Katalog

23 OCAK 1988 • * * * CUMHURİYET/13 ingiizlerin ABDyi daha fazla ziyaret etmeleri için British Airvrays ve British Cakx)onion Mavayokı şirketleri tarafından başlatlan kampanyanın yıldızı, Marlin Monrotfya çok benzeyen Kay Kent oldu. Sterlınin son zarnanlarda dolar karşısında fazla defier kazanması nedeniyle ABD'ye çok ucuz turtef düzenteyen bu U havayoiu şiriteti, bu programın önıtrna karnpanyasındaArnerikalıfuibotajlan rja kulanıyor. (rotoflraf: AP) Ingilizleri ABD'ye çağınyor ÖzaPdan bağış ANKARA <AA) Başbakan Turgut özal Siteler Camiine para yardımında bulundu. özal dün cuma namazını Siteler Camii'nde kıldı. Başbakanjözal namazdan sonra, yardım toplayan görevlilere 10 bin lira bağış yapu. Akraba evliliği azalıyor ANKARA (AA) Türkiye'de, gelişmiş bölgelerde ve şehirlerde, kırsal yörelere göre akraba evliliklerinin azaldığj belirlendi. Yurt genelinde akraba evliliklerinin orarunın 16 yıl içinde yüzde 29'dan yüzde 2O'ye düştüğü hesaplandı. Hacettepe Üniversitesi Nüfus Etüdleri Enstitüsü'nün 1968 ve 1983 yıllannı baz alarak yaptığı arastırmada, akraba evlilığinin en az görüldüğü Batı Anadolu'da bile bu tür evliliklerin sayısımn, gelişmiş ülkeler düzeyinin çok üstünde olduğu kaydedildi. Araştırmada, ülkemizdeki akrabalar arası evliliklerin, Kanada'mn 10, Belçika'nın 16 katı olduğu ifade edıldı. Araştırmada, akraba evliliklerindeki yüzde 9'luk düşüşe rağmen Türkiye'nin, Mıar ve Hindistan'ın arkasından üçüncü sırada yer aldığı da kaydedildi. Politikada yeni porno yıldızı italya'da milletvekııı seçilen pomo film yıldıa Ctcctoiına yı ömek aları 1986 Belçika çıplaktar güzeli, 1389 yılında yapılacak Avrupa Parlamentosu seçimleri ıçin adaylığını koyacağını açıkladı. Seksi iç çamaşırlan satan bir mağazaya mankenlik yaparak işe başlayan Belcikaiı güzel Christıne Oelvoie, 1986da Belçika çıp ' laktar güzeli seçildikten sonra çevirdiği pomo filmlerle isim yaptı. ChrisTJne, halen Bruksel'de yan çıplak guzellerin servis yapuğı 'Boum Boum" adlı egzotik bir restoranın müdürlüğünü yapıyor. ANKARA (AA) Otomobilinde unutulan eşyayı sahibine veren taksi şoförü Ahmet Demirtaş, Ankara Umum Otomobilciler ve Şoförler Derneği'nce ödüllendirildi. Şoför Demirtaş, taksisinde eşya unutan bayan müşterisini, araçtan indikten sonra giriştiği yoğun çaba sonucu bulmuş ve eşyayı teslim etmişti. Eşya sahibi de bu örnek davranış üzerine Ankara Umum Otoııiobilciler ve Şoförler Derneği'ne bir yazı göndererek, teşekkür etmişti. Ornek şoföre ödül 2000 yılının santralı b t a M Habar Mırtujıl Tetekomunikasyon Endüstri Tıcaret AS (TELETAŞ)'ın üretöği Sistem 12 sayısal santrallannın 500 bin hat kapasitesine ulaşujı açıMandı. TELETAŞ Genel Mudüru Fikret Yucel, dün düzenlediği basın topianbsında, halen Turidye'deki telefon santrallannm yuzde 11'ıni oluşturan Sistem 12 sayısal santrallann, 1988 yılı sonunda 1 milyon hat kapasitesine ulasacağını bildirdı. Genel Mudür Yücel, tum dunyada "2000 yılının santralı" olarak nitelendırilen bu üstun teknoloııye sahip santralın, çok sayıda dünya ülkesinde de başarıyla yıilardır hızmet verdiğini kaydetti. HABERLERİN DEVAMI CÛNEYT ARCAYÜREK yazıyor (Baftarafı 1. Sayfada) ğı seçimini basmın sorun haiine getirdiğini söyiedi. Bir perşembe Köşk'e çıktı. Kapı önünde bu kez cumhurbaşkantnın her seçim döneminde beş yıl için seçilmesine yanlı olduğunu açıkladı. Genel seçim 1992 de yaplacağına göre, 1989'la 92 arasındaki üç yıl nasıl dotdurulacaktı? Herhalde Özal "çokerken" seçim istiyordu. Özal'ın söylediklen Evren'in halk aracılığıyla üç yıl daha görev yapmasına yanlı otduğunu duyumsatıyordu. Etraf karıştı. Köşk telaşlandı. Kapalı kapılar ardında Özal'la Evren arasında "pazarirk" süruyor izlenimi ortaya çıktı. Çankaya, özal'ın söylediklerini "kişiselgöruşler" diye niteledi, bu konuda Başbakanla hiçbir görüşme yapmadığını Baransel aracılığıyla duyurdu. Özal, yorumları, haberleri rastlantı" diye niteledi. Çankaya'da bu konunun ele alınmadığını söyiedi. Bu arada Özal'ın ANAP grup yöneticilerine "cumhurbaşkanı adayı olmayacağmı" söylediği, basına yansıdı. Semra hanım da verdiği demeçlerde "Turgut'un böyle bir fikri olup olmadtğmı bılemediğini" söylüyordu. Siyasal odaklardaki betirtilere bakarak Özal'ın cumhurbaşkanı olmayı pekâla istediğini vurguluyorduk. Doğası, siyasal ihtirası belirli koşulları kopardığı an Çankaya'ya yerleşmesine ön ayak olacaktı. Bize göre Özal "diledtği noktaya varabilmek ıçin anayasada yeni duzenlemeyi nasıl yapacağı ya da yeni düzanı nasıl kabul ettireceği" formülünü henüz bulamamıştı. Aç:k seçik davranış göstermeyişinin başlıca nedeni buydu. ANAP'ın kendinden sonra ehliyetsiz ellere kalacağı gibi bir kaygısı yoktu. istediği kıvarnda cumhurbaşkanı olursa yeni düzenlemelerle hukümeti ve partiyi yine avucunun içinde tutacak, "saptayacağı 'vekil kişüer1 aracılığıyia tepeden heryen" yönetecektı. Kısacası ipler özal'ın elinde olacaktı. Düne kadar "nastl bir cumhurbaşkanı" olmayı istediğini fazla açıklamayan Başbakan, Business International toplantısında baklayı ağzından çıkardı: "Yetkisiz bir cumhurbaşkanlığında gözüm yok" dedi. Bu vurgulama, düne kadar çeşitli çevrelerden aldığımız bilgileri doğruluyordu. Başbakanlığı yetkisiz bir cumhurbaşkanına yeğleyeceğinı söylüyordu artık. "Ben, Türkiye'nin ekonomik ve politik karar ipterim ettmde tutabiiecek bir konumda olacağım" diyor, böytece "ideallerini açıklarken" bir adım daha atıyordu. Anayasayı değiştirebilir, 1982'ye oranla Çankaya'ya daha fazla yetkilerle donanmış bir insan olarak çıkması kabul edilirse Özal, 1989'da Çankaya'nın yeni sahibi olacaktı. Yok, eğer dilediği değişiklikleri yapamaz, yaptıramazsa elinde tuttuğu mutlak coğunlukla cumhurbaşkanı olmayı istemiyordu. Kısacası Evren'in, Korutürk'un sızlana geldiği gibi Çankaya Köşkü'nde "bir yalnız adam" olmayı kabul edemiyor, sindiremiyordu O zaman? Halkın hâlâ sevdiği Evren yine seçilebilirdi. Anayasada ufak bir değişiklik yapılır, bir kişinin ikıncı bir kez cumhurbaşkanı olabıleceğt kararlaştınlır, halk Evren'e oy kullanırdı Özal, tabii şunu da biliyordu. öteki partiler halkın benimseyeceği bir cumhurbaşkanı adayı bulmayacaklar, çaresiz Evren'e boyun egeceklerdi Doğrusu hesabın ikincı bölümü pek yanlış sayılmazdı. Son açıklamasıyta özal, elinde tuttuğu koza açtklık getiriyordu. Bir yandan da kamuoyunu, siyasal çevreleri, belirli odak noktalarını hazırlıyordu. Olayı ele almayı "za/nana bırakan" muhalefet çevrelerine karşı sürdürdugü sıstematik gelışmelerle yavaşça daha tutarlı bir zemine giriyordu. Gazeteleri gördünüz mü? Sayın Evren sağlıklı yaşamayı öğretiyor. Yoksa uzun süre siyasal yaşamda kalmanın yollan Evren'in kullandığı araç ve gereçlerden mi geçiyor? Ne dersiniz?.. n Yüksek Planlama Kurulu toplandı n YPK toplantısında büyüme hızının yüzde 5'e düşürülmesi konusunda mutabakata vanldı. ANKARA (Cumhnriyet Bürosu) Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem'in başkanlığında dün yapılan Yüksek Planlama Kurulu (YPK) toplantısında 1988 yılının temel eko • nomik hedefleri ve bütçe büyüklüğü belirlendi. Edinilen bilgiye göre, 1988'de enflasyonun yıllık ortalama bazında yüzde 38, yılbası yıl sonu fıyal artışı Enılasyonda hedeı: Ytizde 3 8 'temsiV edecek? bazında da yüzde 30 düzeyinde hedef alınırken, büyüme hızının da yüzde 5'e düşürülmesi konusunda mutabakat sağlandı. 1988 yılı konsolide bütçe büyüklüğünün 19.8 trilyon lira düzeyinde olması konusunda mutabakat sağlanan toplantıda, MiUi Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Hasan Celal Güzel ile Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanı Bülent Akarcah'nın bütçede bakanlıklarına aynlan ödenegin kuçük tutulmasından yakındıkları öğrenildi. Guzel ve Akarcalı'nın kurulda ya bütçe ödenekJerinin arttınlması ya da bakanlıklanna fonlardan ilave kaynak aktarılmasını istedikleri belirtildi. 19.8 trilyon liralık bütçenin sadece 14 trilyon liralık bölümü vergi gelirleri ile karşılanabilecek, geri kalan yaklaşık 6 trilyon liralık açık ise fonlardan yapılacak yüzde 30'luk aktanmlar ve vergi dışı diğer gelirler ile iç borçlanma yoluyla kapatılacak. Temel ekonomik hedefler üzerinde sağlanan mutabakaüar doğrultusunda DPT yatırım programı, Maliye ve Gümrük Bakanlığı da bütçe ödeneklerinin dağılımı konusundaki çalışmalannı sürdürecekler. YPK, 3 şubat gunü Başbakan Turgut Özal'ın başkanlığında yeniden toplanarak kamu yatırımlartmn sektörel dağılımını ve bakanlıkların bütçe paylarını kesin karara bağlayacak. Bu toplantılann Ust üste beş gün devam edeceği bildirildi. ANKARA (Cumhuriyel Börosu) Türk Sanayici ve tşadamlan Derneği (TÜSİAD)'ın dış borç raporu yüzünden hükümetle sürtüşmesinden sonra özel sektörü kimin temsil ettiği kavgası da yeniden güncellik kazandı. Hükümetin TÜSİAD'a karşı Odalar Birliği'ne tam destek verme eğiliminde olduğu görüşleri dünkü Odalar Birliği Yönetim Kurulu toplantısına bazı bakanlann katılması ile güç kazanıyor. Odalar Birliği Yönetim Kurulu, bugün yapılacak olan başkanlar kurulu toplantısının haarlıklanm ve izlenecek stratejiyi görüşmek üzere Ali Çoşkun'un başkanlığında bir toplantı yaptı. Yönetim kurulunun toplantısma Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem ile Devlet Bakanı Yusuf Özal ve Mehmet Yazar'ın da hükümeti temsilen katılmaları ilgi çekti. 1 1 1 ^ ^ 7 ı nn Ozel sektörü kim Köylüler (Baftarafı 1. Sayfada) lometre uzaklıktaki kömür madeninden iş alamadıklarını söyleyen "Devecikonağı ve Çevre Köyleri Motorlu Taşıyıcılan Kooperatifı"ne bağlı şoförlerin yanı sıra Alpagut köyü kadmlan işletme sahibi Nurullah Ercan'ı da taş ve sopalı saldın sırasında çeşitli yerlerinden yaraladılar. Alınan bilgilere göre, önceki günkü olay şöyle gelişti: 4 ay önce "Devecikonagı ve Çevre Köyleri Moıorlu Tasıyıcılar Kooperatifı" adı alunda örgütlenen taşıyıalar, kendilerine madenden iş vermediğini öne sürdükleri maden ocağı sahibi Nurullah Ercan ile sürtüşmeye girdiler. 5 gün önce madene kamyonlan ile gelen köylüler, burada ilk gösterilerini yaptılar. Gösteriler, yerel yöneticilerin araya gırmesi ile önlendi. Ancak önceki gün sabahın erken saatlerinde maden ocağına kadınlı erkekli geler. köylüler, önce kömür nakliyesini engellediler, ardından da şantiye binalarına saldırdılar. Şantiyede bulunan Nurullah Ercan ve 7 adamı, olay yerine ilk gelen 3 kişilik jandarma ekibinin çabalan ile köylülerin elinden kurtanldılar. Takviye birliklerinin gelmesi ile 72 kişi araçlanna binerek kaçtılar. Kaçamayan köylüler, ise jandarma tarafından gözaltına alındı. Önceki gün başlatılan operasyon, dün sabaha karşı tamamlandı. Toplantının açılışında konuşan birlik başkanı Coşkun, ekonomik konularla ilgili görüş ve önerilerini daha önce hükumete sunduklannı belirterek, bakanlann da katılması ile birliği ilgilendiren sorunların ele alınacağını söyiedi. Başbakan Yardımcısı Kaya Erdem de, "Hükümet kurnlur kurulmaz Odalar Birliği bizi ziyaret ederek ekonomik konularla ilgili sorunlan dile getirdi. Biz şimdi iadei ziyaret yapıyoruz. Özd sektörun en ust urganı olan Odalar Birliği ile göriişmelerin kısa arabklaria yapılmasının yararlı olacağına inanıyoruz" dedi. Toplantıda Devlet Bakanı Yusuf özal da bir konuşma yaptı. Yusuf Özal, uygulanan rekabete dayalı serbest piyasa ekonomi sistemi içinde özel sektörun ekonominin bel kemj.ğini teşkil ettiğini belirtti. Yapılan bu kısa açış konuşmalanndan sonra yönetim kurulu toplantısı basına kapalı olarak sürdü. Hükümetin Odalar Birliği'ne karşı olan sıcak Ugisi, dış borç raporu nedeniyle TÜSİAD'la hükümet ilişkii lerinin gerginleşmiş olmasına bağlaJ myor. Borç tartışması sürerken Baş. bakan Turgut Özal'ın Odalar Bırlıği'ni yanına çekmeye çalıştığı ve bugün yapılan başkanlar kurulu toplantısında hükumete yönelik eleştirileri asgaride tutmaya fâiıyıgı bildiriliyor; TÜSIAD raporunu j GeçirrJiği bir rahatsızlık sonucu dun Ankara'öa öten Trabzon eski miltet1 vekili Cemal Reşit Eyüboğlu için TBMM'de bir tören duzenlendi. Törene, TBMM Başkanı YıMınm Akbulut, SHP Genel Başkanı Erdal İnönu, SHP grup başkan vekilleri Denız Baykal ve Hikmet Çetin, bazı milletvekilleri ile Eyuboğlu'nun ailesi ve yakınlan katldılar. Cemal Reşit Eyüboğlu'nun cenazesi, turenden sonra loprağa verilmek uzere memleketi olan Trabzon'a götürulrJü. Eyüboğlu için tören (Baftarafı 1. Sayfada) rapor konusunda aldıgı tavır. hükümel ile aramızdaki diyalogu zedeleyecek bir tavır olarak degerleodirilemez" diye konuştu. TÜSİAD, başta Başbakan Özal ve diğer hükümet yetkîlilerinin "eleştirilerine ugrayan" "Dış Borçlar Tahmin ve Analiz" raporu konusundaki "eksik ve f arklı oegerieodinneJeridüzeltmek için dün bir basın toplantısı düzenledi. TÜSİAD Başkanı Ömer Dinçkök toplantıyı açış konuşmasında raporun alü ay önce hazır olmasına rağmen referandum ve erken genel seçim platformundr konunun tartışılmasını sakıncalı gördüklerini ve bunun için daha sonra kamuoyuna açıkladıklannı söyiedi. Dinçkök, raporla Türkiye'nin dış borç dengesindeki hassasiyetin olumsuz beklentilerini silmek ve itibar ortamının devam etmesini sağlamanın amaçlandığını belirterek "Herhangi bir dönemde döviz sıkınüsının sanayiyi feke ugratacağı ve toplumun temel ihtiyaçlannı kısıtiayacağı geçmiş tecriibeleıie bilinmektedir. Her seyden önce ekonomik göstergeler ve önümıizdeki yıllar beklentileri dış borcun ödenmesinde sıkıntı olmayacagının en önemli guvencesidir" dedi. Dinçkök, raporun "Denklemleri kapsayan bölümlerinin" akademisyenler dışında kimse tarafından anlaşüamayacağını ifade ederek "Öneriler bölümündeki göriişlere genel olarak katüıyoruz. Katüdıgımız için bn rapora T t SlAD ceketi giydirdik" diye konuştu. Daha sonra gazetecilenn soruları Bakkçılık ve bahçecilik ölecek mi? (Baftarafı 1. Sayfada) volda" diye konuştu. Gündoğan, yaklaşık 70 milyon liralık zaran n meydana geldiği bölgede Çukurova Üniversitesi'nden büim adamlannın da bulunacağı tarafsız bir komisyon oluşmasını istedi. Akdeniz Gübre Fabrikası'nın dev atık su havuzunun patlaması ve çevreye yayılan atık sulann büyük bir tehlike oluşturmayacağmı ve acil bir tehlikenin söz konusu olmadığını açıklayan Sağlık Müdürlüğü yetkililerini eleştiren Trol Balıkçılan Derneği Başkaru ve Belediye Meclisi'nin ANAP'h üyesi Cahit Göktepe, "Nasıl acil bir tehlike yok? Acil tehlikenin olması için mutlaka bir insanın ölmesi mi lazun" dedi. Göktepe şu açıklamayı yaptı; "Kimyasal alık sular levrek. lagos. çipura ve kefal ninı bauklan mahvetti. On yıl bize bunüardan hayır gelmez. Denizde bir şey yok diyoriarsa gdânler, bizim gösterecegiımz yerierden numune alsınlar. Baiıkçılar deniz snyuna pannagnu batıranıyor. Kasınlıdan elleri >anıyor. Su temizleninceye kadar on yıl gecer. Bu olay bahklann üremesini de önleyecek. Akdeniz'in en kumluk yeri olan buralan balıklar yumurtalannı bırakır. Bu koşullarda artık bu da olmaz. Eger aksini iddia eden varsa gelsin, gösterecegimiz bölgede baJık uretsin. Bu fabrikanın ikincisinin kurulmasına belediye mecüs üyesi olarak karşı çıkmıştım, bu olay benim ne kadar haklı oldugBmu ortaya çıkartlı." Kimyager TüBn Alünkaya da, atık sulann bölgedeki PH dengesini bozduğunu, denize kanşan atık sulann bahklarda öldürücü etki oluşturacağını söyiedi. Akdeniz Gübre Fabrikası'nın etkileme alanı içinde kalan Karaduvar Mahallesi halkının geçimini balıkçılıkla sağladığmı anlatan SHP Belediye Meclis üyesi Ali Gündoğan, son olayla birlikte yöre halkının ne balıkçılık ne de sebzecilik yapabile Radyasyonlu çaya mezar (Baftarafı 1. Sayfada) üzerine, bazı ilçe kaymakamları ile ön toplantı yapüğım, ancak çayların gömüleceği yer konusunda kesin karan jeologlann verebileceği söyleyerek "Bizde kullanılınavan maden oc*g> Bakırköy'de buluomaktadır. Ba kâjgddd orman da Bakır tşJetmesi Mf' «n önce bacalanndaa çıkaa salflrik asit Bcdeniyte kel hale gdmiştir. Ancak radyasyonlu çaylann da bnraya gömölmesi büe bize göre saluncahdır. Çünkü su kaynakianna sızma olabilir. Çornb nebriain kotundan aşagrimnla bir yer butnnursa onu bilemem. Ancak yine de karan bölgevc gelecek olan jeologlar verecektir" dedi. Artvin Valisi Zeybek, Atom Enerjisi Kurumu Başkanı Prof. Dr. özmen'in "Başka bir yer aranması da föz konusa olabilir" şekündeki açıklamasını da anımsatarak "Radyasjonta çavtannnezar yeri Artvin ya da Hop« olmayabilir de" dedi. tılara katümak üzere Ankara'ya gitti. Rady'asyonlu çayları gömme işlemini TAEK'in mi yoksa ÇayKur'un mu yapacağı konusu henüz kesinlik kazanmadı. tmha işlemini ÇayKur personelinin yapması halinde ise yüzlerce personelin radyasyondan koruyucu özel giysilerle eğitilmesi gerekiyor. Ote yandan Rize Ziraat Odası Başkanı Muhittin Türüt de hükümeti, radyasyon konusunda gösterdiği duyarsızlıktan dolayı suçladı. Türüt, Karadeniz Bolgesi insanlarının Çernobil olaymdan ne kadar radyasyon aldığının tespit edilmesi için insarüar üzerinde ölçüro yapabilen cihazlann bölgeye getirilmesini istedi. Türiit, "ÇernobB otayından sonra radyasyon bulutu, yagan yagmur sonrası bolgemiz insanmı etküerken, yetkililer sadtCTçaydakiredyasyonnKMikdi buInyoriar. Bn, Karadeniz insanına öncın verilmediginin bir göstergesidir. Çayda radyasyon olduguna gorc biügede yaşayan insanlarda da radymsjon var demektir. Radyasyonlu çaylar gömülerek tehlikesiz hale getirikbilir. lnsanlanmız da radyasyorıdan etkilendi. Bu tehlike nasü önlenecek? Bizdeki radyasyonun kendileriue bulasmaması için bizleri de gö•necek değiller ya" dedi. 57 kişi tutuklandı Dün öğleden sonra sorguları tamamlanarak tutuklanmasına karar verilen kadmlann adlan şöyle sıralamyor: Hamide Bağcı, Saide Çakır, Zeynep Tetik, Zaide Alkış, Fatma Cengiz, Fatma Alkın, Hanife San, Münife Tural. Gülizar Alkış, Fatma Gore, Zeynep Çakır, Fatma Çakan, Hafize Alkış, Nuriye Altın, Mevlüde Güven, Sadiye Okumuş, Vicdan Tutaç, Gülnaz Cengiz, Zaide Ceylan, Hasime Çelebi. Madde Güven, Bedriye Okumuş, Veda Okumuş, Naciye San, FJif Özdil, Ajşe Güven, Ümmühan Tavar, Hanife Yenilmez, Teferrik Güler, Ergun Cengiz, Neslihan Allın, Azime Çakar, Birgül Cengiz, Hanife Balcı ve Neslihan Tular. Tutuklanan 22 erkek sanık ise şunlar: Şerif Öz, Aslan Ersöz, Erain Tutaş, Ersel Cengiz, Ali Ekrem Çakır, Müfıt Tetik, Hakkı Özdemir, Ahmet Özdemir. tbrahim Okumuş, Cevat Güre, Feryadi Özdemir, Niyazi Umot, Hakkı Umul, tbrahim Us, Cavit AlOn, Ali thsan l mul, Bayram Umut, Mehmet Altın, Halil Okumuş, Tevfik BUgen, Orban Bügen, Sinan Altıntaş. Akaryakıta yeni yılın ilk (Baftarafı I. Sayfada) rin 26, 6 numara fuel oil 15 lira zam gördü, 12 kilogramlık tüpgazm fiyatı ise 250 lira yukseltildi. Buna göre normal benzinin litresi 358 liradan 384 liraya, süper benzinin de litresi 33! liradan 404 liraya çıkmış oldu. Gazyağı ve motorinin litresi 278 liradan 304 liraya, 6 numara fuel oilin ise 172 liradan 187 liraya çıkarıldı. 12 kilogramlık tüpgazm fiyatı da 3 bin liradan 3 bin 250 lira oldu. Piknik tüp 574 lira olurken, 5 numara fueloil'in yeni fiyatı ise 205 lira olarak belirlendi. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fahrettin Kurl, zammın döviz kurlarındaki degişiklikler nedeniyle yapıldığını bildirdi. Akaryakıta geçen aralık ayında seçimlerden iki gün sonra buyük oranUa zam yapılmibiı. Zam oranı lürlere göre yuzde 2538 oranında gerçekleşmişti. Son zamla yaklaşık iki ay içinde normal benzine yapılan artış oranı 36.2 oldu, süper benzinde ise bu rakam 33.8'i buldu. Bu arada yüzde 9 olan akaryakıt tuketim vergisinin de yuzde 18'e yükseltilmesi kararlaştınldı. Kararın önümüzdeki günlerde Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürluğe girmesi bekleniyor. Akaryakıtta yeni zamlı tarlfe Cirrsi Eski Yeni Oran yüzde Normal 358 384 7 3 Sâper 378 404 6 9 Gazyağı motorin 278 304 9.4 (6 numara) Fueloil 172 187 8 7 (5 numara) Fueloil 205 Tupoaz (12 kllo) 3000 3250 8 3 Plknik tup 574 cek şanslan kaldığuıı büdirirken, bölgede atık sulann etkilediği tarlasında zarara uğrayan Nusret lçH adlı yuntaş da şöyle konuştu: "Karnababardan turba kadar her şey ekiliydi. Sebzelerim öMii 8 çocugumla bu tarlanın gelirine bakıyoruz. Bizim göruştügümuz bazı ziraatcılar burada 5 yıl sebze yeti$aneyecegini söyiüyorlar. Fabrika yetküUeri zarannua ödeyecek am'a 4 gün geçti. hâlâ ne gelen var ne giden. Kimse ne olacagımızı sormuyor bile" dedi. Cemil Karacay adlı bahçe sahibi de yakınmalannı, "Bu felaket bizi yıkO. Kimi burada sebze yetismez diyor, Idmileri de yetişir diyor. Kime inanara^mm şaşırdık. Eğer bir daha uzun yıllar burada ekim yapamayacaksak o zaman ne ile gecinecegiz? Geçen yıl soda sanayünin atık sulannın depolandıgı havuz patladı, çevresindeki ekili alanlarda 7 yıl sebze yetismeyecek diye fabrika yetkilileri, tarla sahiplerine 7 yılın kaybını para olarak ödedi. Bize de aynı uygulama yapüan" diye dile getirdi. Akgtibre ne diyor? Akdeniz Gübre Sanayii Genel Müdürii Cumhur Çoramlnoglu yaptığı açıklamada, fabrikada atık su havuzunun taşması olayının basına "Akdeniz'de bttyük tehlike" şeklinde yansımasını üzüntüyle karşıladıfını bildirdi. Atık sulann 5060 dönümlük araziyi kapladığını öne süren Çorumluoğlu, "Atık suyun içinde aiçıtaşı ve bir miktar gübre bulunmaktadır. Bu bakımdan ekilebilecek 5060 dönüm arazinin verimliligini azaltmadığıınız göriişündeyiz" dedi. Taşan suyun bir kısmının denize gittiğini de kaydeden Çorumluoğlu, tedbir olarak 500 metre yan çaplı küçük bir sahada valilikçe avlanma yasağı konduğunu, sığ olan bu alanda da ancak amatör balıkçıların avlanabildiği görüşünü savundu. Çonımluoğlu'nun acele olarak Ankara'ya çağrıldığı ve başkente hareket ettiği öğrenildi. Fabrika Genel Müdur Yardımcısı Güven Yüksd de, zarann belirlenmesi amacıyla hasar tespit heyeti oluşturulduğunu bildirdi. Yüksel, çiftçilerin zararımn ödeneceğini kaydetti. na geçildi. TÜSİAD Başkanı Dinçkök bir gazetecinin "Baa TÜStAD üyeleri 'bu rapor TÜSİAD'ı bağlamaz' diyorlar. Konu hakkındaki göriişünüz nedir?" sorusuna "Farklı göriişlere saygınuz var. Bundan da sentez çıkar. Raporda 250 üyenin hemfikir olduğunu söyleyemeyiz" diye yanıtladı. Bir başka gazetecinin "Başbakan Özal 'bindikleri dalı kesiyorlar' sözöyle neyi ifade ediyor?" sorusunu ise Dinçkök şöyle yanıtladı: "Türk iş nayatmda önemli bir yeri olan bir kıınıluşun bu görüşleri uluslararası kurnlnşlara yansıyabilir ve bu kunıluşlann Tiirkive hakkındaki muspel degeriendirmelerini degjştirmeJerine neden olabilirdi. Böylece döviz temin etmekte bir giiçluk olabiiecek ve bu sanayiye yansıyacaktı." Toplantıda söz alan ve raporu Doç. Dr. Hüsnü Kızılyalb ile birlikte hazırlayan Boğaziçi Üniversitesi öğrelim üyelerinden Prof. Dr. Tansu Çiller kendisinin bağımsız bir akademisyen olduğunu vurgulayarak şöyle konuştu: "Ben TÜStAD'ın bir üyesi, ortagı, memunı degüm. Ben berhangi bir partinin üyesi değilim ve hiçbir parti başkannm danışmanı olmadım. Rapor konusunda bir yanlışlık olamaz. Rapor yeterince inctlenmedi ve yanbşiıklar bundan kaynaklandı. Raporda knbmlan model denenmis modeilerdir ve içindeki veriler IMF, Dünya Bankası ve Merkez Bankası verileridir. Eger veriler yanhşsa bu söylediğim kunımlan baglar. Sonuçta, bu raporda borçlar konusundaki tahmuüer gayet gerçekçi çıkmış' tır." Dövizde rekor haftası (Baştarafı 1. Sayfada) şından bu yana 7 bin lira değer kazan dı.Tahtakale'de kimsenin nedenleri konusunda kesin bir açıklama yapamadığı tırmanış sonucunda, Amerika para birimi 1300 lira sınırım aştı. Serbest piyasada dün 13 liralık bir artışla 1305 liradan alıcı bulan dolar, hafta başından bu yana yüzde 5 değer kazandı. Dolar yılbaşından bu yana ise 193 liralık bir artış gösterdi. Merkez Bankası'mn doların bugün geçerli olacak efektif satış kurunu 6.85 lira arttırarak 1119.49 liraya çıkarmasına rağmen serbest piyasa ile resmi kur arasındaki makas dün de arttı. Aralık sonunda yüzde 8 civannda seyreden serbest piyasa resmi kur farkı dün yüzde 16.6 ile Artvin Belediye Başkanı: Kurban biz miseçMdik Artvin Belediye Başkanı Kadir Hatvaşi de Bakırköy'deki eski maden ocağımn 1946'dan bu yana kuUanılmadığını, Bakır İşletmesi'nin 1946'dan sonra Murgul'a taşınması ile de Bakırköy'deki eski maden ocağımn bulunduğu alandaki ormanlann yeşerdiğini, tabiat harikası bir köye radyasyonlu çayların gömülmesinin doğaya büyük zaran olacağım söyiedi. Başkan Halvaşi, Murgul'daki maden posasının döküldüğü yerin 3040 yüdan bu yana kuUanıldığını ve halen dolmadığını ve bu alana radyasyonlu çaylann gömülmesinin uygun olabileceğini bildirdi. Kadir Halvaşi, radyasyonlu çaylann Artvin'e gömülmesi konusunda TAEK Başkam'nın göriiş bildirmesini de eleştirerek "Kurban biz mi seçildik" dedi. Belediye Başkanı Halvaşi, Bakırköy1 ün Artvin merkeze baglı 15 dakika uzaklıktaki bir köy olduğunu da sözlerine ekledi. Radyasyonlu olduğu için ÇayKur'a ait depolarda 30"ar kiloluk 1.5 milyon adet torba içinde bekletilen yaklaşık 45 bin ton kuru çayın Riztf den, gömülerek imha edileceğı yere nakli için de en az 10 tonluk bir kamyonun 4500 sefer yapması gerekiyor. Radyasyonlu çaylann gömülmesi için buhınacak maden ocağmda da çaylar açılacak olan 2 metrelik derinliği bulunan kuyulara gömülecek ve üzeri de 20 santimetrelik toprak tabakasıyla örtülecek. ÇayKur Genel Müdürlüğü yetkilileri de eski genel müdür Yılmaz Tefaılar'ın akibetine uğramamak için radyasyonlu çaylar konusunda basına bilgi vermekten kaçınırken, ÇayKur Genel MüdUrü Nejat Ural da radyasyonlu çaylann imhası konusunda bakanlık düzeyindeki toplan Büyük Dost, Büyük Insan Trabzon eski milletvekili 185.51 liraya çıktı. Tahtakale'de mark ve diğer Avnıpa paralan da hızla değer kazanıyor.; Serbest piyasada dün 779 liradan satılan mark, hafta başından bu yana! 37 lira, yılbaşından bu yana da 72 li; ra değer kazandı. Markta serbest pi* yasa ile resmi kur arasındaki fark is< yüzde 16.5 ile 110.37 liraya çıktı. Tahtakale'de yüzde 5.9 ile haftarun, değer artış rekorunu kıran Isviçrf Frangı dün 950 liradan satüırken, di" ğer dövizler de şu değerlerden alıcı' buldu: Hollanda Florini 685 lira, Ingiliz Sterlini 2310 lira, Fransız Frangi' 230 lira. CEMAL REŞİT EYÜBOĞLU'nu yitirdik. Acım sonsuzdur. Eyüboğlu ailesine ve tüm dostlarına başsağiığı dilerim. ACCOUNTING MANAGER A client of ours is looking for an accounting manager with the follovving specifications: • A good knowledge of accounting and Turkish legislation • At least 5 years of experience in accounting • Fluency in English • Ability to promptly prepare financial statements and reports to management • Male applicants should have completed their military service Candidates should forvvardtheir C.V. (photograph included) immediately so that we receive them not later than January 29, Friday to: ARTHUR ANDERSEN MUHASEBE VE MUŞAVİR1.IK LFD ŞTİ Buyukdere Caddey. Beytcm Hdn.Kat 10. »E2O Sıslı.lstanhıl Çağdışı idari işlemin açık hukuka aykınlığı karşısında idarenin bu konudaki kararını geri olması zorunluluğu söz konusudur. Kaldı ki, Nazım Hikmet hakkındaki mahkumiyet hükmünün hukuka dayanaktan yoksunluğu ve siyasal etkenlikle verildiği açıktır. O günden bugüne gerçekjeşen yargı uygulaması, mahkumiyet hükmünün haksızlığım kanıtlamıştır. Belirtilen nedenle oluşan "yeni vak'alar" Nazım Hikmet lehine "muhakemenin iadesini" gerektirir. Ceza Muhakemeleri Usulü Kanunu'nun 329. maddesine göre, "Hükmün icra edilmiş olması ve mahkumun ölümü muhakemenin iadesi lalebine mani olmaz." Soyut iddialar, iftiralar ve kışkırtıcı ajan ifadeleri, Nazım Hikmet'in hukuksal gerekçeden yoksun mahkumiyetine neden olmuştur. Bu hükümle ilgili "iadeyi muhakeme" kabul edildiğinde bu yargılama çerçevesinde Türk Vatandaşlığı Kanunu'nun 41. maddesine göre Nazım Hikmet'in vatandaşlık niteliği de tartışılıp bir karara bağlanabilir kanısındayım. ERTÖZ VAHİT SUİÇMEZ KARNE TATİLİNDE YOĞUN KURSLAR Ö.S.S.Ö.Y.S. Fen Lisesi Orta, Lise Takviye Kolej, Anadolu Lisesi (Baştarafı 1. Sayfada) gu gibi kalması benimsendi. ara sınav vapılmasının yine kanunda yer alması öngörüldii." Sonsuz sınav hakkına sahip olan öğrencilere harçlarıııı ödemeleri koşulunu getiren taslakıa ayrıca her üniversitcnin kendi sınav yönetmeliğini kendisinin hazırlanması da öngörülüyor. Üniversitelerarası Kurul ayrıca Danıştay tarafından son sınıf öğrencilenne tanınan ve 3 derse kadar aıılmayı engelleyen kararın da tum öğrencilere, mahkemeye başvurmaksızın uygulanmasını kararlaşlırdı. Üniversitelararası Kurul tarafından ha/ırlanan taslak, Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanı Hasan Celal Güzel tarafından hükumete sunulacak. Hükümet taslak üzerinde islediği değişiklikleri yaptıktan sonra, TBMM Genel Kurulu'na sunacak. Böylece bir gelişme olması durumunda, konunun nisan ayından önce Meclis gündenıine gelmesi beklenmiyor. 3derse (Baştarafı 14. Sayfada) Serbest piyasada döviz ve altın fiyatlanndaki artış konusunda değişik^ yorumlar yapıhyor. lstanbul Üniversitesi öğretim Uyesi Prof. Feridun' Ergin serbest piyasadaki son tırmanışı şöyle değerlendırdı: "Tahtakale, iklisat politikasına iş çevrelerinin besledikleri gnveni gösteren barometredir. tktidarla yakın temas halinde olanlann istihbaraü, önce Tahtakale'ye yanar. Tahtakale'de döviz kurlannm ve Kapauçarşı'da altın fiyatlannın hızla yükselmesi, iş çevreİerinde liranın duşectgine ve enflasyonun hızlanacagma ilişkin bir beklenti olduğunun belirtisidir." Bu arada bir büyük bankanın döviz işlemleri sorumlusu, bankalann piyasaya girmediğini, döviz fıyatlannın yatınmcıdan gelen talep sonucunda arttığını belirtti. Banka yetkilisi şöyle konuştu: "Artık nerkes parasını dövize yatınyor. Kısa vadede iisrün gelir «aglamalt igteyen yabnmcı sürekli döviz alıyor. Bir de serbest kura geçileceği söylentileri nedeniyle ithalatçıüır sürekli döviz stokluyorlar." öte yandan Amenkan para birimi dün dış borsalarda değer kazandı. Tokyo'da 0.90 yenlik bir artışla 127.70 yenden kapanan dolar, Londra'da 127.40 yenden işlem gördu. Londra'da önceki gün 1.6635 marktan kapanan dolar dün 1.6680 marka çıktı. ÇAĞDAŞ EĞİTİM MERKEZİ Bakırkuy 7e/.. 583 35 14 570 23 01 Ref: N.M.