Katalog

CUMHURİYET/6 HABERLER 4 EYLÜL 1987 6 yaşı uygulamak zor ^ ANKARA (Cumhuriyet Bü•tifMu) Milli Eğitim Gençlik ve 'Spor Bakanı Metin Emiroğlu, ; "Alü yaş uyguJamasına tam ola•tak geçebilmek için on yıla ihti"^Bcınuz vardır" dedi. Bakan •Emiroğlu, "Milli Eğitim BakanBgı'nda öğretmenlerle ilgili Da*4Uştay karariannın tam olarak '*ygulandığını, ders kitaplan ve Mİİger kültünın terodini oluştura*tak kitap kâğıtlannın devletçe '*estekknmesi amacıyla hukıime'4t öneri götüreceğini" belirtti. Milli Eğitim Bakanı Emiroğlu, sporla ilgili bir soru üzerine de, "Sporda tekei var, araa sporu yaygınlaştırarak tekeli luracağım" biçiminde konuştu. Curahuriyet'in sorularını yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Metin Emiroğlu ile yaptığımız söyleşi aynen şöyle: Son günlerde 6 yaş konusunda bir tartışma var. Aydınla• tır mısınız biraz? EMİROĞLU tlköğreüme başlama yaşı kanunda 614 olarak belirtilmiştir. Bu 6 yaş konusu butun dünya ülkeleri tarafından da kabul edilmiştir. Baa Kuzey ülkelerinde bu yaş oranı daha yüksektir. Bizim kuşakta bulunan ülkelerde, dünya ülkelerinde 6 yaş esas olarak kabul «dilmiştir. Yani Türkiye kendisine bir hedef çizmis oluyor bu kanunla. Daha sonra çıkartmış olduğumuz ilköğretim yönetmeliğine 6 yaşı koymakla kendisine ' çağdaş bir hedef çiziyor. Yani çocuklar ilköğretime 6 yaşmda başlamalıdır. Bu noktayı bir prensip olarak, bir hedef olarak alıyorum. Kendimizi fıriki altyapımızı, programlanmıa 6 yaşa göre zorluyoruz. Yeni sınıflar açmak, yeni teçhizat, yeni öğretmenler ' Joluyla 6 yaşındaki öğrencileri' mizi sınıflanmıza alabilmek için bir gayret gösteriyoruz. Şu anda geçiş dönemindeyiz. Ama bir kanşıklık var... EMİROGLU Kanunda bir "geçiş dönemi denseydi rahat olacaktı. Yönetmelik, kanuna uygun olarak hazırlandığı için, biz 6 yaşındaki çocuklarımızı fıziki altyapısı müsait olan yerlerde okullara alıyoruz. Fakat bu imkânın bulunmadığı bazı yerlerde alamıyoruz. Çünkü öğretmen sıkıntımız da var. Bu açıdan ne 6 yaş yoktur diyebiliyoruz, ne de 6 yaşındaki çocuğunu okula getiren veliye çocuğunu yüzde yuz alabiliriz diyoruz. Uvgulama nasıl oluyor? EMİROĞLU Veliler muracaat ediyorlar. 6 yaşındaki çocuk alıyor musunuz, imkânınız var mı diye. Müdürler 6 yaş alınıyor veya alınmıyor, imkânımız var veya yok şeklinde söyluyorlar. tmkânı olan yerlerde kaydediyor, .olmayan yerlerde dediğim gibi 7 yaş esası haliyle uygulanıyor. Yani 6 yaş kentten kente, ,katta bir kentte semtten semte tfegişiyor öyle mi? ' EMİROĞLU Tabii efendim, böyle oluyor. Ben şöyle soyledim. Velilerin kafası kanşma sın, "Ervelki sene, geçen seneki , Utbikaltan farklı bir tatbikatımız yok" diyorum. "Yeni bir düzenleme mi getdi? Çocuklanmıu kaydetmek mecburiyelinde , miyiz?" gıbi bir duşunceye kapıl.masınlar. 6 yaş uygulaması, gejen sene ve evvelki sene olduğu gibi devam edecektir. 6 yaş uygulaması zorunlu olarak ne zaman başlayacak? EMİROĞLU Ne zaman hedefe ulaşma imkânımız olur, sa o zaman. Öngördügünüz zaman? EMİROĞLU VaUahi 10 sene öngöruyorum. Nüfus artışına paralel olarak altyapı ihtiyacı gittikçe artıyor. Dolayısıyla Turkiye'de nüfus katlanıyor. Yani nüfus planlaması programı başanyla uygulanırsa, o takdirde 6 yaş çocuklanru okula alma sürecimiz kısahr. Fakat bu şekilde devam ederse, bu, ülkenin mali imkânlarına bağlıdır. Ekonomik durumuna bağlıdır. Biliyorsunuz şu sırada biz hem bütçe imkânlarını kullanıyoruz hem de kendi okulunu kendin yap kampanyasmı yürutüyoruz. Vatandaşlarımız gerçekten büyuk bir hareket içerisindeler. Buyuk yardım yapıyorlar. Öğretmen açığı ne kadar? EMİROĞLU Her sene öğretmen açığımız belli branşlarda oluyor, değişiyor bu. Bu sene biz ,12 binin üzerinde öğretmen althk. 25 binin üzerinde öğretmen müracaat etti. Biz bir yeterlilik 'sınavı yapıyonız. Aslında öğretmen var, ama yeterlilik sınavından geçirroek mecburiyetindeyiz. Başanh olmayan bir öğretmeni çocuğun karşısına koymak iste• miyoruz. Okullann açdış tarihinde bir deöişiklik var mı? EMİROĞLU Hayır. Açılış • âynı, 21 eylülde. Kitap fryatlan konusunda ' bir önlem düşünüyor musunuz? Çok pahalı da... EMİROĞLU Ashnda Milli Eğitim'in kitapları, pek pahalı değil. Fakat biz tercihi öğretmenlere bırakıyoruz. Tercih geçen sene özel sektor kitaplarına oldu. Eğer öğretmenler tarafından tercih bizim kitaplarımıza olursa, bizim kitaplarımız özel sektörun kitaplarına gore daha ucuz. Kitapları belki özel sektor daha kaliteli olarak basıyor. O nedenle kitapları biraz daha pahalı oluyor. Kültür Bakanlığı ile işbirligi olur mu bilemijorum ama, sadece ders kitapiannda değil diger kitap f iyallarında vani kâgıtta bir devlet desleğj düşünmüyor musunuz? EMİROĞLU Ashnda kitaplarda bir devlet sübvansiyonu olsa çok iyi olur. Okuyucu kitlelerinin ihtiyacını karşılamak için değil, sadece ders kitapları için değil. Yani bu bir sosyal gelişime destek hadisesidir. Bu bakımdan böyle bir şey olsa iyi olur. Sübvansiyon konusunda menlerle ilgili. üe oldu? Ben devir aldığunda 4.5 EMİROĞLU Efendim, bu mılyar olan Beden Terbiyesi butbize Meclis'te de çok sık sorulçesi 23.5 milyar oldu. Sadece bu du. 1402 ile uzaklaştınlmış birdeğil. Kanunla getirilen ilave tedçok oğretmenimiz vardı. Sanınm birlerle yaklaşık 100 milyara yasayıları 3 bin 500'e yakmdı. Sıkm bir finansmanı, Türk sporu kıyonetımden sonra, hatta sıkıkullanmaktadır. Çok buyük bir yönetim donemi içerisinde, bizim paradır. Bugün federasyonların görevde bulunduğumuz süre içe3 sene geriye giden bütçelerine risinde bunların sayısını belli bir bakın. Bugün üçdört prensiplere bağlayarak çok asgamislidir. riye indirdik. Bir kısmını belli ol Sponın gdişmesini finansçulere uymadığı için direk olarak manda gormüyorsunuz herhaMe alamadık göreve. Mahkemeden sadece? karar getirenler oldu, daha evvel EMtROGLU Tabii. Sademahkemeye gidenler oldu, bunce finansman meselesiyle Türk lardan 660'ının mahkeme kararı sporunda kaliteyi, başarıyı elde nı uyguladık. Benim uygulamaedemezsiniz. Birinci faktör eğidığım tek mahkeme kararı yok. timdir. Eğitim için birtakım sağrunda. Çok tekelci bir piyasa Türk sporu. Ne demek spordaki tekelci bir piyasa? Neyi kastediyorsunuz? EMİROĞLU Antrenöründen oyuncusuna kadar. Bakın giıreş milli takımına hep aym isimler giriyor kaç senedir. Ncden alttan yukarı çıkmıyor. Çıkmıyor mu? Çıkartılmıyor mu?. Bunda çok şüphem var. Antrenörlerine bakın, takımlanna bakın. Futbolda antrenöru olsun, oyuncusu olsun.. Turkiye spor piyasası çok tekelci bir piyasa. Al gülüm ver gülüm, işine öyle gelmiştir. Ben bunu bir yönetici, bir bakan olarak açıkça söylüyorum. Hiçbir şeyden de çekinmeden söylüyorum. Ve bu piyasayı, bu düşünceyi kırmak lazım. Sporda belirttiğiniz tekeli kırmak için ne yapmak gerek? EMİROĞLU Yaygınlaştırmak lazım. Ben bunun peşindeyim. Ve bunda çok ciddi adımlar attım. Sporu yaygınlaştırırsak, bu spor tekelini kırarız. Bu tekelin arkasındakiler kimler? Bu tekel nasıl oluşmuş sizce? EMİROĞLU Bu tekel, bu işten geçinenler tarafından oluşmuş. Gayet açık. Bunun odak başları bellidir, tutulmuştur. Bunlar kimseyi sokmaz aralarına. Hangi giiçle odaklara yerleşmişler sizce, belirttiğiniz tekeli oluşturanlar? EMİROĞLU Bu, bugüne kadar spor hadiselerinin geliş seyri ile iigilidir. Yaygınlaşmadığı için yeni unsurlar katılamamıştır Türk sporuna. Hep aynı kişilerin inhisarında kalmıştır. Bu tekelin kırılması sporun zaman içerisinde yaygınlaştınlarak, tabandan yukarı doğru yeni elemanların gelmesiyle mümkün olur. Metin Emiroğlu Cumhuriyet'in sorulannı yanıtladı: 6 yaş uygutamasına geçebilmek için daha 10 yıla ihtiyacımız var. Sporda tekel var. Ama sporu yaygınlaştırarak bu tekeli kıracağım. Kitaba verilecek kâğıtlann devletçe desteklenmesi için öneri götüreceğim. Okullar 21 eylülde açılacak. Okulun imkâmna göre 6 yaş çocuğu kaydedilebilecek. 1 4 0 2 ile görevine son verilenlerden Danıştay kararı alanları görevine iade ediyorum. bir öneri getirmeyi düşünmüyor musunuz? EMtROGLU Düşünüyorum. Ders kitaplan için mi, diğer kitaplar içinde mi? EMtROGLU Bütünü için düşünüyorum. Kültür Bakanı ile konuşacağım. Bu iyi olur. Çünkü kitaplarda bir hayli pahalılık oldu. "Ben bunun da sübvanse edilmesi gereken bir husus olduğu kanaatindeyim. Size yönelülen önemli bir eleştiri Danıştay kararlannı uygulamadıgıntza ilişkin.. Öğrel Son günlerde spordaki çeşitli gelişmeler nedeniyle yoğun eleştirilere hedef oldunuz... EMİROĞLU Sporda istik rarlı bir kalkınma dönemine girmek istiyorsak, Türk sporunu müesseseleştirmemiz gerekir. Ben bu görüşteyim ve bunun temellerini atmaya gayret ettim. Bunda da oldukça başanya ulaştık. Bugün Anadolu'yu muhtelif vesilelerle geziyorsunuz. Gittiğiniz yerlerde ilçelere sorun, "Buraya spor tesisi yapıldı mı?" diye. Bütun ilçelerde, hatta nahiyelerde, bazı nufusu büyük köylerde bile spor tesisi yapıldı. Bu ne lık araştırma merkezleri kurduk. Türk sporunu bilimsel yönden ele almak zaruretine inanıyoruz. Esas başarı Türk sporunu topluma yayabildiğimiz zaman olacak. Bir görüşte 300 kişinin içerisinden bir milli takım seçmek değildir. 3000 kişinin içerisinden milli takım seçmesini yaptığımız zaman başarı olacak. Bunun için de güzel projelerimiz var. Mesela DemirÇelik lşletmeleri ile 30 adet çelik konstrüksiyon güreş salonu, 400 metrelik antreman salonu yapılması hususunda anlaşmamız var. Ama, benim görduğum bir nokta var Türk spo zi Tatbikatı, 1. Ordu ve Hava Kuvvetleri'ne bağh birükler üe meteoroloji timlerinin katıhmıyia dün başladı. Tatbikatın dünkü bölumünde tabii ve suni engeüerden geçiş harekâtt yapıldı. tleri harekita devam eden mavi kuvvetler, koordineü olarak uçar birlik harekâtmı gerçeklejtiren kuvvetlerU birUştiler. Daha sonra zırhh birUklertn muharebeye sokulmasıyla hedefler ele geçirildi. Tatbikatı Genelkurmay Başkanı Orgeneral Neclp Torumtay, Hava Kuvvetltri Komutanı Orgeneral Cemil Çuha, Kara KuvvetUri Komutanı Orgeneral Kemal Yamak da izledüer. (Fotoğraf: SÜLEYMAN SARILÂR) ~~ Trakya87 Tatbikatı başladı \eıııiııli büro sizlere ömür 3 yıl önce 1981 yılından önce yapılmış kaçak yapıların affını sağlamak için kurulan "özel Yeminli Teknik Bürolar" pazartesi günü 'resmen' tarihe kanşıyor. Kendilerine başvuran gecekondu sahiplerinden ortalama 100 ile 200 bin lira arasında para toplayan yeminli bürolar aldıklan işlerin büyük bir çoğunluğunu tamamlayamadan dosyalan ilgili resmi kurumlara verecekler. KEMAL KÜÇÜK Görev sureleri 7 eylülde sona erecek olan "Yeminli Özel Teknik Bürolar" 3 yıllık bir başarısızhğı da beraberinde götürüyorlar. 1984 yılı ağustos ayında 2981 sayılı lmar Affı Yasası ile kurulan bürolar, umdukları müşteriyi bulamazlarken, ellerindeki dosyalann çoğunu da tamamlayıp sonuca ulaştıramadılar. Başlangıçta 1981 yılının haziran ayına kadar yapılan kaçak yapıların affı için yapılan başvuruları kabul eden bürolar daha sonra 10 Kasım 1985 tarihine kadar yapılan gecekondulann da af kapsamına alınması ile bunlar için de çalışma yaptılar. Bu arada Yeminli bürolann özellikle tapu tahsis belgesi için yaptıklan çalışmalardaki başansızlıklar sonunda 13 Ağustos 1986'da, Yeminli Bürolar yonetmeliğinde yapılan bir değişiklikle yeminli bürolara başvuru süresi 7 Aralık 1986 tarihinde bitecek şekilde düzenleme yapıldı. Değişikliğe göre yeminli bürolann 7 Mart 1986'da elerindeki tüm dosyaları, tamamlanmamış bile olsa, ilgili resmi kuruluşlara devretmeleri istendi. Ancak parasını yatırmış, dosyalan tamaınlanmamış yurttaşların haklarında açacakları davalan gözönüne alan yeminli bürolann yaşadıkları bir kaç günlük panikten sonra, dosyalan teslim etme süresi 6 ay daha uzatıldı. Bu arada özellikle hisseli araziler üzerinde bulunan gecekondulann işlerini alan yeminli bürolar, yasaya göre 3 ay içinde tamamlamalan gereken dosyalan bir turlu bitiremedi. Yeminli bürolann karşılaştıklan başlıca güçlükler, hazine arazileri üzerindeki gecekondulann ifrazsız araziler üzerinde bulunması ve özel ifraz ile yapılan gecekondulann arazilerinin haritalannın bile hazırlanmamış olmasıydı. Yeminli bürolar röperli kroki işleminde de büyük güçlüklerle karşılaşarak tespit ve değerlendirme işlemlerini zamanında tamamlayamadılar. Gecekondu sahiplerinden pazarlıkla ortalama 100200 bin lira arasında ücret alan yeminli bürolar son olarak kendilerine tanınan 6 ay içinde de ellerindeki dosyalann tamamını sonuçlandıramadılar. Tapu tahsis belgesi bile almış gecekondulann yıkıma uğraması üzerine yeminli burolann önemli ölçüde gözden düştuğunü belirten büro sahipleri, ellerindeki dosyalan tamamlamaları için son 6 aylık sürenin de tam olarak yetmediğini belirttiler. Yeminli bürolann geçen mart ayında, son ana kadar dosyalan teslim etmemeleri üzerine bu kez işi daha sıkı tutmak isteyen lmar Iskân Bakanlığı 23 Temmuz 1987 tarihinde yönetmelikte bir değişiklik daha yaparak, 23 temmuz tarihinden itibaren 15 gün için de yeminli bürolann ellerindeki dosyalann sıra numarası ile birer listesini ilgili resmi kuruluşlara iletmelerini, aksi halde hakJarında yasal işlem yapılacağını açıkladı. Listelerden sonra 7 eylüle kadar ellerindeki tüm dosyalan teslim edecek olan yeminli bürolar, ellerindeki dosyalarda söz konusu gecekondu, hazine arazisi üzerinde ise, dosyaları Milli Emlak Mudürluğüne; Belediye arsası üzerinde ise Belediyelere; Vakıf arsası üzerinde ise Vakıflar Genel Mudürluğune teslim edecekler. Nüfusunun yüzde 6O'ı gecekondularda oturan İstanbul'da şu ana kadar 100 bine yakın gecekondunun yeminli bürolara başvurmadığı öğrenildi. "Az Gittik Uz Gittik" toplatüdı İZMİR (Cumhuriyet Ege Bürosu) Kitaplannı imzalamak üzere Izmir'de bulunan yazar Aziz Nesin, "Az Gittik Uz Gittik" adlı yapıtının toplatılmasını kınayarak, yasağı olmadığı halde toplatılan kitapların geri verilmesini istedi. 1leri Kitabevi'nde iki gün kitaplannı imzalayan Aziz Nesin, imzaya katıldığı kitabevinden "Az Gittik Uz Gittik" adh yapıtının emniyet görevlilerince toplatıldığını öğrenmesinin ardından Izmir Emniyet Müdürlüp'ne yazılı olarak başvurdu ve kitaplarının en kısa zamanda geri verilmesini istedi. Aziz Nesin yaptığı başvuruda, kitabının altı yıl önce tstanbul Ağır Ceza Mahkemesi'nce aklandığını ve alınan kitapiannın geri verildiğini belirtti. Işçi ve işverenden yargıyufarkh yorum Derilş Sendikası, grevdeki işyerlerinden yarı mamul ürün çıkarılmasının yasadışı olduğunu öne sürerken, işveren, polis ve kaymakamlık aksini savunuyor. İşSendika Servisi Deri iş kolunda grev devam ederken, toplusözleşme imzalanmadan işverenlerin kaldırdığı lokavt uygulamasının ardından, çeşitli sürtüşmeler ve olaylar gelişmeye başladı. Işbaşı yapılması konusunda işverenlerin yaptıklan çağrı olumlu bir sonuç vermedi. Işçi sendikası hiçbir sendikalının işbaşı yapmadığtnı açıklarken, işveren sendikası, çalışmak isteyenler bulunduğunu. ancak engellendiklerini one süruyor. Iki gündür ayrıca işyerlerinden çıkarılmak istenen yarı mamul ürunlerle ilgili, araya polis, kaymakamlık ve yargının da karıştığı tanışmalar var. Kampara işyerinden polisin önce mahkeme karanna kadar çıkanlmayacağına söz verdiği yarı işlenmiş köseleler, kaymakamhğm karan ile polis gözetiminde çıkarıldı. Sendika, mahkemeye başvurdu. Onurtak işyerinden de aynı şekilde ürun çıkarılmak istenince, benzer tartışmalar gelişti. Ancak bu kez sendikanın açtığı davanın, pazartesi gününe kadar mahkeme kararının beklenmesine, sendika itirazlan karşısında, karar veriidi. Deriİş Sendikası, grevdeki işyerlerinden soz konusu malzemenin çıkarılmasının yasadışı olduğunu öne surüyor. İşveren ile polis ve kaymakamlık ise aksini savunuyor. Malzeme çıkanldıktan sonra sendikanın açtığı davayı kazanmasının yararı olmadığını belirten sendika avukatları, hiç değilse yargı karanna kadar beklenilmesini istiyor. Derilş Sendikası yöneticileri, önce greve gidilmeyen işyerlerinde lokavt uygulayan işveren sendikasının anlaşma olmadan lokavtı kaldırma kararının, grevi kırmadan başka hiçbir açıklaması ve amacı olamayacağını belirttiler. İşçilerin evlerine kadar gidilerek, çaüşmaları için baskı yapıldığını, ancak sonuç ahnamadığını söylediler. İşveren Sendikası ile Derilş arasında lokavtın kaldırılmasından sonra sendika üyesi olmayan 80 işçi ile Koşar işyerinde 2 gün yapılıp sonra kesilen uretimin tartışması süruyor. Taraflar birbirlerini yasa hukümlerini çiğnemekle suçluyorlar. Gençler daha çok kaza yapıyor İSTANBUL (UBA) 1825 yaş arasında genç sürücülerin, diğer yaştaki kişilere oranla 2 kat daha fazla kaza yaptıklan belirlendi, genç sürücülerin reflekslerinin daha kuvvetli olmasına karşın, yeterli deneyime sahip olmamalan kaza yapmalanna neden oluyor. Hafta sonlannda saat 20.00 ile 05.00 arasında daha çok trafik kazasımn gerçekleştiği, bu kazalar sırasında da yaralı ve ölü sayısınm yüzde 50'sini genç sürücülerin oluşturduğu saptandı. Türkiye Trafik Kazalarını Önleme Derneği'nin yaptığı bir araştırmaya göre, saat 20.00 ile 05.00 arasındaki kazaların yüzde 50'sinde alkolün rolü var, 1825 yaş arası gençlerin heyecan ve hızdan tutku halinde hoşlandıklan, genellikle diskotek gibi yerlerde eğlendiklerinden eve dönüşlerinin gecenin geç saatlerine rasladığı belirtilen araştırmada, gençlerin daha çok kaza yapmasının nedenleri şöyle sıralanıyor: "Şüphesiz ki genç sürücülerin refleksleri daha kuvvetlidir. Fakat tehlikeli durumlarda yeterli sürücülük denevimine maalesef sahip değildirler. Genç kuşaklann araç kullanarak evlerine donüşlerde tehlikeli duruın karşısında refleksleri daha geç çahşıyor ve maalesef kaza oranı da artıyor... Çoşkulu çevre ve arkadaşlanna caka yaparak kendini kabul ettirme arzusu birçok genç sürücüyü tehlikeli dummlarla karşı karşıya getirmektedir. Düş kınkuklan ve tatminsizlikler de insanları aynı tehlikeli durumlara dttşürebili>or. Fakat kesinlikle belirtelim ki alkol, sözü edilen dunımlann etkisini birkaç misli arttınyor. Yapılan ciddi anketler ise genç sürücülerin. alkollu araç kullanmada tehlike oranını daima küçUmseyip ve nadiren bu gerçegin bilinçine vardıklannı belıriemektedir." 6u/ Üniversitesi Devlet Konservatuvan 'nda düzenlenen piyano kursuna katküanndan dolayı bir onur belgesi veriidi. Sanatçıya, belgeyi Kadıköy'lUll deki konservatuvar binasında düzenlenen bir törenle üniversitenin rektörü Prof.Dr. Cem'i Demiroğlu verdi. Demiroğlu, törende yaptığı konuşmada, tdil Biret'e teşekkürlerini sunarak konservatuvarın da daha genis olanaklar sağlayacak yeni ve güzel bir binaya kavuşması için çaba sarf ettiklerinî belirtti. lstanbul Üniversitesi Devlet Konservatuvan 'nda 15 eylül tarihleri arasında düzenlenen piyano kursuna 20 öğrenci katüıyor. (Fotoğraf: NİHA T HALJCI) THil Trafik bilançosu: 32 ölü, 43 yaralı Haber Merkezi Faciaya donüşen trafik kazalarında dün 32 kişi can verdi, 43 kişi de yaralandı. Uşak'ta 12 kişinin hayatını yitirdiği kazada olenlerden ikisinin tzmir'e yarışmaya giden Şişe Cam Spor Kulübu'nün atletleri olduğu belirlendi. Ankara'dan lzmir'e gitmekte olan İsmail Yıldırım yonetimindeki 20 DD 255 plakah otobüs ile karşı yönden gelen Ali İhsan Çağlavan'ın kullandığı pancar yuklu 64 AE 461 plakah kamyon, Kula ilçesi yalcınlannda Yenice rampası kesiminde dun sabah saat 05.00 sıralarında çarpıştı. Kazadan sonra şarampole yuvarlanan otobusun yolcularından 12'si öldu, çoğu ağır olmak üzere 32 kişi de yaralandı. Yaralılar, Uşak ve Kula devlet hastanelerinde tedavi altına alındı. Olenlerden kimliği belirlenen l l ' i şunlar: "Murat Soylu (ciritçi 20), Kamber Seckin (uzun atlanıacı 22), Cemal Akçay (öğretmen albay 59), Bilgin Tala> (28), Haluk Süay (35), Doğan Kaçar (13), Fikri Bayram (17) İsmail Yıldırım (oıobus >oforu 33), Nazif Bayram, Turan Çolak ve Mustafa İşler." Kazada yaralanarak Uşak Devlet Hastanesi'nde tedavi altına alınan otobus yolculanndan İpek Fırat, "Şoför surekli uyukluyordu. Otobus zaman zaman sol şeritte gidiyordu. Yolcular 34 defa kendisini ikaz etti. Ben şikâyetçiyim. Dava açacağım" dedi. Kaza sırasında bağajda uyuduğu için sıyrık dahi almadan kurtulan otobusun muavini tbrahim Kalkan ise, şoför İsmail Yıldırım'ın direksiyona Afyon'da geçtiğini, bu yüzden uykusuz olamayacağıru öne surdü. Siverek'ten Diyarbakır'a gelmekte olan Metin Özfidan yonetimindeki 06 YK 929 plakalı TIR ile karşı yönden gelen Emin Tiec'in idaresindeki 21 DT 636 plakah minibus, hatalı sollama nedeniyle Karaağaç landarma Karakolu yakmında carpıştı. Minibuste bulunanlardan Turan Tiec, Şetımuz Gülalan, Hadi Giilce. Zibni Türkoglu, Mehmet Türkrğlu, Remziye Türkoglu, Mehmet Akçiçek, Ramazan Urunca ve şoför Emin Tiec hayatını yitirdı. Yaralı 2 kişi de Dijarbakır'da tedavi altına alındı. Ankara'dan Malatya'ya giımekte olan Reşat Aslan, yonetimindeki 34 BZP 87 plakaîı otomobil, Elemendik koyu yakınında aşırı hızla girdiği virajda savrulunca, karşı yönden gelen Vahap Esmertaş yonetimindeki 44 AY 971 plakah kamyonla çarpıştı. Kazada otomobil surücüsu Reşat Aslan ile otomobilde bulunan Mehmet Tutuk, Fevzi Yavaş ve Doğan Kılıç öldü. Isparta'dan Antalya'ya gitmekte olan Mithat İnal'ın kullandığı 15 AV 099 plakah otobüs, Ağlasun ilçesi yakmında Adem Savaş'a (12) çarparak olümüne neden oldu. Çanakkale'nin Ezine ilçesi yakmında Ali Kabasakal yonetimindeki 67 AN 641 plakah kamyon, sırtında çocuğu bulunan bir kadına çarptı. Kazada Halil İbrahim Kuşculu (3) öldü, annesi Hafize Kuşçulu ise ağır yaralandı. Edirne'den lstanbul yonüne giden 34 ASA 17 plakah TIR, Babaeski'nin Mutlu köyu yakınında aynı yone giden 34 EFF 49 plakalı kamyonete çarptı. Kamyonet sürücusü Mebmet Korkut (27) olay yerinde öldu. Hanefi Ünal'ın kullandığı 40 AU 654 plakalı otomobil ise Kırşehir Türktur kesiminde devrildi. Otomobil surucusu olurken, aynı araçtaki 2 kişi de yaralandı. Antalya CezaevVnde açlık grevi sona erdi Antalya Kapalı Cezaevi'nde 14 mahkum tarafından 25 ağustos günü başlatılan açlık grevi dün sona erdi. Ikisi idam mahkumu 12 hükümlü bir süre önce cezaevi yonetmeliğinde bazı değişikliklerin yapılmasmı sağlamak amacıyla açlık grevine başlamışlardı. Hükümluler eylemlerine dün kendi istekleri ile son verdiklerini bildirdiler. Cezaevi yönetimince, açlık grevine katılan 14 hükümlüye, 2 ay süreyle ziyaretçi kabulünden men ve mektup yazmama cezası veriidi. lngıltere AuPairlik organizasyonu bizim işimizdır. Denn Limited Şirketi. tstanbul 158 53 42