Katalog

CUMHURİYET/8 HABERLERİN DEVAMI Dışişleri: 10 EYLÜL 1987 MİLLİ PİYANGO ÇEKİLDİ 500milyon Ankara ve îstanbuTda İZMİR (Cumhuriyel Ege Bürosn) Milli Piyango'nun 9 eylül çekilişi Izmir'de yapıldı. Büyük ikramiye olan 500 milyon lira, Ankara ve lstanbul'daki yan m biletlere çıktı. ikramiye ka zanan numaralar şöyle: 500 MİLYON ÜRA 562768 (İstanbul, Ankara). 100 MİLYON Ü R A 024203 (İstanbul, îzmir, İskenderun, Güdül). 40 MİLYON LİRA 676650 (Çankın). 20 MİLYON LİRA 672326 (İstanbul, Ankara). 576886 587900 618494 623946 703540 756148 910666 982494 084679 340255 463889 568124 666518 820556 949458 400 BİN LİRA Kaddumi'nin ziyareti tarih saptanamadığı için gecikti Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu, BM'nin 42. Genet Kurul toplantısına katılmak üzere gideceği New York'ıa İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres İle görüşecek. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Filistin Kurtuluş Örgütü Siyasi tşler Sorumlusu Faruk Kadduminin Atina'da Kıbrıs Rum tezlerini destekleyen açıklamaları ile Türkiye'ye yapması beklenen ziyaretin henüz gerçekleşmemiş olması arasında bir bağlantı olmadığı açıklandı. Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlunun bu ay yapılacak olan Birleşmiş Milletler Genel Kurulu toplantısı için gideceği New York'ta İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres ile görüşeceği öğrenildi. Bilindiği gibi geçen hafta Atina'yı ziyaret eden Kaddumi'nin muhalefet lideri Mitçotakis ile yaptığı görüşme sırasmda Kıbns konusunda Rum tezlerini destekleyen görüşler bildirdiği belirtilmişti. Basında çıkan haberlere göre FKÖ'nün iki numaralı adamı Kaddumi, Türk askerlerinin Kıbrıs'tan çekilmesi, Rum göçmenlerinin Türk kesimine geçmeleri ve Kıbns Cumhuriyeti'nin bağımsızlığı ile birliğinin korunması gerektiğini savunmuştu. Ancak konu ile ilgili olarak bilgi veren Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü İnal Batu, Kaddumi'nin Yunan Başbakanı Papandreu ile yaptığı görüşmede Türkiye aleyhinde beyanlarda bulunmadığı gibi, daha sonra yaptığı basın toplantısında da bu tür görüşlere yer vermediğinin öğrenilmesi üzerine Dışişleri Bakanlığı tarafından herhangi bir girişimde bulunulmadığını söyledi. Batu, "Bu dunımda olsa olsa Kaddumi'ye atfen basın da çıkan haberler hakkında bilgi istenebilir" dedi. Sözcü bir başka sonı üzerine Kaddumi'nin, Türkive'ye yapması beklenen ziyaretin şimdiye kadar gerçekleşmemiş olması ile kendisine atfen basında çıkan haberler arasında bir bağlantı olmadığını bildirdi. Batu ziyaretin gerçekleşmesindeki gecikmenin taraflar arasında henüz uygun bir tarihin saptanamamasından kaynaklandığını söyledi. Ote yandan, güvenilir kaynaklardan edinilen bilgiye göre, Dışişleri Bakanı Vahit Halefoğlu, Birleşmiş Milletler 42. Genel Kurul toplantısına katılmak üzere bu ay sonunda gideceği New York'ta İsrail Dışişleri Bakanı Şimon Peres ile görüşecek. Bilindiği gibi, iki dışişleri bakanı arasında geçen yılki BM Genel Kurul toplantısı sırasında planlanan görüşme İsrail uçaklannın Tunus'daki FKÖ karargahını bombalaması üzerine Türk tarafınca iptal edilmişti. Görüşmenin gerçekleşmesi halinde 1967 IsrailArap savaşmdan bu yana iki ülke arasında yapılan en üst düzey temas olacağı bildiriliyor. Dışişleri çevreleri HalefoğluPeres görüşmesinin tarihini New York'ta saptanacağını belirtiyorlar. Türkiye 1967 savaşından ve daha sonraki yıllarda Kudüs'ün İsrail başkenti ilan edilmesinden sonra İsrail ile diplomatik ilişkileri kesmemiş olmasına rağmen bunları en alt düzeye indirmişti. Diplomatik gözlemciler, iki dışişleri bakanı arasında yapılacak görüşmede Ortadoğu barış konferansı konusu üzerinde ağırlıkla durulacağını belirtiyorlar. Bilindiği gibi Türkiye Arap ülkeleri ile birlikte böyle bir konferansın yapılmasından yana. Öte yandan BM Genel Kurulu sırasında 20 kadar meslektaşı ile görüşeceği bildirilen Halefoğlu'nun Yunan ve Bulgar dışişleri bakanları ile bir araya gelmeyeceği belirtîliyor. Dışişferî ve AfOrgüiü Bulgaristanh kınadı MUSTAFA EKMEKÇİ ANKARA NOTLARI Yüce Divaıflık Olaylar... Her şey usuma gelirdi de, bu halkoylaması kampanyasında, çocukların babalan aleyhine çalışacaktan usuma gelmezdi. Hatta, babanın çocuklarına, "Giöin ateyhime çalışın!" demesi olacak şey değildi... Turgut Bey'in kardeşi Korkut Bey, "hayır" kampanyası için kızlannı görevlendirdi Korkut Bey, on yıllık siyasi yasaklılardandı. "Evet" çıktı da, o da siyasal haklarına kavuştu. Ama, gelgelelim, "hayır" çıkması için uğraştı da uğraştı. Onun için on yıllık siyasal yasak, ağabeyinin iktidarından daha mı az önemliydi? Büyük Ozal, iktidardan gitti mi, Korkut un ekonomik geleceğınin yerınde yeller eserdi, öyle mi? Kızlan bunun için Keçiören'de kolları sıvadılar. "£vor" diyeceklerden bir bölüğünü de "hayır"a çevirmeyi başardılar. Belki şöyle de demişterdir konuştuklarına: Bakın, bu işin içinde babamız bile var! Babamızın aleyhine de oA sa, öı'z "hayır" verilmesinden yanay/z. Siz de öy/e yapın! Eh, kızı babasına karşı konuşursa ona kim ınanmaz? Korkut Bey'ler vaktiyle Keçiören'de oturmuşlardı Kızlar da, eskiden kiracı olarak oturdukları yerlere gidip amcaları için çalışmışlar ışte Korkut Bey'in kızlarından bir açıklama gelirse, kimlere gıttiklerini adlan ile açıklayacağım! Kimlerin elini öpüp, "hayır" istediklerini sergileyeceğim! Dua için "hayır" istemediler herhakje! Halkoylaması ile ilgili öyle olaylar, öyküler dinledim ki, bir ikttdarı "Yüce Divari'a götürmeye yeter de artar. "Hayır" oyları toplamak için, ne partızanlıklar yapılmış, ne sozler verilmış, sanıyorum aylarca yazılsa bitmez. ANAP'lı milletveklleri yol, su sozü vermişler; "hayır" veren köylüler şimdı buldozerlari, grayderlerı bekliyorlarmış. Devletin yapması, eşit olarak, ayrım gözetmeden yapması gerekli yatırımlar, "hayır" oyu için pazarlık konusu yapılmış çok yerde Halkoylaması sonucunda yüzde 49'u aşan "hayır" oyları, davulcu Asım'ın tokmağıyla çıkmadı. Çoğu partizanlık oyunlarıyla çıktı! Köy muhtarları üzerinde büyük baskılar yapıldı. ANAP'ın ileri gelen milletvekilleri köy muhtarlarıylatoplantılar yaptılar Köyun gereksinimleri ortaya döküldü Yapılamayacak şey yoktu, yeter ki 6 Eylül'de "hayır" çıksın! Ankara'da "hayır" çoğunlukta, neden? Sincan'da, ANAP'lılar "hayır oyu vermezseniz çivi çakmayız, köyler böyle kalır!"m\ demişler? Konya'nın bir Karasınır kasabası var; kasabanın çahşkan bir belediye başkanı. Adı Mehmet Yakıc 12 Eylül dönemlen dışında, kasabasının belediye başkanlığını yapmış, yürekli bir genç Ama ANAP işbaşına geleli, eski SODEP'li, yeni SHP'li başkana bir türlü çalışma olanağı tanımadı Kasaba, ılçe olma hevesindeydi. Eee, belediye başkanı SHP'li. Mehmet Yakıcı dayanamadı, hemşerilerine; ilçe olmanıza engel ben isem, gĞrevimden çekileyim! dedi. Karasınırlılar pek ses çıkarmadılar. Başkanı seviyorlardı. Ama 6 Eylül'de kasaba "hayır" oyu verdi. SHP'nin kalesi bir kasabadan "hayır" oyu çıkıyordu' Bunu Turgut Bey, şimdi açıklamazsa yann, öbür gün kesinlikle Yüce Dıvan'da açıklamak zorunda kalabilır "Sen demokrasinin canına okudun, onu katlettin!" diye hesap sorulabilir. Bu arada kimi yerlerde SHP'lilerin yeterince "evet"e asılmadıkları da ileri sürulebilir. Benim doğduğum Hadım ilçesinin bir Taşkent bucağı vardı İkisi de taşlık yöre, ne eker ne biçer, yoksul yerler. Yıllar yılı, Taşkent ilçe olmak ister, Hadımlılar ise, "Aman, Taşkent ilçe olacakrmş, o zaman biz ne oluruz?" diye tasalanııiardı. 4 temmuzda çıkan kararname ile Taşkent ilçe oldu. Taşkent kasabasında, belediye başkanlığını SODEP'li kazanmıstı. ilçe olmadan önce belediye başkanı ANAP'a gectı. ilçe oldu. Ne oldu, hiiç! Ben sevindim, y?kın bir yöredeki kırgınlık boylece gitmiştır diyordum; bu kez siyasal ahlâksızlık başladı. insanlar, partilerini, pırtılannı degiştirir oldular. Bunu da Turgut Bey gıdıkladı... Konya'nın SHP'li "Ayrancı" kasabası ilçe oldu, oradada "hayır" çok! "Hayır" çok çıkan illere bakınız, inceleyiniz, altında kesinlikle bir partizanlığın izini bulursunuz. Konya'da SHP'nin kalesi olan 'flyranc/'ttan, "Karasınır"öan başka Göktepe, Dinek kasabaları var, oralarda da "hayır"\ar, 'levenerden çok. Konya'nın Ermenek ilçesine bağlı "Başyayla" kasabası belediyesi daha önce DYP'deydi, ANAP'a geçti başkanı, halkoylamasmda 37 "eyef", 800 "hayır" çıktı, iyi mi? Bu olaydan kim övunç duyabilir, soyler misiniz? Ordu'nun Aybastı'sı CHP döneminde CHP kalelerindendi. 12 Eylül1 den sonraCHP'liler sindirilince, ANAP'lı Salih Yaman, 25 Mart 1984'te belediye başkanlığına geldi. Ancak, başkanın altı kişiyi öldürme girişimi için silah sağladığı gerekçesıyle. 20 yıllık mahkumiyetı hakkında tutuklama kararı vardı. Başkan Salih Yaman kaçtı, o gün bugun yakalanamadı. Ankara'larda dolaştığı, Meclise gittiği, ANAP ileri gelenleriyle görüstüğü söyleniyordu. Üç buçuk yıldır kaçak olan ANAP'lı belediye başkanım bir türlü yakalamayan ıktidar, yerine bir atama da yapmadı. Başkanın yerini açık tuttu. Ama, mahkemelerden aklanıp çıkan Marmaris Belediye Başkanı MuharrBm Etgin'le ilgili Danıştay kararını bir türlü uygulamadı. 6 Eylül'de Aybastı'dan 6 bin 600 "evet", 10 bin "hayır" oyu çıktı! ANAP Genel Başkan Yardımcılanndan Şükrü Yurür1ün, son gün muhtarlarla toplantı yaptığı söylentilen Aybastı'dayayıldı. Yine Aybastı yöresinde, CHP'nin eski kalelerinden Elbeyi köyünde 289 "evet", 525 "hayır" oyu çıktı SHP'liler Elbeyi'nde sandık görevlisi bulamadılar. Hayır" propagandalan, her yerdekınin aynıydı: Hayır oyu çıkarsa, bölge okulunuzu yapılmış büin! Odacının atanması, "hayır" çıkmasına bağlı. Ybtea, 12 Eylül öncesine mi dönmek istiyorsunuz? Bunları diyenler, 7aşo"nun ta kendisiydiler. Aybastı yöresinde birçok DYPTı de "hayır" oyu verdi. "Ha öza/ rıa Demıref" diyorlardı... Eski CHP kalelerinden Ordu'da, Hinthorozu Erdal Bey'i, gece olmasına karşın iyi karşılamışlardı doğrusu. Ama Ordu'da görünmeyen bir yara kanayıp durmaktaydı. Ordu t seçim bölgesi olarak ikiye ayrılmış, Ordu'nun etkinliği azaltılmıştı. Unye'ye ağırlık veriliyordu. ANAP Genel Başkan Yardımcılarından Ordu Milletvekili Şükrü Yürür, Ûnyeliydi. Ünye'nin ilçeyken il olacağı söyleniyordu. il olursa, birçok ilçe Unye'ye bağlanacak, Sıvas'tan da Suşehri Ünye'nin olacaktı. Ordunun ağırlıklı ilçelerinden Fatsa, ayaklan, kolları kesilmiş bir duruma getirilecekti Aybastı'mn ekonomik ilişkisi Fatsa'yla idi. Bu bağ da kogarıldı. Fatsa bir başına bırakılırken, Aybastı, Kumru, Akkuş, Korgan Ünye'nin "peyk" i oldular. Fatsa ise Ordu ile birlikte Perşembe, Ulubey, Gölköy, Mesudiye bir secim bölgesi otdu. 103 ilçe yamnda, hükümete daha 60 kasabayı ilçe yapma yetkisi verildi. İllere daha sıra gelmedi! Bu "parttzanhk" örnekleri, Türkiye'nin her yöresinde vardı. Prof. Cevaf Geray, ilçeil olayları ile ilgili bilimsel bir çalışmayı yapmakta. O yapadursun, ben, yurdun çeşitli yörelerindeki okurlardan, 6 Eylül halkoylaması ile ilgili partizanlık örneklehnı bildirmelerini rica ediyorum. Bu, "Yüce Divan'lık" olayları bir bir sergileyeceğim! 178784 182599 374171 402237 485859 492893 604342 605549 692266 696591 860873 861713 078833 157659 325140 461007 630253 743155 870803 302943 412298 552923 665836 734837 977114 079633 254405 390362 475642 662042 745106 897922 10 MİLYON LİRA 655140 (İzmir, Mersin). 5 MİLYON LİRA 222171 849404 2 MİLYON LİRA 026615 327300 570917 761993 1 MİLYON LİRA 216907 260587 329839 386750 413380 720541 726165 905093 952828 979950 500 BİN LİRA 043889 065441 109508 126339 262760 275211 416837 444930 507299 562908 670054 713437 765446 775258 930595 945178 100 BİN LİRA 200 BİN LİRA Dışişleri Bakanlığı, Bulganstan Komünist Partisi Politbürosu'nun 3 mart tarihini "Türk boyundunığundan kurtuluş günü" ilan etmesini bir açıklamayla kınarken, Uluslararası Af Örgütü Avusturya Bürosu, Viyana Büyükelçiliği önünde Bulgaristan 'ı protesto eden bildiri dağıttı. Haber Merkezi Dışişleri Bakanlığı Bulgaristan'ın 3 martı 'Türk boyundunığundan kurtuluş günü" adı altında resmi tatil olarak ilan etmesinin, son zamanlarda bütün dünyanın dikkatlerini üzerine çekmeye başlayan Bulgar zihniyetinin yeni bir göstergesi olduğunu bildirdi. Bu arada Uluslararası Af Örgütü'nün Avusturya bürosu, Bulgaristan'ın Viyana Büyükelçiliği ve turizm bürosu önünde gösteri düzenlerken, Bulgaristan'ın Ankara Büyükelçiliği ile İstanbul Konsolosluğu önüne birer siyah çelenk konuldu. Viyana'daki gösteri sırasında Türkeler'e yapılan baskılara son verilmesini isteyen Af Örgütü yetkiiileri, yapılan baskılardan örneklerin yer aldığı bildiriler dağıttı. Öte yandan Af Örgütü'nün Avusturya Bürosu'nun Viyana konferans binasında imzaya açtığı bildiriyi çok sayıda Avusturyalı'nın imzaladığı bildiriliyor. Bildiri daha sonra Bulgaristan hükümetine gönderilecek. İstanbul'da Balkan Türkleri Dayanışma ve Yardımlaşma Göçmenkre Yardım ve Rodop Tuna Türkleri tarafından Gayrettepe'deki Bulgaristan konsolosluğuna siyah çelenk konuldu. Bulgaristan Devlet Başkanı Jivkov aleyhine slogan atan göstericiler, genel göç için Jivkov'u masaya oturmaya çağırdılar. Ankara'da Kuğulu Park'ta toplanan bir grup da Bulgaristan Büyükelçiliği'ne kadar yürüdü ve siyah çelengin bırakılmasından sonra öldürülen Türkler için bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. 00985 04383 06094 08939 19266 25098 31380 45860 74590 80467 40 BİN LİRA 20 BtN LİRA 0344 2812 2966 3777 4115 4961 5909 7147 8051 8847 244 845 AMORTi 2 9 023598 153428 187802 219485 219508 221737 310275 318733 359245 449310 487216 503150 10 BİN LİRA 28 67 Venedik Film ŞenliğTnde (Baştarafi 1. Sayfada) 44. Uluslararası Venedik Şenliği'nin Türk sineması için en önemli sonucu, Uluslararası Sinema Yazarları Federasyonu (FIPRESC1) Ödülü'nün, Oraer Kavur ile Ermanno Olmi arasında paylaştırılması oldu. On bir ülkeden gelen birer sinema yazarının oluşturduğu seçici kurul, yanşmalı bölümde sunulan filmİer arasında yaptığı bu değerlendirmenin gerekçesinde, Kavur'un ve Olmi'nin fılmlerinin "Temalarının özgünliığu ve bir toplumsal parabol olarak işlenişlerindeki giiç" nedeniyle ödülü kazandıklarını belirtti. İkinci bir FIPRESCI Ödülü de, "Eleşürmenlerin Haftası" yan bölümünde gösterilen filmler arasında yapılan değerlendirme sonucunda Sovyet yönetmen Valeri Ogorodnikov'un ilk nimi olan 'Hırsıza verildi. Seçici kurulun "Altın Aslan" a değer gördüğü Louis Malle'in "Hoşçakalın Çocuklar"ı (Au revoir les enfants) hem içerik, hem de biçim açısından çoğunluğun üzerinde birleştiği ve halyan gazetelerinde yayımlanan değerlendirmelerde en çok yıldız toplayan film olmuştu. tkincilik ödülü olarak verilen "Giimiiş Aslan"ın Olmi ile Ivory arasında paylaştırılması ise, daha çok bir denge arayışının sonucu olarak değerlendirilebilir. "Hanımefendiye Uzun.Ömürler"de, Ermanno Olmi, bize göre çok daha olgun, zengin ve yaratıcı bir çalışma ortaya koymuştu. Bir Isveç Norveç Danimarka ortak yapımı olan, Kjell Grede'nin yönettiği "Hip Hip Hurıa"nın Seçici Kurul Özel Ödülünü alması, sonuçlann tartışmaya en açık yanıydı. Grede'nin filmi, ilginç bir öyküyü guzel göriintülerle anlatırken tutarlı bir bütün ortaya koyamıyordu. 44. Venedik Film Şenliği'nin En İyi Kadın Oyuncu Ödülü, Im Kvvontaek'in yönettiği Güney Kore filmi "Kiralık Anne" (Sıbajı)'deki yorumuyla Kang Sobyeon'un olurken,En 1yi Erkek Oyuncu ödülü, James Ivory'nin "Maurice" fılminin iki oyuncusu James VV'ilby ve Hugh Granl arasında paylaştırıldı. Silah kaçakçılıgı bilmecesi keler olmalan nedeniyle seçmiş olduğu bildirildi. Olayın soruşturması İtalyan adli makamlarına yansırken, Türkiye kökenli bir ithal izni belgesinin varlığı tartışmalara neden oldu. İran'a yönelik yasadışı silah satışında Türkiye'nin de rol oynadığı varsayımı üzerine 4 farklı senaryo geliştiriliyor: 1. İthalat rejimi: Resmi Gazete'nin 26 Aralık 1985 tarihli sayısında yayımlanan ithalat rejiminin 3. maddesinin 3. bendi aynen şöyle: "Uyuşturucu maddeler, silah, mühimmat ve bunların aksam ve parçalan (6138 sayılı kanunun 4. maddesinde belirtilen islisnalardan müsaadeye tabi maddeler listesinde bulunanlar hariç) iie stearopten, giimüş ve diğer metallerden ecnebi meskukat ithalat rejimine, ithaline müsaade edilmeyen (yasak) maddelerdir." İthalat rejimine ilişkin işlemlerden sorumlu Hazine ve Dış Ticaret Müşteşarlığı'ndan edinilen bilgiye göre, herhangi bir firma veya şahis ithali yasak olduğu açıkça belirtilen silah ve mühimmat için müşteşarlıktan izin talebinde bulunamıyor. Başka bir deyişle, ithal izni sağlama bir yana, böyle bir başvuru dahi yapamıyor. Ancak ithalat rejiminde adı geçen 6138 sayılı ateşli silahlar yasasının 2. maddesine göre, Milli Savunma Bakanlığı, Jandarnıa Genel Komutanlığı ve Emniyet Genel Müdürlüğü ihtiyaçlan için yurtdışından alım yapabiliyorlar. Yani İtalyan süahlarının Türkiye'ye girişi söz konusu ise, ithalatı ancak devletin yapabileceği ortaya çıkıyor. Böyle bir durum olası görültiyor. 2. tthal izni sahteyse: İtalyan silah şirketinin ülkesinin resmi makamlarına ihracat izni alabilmek için ibraz ettiğini öne sürdüğü Türkiye kaynaklı ithalat izninin sahte olabileceği seçeneği üzerinde de duruluyor. Ancak bu durumda İtalyan makamlannın Türkiye özel kesım ve şahısların silah ithali için izin alamayacaklarından haberdar olmalan gerekiyor. Başka bir deyişle eğer Türkiye kökenli ithai izni. belgesi sahteyse olayın sorumluluğu Türk mevzuatından bilgisiz İtalyan makamlarına ait bulunuyor. 3. Olaya bir Türk şirketi kanştıysa: Bazı Türk şirketlerinin İran'a mal sevki sırasında bu ülkeye silah ve mühimmat da taşıdıklan iddiaları uzun süreden bu yana başkent kulislerinde dolaşıyor. Ancak bu söylentilerin doğruluk derecesi açıkhğa kavuşturulmadı. Başkentteki diplomatik gözlemciler, Türk dış ticaret şirketlerinin söylendiği gibi İran'a silah ve mühimmat taşımalan halinde bunun Türk resmi makamiarının bilgisi dışında olamayacağı göruşünü öne sürüyorlar. 4. Silahlar Türkiye'den transit geçtiyse: Mersin ve İskenderun limanlannı İran ve Irak'a transit taşımacılık için yoğun biçimde hizmet verdikleri biliniyor. Transit taşımacılıkta deniz yoluyla bu limanlara getirilen konteynerler bir aramaya tabi tutulmuyor. Ancak bir ihbar söz konusu olduğunda bu konteynerler aranıyor. Eğer İtalyan silahları Türkiye üzerinden transit geçirildiyse, o zaman İtalyan makamiarının elindeki belge bir iıhal izni değil, transit geçiş belgesi niteliğinde olabilir. 5. Hayali ihracat bağlantısı varsa: İtalyan basınında yer alan haberlere göre,Türkiye'ye gönderilen silahlann karşılığında İran ve Suriye'den İtalya'ya yönelik bir uyuşturucu madde trafiği de söz konusu. Bu trafiğin fınansmanı geçen dönernde "hayali ihracat" adıyla anılan bir yöntemle sağlanıyordu. Türkiye üzerinden geçirilen silahların bedeli, uyuşturucu ile ödeniyor, ancak bu alışverişin bir bölümü resmi kayıtlara ihracat olarak geçirilerek Türk aracıların yasadışı kazançlan aklanıyordu. Yılın ilk 6 ayında Türkiye'den İtalya'ya yönelik ihracatın 75 milyon dolarlık bölümünün "hayali" nitelik taşıdığı ileri sürülüyor. Türk güvenlik yetkilileri ise, İtalya'da ortaya çıkanlan olayın Türkiye ile hiçbir ilgisinin bulunmadığı görüşündeler. Nitekim söz konusu yetkililer, İtalyan güvenlik makamlarından konuya ilişkin bilgi istediklerini, ancak şu ana kadar olaylaı a ışık tutabilecek bir bilginin kendilerine iletilmediğini açıkladılar. Bazı halyan süahlarının Türkiye'ye ihraç ediliyormuş izlenimi verilerek lran'a satışına ilişkin iddialar bir bilmece yarattı. tthalat rejimine göre, silah ve mühimmatm yurda sokulması yasak. Ozel okullarda boş kontenjan ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) 1987 sınav kılavuzunda yer alan ve bir bölüm derslerin öğretimini yabancı dille yanan özel Türk ve yabancı okullarda yapılacak öğrenci kayıtlanyla ilgili esaslar belirlendi. Milli Eğitim Gençlik ve Spor Bakanhğı'nca illere gönderilen genelge ile özel okullara açık kontenjanları doldurmak için3. yedek listenin gönderilmeyeceği belirtildi ve öğrenci kayıtlarının yapılmasına ilişkin esaslar bildirildi. Buna göre önce Anadolu liseleri ve özel Türk ve yabancı okullar sınavına girip tercih ettiğiokula kesın kayıt hakkını kazandığı halde herhangi bir nedenle kaydını zamarunda yaptıramayan öğrencilerin kazandıkları okullara önkayıtlan, 9 eylül, kesin kayıtları ise 10 eylül tarihinde yapılacak. Bunun için sınav sonuç belgeleri gösterile ;ek.Kayıtlarsonundaaçıkkontenjanları bulunan okullar, özel Türk ve yabancı okullar sınavına girip de o okulu tercih edip, kayıt hakkını kazanamayan öğrencilerin ön kayıtları, 12 eylül günü yapılacak. ENİS BERBEROĞLU BİLAL ÇETtN ANKARA İtalyan süahlarının Türkiye üzerinden İran'a sev kedildiği yönündeki iddialar bümeceye dönüştü. İtalyan silah üreticisi şirketin sevk edilen silahların ihraç izni için bu silahlan Türkiye'ye sattığı izlenimini vermiş olması, olaya yeni bir boyut kazandırdı. Çünkü Türkiye'de silah ithalatı sadece devletin tekelinde bulunuyor. İtalyan hükümeti bir süre önce, Körfez'deki gerginlik nedeniyle bölgeye silah satışını yasaklamıştı. Geçen günlerde İtalyan güvenlik birimleri, ülkede faaliyet gösteren silah şirketi Valsella Meccanotecnica'nın İran'a yasadışı yollardan silah seykiyatı yaptığını ortaya çıkardı, şirketin sahibi tanınmış sanayici Ferdinando Barletti tutuklandı. İtalyan güvenlik birimleri, şirketin silah satışlarını Türkiye, Nijerya ve İspanya'ya yönelikmiş gibi gösterip İran'a sevkiyat yaptığını belirlediler. Şirketin İtalyan resmi makamlarını yanıltmak için Türkiye kaynaklı ithalat talepleri ibraz ettiği açıklandı. İtalyan şirketinin Türkiye. tspanya ve Nijerya'yı İran'a silah ambargosu uygulamayan ül Dışişlerinin açıklaması Dışişleri Bakanlığı'nın, Bulgaristan Komünist Partisi Polütbürosu'nun, 10 Ağustos 1987 tarihinde aldığı bu kararla ilgili olarak dün yaptığı açıklamada şöyle denildi: "Bilindiği gibi 3 Mart 1878de 93 harbine son veren Ayastefanos anlasmasının imzalanmasıyla Bulgarlar. bugünkü Yugoslavya. Yunanistan ve Türkiye topraklarının bir kısmını da içine alan büyük bir Bulgaristan kurulması hayallerini gerçekleştirdiklerini sanmışlardı. Bilahare daha gerçekçi sınırlara çekilme durumunda kalan Bulgarlar 3 martı krallık devrinde uzun süre milli gün olarak kutlamışlardı. 1944 yılından itiharen de bir süre bu kutlamadan vazgeçmişler, ancak daha sonra aynı günü "Bulgaristan'ın Osmanh boyunduruğundan kurtuluş günü" adı altında tekrar kutlamaya başlamışlar, bununla 3 martı resmi bayramlar arasına almamışlardı." Kilit adaın (Baştarafi 1. Sayfada) makta olduğu otelin odasında yapılan araştırmada, içinde bazı belgeler bulunan bir çantanın ele geçirildiğini açıkladılar. Savcılara göre, bulunan belgelerden, bir İtalyan silah fabrikasının, hükümetin yasağına rağmen, İran'a mayın gönderdiği anlaşıldı. Yetkililer, Anghessa'nın sorgulamasına önceki gece başlandığmı bildirdiler. İtalyan Haber Ajansı AG1, savcılann Anghessa'yı Arap teröristlerle bağlantı kurmakla suçladığını belirtti. Arap teröristler, Suriyeli ajanlar, Sicilya mafyası ve Avrupalı aracılardan oluşan uluslararası silah şebekesi, İtalyan yapımı mayınları Suriye üzerinden İran'a, uyuşturucu madde ve silahlan da ma,fya ve Ortadoğulu teröristler için İtalya'ya sevk ediyordu. CERCEVE Eylül sayısı çıktı. Çakırkeyf Yazılar, ZekiCoşkan •SanatTkrihiveSııufsallık* Neveser Reşat Hanımefendiye, Hulld Aktunç • Sen de gizfi bir şair değil misin?, Refİk Durbaş * Aydın Ülken'le kapak peşrevi, Ttargut Çeviker * Almanya'da ikinci kuşak: Kayıp mı kazanç mı?, Nazan Aksoy • Dada ve Gerçeküstücülük, Melih Cevdet Anday * Beıü Yakan Bir Ateş Var, tbrahim Yüdınm • Uyarlamadan uydurmaya, AtUla özlanmh * Osmanh maliyesi, M. Ali Kdıçbay * Polisiye kitaplar, Tank Dursun K. * Simenon'da cinai gerilim güzel sanat dallarından biridir, Kemal Kaldı * Hammett için roman yazmak biraz mazoşizm gibidir, Ismet Berkan • Holmes Kulüpleri, Tülin Alpman • Dedektif olabilir misiniz? (test) • Mehmet Ağar'la polisiys kitaplar üstüne, Anna Türay * Latin Edebiyatı, Erendiz Özbayoğlu • Norveç edebiyatının 'grand old lady'si, Banu Gürsaler Syvertsen (Oslo) * Uçsuz bucaksız bir kuşkular evreni, Yavuz Baydar (Milano) • Tann Adına, Adem Sağlam (Zürih) * Kitap okumamn da havası vardır, Güner Yüreklik (Batı Berlin) * Bir uygulayıcmın itiraflan, Mehmet Basutçu (Paris) • Katalan dilinde kimlik savaşımı. • Çocuk kitaplan alanında naziılık örnekleri, Fatih Erdogan * Kitap ödüllü bulmaca, Ercan Altazlı * Çizgiler: Yıldız Cıbıroglu, Ferruh Doğan, Kemal Gökhan. Memur Muhbirlik yapmış İtalyan basınında yer alan haberlerde, hem İsviçre hem de İtalyan vatandaşı olan Anghessa'nın, her iki ülke polisi için de muhbirlik yaptığı belirtiliyor. Anghessa'nın, 1986 yılında sahte bir isim kullanarak, Lübnanlı silah tüccarlan ile kendilerini alıcı gibi gösteren İtalyan polisi arasında aracılık yaptığı da basının verdiği haberler arasında. Basın, 1983'te dolandırıcılık suçundan hapis yattığı cezaevinden kaçan Anghessa'nın hakkındaki uluslararası tutuklama emrine rağmen, muhbirlik yapmak için İtalyan polisiyle temasa geçtiği zaman tutuklanmadığına dikkat çekiyor. Çeşitli kaynaklardan gelen haberlerde, Ortadoğulu teröristler, Suriye ajaniarı, Sicilya mafyası ve Avrupalı işadamlarının yer aldığı uluslararası silah şebekesinin İran'a binlerce mayın sattığı belirtiliyor. Olayla ilgili olarak tutuklananlar arasmda Milano yakınındaki Breseia'da bulunan silah imalat şirketi Valsella Meccanotenica firmasının 65 yaşındaki yönetim kurulu başkanı ve İtalya'nın önde gelen sanayicilerinden Ferdinando Borietti de bulunuyor. Borletti'lerin silahlan, sahte belgelerle Nijerya, Türkiye ve İspanya'ya gönderiyormuş gibi göstererek, Ortadoğu'da savaşan ülkelere ve özellikle Suriye'ye sevk ettikleri öne sürülüyor. Savcılar, İtalya'dan Suriye'ye gönderilen mayınların daha sonra İran'a gönderildiğini belirttiler. İtalyan polisi, Bari açıklanndaki Boustany1 adlı Lübnan gemisini ele geçirdikten sonra yaptığı açıklamada, yapılan araştırmada Amerikan yapısı bir uçaksavar füzesi, Sovyet yapısı el bombası, bazuka, 2 kilo eroin ve haşhaş bulunduğunu bildirmişti. (Baftarafi 1. Sayfada) anayasada öngörükJüğü biçimde mali yilbaşından 75 gün önce (15 Ekim 1987'de) program ve bütçe tasarısını TBMM'ye sunacak. Mali Yıl Bütçe Kanunu'nun yılbaşına kadar çıkamayacağının görülmesi üzerine seçimlerden sonra oluşacak yeni hükümetin, TBMM'den iki veya üç aylık geçici bütçe uygulama yetkisi alması bekleniyor. Geçici bütçe, bir önceki mali yılda öngörülen ödeneklere göre hesaplanacağı için memur maaş katsayısını arttırma olanağı bulunmuyor. Bu durumda memurlann yılbaşı zammından mahrum kalmamalan için değişik seçenekler üzerinde çalışmalar yapıldığı öğrenildi. Önümüzdeki günlerde Başbakan Özal'ın onayına sunulacak bu seçenekler şöyle: " 1 . ANAP iktidannın seçimleri çoğunlukla kazanması durumunda TBMM Başkanhk Divanı ve komisyonlar süratle oluşturulacak. Yapılacak bir içtüzük değişikliğiyle de, bütçe görüşmelerinde yöntem değişikliğine gidilerek, bütçenin yılbaşına yetiştirilmesine çalışılacak. 2. Bütçe Yasası'nın yılbaşına kadar yetişemeyeceğinin anlaşılması d u r u m u n d a ' hükümet, TBMM'den geçici bütçe yetkisi alacak. Geçici bütçe, 1987 bütçesine göre hesaplanacak. Bu durumda da katsayı artışı yapılamayacak. Ancak, hükümet yine TBMM'den alacağı başka bir yetkiyle katsayıyı arttırabilecek. 3. Katsayı artışıyla ilgili olarak Meclisten süresi içinde yetki alınamaması veya seçimlerde hiçbir partinin çoğunluk sağlayamaması durumunda ise, hükümetin elindeki bazı yetkiler değerlendirilerek, katsayı artışı olmaksızın memurlara ek imkânlar sağlanması yoluna gidilecek. Yakacak yardımında daha yüksek bir artış sağlanacak ve yine Bakanlar Kurulu yetkisinde olan yan ödemeler ve gösterge rakamlart yükselülecek. 44 ÖZCÜRLÜK i DEMOKRASİYİ ÇİZMEK... SELDA BACCAN ;? '" BEYOĞLU ATLAS SİMEMASI 3 EKİM 1987 • 21.15 • GİŞE TEL. 143 75 76 AJVMA Hocam ve değerli eşim, babamız, bilim ve sanat'ın özden yolculanndan, erdemli yaşamını ülküleri içinde sürdüren Atatürk'çü Prof. Dr. EMÎN FAİK ÜSTÜN'ti aramızdan aynlışınm 14. yılında sevdikleri, dostları ve öğrencileri, tümümüz anıyoruz. Eşi: Prof. Dr. ESİN E M İ N Ü S T Ü N VE Ç O C U K L A R I KİTAP KULÜBÜ ÖZEL BÖLÜMÜ: Kulüpten... • Fuarlar, imza günleri • Muzır yasasından yola çıkıp kültür alanlanna uzanan davalar • Sayüarın öğrettiği • En çok satan kitaplar • Üyelerden... • Temsilciliklerin tam listesi • Yeni çvkan kitaplar • Polisiye kitaplar kaynakçası (CKK'da mevcut) • CKK üyelik ve sipariş işlemleri.» A A ÇERÇEVE bayilerde satılmamakta, yalnız Cumhuriyet Kulübü üyelerinegönderilmektedir. Kitap ÖNDERALKAN 10 Eylül 1978'i unutmadık. Unutmayacağız... Sen hep yüreğimizde yaşayacaksın. BİR GRUP İLERİCİ DEVRİMCİ ARKADAŞI ADINA RECEP İŞGÖREN AJVMA ÇERÇEVE'yi edinmek isteyenlerin Cumhuriyet Kulübü 'ne üye olmaları gerekmektedir. Kitap Ayrıntılı bilgi: Cumhuriyet Kitap Kulübü, Türkocağı Cad. 3941 CağaloğluIstanbui Tel: 512 05 05 / 517518