Katalog

Cumhuriyet Sahıbı Cutnhurıyn Maıbaacılık vc Gazetecıhk Turk Anonım Şırkeıı adına Nadir Nadi 9 Goid Yayın Muduru Hısın Ctmal, Muesscse Muduru Eninr L'şskhgil, Yazı I»krı Muduru Ofc» Goaenin. • Hibcf MerUzı Muduru Yalpa Bıyer. Sayfa Duzenı Yonetmenı Alı Ac«r. • Temvlcıler ANKARA Dogan. İZMİR HiknKI Çrtiakaya. ADANA CrUİ Başlugıç. luanbul Haberkrı: Erhan Ak>ıMız. Dıj Haberler Ergun Baki, Ekonomı Ounıa l'lagıy. Kulıur CcUI USICT, Spor Danı$manı Abdulkadır YuceJnıaıı, Duzellme Rrfîk Durba>, Bılım Eğıtım Şahin Alpa>, lşSendıka Şukıan krMcı, Yurt Haberlen Nrcdtl Dogan, Dızı Yaalar Kerrm Çalışkan. # KoordmalOr Ahmel Koruhaa, • Malı Islcr Lrol Erkuı, # Muhasebc Bukm Yncr # BuıçePlanlama S«vgi Anın • Reklam A>«cTonıa. Ek Yayınlar: Halya Akyol 0 Idare Hax>in Gurer, Işlcıme Oadcr Çtlik. Bılgılşlem Nail lul. Baam w Yayar. Cumhunyrt Malbaacılık vc Guctecıhk T A Ş Turk Oaf> Cad M334 Uı PK 246Isuobul Tel 512 05 05 (20 hj>, Tetaı 2224* F«x (I) 526 «0 72 Q Buro/ar Ankara: Zıya GOkllp Blv Inkılap S No 19/*. Tel 133 II 4147, Telex 42344 F « (4) 133 II 41/428 • taatr H Z.ya Blv. 1352 S2/3. Tel 13 12 30. Tek* 52359 Faı (511 13 12 30 . InOnıl Cad 119 S. No 1 Kat 1. Tel II455OII9731. Teiex 62155. Faı (71)328 056 TAKVtM: 7 EKtM 1988 tmsak: 4.35 Güneş: 5.59 Öğle: 11.57 Ikindi: 15.09 Akşam: 17.44 Yatsı: 19.03 Dalan, Evren'in talimatı gereği, işadamı Salih Tatlıcı'nın otel inşaatını, tehditlipazarlıkla önledi Ifeşil alaııdaki büyük oyıın Evren'in talimatı: Dalan'ın Mustafa Süzer'i kayırarak Dolmabahçe'deki yeşil alanda gökdelen inşasına izin verdiği iddiaları konusundaki raporu inceleyen Evren, Dalan'a "Buraya başka bina yapılmasın" talimatmı verdi. KEMAL KUÇUK lstanbul'un en buyük yeşil alanı olan ve Taşkışla'dan Maçka'ya kadar uzanan geniş vadi üzerine ilginç bir "oyun" sürüp gidiyor. Başrollerde rol alan iki kişi Belediye Başkanı Bedrettin Dalan ve işadamı Salih Tatlıcı. Diğer rollerde ise olaya dolaylı biçimde karışan Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve gökdelen inşaatçısı Mustafa Siizer bulunuyor. Olay: Dalan, Mustafa Süzer'in gökdelenoteli inşaatı yanındaki yeşil alanda işadamı Salih Tatlıcı'nın otel yapmasını, Evren'in talimatı gereği, (burayı kamulaştırarak) önlüyor. Dalan daha sonra Tatlıcı'nın 1.5 milyarlık kamulaştırma bedelini az bulup, 26 milyarhk dava açmasını da, Tatlıcı'nın bir başka yerdeki arazisini "yeşil alan yapma tehdidi" ile engelliyor. Olayın konusu: TaşkışlaMaçka vadisini kimin nasıl değerlendireceği? Olayın gelişimi: 50 yıllık yeşil alan olan vadi 1986'da ANAP'ın Turizm Bakanı Mükerrem Tasçıoglu döneminde "turizm merkezi" ilan ediliyor ve hemen ardından işadamı Salih Tatlıcı burada (şimdi Süzer'in Gökkafesi inşa edilen yerin yanında) 17 dönttmlük bir araziyi satın aüyor. Olayın diiğüraü: Tatlıcı 1986'da buraya otel yapmak için belediyeye başvuruyor, ancak Süzer'in gökdelen inşaatı Dalan'ın Süzer'i kayırdığı üzerine soylentiler, işleri kanştınyor. Cumhurbaşkamndan talimat: Dedikodular uzerıne Suzer raporunu inceleyen Evren, Dalan'a "Bu yeşil alana artık başka bina yaptırma, bu son olsun" diyor. Kamulaştınna: Dalan bu talimat üzerine Tatlıcı'ya otel izni vermemek için araziyi 1.5 milyar liraya kamulaştırıyor. Ve tendiüi pazariık: Salih Tatlıcı kamulaştırma bedelinin 26 milyara çıkması için dava açıyor. Dalan bu davaya karşı Tatlıcı'nın Zincirlikuyu'daki gökdelen iş merkezi inşaatının başlayacağı araziyi plan değişikliği yaparak yeşil alan ilan etmekle tehdit ediyor. Bunun üzerine Tatlıcı pes edip 26 milyarlık davadan vazgeçiyor. Geçki son: Nazım Plan'da arazi halen yeşil alan olarak gözüküyor. Turizm Bakanhğı'nın burayı "turizm merkezi" yapma kararı da halen geçerli. Evren'in "ricası" yeşil alan üzerinde "konıyucu melek" gibi duruyor. Ara£tep Ayakkabı sergisi uzuyor Haber Merkezi Turkiye'de ilk kez düzenlenen ve kültur tarihini ayakkabı araalığıyla yansıtan tstanbul'daki •'3000 Yılda Ayakkabı ve Insan" sergisi bir ay daha uzatılıyor. İsviçre Bally Ayakkabı Müzesi koleksiyonundan derlenen ve 9 eylül 9 ekim tarihleri arasında açık kalacağı ilan edilen sergiyi bu süre içinde 35.000'in üzerinde sanatseverin gezdiği belirtiliyor. Müze Müdürü Nazan Ölçer, Bally Ayakkabı Fabrikaları ile Altınyıldız Grubu'na bağlı Alboy A.Ş. işbirliğiyle oluşturdukları sergiyi uzatma kararını almalarında kapıda olusan uzun kuyrukların önemli rol oynadığını belirtiyor. Sergi, Türk ve Islam Eserleri Müzesi'nin Etnografya Bölümü 'nde 9 kasıma kadar gezilebilecek. Tatlıeı'nın istegi: İşadamı Salih Tatlıcı, yeşil alanın Turizm Bakanlığı'nca "turizm merkezi" olarak ilan edilmesi üzerine burada arazi satın almıştı ve otel yapmak için girişimlerde bulunuyordu. Bu istek Evren'in talimatı üzerine Dalan'da takıldu * , Dalan'ın tehdidi: Tatlıcı'nın arazisini 1.5 milyara kamulaştıran Dalan, karşı tarafın açtığı 25 milyarlık bedel artışı davasını da Tatlıcı'nın iş merkezi yapacağı başka araziyi yeşil alan ilan etme tehdidi ile durdurdu. Dolmabahçe'deki yeşil alan şimdilik kurtuldu... Marman Oteli \ S/ieratonl Oteli I Salih Tatlıcı'nın otele izin verilmeyip kamulaştırılan arazisi Mustafa Süzer'în Gökkates" otel ismerkezi inşaatı Waldheim, geliyor SflZER'E IZtN lstanbul'un Oolmabahçe semtınde yarım yuzyıldan beri yeşil alan olarak korunan bölge, Dalan döneminde yapılaşmaya başladı Önce Dalan'ın eskı ortağı Mustafa Suzer, burada ITÜ'nün sosyai faaliyetleri için planlanmış yeşil alanı satın aldı. Bugün bu alışverişi "Süzer'in uyanıkJığı" olarak tanımlayan Dalan, planda yapılan değişıklikle beraber Suzer'e burada 28 katlı gökdelen yapımı için izin verdi Istanbul'dakı yeşil alanlan korumada hassas olan Evren, devreye girmekte geç kalmış, Süzer, otel inşaatına başlamıştı. Avusturya Cumhurbaşkanı Kurt fValdheim'in Onümüzdeki ay Türkiye'ye resmi bir ziyarette bulunacağı bildirildi. Waldheim, 2 kasımda, Suriye ve Kuveyt'i kapsayan gezisinin sonunda Ankara'ya uğrayarak Cumhurbaşkanı Kenan Evren ve Başbakan özal ile görüşmelerde bulunacak. Beraberinde Dışişleri Bakanı Alois Mock olduğu halde, Ankara'ya gelecek olan Avusturya Cumhurbaşkanı Waldheim, 3 kasımda Türkiye'den ayrılacak. VtYANA (AA) YASALAR DEÖL, EVREN K0RUYM Inönu Stadı ile Taşkışla arastndakı yeşil aianı ne gariptir ki yasalar değil Evren'in kişısel gayretten koruyor. (Fotoğraf: Cumhuriyet) DALAN NE DtYOR? Evren, izin vermedi Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan, 1986'da Kültur ve Turizm Bakanı Mükerrem Taşçıoğlu döneminde "Turizm Merkezi" ilan edilen yerin 2 numaralı park alanında bulunmasına karşın isteğe inşaat izni vermek zorunda olduklannı belirterek, şöyle konuştu: "Ancak Cumhurbaşkanı, Süzer'in gökdeleni için beni çagırdı ve konuyla ilgili bilgi istedi. Sonra da 'bir daha oraya başka inşaat izni venne' dedi. Bunun için, Tatlıcı'nın aldıgı araziyi kamulaştırmak zorundaydık. Bunu kendisine dc söykdim. 1 milyar 300 milyon orası için iyi paradır ve orayı ahrken verdiğinden fazla bir şey da belediyenin kasasından 1.5 milyar pkıyor. Tatlıcı kamulaştınlan araziyi uzaktan "özlemle" seyrediyor. Yeşil alan ise ilerde ne olacağını merakla bekliyor. Oyunun teknik ayrıntısını merak edenler için notlar: • Taşkışla'nın altından Maçka'ya kadar uzanan vadi tam 50 yıldır tstanbul Nazım planlannda hep 2 kaybetmiş sayılmaz. Ama 26 milyar Hra için dava açınca, yetkimi kullanarak başka yoldan onu zorladım. Yoksa en iyi avukat onda, da>ayı kazanabilirdi. Zincirlikuyu'daki iş merkezinin yerini plan degişikliği ile yeşil alan yapanm dedim. Bu benira yasal hakkım. Böylcce kamunun cebini korumuş oldum. Aslında Mustafa Siizer de oraya Tatlıct'nın otel yapmasını istiyordo, iş hacmi genişler diye. Ancak Süzer'in yeri yeşil alanda defildi. ITÜ'nün sosyai tesisleri için aynlmış yeriydi. Süzer'in uyanıklıgı, tTÜ'nnn oradan taşınacagını bilerek, orayı satın almak oldu." DAUN: SÛZER UYMNK Tatlıcı nın otel yapımını. tehditii bir pazariıkla önleyen Dalan, Süzer'in gökdelen inşaatını yapacağı araziyi satın almasının "uyanıkJık" olduğunu söyledi. TATUCI NE DİYOR? Arzıım içitnde kaldı thtilaf olmasın: Tatlıcı "Otdin yerini 1986 mayısında aldık. Şişli Belediyesi'nden ve anakentten olayı şöyle anlatıyor: çıktı ancak sonra takıldı. Dalan beni Dalan beni çagırdı, çagırdı önce konuştu. Cumhurbaşkanı Cumhurbaşkanı oraya bizi istiyor dedi. Ben peki dedim ama kamulaştırma bedelini kabul etmedim. istemiyor dedi. Peki En az 50 milyara alamam şimdi. dedim, ama kamulaştırma Sonra yine görüştük, bu kez canın sağolsun, ben belediye ile ibtilafa bedelini kabul etmedim. istemiyorum dedim." Sonra yine görüştük, canın diişmek "Zincirlikuyu'daki iş ' Tathcı, sağolsun, belediye ile merkezini yeşil alana almak istediğini ihtilaf istemiyorum dedim. belirtmedi mi?" şeklındeki soruyu, Petersberg için başvuru Haber Merkezi Radyasyonlu atık madde taşıdığı gerekçesiyle dört ayı aşkın bir süredir Karadeniz'm uluslararası sularmda bekleyen "MS Petersberg" gemisinin geri almması için Türk Dışişleri'nin Avusturya ve Federal Almanya nezdinde girişimlerde bulunduğu bildirildi. Türk Dışişleri Bakanlığı 'nın konuyla ilgili olarak bir süre önce Avusturya ve Federal Almanya'yı uyararak "Petersberg'in Türkiye'ye kabul edilmesinin taşıdığı yükun nıteliği nedeniyle mümkün olmadığı" duyuruldu. "Konuştuk ama şimdi onu pek Salih Tatlıcı, en büyük idealinin halırlamıyorum. Ama kat yüksekliği lstanbul'da bir otel yapmak olduğunu konusunu hiç konuşmadık samimi belirterek, "Sıiper bir şey yapmak soylüyorum. Zaten daha önce onun istiyordum ama içimde kaldı" dedi ve projesi tasdik edilmişti" diye konuştu. şöyle konuştu: başkanı Evren, Dalan'ı çağırarak "Bir daha bu >esil alana başka bina izni verilmemesini" istedi. • Dalan, o günlerde Süzer'e çıkar sağladığı şeklındeki söylentileri yalanlarken, Süzer ile ortaklık ilişkisinin belediye başkanı olduktan sonra sona erdiğini ve gökdelenin yüksekliğini tespit sırasında hiçbir kayırma yapmadığıru öne süruyordu. Bugun Dalan aynı konudaki sorulanmızı yanıtlarken, yeşil alan ve Süzer için şöyle divordu: "Süzer'in yeri yeşü alan degil. Ye$il alanın kenannda. Burası İTÜ'nün sosyai gelişim alanı idi. Süzer'in uyanıklığı İTÜ'nun oradan taşınacagını gorup, orayı satın almak oldu." nolu park olarak anılmıştı. • 1983 yılında Başbakan Bülend Ulusu döneminde Dolmabahçe çevresinde yapımına Ankara'dan özel izin verilen 3 otel arazisinden birisi de bu yeşil alan içinde yer alıyordu. Bu da Mustafa Süzer'in Taşkışla'nın hemen altındaki arazisiydi. • Süzer burada otel yapımı için uzun süre uğraştı. Ozel izne rağmen bu inşaat gerçekleşemedi. Ancak 1987'de Anakent Belediye Meclisi'nde buraya gökdelen otel ve iş merkezi için gerekli plan değişikliği yapılarak inşaat izni verildi. • Anakentin Süzer'e bu izni vermesiyle birlikte Dalan'ın Süzer'le olan eski ortaklığj çeşitli söylen tilere yol açtı. Dalan'ın Süzer'i kayırdığı iddiasını güçlendiren bir unsur, Anakent Belediyesi'nin ilk kez böyle bir gökdelenin kaç kat olacağı konusundaki karaıı Dalan'ın yetkisine bırakmasıydı. (Dalan sonunda toplam 28 kata izin verdi). • Bu söylentiler üzerine hazırlanan bir raporu inceleyen Cumhur Kürtaja yöneliş ANKARA (ANKA) Türkiye Aile Planlaması Derneği (TAPD) Genel Başkanı Dr. Kemal Demir, hap, spiral, kondom gibi etkili doğum kontrol yontemlerinin ailelere ulaştırılamaması nedeniyle, kadınlann istenmeyen gebeliklerde "son çare" olarak gorülen kürtaj ve düşüğe yöneldiklerini söyledi. Dr. Kemal Demir, "Bu durum bu alanda hizmet veren kuruluşların yeıkililerini düşunditrmelidir" dedi. TAPD'nin 25'inci kuruluş yıldönümü dolayısıyla Devlet Resim ve Heykel Müzesi'nde düzenlenen törende konuşan Kemal Demir, ailelerin yuzde 94'ünun doğum kontrol yöntemlerinden haberdar oldukları halde, sadece yüzde 27'sinin bu yöntemlerı uygulamalarının duşündürucu olduğunu da kaydeıti. ' Yılmaz temaslarını tamamladı 40. Fmnkfurt Kitap Fuan 'TürkYunaiı diyaloğu Kıbrıs'a olumlu etki yapar' ŞEBNEM ATİYAS NEWYORK Dışişleri Bakanı Mesut Yılmaz, Kıbrıs ve Türk Yunan diyaloğunun başansının birbirinin şartı haline getirilmesinin her iki diyaloğu da menfı yönde etkileyecek bir tutum olduğunu söyledi. BM Genel Kurulu'nun 3. dönem çalışmalanna katümak üze•re New York'ta bulunan Yılmaz temaslannı dün tamamladı. Bakan Yılmaz, düzenlediği basın toplantısında 10 günluk temaslan ile ilgili bilgi verirken bu süre içinde 28 dışişleri bakanıyla görüştuğünü söyledi. Yılmaz, Yunanistan Dışişleri Bakanı Karolos Papulias ve Rum yönetimi Başkanı Vasiliu'nun Kıbns görüşmelerinin TürkYunan diyaloğunu etkileyeceği yolundaki sözlerine değinirken şöyle dedi: "Bu iki diyalog sonuçlan itibanyla elbede birbirlerinı etkileyeceklerdir. Yani Kıbns'taki miizakerelerin olumlu sonuçlanması, Türkiye ile Yunanistan arasındaki diyaloğu da olumlu yönde etkileyebilecektir. Keza. TurkYunan divaloğunda sağlanacak gelişmelerde Kıbns'taki muzakere sürecini olumlu yönde etkileyebilecektir. Ancak, bu iki diyalog arasında herhangi bir bağ kurulduğu ve birinin başansı diğerinin başansına bağlandığında bu tutum ber iki diyaloğu da menfi yönde etkileyecektir." Kıbrıs Rum yönetimi lideri Vasiliu da BM Genel Kurulu'nda yaptığı konuşmada, "Biitfin kuşkulara karşın, Kıbns sorununun ana öğlerinin 1989'a değin çözülebileceğini" söyledi. Vasiliu, daha sonra düzenlediği basın toplantısında ise Kıbrıs görüşmelerinde meydana gelecek bir çıkmazın TürkYunan diyaloğunu doğmdan etkileyeceğini öne sürdü. 'Bestseller' modası kitapları eziyor tinin giderek külturel ve manevi kaygıların önüne geçmesi. 40. Frankfurt Kitap Fuan'nda, azmlıkta kalan bir kesim dışında yayuıevi standlan, Babıali tipi yaymcı ile uzaktan yakından ilgisi olmayan genç ve şık menajerlerle dolu. Konuşmalar da zaten Heidegger felsefesindeki "das man" karakterinin postmodern toplumda kazandığı yeni boyutlar üzerine değil, hangi kitaptan ne kadar indirimle, kaç adet sipariş edileceği veya lspanya'da iyi giden bir yazann Alman yayınevlerine kapak fiyaürun yüzde kaçı üzerinden pazarlanacağı hakkında yürütüluyor. Frankfurt Kitap Fuarı dolayısıyla şu sıralar edebiyat çevrelerinde en çok tartışılan konu, işte bu maddi kaygılarla gitgide daha çok kitap üreten yayın piyasasında fazla üretimden ötüru bir krize doğru gidildiği. Yayıncüık uluslararası planda trostleşirken, orta ve küçük yayınevleri de kendi alanlannda varlıklanm sürdüruyor; fazla uretimle pazarı dolduran kitapların satışı giderek güçleşiyor. Yalnız Federal Almanya'da 1988 yılı içinde piyasaya çıkan ve çıkacak olan yeni kitapların sayısı 65 bin 680. Kitapçı dükkânlan yeni yayınlardan geçilmiyor, birkaç ay içinde satış yapmayan kitap yayınevine geri yollamyor ki yeni gelenlere yer açılabilsin. Hal boyle olunca meydan, değeri zamanla aıüaşılacak olan "Long Sefler'Mere değil, çok satıp fazla kâr getiren "Bestseller"lere kalıvor. DİLEK ZAPTÇIOĞLU FRANKFURT İstanbul'da Beyoğlu ne ise Frankfurt'ta da Zeil odur. Zeil'in bir ucundaki Hauptwache de, Frankfurt'un Taksim'idir. Bütün metro hatlannın birleştiği Hauptwache*de elinizi kaldınp bir taksi durdurduğunuzda, binip gideceğiniz istikameti söylediğinizde, şoför eğer "Türk müsün kardeş?" diye sorarsa hiç şaşmayın. 600 bin nüfuslu Frankfurt'ta her dört kişiden biri yabancı, bu oran havaalanı hamalı veya taksi şoföru gibi meslekler arasında daha da yükseliyor. Cumhuriyet Kitap Kulübü standı, fuarın ilk günü olduğu gibi ikinci günü de hiç boş kalmadı, özellikle buradaki vatandaşlanmızın yoğun ilgisine hedef oldu. Ama ne yazık ki Frankfurt'ta kitap satmak gibi bir âdet yok, hatta satılamaz diye bir yasak var. Daha çok yayın erbabımn toptan sipariş, telif hakkı gibi konularla uğraştığı fuar, tek tek okurlara perakende kitap satılması için düzenlenmiyor ki. Bu iş için kurulmuş kitapçılar varken... Frankfurt'ta âdet, fuann son günü standlardaki kitapların tekrar nakliye masrafı olmaması için arzu edenlere ya çok ucuza ya da bedava verilmesi. Standımıza gelen yabancı ziyaretçilerin bir kısmını Federal Almanya'nın çeşitli kentlerinde Turk nüfus için Türkçe kitap bulunduran veya bulundurmak isteyen kütüphaneciler oluşturuyor. Yabancı, özellikle de Alman ziyaretçilerin çoğu standa geçerken gözü takılarak giriyor. GözJer genellikle az sayıdaki büyük boy, kuşe kâğıda dört renk kapaklı, yabancı dil yayınlara takılıp kalıyor. Ama bu, uluslararası kiiap âleminin bugün vardığı noktada gayet doğal. Frankfurt'ta en çok konuşulan, tartışılan konu da zaten bu: Kitap piyasasındaki aşın üretim ile içerikten çok ambalaja önem veren bir üreticilik zihniye Kaşmtıyı hafife alma İZMİR (AA) Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Dermatoloji Ana Bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Halit Kapdağlı, kaşmtının, deri hastalıklan dışında, olume sebebiyet veren birçok ciddi hastalığın da habercisi olduğunu belirtti. Bir zamanlar Brigitte Bardot Haber Merkezi "Yıldızışığı Ustalan" ABD'de bu ay piyasaya çıkan bir fotoğraf kiıabının adı. 191070 yüian arasında Hollyvvood'da çalışan 300'ü aşkın fotoğrafçının yakaladığı görüntülerden yapılmış bir derleme nerdeyse sinema tarihinin ve Hollywood'un albümü gibi. Kimler yok ki bu kitapta: Loretta Young'un yumuşacık omuziu klasik profili, Marlene Dietrich'in bir leopar derisi Ustundeki pozu, Mısırlı gibi taranmış saçlarıyla Claudett Colbert'in egzotik bakışı, William Holden'in dizlerine sarılan muhteşem Kim Novak, Rita Hayvorth'a ilanı aşk eden bir Glenn Ford, Lana Turner'in kızıl dudaklı, dağınık saçlı yuzundeki hassas duygu dengesi... Ama kitapta yer alanlar yalnızca artist yuzleri değil. birden yağmurlu ve boş bir Sunset Bulvarı gorüntüsü de karşınıza çıkabiliyor ya da heyecanlı bir catışma sahnesi ardında gizlenen dekoru gosteren değişık açılı bir fotoğraf da yülarca Hollywood yıldızlarırun peşinde koşup onları milyonlarca insana cazip, ölümsüz, unutulmaz pozlarla sunmaya çalışan fotoğrafçıların eserlerine bakıp gençlik gunlennin heyecanlarını yeniden yaşayanlar da olabilir. Tipkı bir çekim sırasında spot ışıklan aitında gızemli bu ilahe görüntusuyle duran Brigitte Bardot'un yarattığı çağrışımlar gibi... Akdeniz Müsik Festivali ANTALYA (Cumhuriyet) Akdeniz Akdeniz Muzik Festivali bugün uçuncu gününe girerken organizasyon bozukluğu etkinliklerin sunük geçmesine neden oluyor. Üç yıllık bir aradan sonra tarihi Aspendos Tiyatrosu 'nda sahneye çıkan Türk sanat müziği sanatçısı Emel Saym'/ yaklaşık 8 bin kişi ızledi. Emel Sayın, Bakan Aykut'un geç gelmesiyle konserinin bir bölümünü tekrar etmek zorunda kaldı.