Katalog

Cumhuriyet Sahibı: Cumhurıyet Marbaacılık vr GazetKihk T^rk Anonım Şırkcff adına Nadir Nadi • Genel Yayin Muduru Haua Om«L Mucssese MUdUrU. Emiae UfaUfO, Yazı Işlerı MlidürU. Okıy Goatosia, # Habcr Merkezı Muduru Y«lçıa Bıyer, Sayfa DÜKTII Yonetmenı Ali Atar, • Temsılcıler ANKARA Vılf» Dot*». IZMtR Hiknet Çeüakajn, ADANA. Crtal Bajlaagıc. tstanbul Haberfcrr Eraaa Akyüdız, Dış Haberler Eıgua Bakı, Ekonomı Ctnfiz Turina. Kuhur CebJ Usler. Spor Danışmanı AMulkuttr Yocelmaa, Duzelıme Rrfik Darbaf, BüımEjııım Şahia Aipay. IşScndıka Şukr»« Krtenci. Yun Haberkn Ntcdel Dogıı. Dızı Yazıiar Kmıa Çalışkaa. • KoordınalOr AknKl Konıbaa. • Malı l;ler Erol Erkul, • Muhascbe Bukal Yen*r 9 Butçc Planlama Stvgl Area • Reklam Tonın. Ek Yayınlar Hulyl Akyol • Idarc Hasryia Carer. Işleıme Oader Çriik. Bılgı Işltm Nail laal. Basan ve Yaym Cumhunycl Matbücıhk vt Gi2CKcılık T A Ş Tllrk O c H ı Cad 343)4 l « PK 246lsunbul Tcl 512 OS 05 120 h>tj Tclt. 22246 F u (I) 526 60 72 0 Burolar A a k u a . Zıya Ookalp Blv l n k ı l a p S N a 19/4. Tel 133 114147 T t k j 42344 F u 14) I H 11 41/428 • I n d r . H Zıya Blv I 3 5 2 S 2 / 3 Tel 13 12 30 Ttkx 52359 F u (51) 13 12 30 InOnuCad I I 9 S N o I Ka< I. Tel II455OII913I. Tele» 62155. F u (111)28 056 TAKVIM: 19 EKİM 1988 Imsak: 4.47 Guneş: 6.12 Öğle: 11.54 tkindi: 14.55 Akşam: 17.26 Yatsı: 18.45 Tanrıya gerek yok' Dış Haberier Servisi tngiliz astrofızikçi Stephan Hawking'in, cvrenin baslangıcı üzerine yeni teorilerini içeren "Zamanın Kısa Bir öyküsü" adlı kitabı, bütün dünyada büyük bir ilgiyle karşılanıyor. 46 yaşmdaki Hawking, ABD ve EAlmanya'da "bestseöer" olan bu kitabında daha önce yine kendisi tarafından bilimsel olarak saptanan "big bang" (evrenin başlangıcındaki büyük patlama) teorisine karşı çıkarak, başlangıçta böyle bir patlama olmadığını, evv renin "başsız t sonsuz" olduğunu öne sürüyor. Hıristiyan dünyasında şimdiye dek "big b«ng" teorisi, Tanrı'nın tekilliğinin ve varlığjnın lcanıtı olarak öne sürüldüğü için Hawkingin ysni tezi başta papatık olmak üzere bağnaz Hıristiyan çevrelerde tepki ile karşılanıyor. Havvking ise çağunızın en büyük astrofizikçileri arasında sayılıyor ve Einstein'ın görecelik teorisi ile parçacık mekaniği arasında bilimsel köprüler kuruyor. 22 yaşından beri felçli olan ve 4 yıldan beri hiç konuşamayan Stephan Hawking, ancak bir elini oynatarak kullandığı bilgisayar aracılığı ile "konusabiliyor." Bilgisayar, sözcük ve cümleleri mekanik bir sese dönüştürüyor. Hawking'in yeni tezi, dinsel, felsefı ve insanın yaratılışına ilişkin birçok temel konuyu içerdiği için çok boyutlu tartışmalara yol açıyor. F. Aİmanya'da yayımlanan "Der Spiegel" Dergisi'nin Hawking ile bu konular üzerine yaptığı soyleşinin (Havvking sözcükleri tek tek yazdığı için) tam üç saat surdüğü belirtiliyor. Okuyucularunıza bu ilginç söyleşiyi sunuyoruz. Bay Hawking, kiubınızda yazıtanlan anlamak için uzman ohnak gerek. Ona ragmen bestseller oldu. Bunu nasıl açıkhyorsuDUZ? Ünlü astrofızikçi Hawking'in "evren teorisi" dünyayı sarsıyor EH SPİEGEL 46 yaşındaki felçli tngiliz bilim adamı Hawking, Einstein'ın görecelik teorisi ile parçacık teorisi arasında köprü kuran yeni bir "Birleşik Alan" teorisi geliştiriyor. Buna göre evrenin bir başlangıcı olmayıp "başsız ve sonsuz" olduğu görüşüne varıyor. ÂBD, FUipinler'i üs yardımında hayuıyor mu? ABD'nin, Türkiye ile yaptığı üs anlaşmasında yardım rakamı belirtmekten kaçınmasına rağmen Filipinler ile yapîığı benzer anlaşmada rakam belirttiği konusundaki kuşkular Türk diplomatik çevrelerini rahatsız etti. UFUK GÜLDEMİR VVASHİNGTON ABD yö'netiminin Türkiye'deki üsler anlaşmasınm müzakereleri sırasında reddettiği bir formülü, Filipinler üs anlaşmasında kabul ettiği yönündeki ban işaretler Türk savunma ve diplomatik çevrelerinde rahatsızlıklara yol açtı. ABD Dışişleri BakanlığVnda önceki gün imzalanan anlaşma, Füipinler'e iki yü için yılda 481 mUyon dolar yardım verilmesi doğrultusunda, ABD yönetiminin "her türlü çabayı göstermesini" öngörüyor. Bu formülde, geleneksel "her türlü çabamn gösterileceği" şeklindeki Amerikan taahhutü gayri resmi haberlere göre telaffuz edilen bir rakama dönük. Oysa ABD, Türkiye ile "gösterilecek çabamn" belirli bir rakamı niteleyeceği böyle bir anlaşmaya Amerikan sisteminin izin vennediği gerekçesiyle yanaşmamış, sadece genel olarak "her türlü çabamn göslerilecegini" taahhüt etmişti. Nitekim, aksi yönde tavsiyelere karşın Dışişleri Bakam Vahit Halefoglu, üsler anlaşmasına VVashington'da imza atmış ve bakan daha henüz Amerika'dan ayrılmadan Kongre Türkiye'ye yapılan yardımda vüzde 45 oramnda kesinti yapmıştı. ABD, bunun da ötesinde, Filipinler'e verilecek yard.mın bir bölümünü "açık çek" olarak ve "pejin" veriyor. Filipinler, Amerikan gazetelerine sızan bilgilere göre bu miktarla "dış borç s e n i s i " yapabilecek. Gazetelere yansıyan haberlere göre Filipinler'in anlaşmayı imzalamaya yanaşmasımn nedenlerinden birisi de bu kolaylık. Buna karşıhk Türkiye ise her yıl koşula, ambargoya, kesintiye uğrayan ve miktan giderek düşen bir yardımla karşı karşıya. Ancak bu yıl ilginç bir gelişme oldu. Kongre Konferans Komitesi Türkiye'ye verilecek yardımın "karakterinin" belirlenmesini "yönetime" bıraktı. Yani ne kadarırun hibe, ne kadarının askeri yardım programı olacağıru yönetim belirleyecek. Tabii bu gelişme, gözlemcilere, "Washington esidden beri yardımın duşüklüğünün suçunu Kongre'ye atardı, şimdi fırsat elinde" demek olanağım veriyor. Filipinler ile üs anlaşması ışığjnda Amerikan yardım mekanizması gözden geçirildiğinde Washington'un iki türlü taahhüt alüna girdiği bir kez daha somutlaşıyor: 1) Bu yöntemde ABD ile ilgili ülke tam muhatap oluyor. Yani birinde muhatap hükümetken ötekinde Kongre olmuyor. Ancak bu tür anlaşmayı Kongre'den geçirmek çok güç. Geçmişte Türkiye bu yola gitmek istedi, ancak olmadı. Böylece hem silah ambargosu uygulamasına son verilecek, hem de kapatılan Amerikan üsleri tekrar işlemeye başlayacaktı. Türkiye'nin elinde üslerin kapatümış olması gibi bir "manivela" bulunmasına rağmen ABD ile bu tür bir anlaşma yapılamadı. Senatoda 3'te 2 çoğunluğun sağlanamayacağı düşünüldü. Ayrıca bugüne kadar üs ve yardım konulannda bu tür bir anlaşma yok, yani emsal yok. 2) Ikinci yol ise ABD'nin yönetim olarak elinden gelen her türlü çabayı göstereceğini taahhüt etmesi. Yönetim bir anlaşma imzalıyor ve ancak sözlü olarak telaffuz edilen miktarda bir yardımı Kongre'den geçirmek için çaba harcayacağı yolunda vaatte bulunuyor. Yani bu taahhüt belirli bir miktara dönük değil, bu miktann verilebilmesine, yönetimin çaba göstermesine dönük. Seçenekler böylesine kısıtlıyken, yönetim nasıl oluyor da ABD'nin iki yılda yaklaşık bir milyar dolarlık yardım yapacağı yönünde Füipinler'e taahhüt verebiliyor? Bu, ancak bir mektup teatisi ile yapılabiliyor. Ve eğer altında ABD başkanımn imzası olan mektupta, yürürlükte olan mevzuatın belirli bir rakamın lernini yönünde "çaba gösterilecegi" kaydediliyorsa, bir başka deyışle, "rakam" telaffuz ediliyorsa, bu ABD'nin rakam telaffuz etmeden verdiği klasik "ber tnriü çaba" taahhudünden daha ileri bir taahhüdü içeriyor. Böyle bir dunım olasılığı ise gözlemcilere göre, "Amerikan yönetimine iki sornnnn yoneltilmesini zonınlu kılıyor": 1) tçinde rakam telaffuz edilen bir mektup var mı? 2) Bu mektup acıklanacak mı? tlgili çevreler, Filipinler'le böyle bir anlaşma imzalanmış olmasının "Bütçe, bileşik kaplan andınr. Şimdi FUipinler'i beslemek için hangi kaptan Filipinler'in kabına aktanlacak?" sorusunu yöneltmeyi de ihmal etmiyor. Liani için soru önergesi ATİNA (AA) Yunanistan'da, ana muhalefetteki Yeni Demokrasi Partisi'nin iki milletvekili, Başbakan Andreas Papandreu'nun hostes sevgilisi Dimitria Liani ve arkadaşı Rula Vlahopulu 'nun, Olimpik Havayollan'nda normal işlerini yapmamalanna rağmen maaşlarım muntazaman aldıklanm belirttiler. Yeni Demokrasi Partisi milletvekilleri Vaios Statopulos ve Eiefteryos Kalonyanis, Ulaştırma Bakanı Yorgo Pecos'un cevaplaması isteğiyle parlamentoya verdikleri soru önergesinde, Liani ve Vlahopulu'nun 22 ağustostan bu yana Londra'da bulunduklanm i/ade ettiler. Gazeteci Örtülü. toprağa verildi ANKARA (AA) Geçirdiği kalp krizi sonucu pazar günü Olen gazeteci Erdoğan örtülü'nun cenazesi, dun Hacıbayram Camii'nde kılınan öğle namaztndan sonra Karşıyaka Mezaıiığı 'nda toprağa verildi. F. Almanya'da Vi Türk, 2 firar KARADELİK Havvking. daha önce karadeliklerin ışın saçtıfiını ve zaman HAWKING 46 yaşında Ingiliz: astrofizikçi Yaşamı tekerlekJi sandalyede gezaman patiadığını kanıtlayarak, onların da evrendekı sıstemin bir parçası ol çiyor. Ancak tek tek yazdığı cümlelen mekanik sese dönuşlüren bilgisayar aracılığı ile konusabiliyor. Havvking bir Marilyn Monroe hayranı. duğunu ortaya koymuştu.Bu ışına "Hawking ışını" deniyor. siz de kitabıruzda "Evrenia niye var olduğu sorusuna verilecek yanıt, insan mantığının zaferi olurdu, çunkii böylece Tann'nın planını anlamış olurduk" diyorsunuz. Yani ne demek istiyorsunuz? HAVVKİNG Belki evrenin niye var olduğu sorusunun bir yanıtı vardır. Ama böyle bir yanıt olsa ve biz bunu bilsek, Tann kadar çok bilmiş olurduk. Einstein bir keresinde, "Tann zar almaz" demisti. Siz ise "Bazen Tanrı zan oyle bir atar ki, ne geldigini bile goremezsiniz" diyorsunuz. Bunun anlamı ne? HAVVKİNG Bu uzmanlar için konmuş bir söz oyunu. Einstein bu sözie parçacık mekaniğindeki rastlantı unsurundan rahatsızlığı belirtiyordu. Ama doğada tam da bu rastlantısal davranış gözleniyor. Ve kara deliklerin içinde daha da büyük bir kararsızlık var. Kara deliklerin içinde olup biten rastlantısal olayları gözleyemezsiniz bile. Eşiniz size zaman zaman Tann olmadıgınızı hatırlatmak geregini duyduğunu soylıiyor. Buno yornmlar mısımz? HAVVKİNG Hayır. Tarihteki bütün büyük (eoriier, Galilc'nin ogretisinde görüldügü gibi topluma bıiytik etki yapmış, dünya onun üzerindeki yerimizi, hakkındaki kavrayışımızı degiştirmiştir. Sizin "Birleşik Alan Teorisi" de benzer etkiler yaratabüir mi? HAVVKİNG Evet. Çünkü bu evrenin rasyonel yasalara uyduğunu gösterecek. Belki bu bize insani konularımızı rasyonel çözmemiz gerektiği ilhamını verir. Bu çok ryimser bir bakıs değil mi? HAVVKİNG Gelecekte büyük tehlikeler olduğunu görüyorum. Atom silahları bizi doğnıdan tehdit ediyor. Ama gelecekte insan ırkının yerini yeni bir tür alacak. Bu belki bilgisayar bilimi belki de beyin mühendislerince yaratılacak. Önümüzdeki 200 yüı atlatmak için çok şanslı olmamız gerektiğine inaruyorum. Ama bu dönemi, ancak kendi işlerimizi mantık yoluyla çözebilirsek atlatırız. Görecelik teorisi ve parçacık teorisi, günümüz modern dünyasını belirlediler, parçacık teorisi teknolojiyi buyuk ölçüde geliştirdi. Şimdi siz bu iki teoriyi bagdaşbnnaya calışıyorsunuz. Bu büyük birleşik leori, teknolojiyi etkileyecekmi? HAVVKİNG Benim çalışmalarım, sanırım 100 yıldan önce pratik kuüanıma geçemez. Ama insan yalnız ekmekle yaşamaz ki. Hepimiz evren içindeki yerimizi bilmek isteriz. Evrendekı yerimiz konnsunda siz ne düşünuyorsunuz? HAVVKİNG Orta büyüklükteki bir yüdızın çevresindeki küçük bir gezegen üstündeki, yalnızca maymunun biraz gelişmiş bir türüyüz. Ama evreni anlayabiliriz ve bu da bizi çok özel bir şey yapıyor. OSNABRUCK (AA) Federal Almanya'nm Osnabruck kentindeki tutukevinden dün sabah biri Türk, diğeri Alman iki tehlikeli tutuklunun kaçtığı bildirildi. Federal Almanya polisi tarafından yapılan açıklamada, 21 ve 26 yaşlarındaki tutuklulann hücre demirlerini keserek firar ettikleri belirtildi. HAVVKİNG Kitabımdaki fıkirlerin hepsini ben de anlamıyorum. Eğer anlasam, Tann'nın planını da anlamış olurdum. Ama yalnızca teorik fizikçilerin değil, herkesin nereden geldiğimizi bilmek istediğini diişünüyorum. Herhalde sakatlığırn da kitabın çok satmasına yol açtı. Buna uzülüyorum. BrükseVde bir Türk 4 gündür kayıp Big bang teorisi Kitabtnızda daha önce sizin teorik olarak kanıtladıgınız "big bang" (evrenin yaraülısındaki büyük patlama) teorisine karşı çıklyorsanuz. Oysa bugiın biıtun kozmologlar bunu benimsemiş dunımda. Bilim adamlannın nadireo ulaştığı boyle bir fikir birligiai neden bozuyorsunuz? HAWKİNG Bir "big bang" yaşandığım reddetmiyorum. Roger Penrose ve ben, böyle bir şeyin olması gerektiğinj kanıtladık, ama artık fizik yasalannın bing bang'e rağmen evrenin başlangıcını açıklayabilecegine inaruyorum. Big bang teorisi, evrenüı çok çok eski zamandaki bir tekillikle başiadığını öne sürüyor. Tabii bu berhangi biri veya bir şeyin bu tekilliği varatması gerektiğini gosteriyor. Siz şiradi evrenin ya da başlangıçtaki bu enerjinin sonsuz oldugun'i öne sürerek bu tekillik sonınanu ortadan kadırıvorsnnuz. Tann'nın >okluğunu raatematiksel olarak ispata mı çalışıyorsonnz? HAVVKİNG Evrenin kuruluşunun fiziksel yasalara uygun olduğunu gosterdim. Bu durumda, evrenin nasıl kurulduğunu öğrenmek için Tann'ya başvurmaya gerek kalmıyor. Bu Tann'nın yok olduğunu ispatlamıyor. Yalnızca Tann'ya gerek olmadığı anlamına geliyor. BRÜKSEL (AA)Brüksel'de sebze meyve J toptanalığı yapan Abdullah Koç'un (34), cumartesi aksamından beri kayıp olduğu öğrenildi. Abdullah Koç'un babası Yusuf Koç, konuyla ilgili ^ olarak Brüksel polisine ' "' ifade verdiğini belirtti ve oğlunun üzerinde yaklaşık 400 bin Belçika Frangı ' (yaklaşık 18 milyon Türk Lirası) bulunduğunu söyiedi. Güneri Tecer toprağa verildi ANKARA (AA) Geçirdiği kalp krizi sonucu pazar günü ölen Türk sanat muziği sanatçısı Güneri Tecer, Ankara'da toprağa verildi. Tecer için Ankara Radyosu'nda bir tören düzenlendi. Güneri Tecer'in cenazesi, daha sonra Hacıbayram Camii'nde kılınan namazdan sonra Cebeci Asri Mezarlığı 'nda toprağa verildi. NATOVa katkıda rekor Türkiye'nin NÖBETÇİ BEKLİtDR Çatalcada Bolluca yolu üzennde bulunan 149 varilın başmda önlem olarak nöbetçı beklıyor (Fotoğraf AA) Bu kez de yolda 'Varil" bulundu Çatalca karayolu üzerinde bulunan 149 varilde radyoaktiviteye rastlanmadı. Içlerinde sanayi atığı bulunduğu sanılıyor. mamulleri fıçüarla sabyonız. Fıçılar boşaldıkça hurdacılar bunlan alıp, boyayıp, düzetterek knUamlabilecek dunıma getirip öteki tiiketici firmalara satıyorlar. Bulunan bu diğer 5 varili de hemen yakındaki bir dere variller çeşitli firmalardan alınmış artık fıçılar olabilir. Yoksa ne MobU, ne SASA, ne yatağında buldular. Yetkililer, varillerden siyah renkli olanlar de biz üzerinde firroaraızın ismi bulunan da "Sasa", "NopcosUt 21521", "UK Ori toksik madde tasıyan fıçılan ortaya atmagia", Kırmızılarda, "Mobil Par", "321 S P " yu." açık mavi renklide "Grace", gri renklide tstanbul Anakent Belediyesi Çevre Koru"Alemdar Kimya Sanayii", lacivert renklide ma ve Kontrol Müdürü Etbem Ruhi Önesise "V.K. Origin" yazılannın bulunduğunu in başkarılığındaki heyetin çevrede ve varilbelirttiler. ler üzerinde yaptığı araştırmada radyoaktiAlemdar Kimya Sanayii Fabrika Müdü viteye rastlanmadığı, varillerden alınan örrü Necdet Altıntaş, jandarmanın kendileri neklerin kimyasal incelemesinin yapılmak ni araması üzerine olayı incelediklerini be üzere İTÜ'ye gönderildiği bildirildi. lirterek şöyle konuştu: Bu arada, mahalle sakini Ayla Alagöz adlı "Biz de ekipJerimizi çıkarrak, varilden alı bir yurttaş da varillerin sabah saat 03.00 sınan numuneji inceletiyoruz. Biz firma ola ralarında kırmızı renkli bir kamyondan borak toksik madde uretmijoruz. Ürettiğimiz şaltıldığıru görduğunü söyiedi. Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü raporuna göre, Türkiye, geçen yıl yüzde 6 lık askeri harcama ile NATO ülkeleri arasında en ön sırayı aldı. EDİP EMtL ÖYMEN LONDRA Türkiye'nin, geçen yıl NATO'ya yüzde 6 oramnda askeri harcama yaparak üye ülkeler arasında en yüksek askeri harcama oramnı gerçekleştirdiği açıklandı. Böylece Türkiye, NATO'nun 1979 yıimda kabul ettiği yıllık yüzde 3'lük askeri harcama oranıru bu yıl da iki kat aşmış bulunuyor. "Ulnslararası Stratejik Arastırmalar Enstitüsü" tarafından yayımlanan "Askeri Denge" raporunda, Turkiye'nin 1988 yüı esas alınarak askeri gücü hakkında da bilgi ve.ildi. Türkiye'nin 1986'da asker sayısını 50 bin artışla 654.400"e çıkarttığı kaydedildi ve bu sayının 1988'de çok az bir miktar azaldığı belirtildi. Ancak Türkiye'nin, kişi başına düşen askeri harcama oramnı arttırdığı vurgulandı. 260 sayfayı bulan raporun Türkiye'ye ayrılan bölümünde, geçen yıl F16 savaş uçaklanmn montajına başland'Sı, ayrıca Türk Hava Kuvvetleri'nin Hollanda'dan NATO yardımı olarak 24 adet NF5A uçağı alacağı belirtildi. Kara Kuvvetleri için Batı Almanya'dan Leopar tanklan ahnacağı, ayrıca ÂBD'den de "Bradley" tipi makenize araç alımı için görüşmeler yapıldığı kaydedildi. Deniz Kuvvetieri'ne ise Yavuz tipi üç firkateynin teslim edildiği bildirildi. 1988'de Turk Silahlı Kuvetleri içinde en büyük değişikliğin Hava Kuvvetleri'nde gercekleştirildiğine işaret edilen raporda, F5 savaş uçaklannın sayısının 85'ten 115'e, F4E uçaklannın 93'ten 108'e çıktığı, yerden havaya füze sayısının (SAM) da 72'den 128'e çıktığına değiniliyor. Türkiye'nin Kıbrıs'ta bulundurduğu asker sayısı hakkmda da bilgi verilen raporda, 1987'de 23 bin kişi varken, bunun 1988'de 27 bine yükseldiği kaydediliyor. Aynca tank sayısında da artış olduğu, 1986'daki 150 M47 tankına karşılık, 1987'de 275 tank bulunduğu öne sürulüyor. Aynca Türkiye"de de 5.000 Amerikan askeri personelinin gorevli olduğu, bunlardan 1.200'ünün karan, 3.8OO'unun havacı olduğu belirtiliyor. Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü Raporu'na göre Kıbns Rum ordusu da yeni aldığı 16 adet AMX30 B2 ağır muharebe tanklan ile 16 adet mekanize zırhh savaş aracıyla vurucu gücünu belirgin bir şekilde arttırdı. Raporda, Kıbns Rum yönetiminin geçmiş yıllara oranla ilk kez iki tümenlik bir ordu oluşturduğu belirtildi. Türk yemeği Dijon'da ANKARA (AA) Türkiye, 213 kasım günleri arasında Fransa'nın Dijon kentinde yapılacak Uluslararası Gastronomi Fuarı'nda "onur konuğu" olarak bulunacak. Her yıl bir ülkenin onur konuğu olarak davet edildiği fuara, Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Türkiye Odalar Birliği'nin düzenledikleri organizasyonla 31 firma katılacak. 2 kasımda Dijon kentinde Kültür ve Turizm Bakanlığı 'nca duzenlenen "Türk Süsleme Sanatından Örnekler" sergisi açılacak. Kişisel Tann Siz Tann'ya va da başka bir yüce kuvvete inanıvor musunuz? HAVVKİNG kişisel bir Tann'ya inanmıyorum. Vani kişisel olmayan bir Tann'ya mı inanıyorsunuz? HAVVKİNG Eğer isterseniz, Tann fiziksel yasalann vücut bulmasıdır diyebilirsıniz. Ama bu kafayı kanştırıa bir şey, çünkü insanlann çoğu Tann sözcüğüyle, kişisel olarak ilişki kurabilecekİeri bir varlığı bağdaştırıyorlar. Fiziğin yasaian ise pek kişisel bir şey değildir. Peki, enerji ya da zaman gibi şevler sizin tanımınıza gore sonsuzsa, diger benzer gonıntuler, örnegin ruh ya da bilinç de bir biçimde sonsuz olamaz mı? HAVVKİNG Bence insanlar daha çok bilgisayarla karşılastıtılabilir. TaDii bugun bizim kullandığımız bilgisayarlardan çok daha karmaşık. Ama ben kimsenin bir bilgisayarın ölümsüz bir ruha sahip olduğunu duşüneceğine inanmıyorum. Kuşkucular bizim kafamızdaki bilgisararlann, "Niye böyle bir evren ve bu evrenin sonucu olarak insanlar var?" gibi sorulara yanıt verecek kadar gelişmiş olraadığını söylüyorlar. HAVVKİNG Bütün evreni yöneten yasalan keşfetme konusunda bir şansımız olduğunu düşünüyorum. Ama bunu yapmak, "Bu evren niye var?" sorusuna yanıt cieğil. Belki de bu anlamsız bir soru. Pek anlamsız olmasa gerek, tstanbul Haber Servisi tstanbul'da Çatalca karayolu üzerinde, içlerinde sanayi atığı bulunduğu sanılan 149 varil bulundu. Varillerde radyoaktiviteye rastlanmadı. tstanbul Anakent Belediyesi Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlügü'nce varillerden alınan örnekler, kimyasal incelemeleri yapılmak üzere İTÜ'ye gönderildi. Gaziosmanpaşa, Arnavutköy Jandarma Karakolu'na dun, Çatalca karayolu Bollucayolu üzerinde, Kars Mahallesi mevkiinde, yol kenarında çok sayıda varil goriılduğü ihbar edildi. Olay yerine gelen Çevre Koruma ve Kontrol Mudurlüğü ekipleri, kentin merkezinden yaklaşık 25 km. uzaklıkta, Çatalca karayolunun kenarında 144 varili bir arada, Yunanistaırdan Rodos misillemesi 1%ATO toplantısmda Atina temsilcisi, Türkiye'nin 39. dilim "altyapı askeri bütçesini" veto etü. HADİ ULUENGİN BRÜKSEL "Davos nıtau" sürecinde geçen hafta Bruksel'de açılan ilk yara, dün yine Brükselde derinleşti ve Yunanistan'ın Türkiye'ye karşı "misilleme taarruzunda" bulunmasıyla birlikte, Rodos sorunundan dolayı NATO bünyesinde başgösteren AnkaraAtina uyuşmazlığı bir üst düzeye tırmandı. Batı komşumuz, dün Brükselde gerçeklesen ittifak "altyapı biitçe komitesinde", Türkiye'nin bu bütçeye dahil 39. dilim askeri harcamalanm veto etti. Misilleme niteliği taşıyan bu Yunan girişimi, Ankara'nın da geçen hafta aynı komitede, Atina'nın "altyapı bütçesine" "çekince" getirmiş olmasmdan kaynaklandı. Türkiye'nin bu "çekince" nedenini ise Yunanıstan'uı, Roma Anlaşması uyarınca silahtan arındınlmış Ege adaları içinde olması gereken Rodos'taki bir askeri ucak sinyalizasyon vericisinin (TACAN) modernizasyon harcamalannı, NATO1 ya sunduğu kendi altyapı bütçesine dahil etmek isterncsi oluşturmuştu. Türk tarafı, bunun Ege^ deki hukuki statünün değiştirilmesi ve ittifak bünyesinde de onaylatılması anlamına geleceğini bildirmiş, bu yüzden de söz konusu projeye "çekince" koymuştu. Geçen haftaki Türk "çekincesiyle" Yunanistan'ın dünkü vetosu arasındaki temel farklılığı, Atina'nın giriş*îminin Türkiye'nin bütun askeri harcamalanna yönelik bir eylem olması oluşturdu. Yunanistan'ın dünkü "genel misillemesi" ise gözlemcilere göre hem tansiyonu arttıracak hem de "Davos ruhunda" açılan yarayı derinleştirecek bir nitelik taşıyor. Öte yandan herhangi bir uzlaşma bulunana kadar, NATO 39. dilim bütçesinin "altyapı komitesinde" kalması ve en üst diızeydeki karar orgaru "Savunma Planlama Komitesi"ne kasten gönderilmemesi en yakın ihtimal olarak şekilleniyor. Normal olarak 19881989 yüı için gecerli olacak 39. dilim altyapı bütcesinde, TürkiyeVe 300 milyon dolar, Yunanistan'a ise 150 milyon dolar bir kredi öngörulüyor. Ege adalannı sürekli silahlandırdığını, Türkiye'nin ise buna karşı çıktığmı anlattı. Yunanistan'ın bu tutumunu "tescil eltirme gayreti içiode olduğunu" kaydeden Vuralhan, son olarak Rodos Adası'nda savaş uçaklannın sinyalizasyon sisteminin modernizasyonu için NATO fonlarından harcama yapılmasına Türkiye'nin karşı çıktığını anlattı. Dışişleri Bakanı Mesut Yümazın bu konuda yaptığı beyanatın yanüş anlaşıldığını söyleyen Vuralhan, Türkiye'nin de katıldığı NATO fonundan Rodos Adası'nın silahlandınlmasına karşı cıktıklannı, ama Yunanistan'ın buradaki askeri harcamalannı kendi kaynaklanndan yapması durunıunda da uluslararası anlaşmalardan doğan haklann saldı kaldığını vurguladı. Vuralhan, Yılmaz'ın beyanatının bu çerçeve içinde olduğunu ve Türkiye'nin, adaların silahlandınlnıası konusundaki tutumunu sürdürdüğünü dile getirdi. Vuralhan'ın açıklaması TBMM G«nel Kurulu'nda gündem dışı ko tuşmaları yanıtlayan Milli Savunma Bakanı Ercan Vuralban, Türkiye'nin, Rodos Adası'nın silahlandııılmasına karşı olan tutumunun surduğunu dile getirdi. SHP'li Erol Ağagil'in gündem dışı konuşmasına yanıt veren Vuralhan, Yunanistan'ın Doğu