19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 EKİM 1988 DIŞ HABERLER CUMHURÎYET/3 EPrdanPakistan'a kınama Dış Haberler Servisi Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Pakistan 'da yüriirlüğe konulan basına yönelik yeni uygulamaları kınadı. Merkezi Londra'da bulunan enstitünün direktörü Peter Galliner tarafından Pakistan Devlet Başkanı Gulam Han'a gönderilen bir telgrafta, eski basın yasasının yerine daha sert ve demokrasi ilkelerine aykırı yeni tedbirlerin getirildiği vurgulanarak, ' 'Pakistan 'da ve dünyada yoğun eleştirilere hedef olan bu baskıcı yeni yasanın bir an önce yürürlükten kaldırılması konusunda teminatımzı bekliyoruz" denildi. Füze teknolojisinin büyük devletlerin tekelinden çıkması ABD ve SSCB'yi telaşlandırdı Süperlerîn füze kaygısı NENEDÎR DUN^ADA BUGUN Demokrasi yolunda erken ilerlemiş Avrupa ülkelerinden birinin Türkiye'de görevli diplomatı merkezi ile konuşurken, yine Ortadoğu uzmanı olan arkadaşlarından biri sormuş: Bana anlatabilir misin, nasıl oluyor da % 65 hayıra karşı % 35 evet alan bir başbakan güvenoyu almış ve zafer kazanmış oluyor? Aynı soruyla, 25 Eylül referandumu iie iigili haberleri ülkelerine geçen yabancı muhabirlerden bazılan da karşılaştılar bu hafta başında. Zaten dış dünya, 25 Eylül referandumunun Özal için bir yenilgi olduğu konusunda göruş biriiği halinde. Gerçekten de % 35'in % 65'ten büyük olduğunu normal bir düzende açıklamak olanaksız. Ne var ki Sayın Özal ve yandaşları bu gerçeği görmezden gelmekte direniyorlar ve de direnecekler. Özal'ın hesabı, 1987 seçimlerinde aldığı oy oranını tutturmaktı. Qnu da tutturamadı, ama % 35'i yeterli buldu Başbakan. Kamuoyu yoklamalarına bakılırsa, Sayın Özal bu sonucu da kolay sağlamadı. Bir yandan, hiç kuşkusuz Dalan öğesinin önemli rol oynadığı en kalabalık seçim bölgesi İstanbul'da tutturduğu yüksek oran, öte yandan da 25 Eylül'e çeyrek kala yaptığı çekilirim açıklaması ve kendine acındırması sonucunda, genelde sağladığı 34 puanlık artış ile % 35'i bulabilmiştir Sayın Özal. Özal'ın Türkiye düzeyinde 34 puanlık bir artış sağlamasındaki en büyük etken ise halkın başarılı bir başbakandan hoşnut olup. onun kalmasını istemesi değil, muhalefetin açık seçik bir seçenek ileri sürememiş olmasıdır. Geçmişteki iktidarının ne menem şey olduğunu herkesin hatırladığı hırçın Süleyman Bey'i bırakalım bir yana. Kanımızca Demirel'in bundan böyle siyaset sahnesinde ülke için bir seçenek olarak görülebilmesi olanaksız. Ama gerçek seçenek olma gücünü elinde tutan SHP'nin halka açık seçik, somut öneriler götüremediği görülüyor. SHP işsizlik konusunda, enflasyon konusunda ve dış borç alanında nasıl bir yol izleyeceğini, bu sorunları hangi yöntemlerle çözeceğini seçmene anlatabilmiş değil. Üstelik, ana muhalefet partisinde bu yolda bir çaba, bir hazırlık da görülmüyor. işte Özal'a son bir hafta içinde 34 puanlık bir artışı sağlayan etken. SHP'nin bu tutumudur. Yoksa Özal'ın kendi gücü değil. Referandum öncesinde de belirtmeye çalıştığımız gibi, şu anda ülkemizdeki politik tablo son derecede ilginç. İktidarın en büyük rakibi, muhalefet değil, Özal'ın gerçekten başarısız ekonomik politikası. Aynı biçimde muhalefetin en büyük gücü de kendi politikası değil, Özal'ın ekonomik politikası. Ana muhalefet partisi SHP'nin içinde bulunduğu bu durum, 12 Eylül'ün bilerek ve isteyerek, solu budamaya yönelik bir hareket olmasıyla ve solun çok büyük bir darbe yemiş bulunmasıyla bir dereceye kadar mazur gösterilmeye çalışılabilir. Gerçekten de sol, 12 Eylül'de büyük darbe yemiştir ve Halkçı Parti SODEP birieşmesiyle başlayan toparlanma süreci SHP'nin son kurultayıyla bir ölçüde ivme kazanmış, sosyal demokratlar, eskiye oranla daha derli toplu bir görünüme bürünmüşler, kendi iç çekişmelerını tümüyle değilse bile, bir ölçüde azaltarak, dışa dönük mücadeleye ağırlık verme sürecine girmişlerdir. Ama 25 Eylül referandumunda alınan sonuç, bu gelişmenin henüz yeterli olmadığını gözler önüne sermektedir SHP, geleceğin Türkiyesi'ni nasıl gördüğünü, iktidara geldiğinde bugünden 2000 yılına uzanan zaman dilimi içinde, önce kriz ekonomisini nasıl uygulayacağını, ülkemiz üzerindeki ipoteğı hangi yöntemlerle, ne kadar zamanda, nasıl kaldıracağmı, işsizlıği nasıl çözeceğini, enflasyonu nasıl düşüreceğinı, ana çizgileriyle halka anlatmak zorundadır. Böyle bir programm hazırlanması ve halka sunulması, her şeyden önce, bu örgüt içı ıde bilım adamlarımn da yer alacağı ciddi bir araştırrrra kurumunun kurulmasıyla olanaklıdır Genel başkanı ile genel sekreteri bilim adamlığından gelen bir partide bu konuda hâlâ elle tutulur bir girişimde bulunulmamış1 olması gerçekten şaşırtıcıdır. Türkiye'de seçmen artık içinde yaşadığı koşulları tartmakta, bin dokuz yüz ellilerde bulunduğu düzeyin çok üstündedir. İnsanlarımız her alanda seçenekler sunan bir partiyi iktidara getirecek bilinç düzeyine erişmişlerdir Nitekim devletin tüm olanaklarını kullanan Turgut Özal'ın % 35'te kalmış olması da bu savı doğruluyor. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki, derli toplu ve iktidara hazır olduğuna seçmeni inandıracak bir ana muhalefet, Özal'ı çok kısa sürede, % 30'un altına düşürerek, birinci parti durumuna gelebilecektir. Bakmayın siz Sayın Özal'ın seçeneksiz olduğu iddialarına, Özal gücünden, politik başarısından dolayı seçeneksiz falan değildir, yeter ki ana muhalefet kendi seçenek olma durumunu kendi baltalamasın. Her şey SHP için silkinme zamanının geldiğini gösteriyor. Üstelik SHP'nin bu silkinişi başaracak elemanları da yok değil. Silkinme Zamanı AUSIRMEN Balistik füze Balistik'in sözluk aniamı, bir merminin uçuşu sırasında yerçekimi, havanın aerodinamik direnci ve ateşleme sırasında meydana gelen sapma kuvvetinin etkisi altında izlediği yoldur. Atıldığı noktadan hedefe kadar olan menzilinin bir böiümöfiü atmosfer dışına çıkarak havasız ortaroda geçiren ve bu sayede yakılı bittikten sonra da yerçekiminin etkisiyle daha uzun mesafelere uiaşabüen füzelere balistik füze denir. Ortadoğu'da giderek yaygınlaşan balistik füzelerle iigili olarak ABD ve SSCB görüşüyorlar. Bir Amerikan yetkili, "Sorunun ciddiyeti konusunda SSCB ile fikir birliğindeyiz" diyor. dını temsil eden ABD Dışişleri BaIJFUK GÜLDEMİR kanlığı Siyasi ve Askeri tşler DaWASHINGTON ABD ve iresi Başkanı Allen Holmes, "soSSCB, Ortadoğu'da giderek yay runun ciddiyeti konusunda SSCB gmlaşan balistik füzelerin önü ile fikir birliğindeyiz" diyor. Bu müzdeki yıllarda bölgenin silah fikir birliğini, geçen hafta sonundengelerini nasıl etkileyeceğini ko da gerçekleşen iki Dışişleri Bakanuşuyor. VVashington'da devam nı, George Shultz ve Eduard Şeeden Ortadoğu füzelerine ilişkin vardnadze'nin göruşmesi sonrabu görüşmeler bizim de ilgi ala sında yayımlanan ortak bildiride nımıza giriyor, çünkü Türkiye bu de bulmak mümkün. Söz konubalistik füzelerin menzili içinde. su bildiride "her iki (arafın da OrGöriişmelerde Amerikan kana tadoğu'da balistik füze tcknolo jisinin giderek yaygtnlaşmasından kaygılı olduğu" vurgulanıyor. Oysa Ortadoğu füzeJerînin direkt ya da dolaylı başlıca kaynağı da bu iki ülke. Nitekim görüşmelerden ABD basınına sızan haberlere göre, iki süper devletin bu konuda "moratoryumvari" duşünceleri var. Örneğin SSCB artık 1960'tan beri ScudB füzesi (250 km menzilli) ihraç ettiği Irak, Suriye, Mısır, Libya ve Güney Yemen üzerindeki; ABD de Çin üzerindeki etkisini kullanarak Ortadoğu'nun bir "füzeler savaşı"na sahne olmasını engellemeye çalışacak. ABD Dışişleri Bakanlığı yetkilileri, Ortadoğu'da sadece balistik fuzeler bulunmasından değil, bazı Ortadoğu ülkelerinin bu fü INGILTERE Işçi Partîsfnde hesaplaşma İngiliz İşçi Partisi'nin yarın başlayacak kurultayında yeni dönemde izlenecek yol saptanacak. Kurultaya SHP Genel Başkanı Erdal Inönü de katıhyor. Walesa, uyardı GDANSK (AA) Polonya'da, kapatüan Dayanısma Sendikası 'nm . lideri Lech Walesa, yetkililer, muhalefete laviz vermeyi geciktirirlerse, görüşmeleri kesebileceklerini belirtti. Walesa, yeni Başbakan Mieczyslaw Rakowski'nin önceki yıllarda Dayanısma'yla yapılan görüşmelere katıldığım hatırlatarak, "Başbakanm, Polonya'nın krizden çıkması için Dayanısma'nm yasallaştırıtmasının zorunlu olduğunu idrak etmiş olduğunu umuyorum"dedi. EDİP EMÎL ÖYMEN LONDRA Ana muhalefet tşçi Partisi kurultayı, pazar günü başlıyor. Ingiltere'de sosyal demokrasinin bundan sonra izleyeceği yol ve yöntem konusunda "önemli bir dönemeç" olarak nitelenen kurultayı SHP Genel Başkanı Erdal İnönii de izleyecek. 1987 genel seçiminde Başbakan Margareth Thatcher karşısında üçüncü yenilgisini de alan lşçı Partisi, tam bir karar arifesinde. Genel Başkan Neil Kinnock ve yardımcısı Roy Hatlersley, 1979'dan beri iktidarda olan Muhafazakâr Parti ile, ancak muhafazakârlarm yöntemleri ile başa çıkılabileceği görüşündeler. Bu ise sol kesim tarafından "sağa taviz" olarak görülüyor. Geleneksel sosyalist ilkeleri benimseyen, topİumsal çözümü uluslararası sınıf çatışması açısından değerlendirenler, partinin sağa kaymasını "sosyalisl ilkelerin sulandınlması" olarak değerlendiriyorlar. Bu kesim; sosyalist ilkelere dört elle sarılınması gerektiği görüşünde. Öte yandan tşçi Partisi'nin gerçek bir alternatif olabilmesi, Başbakan Thatcher'a karşı yürütülecek muhalefet konusunda da parti içinde birlik ve bütünlük olmasına bağlı. Parti, "Blackpool" kentinde bir hafta süreyle bu konuyu tartışacak. Partide "ortanın sağım" temsil eden Neil Kinnock'a karşı geleneksel sosyalist görüşleri savunan, sol kanadın teorisyeni Tony Benn de genel başkanlığa aday. Neil Kinnock'ın üyesi olduğu, "Ulaşım Işçileri Sendikası" ise Kinnock Hattersley ikilisini destekleyeceğini açıkladı. Kurultay oylamalarında bir el kaldırma ile milyonlarca işçinin de oyunu "blok halinde" temsil eden sendikalar içinde en büyüğü olan "Ulaşım tşçileri"nin bu tutumu karşısmda Tony Benn 1981'de parti başkan yardımcılığı için adaylığını koymuş ve «jylamada sağ kanattan Dennis Healey karşısında yuzde l'den az bir farkla kaybetmişti. Partirün "Tribune" olarak tanınan ve daha çok sosyal demokrat görüşleri benimseyen, aralannda Neil Kinnock'un da bulunduğu grubu Tony Benn'e değil, Healey'e oy vermişti. Oysa bir süre sonra Healey'i destekleyenlerin bir kısrru, "Parti solculann eline geçti" diyerek, istifa ettiler ve "Sosyal Demokratik Parti"yi kurdular. Benn, İşçi Partisi'ndeki sosyal demokratların bu Pinochet halktan merhamet diledi SANTİAGO (AA) Şili lideri General Augusto Pinochet 5 ekimde devlet başkanlığı için yapıiacak halkoylaması öncesinde, halktan merhamet diledi. Pinochet, ülkenin bütün televizyon programlarında dün yayımlanan konuşmasında, seçmenlerden, çarşamba günü sandık başına gittiklerinde "Şili'yi düşünmelerini" istedi. General Pinochet, konuşmasının sonunda, "Eğer yanltş bir şey yaptıysam, beni af/edin. Ama düşünüyorum da benimle iigili olumlu unsurlar, olumsuzlardan fazladır" dedi. Şilililer, 5 ekimde, Pinochet'nin devlet başkanlığını 1997'ye kadar sürdürmesi konusunda 'evet' veya 'hayır' oyu verecekler. Eğer hayırlar fazla çıkarsa, Pinochet iktidarını gelccek yıia kadar sürdürecek ve genel seçimler o tarihte yapıiacak. 1 Filistin Ulusal Konseyi toplanıyor Iranİngiltere ilişkileri Dış Haberler Servisi lran 'la İngiltere arasındaki diplomatik ilişkilerin normalleştirileceği bildihldi. Bu konudaki açıklama İngiltere Dışişleri Bakanı Howe tarafından yapıldı. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu çalışmalanna katılmak için New York'ta bulunan Howe konuya ilişkin olarak İran Dışişleri Bakanı Velayeti ile bir görüşme yaptı. Londra'daki İran Maslahatgüzan Muhammed Basri de yaptığı açıklamada, ilişkilerin büyükelçi düzeyine çıkarılacağtnı bildirdi. Iran'la İngiltere arasındaki diplomatik ilişkiler, geçen yıl İngiltere'de bir İranlı diplomatın tutuklanması ve Iran'da İngiliz diplomatların dövülmesi üzerine en alt düzeye indirilmişti. BAGDAT (AP> FKÖ Yunılme Komitesi'nin Filistin'in sürgündeki parlamentosu nitcliğindeki Filistin Ulusal Konseyi'ne barış göruşmelerine Filistin adına katılmak uzere bir geçici hükümet kurulmasını önereceği bildirildi. FKÖ lideri Yaser Arafat'm danışmanı Bassam Kbıı Şerif, Filistin Llusal Konseyi toplantısının 1014 Ekim tarihleri arasında Cezayir'in başkenti Ceza>ir'de yapılacağını açıkladı. ' Ebu Şerif, Yürütme Komitesi'nin Filistin Ulusal Konseyi"ne aynı zamanda İsrail işgali alundaki topraklarda "resmen tanınmış \e giıvenli sınırlar temelinde" bağımsız bir Filistin devleti ilan edilmesini tavsiye edeceğini açıkladı. Ebu Şerif'e göre Yürütme Komitesi, Filistin Ulusal Konseyi'ne üc seçenek sunacak: Geçici hukümet ilanı. bağımsız devlet ilanı \eya her ikisinin aynı anda kurulmabi. Öte yandan Yaser Arafat'ın Çin yetkilileriyle görüşmelerde bulunmak üzere kısa bir sure içinde Pekin'e gelmesinin beklendiği bildirildi. Arafat bu ülkeye son ziyaretini 1985'te FİÜSTİN DİRENİŞİ Yüzlerinı, İsrail askerlerınce tamnmamak için maskelerle gtzleyen Rlistinli gençlerin taşıdığı yapmıştı. Filistin bayrağı uzerinde "Birleşik Liderlik" yazıyor. (Fotoğraf: Reuter) zeler uzerinde oynayarak onlara daha fazla yetenek kazandırmasından da kayşılı. Irak'ın, Sovyet füzelerini bu yo!la İran kentlerini vurabilecek şekilde geliştirdiği biliniyor. Öte yandan Arjantin, 1984 yılından beri Mısır'ın teknik yardımı, irak'ın da sağladığı finansmanla, tabii urun paylaşılmak üzere Condor 2 adlı bir füze uzerinde çalışmalar yürütüyor. Condor 2'nin menzili 4.200 ile 6.200 km. arasında olacak. Üretim aşamasına geçilir geçilmez de füzeler Ortadoğu sahnesinde yerini alacak. Tabii süper devletlerin balistik füze konusunda kaygıyla masaya oturmalannın asıl nedeni, Irak'ın sahip olduğu kimyasal yeteneğin balistik füze başhğına uygulanması olasılığı. Ayrıca Irak iki >ıl önce 650 km. menzilinde bir füze denemesı yaptığını açıkladı. Körfez Savaşı sırasında ise altı hafta boyunca İran şehirlerini 180 Sovyet yapısı, ancak Irak'ta menzili arttırılmış füze ile dövdü. ABD'yi Irak'ın füze yeteneği konusunda telaşlandıran unsurlardan birisi de, Bağdat'ın menzili manevrasını hiç unutmadı. Işte bu 900 km olan bir fuze uzerinde çayuzden Benn'in bu kez genel baş lıştığı haberleri. Bu durumda iskanlığa adayhğı ile kurultay tam rail de Irak'ın menziline giriyor. bir hesaplaşmaya dönecek. tsrail buna karşı korunmasız Tony Benn, Kinnock'un İngiliz işçi hareketini bölen 198485 ma değil. Onun da füzeleri var. Mosden işçileri grevine destek verme kova'da geçen yıl alarm zilleri çaldiğini, basın imparatoru Rupert masına neden olan İsrail yapısı Murdoch'a direnmeye çalışan ba Jerieho2 füzesi de iki süper devsımevi işçilerini de yalnız bıraktı letin Washington görüşmelerinde ğını öne sürüyor. İşçi Panisi'nin masaya geldi. Ancak ABD, "Issol kanadından yerel yönetimler rail'in füze ihraç etrne niyeti de görev alanlara karşı durduğu bulunmadıgım" vurgulayarak İsnu, karma ekonomi, özelleştirme, rail'e, Irak'a uyguladığından daAT üyeliğini savunduğunu belir ha farklı bir standart uyguluyor. Suriye'nin elinde ise menzili 100 tiyor. Sol kanat tek yanlı nükleer silahsızlanmadan yanayken, Kin km.'lik Sovyet yapısı SS21 füzeleri bulunuyor. Tıpkı Irak gibi Sunock bu görüşte değil. Sağa kaymakta bir sakınca gör riye de menzil arttırma arayışları meyen büyük sendikaların deste içinde. Irak'ın İran şehirlerine füğine sahip olan Kinnock, Tony ze ateşleyebilmesi, ScudB'lerin Benn ve taraftarlannı kesin bir şe savaş başlıklanmn küçültülup takilde yenilgiye uğratsa, parti için şıma kapasitelerinin arttırılması de sol kanadı "bir daha sesini çı sayesinde mümkün olmuştu. Tekkartamayacak biçimde" sustursa nik uzmanlar, aynı operasyonun bile, bu, partinin "kimlik buAalı SS21'lere de uygulanabileceğini söylüyorlar. mını" sona erdirecek mi? Türkiye bölgedeki füzelerin menzili içinde, ama diğer yandan da yukarda adı geçen tüm ülkelerle köklü ilişkileri var. Büyük strateji bir yana bırakılırsa, çatışmakta olan Ortadoğu ülkeleri gibi füzeleri günlük düşünmek zorunda değil. Ayrıca geride kalan Körfez Savaşı sırasında "zor gün" le sınanmış gerçek bir tara'fsızlık gösterisi var. Bu bakımdan füzeler, her ne kadar menziline girsek de Türkiye için acil bir endişe kaynağı değil. İSRAİL 'Barış Suyu* konusunda yalanlama NEW YORK (Cumhuriyet) ^ Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Ümit Pamir tarafından önceki gün yapılan bir açıklama ile tsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres'in "Barış Su>u" projesine ilişkin açıklamalarının bir yanlış anlamadan kaynaklandığı belirtildi. İsrail Dışişleri Bakanı Peres, Turk Dışişleri Bakanı Mesul Yılmaz'la görüşmesinden sonra, İsrail'in Barış Suyu projesinin İsrail sınırından geçirilmesi ile yakından ilgilendiğini, Mesut Yılmaz'ın da görüşmede İsrail'in projeye dahil edilebileceğini söylediğini açıklamıştı. Peres basına bu konuda aynen şunları söylemişti: "Görüşlüğümüz konulardan biri ki benim son derece ilgilendiğim bir konuTıirk sulannın Arap çollerine laşınması\dı. Son derece varaücı bir plan. Boru İsrail'den de gecebilir. Dışişleri Bakanı bana İsrail'in belki de dahii edilebileceğini soyledi." Peres'in bu açıklamasımn basında yer alması üzerine Dışişleri Sözcüsü Pamir şu karşı açıklamayı yaptı: "Eğer İsrail Dışişleri Bakanı bu ifadeleri kullanmış ise ortada bir yanlışlık olduğu görülmekledir. Peres, Barış Suyu projesi hakkında bilgi rica elti. Proje ilk orta>a atıldığında a\nnlılan ile açıklanmışlır. israil bu projenin kapsamı dışındadır. Bunun nedenlerinin herkesce biliniyor olması gerekir. Sa\ın bakanın kendisine alfedilen şekilde herhangi bir be>anda bulunmuş olması söz konusu olamazdı. Nitekim de olmamışlır." KONUK YAZAR Israil'in gözü Lübnan'da BugünJerde açtıkları iskambil fallannda hep Lübnan'ın paylaşıldığını gören gözlemciler, yaptıklan analizlerde ilerde Ortadoğu'da çıkabilecek savaşların başlıca nedeninin su kaynaklarının paylaşımı olacağı şeklindeki teze de yer veriyorlar. Gözlemciler buradan yola çıkarak İsrail'in gelecekte Güney Lübnan'da tek taraflı olarak ilan ettiği "güvenlik kuşağını" Wazzani ve. Hasbani nehirlerinin kavuştuğu bölgeyi de güvenlik altına alabilecek şekilde, Litani nehrine kadar genişletme ihtiyacı duyacağıru da söylüyorlar. Litani nehri bir gün Batı Şeria'dan çekilmek zorunda kalırsa İsrail için yaşamsal bir enerji kaynağı olabilir. Bazı gözlemciler İsrail'in 1982 yazındaki saldırısı sırasında İsrailli subayların Güney Lübnan'daki belediyelerde kadastro çalışmaları yaptıklarını anımsatıyorlar. İsrail'in hedefinin Güney Lübnan'da sınırlarını Litani nehrine kadar genişletmek olduğu sanılıyor. Bütün bunlar, Lübnan'da bir yandan Suriye ve İsrail, diğer yandan Suriye, rakip Arap ülkeleri ve Filistinliler arasındaki çok kutuplu güç dengelerinin yarattığı karmaşıklıktan yola çıkılarak çizilen senaryolar. İster fantastik veya gerçekçi, ister inandırıcı olsun bu senaryolar, bir temel nokta uzerinde kesişiyorlar: Lübnan'ın varlığı bundan böyle barış konferansında belirlenecektir. Bu konferansta bölgedeki güçler arasmda kartlar yeniden dağıtılataktır. Konferans arkalarını sağlama almak ve örgütlü geri çekilmelerden doğan kayıpları telafi etmek isteyen büyük güçlerin Lübnan topraklarından parçalar koparmalarına fırsat tanıyacaktır. BÜTÜN ÖĞRETMENLER Ortadoğu 'da su kaynakları paylaşımının ileride bir savaş nedeni olabileceğini söyleyen gözlemciler, Israil'in sınırlarını Güney Lübnan'da Litani Nehri'ne kadar genişletmek amacmda olduğunu belirtiyorlar. MICHEL NALFAL BEYRUT Lübnanhlar ülkelerinin geleceği için kaygı duymakta çok haklılar. Ekonomik çöküntü ve anayasal boşluktan doğan kötümserlikleri bölgesel ve uluslararası siyasi görünümün bulanıklığıyla iyice pekişti. Batılı diplomatik kaynaklara göre SuriyeAmerikan diyaloğunun iniş çıkışlarıyla şiddetlenen Lübnan krizinin çerçevesi İsrail ve ABD'de yapıiacak seçimlerin sonucu tarafından belirlenecek. Aynı çevreler Beyrut'taki iki hükümetin her halükârda varlıklarını sürdüreceklerini ve bu aynlığa yol açan iç ve dış etkenlerin yeniden bir birleşik hukümete dönuşü engelleyeceğini düşünüyorlar. Ingiliz, Deneyimli ve Profesyonel Kursların başlama tanhlerı Hafta sonu1 Ekım 88 Akşam . 3 Ekım 88 Gündüz 3 Ekım 88 •T.C. Mılli Egıtım Gençlik ve Spor Bakanlığı OZEL EMSA DİL EĞİTİM MERKEZİ KURSU ISTANBUL ANKARA Tel 147 09 83152 82 7172 Tel 135 30 94135 23 97 Selanık Cad N j 6 Kal 5 KızıldyANKARA Rumtiı Cdü No 9<? 4 Zfkı Bfy Apl Oinidnlxy ISTANBUL KKTC'de yvni günlük gazete LEFKOŞA (Cumhuriyet) Kıbnslı tanınmış işadamı Asii Nadir, 1 aralıkta yayımlanmaya başlanacak "Turguoise" adlı uç aylık Ingilizee dergiden sonra, Türkçe günlük bir gazete yayımlıyor. Tabloit boyda olacak gazete yerel gazete olacak, yıl sonu veya yeni ytlda yayın hayatına atılacak. İsrail, Güney Lübnan'da kendi sınırı boyunca yer yer 15 kilometre derinliğe ulaşan bir bölgeyi tek yanlı olarak "güvenlik kuşağı" ilan etmış bulunuyor. Hıristiyan Güney Lübnan Ordusu adlı aşın sağa milislerie birlikte yaklaşık bin kadar İsrail asken bu bölgeyi denetlerken, Sur kentinden kuzeye doğru 80 kilometrelik kıyı şerkli ve iç bölgelerdekı köyler Şii Emel örgütünun denetiminde. Sayın Doktor ve Eczacılara BM'yeNobel sevinç yarattı BİRLEŞMİŞ MİLLETLER (AA) "Ma>i Bereliler" olarak adlandırılan BM Barış Gücü'nün Nobel Barış Ödulü'nü kazanmasr, Birleşmiş Milletler'in New York'taki merkezinde sevinç yarattı. Kuruluşundan beri, anayasasında yer alan ilkelerin korunması açısından sık sık yetersiz kalan \e son yıllarda da mali sıkıntı nedeniyle iyice zayıflayan örgüt için Nobel Ödulü "gurur verici bir başlangıç" olarak niteleniyor. BM kaynakları, uluslararası alanda saygınlığı yeniden anmaya başlayan örgütün "giderek gerçek kimliğine kavuştuğunu" ve ödulün de bu yolda önemli bir "simge" sayıldığını söylediler. BM'nin uluslararası saygınlığının, öncelikle süper guçlere bağlı olduğunu kaydeden gözlemciler, ABD ve SSCB'nin artık "BM mekanizmasını işletmeye ve ondan yararlanmaya" kaıar verdiğini hatırlattılar. SSCB'nin, Afganistan'dan çekilme konusunda BM mekanizmasından yararlanması, örgütün yararını bir kez daha ortaya koydu. ABD ile SSCB arasında sürmekte olan yumuşama süreci ve SovyeHer'in "Üçüncü Dünya çekişmelerinin dışında kalma" isteği, Afganistan'dan sonra İranIrak savaşında, Angola'da, Namibya'da, Batı Sahra'da ve Kampuçya'da çözüm süreçlerini hızlandırdı. Bölgesel çekişme nokıalarında barış sağlanması konusunda BM'nin sahneye çıkması, örgütün en etkili mekanizmalarından biri olan BM Barış Gücü'ne olan ihtiyacı daha da arttırdı. BM'nin bu başarısmda büyük payı olduğu söylenen Genel Sekreter Javier Perez de Cuellar, örgüt ile birlikte dünya gündeminde on sıralara çıkıyor. Nobel Barış Ödülü'nün daha önce Afganistan konusundaki girişimlerinden ötürü De Cuellar'a verileceği yolunda haberler yayılmıştı. Ancak bu yılki ödül için Genel Sekreter'in adının eylül ayı başında komiteye bildirildiği ve bunun "gec bir larih" olduğu' kaydedildi. Tromboembolik komplikasyonlann tedavi ve profilaksisinde Trombostaz Fort Beher draje 100 mg. dpiridamol 50 drajelk ambalajlarda Ecza depolarına dağıtıldığını arz ederiz. ANTİPLATELET ErmenistarCda yine gösteri MOSKOVA (AA) Ermenistan'm başkenti Erivan'daki Opera Meydanı 'nda yaklaşık 300 bin kişi önceki akşam dört saat süren bir miting duzenledi. DrJbrahimfamUlagay ILAÇ FABRIKASI İ.E.KİMYA EVİ T.A.Ş.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle