23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
19 EKİM 1988 **** CUMHURİYET/13 Eıııekli polis köpeklerine maaş verilecek FRANKFUKT (AA) Federal Almanya'da, 10 yılhk görev sürelerini dolduran polis köpeklerine emekli maaşı bağlanması önerisi günün konusu oldu. Bavyera Eyaleti Parlamentosuna bu konuda bir önerge veren Sosyal Demokrat Parti (SPD) milletvekili Ria Burkei, başta köpek bakıcısı polisler olmak üzere tüm hayvanseverler tarafından desteklendi. Milletvekili Burkei insan hayatı kurtarmaktan iz sürmeye kadar her türlü görevde kullanılan köpeklerin, 10 yılhk hizmetten sonra kapı önüne konularak "köpek gibi yaşamaya mahkum" edildiklerini belirtti. Trabzon'un Maçka ilçesi yakınlannda meydana gelen heyelan sırasında da bu köpekler kullanılraıştı. Federal Almanya'da her yıl 40 polis köpeği emekliye aynlıyor. Istanbul Emniyetrnde atamalar sürüyor Kumkapı balıkçıları dün, Kumkapı Dalgakıranı açığında danirii duran Petersberg'in Istanbul sularından ayrılması için protesto gösterisi yaptılar. Gemi çevresınde tur atan balıkçılar, "sadece Petersberg'i değil. denizlerimizi kirleten tüm gemileri protesto ediyoruz" dediler. Balıkçılar Sahil Güvenlik Botu'nun uyarısı üzerine Petersberg'in çevresinden ayrıldılar. Petersberg'in kaptan ve mürettebatı da balıkçıiann gösterisini ilgiyle izlediler. Bu arada geminin sahibi ve eski kaptanı Grosjan bir açıklama yaparak gemisini batıracagı şeklindeki söylentileri yalanladı. Grasjan şöyle konuştu: "8 milyon marklık gemimi batırmam için çılgın olmam lazım. Batırılan gemilerin köhne gemiler olduğunu ve sigorta oyunları yuzünden batınldığını herkes bilir. Gemiyi batırarak yukü denize boşaltacağım ileri sürulüyor. Ben senelerce hapiste çürümeyi göze alamam. Şerefli bir işadamıyım. Firmam bir açmaza gırdi o açmazdan çıkmak için girişimler var. En kısa zamanda Türidye'ye gelip sorunu çözümleyeceğim." Istanbul Liman Başkanlığı yetkilileri ise Ulaştırma Bakanlığı'ndan emir beklediklerini söyiediler (Fotoğraf: UĞUR GÜNYÜZ) Balıkçılardan Petersberg'e protesto tsUnbul Haber Servisi Istanbul Emniyeti'nde bir süre önce başlatılan tayinler sürüyor. Emniyet müdür yardımcüıği ve ilçe emniyet amirliklerinde yapılan atamalardan sonra başkomiser, komiser ve polis memııru olmak uzere 64 kişinin daha Istanbul dışına tayin edildiği öğrenildi. Istanbul Emnivet Müdürlüğü Personel Şube Müdürlüğü yetkililerinden alınan bilgiye göre çeşitli birimlerde görev yapan 25 başkomiser, 14 komiser ve 25 polis memuru Istanbul dışına tayin edüdi. Bu arada ÇataJca, Küçükçekmece, Silivri, Şile, Ûmraniye ve Üsküdar emniyet amiıiikJerine henüz atamalar yapılmadı. Interteks A.Ş. tarafından düzenlenen mobilya, dekorasyon, mutfak ve banyo fuarian, Devtet Bakanı Adnan Kahveci tarafından açtktı. Hilton Sergi Merkezircde düzenlenen fuarlann açılışında konuşan Adnan Kahveci, ev dekorasyonu ve mobilya konusunda Türkiye'de artık iyi malzeme üretildiğini söytedi ve bu konuda çalışanları ihracat için teşvik etfflderini anlattı. Yerii yabancı 109 firmanın katldığı fuarda ev, ofis otel ve diğer işyerieri için modem ve kJasik mobilya çeşitteri dekorasyon malzemeleri mutfak ve banyo takımları sergileniyor. (Erdoğan Köseoğlu) MutfakBanyo Fuan AT Hukuku ve Türkiye'nin Uyumu İTÜ ile Ekonomi Bankası'nın düzenlediği Avrupa Topluluğu Hukuku ve Türkiye'nin Uyumu adlı seminer, dün İstanbul'da başladı. Dört gün sürecek olan seminerin açış konuşmasını yapan Devlet Bakanı Ali Bozer Türkiye'nin AT için yaptığı hazırtıkian anlatırken bunlan kamu ve özel hukuk olarak ikiye ayırdı. Bozer, uzellikle kamu hukuku konusunda insan haktanna dayalı bir demokratik parlamenter rejimin tamamen benimsenmesi gerektiğini bildirdi Özel hukuk alanında da iktisat hukukunun oluştunılması için DFT'nin çalışmalara başladığırtdan söz etti. (Fotoğraf: AA) HABERLERIN DEVAMI UGUR MUMCU (Baftarafı 1. Sayfada) şında Amerikalı Kardinal Merc/nfcus'un bulunduğu Vatikan Bankası "İstituto per Le Opera Di Religine"dan İsviçre bankalarına uzanan para zinciri, P2 Mason locasında kilıtleniyor, buradan, Mason locası şefi Gelliye Ge///'den Guney Amerika'daki yeraltı dünyasına ulaştyordu. İtalya'da P2 Mason locası skandah patlak verince olaylar birbirini izledi. Mason locası şefi Gelli tutuklu bulunduğu Isviçrede cezaevinden kaçırılarak Uruguay'a götürüldü. Michele Sinöona, önce Amerika'da tutukiandı, sonra İtalya'da cezaevinde kahvesine konan zehir ile öldürüldü. Banker Calvi, Lx>ndra'da üyesi olduğu Mason locasının adını taşıyan "Blackfairs" köprüsünde asılı bulundu. Vatikan'ın güçlü adamı Kardinal Mercinkus hakkında tutuklama kararı çıkarıldı. Geçen haftasalı günü Londra'da "Bank Of Credit And Commerce Intemationar adlı bankanın yöneticileri tutuklandılar. Suç: Bankanın dünya çapında uyuşturucu madde kaçakçılığının chanceexchance ışlemlerini yönetmek 73 ülkede örgütlenen bankanın Türkiye'de de şubesi var. Mete Cad. 38. Taksim/İstanbul. "Kaçak Para" adlı kitapta, Türk mafyasının para gücü ve siyasal etkileri konusunda bllgiler de yer alıyor. Bu yılın başında. Türkiye'deki unlü işadamları ile buyuk holdinglerin İsviçre Bankası'nda yüklü hesapları bulunan "Sarı Avni" ve "Sabit Tımovalı" gibı uyuşturucu madde kaçakçıları ile para alışverişlerini, beigeler açıklayarak kanıtlamıştık. Sayın Özal, öteden beri "ekonomik suça ekonomik ceza" ilkesini savunuyor. Bu yüzden altın, döviz ve gümrük kaçakçılanna hapis cezaları yerıne para cezaları vermeyi düşünüyor. Yasaları bu yönde değiştiriyor. Yasalardaki hapis cezaları yerine para cezaları getirilince kaçakçılık suçlarından sanık ve hükümlü olanlar cezaevlerinden birer ikişer salınıveriliyorlar. Bu yasa degişiklikleri, kaçakçılar için af getiriyor. İş bununla da bitmiyor, pasaport yasasında değişiklik yapıp altın, döviz, gümrük, uyuşturucu madde ve silah kaçakçılığı sanıklarının rahatça yurtdışına çıkmaları sağlanıyor İzmir DGM'sinde yargılanan "Şafak Gemısi Davası" sanıkları şu anda cezaevindeler. Bu davanın avukatları, adalet komisyonundaki görüşmeleri izliyorlar. "Hayali ihracat" sanıklarına uygulanan 1918 sayılı yasanın 45. maddesı, geçen mayıs ayında değiştırilerek, bu suça hapis cezası yerine para cezası öngörülmüştü. Bu yasa değişikliğı Cumhurbaşkanı'nca geri çevrilince, TBMM Adalet Komisyonu'nun ANAP'lı üyeleri, muhalefet mılletvekilleriyle birleşmişler ve maddeye para cezaları yerine hapis cezaları koymuşlardı. Bu beklenmedik gelişme üzerine hükümet, tasarıyı geri çekmiştı. Tasarı, hükümetten geldiği gibi geçseydi, "Şafak Gemısi sanıklan" hemen salıverilecekler "Hasbi Ağa" g\b\\er\ri\n davaları da düşecekti. Böyleydi, ama Adalet Bakanlığı Müsteşan'nın büyük bir özenle hazırladığı tasarı, Adalet Komisyonu'nda takıldı. Hükümet, bu arada 1567 sayılı "Türk Parasının Kıymetini Koruma Hakkındaki Y&sa"nın 3 ve 4. maddelerini değiştiriyor. Amaç yine aynı. Ekonomik suça, ekonomik ceza. Tasarı, 3. maddesı ile döviz kaçakçılığı suçu için 5 milyondan 50 milyona kadar para cezası getiriyor. 4. madde ile de bu para cezalarının 6183 sayılı "Amme Alacaklannın Tahsili Usulü Hakkındaki Yasa" gereğince alınacağını öngörüyor. Yasanın bugünkü metninde para cezalarının "647 Sayılı Cezalann İnfazı Hakkındaki Yasa" gereğince alınacağı yazıhdır Öyleyse bu değişiklik niçin yapılıyor? İnfaz Yasası, daha sert koşullar öngörüyor. Ûrneğin para cezalarının "*/ yıl içinde" ödenmesi gerekiyor. Ayrıca para cezası ödenmezse. kamu kurumlarında çalıştırma veya hapis cezası gibi yaptırımlar da var. "Amme Alacaklannın Tahsili Usulü Hakkındaki V&sa"nın 102'nci maddesı. para cezası ile cezalandırılan kaçakçılara bir yeşil ışık yakıyor Beş yıl içinde ödenmeyen ceza zaman aşımına uğruyor. "Kaçak para" çok ilginç bir konudur. Sayın Özal, kaçak paraya ayrıcalık sağlarken ateş ile oynuyor. Çünkü uluslararası banka sistemınde "kara para" önemli bir ağırlık ve etkinlik kazanmış durumdadır. Kuramsal olarak "ekonomik suça ekonomik ceza" yaklaşımı, uygulanan modele uygun görülebilir. Ancak uygulamada dünyada ve Türkiye'de örnekleri görüldüğü üzere, çok karmaşık ve karanlık sorunlar yaşanıyor. Uluslararası finans çevrelerinde "At izi ile it izi" çoktan birbirine kanşmıştır. Bazı yasal şirketlerin para akımı, uluslararası uyuşturucu madde kaçakçılarının banka dekontlarına bağlanmıştır. "Af" denilince hemen kaçakçıya af, pasaport denilince hemen kaçakçıya pasaport! Hiç düşündürücü değil midir bunlar? Sayın Başbakan'ın şu konular üzerinde olanca serinkanlılığı ile düşünmesinde, başta ANAP'ın olmak üzere çeşitli kurum ve çevrelerin sayısız yararı vardır! GOZLEM 16 polise 56 şar yıl isteniyor (Baştarafı 1. Sayfada) diği beürtüiyor. Tuzla Köprilsü üstünde görevli polislerin otomobile açtıklan ateş sonucu dört kişinin öldürüldüğü anlatılan iddianamede, yapılan arama sonucu bir adet 7.65 çapında silah bulunduğu, daha sonra otomobilin siyasi şubeye götürüldüğü ve buradaki aramada da bir adet daha 7.65 çapında silah ele geçirildiği kaydediliyor. Polisin attığı 283 kurşundan 1520'şer isabet alan Kemal Soğnkpınar. lsmail Hakkı Adalı, Fevzi Yalçm ve Refa Şen'in öldürüldüğü operasyonda, "polislerin resmi silahlanyla kaç kişi olduklannı bilmedikleri oto içerisinden kendikrine ateş edflmiş olması sonucu otoya ateş app otoda bulunan dört kişiyi faili belli oltnayacak şekilde öldürdükleri" vurgulanan iddianamede, sanıkların TCK'nın 448., 281. ve 463. maddelerinin dörder kez uygulanarak cezalandınlmalan isteniyor. İddianamede sanıklar hakkında Olağanüstü Hal Yasası, Polis Yetki ve Görevleri Yasası'nm 16. maddesi ile TCK'nın 49. raaddesinin öngördüğü koşullann oluşup oluşmadığımn mahkemece değerlendirilmesi isteniyor. Bu maddelere göre sanıklara ceza verilmemesi sonucu doğabiliyor. Kartal Ağır Ceza Mahkemesine açılan davada 56'şar yıl hapisle cezalandınlmalan istenenler şunlar: Celal Demirtaş (başkomiser), Abdollah Sozer (komiser) Fikret Işınkaralar (komiser), lsmail Alıcı (komiser yardımcısı), polisler Efrahim Erkek, Mehmel Kıılaç, Halil Yalçıııdağ, Metin Öztiirk, Enver Aslan, Bayram Kartal, Fahrettin Meral, Enver Aytemür, Ali Çetkin, Hüseyin Demir, Taki Siime ve geçen yıl Fındıkzade'deki banka soygunu sırasında yaralandığı için TEYEV tarafından "yıhn poüsi" seçilen Abuzcr Fidana. Bu arada hazırlık soruşturması sırasında tanık olarak ifadeleri alınan 17 emniyet görevlisinin aynı doğrultuda ifade verdikleri ancak AU Rıza Atak'ın "Oto hızla ttzerimc geürken, kendimi yere atüm. Bu sırada kesüı haürlamıyorurn, birkaç el silah sesi dnydum. Bu silahların otodan sıkıldıgını söyteyemem" dediği öğrenildi. Aynı şekilde tanık Bayram Örs'ün de "Otodan silah atıldıgını görmedim" şeklindeki hazırlık ifadesi, otomobilden pohslere ateş edilmesi konusunda şüpheler uyandırdı. Olayla ilgili suç duyurulannda bulunan avukatlar ise otomobilden polislere ateş edildiği konusunda kesin bir kanıt bulunmadığını, iddianamede uygulanması istenen TCK'nın 463. maddesinin koşullanmn bulunmadığim öne sürdüler. Avukatlar, 463. maddenin "hangi silahtan aüldıgı belirlenemeyen olaylarda" uygulanabileceğini belirterek, "ölenlerin üzennden çıkan kurşunlann baiistik incdemelcriyle hangi polisin tabancasından cıkbgı saptamr. Bu maddeyle ceza indirimi öngörülm«ktedir. Oysa kurşunlann hangi silahJardan atddıgı belUdir" dediler. Avukatlar, Metin Giinay ve Ali Rıza Atak hakkında dava açılrnamasını da eleştirerek "blzzat operasyonu yönetenler, hatta telsizle otomobili büdirenler bunlardır. Bunlann da sanık olması gerekirdi" şeklinde konuştular. ' Operasyonla ilgili olarak polislerin dışında sivil tanık bulunamaması da "siviller, polis korkusuyla ortaya çıkmıyor" şeklinde yorumlamyor. Kartal Cumhuriyet Savcı Yardımcısı Cemal Çakar, tüm çabalara karşın sivil tanık bu' lamadığını belirtti. 9 TÜRKÎYE Ü CUMHURÎYETİ ZİRAAT BANKASI Yeni faiz oranlan Vade Yılhk Brüt Faiz Yühk Bileşik Net Getiri Görüş ayrılığı en büyük tehlike BELGRAD (Ajanslar) Yugoslav> a Deviet Başkanı Raif Dizdareviç, dün Merkez Komitesi toplantısında yaptığı konuşmada, "Liderierin arasındaki sürtüşmelerin devam etmesi iilke için büyük bir tehlike oluşturuyor" dedi.Dizdareviç, Yugoslavya Komünist Partisi Merkez Komitesi toplantısının ikinci gününde yaptığ] konuşmasını şöyle sürdürdü: "Ülkemizin halen içinde bulunduğu bonalımdan çıkış yoln, olağanüst i öıdemler değil, davranışınuzın degiştirilmesidir. Iiderler arasında son zamanlarda derinleştigi gözlenen görüş aynlıklan, ülke için büyük tehlike oluşturmaktadır. Bu olgu, fraksiyonlann ve gnıplann olaşmasına yol açmakta, bunalımın çözümienmesini olanaksız kılmaktadır." görüş ayrılıklannın devam ettiği gözleniyor. Merkez Komitesi'nde önceki gün açış konuşmasını yapan Yugoslavya Komünist Partisi lideri Stipe Suvar'ın, reformlann ardında birleşmedikleri takdirde, hep birlikte felakete sürüklenebileceklerini söylemesine karşılık, daha sonra söz aian Sırbıstan Komünist Partisi lideri Slobodan Miloseviç aylardır ülkeyi karıştıran büyük Sırp gösterilerini savundu. 1 yıl vadeli 6 ay vadeli 3 ay vadeli 1 ay vadeli Vadesiz °/o 74.92 % 76.32 % 62.08 °/o 34.05 96 76.16 Merkez Komitesi'nin dünkü toplantısında ise Hırvatistan temsilcisi Josip Urhoveç konuştu. Sırp lider Miloseviç'i sert biçimde eleştiren Urhoveç, Miloseviç'in Sırplar tarafından düzenlenen milüyetçi gösterileri desteklemekten vazgeçmesini istedi. Urhoveç, bu tür gösterilerin Yugoslavya'yı Dizdareviç'in bu uyansına ic^ bir iç savaşın eşiğine getirebilecemen Yugoslav Iiderler arasında ğirü söyledi T.C. ZIRAAT BANKASI G Ü C Ü N E E R İ S İ L M E Z
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle