19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
13 EKİM 1988 DIŞ HABERLER CUMHURİYET/3 Imk'a yaptırım için yeni tasarı WASHINGTON (AA) ABD Senatosu, Irak'a ülkenin kuzeyindeki Kurt'.ere karşı kimyasal silah kullandığı gerekçesiyle ekonomik yaptınmlar uygulanmasını öngören ikinci bir karar tasarısım daha kabul etti. Senato'da karşı oy olmaksızın 87 oyla kabul edilen karar tasarısı, Irak'a silah ve mal satımı ile yüksek teknoloji transferinin yasaklanmasını öngörüyor. Senato Dış tlişkiler Komitesi Başkam Clairborne Pell'in önerdiği karar tasansının, geçen ay Temsilciler Meclisi tarafından kabul edilen yaptmmlara benzediği dikkati çekiyor. Gorbaçov: Çiftçi toprağın efendisi olmalıdır Sovyet lideri, yeni bir tarım politikası kaleme aldığını ve bu amaçla yeni bir yasa tasarısı hazırlanmakta olduğunu bildirdi. Gorbaçov, toprağın çiftçilere 50 yıla kadar kiralanmasını öngörüyor. MOSKOVA (AA) Sovyet lideri Mihail Gorbaçov, tarımın özelkştirilmesi yolundaki projesini yeniden gundeme getirdi ve "Çiftçi touragımn efendisi olmalıdır" dedi. Moskova radyosunun haberine göre, toprak reformu konusunda düzenlenen toplantıya katıldıktan sonra bir konuşma yap'an Gorbaçov, ekilen topraklann ve aile çiftliklerinin işletenlere uzun süre için kiralanması isteğini yineledi. Sovyet lideri, tarım ürününü büyük ölçüde arttırmaya yönelik diğer SSCB'de tarım reformu Filistin Devletine Doğru ERGUNBALCİ tüm yöntemlerin de uygulanması çağnsında bulundu. Komünist Parti Merkez Komitesi binasında düzenlenen toplantıya, devlet çiftlikleri sovhoz ve kolektif çiftlikler ve kolhozlann yöneticileri, tanm sektörü ile ilgili bakanlar ve bazı Politbüro üyeleri katıldı. somut ifadesi olacağını belirtti. Gorbaçov, temmuz ayında yaptığı bir konuşmada da küçük gruplara, ya da ailelere 50 yıla kadar toprak kiralanmasını öngören radikal bir tanm reformu yâpılmasını önermişti. Gorbaçov'un temmuz ayında ilk kez ortaya attığı 50 yıla kadar bir süre için topraklann işleyenlere kiralanması yolundaki önerisi "ideolojik nedenlerie" sert bir şekilde eleştirilmişti. Bu proje, komünist yönetimde Stalin tarafından 19281937 yılları arasında uygulamaya konulan ve milyonlarca Sovyet vatandaşının ölmesine yol açan "kolektif üretiminin" ortadan kalkması ve tanmın "özelleştirilnıesr anlamına geliyor. Gorbaçov, dünkü toplantıda POLinKADA SORUNLAR Şiti cuntasında görüş ayrıhğı SANTİAGO(AP) Şili'de askeri diktanın lideri General Augusto Pinochet'nin uğradığı referandum yenilgisinden sonra cunta içinde beliren görüş ayrılıkları önceki gün su yüzüne çıktı. Cuntamn diğer üyelerine kıyasla ıhmlı görüşleriyle tanınan Hava Kuvvetleri Komutanı Fernando Matthei düzenlediği basın toplantısmda referandumdan çıkan tek sonucun, Şili halkının General Pinochet'nin görev süresinin 8 yıl daha uzatılmasma hayır demesi olduğunu söyledi. Yasa tasansı "Çiftçileri yeniden topraklannın efendisi yapmak üzere, Komttnist Partisi'nin tanm politikasını yenideıı kaleme aldığını ve bu Gorbaçov amaçla bir yasa tasansı hazırlanmakta olduğunu" haber veren Gorbaçov, yasa tasansının, uzun vadeli yeni bir tarım politikasının yaptığı konuşmada, tarım sektöründe sorunlann dağ gibi yığıldığını ve uygulanan politika ile çiftçi kesimi ortadan kaldırılarak "büyük hata işlendigİM" anlattı. Sovyet lideri şöyle konuştu: "Lenin tarafından belirienen tanm politikası ile ilgili ilkeler geçmişte terk edildi. Böylece çiftçi kesimi ortadan kalkn ve topragı işleyerek üreten insanlar lopraktan uzaklaştı. Şiradi amacımız, artık bu gidişe bir son vennek ve köylüleri yeniden topraklannın efendisi yapmaktır. Bu sonınu çözecek yollan bulacagımızdan emiBim." Sovyet Komünist Partisi'nin yeni ideoloji mimarı Vadim Medvedev de daha önce yaptığı bir açıklamada. "ekonomiyi yönetmek için piyasa kanunlanm dikkate almak gerektigini" bildirmişti. Cezayir'de yîne çatışma Tizi Uzu kentinde dün göstericilerle güvenlik kuvvetlerinin çatışması sonucu ilk belirlemelere göre 10 kişi öldü, çok sayıda yaralı var. CEZAYIR (AA) Cezayir'de yürürlükte olan anayasada değişiklik yâpılmasını ve hükümetin meclise karşı sorumlu olmasını sağlamak amacıyla 3 kasım tarihinde referandum yapüacağı açıklanırken, ülkenin Tizi UZU kentinde dun öğleden sonra göstericilerle güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmada ilk belirlemelere göre en az 10 kişinın öldü. Görgü tamklarının ifadesine göre, kentte bugün öğleden sonra Devlet Başkam Şadli Bin Cedid'i desteklemek amacıyla düzenlenerr bir gösteriye karşıt görüşten bazı kişiler sızarak Bin Cedid aleyhine sloganlar atmaya ve "Katil Bin Cedid" diye bağırmaya başladılar. rada mevzilenen güvenlik güçleri de kendilerine doğru ilerleyen kalabahğa ateş açtılar. Görgü tanıkları, çatışmadan birkaç dakika sonra yerlerde yatan 10 kadar ölü ve çok sayıda yarab olduğunu bildirdiler. Ancak olaylar resmi kaynaklarca yalanlandı. Çatışmayı izleyen AFP muhabiri de güvenlik güçleri tarafından yakalanarak durdurulan bir taksiye yerleştirildi ve Cezayir'e gönderildi. Tizi Uzu kenti, pazartesi ve salı günleri yapılan grevlerden sonra, dün gösterinin yapıldığı saate kadar sakin görünüyordu. A nayasa değişikliği için 3 kasımda referanduma gidiliyor YUGOSLÂVYÂ Dinci akım güçleniyor mu? Yönetim kaygılı Dış Haberier ServUi Cezayir'de geçen hafta cuma namazından sonra radikal İslamcılar pek çok bölgede duzenledikleri protesto gösterileriyie ayaklanmadaki roUerini ortaya koydular. Bugelişmeler dikkatleri Cezayir'deki dinci hareket üzerinde yoğunlaştırdı. Cezayir'de komşusu Tunus'takine benzer nitelikte, Burgiba döneminde yasadışı ilan edildikten sonra simdi yasal parti kurma hazırhğı içinde olan bir dinci hareket yok. Bununla birlikte uzun yıUardır tüm kafalarda dinci hareketlerin ülkeyi sürekli tehdit ettiği yolunda bir kanı var. Cezayir hükümeti bunlann Müslüman Kardesler olduğunu öne sürüyor. Ancak Le Monde gazetesinin Cezayir muhabiri, bu görüşü kabul etmiyor. Cezayir kamuoyu dinci örgütlere karşı açılan davalara da yabancı değü. Son olarak 1982'de bir üniversite profesörünün lider liğini yaptığı öne sürülen "yılua Wr örgütün" 23 üyesi devlet güvenlik mahkemesinin önüne çıkanlmıştı. Bu örgütün silahlı kolları da güvenlik güçleri tarafından uzun süren uğraşlar sonucu ortaya çıkanldı. Ancak bu tfir adli kovuşturmalann dinci örgütlerin gücünü ortadan kaldırmadığı 1985'te görüldü. Cezayir'deki radikal dinci hareketin kuruculanndan Abddatif Soltani'nin cenazesi 20 bin dincinin gösterilerine sahne oldu. Dinciler Cezayir'de cami sayısımn giderek artmasından da büyük ölçüde yararlanıyorlar. Birçok camide karşılıksız sağlık hizmeti, bedava kitap dağıtımı gibi sosyo^kültürel hizmetler yürütüyorlar. Gözlemciler, dincilerin Cezayir'de iktidar ve hoşnutsuz yığmlar arasındaki gfiç gösterisinde kesin bir rol oynayabileceğini düşünüyorlar. Uderinden uyarı BELGRAD (AA) Yugoslavya Komünist Partisi lideri Stipe Suvar, ülkede "anti sosyalist ve karşı devrimci egilimlerin arttıgı" uyansında bulundu. Suvar, özerk Kosova ilindeki "karşı devrimcilerin yapmaya çalışDgı şeylerin, Yugoslavya'da sosyalizme yönelik en büyük tebükeyi oluşturdugunu" söyledi. Suvar, Yugoslavya Komünist Partisi ile Kosova Parti Komitesi nin Priştine/deki ortak politbüro toplantısmda dün yaptığı konuşmada, "Anti sosyalist ve karşı devrimci egilimlerin, Yugoslavya'nın ber yanında artüğını, bu dunımda, Kosova gerçeginin tek başına bir olgu olmadığını" kaydetti. Resmi Tanjug Ajansı'n) göre, Suvar, konuşmasında, Kosova'da Slav azınlık ile etnik Arnavut çogunluk arasındaki sürtüşmelerden söz etti. Stipe Suvar, Kosova Komünist Partisi'nden, Arnavut aynlıkçıhğını engellemek amacıyla ytlrürlüğe konulan önlemlerin yeterince uygulanmamasından üyelerinin ne derecede sorumlu olduğunu belirlemesini istedi. Mitçotakis İsraiVde KAHİRE (AA) Yunanistan 'ın ana muhalefet lideri Konstantin Mitçotakis, aralarında iki parlamenterin de bulunduğu yüksek düzeydeki 12 Yeni Demokrasi Partisi yetkilisinden oluşan bir heyetle Israil'e gitti. tsrail Radyosu, Mitçotakis'in dört günlük ziyareti sırasında, Devlet Başkam Haim Herzog ile Başbakan Izak Şamir ile görüşmeler yapacağını bildirdi. Kortej, kentteki Hasnaua ÜniYürürlükteki anayasada değiversitesı yakınlarındayken başlayan kanşıklık sırasında önce iki el şiklik yapılması ve hükümetin silah sesi işitildi ve kalabalık çev meclise karşı sorumlu olmasını sağlamak için yapılacak referanreye dağıldı. dumla ilgili Cumhurbaşkanlığı taBin Cedid karşıtı göstericiler, rafından yayımlanan bildiride, redaha sonra kentteki ana cadde ferandumdan sonra da ülkedeki üzerinde bulunan Ulusal Kurtuluş tek siyasi parti olan Ulusal KurCephesi binası önünde toplana tuluş Cephesi'nin yapılacak ilk rak, Devlet Başkam aleyhine slo kongresine siyasi refonn önerilegan atmaya devam ettiler. ri sunulacağı kaydedildi. Göstericiler bir süre sonra bir Bildiride, tüm bu girişimlerin kortej oluşturarak ana cadde üze ülkedeki siyasi hayatı daha derinde yurüyüşe geçtiler ve jandar mokratik bir yapıya kavuşturmama karakolu önüne geldiler. Bu ya yönelik olduğu belirtildi. Referandum IRAN 15 Yunanhya pasaport engeli STELYO BERBERAKİS ~ ATtNA Pasaportlarında Kıbns Rum Kesimi damgası bulunduğu gerekçesiyle son bir ay içinde toplam 15 Yunan vatandaşımn Türkiye'ye girişine izin verilmediği bildirildi. Atina'da yetkili çevrelerin verdikleri bilgiye göre son bir ay içinde 15 Yunan turistinin Türkiye sınır kapılanndan geri döndürülmeleri belli bir rahatsızlık yarattı. Bu çevreler, ilk olayın geçen hafta içinde biri Yunan, ikisi Avustralya, biri de ABD pasaportu taşıyan dört turiste Yeşilköy Havalimam'ndan pasaportlannda Kıbns Rum damgası bulunması nedeniyle giriş izni verilmemesi üzerine ortaya çıktığını hatırlattılar. THY'nin Atina bürosu yetkilileri pasaportlannda Güney Kıbns damgası bulunanlann Türkiye'ye giriş yapamayacaklanm Yunanlı yolculara bildirdiklerim, ancak geçen hafta gelen yeni bir teleks mesajıyla bu uygulamarun yürürlükten kaldırıldığını söylediler. Yunanistan ise bilindiği gibi pasaportlannda KKTCye giriş damgası bulunan Türk vatandaşlanna Yunanistan vizesi vermiyor. Bu uygulamayı 1974'ten bu yana sürdüren Yunanistan tutumuyla ilgili olarak Dışişleri Bakanlığı Sözcü Yardımcısı Nazım Belger, "Yunanistan'ın Davos ruhu eercevesinde KKTC damgası taşıyan Türk pasaportlarına vize vermesi gerektigini" söylemisti. înırfda da 'glasnos? çagnsı TAHRAN (AA) tran'da dini lider Humeyni'nin ölümünden sonra yerine geçmek üzere seçilen Ayetullah Hüseyin Ali Muntazari, yönetim aleyhtan kişilerin fikhlerini özgürce açıklamasına izin verilmesi çağnsında bulundu. Iran Resmi Haber Ajansı tRNA'nın bildirdiğine göre, Muntazari, "Eger devrim ve hallun gelişmesine son vennek istemiyorsak, basın organlan degişik görüşleri de vansıtabilmeli" dedi. Muntazari, devrimin amaçlarına ulaşması için ülkede "açıkhk ve özgiirlük" olması gerektigini söyledi. Üniversite öğrenci Dernekleri Birliği'nin Meşhed kentinde düzenlenen yıllık toplantısına bir mesaj gönderen Muntazari, "İslam, devrim ve ulnsal çıkarlara ilişkin degişik gorüşleri özgürce ifade etmek ber kişi ve grubun doğal ve yasal hakkıdır" dedi. Muntazari mesajında, tslam devriminin gerçekleşmesine katkıda bulunan tüm fraksiyon, kişi ve gnıpların devrimin korunmasıyla ilgili tartışmalara katılmalan gerektigini belirtti. Muntazari şöyle devam etti: "Eğer mubalif sözleri duymaya tahammülümuz olmazsa, o sözler çabucak kurşuna döner. lslam kültüru ve devriminin gelişip yeşermesi için ifade özgüriügü gereklidir. Monarşi yöneüminde baskılann açısını yaşamış olan iılke yöneticileri, artık ifade özgürlüğüne gerek kalmadığını düşünmemeliler ve bu gerçegi gormelidirler." Çirfde partide tasfiye PEKİN (AP) Çin Halk Cumhuriyeti Komünist Partisi'nden geçen yıl içinde 25 bin 249 üyenin ihraç edildiği bildirildi Komünist Parti yayın organı Halkın Günlüğü'nde yayımlanan bir yazıda, partiden ihraç edilenlerin bu cezayı "ekonomik suçlar" nedeniyle hak ettikleri kaydedildi. 37 üst düzey yöneticisinin de aralarında bulunduğu bu kişilerin, kendilerini parti disiplininin üzerine koyduklan belirtildi. Filistin Kurtuluş Örgütü Enforrnasyon Dairesi Başkam Cemil Hilal pazartesi günü Reuter Ajansı'na yaptığı açıklamada Filistin liderlerinın işgal altındaki Batı Şeria ve Gazze'de bağımsız bir Filistin devleti ilanı konusunda anlaştıklarını bildirdi. Cemil Hilal bağımsız Filistin devietinin bu ayın sonundatoplanacaksürgündeki Filistin parlamentosu tarafından ilan edilebileceğini suyledi. Hilal'in açıklamasına göre Filistin devietinin hukuksal temelini, İsrail'in kurulmasından önce Birieşmiş Milletier Genel Kurulu'nun, Filistin'de Yahudi ve Arap devletleri kurufması çağrısı yapan 29 Kasım 1947 tarihli kararı oluşturacak. Yakında toplanması bektenen Filistin Ulusal Konseyi (sürgündeki Filistin Parlamentosu) Filistin devlet;nin ilanına karar verirse bu, kuşkusuz çok önemli bir gelişme olacaktır. Bağımsız Filistin devietinin ilanı, İsrail devietinin tanınması anlamına geleceöinden, bu konuda Filistin liderleri arasında görüş ayrıltğı vardı FKO içinde sertlik yanlısı gruplar israil devletini tanımaya yanaşmıyorlardı. Cemil Hilal, Filistin devietinin hukuksal temelini BM Genel Kurulu'nun 1947 tarihli Filistin'in bölünmesi kararının otuşturacağını söyledi. BM Genel Kurulu'nun 29 Kasım 1947 tarihli kararının Filistinliler açısından dramatik bir oyküsü vardır Karar, uluslararası platformda Filistinlilere yapılan büyük bir haksızlığı simgeler. Filistin, 1. Dünya Savaşı'ndan sonra İngiltere'nin mandasına verilmişti. İngiltere 2 Nisan 1947'de Birteşmiş Milletier Genel Sekreteri'ne basvurarak "Filistin sorununun" Genel Kurul'un gündemine konmasını istedi. 2. Dünya Savaşı'ndan yorgun ve zayıflamış olarak çıkan İngiltere artık Filistin'i terk etmek isttyordu. İngiltere'nin BM Genel Sekreteri'ne başvurusundan 20 gün sonra da Mısır, Irak, Lübnan ve Suudi Arabistan Genel Sekreter'e başvurarak "Filistin'in bağımsızlığının ilanını" istediler O sıralarda AsyaAfrika grubunun yer almadığı ve Batılı ülkelerin etkin olduğu Genel Kurul, Arap önerisini gündeme koymadı. Bunun yerine Genel Kurul'un atadığı özel komitenin (UNSCOPBirleşmiş Milletier Filistin Özel Komitesi) iki önerisi gündeme alındı. Bunlar Filistin'in bölünmesini ısteyen "çogunluk tasansı" ile federal bir devlet öneren "azınlık tasansı" idi. Filistin'in bölünmesini ısteyen çogunluk tasansında Filistin topraklannın % 56'sıntn Yahudilere', % 44'ünün de Araplara verilmesi öngörüluyordu Kudüs kenti de BM gözetiminde uluslararası bolge oJuyordu Başka bir deyişle o tarihte Filistin'de yaşayan 520 bin dolayında Yahudiye topraklann % 56'sı verilirken, yaklaşık 1 milyon 200 bin Arabın payına ülkenin sadece % 44'ü düşüyordu. öneri, BM Genel Kurulu'nda 29 Kasım 1947 tarihinde yapılan oylamada kabul edildi. Yukarıda da değindiğimiz gibi AsyaAfrika ulusları grubunun bulunmadığı Genel Kurul'da, bir dizi Latin Amerika ülkesi, ABD'nin peşinde Batılılar tarafından desteklenen öneriye oy verdiler. Bu arada Sovyetler Birliği'nin de taksim önerisini destetdediğini belirtmek gerekiyor. Atatürk döneminden gelen bağımsız hareket etme geleneğini henüz yitirmemiş olan Türkiye ise önerinin aleyhinde oy kullanmış, yani Filistin'in bölünmesine ve İsrail devietinin kurulmasına karşı çıkmıştır. Filistin'in bölünmesi kararı bir dizi siyasi ve hukuki çevrede sert tepkilere yol açmış, Birleşmiş Milletier ise olaydan prestiji yaralanmış olarak çıkmıştır. Filistin'in bölünmesi kararının alındığı 29 Kasım 1947'den İsrail devietinin kuruldugu 14 Mayıs 1948'e kadar geçen 55 ay içinde Hagana, irgun ve Stern gibi Yahudi terör örgütlerinin saldırılan sonucunda yaklaşık 400 bin Filistinlı yurtlanndan atılarak göçmen olmuş, Araplara ayrılan topraklann önemli bölümü Yahudilere geçmiştir. Bağımsız Filistin devietinin hukuksal temelini BM'nin Filistin'i bölme karan oluşturacaktır. Ancak bu karar İsrail devietinin de kurulmasını içerdiğinden FKÖ, Filistin devletini ilan ettiği anda İsrail devletini de tantmış olacaktır. Böylece ABD'nin FKÖ'yü muhatap olarak kabul etmeyi reddetmesi için ortada bir neden kalmayacaktır. Bu ortamda israil'in de FKÖ ile görüşmeyi reddetmesi zor olacaktır Soruna bu açıdan bakıldığında, Filistinlı liderlerin bağımsız Filistin devietinin ilan edilmesi konusunda anlaşmaları, israil'in tanınması konusunda görüş birliğine varmaları anlamına gelmektedir. Böyle bir gelişme Ortadoğu'da barışın kurulması konusunda yeni bir süreci başlatabilecektir. İSRAİL Seçim kampanyası hareketlenıyor KUDÜS (AP) İsrail'de 1 kasımda yapılacak genel seçimler için siyasi partiler propaganda kampanyalannı sürdürürken, ülkedeki politik ortam giderek hareketleniyor. Siyasi gözlemcilerin dikkatleri İsrail'in kuruluşundan bu yana aralanndaki toplumsal ve kültürel farkhlıklardan dolayı bir türlü kaynasamayan iki ana grup, Sefardim ve Eskenazilerden özeilikle Sefardimlerin bu seçinılerde ağırlıkh olarak hangi partiyi destekleyecekleri üzerinde yoğunlaşıyor. Israil'e Akdeniz ve Kuzey Afrika ülkelerinden göç eden Sefardimlerin yüzde 70'inin 1984 seçimlerinde sağcı Likud Cephesi'ne oy verdiği anımsatılırken, bu seçimlerde Sefardim oylannın dağüımımn sonuçlar üzerinde büyuk etkide bulunacağı belirtiliyor. Israil'de 2.1 milyon kayıtlı seçmenin yüzde 55'i Sefardimlerden oluşuyor. Sefardimler ülke siyasetindeki ağırhklannı ilk kez 1977 seçimlerinde ortaya koydular. 1977 seçirnlerinde çoğunlukla Likud Partisi'ni destekleyen Sefardimler, 29 yılhk Işçi Partisi iktidannm yerini Likud iktidanna bırakmasında başrolü oynadılar. lşçi Partisi yetkilileri Sefardim oylannda tşçi Partisi'ne doğru yüzde 5'lik bir kayma beklendiğini belirtiyorlar. Bu yüzde 5'lik grup özellikle Israil'de doğan ve üst gelir grubunda yer alan Sefardimlerden oluşuyor. Gözlemciler, 11 yıldır iktidarda olan Likud bloğuna karşı, iktidann yıpranmasına koşut olarak Sefardimlerin arasında da eleştirilerin yükseldiğine dikkat çekiyorlar. Ramle kentinde öteden beri Likud'a oy veren Sefardimlerden taksi şoförü Yehuda Kohen "Yine Likud'a oy vereceğim. ama destegim Menabem Begin'in başbakanlık yaptığı dönemdeki gibi degil" diyor. Meslektaşı Eli Zarfati de hoşnutsuzluğunu "Likud artık Sefardim oylarını kendisine ait kabul edemez" diyerek gösteriyor. Siyasi gözlemci Daniel Elazar, Likud için Sefardim oylarından umduğu desteği bulamaması gibi bir tehlikenin artık var olduğunu vurguluyor. Andreas Papandreu'nun pazartesi günü Dimitra Liani ile birlikte Londra'da kalmakta olduğu Harefield Hastanesi'ni terk ederken, kilo kaybetmis otduğu göze çarpıyordu. (Fotoğraf: AP) BushDukakis atbaşı Liani, Yunan Başbakanını yalnız bırakmıyor cak daha sağlıklı olduğu ifade ediliyor. Ameliyat sonrasında PaLONDRA Kalp ameliyatı pandreu'nun eskisinden daha sağ&*"&& "Harefield Hastanesi'n lıklı olmasımn beklendiği de vurd e n Pazanesı günü taburcu edilen gulandı. Y u n a n ı s t a n Başbakanı Andreas BBC Rumca Servisi'nden ediP»Pw»dreu'nun, yakm arkadaşı nilen bilgiye göre Başbakan PaDimitra Liani ile Londra'nın en şık otellerinden biri olan "Gros pandreu, "Grosvenor House" venor House"da on gün kadar otelinin 5. katmda kahyor. Yakm arkadaşı Liani ile arasında bir kakalacağı belirtiliyor. pı olan büyük bir daireyi paylaAmeliyatı öncesinde akciğerleri şan Papandreu'nun yanında aysu toplayan, nefes darhğı çeken, nca, tngiltere'ye gelirken birlikkaraciğerinde bozukluk saptanan te seyahat ettiği, muhafız görev i Papandreu'nun kilo verdiği, an de yapan 5 görevli, özel sekrete WASHINGTON (ANKA) ABD'de 8 kasımda yapılacak başkanlık seçimlerine dört hafta kala, Cumhuriyetçi Parti adayı Başkan Yardımcısı George Bush ile Demokrat Parti adayı Michael Dukakis arasındaki fark azaldı. Los Angeles Times Gazetesi'nde yayımlanan son ankete göre seçmenlerin yiizde 44'ü Bush'u, yüzde 417 ise • Dukakis'i destekliyor. Bu arada Washington Post Gazetesi ile ABC Televizyonu'nca ortaklaşa düzenlenen diğer bir anket ise Bush 'un yüzde 50, Dukakis'in de yüzde 47 oranında oy sağlayacağım ortaya koydu. Papandreu otelde dinleniyor EDtP EMtL ÖYMEN ri, 3 yakm arkadaşı, sözcusü Telemakos Hitiris, ayrıca Bayan Liani'nin de iki bayan arkadaşı bulunuyor. Oteldeki bütün hayatı Ingiliz polisi tarafından denetlenen Papandreu, otelin hemen karşısında bulunan "Hyde Park"da heıuiz yüruyüse çıkabilmiş değil. Ancak kaldığı her iki hastanedekinden daha rahat hareket ettiği ifade ediliyor. Dimitria Liani'nin, 31 ekimde mimar ve şehir pbnlamacısı eşi Aleksandros Kapopulos'tan ayrılacağını açıkland:. FRANSA Paris, Vasiliu'ya Sen de bekle' dedi SABETAY VAROL PARtS Kıbrıs Rum Hderi Yorgo Vasiliu, Uç gün süren resmi Paris gezisini tamamladı. Başta Cumhurbaşkanı François Mitterrand olmak uzere çok sayıda Fransız bakanla görüşen Rum lider, Fransız ev sahiplerinden Kıbrıs'ın AT'ye yapmayı tasarladığı tam üyelik başvurusunu desteklemelerini talep etti. Dün sabah Diplomatik Gazeteciler Derneğinin davetlisi olarak basın mensuplanyla kahvaltı eden Vasiliu, "Kıbns her bakımdan Avrupa TopluInğu'nuD üyesi olmaya aday bir ülkedir. Geçen yıl imzaladığımız gümriik anlaşması, toplulukla ortaklık anlaşması olan diğer ulkelerin bepsinden daha fazla bizi Ortak Pazar'a yalüaştırdı. Üyelik başvurusu için kesin bir tarih saptamış değiliz. Önemli olan başvurunun bedefine ulasmasıdır, yoksa yapılması degil" şekiınde konuştu. Gerek Fransa Cumhurbaşkanı Mitterrand, gerekse Başbakan Michel Rocard, Vasiliu'ya topluluğun yeni genişlemelere hazır olmadığını hatırlatarak bu konuda acele etmemesini istediler. Basınla olan görüşmesinde, "Bir evlilik olması için iki tarafın da istemesi gerekir" ifadesiyle Fransız liderlerin başvuru hakkında "sıcak olmadıgını" ima eden Vasiliu, Kıbns'ın AT'ye katüma konusunda ısrarlı olduğunu açıkiadı. Türkiye"nin geçen yıl yaptığı üyelik başvurusunun kendileri açısından sevindirici olduğunu da vurgulayan Kıbrıslı Rum lider, "Lüksemburg'da Türkiye'yle topluluk arasında önümüzdeki gunlerde yapılacak görüşmenin maddesinde Kıbns konusu da yer alıyor" dedi. Başbakan Turgut Özal'la görüşme isteğini yineleyen Vasiliu, " T ü r k i y e Başbakanı'ndan bu konuda ne olumlu ne de olumsuz hiçbir yamt almadığını" sözlerine ekledi. Bir gazetecinin Vasiliu'ya, "Fransu ev sahiplerinden Başbakan Özal'ın kendi görüşme isteğini kabul etmesi için aracılık etmelerini istevip islemedigini" sorması üzerine bu soruyu, "Kimseden Türkiye'ye baskı yapmasını istemiyoruz. Hiçbir ülke baskıdan hoşlannuu. Baskı iyi bir şey değildir" şeklinde yanıtladı. Başka bir gazeteci ise "Fransızlar, Türkiye, Kıbns konusunda Avrupa'nın koydugu ilkeleri kabul etmezse Avrupa'nın kapılannın Türkiye^ ye kapanacağı bakkında size güvence verdi mi7" şeklinde bir soru yoneltti. Vasiliu bu soruya, "Devletlerarası ilişkilerde sorunlar bu sekilde ifade edilmeı. " v.^nıtıru verdi. 6 KabiVden Zahir Şa/ı'a öneri KABİL (AA) Afganistan Başbakanı Muhammed Hasan Şark, Afgan Kralı Zahir Şah ve sürgündeki diğer liderleri, barış görüşmeleri yapmaya çağırdı. Hasan Şark, Kabil'de düzenlediği basın toplantısmda, Batılı gazetecilerden, bu önerisini Zahir Şah 'a iletmelerini istedi. Hasan Şark, Afgan geleneklerine uygun olarak kendisi yaşça daha küçük olduğu için Zahir Şah 'la Roma'da görüşmeye hazır olduğunu söyledi. Başbakan Şark, "Benden küçük olanların ise Afganistan 'a dönmelerini istiyorum" dedi. B/fl ORONON KEFİU, ONUN MARKASIDIR. Kaliteyi simgeleyen markaya güvenilir. Uygun fiyatla sunulan marka, önemli bir fırsattır. CARSI mağazalarından alışvenş yapanlar, bu fırsaftan yararlanmantn avantajını yaşarlar. CAFS;BÜinJ lÛKETİCMl tUSmÜ «KEZİDİI. marka fiyat Tk. Elbtee Etek 29.000.65.000.. 37J3OO.49X00.140.000.85.000. Triko 34JB0.Ayakkabı ffl«f« ıtatyan OentKosele Yerir Den'Kosele B O t ERKEK ıtatfsn Gerr/Kdsefe 89JO0.' 79^00.* 95.0D0.' Bhö 59X00.94.000, Ç i z m e ERKEK «*yv,nOen'KoSC« 110X00.Ayakkabı KADIH 185X00.25O000.125ooa naıya* Oer Kose* ıtalyar, Dtr:/Kaselt 79.000." n ToyUf, C«k«t ERKEI Kamgam 100% * Siraysam 100% Yu, S9J00.49J00.78J0O.24JK0.125JM0. İkJİTakım Pardesü 149.000." 79İ00.275.00019^00. 140.000. GECE ALIŞVERIŞI Her Persembe H«f Sah » r t u Bak.rko, : !:• saat 22 ye kadar Mont Pardesü 250X00. 100% Kn Gttmlm 17&JH0. Çarşı mağa23larınrja kalıiesı kandanmıs markalar satıııı M»J«zae**H markı çok iraınMr. Carsı rra^azalar.nda czgun saosısunus ılkelerı L,guıanı MağazacMta ılke çok onamiidv. tSTANBUL BAKIRKOY Londra Asfaltı ustu SULTANHAMAM Mıat çarşısı çıkışı ANKARA K1ZLAY Atahirk Butvarı M A
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle