arasında bulunuyor. Uzun \illar parlamento muhabirhği de yapan Sait Arif Terzioğlu, Parlamento Muhabirleri Derneği'ni kurarak bunun ilk başkanlığı gorevini de ustlendı. Terzıoğlu son >ıllarda K.KTC Cumhurbaşkanı Rauf Denklaş'ın ozel basın damşmanlığını yapıyordu. OzaPdan (Baştarafı 1. Sayfada) susunda ders almalılar" dedi. Ozal, olayın Davos surecıni etkilemeyeceğinı de vurguladı. Başbakan Türkiye'de komünist partisi kurulması konusunda bir referandum yapıiması konusunda zamanın henuz olgunlasmadığını söyledi. Özal, Yunanıstan Başbakanı Andreas Papandreu'nun yeni >ılda Turkiye'şi ziyaret edeceğinı umduğunu, fakat bu konuda Türk hukumetinin henüz somııt bir janıt almadığını da kaydetti. EFSANENIN ARDINDAKİ GERÇEK Polisle birükte adam yakalayan muhabirler. Meslektaşııu ıhbar edenler. MİT'le birlikte yazılan yazılar. Polis şefleriyle kafayı çekıp. sorgu odasında röportaj yapanlar. Marü Otel'ın konuklan. "Ya devletie ya Mafya'yla birleşeceksin." Küçük Hikmet olayımn saruğını ıtirafa zorlayan ünlü gazetecı kim? Hıram Abas'la yemek yeyıp FKÖ'ye karşı kampanya başlatan genel yayın yönetmer.i Kalem telsizle yer mi değistirdi? Ruh doktonı ne diyor? Taıunmış polis muhabirleriyle görüşmeler... CINSEL GUÇ KABUSU CİNSEL MUTUILUGU Bir gecede üç kez... Haftada iki kez... Ayda bir kez... Kıminki fazla, kiminki az? Bu işin normal "dozu" var mı? Günümüzde cinselliğin bir sınava, skorlarla degerlendirilen bir spor karşılaşmasjna, bir teknik gösteriye dönüşmesi eşlerin mahrem dünyalannı kâbusa çeviriyor... Yaşayanlar anlatıyor, uzmanlar açıklıyor. I 12 Eylül mizaha ne yaptı? Nesin, Oral, Güreli, Ak, Arcayürek, Selçuk, Pekşen, Doğan, Tan, Gülgeç, Aşık, Akyol, Ulvi, Tekin. Gökhan, Yavuz değerlendirdi. I Walesa ile özel görüşme: "Daha kuvvetli grev dalgası gelecek." 2000'e Dogru Polonya'da, İşçi ve gençlik önderleri ne diyor? Z "Burhan Özfatura Işıkçı tarikatından" ANAP'lı Gazeteci açıklıyor. 7 ANAP'lı Akyürek: Mücadelemiz Kutsal îttifak'ı yok etmek için ABD Büyükelçisi Hupe'un Doğu gezisinin perde arkası. Van.Hakkâri, Siirt'e NATO üsleri. • Rady Fısh Gorbaçov, bır cereyaıu arkasına aldı. • İsviçre'de "Türk isgali" • Mustafa Denızlı ve Pal Csernaı. Deruz Gokçe'mn kalemıncien • Üç Kurnşluk Opeıa uzenne Yucel Erten'le goruşme • Yemde yuzde 108 faiz • Stıese, tansıyona, romatızmaya bırebır.. • SHP mületveküleri: "Ynksek Hakem Kurulu lağvedilsin" • 27 Mayıs'ın genclerı vakıf kuruyor • Cemal Süıeya, Nadir Nadi'yi yazdı. • Hasan Yalçın Cezaevlerınde devletin guç göstensı KrTLERİN KİRÜ ÇAMAŞIRLARI BUGUN CIKTI noKta Nokta, "kilit altında" tutulan TBMM Komisyon Raporu'nu açıklıyor: "Yöneticilerin basiretsizlıği " Petkim'den TKİ'ye, Sümerbank tan SEKA'ya KIT'lerde milyarlarca liralık zarara yol açtı. 0 Ecevit'in DSP kuruluş yıldönümü nedeniyle yapacağı konuşma Nokto'da. Bülent Ecevit son günlerin tartışma konuları uzerine görüşlerint açıklıyor. 0 "Vero'nın anıları tek taraflı.. " Nâ7im'ın yakın dostu Sovyet yazar Rady Fish "Vera, Nâzım'ı ölümünden sonra anladı, sevdi" diyor. 0 Vurol Arıkan'ın "başını yiyen", ANAP'ı karıştıran 85 kilo altın, sahibini buldu. 0 "Atatürk Müslüman doğdu, ate oldu ." Atatürk'ün ölümünden 15 gün Mut'tulık Haher l)eı»İN sonra İngıliz Büyükelçisi'nin ülkesine geçtiği raporun tam metnı.