Katalog

4 EYLÜL 1987 DIŞ HABERLER CUMHURtYET/3 BurundVde darbe NAtROBÎ (AA) Burundi Devlet Başkanı Jean Baptıste Bogassa ve hükümet üyelerine karşı askeri bir darbe yapıldı. Resmi Bujumbura radyosu, Devlet Başkanı ile hükümet üyelerinin görevden uzaklaştınldığmı ve ulke yöneüminın askeri bir komıte tarafından devrahndtğını duyurdu. tktidar partısı üyelerinin yanı sıratilkedekıyargı organları üyelerinin de görevlerinden alındığını bildiren radyo, söz konusu darbe nedemyle tum havaalam ve sınır kaptlannm kapatıldığını haber verdi ve halkı soğukkanlı olmaya çağırdı. Radyo Pıerre Buyoya'yı yeni lider olarak bildirdı. BasmKörfezjl'negidengemilerinsigomprimleriyüzde50omnı^ Körfez'de telılikeli gün Tankerlerimiz gtivende ANKARA (Cumburiyet Büroso) Körfez'de yeniden başlayan tanker savaşına karşm, Türkiye bölgeden petrol ithalatını aksatmadan sürdüruyor. Tttrk tankerleri Iran petrolOnü, Irak savaş uçaklannın menzili dışında kalan Sım Adası'ndaki dolum tesislerinden çekiyorlar. Körfez petrolüne alternatif olarak Irak ikinci bonı hattı ile Libya ve Cezayir'den alımlara da başlandı. Rafineriler son 3 yıhn en yüksek stok düzeyi ile çalışıyorlar. Toplam petrol ıthalatının yuzde 32'sini Körfez'den yürüten Türkiye'nın bölgede son günlerde tırmanan tanker savaşından etkilenmediği bildirildi. Körfez'e yönelik tanker trafığinin aksamadan sürdüğünü belirten bir hükümet yetkilisi, "Tttrk tankerierinin gnveode oMagunu" söyledi. Edinilen bilgiye göre, Turk tankerleri son hafta içinde Irak savaş uçaklannın yoğun saldınlarına hedef olan Harg Adası'ndan dolum yapmıyorlar. Tankerler Harg yerine daha Güneyde ve Irak savaş uçaklannın menzdlı dışında kalan Sım adasından petrol çekiyorlar. Iran hücumbotlan da ülkelerinden petrol çeken tankerlere saldında bulunrouyorlar. Diğer yandan, Körfez petrolüne alternatif olarak düşünülen Irak ikinci boru hattından alımlara da başlandı. Aynca Cezayir ve Libya'dan da alımlar yapıhyor. Pershincj1 A lar DimADABUGUN ALİ SİRMEN 6 Eylül günü yaklaştıkça, oylamada "evef'lerin yengisı olasılığı artıyor. Bu gerçeğı artık herkes görmeye başladı, hatta Sayın Turgut Özal da. Sayın Özal yaptığı yanlışın büyüklüğunü de kavramış gıbı. "Evef'lerin çok çıkmasının önemlı olmadığını söyiemeye başladı. Bır yandan da referandumdakı en büyuk karşıtı Süleyman Demirel'ı yıpratma çabası içinde. Sayın Başbakan'ın cumartesı günü yapacağı açıklamanın da bu amaca yonelık olduğu söylenıyor. Bıkıp usanmadan iz süren Uğur Mumcu açıklamayla ılgılı olası bazı ıpuçlannı ıkı günden berı eline geçirmış durumda. Uğur'a göre, Başbakan, Demirel'ı yıpratacak bır yolsuzluk olayını kamuoyuna sunacak. Uğur, izmır bürosunda Hıkmet Çetinkaya'nın odasında bunları anlatırken gülüyorum Uğur diyorum, yolsuzluk olaylarını Turkıye oylesıne kanıksadı kı artık bunlar kımseyı sarsmıyor, hatta kokuşmuşluğun iltihabına karşı neredeyse topluma bir aşı gıbı gelıyor ve ateşın yükselmesı engelleniyor. Bin bır türlü yolsuzluk öyküsünü dinleyen toplum artık, "Eh ne yapalım demek ki düzen böyle" dıye başını sallayıp geçiyor. Gerçekten eğer Sayın Özal, Demırel'i tkjilendıren bir yolsuzluk olayı açıklayacaksa, hıç boşuna çene yormasın Eğer yolsuzlukla potttıkacıtann sıyasal yaşamları noktalansa ve ıktıdartar devrılseydı, bızım Uğur Mumcu şımdıye kadar 17 kez hükümet devırmış, 100'den fazla sıyasının, politik yaşamını sona erdırmiş olurdu. Ama özal, büyük rakıbı Süleyman Demırel karşısında kendini iyice köşeye sıkışmış hıssettiğınden, eline geçen tüm olanakları, ne olursa olsun kullanmaya kararlı. Gerçekten de Süleyman Bey'ın şans ibresı sürekli yükselmekte öyle görünüyor ki 7 eylül günü Demırel sıyaset sahnesine yeniden dönecek. Aslında, 7 eylül günü sıyaset sahnesınde boy göstermesi olasılığı gıttikçe güçlenen yalnız Süleyman Bey değıl Bulent Bey de öbür siyasal lıderler ve yasaklılar da yeniden ortaya çıkabılecekler. Ancak, dönecekler arasında bır tek Demırel'ın durumu sıyasal tabloyu değıştırecek gıbı görünüyor Ancak burada bır gerçeğı hıç göz ardı etmememız gerek. Süleyman Bey yıldızının yeniden parlamasına karşın, kendi başına, kendi tabanıyla, DYP'sryle, sandıktan "evet" çıkarabilecek guçte değıl. Gerçekte, eğer 6 Kasım günü "evet" oyları fazla çıkarsa, bu olguda en aşağı DYP kadar, hatta ondan da fazla SHP'nın katkısı olacaktır. Salı akşamı yaptığı etkıleyıcı TV konuşmasında SHP'nın Genel Başkanı Erdal Inönü, partisinin bu reterandumda bir çıkar hesabı olmadığını, sati demokrasıyı ıstedıklerı, tüm yasaklara karşı olduklan ıçın "evet" oyu kullanacaklarını çarpıcı ve düşündürücu bir açıklıkla dile getırdi. Demek kı "evef'lerin yengisı halinde sıyasal yaşama dönecek olan Süleyman Demırel. bu dönüşünü kendi tabanı ve manevı babası olduğu DYP kadar, hatta ondan da çok bu seçimden hiçbir kışısel çıkar beklemeyen SHP'ye ve onun tabanına da borçlu olacaktır. SHP'nin "evet" oyu kullanması ıse her türlu yasaktan annmış, çağdaş demokrasiyı amaçlayan bır ozlem içinde olmasındandır. Ayrıca SHP tabanı, yaşanan olaylardan ders almış ve yasaklı bır ulkede, yasak dışı kalmış ınsanların bıle bır gün, yasak kapsamı ıçıne düşebıleceklerını gormuştur. Bu olgunun en çarpıcı örneği de Süleyman Demırel'dır. Kendi ıktıdarı döneminde, her türlü yasaktan yana olmuş, 1961 Anayasası'nı fazla ozgüriükçu olduğu ıçın beğenmemış ve kendısıne getirılen yasak dışında hemen hemen 1982 Anayasasf nın aynısı bır taslağı hazırlatmış olan Demırel, ters bır rüzgâr ile kendisinı yasak çukuru içinde buluvermiştir. Şımdı Süleyman Bey bu çukurdan çıkmaya uğraşmakta, ancak kendi çabaları bu sonucu elde etmeye yetmedıginden, tüm yasaklardan arınmış bır toplum ısteyenlerın kurtarıcı elınden medet ummaktadır. 6 Eylül gunüne kadar bu dramı yaşayan Sayın Demırel'ın, 7 eylül gunu n ^ ı l bır gorünüm sergıleyeceğı konusunda ıse fazla tereddute duşmeye gerek yok. Aklın gösterdığı yol, geçmış deneylennden ders alan Süleyman Bey'ın, yasaksız bır Türkiye'nın savunucusu olmasını, kendisine el uzatan toplulukların özlemlenne de böylelıkle yanıt vererek, hem vefa borcunu ödemesını hem de çağdaş bır demokrasının, çağdaş bir ülkenin gerekierını yerine getirmesmı zorunlu kılar. Ancak boyle bır sonucu bekleyenler, Süleyman Bey'i tanımayanlardır Süleyman Bey'ın sıyasal yaşamını yakından ızlemiş olanlar ve yapısını bilenler, onun yıne yasaklar ardına sığınacağını ve yolsuzluklara, talana karşı topluma antıbıyotık olarak antıkomünızmı, antisosyalızmı, antisol duşünceyı sunacağını çok iyi bılırler. Süleyman Bey çızgısınde dırençlıdır. Ve bugun karşıtı gibı göründüğü Sayın Özal ile yarın ayn ayrı gıreceklerı ve böylelıkle birlikte girmış olsalardı, toplayabılecek olduklarından daha fazla oyu toplayacakları seçımlerın ertesınde, Turgut Bey ile sarmaş dolaş öpüşüp, ıktıdan payiaşacaktır Süleyman Bey Bu goruşe karşı çıkanlar, son yıllarda Süleyman Bey'in çok değışmış olduğunu ılerı sürüyorlar Son yıllarda Süleyman Bey gerçekten değıştı. Fotoğraflarına bakanlar bıle ondakı bu değişıklığı göruyorlar. O koskoca gövde gıttı, Süleyman Bey zayıfladı. Evet Süleyman Bey'ın gövdesı ınceldı. Ama unutmayın kafa hep aynı kafa kaldı. İşte hıkayeı Süleyman'ın özü budur. Hikâyei Süleyman ABD savaş gemilerinin eşlik ettiği üç Kuveyt tankeri denize açıldı. îran'ın saldınp saldırmayacağı merakla bekleniyor. ABD yönetimi havayı yumuşatıcı açıklamalar yapıyor. Başkanlık sözcüsü, hükümetin Kongre'den "savaş yetkisi istememiş" olduğunu ammsattı. Dış Haberler Servisi Basra Körfezi'ndeki gerginlik artarak sürüyor. Tankerlere yönelik saldınlann önceki gün yoğulasmasının ardından, ABD bayrağı çekmiş ve Amerikan savaş gemilerince korunan üç Kuveyt tankerinin dün Kuveyt'ten demir alıp Hurmüz Boğazı'na hareket etmesiyle birlikte, tehlike daha da büyüdü. Bugune dek Amerikan bayraklı tankerlere saldırmaktan dikkatle kaçınan Îran'ın, aynı tutumunu sürdürüp sürdürmeyeceği merakla bekleniyor. Bu gelişmeler üzerine, dünyanın en büyuk gemıcilik sigorta şirketi Lloyd's, Basra Körfezi'ne giden gemilere uyguladığı sigorta primlerini yüzde 50 ora Nazilerin kaldtğı cezaevi yıkıkyor BA TJ BERLtN (AA) Bir çok Nazi savaş suçlusunun mahkum olarak kaldığı Batı Berlın 'dekı Spandau Cezaevi'nin yıkımına başlandı. Spandau 'da son olarak Rudolf Hess, geçen 17 ağustosta intihar etmifti. Cezaevi o tarıhten bu yana boş bulunuyor. Yıkım ekiplerinin bınanın çatısını sökmeye başladıkları ve binanın yıkımınm üç hafta kadar sürmesinin beklendiği bildiriliyor. • * reddetmediklerini söyleyerek, BM Genel Sekreterı'ni bu konuda görtişmelerde bulunmak uzere Tahran'a davet ettıklerini bildirdi. AP'nin Körfez'deki denizcilik kaynaklanna dayanarak verdiği habere göre, Iran Devrim Muhafızlan, önceki gece iki tankere daha saldırdılar. Hız motorlarına binmiş Devrim Muhafızlan'nın attığı roketlerin isabet ettiği Japon tankeri Nisshin Manı üç yerinden yara aldı. Bu saldından dört saat kadar sonra Iran Devrim Muhafızları, Italyan bandıralı Jilly Rubino şilebine makineli tüfekle ateş açtılar. Mürettabattan iki kişinin yaralanrruş olduğu bildirildi. 180 bın tonluk Japon tankerinin saldından sonra kendi olanaklarıyla yoluna devam ettiği, ttalyan şilebinin de onanm görmek için rotasını değiştirdiği ve Dubai'ye gittiği öğrenildi. ABD yönetimi adıROKET YARASI Iran ve Irak 'm Basra Körfezi 'nde yüruttukkri na Başkanlık Sözcüsü Dan Howard, önceki gun yaptığı açıkla"tankerler savaşı", ticaret gemüeri için bir kâbus halini aldı. mada, hükümetin Kongre'den runda arttırdı. öte yandan, ABD hukumetinin Kongre'den henüz savaş yetkisi almak için henüz ve tran yetkililerinin açıklama savaş yetkisi istememiş olduğu gerek duymadığını açıkladı. 1973'te kabul edilmiş bir yasa lan, bunalımın Kuveyt ve ABD' nu ammsattı ve şimdüik bu yetyi de içıne alacak bir patlamaya kiyı kullanmak niyetinde olma uyannca Amerikan Silahlı Kuvdönüşmeden atlatılabileceği dığım açıkladı. tran'ın Birleşmiş vetleri'nin bir çauşmaya girme Milletler'dekı temsilcisi de BM olasılığı durumunda hükümetin umudunu veriyor. Beyaz Saray sözcüsü, tran Güvenlik Konseyı'nin Körfez'de 48 saat içinde Kongre'den yetki lrak savaşıyla ilgili olarak ABD ateşkes ilan edilmesi çağrısını alması gerekiyor. ArjanürCde ara seçimler BUENOS AİRES (AA) Arjantin'de 19 milyon seçmen, 254 üyeli Millet Meclisi'nin yansımn ve yerel yönetictlerin belirlenmesi için pazar gunü sandık başına • gidecek. Seçımlere, Cumhurbaşkanı Raul Alfonstn'ın partısi olan » Radıkal Partı 'nin yanı sıra Peroncular, Merkezi Demokratik Bırlık ve daha küçtik yerel partiler katılacak. Rust, serserilikle suçlandı lar arasında sürekli en uzun ve agır olanının tamamlanmasıyla yerine getirilmiş sayüıyor. 19 yaşındaki Rust, 28 mayısta Helsinkiden havalanıp Sovyet hava sahasına girmişti. Bunun için Sovyet makamlanndan izin almayan Rust, radarlara yakalanmamak için çok alçaktan uçmuş ve Kınl Meydan1 da Lerun'in mezanrun yakınına inmişti. Bir yabancı ucağm Kıemlin'in bulunduğu yere kadar gelebilmesi Sovyet yönetiminde şok etkisi yaratmıştı. Rust, Batı ülkelerinde bir kahraman hahne gelirken, SSCB Savunma Bakanı emekliye sevk edilmiş, Hava Kuvvetleri Komutam'nın da görevtne son verilmişti. SSCBAfgan görüşmesi İSLAMABAD (AA) BM gözetimındeki Cenevre Banş Gönişmelertne birkaç gün kala, üst düzeyde Sovyet ve Afgan yetkililen bir araya gelerek, Afganistan 'daki savaştn durdurulmasma ilişkin son gelışmelerı ele aldılar. ^ Afganistan Resmî Haber ** Ajansı Bahtar, Sovyetler r Bırlığı Dtşışlen Bakan j Yardımcısı Yuli Vorontsov'un • Kabil'de Afganistan Dışisleri j • Bakam Abdül Vekil ile iki • ülkenin banş girişimleri ve savaş sorununa acil bir çöztim getırdmesı konulannı , görüştüklerinı bildirdi. MOSKOVA (AA) Tek motorlu "Cessna" tipi uçagıyla, Sovyet hava savunmasını aşarak Moskova'nın ünlü Kızü Meydanı'na inen genç Federal Alman pilot Matiıt Rast'un yargılannıasına devam ediliyor. Davanın ikinci gününde savcı, "Kendi egomnu tatmia etmek içta nçaş yaptoguT öne sürdüğü Rust'a, bir çabşma kampında 8 yıl agır hapıs cezası verümesini istedi. DünkU duruşmada, sava VUdlmlr Andreyev, Mathias Rust'a, uluslararası havacılık kurallannı ihlal etmekten 8 yıl, "serserillk yaptojı*' iddiasıyla 4 yıl, Sovyetler Birliğj'ne yasadışı olarak girmekten de 2 yıl haDURUŞMADA Sovyet sava, tek motortu uça pis cezası verilmesi isteminde bulundu. İtytaKızılMeydan'atnenMathiasRustxun&yüçaSovyet hukuk sisteminde, bir mahkuma asma kampına gönderümesini istedL verilen bütün hapis cezalan, verilen ceza iilahsızlanmaya ABD engeli suahianma yunim Federal Almanya'nm ParshinglA'lan çeKmesi durumunda, bu fözelerdeki Amerikan savaş başhklanm çekecegini açıklayan Washington, füzelerin yok edilmesine ilişkin bilgi vermekten kaçmdu ' • > ""• ' WASHİNGTON ABD yö ki orta menzilli nflkleer füzelenetimi, Federal Almanya'mn, rin karşıhklı olarak kaldınlmatopraklanndaki 72 Perstıing1A sıyla ilgili silahsızlanma görüşfüzesini sökmesı halinde, bu fü melerinin anlaşmayla sonuçlanzelerin ABD'ye ait olan nükleer masına en son engeli oluşturubaşhklanm gerı çekeceğuıı yine yor. Moskova bu füzelerin goledi, ancak başlıklan yok edip rüşmelere dahil edilmesinı etmeyeceğini açıkhğa kavuştur isterken, Washington, füzelerı görüşmelere katmamakta direnimadı. ABD Dışisleri Bakanlığı Söz yor. cüsü Phyllis Oakky, Alman topFederal Almanya Başbakanı raklanndaki Pershinglenn gele Helmut Kohl 26 ağustosta yapceğinin, Sovyetler Bırliğı ile sür tığı açıklamada, silahsızlanma dürülmekte olan silahsızlanma konusunda anlaşmaya varılmagörüşmelerinde hiçbir şekilde sı halinde, bu fuzelerden vazgeçkonu edilmemesi yolundaki meye hazır olduklannı bıldirmişAmerikan tutumunu yineledi. tı.Bu gerçekleşırse ABD'nm de PershinglA'lar, Avrupa'da başlıklan geri çekecegini önceki gün açıklayan Dışisleri Sözcüsü Oakley, daha sonra bu başlıkların ne olacagını soran bu* gaxetecıye "Yalnuca cekeceğiflüzi söyluyoruî" karsıhğını verdi. Federal Almanya Başbakanı Helmut Kohl'un, iki süpergücün silahsızlanmaya ilişkin tüm konularda anlaşmaya varmalan durumunda PershınglA'ları kakhracaklan yolundaki açıklaması ulkede hükümet krizine yol açmıştı. Hıristiyan Sosyal Birlik (CSU) Genel Başkam ve Bavyera eyaleti Başbakanı Franz Josef Stranss koalisyon toplantılanna partisinin artık katılmayacağını açıklamıştı. Sosyal Demokrat Parti (SPD) ve Yeşiller de, füzeler sorunu konusunda genel göruşme önergesı vermişlerdi. önerge incelenmek uzere Komisyon'a havale edilmişti. Sosyal Birliği Hstesinden 1949'da Bundestag'a (Federal Alman Parlamentosu) seçüdi.i962'de kendisinı eleştiren haftalık Der Spiegel dergısinin yayınctlannın tutuklanması ve evraklarına el konulması büyük skandal yarattı ve Strauss hukumetten ıstifa ettı. 1978'de Bavyera eyalet başbakaoı Federal Alman koalisyon oldu. Aşırı sağcı ve ortaklanndan Hıristiyan silahlanma yanlısı Strauss'un Demokrat Bırligi'nin (CDU) 1983'te Helmut Kohl Genel Başkanı Franz Josef başkanlığında kurulan Strauss, 1915'te Bavyera Hıristiyan Demokrat Birlik eyaletinın Münih kentinde (CDU) Hıristiyan Sosyal doğdu. Bırliğı koalisyon hükümetinde 19461949 arasında Bavyera başbakan yardımcılığına eyalet hükümeti içişleri ve gelmesi olasıbğı, büyuk kultür bakanhklannda müsteşarlık yaptı. 1946'da bu protestolara yol açtı. Strauss hükümette görev alamadı. eyalette kurulan Hıristiyan PORTRE FRANZ JOSEF STRAUSS Kral Hüseyin Mmr'da AMMAN (AA) Ürdün Kralı Hüseyin, tranlrak savaşı ve Ortadoğu'da barışm sağlanması konulannda temaslarda bulunmak üzere Mısır'ın başkenti Kahire'ye gitti. Körfez Savası'nda Irak'ı destekleyen Kral Hüseyin ve Mısır Devlet Başkanı Hüsnü Mtibarek arasında yapılacak görtişmelerde özellıkle, Basra Körfezi'nde tırmanan eergınlik uzerinde durulacağı bildiriliyor. Füipinler'de liderlîk boşlugu hissediliyor FİLtPİNLER: Süfut: 56.808.000 YüzSlçümü: 300.000 km2 a : EtniU W P} Malayiler çoğunluk, Çinlı, tspanyol, Amerikalı. 0İN.' Çoğunluk Katolik, Protestan ve ^"o9 Müslüman Baf kettt. Manila EkvtMMİ: Yiyecek, tekstil, kumaş, ilaç ve ağaç sanayi, bahkçıhk, kobalt, bakır, altın, nikel, gumüş, petrol madenleri. Kifi bof*HO gelir: 772 dolar (1982) İthaUfU 5.4 milyar dolar 0985) Ikrorat: 4.5 milyar dolar (1985) bilmek için gerçek bir uyum sağlamadaki başarısızlık. Rüşvet, işsizlik ve olıgarşi, Marcos yıllanmn özellikleriydi, ancak bu sorunlar karşısında Bayan Aquino'nun fazla bır yol aldığı soylenemez. Herald Tnbune'a göre Aquino, sağ tarafından, askerin ve muhafazakâr kesimın, "banş ve düzenin" çıkmazda olduğuna ilişkin uyanlarını dınlerken, sol omzundan da reformcuların ve millıyetçılerın "ulke gozle gonilur biçimde eski haline donuyor" şeklindeki yakınmalarını duyuyor. Aquıno'nun derdi, her iki sesın de haklı olması. Bır unıversıte profesöru "Hukumetleri de* giştirrnek yeterli degildir" diyor ve ekliyor: "Cor> er geç, işJer çıgnndan çıkmadan politik sermayesinin bir kısmını harcamak zorunda kalacak." l^raU^fe.§D^unt gazetesinin değerlendirmesi 1 Dış Haberler Servisi Filipinler'de geçen haftaki darbenın gerisinde yatan nedenlerin, bundan öncekilerden degişik olduğu anlaşılıyor. Darbecilerin Marcos'un adamları olmadığı ve eski diktatörün bu olaya karışmadığı açıkhğa kavuştu. Internatioaal Hersıld Tribune gazetesi, Devlet Başkanı Corazon Aquino'nun yönetiminın başansız olduğunu ve ulkede bir liderlik krizinın yaşandığını bildırıyor. Gazeteye göre, geçen haftaki darbe Mahkumlar ve girişuni aslında ulkedeki genel kargaşa ve hoşnutsuzluğun bir Relediye Başkanı göstergesi. Herald Tribuneun yoROMA (UBA) îtalya'nm rumuna göre, Filipinliler, karşı Elbe adasmdaki Porto Azzuro karşıya kaldıklan sorunların çökasabasınm Belediye Başkanı zümunde çok az bir ilerleme gösbir ay sureyle görevınden ıızaklaştırıldL Edınılen bilgiye teren liderleri konusunda buyük bir düş kınklığı içındeler. Bayan göre belediye başkanı geçen hafta Porto Azzuro cezaevinde Aquino'nun ahlaki içerikli ve sosyal adalet hedefine yönelik çıkan olaylar sırasında politikalanndan kârlı çıkanlar görevini gerektiği gibi bile bu özelliklerin yeterli olmayapamadığı ıçin cezalandırıldı. yacagını artık anlamış bulunuyorlar. Yönetimdeki iktisatçılardan adının açıklanmasını istemeyen bir yetkili, "thüvacırnız olan şe>, PARİS (AA) Libya'mn, yol gösterecek bir otorite. Oysa Çad'ın kuzeyindeki Auzu Bayan Aquino'nun sundagu süt şeridini yeniden eline ve kurabiye" diyor. geçırmesi üzerine Çad'da bulunan Fransız birliklerinin Bu eleştirilere ragmen, Bayan kuzeye kaydmlacağı bildirildi. Aquino'nun başanlannı kabul Fransa Dışışlerı Bakam Andre etmeyenlerin sayısı son derece az. Giraud'nun, önceki gün bir Marcos döneminden sonra başa parlamento konvsyonuna bu geçen Corazon Aquino, anayasakonuda bilgi verdiği ve yı yeniden oluşturdu, seçım sis"Libya'mn, Auzu şeridini temini duzenledi ve Marcos'un Çad'ın guneyine de sızmak 15 yıl önce sıkıyönetım ilan etiçin sıçrama tahtası olarak mesinden bu yana çahşabilen ilk kullanması halinde, kongreyi oluşturdu. Ancak bır Fransa'nin buna karşı her çok alan, Aquıno'nun faahyetletürlü tedbın alacağım" rinin dışında kaldı, bır çok da söylediğı belirtıliyor. fırsat boşa harcandı. Başkan baslar. Skokuk. aulan ilk adımla ÂDIM. Ökokullar için hazirlamms ünite dergisi ADIM. Egitiimde ögretmeniiî, öğrencinin gerçek yardımcısı. ADIM. Aydmİaruna yolünda ilk adım. T.C. M*Qİ ,<5ençlik ve Sppt Bakanlıgı Talirn taisâın incelenmiş ve Yayıralar Daîr ""*" incelenmişveYayıralarDairesı fiE^am 1İ8.I987 gün ve 4312 sayıh karan ile flköktöjara tavsîyesı uygüngörülmüstür. IrakBasm Müsteşariığı'nın açıklaması Irak Ticaret Bakam Muhammed Mehdı Salih, 2 Eylul 1987 tarihh "Cumhurıyet" gazetesınde yayımlanan demea hakkında Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, TurkıyeIrak ilişkilerımn güçlendiğmı ve iki dost ülkenin bağlarının pekiştiğini belirtti. Iraklı Bakan, savaşta arabuluculuk konusundaki soruya şu yanıtı verdi: "Irak, Türkiye'den arabuluculuk ıstemedı. Çunkü tran, Islam dünyası, bölgesel ve uluslararası tum banş girişimlerini reddetmiştir. Iran, BM Güvenlik Konseyi'nın banşı amaçlayan 598 nolu kararına uymalıdır. tran karan kabul etmedığı takdirde Irak, Îran'ın duşmanltğma karşı her an savunma gucune sahiptir. Nitekim tran saldırganlığını Irak ve bolge ulkelerine karşı surdurmektedır " Bakan açıklamasına şöyle son verdi: "Irak tran'ın duşmanlığına karşı 7 yıldan berı savaşmasına rağmen, ulke ekonomısı ve kalkınmasını guçlu hale genrmıştır. Çünku devrımımızın amacı halkın refahmı sağlamaktır." Çad: Fransız birUkleri kuzeye Aquino, bır çok yerde otorıtesini kullanmakta başansız oldu. Bu olgu da bir liderlik boşluğu yarattı. örneğin tanm reformu konusunda Bayan Aquino, ocak ayında saray dışında gösten yapan tanm sektörü çalısanlarının uzenne ateş açılmasına ve 19 protestocunun ölümune yol açan olaylarda, kararstzlığı ile tum ülkeyi şoke «ti. Bir çok gözlemciye göre geçen hafta gırişilen darbeye kadar uzanan ışçı huzursuzlukları da, eğer Başkan Aquino genel greve yol açan yakıt zammını açıklamak için uygun bır zamanı secebilmiş olsaydı, onlenebilırdı. Butün bu örneklerde göze çarpan, bir Aquino yanlısmın ıfadesıyle "yönlendinne", ülkeyi yönetebılme yeteneğının eksikhğı. Uzun süredir var olan politik, ekonomik somnların ustesinden gele ADIM Yayıncılık, Matbaacıhk, Gazetecilik A.Ş. Necatibey Cad. No. 86/10, Ankara Tel: 229 99 11230 50 49 l Adana: 31 763 • îstanbul: 586 62 91 îzmir. 14 06 13 • Konya: 24 801