Katalog

Cumhuriyet Dalyun için milli jxırk projesi Sahibi: Caakariyct Maıbaacılık vc Gazetecilık Turk Anonım Şırken adına Nadfr Nadi # Gend Yayın Müdürü H«san C m ı l , Münstse Müdılnj Emioe LşakkgH, Y»a lşlen MOdürü. Ok«> Gootlısn, • Haber Mcrkezı Müdüru Yaiçn Baya, Sayfa Dılzenı Yönetmenı: AB Aor, • Temsılaler ANKARA Yalpn Dogu, tZMlR: Hikmel Çctinkaya, ADANA Cttal B«şlanpç. Isıanbul Haberkn: Eriıan Akyıldu, Dış Habcricr E/ıun Bakı, Ekonomı: Osmu Liag». Külıur Ceial Uster, Spor Danışmanı AMulkıdir Yuctlmu. Duzcltme: Reflk Durba», BılunEgılun ŞtUn Alpay, tşSendıka' Şukıu Krltnci. Yurt Habcrlm Stcdtl Dogu, Dızı Yazılar Kfftn Çakşku, Erzurum Mehmd Golukin. Bursa: Lrvtal GcncdM, • KoordmatOr Afcmrl Korulsan, # Malı tjler. £rol Erkuı, • Rrklam A>v TonınEk Yayınlar HuJy» Akyd • Idare Huscyia Gurer. Işleımt. Oader Çdik, Bılgılşlem Nul l u l . Bason >* Kı^ut CaahaıijM Malbualık vc Gurttalık Tj\Ş. TUrk O a * Cad. 39/41 C>t>lo| J4334 I s , PK 246lsunbul, Td İI2 05 05 (20 hu), T d a 22246 FM. (1) 526 «0 72 Burofar A * K Zıyı GokaJp Blv lnkılap S. No 19/4, Td. 133 II 4147, Tdet 42344 Fajc 133 82 54 • l u d r H Zıy> Blv. 1332 S. 2/3. Td. 13 12 30. Teta. 52359 Fu. (51) 13 12 30 tdını. Inonu Cad 119 S No 1 K»l I. Td 1453019731, Tdot. 62135 F u P l l ) 28 I TAKVİM 10 EYLÜL 1987 lm&ak: 5.04 Güneş: 6.32 öğle: 13.06 Ikindi: 16.41 Akşam: 19.30 Yatsı: 20.52 Yılmaz'dan kaplumbağalara umut mesajı: Dr. Sunar, ana babalann, çocuklarının durumunuiyitartıpdeğerlendirmesini istedi 6 okııl için erken 6 YAŞ UYGULAMASININ SAKCVCALARI Bütön ülkede uygulanan bir plan olmadığı için sımftaki çocuklar arasında iki yıla varan yaş farkları eğitim bütünlüğünü zedeleyecek. Öğretmenlerden, çocuklar arasında bireysel farkları hiç dikkate almayan bir müfredat uygulamaları istenmekte. öğretmen, çocuklar arasındaki farkları dikkate almak istese bile, bunun en az 50 öğrenciden oluşan kalabalık sınıflarda uygulanması olanaksız. Okul öncesi eğitim görmemiş çocuklar henüz okumayı öğrenmeye hazır değil. Türkiye'de çocukların ancak yüzde 12'si okul öncesi yuva eğitimi görebiliyor. Sosyal bir deneyim olan okulda fiziki gelişkinlik ve sosyal olgunluk da önemli. Sınıfından bir yaş küçük çocuğun kendine güveni sarsılabilir. ŞAHİN ALPAY "6 yaşındaki bir çocuk, hHe hiç okul öncesi eğitim görmemişse, kendisine ozel bir ilgi gösterilecek olsa bile henüz okumayı öğrenmeye hazır değildir." İlkokullara 6 yaşındaki çocukların kabul edilmeye başlaması konusundaki duşüncelerini sorduğumuz Boğaziçi Üniveısitesi öğretim uyelerinden psikolog Dr. Diane Sunar boyle diyor. Yaklasık yirmi yıldır Türkiye'de bulunan, Amerikan asıllı Dr. Sunar, ODTÜ ve Boğaziçi Unıversitesi'nde görev yaptı ve eğitimle ilgili çeşitli araştırmalara katıldı. Dr. Sumar'a yonelttiğimiz sorular ve yanıtları şöyle: Sajın Sunar, sizce 6 yaş uygulaması doğru bir politika mı? SUNAR Uzun vadede Turk eğitimin sisteminin daha küçük yaştaki çocuklara hizmet vermeye yönelmesinin gerektiği kanısındayım. Ancak şimdiki 6 yaş uygulamasının faydadan çok zarar getireceği kanısındayım. Bunun iki nedeni var. Birincisi, bu politikayı butun Ulkede uygulama konusunda bir plan bulunmayışı. Bu durumda birçok ilkokulda birinci sınıf öğrencilerinin yaştan arasında iki yıllık bir fark doğabilecek. Ocak 1981 aralık 1982 arasında doğmuş çocuklar birarada olacak. Oysa bu yaşlarda, bir çocuğun öğrenim gormeye hazır olması açısından birkaç ay bile büyük önem taşıdığından, öğretmenler her zaman olduğundan daha buyuk yaş farkıyla karşı karşıya kalacaklar. öte yandan öğretmenlerden, çocuklar arasında bireysel farkları hiç dikkate almayan standart bir müfredat uygulamaları istenmekte. Öğretmen, çocuklar arasındaki farkları dikkate almayı istese bile, bunun en az 50 öğrenciden oluşan kalabalık sınıflarda uygulanması olanaksız. İkinci sakınca, daha da ciddi. 6 yaşında bir çocuk, hele hiç okul öncesi eğitim görmemişse, kendisine özel bir ilgi gösterilse bile, henuz okumayı öğrenmeye hazır değildir. Türk çocuklarının sadece yüzde 12 dolayında bir bölümünun yuvaya gittiğini dikkate alırsak, çocukların ezici çoğunluğunun ilkokula hazır olmadıkları açıktır. Çoğu geiişmiş ülkelerde çocukların okula 6 yaşında başladıklan söylenivor. Bu dogru degil mi? SUNAR Burada bir yanlış anlama var. Yaşın hesaplanmasında farklı usuller uygulanıyor. Türkiye'de "basılan yaş" esas alınıyor, çoğu Batı ülkesinde ise "bitirilen yaş'. Örneğin haziran 1982'de doğmuş bir çocuk, Türkiye'de 6 yaşında sayılıyor, ama örneğin ABD'de 5 yaşında sayılır. Yeni politika uyannca Türkiye'de ilkokula başlayabilen bu çocuk, çoğu Batı ülkesinde örgün eğitim sisteminin bir parçası haline gelen okul öncesi hazırlık sınıfına gidiyor. Bu hazırlık sınıfında bir yıl sureyle okumaya; sayılara ve kumelere alışarak aritmetik öğrenmeye hazırlanıyor. Peki 6 yaşında olduğu halde evde okuma yazmayı öğrenmiş. okula gitmeje istekli çocuklar için ne diyorsunuz? SUNAR Elbette ki yaşıtlarından daha once okula gitmeye haar duruma gelen çocuklar var. Bence bu durumda anababalar çocuğu okula göndermenin avantaj ve dezavantajlannı dikkatle tartmalılar. Okul, zihni olduğu kadar sosyal bir tecrübedir. Fizik gelişkinlik ve sosyal olgunluk da hesaba katılmalıdır. Çocuk çgerçekten olağanustü yetenekli değilse, okumayı erken öğrendiği halde başka derslerde sınıf arkadaşlarının gerisinde kalabilir. Bu durumda bos yere aşağılık kompleksi geliştirebilir. Sınıfından bir yaş küçük çocuk fizik olarak daha zayıf ve sosyal olarak da daha az olgundur. Bu diğer çocuklar tarafından reddedilmesine yol açabilir ve kendine guveni sarsılabilir. Okulda başarı için kendine güven, zekâ kadar onemli olabilir. Ana babalar tüm bunları dikkate almalı. Eğitim sistemimizin daha küçük yaşta çocuklara hizmet vermeye yönelmesi gerekeceğini söylemiştiniz. Bu nasıl olacak? SUNAR Batı'daki deneyimler zorunlu bir hazırlık sınıfının çocukları okula hazırlamak açısından çok yararlı olduğunu gösteriyor. Hazırlık sınıfı sistemi Tiırkiye'ye çok yangönullü bir şekilde geldi. Ülke çapında uygulanması halinde çok yararlı olacağına hiç kuşku yoktur. Milli Eğitim Bakanlığı'nın tüm okul öncesi eğitimi gözden geçirmesindc yarar var. Hem geiişmiş heııı de gelişmekte olan ülkelerdeki araştırmalar, okul öncesi eğitimin onemini orta>a koymakıa. Kültür bakanlar ANKARA (AA) Avrupa Kültür Bakanlan Konferans 1417 eylül tarihleri arasında Portekiz'in Sintra kentınde düzenlenecek. Avrupa Konst üyesi 21 ülkenin kültür bakanlarımn katılacağı konferansta, "Ekonominin Kültür Üzerine Etkileri" ele alınacak. "Kultürün Finansmanının tyileştirilmes "Kültür Politikalarının Geliştirilmesi ve Gelişmenin Tamtımı İçin Avrupa'da Işbirliği" konularının tarUşılacağı konferansa, Türkiye Kültür ve Turızm Bakanı Mesut Yılmaz başkanlığında bir heyetle katılacak. Kültür ve Turizm Bakanı Mesut Yılmaz, Avrupa Konseyi ve Almanya, maddi katkıda bulunursa, Daiyan'ı milli park ilan edeceklerini açıkladı. Yılmaz, Kavala Grubu otelinin "her halükârda" yapılacağmı belirtti. SEMRA SOMERSAN Yuvalarından sürulup yok olma tehdidiyle üne kavuşan Dalyan'ın 'Caretta Caretta" türü kaplumbağaları için bir küçük umut belirdi. Kultür ve Turizm Bakanı Mesut Yılmaz Cumhuriyet'le yaptığı görüşmede "Geçen bafta Strasbourg'da Avrupa Konseyi'ne yaptıgımız öneri kabul edilirsc Dalyan havzasınm milli park ilant kesinlik kazanabilir" dedi. Milli park projesinin bölgeye tamamen yapılaşma yasağı getirmediğini anlatan Yılmaz, "Ama milli park çerçevesindeki yapılaşma oradaki doğal hayata zarar vermeyecek şekilde olur" diye konuştu. Yılmaz, Kavala grubunun lztuzu'nda inşaatına başladığı 620 yataklı Kaunos Kumsal Oteli'nin "her halükârda >apılacağım" ancak yöre için planlanan öteki otel ve tatil köyü projelerinin şimdılik askıya alındığını belirtti. Köyceğiz Gelişim Projesi çerçevesinde Daiyan yöresine Kavala Grubu bir otel, bir tatil köyü; Katar sermayeli Mannai şirketi toplam 5.300 yataklı 45 otel yapmayı planlamıştı. Bunlann yanı sıra Ekincik koyunda bir başka Türk yatınmcı için ön tahsis yapılmıştı. Mesut Yılmaz geçen hafta Avrupa Konseyi'ne TUrızm Bakanlığj'ndan bir yetkilinin götürdüğu öneri konusunda "Daiyan gibi geniş bir alanın milli park yapılması, yani ekonomik olmayan bir amaçla korunması kararlaştınlırsa, bu dunımda Alman biikümeti ve Avrupa Konseyi gibi uluslararası kuruluşlann mali katkıda bulunması gerektigini belirttik. Dalyan'ın korunması konusunda bizim gösterdigimiz dııvarlıga yabancılar da karşılık venneH" diye konuştu. Katar sermayeli Mannai şirketinin projesinin de milli park çerçevesinde değerlendirilebıleceğini belirten Yılmaz, "Ancak proje bu durumda rantabl olmaktan çıkarsa o zaman vazgeçilebih'r" dedi. Tayland Büyükelçiliği ANKARA (AA) Tayland Büyükelçiliği'nin Kral Bhumibol Adulyadej'in 60. doğum günü ve "1987 Tayland'ı Ziyaret Yılı" nedeniyle açtığı resım yartşmasına katılma süresi 3ı eylülde sona eriyor. 710, 111 ve 1517 yaş gruplarındaki öğrencilerin katılabılecekleri yarışmaya her türlü teknikle yapılmış resım gönderilebılecek. Yarışmaya < fazla üç resimle katılınabilecek. Doğal çevre için ANKARA (AA) Türkiye Ormanalar Derneği'nin, "Avrupa Çevre Yılı" dolayısıy düzenledıği, "Doğal Çevrenir. Korunması ve Ormanlarımız' konulu resim yarışmasına sor katılma tarihi 3 ekim. Doğal çevrenin korunması, geliştirilmesi ve doğal çevreyU ilgili güzelliklerin sanatçı gözüyle sergilenmesi, bu yönc çaba harcayan sanatçıların desteklenmesi amacıyla duzenlenen yarışmaya amatöı profesyonel bütün sanatçılar en çok üç yapıtla katılabilecekler. Yarışma sergı 1624 ekim gunleri arasında Ankara Devlet Guzel Sanatlaı Galerisi'nde açılacak. 6 YAŞ CÎDDÎYETİ Daha dün annemivn kollannda yafarken...(Fotoğraf: ERDOĞAS KÖSEOĞLU) Fransada ^pembe güller savaşı SABETAY VAROL PARİS 1988 ilkbahannda yapılacak cumhurbaskanlıgı seçimleri öncesinde kamuoyu yoklamaları Sosyalist Parti'nin adaylarına şans tanırken, bu partide birdenbire ortaya çıkan aday enflasyonu, parlamento çoğunluğunu elinde tutan Fransız sağında "moral yukselmesi'ne neden oluyor. Sosyalist Parti içinde "kendine özgö bir azınlık grup" oluşturan eski Tarım Bakanı Micbel Rocard'ın geçen hafta içinde, "Cumhurbaşkanı Mitterrand adaylığını koysa da koymasa da kendisinin aday olacagını" ilan etmesi, sağ parti yetkililerinin yureğine biraz su serpti. 1960'h yıllarm sonlannda aşırı sol "Birleşik Sosyalist Parti"nin liderliği ve başkan adaylığı gibi görevler üstlenen Rocard, 1973 yıhnda Sosyalist Parti'ye katılmıştı. Başlangıçta bir sol kanat militanı imgesi uyandıran Rocard, kısa süre içinde aradaki aşamalan dev adımlarla atlayarak, partinin en libera! kanadının lideri konumuna geçti. Bu dönemden itibaren karakuru, gölgesinden daha hızlı konuşan bu 60'ına merdiven dayamış lider, Fransa'da "sondaj kralı" olarak isim yaptı. Devletçiliğe karşı, ıbmlı ve "Amerikanvari" bir sosyalizm yanlısı görüşlerini saklamaktan kaçınmayan Rocard, aşırı sol militan geçmişi ve "modem" görünümüyle tüm kamuoyu yoklamalarının tepesine oturmayı başardı. 1985 sonlarına kadar kamuoyu yoklamalannda en altlarda gezinen Cumhurbaşkanı Mit terrand, zamanla kendini halka kabul ettirdi ve parlamento seçimlerini yitirdiği 1986 martından itibaren Michel Rocard'ı da geride bırakacak şekilde sondaj sıralamasının tepesine yerleşti. Şimdi herkes Mitterrand'ın aday olup olmayacağını merak edıyor. Ancak devlet başkanı olması nedeniyle Mitterrand'ın adaylığını şimdiden, yani seçimlere 9 a\ kala açıklaması, saygınlığına büyük darbe ındirebilir. Bu yüzden Mitterrand'ın aday olup olmayacağı tam bir bilmece. tşin garibi, Mitterrand'ın kararını gizii tutması, olası diğer sol adayların da durumunu guçleştiriyor ve gayri resmi kampanya başlatmalarını engelliyor. Bu güçlükler yüzünden şimdiye kadar dişini sıkan Michel Rocard nihayet, Mitterrand'ın niyeti ne olursa olsun ilk turda adaylığını koyacağını açıklamak zorunda kaldı. Çünkü daha büyük gecikme, kampanya organizasyonunu imkânsız kılabilirdi... Rocard'ın "erken öten horoz" misali ortaya çıkması, gönlünde başkan adaylığı yatan diğer sosyalist "baron"ları harekete geçmeye mecbur bıraktı. Kendi kazanma sansı zayıf olmakla birlikte, Rocard'ın yolunu tıkama isteğiyle, sol kanat lideri Jean Pierre Cnevenement de Mitterrand aday olmazsa kendisinin aday olacagını belirtti. Eski Başbakan Laurent Fabius'un da sırada beklediği sOyleniyor. Plaklardan kesilen yüzde 33'lük KDV'yi, yüzde 16'ya düşürerek Madonna hayranlığını eyleme geçiren 55'indeki Jacques Chirac. 70'indeki Mitterrand'ın bunadığını ve belleğinin iyice zayıfladığını yaymakla meşgul. Ama son sondajlar, "bunama dedikodularTnın inandırıcı olmadığını, Mitterrand'ın yüzde 52'lik sempati koduna karşılık, Başbakan Chirac'ın yüzde 35'lik bir düzeyde kaldığını gösteriyor. Manzara böyle iken Fransız sağını, 1988'den sonra da sosyalist bir cumhurbaşkanı tarafından yonetilmekten kurtaracak tek mucizenin "pembe giıller savaşı"nın kızışması olacağı söyleniyor. 9 Radara karşı görünmez uçak Haber Merkezi ABD'de bilimsel amaçla yürütülen bir araştırma sırasında rastlantısal olarak elde edilen bir sonucun, radardan korunma yonter^crinde yeni gelişmeler sağlayacağı öne surüldü. "Der Spiegel" dergisindeki habere göre, Pittsburgh'taki CarnegieMellon Üniversitesi'nden Robert R.Birge yönetimındeki bir bilimsel araştırma ekibi, insan gözünün tabakasındaki ışığa duyarlı sinir uçlanna benzeyen ve aynı işlevi görecek moleküller üretmek amacıyla bir araştırma sürdurüyordu. Araştırma sonucunda istenilenden çok farklı, ancak askeri açıdan büyük önem taşıyan başka bir sonuç elde edildi. Ekibin üzerinde çalıştığı moleküller, radar ışınlarını "yutuyorlardı." Böylece "radar molekulleri" olarak nitelendirilen bu moleküller yardımıyla, yeni bir radardan koruma yöntemi geliştirilebilecekti. Dış yüzeyi bu molekülleri içeren bir boyayla kaplanacak bir uçağın, radarlann tarayıcı ışınları tarafından yakalanması olanaksız hale geliyor. Çünkü radar ışınları, yeni bulunan bu moleküller tarafından yutulduğundan, geri yansıyamıyor ve dolayısıyla radar ekranı üzerinde tespit edilemiyor. Normal olarak radarlann gönderdikleri ışınlar gökyüzundeki cisimden yansıyarak, radar ekranı üzerinde bir ışık noktası olarak görülebiliyor. Araştırma ekibinin başkanı Birge'e gore yaklasık üç yıl içinde, uçak, fuze gibi tüm uçan cisimler için radar ışınlarından koruyucu bir boya tabakası geliştirilebilir. Dalaııa armağan: Kazıııa Yunuslar bakteri kurbanı Haber Merkezi Bir grup Kanadalı bilim adamı, yunusların New Jersey'deki toplu intiharlarınm nedeninin "vibrıon" adlı bir bakteri olduğunu öne surdü. Bu deniz mikro organizması, memeli deniz hayvanlanmn bağışıklık sistemlerini bozuyor. Araştırma ekibinin başkanı ve patalog M. Geraci, hastalığın salgına dönüşmeyeceğini söyledi. Le Nouevel Observateur dergisi, New Jersey plajlarına vuran ölu yunusların otopsisinde. vibrion bakterisinin bu hayvanlarda beyin kanamalanna ve deri yüzeyinde bozulmalara yol açtığının görulduğunü bildiriyor. Mala istedi; Karikatürcüler Derneği'nin, Yerebatan Sarnıa'nın açılışı sırasmda fıediye ettikleri kazmayı alan tstanbul Anakent Belediye Başkanı Dalan, "Bir de mala verin" dedi. Yerebatan Sarnıcı restore edilerek ziyarete açıldı. Kültür Servisi Bizans İmpatoru Justinianus tarafından 6. yüzyılda yaptırılan Yerabatan SarnıCi, iki yıl süren restorasyon çalışmalannın ardından dün törenle ziyarete açıldı. Istanbul Anakent Belediye Başkanı Bedrettin Dalan tarihi sarnıcın açılışından sonra çıkışta yer alan karikatür galerisini de gezdi ve burada Karikatürcüler Derneği'nin hediye ettiği bir kazmayı aldı. Dalan, Sultanahmet Meydanı'nda duzenlenen torende bir konuşma yaparak, "Bir takım insanlar kültür değerlerinin yalnızca bir bolümüne, şu devir va da bu devirdekine sahip çıkmak• Karikatürcüler Derneği Başkanı Behiç Ak, Bedrettin Dalan'a "kazma" armağan ederken, Bedri Koraman ve Suavi Sonar onları gülerek izliyorlardı. (Fotoğraf: CUMHUR/YETj tadır, ancak bu yanlıştır" dedi. İstanbul Buyukşehir Belediyesi tarafından restore edilen Yerebatan Sarnıcı'nı bir süre gezen ve bilgi alan Dalan, daha sonra sarnıcın çıkışında turizm danışma bürosu turistik amaçlı dükkânlar ve sergi salonu olarak duzenlenen alanı ziyaret etti. Anakent Belediyesi'nce Karikatürcüler Derneği'ne verilen galeride "İstanbul Karikatürleri Sergisi"ni gezen Dalan kendisine sunulan kazmayı kabul ederek "Galiba bana verilen en i>i hedij'e" dedi. Kazmaya yabancı olmadığını belirten Bedrettin Dalan, bir de mala istedi. Temizleme ve restorasyon işlemleri Pekerler lnşaat tarafından gerçekleştırilen Yerebatan Sarnıcı'nın genişliği 70, uzunluğu 140 metre. Toplam 9800 metre karelik bir alanı kaplayan sarnıçta, 9 metre yüksekliğinde toplam 336 mermer sutun bulunuyor. Temizleme çalışmalan 1985 yılında başlayan Yerebatan Sarnıcı'ndan 50 bin ton çamur çıkarıldı ve ağır iş kamyonları 4 bin sefer yaparak bu çamurlan dışarı taşıdı. Çamur ve su tahliyesi sonrası yapılan araştırmalarda Romalılardan kalma 2 adet Medussa'nın kolon kaidesi olarak kullanıldığı belirlendi ve temizlenerek gun ışığına çıkartıldı. Sarnıcın beden duvarları onarılarak su gecirmez özelliği yeniden sağlandı, sutunlar arasına eksik olan gergi demirleri konuldu ve klasik tuğla döşeme onarıldı. Ayrıca sarnıcın içine prefabrik gezi iskelesi yapıldı \e çıkış kapısı Alemdar caddesine açıldı Türkiye^ İsveç FuarVnda ANKARA (ANKA) Isveç'in Goteborg kentinde duzenlenen tsveç Uluslararası Tüketim Malları Fuarı'na Türkiye ilk kez katılacak. 1120 eylül tarihleri arasında açık kalacak fuara Türkiye, başta gıda maddeieri olmak üzere, hazır giyim mamulleri, deri eşyalar, beyaz eşya, halı gibi mal gruplarıyla katılacak. 1986 yılında 30 ülkeden 163 yabancı firma ve 609 İsveç firmasının katıldığı ve 150 bin kişi tarafından gezilen fuarın, bu yıl 200 binin üzerinde ziyaretçi tarafından gezilmesi bekleniyor. Eaçta 'seçirvb sıkıntm Bazi ilaç fırmalarmm zam isteklerinin 'seçim' nedeniyle Sağlık Bakanlığı tarafından geri çevrilmesi üzerine, 50 kadar ilacın fırmalar tarafından piyasadan çekildiği öne surüldü. İZMİR (Cumburiyet Ege Bürosu) Piyasada yaklasık 50 kalem ilacın son 1,52 aydır bulunamadığı belirtiliyor. İlaç yokluğunun, Sağlık Bakanlığı'nın halkoylaması ve ardından erken seçim kararı nedeniyle ilaç fırmalarının zam istemlerini ertelemesinden kaynaklandığı ileri sürüldu. Piyasada yokluğu çekilen 50'ye yakın ilaçtan bazıları şöyle sıralanıyor: Antibiyotik Vifadin 300, Tüberküloz tedavisinde kullanılan Vafasin 125 ampül, mide ilacı Simetin, idrar yolları antiseptiği Uriseptin, kan yapıcı Tardyferan, mide ilaa Vulkamet, dolaşım bozukluğu için Vasterelford, ishal kesici şurup Gabroral, kalp hastalıkları için Angiodel draje, Adalat tablet, sinir ilacı Aparka tablet, Karal damla, hormon tedavisi için Pregnyl 5001500 ampul, Koral damla, hormon tedavisi için anti romatizmal Cabral draje ve ampul, antibiyotik Biteral tablet, sinir ilacı Berlelgal draje, antigribaJ ilaç Koriban, hemoroid ilacı Hedensa pomat, Hemerorjin pomat, kas gevsetici Gammaquell draje ve fitil. lzmir Eczacı Odası İkinci Başkanı Levent Kamacık, Sağlık ve Sosyal Yardım Bakanlığı'nın 1 Ocak 1987 tarihinden itibaren 20 ağustos tarihine kadar, her biri yaklasık 400 adet ilacın yeni fiyatını içeren 11 adet zam listesi yayımladığını anımsatarak, "Yani, 1987 ocak ayından itibaren agustos ayına kadar iilkemizde yaklaşık 4 bin kalem ilaç, en az iki defa zam almışür" dedi. Bu ilaçların arasında iki kezden fazla zam alanların da bulunduğunu vuruglayan Kamacık, "Ancak firmalar, üçıincü zamlannı almamalan için hiçbir neden olmadığını düşündüklerinden hâlen zam taleplerini siirdönnuşlerdir. Zam biraz gecikince de piyasadan 50 ceşil ilaç çekUmiştir ' diye konuştu. İshalden 8 ayda 8 ölüm DİYARBAKIR (AA) Diyarbakır'daki Dicle Üniversitesi'ne son sekiz ay içinde 892 ishalli hastanın başvurduğu ve bunlardan sekizinin öldüğü bildirildi. Üniversitenin eğitim ve araştırma hastanesine söz konusu donemde başvuran hastalardan 620'si çocuk hastalıkları kliniğinde, 272'si de enfeksiyon hastalıkları kliniğinde tedavi altına alındı. Tedavi edilen hastalardan çoğunluğu çocuk olan sekiz kişi kurtarılaınadı. Honecker'in görüşmeleri ratik Almanya Cumhuriyeü Devlet Başkanı Erich Honeckerin Federal Almanya ziyareti süriiyor. Üst düzeydeki resmi temaslannı tamamlayan Honecker, Federal Almanya'nın önde gelen sanayi ve ticaret adamlarıyla görüşmelere başladı. tki Almanya arasındaki ekonomik ve ticari ilişkUerin geliştirilmesini sağlamak amacıyla yapılan bu görüşmelerde Honecker'in işbirliğine istekli olduğu ve açık davrandığı gözlemlen'di. Temaslanyla ilgili bir demeç veren Demokraük Almanya Devlet Başkanı, "İki ülke arasında ilişkUerin geliştirilmesi ve ileriye götürülmesi için uygun bir zemin yaratıldığını"söyledi. Konuyla ilgili olarak Sandoz İlaç Şirketi yetkilileri, "Isviçre'ye danışmadan görüş bildiremeyeceklerini" belirtirlerken, CibaGeigy yetkilileri de firmalarının böyle bir sorunu olmadığını söylediler. Doğu İlaç Fabrikası Anonim Şirketi Ürün Yönetici Ali Yirmidokuz da "Eczacı olarak piyasada ilaç yoklugu çekildigini söyleyebUirim " dedi.