Katalog

12 AĞUSTOS 1987 HABERLERİN DEVAM1 CUMHURİYET/15 \a tasarı, ya terör (Baştarafı 1. Sayfada) sansının "böyle bir katUam söz konusu olmadıgı için" değil, "müttefik Türkiye ile güvenlik çıkarlan tehlikeye düşmesin" diye bu tutumun alınacağını gösteriyor. ABD Dışişleri Bakanlığı'nda hemen hemen herkes söze, "Ermenilere yapüanlar inkâr edüemez, ama şimdi Türkiye'yi sıkıstırmanın anlamı yok" cümlesiyle başlıyor. Bu da bir bakıma yönetimin, Ermeni karar tasanlannı "Türkiye'yi adeta daha iyi bir tnürtefik oimaya zorlamak amacıyla Demokles kılıcı gibi salladıgı" iddialannı getiriyor. Zaten ABD Dışişleri Bakanlığırun resmi açıklamaları da "katliamın yapdmış oldugunu" inkâr etmiyor, ancak buna soykınm deyip dememekte tereddüt gösteriyor. Nitekim ABD Dışişleri Bakanlığı'nın 3 ağustos günü kongre üyelerine yolladığı açıklamada şöyle deniliyor. "Kimse Dogu Anadotu'da ikâmet eden Ermenilerin çektiklerini inkâr etmiyor. Fakat ABD bu konuda kanun yapıcı olabilir mi?" yısıyla değil, "Hassas bir bölgedeki tek gttvenilir miittefik olan Türkiye'nin gücendirilmemesi için" tasan aleyhinde oy kullanılacağı açıklanıyor. Dışislerinden bir yetkıli ne diyor? Ermeni karar tasansımn kongrede usul yönünden reddedilmesinden bir gün önce görüştüğümüz ABD Dışişleri Bakanlığı'run bölge masasından bir yetkili aynen şunları söylüyor: "Bu karar tasaruını Türkiye akyhtan bir tasan olarak almayın. Ermenileri ilgilendiren bir konu olarak düşünün. Ermeni deyince neden tüyleriniz diken diken oluyor, anlamakta guçlük çekiyoruz. L'stelik karar tasarısı direkl olarak Türkiye'yi degil, Osmanlı imparatoriuğunu suçluyor. Bu karar tasarısı lehinde oy knllananlar arasında muhtemelen Türkiye'ye hiç de karşı olmayan üyeter de var. Lstelik boyle bir tasannın kabul edilmesinin bunun Ermeni anayurdu oluşmasına gerekçe teşkil edecegini de sanmıyonım. Amerila'ya gerektiginden fazla tepki gösteriyorsunuz. Halbuki Avrupa Parbunen'osu'nda kabul edilen tasan Türkiye'ye çok daha agır suçlamalar getiriyordu. Kürtleri gündeme getiriyordu. Buradaki tasan sadece bir anma gününden bahsediyor ve Türkiye'nin adı hiç geçmiyor. tran, Türkiye'ye her gün hakaret ediyor ve iyi ilişkiler ugnına bu hakaretleri görmeziikten geliyorsunuz. Biraz da Amerika ile iyi ilişkiler ugruna bu karar tasansını görmedikten gelmeye çauşursanız, hem siz hem biz rahaı ederiz. Hem bu karar tasansını destekleyenler bagımsız bir Ermeni anayurdu kurulması fikrini desteklemiyor olabilir. Bunu sadece yüz binlerce insanın öldUrühnüş olması dolayısıyla bir anma günü olarak görüyorlar." Knowlton şirketinden bir yetkili tasannın tekrar gelme olasılığı konusunda "Mutlaka gelecektir. çünkü asıl hedefleri Türkiye ile diyaloğa girmektir" diyor. Türkiye ne yapacak? Başlıca işi Ermeni tezlerine karşıhk Türk tezleri geliştirmek olan ve bu yüzden de karar tasarısının gidişatını yakından izleyen bir araştırma kurumunun başkanı ise, 'Asıl hedef Türkiye ile diyalogdur. Zaten teröre ara vermelerinin nedeni de bu" Mutlaka gelecek! Vashington'da konuyu yakından izleyen ve tasannın reddi için Türk büyükelçüiğiyle birlikte yoğun çaba harcayan Hill and diyor. Ermenilerin bu konudaki görüşünün "tasannın asıl degeri Türkiye'yi cevap vermeye ve muhatap olmaya zorlamaktır" şeklinde özetlenebileceğini kaydeden söz konusu bilim adamı, "Alternatif, gündemi Türkiye'nin tespit etmesidir. Hep onlar hanrlıyor, biz durdurmaya çalışıyonız. Fakat tabii Türkiye nasıl bir gündem tespit edecek kimse bilmiyor. Çtinkü ber alternatif arayışı beraberinde yeni çıkmazlar getirebilir" diyor. Fakat asıl çarpıcı anaiizi bit kongre üyesinin danışmanı yapıyor: "Türkiye gecen dönemde yumartatan hep aynı sepete koydu; yöaetimin ve Pentagoo'un sepetine. Oysa Amerikan yönetimi ite iyi iüskiJeT ohnaa Amerika Be iyi ilfşkiler oiması «niamiM gelmiyor. Bunnn en somat kanllı da Yunanistan, bu ölkcnin Amerikan yönedmi ile iüjidleri boznk, ama bu kongrenin Yunanistan akyhtan karartar alması sonucunn getlrmiyor." İleri teknolojiye dayalı, ekonomik büyüklükte, gerçck sanayi tesislerinde, Türk tarım ürünlerinl değerlendirerek, dünya kalitesinde ve fiyatında sanayi ürününe dönüştüren ve bunlann birçok tesiste^arısınayakın bölümünü ihraç eden Carter ve Reagan ABD'nin bu konudaki tutumunu açıklayan, yani soylarımın yapılmış olduğuna inanıp, ama "müttefiklik hatın için" gündeme getirilmesini istememesinin bir başka göstergesi de Demokrat veya Cumhuriyetçi olsun, son dönemdeki her ild başkanın da Ermeni olaylanna hiç de Türk tezlerine yakın olmayan bir yakLaşımla atıfta bulunmuş olması. Nitekim Başkan Jimmy Carter, 16 Mayıs 1978'de Beyaz Saray'da yaptığı bir konuşmada "1916'daki insanlık trajedilerinden bir tanesi de tiim Ermeni ırkının ortadan kaldınlması için yapdandır" demişti. Başkan RonaJd Reagan da, 22 Nisan 1981'de soykınmlardan sözederken, "Yahudi soykınmı öncesndeki Ermeni soykınmı ve sonrasındaki Kampuçyalı soykıriffli, insanların ders alması gereken olaylardır" demişti. Gerçi her iki başkan da daha sonra Türkiye'nin tepkisi üzerine sözlerini geri almış, özür dilemiş ya da metni kaleme alan Ermeni danışmana suçu atmışlardı; ancak böylece Ermeni soykınmırun Türkiye, ABD ile "dost ye mütteflk ' kâldığı sürece Türkiye'nin, başıru ağrıtmayacağını dolaylı olarak ima etmişlerdi. Amerikan yönetiminin bu bakışı doğal olarak kongreye de yansıyor. Nitekim 132 sayılı karar tasansına karşı çıkan Cumhuriyetçi Parti grubu tarafından Posta Komitesi'nde verilen muhalefet şerhlerinde aynen şu cümle geçiyor: "Yuz biolerce Ermeni'nin Türkiye'nin dogusunda akıl almaz bir biçimde öldürülmüş olması biıyiik bir trajedidir." Gerçi bu cümleden sonra karar tasarısı aleyhinde görüş belirtiliyor, ama "Ermeni soykınmiBin yapılmamış" olması dola (Baştarafı 1. Sayfada) deme yöneticilerin yılbaşı maaşlan 1987 sonuna kadar 63 bin lira ile 144 bin lira arasında eriyecek. 1987'de yüzde 20'lik enflasyon hedefıne göre avarlanan ücretler, fiyat artışlannın yüzde 30'u aşması ile yetersiz kaldı. AyTica brüt maaşların kıdem ve makam sorumluluğuna paralel olarak aıtması, orta ve yüksek kademe yönetici üCTetlerinin dar vergi dilimlerine sığmamasına yol açtı. Birçok çalışanın brüt maaşlan prim ve harcırah gibi yan gelirleri ile 3 milyon sınırını yılın ilk yarısında aştı. Bu kesimin vergi matrahları, yılın ikinci yarısında yüzde 35 hatta yüzde 40'a tabi 612 milyon liralık dilimlere ulaştı. Brüt maaşlan yüksek çalışanlara ikinci darbe de 1 ağustosta tavandan ödedikleri süper emeklilik primleri ile geldi. Maaşlar süper primlerle 46 bin lira azaldı. Yapılan hesaplamalara göre, yılbaşında brüt ücreti 400 bin, net ücreti 283 bin lira olan bir çalışan, 1987'de hiçbir yan geliri olmasa, sadece 4 ikramiye ile 1 temmuzdan itibaren 20 bin lira eksik maaş almaya başladı. Aynı çalışanın net ücreti 1 ağustosta süper prim nedeniyle 237 bin liraya indi. Söz konusu net ücret aralık ayı ikramiyesinde yükselen vergi dilimi ile 220 bin liraya düşecek. Böylece çalışanın maaşı yıl sonunda yılbaşına göre net 63 bin lira azalmış olacak. Benzer biçimde, brüt ücreti 1987 başmda 500 bin lira olan bir çalışanın net maaşı yıl sonunda yılbaşına göre 78 bin lira azalacak. Brüt ücreti 600 bin lira olarun 1987 yılı maaş indirimi 87 bin lira, 800 bin lira olanın maaşındaki azalma 114 bin lirayı bulacak. Nüfus cüzdanımı, sigorta kartımı, Yapı ve Kredi Bankası Teşvikiye Şubesi'nden alınan hesap cüzdanımı yitirdim. Hükümsüzdür. NAZMtYE GÜNDÜZ İngilizce bilgisayar 358 81 82 ' Nüfus cuzdanımı kaybettim. Hukumsuzdür. CEMAL YILD1RIM I Ü. Ed. Fakultesi'nden alm\> olduğum kimliklerimi >ıtirdim Geçersizdir. ZAFER ÇAĞLAR. Ucreder günde I milyon kilo bitkiselyag üretiyor Türk çiftçisinin alınteriyleyetiştirdiği yağlı tohumlan işleyip, Türk tüketicisine kaliteii bitkiselyag olarak sunmak ve ihraç etmek için... FABRİKASI • İSTANBUL BAIMCI I943yılından beri, tam 45 yıldır bitkiselyağ üreten Sabancı Toplulugu, bünyesine şimdi Büyükçekmece'deki modern A Y E K S fabrikasını da kattı. Sabancı Topluluğu'nun 3yağ tesisininyıllık kapasitesi 250.000 tondur Bunun anlamı. bir iş gününde 1 milyon kilo yağ üretecek güce sahip olmaktır. Bu güç, Türk tarımının. Türk sanayiinin. Türk insanının gücüdür. MAR EVİN BUKET kahvallılık r. Marg^rin Sanayi A.Ş. m